Mikrobiyoloji [24 ed.] [PDF]

  • 0 0 0
  • Suka dengan makalah ini dan mengunduhnya? Anda bisa menerbitkan file PDF Anda sendiri secara online secara gratis dalam beberapa menit saja! Sign Up
File loading please wait...
Citation preview

TUS. YDUS. DİĞER SINAV SORULARI ve BEKLENEN SORULAR ile



TÜM TUS SORULARI Mikrobiyoloji Seri Editörü Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK



2 — > 4 — > 8 — > 1 6 — > 3 2 — > 6 4 — > 128 gibi Ü Büyüme Eğrisi



Şekil: Bakteriyel büyüme (Binary Fission, Asexsuel)



Genel Mikrobiyoloji ye BakteriyolojiyeGiriş



Mutlaka oksijen varlığında üreyebilen bakterilere zo ru nlu aerop bakteriler denir. Bunlar son elektron alıcısı olara 0 2 kullanırlar. M ycobacte rium tu bercu losis zoru nlu aerobik bakterilerin en temel örneğidir. P seu do m o nas bu grupta bilinmesi gereken ikinci önemli örnektir.



r



Genel Mikrobiyoloji ve Bakteriyolojiye Giriş



24 4 TÜM TUS SORULARI



_____ Bakterilerin O, varlığına göre tireme özellikleri M ik ro o rg a n izm a



Ö rn e k



T a n ım la m a



A n a e ro p la r



- Yalnızca fermentatif yolları kullanırlar - Cosu anaeroDlarda katalaz ve suoeroksid dismutaz enzimleri yoktur - Oksijen varlığında ölürler - Aerotoleran anaeroplar aerobik yol enzimlerine sahip değildirler ancak oksijeni tolere edebilirler.



F a k ü lta tif a n a e ro p la r



- Aerobik solunum ve fermentasyon yapabilirler (Aerop ve “fermentatif olan bakteriler oksijen yokluğunda fermentasyon yapabilir)



Aktînomyces Bacteroides Clostridium Çoğu patojen bakteriler (streptokokl ar,enterokoklar. ...vs.)



M ik ro a e ro filik



Düşük seviyede oksijene ihtiyaç duyarlar {% 5-10 0 2).



Campylobacter Helicobacter



K apnofii



Düşük seviyede karbondioksite ihtiyaç (% 5-10 C 0 2)



Brucella spp N.gonorrhoea



Z o ru n lu a e ro p la r



Sadece 0 2varlığında solunum yapabilirler



Mac conkey, ağar enterik bakterileri laktoza etkilerine göre ayırt eder. Sabouraud kullanılır.



besiyeri,



mantarların



üretilmesinde



Legionella pneumophila Leptospira interrogans Mycobacterium tuberculosis Pseudomonas aeruginosa Mycoplasma hominis



-



Hücre duvarı olm ayan.. .Mycoplasma



pneumoniae hücre duvarı olmayan, küçük mikroorganizmadır. şartlarına bağlı olmadan,



hücre duvarı olmadan üreyebilir . Zar filtrelerden, bakteri filtrelerinden geçebilirler. Sitoplazma zarında sterol bulunur. Üreyebilmek için ortamda sterol olması gereklidir. Virülansında P1 adezin faktör etkilidir. Uygun besiyerlerinde M. hominis “sahanda yumurta” , ürealyticum



yıldız



şeklinde



koloniler



Legionella pneumophila, aktif kömür ve L-sistein içeren B C Y E ağarda üretilebilir.







.............. - (Y D U S M AYIS 2008)-—



1. A şa ğıd a k i



bakterilerden



hangisi



- - - —



mikroaerofilik



kültürde ürer? A) Yersinia enterocolitica B) Haemophilus influenzae C ) Streptococcus pneumoniae D) Campylobacter jejuni E ) Bacillus anthracis



Sorunun amacı bakterilerin üreme sırasında 0 2 ile ilişkilerinin bilinmesidir. Mikroaerofil,



üreme



özelliği



gösteren



bakteriler



Campylobacter ve H e licobacter’dir. Yersinia enterocoîitica’nın, psikrofi! üreme (soğukta) özelliği önemlidir.



genel



S tre p to co cc u s pneum oniae, fakültatif anaerop üreme özelliği gösterir.



besiyerinde ürer. P se u d o m o n a s aeruginosa, besiyerlerinde ürer.



DİĞER SINAVLAR D AN SORULAR



Löwenstein-Jensen



ürer.



tuberculosis,



• Primer atipik pnömoninin en sık e tk e n i... Mycoplasma pneumoniae



H ae m o philu s influenzae'nın, en iyi çikolata besiyerinde üremesi, besiyerine X ve V faktörleri eklenerek üremesi ya da satellitizm fenomeni (süt anne) yaparak üremesi önemlidir.



Leptospira interrogans, Fletcher, Korthof besiyerlerinde Mycobacterium



• Soğuk aglütinin testi ( + ) . . . Mycoplasma pneumoniae



Doğru cevap: E



Derslerimizde sıkça vurguladığımız üzere, bakterileri üretm ek için besiyerin e sterol eklenmesi gerekmezken, invitro üretilmesi için besiyerinde sterole tek gereksinim gösteren bakteriler Mycoplasma ve Ureaplasma 'dır. Bakterilerin üretilmesi için kullanılan özel besiyerieri tablosu aşağıda mevcuttur. serbest yaşayabilen en T ü m pasajlarında ortam



Sitoplazm ik zarı üç kat olan b a k te ri. . . Mycoplasma



• Besiyerinde sahanda y u m u rta ... Mycoplasma pneu­ moniae



• Kulak ağrısı ile beraber seyreden atipik pnömoni... Mycoplasma pneumoniae



Daha önce birçok kez hücre duvarı bulunmayan ve hücre zarında sterol içeren bakteriler olması ile sorulan Mycoplasma ve Ureaplasma bu kez de “üretilmesi için sterole gereksinim duyması" özelliği ile karşımızda...



Ureaplasma oluşturur.



• Mycoplasma ve ureapiasm a... Ü r e tr it (gram boyama sonuçsuz)



-



11. A şa ğıdak i bakterilerden hangisinin in vitro koşullarda üretilebilm esi için besiyerine ekzojen sterol eklenm esi gerekir? (M ayıs 2011 )



Mycoplasma



M. tuberculosis Pseudomonas spp Bacillus spp



• Sitoplazm ik membranda sterol ola n... Mycoplasma



Doğru cevap: C



Â) B) C) D) E)



duyarlar



kullanım



MİKROBİYOLOJİ ► 25



Sık kullanılan besiyerleri Ö ze llik



B esiveri Kanlı A ğ a r



Genel kullanım besiyeridir. Daha çok hemolitik streptokokların ayırt edilmesinde kullanılır.



Ç ikoia ta m sı Ağar



Zengin besiyeridir. Haemophilus'ler dahil pek çok bakterinin üretilmesinde kullanılır.



B o rd e t-G e n g o u b e siyeri



Bordetetla pertussis , B. parapertussis izolasyonu için kullanılır (Nazofarenks sürüntüsü)



L ö w e n s te in -Je n s e n besiyeri



Tüberküloz basili için uygun yum urta bazlı besiyeri. Bu bakteri için ağar bazlı Middlebrook besiyerleri de vardır



Lö ffle r b e siye ri



Difteri basili için serumlu besiyeridir. Tellürit içeren besiyerlerinde (Tindal) de üretilebilir. PAİ besiyerinde de üretilebilir. Toksin yapımı Elek yöntemi ile besiyerinde araştırılabilir



BCYE ağar



Legionella cinsi bakterileri üretir. Sistein ve aktif kömür kullanılır.



P P LO b e s iy e ri



Mycoplasma cinsi için uygun besiyeri. Mycoplasmalar agarlt besiyerinde “sahanda yumurta” şeklinde koloniler oluşturur. Kolesterol katılır.



C h a p m a n be s iye ri



Tuzlu - mannitli ağar.Yüksek tu z yoğunluğu ve manniti kullanabilme özelliği ile S. aureus için seçici besiyeridir.



Endo be s iye ri / EMB b e siye ri



Eosin ile Gram (+) üremeyi inhibe eder. Laktoza etkilerine göre bakterileri ayırır. E. coli metalik parlaklıkta koloniler yapar.



Mac C o n k e y ağar



Enterik bakterileri laktoza etkilerine göre ayırmaya yarar



M u e lle r H in to n ağar



Antibiyogramlar için kullanılan standart besiyeri



T C B S b e s iy e ri (T io s ü lfa t C itra t Bile S u cro se )



Patojen vibriolar için uygun besiyeri. V. cholera tipik sarı koloniler oluşturur.



SS agar



Salmonella ve Shigella cinsi bakterileri dışkıdan ayırmada



T h a y e r M a rtin b e siye ri



Gonokok ve meningokokların selektif üretilmesinde kullanılır Hew York City besiyeri de aynı amaçta kullanılabilir



S abouraud b e siye ri



Mantarların üretilmesinde kullanılır



S e le n it agar



Salmonella cinsi bakterilerin dışkıdan ayrılmasında



TS İ (T r i sugar Iron A g a r)



Gram negatif çomakların ayrımında kullanılır



CIN agar (C e fsu lo d in Irgasan N ovob iosin agar)



Yersinia enterocolitica ve Aeromonas cinsi bakterilerin üretilmesinde kullanılır. Yersinia cinsi bakteriler “ öküz gözü” görünümünde koloniler oluşturur



C C F A agar (C y clo s e rin Ce foksitin F ru k to z agar)



Clostridium difficile sarı koloniler oluşturur.



B acillus gösterir.



anthracis,



genellikle



aerop



üreme



özelliği



------- —— ---------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2006) — -------------:— - — 3.



D oğru cevap: C



Bakterilerde polisakkarit, nükleik asit, lipid ve pek çok am ino asidin sentezinde kullanılan tem el m etaboiit aşağıdakilerden hangisidir?



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 6 )--------------------------A ) a -ketoglutarat 2.



A şa ğıda k i bakterilerden hangisi zo ru n lu anaeroptur? * a a A ) Bacteroides fragilis B ) Streptococcus pyogenes C ) Klebsiella pneumoniae D ) Bacillus anthracis E ) Corynebacterium diphtheriae



Okzaloasetat C ) Glukoz 6-fosfat D ) Fosfoenolpirüvat E ) Asetil-KoA



Daha Önce sık karşılaştığımız sorulardan. Bakterilerin üremesinde 0 2 ile ilişkileri önemli !!!



metabolizmamıza çok benzer ancak Mycoplasma hari$ kolesterol kullanmazlar



B acteroides fragilis, Clostridium z o ru n lu a nae rop bakterilerdir.



insan hücresinde olduğu gibi bakteriler de enerji eldesi ve makromolekül sentezinde glu kozu temel madde olarak kullanırlar



Streptococcus pyogenes fakültatif anaerop,



ve



ve Aktinomycesler



Klebsiella



pneumoniae



Corynebacterium diphtheriae ve Bacillus anthracis aerop üreme gösterir.



Doğru cevap: A



Sorunun amacı bakterilerin metabolizmasının bilinmesidir. Bakterilerde protein sentezi bizim



Monosakkarid olarak hücreye giren glikoz burada önce Embden - Meyerhof yolu ya da bazen Etner Doudorof yolunu izleyerek piruvik aside parçalanır. O ksije n va rlığ ın d a piruvik asit asetil koenzim A haline çevrilerek trikarboksilik asit (T C A - Krebs) döngüsüne katılın O ksije n yo k lu ğ u n d a ise bakteriler son elektron alıcısı olarak inorganik bileşiklerin kullandıldığı bir yolu kullanırlar. Burada sitokrom oksidaz yerine nitrat redüktaz gibi bazı başka enzimler görev alırlar.



Doğru cevap: C



26 ◄TUM TUS SORULARI ------------------------(T T B 2 NİSAN 2007)----------... 4. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin üretilmesinde selektif besıverine gereksinim yoktur? ' A ) Bacillus anthracis B ) Legionelia pneumophila C ) Helicobacter pylori D ) Mycoplasma pneumoniae E ) Cam pylobacter jejuni



Bazı bakterilerin üretilmesi için özci bcsiycricri kullanılır. Bu besiyerierinin bilinmesi sınavlarda çok önemlidir diye daha önce de hatırlatmıştık /// B a cillu s anth ra cis, üretmek için selektif besiyerine gerek duyulmaz. Adi besiyerinde bile rahatlıkla üreyen bakterilerdir. Jeloz besiyerinde “medusa başı” şeklinde koloniler, yan katı besiyerierinde ters çam ağacı



Bakteri metabolizmasındaki basamaklar daha çok TTB -2 kısmını ilgilendirir. TU S sınavı için detay kabul edilebilir. Bakterilerde substrat fosforilasyonu ile karakterize metabolik enerji oluşturma mekanizmasına ferm entasyon denir.



Doğru cevap: C — ------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2007)



7. Aşağıdaki bakterilerden hangisi anaeroptur? A) C)



Nocardia Corynebacterium



görüntüsü tanımda kullanılan özellikleridir.



B) Mycobacterium D ) Actinomyces E ) Listeria



Le gionella pneu m oph ila, Aktif kömür ve L-sistein içeren B C Y E ağarda üretilebilir: :



Bakterilerin oksijenle ilişkisi mutlaka bilinmelidir!!! B ir kez daha hatırlayalım.



H e licobacter pylori, Kanlı agar, Christensen ve Skirrow besiyerinde üretilebilir.



A ctin o m y ce s , anaerop grubu bir bakteridir. anaerop bakteriler B.fragilis ve Clostridiumlardır.



M yco p la sm a pneumoniae, besiyerinde üretilebilir:



M ycobacte rium , zorunlu aerop üreme özelliği gösterir.



Kolesterol



İçeren



PPLO



C a m p y lo b a c te r jeju n i, Skirrow besiyerinde ürer.



N ocardia, gösterir.



C o ryn ebacteriu m ,



aerop



üreme



Diğer



özelliği



Doğru cevap: Â --------------------------( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )--------------------------



5. Bakteri sitoplazmik membranında aşağıdaki transport sistemlerinden hangisi enerjiye gereksinim olmadan gerçekleşir? A) Taşıyıcı protein aracılı transport



Listeria, İçin önemli olan soğukta üreme özelliği olmasıdır (Yersinia da böyle)



Doğru cevap: D











- — — ------------( T T B 2 E Y L Ü L 2007) ------- —



— -



8. Seçici bir besiyeri olan MacConkey ağar, hangi bakteriler için ve neyi saptamak amacıyla kullanılır?



B) G rup translokasyonu C) Kolaylaştırılmış difüzyon D) Proton gradienti aracılı transport E ) Sodyum gradienti aracılı transport



A) Gram pozitif koklar - Basitrasin direnci B) Gram negatif koklar - Mannitole direnç



B u soru T U S sınavı için zo r ve detay sorudur. TTB 2 kısmında sorulm aya daha uygun sorulardır



C ) G ram negatif basiller - Laktaz fermentasyonu D ) G ram pozitif basiller - Enterotoksin üretimi E ) Gram değişken basiller - Hemolizin üretimi



Bakteri sitoplazmik membranında gerçekleşen transport sistemlerinden enerji gereksinimi göstermeyenler; basit difüzyon (0 2, C 0 2, su) ve kolaylaştırılmış d ¡füzyondur (G H se rol).



Doğru cevap: C B a k t e r i H ü c r e Z a r ın d a T r a n s p o r t S is t e m le r i a. Pasif T ra n s p o rt



- Basit difüzyon ( 0 2, C O z, su) - Kolaylaştırılmış difüzyon (Gliserol)



- ABC (ATP-binding casette) c. G rup Translokasyon (Fosfotransferaz ile şeker



nakli) d. Ö ze l T ra n s p o rt S iste m le ri (Sideroforlar) --------- -- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )----------—







6. Bakterilerde, substrat fosforilasyonu ile karakterize - metabolîk e n e r j i ' ' - o l u ş t u r m a ' ' " mekanizması aşağıdâkilerden hangisidir? A) Fotosentez C ) Fermentasyon



B) Solunum D ) Asimilasyon E ) Disimilasyon



Mac Conkey besiyeri koliform basilleri üretmek ve laktozu fermente edenler ile, etmeyenleri ayırt etmek amacıyla kullanılır. Nötral renk indikatöründen dolayı, örneğin Salmonella kolonisi renksiz iken, laktozu fermente eden E. coli kolonisi pembe gül kırmızısı renginde görünür. Döğrü cevap: C



b. A k t if T ra n s p o rt - İy o n -b a g îı T ra n s p o rt



----------



Mikrobiyoloji laböratuvariarında en sık kullanılan besiyerlerin den birisi MacConkey ağardır. Gram negatif bakterilerin, laktoza etkilerinin saptandığı besiyeri olduğu için ishal ayırıcı tanısında da yararlanılır.



M a c C o n k e y a ğ a r g r ( - ) b a k t e r ile r in la k to z a etkilerinin saptandığı ishal ayırıcı tanısında kullanılan besiyeridir.



NİSAN 2008) — i— .L,:.,;..;, 3. Aşağıdaki bakterilerden'' besiyerinde üretilemez? A ) Bacillus anthracis B ) Vibrio cholerae C ) Treponem a pallidum D) Haemophilus influenzae E ) Mycoplasma pneumoniae



hangisi, ' ' laboratuvarda



MİKROBİYOLOJİ ► 27 İnvitro ortamda kültürü bilmek önemlidir dikkat!!!!



yapılamayan



bakterileri



Kültürü Yapılamayan Bakteriler; • • •



Mycobacterium leprae (leprae: cüzzam ) Treponem a pallidum (sifıliz: frengi) Spirillum minus (Fare ısırığı hastalığı) Callymatobacterium (Klebsiella) granulomatis (Granüloma inguinale)



Doğru cevap: C



12. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisi için Lowenstein-Jensen besiyeri iyi bir izolasyon besiyeridir? A) Neisseria meningitidis



B) Candida albicans C ) Mycobacterium tuberculosis D ) Salmonella typhii E ) Treponem a pallidum



Aşağıdaki bakterilerden hangisi in vitro koşullarda kültürde üretilemez?



Dikkat!!! B ir bakterinin Löwenstein-Jensen besiyerinde üreyebilmesi için hücre duvarında mikolik asit içermesi gerekir. Hücre duvarında mikolik asit içeren bakteriler aynı zamanda E Z N boyanırlar. O halde EZ N boyanan bakterilerin (Nocardia, Rhodococcus) hepsi bu besiyerinde üreyebilirler.



A) Neisseria gonorrhoeae B) Mycoplasma pneumoniae



Lö w e n s te in -Je n s e n tuberculosis



C ) Mycobacterium lepraee D) Actinomyces israelii E ) Brucella melitensis



T h a y e r Martin besiyeri, Neisseria meningitidis



A yn ı soru !!! İnvitro koşulda kültürü yapılmayan bakterileri bir kez daha hatırlayalım.



Mac C o n k e y besiyeri, Salmonella typhii



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 8 )---------------------------



10.



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 9 )---------------------------



Mycobacterium



lepraee



besiyeri,



Mycobacterium



S a b a u ro u d besiyeri, Candida albicans



invitro



ortamda



kültürü



yapılamayan bakterilerdendir.



Tre p o n e m a pallidum , invitro kültürü yapılamaz.



Doğru cevap: C



Doğru cevap: C



Aside dirençli boyanan mikroorganizmalar; • M ycobacterium tuberculosis



Kültürü Yapılamayan Bakteriler;



• Legionella micdadei



* M ycobacterium leprae (Cüzzam )



• Rhodococcus equi



• Treponem a pallidum (S ifiliz)



• N ocardia



• Spirillum minus (F a re ısırığı hastalığı) * Callym atobacterium (Klebsiella) (Granüloma inguinale)



granulomatis



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 1 0 )---------------------------



------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 8 )---------------------------



11.



• Cryptosporidium • Iso sp o ra belli



Aşağıdaki bakterilerden hangisini kültür ortamında üretebilmek için L-sistein mutlaka gerekmektedir? A) Legionella pneumophila B) Haemophilus influenzae C) Listeria monocytogenes



13. Aşağıdaki bakterilerden hangisi üretilmek için spesifik besiyerine gereksinim gösterir? A) Staphylococcus aureus B) Streptococcus pyogenes C ) Klebsiella pneumoniae D ) Pseudomonas aeruginosa E ) Bordetella pertussis



D ) Mycoplasma pneumoniae



E) Chlamydia pneumoniae Benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. Özel üreme ortamı gerektiren bakterilerin bilinm esi gerekir.



Bakterilerin üretilmesi için kullanılan özel besiyerlerinin bilinmesi önemlidir. Özel besiyerlerini bir kez daha tekrarlayalım.



Bordetella



pertussis,



Bordet-G engou



spesifik



besiyerinde ürer. Legioneüa p ne u m op h ila, üremek için L-sistein ve aktif kömür içeren özel besiyerlerine ihtiyaç duyar. BCYE ağar kullanılan özel besiyeridir. H ae m o philus influenzae, çikolata besiyerinde iyi ürer. Besiyerine X ve V faktörleri eklenerek ya da satellitizm fenomeni yaparak da ürer.



kolesterol



içren



PPLO



C h la m yd ia pneum oniae, virüsler için hazırlanmış özel hücre kültürü ortamında üretilebilir.



Doğru cevap: A



Doğru cevap: E --------------------------( T T B 2 N İS A N 2011 ) ---------------------------



14. Mikrobiyal üreme eğrisindeki aşağıdakilerden hangisi en



Listeria m o n o cyto ge n e s, kanlı besiyerinde ürer. M ycop la sm a pneum oniae, besiyerinde iyi ürer.



Diğer şıklardaki bakteriler kanlı ağar gibi genel kullanım besiyerlerinde ürerler.



Lag iyi



( T T B 2 - Evlül 2011)



A ) Ürem e artmaya başlamıştır. B) Ürem e yoktur, ortama uyum dönemidir. C ) Ürem e azalmaya başlamıştır, D ) Ürem e sabittir. E ) Ürem e durmuş, ölüm başlamıştır.



Doğru cevap: C



dönemini tanımlar?



28 4. TUM TUS SORULARI



Özellik



Besiveri



1



B o rd e t-G e n g a u be s iye ri



Bordetella pertussis, B parapertussis izolasyonu için kullanılır (Öksürtme plağı) (Nazofarinks sürüntüsü)



C h a p m a n b e s iy e ri



Tuzlu - mannitli ağar.Yüksek tuz yoğunluğu ve manniti kullanabilme özelliği ile S aureus için seçici besiyeridir.



E ndo b e s iy e ri



Eosin ile Gram (+) üremeyi inhibe eder. Laktoza etkilerine göre bakterileri ayırır. E. coli metalik parlaklıkta koloniler yapar.



L o w e n s te in -Je n s e n b e s iy e ri



Tüberküloz basili için uygun yumurta bazlı besiyeri. Bu bakteri için ağar bazlı Middlebrook besiyerleri de vardır



L ö ffle r b e s iy e ri



Difteri basili için serumlu besiyeridir. Teliü rit içeren besiyerlerinde (Tindal) de üretilebilir. PAİ besiyerinde de üretilebilir. Toksin yapımı Elek yöntemi ile besiyerinde araştırılabilir



M u e lle r H in to n agar



Antibiyogramlar için kullanılan standart besiyeri



Mac C o n k e y agar



Enterik bakterileri laktoza etkilerine göre ayırmaya yarar



B C Y E agar



Legionella cinsi bakterileri üretir



P P LO b e s iy e ri



Mycoplasma cinsi için uygun besiyeri. Mycoplasmalar agarlı besiyerinde“sahanda yumurta “ şeklinde koloniler oluşturur. İçinde kolesterol bulunur.



T C B S b e s iy e ri (T io s ü lfa t C itra t B ile S u cro se )



Patojen vibriolar için uygun besiyeri. V. cholera tipik san koloniler oluşturur.



SS agar



Salmonella ve Shigella cinsi bakterileri dışkıdan ayırmada



T h a y e r M a rtin b e s iy e ri



Gonokok ve meningokokiarın selektif üretilmesinde kullanılır Nev York City besiyeri de aynı amaçla kullanılabilir



S a b a u ro u d b e s iy e ri



Mantarların üretilmesinde kullanılır



jSalmonella cinsi bakterilerin dışkıdan ayrılmasında



S e le n it agar T S İ (T r i sugar Iro n A g a r)



Gram negatif çomakların aynmında kullanılır



CIN agar (C e fs o lu d in Irgasan N o vo b io sin a g a r)



Yersinia enterocolitica ve Aeromonas cinsi bakterilerin üretilmesinde kullanılır. Yersinia cinsi bakteriler “öküz gözü” görünümünde koloniler oluşturur



C C F A agar (C y c lo s e rin C e fo x sitin F ru c to s e a g a r)



Clostridium difffcile san koloniler oluşturur.



SP O T BİLG İLER Bakterinin bölünme ş e k li...Binary fission (ikiye bölünme) Jenerasyon zaman» uzun olan bakteriler... Mycobacterium lepraee, Mycobacterium tuberculosis. Brucella Bakterilerin en hızlı üredikleri donem ... Logaritmik üreme dönemi. . . Antibiyotiklerin bakterilere eri etkili olduğu dönem ... Logaritmik üreme dönemi Beslenm elerini tu zla rd a n , atm osferdeki oksijenden sağlayan ve organik maddelere gereksinimi olmayan bakterilere ne ad v e rilir... O to tro f Beslenmek için eri az bir tane organik maddeye ihtiyaç duyan b a k te rile r.. .H e te ro tro f



Niger seed a g a r.. .Cryptococcus neoformans (kahverengi koloni) Hücre kültürü ve embriyonlu yumurtada ü retilenler... Virüsler, klamidyalar ve riketsiyalar (zorunlu hücre içi canlıları) Kültürü yapılamayan mikroorganizmalar... Mycobacterium lepraee. Trepo nem a pallidum , C allym atob a cte riu m (Klebsiella) granulomatis Son elektron



alıcısı 0 2 olan solunum.t. Aerop solunum



Zorunlu aerop b a k te ri... Mycobacterium tuberculosis Mikroaerofil (% 5 -1 0 O ,) b a k te rile r.. .Camylobacter jejuni, Helicobacter pylori Son elektron alıcısı C, N , S olan b a k te rile r.. .Zorunlu anaerop



İnorganik yapıları kullanabilen b a k te ri... Kemolitotrof



Kataîaz ve süperoksit dismutaz enzimleri bulundurmayan bak teriler.. .Zorunlu anaerop



Bakterilerin invitro besiyerîne konulmasına gerek olmayan madde. .Kolesterol



Zorunlu anaerop b a k te rile r... Bacteroides, Clostridium, Actinomyces



İçinde kolesterol içeren besiyerinde (PPLO) üreyen... Mycoplasma



Kapnofil (C 0 2 seven) ortamda iyi üreyen b a k te rile r... Brucella abortus. Neisseria gonorrhoeae



Lowensfein-Jensen.. . Tüberküloz



Soğukta üreyebilen b a k te rile r.. .Listeria monocytogenes, Yersinia enterocolitica



T h a y e r M artin...Gonokok, Meninkokok Bordet gengau be siye rî.. .Boğmaca T C B S besiyerî...K olera M ac conkey b e s iy e r î.. .E n te rik bakterilerin laktoza etkilerinin saptanması Löffler besiyerî, Te ü ü ritli a g a r ...D ifte ri Köm ürlü ve s iste m li b e s iy e ri ( B C Y E ) . . .Legionella pneumophilia Çukulatamsı agar . .Haemophilus influenzae Sabauroud b e siyerî...M anta r Siklohekzimid içeren be s iye ri... Dermatofitler



Bakterilerde polisakkarit, nükleik asit, lipid ve pek çok amino asidin sentezinde kullanılan temel m etabolit... Slukoz 6 -fo sfa t Bakterilerde su bstrat fosfor ¡losyonu ile karekterize m e ta b o lik e n e r ji o lu ş tu rm a m e k a n iz m a s ı. . . Fermentasyon M ik r o o r g a n iz m a la r d a k a r b o n h id r a t la r d a n a m in o a sitle rin oluşmasını sağlayan m e k a n iz m a ... Transaminasyon



Tablo: Bazı testler ve kullanım alanları • Asit ham testi: PNH (paroksismal nokturnal hemoglobinüri) tanısında kullanılır. Temel prensip PNH’da eritrositlerin asit ortamda lizisinin artmasına dayanır. PNH’da kullanılan diğer bir test şükroz lizis testidir. • Bacitrasin disk testi: A grubu streptokokları diğer streptokoklardan ayırmak için kullanılır. Disk çevresinde basitrasine bağlı üreme inhibisyonu varsa A grubu streptokok lehine yorumlanır. • Casoni deri testi: Kist hidatik (Echinococcus granülosus) tanısında kullanılan PPD benzeri deri testidir. • Çini mürekkebi testi: Menenjit olgularında BOS’ta Cryptococcus neoformans’ı gösterir. • Dick testi: Kızıla karşı immünitenin olup olmadığını anlamak için kullanılır, intradermal olarak enjekte edilen eritrojenik toksin eğer kişi daha önce kızıl geçirmemiş ise lokal reaksiyona neden olur.



Genel Mikrobiyoloji ve Bakteriyolojiye Giriş



MİKROBİYOLOJİ ► 29



• FTA-ABS Testi: (Fleurosan treponemal antikor absorbsiyonu testi). Sitiliz tanısında kullanılan en güvenilir testtir. • Frei testi: Lenfogranuloma venereum (Chlamydia trachomatis) tanısında kullanılır • Germ tüp oluşturma testi: Candida albicans’ı diğer kandida türlerinden ayırt eder. • Gruber-Widal testi (salmonella aglütinasyon testi): Salmonella hastalıkları (enterik ateş, sepsis gibi) tanısında kullanılır. • İMVİC TESTİ: Bir çok enterobakter türünü tiplendirmede kullanılır. • Kapsül Şişmesi testi (Quellung reaksiyonu): Özellikle S.pneumonia’yı diğer streptokoklardan ayırmada ve H .influenzae tip B ve N.menengitidis grup A ve C’nin tanısında kullanılır. • Kanagawa fenomeni: Vibrio parahemoliticus’un kanlı besiyerinde meydana getirdiği hemoliz olayıdır. • Kveim testi (Kveim-Stilzbach): Sarkoidoz (sarkoidozlu hastaların dalak ekstrelerinden hazırlanan PPD benzeri deri testi) tanısında kullanılır • Koagülaz testi: Akut enfeksiyonlarda patojenik stafilokokların ayırımı için kullanılan patojenite testidir. • Lam Aglütinasyon testi: Salmonella ve shigella’yı tiplendirme için kullanılır. • Lateks aglütinasyon testi: Özgün antikorla kaplanmış lateks boncuklar homolog bakteri veya antijenin varlığında aglutine olur. En çok Cryptococcus neoformans, daha az olarak da birçok streptokok türleri, N. menengitidis ve H.influenzae’nın kapsül antijeni varlığını saptamada kullanır • Lepromin deri testi: Leprae (cüzzam) tanısında kullanılan PPD benzeri deri testidir. Tüberküloid lepraeda pozitiftir. • Mazotti testi: Anchocerca volvulus tanısında kullanılır.



i



• Monteaux testi (PPD testi): Tüberküloz tanısında kullanılır. Mycabacterium bovis suşundan elde edilen pürifiye protein türevidir (PPD) pozitif reaksiyon immünitenin varlığını gösterir. • Nefes testi: Helicobacter pylori tanısında kullanılır.



ı



• ONPG (Ortonitrofenil B-D galaktopiranozid): Salmonellalar bazı bakterilerden bu testle ayrılır. • Optokin inhibisyon testi: S. pneumoniae’yı diğer streptokoklardan ayırmak için kullanılır. Pnömokoklar optokinle inhibe olur. • Osmotik frajilite testi: Herediter sferositoz tanısında kullanılır. Temel prensip HS’da eritrositlerin osmolariteye dayanıklılığının azalması nedeniyle normal eritrositlere göre daha kolay lizisidir. «



I I



Pauj-Bunnel (heterofil antikor) testi: Enfeksiyöz mononükleoz (EBV) tanısında kullanılır.



• Rose Bengal: Brusella’da hasta serumu ile yapılan lam aglütinasyon testidir • Ring testi: Brusella’da sütte antikorların araştırılma testidir. • Sabin-Feldman testi: Toxoplasma tanısında kullanılır. • Seloteyp yöntemi: Enterobius vermicularis (oksiyür) tanısında kullanılır. • Sereny testi: Entero invazif Eschericha coli ve shigella tanısında kullanılır. Kültür süzüntüsü tavşanda keratokonjunktivit yapar esasına dayanır. «



String Testi (İP Testi, Enterotest): Giardia lamblia tanısında kullanılır.



I



• Soğuk-Aglütinin testi: Mycoplasma pneumoniae tanısında kullanılır. Yalancı pozitiflikler olabilir. • Schick testi: Difteriye karşı immünitenin olup olmadığını anlamak için kullanılır. Pozitif reaksiyon immünitenin olmadığını gösterir. • Schultz-Charlton sönme reaksiyonu: Skarlatiniform dökütünün eritojenik toksine bağlı olup olmadığını gösterir. Sönme varsa hasta kızıldır. • Spot test: Brusella’da tam kan ile lam aglutasyon yoluyla, insanda oluşmuş antikorlar saptanır. • Soğuk aglutinin testi: Mycoplasma pneumoniae enfeksiyonu bulunan olgular, insan alyuvarlarını soğukta (+4 °C) aglutine eden antikorlar üretir. • TP H A (Treponem a pallidum hemaglitünasyan testi): Sitiliz tanısında oldukça duyarlıdır ve tanı testi olarak kullanılır. • TPi testi (Treponema pallidum immobilizasyon): Sifiliz tanısında altın standart yöntemdir. • Tzanck testi: Herpetik lezyondan alman kazıntı metaryalinde balonlaşmış hücrelerle intranükleer inklüzyonların gösterilmesidir. • VDRL testi: Sitiliz tanısında kullanılan serolojik bir testtir (veneral disease research laboratories) VDRL antijeni (kardiolipin, lesitin, kolesterol karışımı) hasta serumunun karıştırılması ile yapılan flokülasyon testidir. Sifiliz dışında yalancı pozitif olabilir (en klasik olarak SLE’de). Nonspesifik testtir. Tarama, tedavinin takibi ve nörosifilizin tanısını koymak için kullanılır. • Weil Felix aglütinasyon testi: Ricketsiyal antijenlerin Proteus vulgaris suşlarında bulunan O antijen polisakkariti ile çapraz reaksiyon vermesine dayanır. Ricketsiyal hastalıkların tanısında kullanılır.



ı



I



• W right aglutinasyonu: Brusella’da hasta serumu ile yapılan tüp aglütinasyon testidir. • Weinberg testi: Kist hidatik tanısında kullanılan kompleman fiksasyon testidir.



I I



Genel Mikrobiyoloji ve BakteriyolojiyeGiriş



NORMAL FLORA, BAKTERİ PATOGENEZİ, TOKSİNLER, BAKTERİYOFAJLAR VE BAKTERİLERE KARŞI TEMEL KONAKÇI SAVUNMASI Aşa ğıdak ilerden bakterilerden y o k tu r? (Eylül 87)



h angisinin



Sorunun amacı enfeksiyon kaynaklarının bilinmesidir.



toksini



hastalıklarının bulaş



A ) M ycobacterium tuberculosis B) S alm onella typhii C) Vibrio cholerae D) Shigella dysenteriae E ) C orynebacterium dlphtheriae



T überküloz, damlacık yoluyla veya süt ile geçebilir.



Sorunun amacı bakterilerin patogenezinde rol alan faktörlerin bilinmesidir. Toksinler bazı bakterilerin patogenezinde rol oynarlar.



Tifo, Hepatit A ve D izanteri ise özellikle kirli su ve kanalizasyonlardan fekal-oral bulaşır.



Tifüs, bit, pire ve kenelerle bulaşır.



Doğru cevap: A



M ycobacterium tu b ercu lo sis’in, bilinen bir ekzotoksini ve hücre duvarı gram pozitif hücre duvarı yapısında olduğu için de endotoksini yoktur. Patojenitesi tamamıyla yüksek yoğunlukta lipid içeren ve bu özelliği ile immünite için çözülmesi hayli güç bir sorun oluşturan hücre duvarıdır.



• Shigella, Vibrio cholerae, Solmonella typhii, D if ­ te ri ve Boğmaca insan kaynaklıdır.



Süt ve süt ürünleri ile bulaşan Vibrio cholerae, Shigella dysenteriae (Shiga basili) ve C orynebacterium diphtheriae, ekzotoksinleri ile hastalık tablolarına yol açar. Burada kastedilen toksin, hem endotoksin hem de ekzotoksin olsa gerek. Eğer ekzotoksin soruluyor olsa idi Salmonella typhii’nin yerine, ekzotoksin salan örneğin Bordetella pertussis gibi bir bakterinin konması gerekirdi.



mikroorganizmalar • Clostridium botulinum • Listeria monocytogenes • Staphylococcus aureus • Yersinia enterocolitica • Brucella spp. • M ycobacterium bovis subsp. bovis



Doğru cevap: A



• Streptobacillus m oniliform is * Endotoksin gram negatiflerde buiunur. Lipopoiisakkarit yapıdadır.



• Cam pylobacter spp.



* Ekzotoksin protein yapıdadır ve canlı bakteriden salınır. H e r bakteri türünün ayrı b ir ekzotoksini bulunur.



• Salmonella spp.



* Genellikle hücre içinde yaşayan bakterilerin v irü Iansında en önemli özellik yine hücre içi yaşama­ la rıd ır ve toksin salgılamazlar. Brucella tü rle ri de ekzotoksin içerm ez.



Hücre içi etkenlerin ortak Özelikileri



• E. coli 015 7 :H 7 ve diğer şuşlar • Streptococcus zooepidemicus 3.



Aşağıdakilerden hangisi ekzotoksinlere ait bir özellik değ ildir? (Evlül-91) A) B) C) D) E)



Toksoid oluşum u Polipeptlt yapısında olm ası Antijenik özelliği olm ası Ateşe neden olm ası Canlı bakteriden salgılanm ası



■ Çoğunda granulom atoz enflamasyon oluşur • Virükurslarında invazyon faktörleri etkili (bakteri)



Ekzotoksin



• Hücresel immünite etkili



sınavlarda sık karşılaştığımız sorulardır. Ekzotoksinin hemen bütün özellikleri protein olması ile ilgilidir. Endotoksin gibi makrofajları uyarmadığı için ateş



• A n tik o r yanıtı etkisiz • Genellikle ekzotoksin, enzim, kapsül içerm ezler • A I D S te sıklığı a rta r • T ip I V aşırı duyarlılık reaksiyonu oluşur • H S M , LAP, kemik iliğini infiltre ed e rle r



ve



endotoksinlerin



tüm



özellikleri



oluşturma olasılığı düşüktür. Bu nedenle kolera, diñen, botulizm, tetanoz gibi ekzotoksine bağlı klinik tablolarda ateş tipik değildir. Sınavlarda bu şekilde de sık olarak sorulmaktadır.



• Birçoğu konjenital enfeksiyona yo! açabilir • Birçoğunun tedavisinde tetrasiklin, streptomisin



EKZQTQKSÍNLER •



Ekzotoksin içermemesi ile sorulabilecek bak teriler M . tu b e rcu lo sis, B ru cella, Salm onella ty p h ii yani fa k ü lta tif hücre içi etkenler.







tarafından salınabilir. • •



2.



Aşağıdaki enfeksiyon hastaiıklanndan hangisinin hayvan sütü ile bulaşma olasılığı en fazladır?(N isa n-9t) A ) T üb e rkü lo z C) Hepatit A



B ) Tifo D ) Tifüs E) Dizanteri



Canlı bakterilerden salınır. Hem gram pozitif hem de gram negatif bakteriler







Polipeptid yapıdadır. Protein olduğu için antijenik, ısıya duyarlı, reseptörlere bağlanabilen, aşı oluşturabilen toksinlerdir. Ekzotoksinier, endotoksin gibi makrofajiarı uyarmadığı için ateş oluşturma olasılığı düşüktür. Bu nedenle kolera, difteri, botulizm, tetanoz gibi ekzotoksine bağlı klinik tablolarda ateş tipik değildir.



MİKROBİYOLOJİ ► 31



A ) Endotoksin C ) Peptidoglikan



Bakteriyofajlar ekzotoksin salgılayan birçok bakterilerde bu ekzotoksinleri kodlayan genleri taşırlar. Örneğin; Corynebacterium diphtheriae ekzotoksinleri CorynephageP ile, botulizm, kolera ve eritrojenik ekzotoksinler, bakteriler özel fajlar ile lizojenik haldeyken üretilir.



• Endotoksinler L İP O P O L İS A K K A R İT yapıdadır



Doğru cevap: D



A) B) C) D) E)



ekzotoksinle



Lizojenik dönüşüm son yıllarda oldukça popüler. Bu dönüşümde bakteriyofajlar rol almakta ve enfekte ettikleri hücrelere ekzotoksin yapımı başta olmak üzere bazı özellikleri taşımaktadırlar. Difteri, kolera, botulismus, kızıl ve E H E C ekzotoksinleri gibi.



hastalık



Vibrio cholera Streptokok Stafilokok Pseudomonas Brucella



B) Ekzotoksin D) Membran proteini E) Glikolipid



Sorunun amacı bakterilerin virülans özelliklerinin bilinmesidir. Lizojenik dönüşüm son yıllarda oldukça popüler.



• Ekzotoksinler P R O T E İ N yapıda



4. Aşağıdakilerden hangisi oluşturmaz? (Eylül-93)



Bakterilerde lizojenik faj dönüşümü ile oluşan komponent aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül-93)



Doğru cevap: B Lizojenik dönüşüm yapanlar



sorularla daha önce de karşılaşmıştık. Patogenezinde toksin kullanan bakterileri tekrar hatırlayalım.



- D if te ri ekzotoksin i



Brucella bakterileri tüberküloz gibi hücre içi yerleşimlidir.



- Kızıl e ritro je n ik toksini



Ekzotoksinleri yoktur. Bununla beraber niteliğinde toksik maddelere sahiptirler.



- E H E C Shiga-like toksin (Verotoksin)



B e n ze r



Diğer şıklardaki oluştururlar.



bakteriler



- Kolera ekzotoksini - Botulismus nörotoksini



endotoksin



ekzotoksinleriyle



hastalık



6.



A şa ğıdak i yapılardan hangisi virülansla ilgili d e ğ ild ir?



(Nisan-94)



Doğru cevap: E • Hücre içi b a k teriler patogenezde ekzotoksin kullanmazlar !!!



A ) Pili C ) Mezozom



B ) Kapsül D ) M proteini E ) Lesitinaz



çoğunlukla



Sorunun amacı bakterilerde bulunan esansiyel yapıların virülans faktörü olarak rol almadığının bilinmesidir.



Bazı Fakültatif Ve Zorunlu Hücre İç i Mikroorganizmalar



Mezozom gibi, sitoplazma membram, ribozom, hücre duvarı da bakterinin esansiyel komponentleridir ve virülansla ilişkileri yoktur. Farklı sorularda görebilirsiniz.



• Zorunlu H ü cre İç i Bakte ri • Riketsiya • Klamidya • F a kü lta tif Hücre İç i B akte ri



Mezozom bakteri hücre membranının bir katlantısidir. Bakterinin esansiyel komponentidir. Hücre bölünmesinde



• Brucella



rol oynar ancak virülansla ilişkisi yoktur.



• Franciselia tularensis • Yersinia pestis



Bakterilerin virülans faktörleri;



• Listeria monocytogenes







Adherans faktörleri (pili, fimbria)



• Salmonella typhi i







invazyon faktörleri (hücre içi bakteriler, M proteini, A proteini)



• Legionella pneumophilia • M ycobacterium tuberculosis/leprae







Kapsül (antifagositik)



• F a kü lta tif H ü cre İç i M a n ta r







Toksin (endotoksin, ekzotoksin)



• H istop! asma capsulatum







Ig A proteaz yapımı (S .pneumoniae, N .meningitidis, H .influenzae, Neisseriae gonorrhoeae)







Siderofor yapımı



• F a kü lta tif Hücre İç i P a ra zit • Toksoplazma gondi • Leishmania spp.



Doğru cevap: C



• Trypanosoma spp. 7. Ekzotoksin içermemesi ile sorulabilecek bakteriler M. tu be rcu losis, Brucella, Salm onella ty p h ii yani fa k ü lta tif hücre içi etkenler.



Genet Mikrobiyoloji ve Bakteriyolojiye Giriş



5. E kzo to k sin in bütün ö ze llik le ri p ro te in olması ile ilgilidir. Protein olduğu için antijenik, ısıya duyarlı, r e s e p t ö r le r e b a ğ la n a b ile n , aşı o lu ş tu r a b ile n toksinlerdir. Ekzotoksin, endotoksin gibi makrofajları uyarmadığı için ateş oluşturm a olasılığı düşüktür ve bu özelliği sorularda sürekli kullanılmakta. Kolera, d if t e r i, botu lizm , te ta n o z gibi ekzotoksine bağlı klinik tablolarda ateş tipik değildir.



jA



Ekzotok sin i olm ayan h an g is id ir? (Eylül-96)



bakteri



aşağıdakilerden



A ) Corynebacterium diphtheriae B) Clostridium tetani C ) Proteus vulgaris D) Clostridium botilinum



E) Staphylococcus aureus



L.



Genel Mikrobiyoloji ve BakteriyolojiyeGiriş



32 4 TÜM TUS SORULARI



Tabio: Önemli bakteriyel ekzotoksinler B a kte ri



Hastalık



Etki sekli



To xo id



G r {+ ) k o k la r



S .a u re u s



S. p yog e nes



1.Toksik şok sendromu



Süperantijendir, Clas II MHC proteinine ve T hücre reseptörlerine bağlanır. IL1 ve IL-2 salınımına neden olur.



Yok



2.Gıda zehirlenmesi



Süper antijendir, sadece GIS’de lokal etki gösterir.



Yok



3.Haşlanmış deri sendromu



Proteazdır, desmozunılarda desmujelini ayırır.



Yok



Kızıl



Süperantijendir, S.aureusun toksik şok sendromu toksinine benzer etki gösterir.



Yok



G r (+ ) b a sille r C .d ip h th e ria e



Difteri



ADP ribozilasyonu ile EF-2 inaktivasyonu



Var



C .te ta n i



Tetanoz



İlgili proteinin proteolitik aynlması ile inhibitor bir nörotransmitter olan glisinin sahmmım inhibe eder.



Var



C. difficile



Psödomembranöz enferokolit



Ekzotoksin B ile Aktin fUamentlerinin disagregasyonuile enterositlere sitotoksik etki eder.



Yok



G. p e rfrin g e n s



Gazlı gangren



Alfa toksin lesitinazdır. Enterotoksini süperantijendir.



Yok



C. b o tu lin u m



Botulizm



Asetil kolin blokajı



Var



B. a n th ra cis



Antraks (şarbon)



Toksinlerinden biri adenilat siklazdır.



Yok



G r ( - ) b a sille r 1.Sulu diyare



Labil toksini ADP ribolizasyonu ile adenilat siklazı stimüle eder. Stabil toksiniyle de guanilat siklazı stimüle eder.



Yok



2 .Kanlı diyare



Verotoksin, 28S rRNA aynlması ile enterositlere sitotoksik etki



Yok



V. c h o le ra e



Kolera



ADP ribolizasyonu ile adenilat siklazı stimüle eder.



Yok



B. p e rtu ssis



Boğmaca



ADP ribolizasyonu ile adenilat siklazı stimüle eder,kemokin reseptörleri inhibe eder.



Yok



E .c o li



Aynı soru IH Ekzotoksin hastalıklarını bir kez daha hatırlayalım. Proteus vulgaris ekzotoksin üretmez.



Clostridium



tetani,



Corynebacterium diphtheriae, Clostridium botilinum, Clostridium perfringens, Staphylococcus aureus, Bacillus cereus, Escherichia coli’nin bazı türleri, Yersinia enterocolitica, Vibrio parahaemolyticus, Streptococcus türleri, Shigella dysenteriae, Vibrio cholerae, Bacillus anthracis



Doğru cevap: C



Sıklıkla ekzotoksin üreten bakteriler • Clostridium tetani • Corynebacterium



diphtheriae



• Clostridium botilinum • Clostridium perfringens



8.



Aşağıdaki bakteri toksinlerinden hangisi A -B tipi subüniteierinden oluşan toksin özelliği g ö ste rm e z? (Eylüi-97) A) C)



Şarbon toksini B ) Difteri toksini Tetanoz toksini D ) Kolera toksini E ) Botilinum toksini



A -B subunit içeriği sorulan soruların tümünde B. anthracisin bilinmesi önemli. Anthraks toksini 3 komponentiidir. Şarbon toksini, 3 komponente sahiptir. Koruyucu antijen, ödem faktörü ve toksik (letal) faktör. Faktörler tek başına etkisizdir. Ana komponent protektif antijendir. Difteri toksini, A ve B ünitelerinden oluşur. B ünitesinin kendi başına etkinliği yoktur, A ünitesi ile hücre içine taşınması gereklidir. EF-2’yi inhibe ederek protein sentezini bozar. Pseudomonas aeruginosa da benzer yolla etki gösteren bir ekzotoksin üretebilmektedir.



• Staphylococcus aureus • Bacillus cereus • Escherichia coli'nin bazı tü rle ri • Yersinia enterocolitica • Vibrio parahaem olyticus, vibrio cholerae • S tre ptococcu s tü rle ri - Shigella dysenteriae • Bacillus anthracis



Tetanoz toksini, iki parçadan oluşur. En önemli etkisi ise inhibitör bir nöromediatör olan glisin ve GABA salınımmı önleyerek post sinaptik spinal nöronları bloke etmesidir. Spastik paraliziye yol açar. Vibrio cholerae, enterotoksini A ve B ünitelerinden oluşur. A ünitesi saeruıst s i k I s z î aktive ederek y u n G s zu nıreye varan su ve elektrolit kaybına yol açar



Tablo: Bakterilerin yapısı Yapı



K im yasal ko m p o zisyo n



Fonksiyon



Esansiyel k o m p o n e n tle r H ü c re d u va rı Peptidoglikan



Ana yapısı şekerdir, yan zincir olan peptid çapraz bağlanmıştır



Sert yapı sağlar, Osmotik basınca karşı korur, penisilin ve sefalosporinlerin etki alanıdır. Lizozimle yıkılır.



Gram (+) bakterilerin yüzey lifleri



Teikoik asit



Majör yü zey antijenidir. Fakat laboratuvar tanıda nadir kullanılır. Faj reseptörüdür.



Gram (-) bakterilerin dış membranlan



Lip id A



Endotoksinin toksik komponentidir.



Polisakkarit



Majör yüzey antijenidir (0 antijeni). Laboratuvar tamda sıklıkla kullanılır.



Dış membran ve plazma membranı arasında yer alır



Bazı hidrolitik enzimler ve beta laktamaz içerir



Sitoplazmik membran



Lipoprotein, sterol içermez



Oksidatif ve transport enzimlerinin bulunduğu bölge



Ribozom



RNA, 50S ve 30S subunitelerindeki protein



Protein sentezi; aminoglikozid, tetrasiklin, eritromisin, kloramfenikolün etki alanıdır.



Nükleosid



DNA



Genetik materyal



Mezozom



Plasma membranının invajinasyonu



Hücre yapılarına ve sekresyona katılır. DNA bağlanır, bölünmede rolü var.



Periplazmik aralık



Nonesansiyel k o m p o n e n tle r Kapsül



Polisakkarit



Fagositoza karşı korur



Pilus ve Fimbria



Glikoprotein



İki tip tir: 1-hücre yüzeyine tutunmayı sağlar. 2-sex pilus konjugasyonda iki bakterinin tutunmasını sağlar



Flajel



Protein



Hareketi sağlar



Spor. .



Dipikolı'nik asit, keratin tabaka



Dehidratasyon, ısı ve kimyasal maddelere karşı rezistans sağlar



Plazmid



DNA



Toksinler ve antibiyotik rezistansı için bir tür gen içerir



Granül



Glikojen, lipid, polifosfatlar



Sitoplazmadaki besin depolandır



Glikokaliks



Polisakkarid



Yüzeylere yapışmada görevli



C .botulinum toksini, bilinen en g ü çlü toksindir. İnsan için letal dozu 1-2 mikrogramdır. A ’dan H'ye kadar sıralanan 8 antijenik tipi mevcuttur. A , B ve E insanda en sık hastalık oluşturan tiplerdir. C . botulinum toksini bir disülfit bağı ile bağlı iki peptidden oluşmuştur.



Doğru cevap: A A -B s u b u n it iç e riğ i so ru la n s o ru la rın tü m ü nde B. anthracisin bilinmesi y e te rli. A n th ra ks toksini 3 komponentlidir ve aşı olarak en önemli komponent olan p ro te k tif a n tije n kullanılmaktadır. B. a n th ra c is k a p s ü lü v e s p o r u ile de s ü re k li soruluyor.



9. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi dokularda granulomatöz tipte iltihaba yol açmaz? (Eylül-97) A} Lepra C) Sarkoidoz



B) Tüberküloz D) Brucella enfeksiyonu E) Stafilokok enfeksiyonu



Hücre içi etkenlerin çoğu granülamatöz enfeksiyon yaparlar.



Granülomatöz tip hipersensitivite, antijen ile karşılaşma­ dan sonraki 21-28 gün içinde ortaya çıkan tip IV (geç tip) aşırı duyarlılık reaksiyonu tipidir, öldürülemedikleri için makrofaj içinde uzun süre yaşamını sürdürebilen mikroorganizmalann neden olduğu bir reaksiyondur. Devam lı uyarım nedeni ile başta T N F -a olmak üzere devamlı sitokin salınımı altında tutulan aktive makrofajlar epiteloid hücreye dönüşürler. Bunların da füzyonu ile dev hücreler (La n g h a n s hücreleri) oluşur. Bölgeye akümüle olan çok sayıdaki makrofaj, lenfosit ve epiteloid hücreler bu şekilde öldürem edikleri intrasellüler patojeni sınırlam ış olurlar. Oluşan bu histopatolojik proçese g ranü lom denmektedir. Bazı örnekler, tüberküloz, lepra, sarkoidoz, şistozomiyaz, Crohn hastalığı gibi granülomatöz hastalıklar, kontakt dermatit, doku reddi, Brucella abortus enfeksiyonlarıdır.



Doğru cevap: E



Sraniüiamatöz enfiamasyonu en sık yapanlar; • Tü b erkü loz • Lepra • Brucella • Listeria



Stafilokok,



enfeksiyonları ya ekzotoksinlerle, ya da bakterinin dokuyu eritici enzimleri (lipaz, hyaluronidaz) nedeniyle oluşur ve piyojendir.



• Legionella • Histoplasma • Sarkoidoz • Şistozom iyaz • Crohn hastalığı



Genet Mikrobiyoloji ve Bakteriyolojiye Giriş



MİKROBİYOLOJİ ► 33



34 4 TUM TUS SORULARI



Genel Mikrobiyoloji ve Bakteriyolojiye Giriş



10.



Fim briası olan N e is s e ria g o n o rrh o e a e ’n in fim b h a s ız biçim e dönüşm esi d u ru m u n d a aşağıdakilerden h a n g is i g ö zle n ir? (Nisan 2000) A) B) C) D) E)



M ukozal epiteide koionizasyon oluşm am ası G ram po zitif hale dönüşm esi Bakterinin ölüm ü Serolojik özgünlüğün kaybolm ası N egatif kapsül susunun ortaya çıkması



Sorunun amacı bakterilerilerdeki virülans faktörlerinin bilinmesidir. Pili (fimbria) bakterilerin adezyonundan ya da konjugasyondan sorumlu tüycükleridir. Gonokok ve E.coli’nin başlıca virülans faktörüdür. Pilisini kaybetmiş Gonokok ve E. coli’lerin adezyon ve koionizasyon yetenekleri dolayısıyla virülansları kaybolmuştur.



W



12.



A şa ğıdakilerden h a n g is i endotokse m inin özelliklerinden değildir? (N isa n -2 0 0 1 ) A) B) C) D) E)



Ateş O rtostatik hipotansiyon M etabolik alkaloz Kom plem anın alternatif yoldan akiivasyonu Trom bin aktivasyonu



Endotoksin ve ekzotoksinlerin genel özellikleri sınavlarda sık sorulmaktadır. Aralarındaki farklar aşağıda tablo ile özetlenmiştir. Ekzotoksin etkisinin hemen tamamından sorumlu olan protein yapısıdır. Endotoksinler metabolik alkaloz tablosu oluşturmazlar.



Endotoksemide; A - Makrofajların aktive olmasıyla 1 - İL-1, ateş 2 - T N F , ateş ve Hipotansiyon 3- N O , hipotansiyon



Doğru cevap: A N.gonorrhoeae ve E.colinin en önemli virülans faktörü pili (fim b ria ) yapısıdır.



B- Komplemanın aktive olmasıyla 1- C3a, hipotansiyon ve ödem 2 - C5a, nötrofıi kemotaksisi



11.



S tre p to co cc u s pneum on iae, Haem ophilus influenzae ve Neisseria m e n in g itid is’in ortak virü lans faktörü aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eylül-2001)



A)



Endotoksin



1-



Koagülasyon aktifleşmesi, D IC



Endotoksinler, gram negatif bakterilerin parçalanması ile ortaya çıkan lipopolisakkarit yapıdan oluşur. Alternatif



B ) B-laktamaz D ) Hemolizin



C ) Kapsül



C - Hageman faktörün aktiflenmesiyle



kompleman yolunu en güçlü uyaran toksinlerdir.



E) Protein A



Pnömokok, Meningokok, Haemophilus influenzae üç silahşörler diye bahsettiğimiz pek çok ortak özelliğe sahip bakterilerdir Bu üç bakterinin ortak özelikleri aşağıda verilmiştir Kapsül, her üç bakterinin de belirgin virülans faktörüdür. Kapsülleri dışında üçünün de virülansında lg A1 proteaz rol oynar. Lokal ig A ’yı parçalarlar.



Doğru cevap: C * Ekzotoksinler endotoksemik reaksiyonlar oluş­ turm azlar. (Süperantijen özelliği içeren T S S T -1 , pirojenik ekzotoksin gibi ekzotoksinler hariç). * Ancak gram pozitif bak terilerde endotoksin benzeri reaksiyonlara neden olabilen yapı teikoik asittir.



Endotoksin, gram negatif bakterilerde bulunur. Pnömokok gram pozitiftir. Beta lakîamaz, bakterilerin penisilin direnci için salgıladığı



13. Aşağıdakilerden hangisi insanda ekzotoksiniyle enfeksiyon oluşturan m ik roorg anizm ad ır?(E ylü l-2 0 0 1 )



bir enzimdir. Pnömokoklar tarafından yapılmaz.



Hemolizin,



bazı bakterilerin Pnömokoklarda mevcuttur.



virülansında



rol



oynar.



Protein A, sadece S.aureus’da bulunur.



Doğru cevap: C



Â) B) C) D) E)



Klebsiella pneum oniae Streptococcus pneum oniae H aem ophilus influenzae Neisseria m enengitidis Clostridium tetani



Aynı soru Hl hatırlayalım.



Pnömokok, Meningokok H .influenzae;



Ekzotoksin



hastalıklarını



tekrar



• Nazofarinkste kölenize olurlar



Sıklıkla ekzotoksin üreten bakteriler Clostridium tetani,



• En önemli virülans fa k tö rle ri kapsül



Corynebacterium diphtheriae, Clostridium botilinum, Clostridium perfringens, Staphylococcus aureus, Bacillus cereus, Escherichia coli’nin bazı türleri, Yersinia enterocolitica, Vibrio parahemolyticus, Streptococcus türleri ve Shigella dysenteriae’dir.



• Kapsül şişme (Quellung) ile serotiplendirilebilirler • I g A p ro te a z enzimi salgılayabilirler • M e nenjit ve solunum yolu enfeksiyonu etkenleri • Menenjit, sin ü zit, otitis media ve pnömonilerde en sık etken pnömokok • M e nenjit tedavisinde seftriakson



14. Neisseria gono rrh o e a e ’nin e n fe k s iy o n oluştu rm asında rol o ynayan en önem li virülans faktörü aşağıdakilerden h ang isidir? (Eylül 2002)



• Splenektom i risk faktö rü • A ş: kapsülden faydalanılarak yapılmakta



Pnömokok, M eningokok, Haemophilus influenzae'ya üç siiahşörler diyebilirsiniz. Kapsül belirgin virülans fa k tö rle rid ir. Ig A p ro te a z parçalarlar.



içerirler



ve



Doğru cevap: E



A ) Kapsül C) Ekzotoksin



B ) Flagella D) Pili E) Koagülaz



Bakterilerin virülans faktörlerinin bilinmesi önemlidir. lokal



I g A ’yı Pili, bakterinin yapışmasını ve kolonizasyonunu sağlayan organeldir. N.gonorrhoeae ve E.coli’nin en önemli virülans faktörüdür.



MİKROBİYOLOJİ ► 35



Flagelia, bakterinin hareketini sağlar.



Propionibacterium acnes, deride en sık anaerop bakteridir. Akne, yabancı cisim varlığında sepsis etkeni olabilir.



Ekzotoksin, güçlü toksik etkiye sahip toksinlerdir.



Bacteroides fragilis, bağırsağın normal florasında en sık bulunan anaerop bakteridir.



Koagülaz, S.aureus tarafından pıhtılaştıran enzimdir.



Clostridium, bağırsağın normal florasında bulunur.



salman



ve



plazmayı



Genel Mikrobiyoloji ve Bakteriyolojiye Giriş



Kapsül, bakterinin fagositozunu engelleyen komponenttir.



A



Peptostreptococcus, ağzın normal florasında bulunur.



Doğru cevap: D



Doğru cevap: C 15. Aşağıdaki bakteri virülans faktörlerinden hangisinin sentezi doğrudan bakteriyofaja bağlıdır? (Eylül 2002) A) B) C) D) E)



Escherichia coli enterotoksinleri Difteri toksini Anthracis ekzotoksini Tetanoz toksini Stafilococcus aureus eksfolyatif toksini



son yıllarda oldukça popüler olduğundan daha önce de bahsetmiştik. Bu dönüşümde bakteriyofajlar rol almakta ve enfekte ettikleri hücrelere ekzotoksin yapımı başta olmak üzere bazı özellikleri taşımaktadırlar.



Benzer b ir soru mantarlardan M alassezia f u r f u r (Tin e a versicolor) için sorulabilir. İn tra v e n ö z k a te te rli kişilerde ve iv lipid tedavisi alanlarda pnömoni ve sepsise neden olabilir.



L.



17. A şa ğıdak i enfeksiyonlardan hangisi lizojenik bakteri ile o lu ş u r? (Eylül 2003)



Lizojenik dönüşümün



Difteri



toksini,



virülans özelliğini bakteriyofajlarla kazanırken diğer şıklardaki bakteriler plazmidle virülans özelliği kazanırlar.



A ) Boğmaca



B ) Difteri D) Sitiliz



C ) Tüberküloz E) Tifo



Popüler olduğunu tekrarlayalım.



söylemiştik!!!



Bir



kez



daha



Difteri toksini, botulinum toksini, kızıl toksini, EHEC, kolera toksini gibi toksin yapımları fajlarla kontrol



I



edimektedir (faj konversiyonu).



Plazmîdlerce kodlanan bakteri toksinleri Enterotoksijenik Escherichia coli



Isıya duyarlı ve ısıya dirençli enterotoksin



Bacillus anthracis



Protektif antijen, ödem faktör, letal faktör



Staphylococcus aureus



Epidermolitik toksin



Clostridium tetani



Tetanospazmin



Bakteriyofajlarca kodlanan bakteri toksinleri B akte ri Corynebacterium diphtheriae



i Toksin i



Difteri ekzotoksini



Steptococcus pyogenes



Eritrojenik toksin



Clostridium botulinum



Botulizm nörotoksini



Enterohemorajik Escherichia coli



Shiga-like toksin



Vibrio cholerae



Kolerajen



Doğru cevap: B 16. Aşağıdaki anaerop bakterilerden hangisi derinin normal florasında bulunur ve immün direncin azaldığı durumlarda kana karışarak bakteriyemiye neden olur? (Nisan 2003) A) Bacteroides fragilis C) Propionibacterium



Doğru cevap: B



Toksin



B akte ri



B) Peptostreptococcus D) Clostridium E ) Veillonella



Normal flora bakterileri sınavlarda sık olarak karşımıza çıkmaktadır. Aşağıda florada en sık bulunan bakteriler tablo ile özetlenmiştir.



18. Splenektom ili hastalarda bakteriyel enfeksiyonların daha ağır seyretm esi öncelikle h angi bakteriye! yapı ile ilişkilidir? (Nisan 2004) A ) Dış membran



C ) Kapsül



B ) Teikoik asit D) Flagelia E) Porin



Kapsül bakterileri fagositoza karşı koruyan en önemli



yapıdır. Kapsül, hücre duvarının dışında bakteriyi çevreleyen sınırlan belirgin polisakkarit yapıdır. Bakterinin virülansında, adheransta önemli role sahiptir. Fagositozu



önleyerek bakterilerin invazivliğini artırır. hastalarda opsonizasyon bozukluğu nedeniyle kapsüllü bakteriyel enfeksiyonlar daha ağır seyreder.



Splenektomili



Ayrıca bu hastalarda Capnocytophaga, Babesia microti enfeksiyonları daha ağır seyreder (kapsüllü bakteriler pnömokok, Haemophilus influenzae, meningokok, klebsiella...).



Dış membran, gram negatif bakterilerde bulunan hücreyi dış ortamın safra tuzu ve hidrolitik enzimlerinden koruyan yerdir.



i



Teikoik asit, gram pozitif bakterilerin majör antijenik yapısıdır.



Flagelia, bakterinin hareketinden sorumlu organeldir. Porin, dış membranda bulunan, şeker, aminoasit, vitamin, gibi zorunlu maddelerin ve antibiyotiklerin hücre içine girişine izin vermektedir. Bazı büyük moleküllü antibiyotiklerin ve lizozimin geçişi bu porinlerdeki defektler sayesinde engellenebilir ve direnç gelişebilir.



Doğru cevap: C



fr™



BakteriyolojiyeGiriş



ik



w



36 ◄TUM TUS SORULARI



Ekzotoksinler Canlı hücrelerden salınır.



Gram negatif bakterilerin hücre duvarlarının bir parçasıdır. Bakterinin Ölümünden sonra ya da bakteri ürerken ortaya çıkar.



Gram pozitif ve Gram negatif bakteriler tarafından yapılır.



Sadece Gram negatif bakterilerde vardır.



Polipeptid yapısındadır. Molekül ağırlığı 10.000-900.000'dir.



LPS kompleksinin lipîd A bölümü etkilidir.



Isıya dayanıksızdır. 6 0 'C üstünde ısıtmakla hızla harap olur.



Isıya kısmen dayanıklıdır. 60°C üstünde ısıtmakla toksik etkisini kaybetmeden saatlerce dayanır.



Antijenik özelliği kuvvetlidir. Yüksek titrede antitoksin yapımını stimüle eder. Antitoksin, toksini nötralize eder.



Zayıf immünojendir, antikorlar antitoksik ve koruyucudur. Hastalıktan korunma ile antikor titreleri arasındaki ilişki ekzotoksinlerdeki gibi açık değildir.



Formalin, asit ve ısı ile antijenik, toksik olmayan forma döner. Toksoidler aşılamada kullanılır (Örnek; Tetanoz toksoidi).



Toksoid hale dönmez.



Kuvvetli toksiktir. Hayvanlarda mikrogram ve daha az düzeylerde öldürücüdür.



Orta derecede toksiktir, 10-100 mikrogramı hayvanlar için öldürücüdür (schwartzman reaksiyonu).



Genellikle hücrelerdeki spesifik reseptörlere bağlanır.



Hücrelerde spesifik reseptörleri bulunmaz.



Genellikle konakta ateş yapmaz.



İnterlökin-1 ve diğer mediyatörlerin salınması ile konakta ateş yapar.



Protein yapısındadır (Polipeptid).



Lipopolisakkarit yapıdadır.



Kromozom, bakteriyofaj veya plazmid tarafından kodlanabilir.



Sadece kromozom tarafından kodlanır.



Serbest salımrm vardır.



Serbest salımmı yoktur.



Bakteri cinsine özel etki türü vardır.



Tü m gram negatiflerde aynı etki türüne sahiptir.



19.



A şa ğıdakilerden hangisi h ü cre içi patojeni değ ildir? (Eylül 2004) A) B) C) D) E)



M ycobacterium tuberculosis Brucella m elitensis Legionella pneum ophila Listeria m onocytogenes Helicobacter pylori



20. S tre p to co cc u s pneum oniae, H a e m o p h ilu s in flu e n z a e ve Neisseria m ening itidis’in en ö n e m li ortak patojenite faktörü aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül 2005) A ) K oagülaz C) Endotoksin



B) Beta - laktam az D) Kapsül E) Protein A



A y n ı soru /// Kapsülün virüiansda çok önemli yapı



Hücre içi patojenler önemli !!! Aşağıda tablo halinde verilmiştir.



olduğunu tekrar hatırlayalım.



Helicobacter pylori hücre içi patojen değildir.



Kapsül, her üç bakterinin de belirgin virülans faktörüdür. Kapsülleri dışında üçünün de virülansında lg A1 proteaz rol oynar. Lokal !g A’yı parçalarlar.



M. tuberculosis, M .leprae, Brucella, Listeria monocytogenes, Legionella pneumophila ve Salmonella typhii; mantarlardan Histoplasma capsulatum; parazitlerden Toxoplasma ve Leishmania hücre içi mikroorganizmalardır.



E ndotoksin, gram negatif bakterilerde bulunur. Pnömokok gram pozitiftir. Beta laktam az, bakterilerin penisilin direnci için salgıladığı bir enzimdir. Pnömokoklar tarafından yapılmaz.



Doğru cevap: E B a zı F a k ü lt a t i f V e Z o r u n lu H ü c r e İ ç i M ik r o o r g a n iz m a la r • Zorunlu H ü c re İç i B akte ri



H em olizin, bazı bakterilerin Pnömokoklarda mevcuttur.



virülansında



rol



oynar.



Protein A, sadece S.aureus’da bulunur.



Doğru cevap: D



• Riketsiya • Klamidya • F a k ü lta tif H ü cre



İçi



Bakte ri



• Brucella



21. A şa ğıdak i m ikroorganizm alardan hangisinin salgıladığı endotoksinler, kom plem anın alternatif yo ld a n aktivasyonu n a eden olur? (Nisan 2007)



• Franciselia tularensis • Yersinia pestis • Listeria monocytogenes • Salmonella typhii • Legionella pneumophilia • M ycobacterium tuberculosis/leprae • F a k ü lta tif Hücre İ ç i M a n ta r • Histoplasma capsulatum • F a k ü lta tif Hücre İ ç i P a ra zit • Toksoplazm a gond i • Leishmania spp. • Trypanosom a spp.



A) B) C) D) E)



S treptococcus pyogenes Enterococcus faecalis C lostridium perfringens P seudom onas aeruginosa Bacillus cereus



Biraz gizem katılmış tipik bir endotoksin sorusu!!! Endotoksinin gram (-) bakterilerde bulunduğu ve komplemanı alternatif yoldan aktive eden en önemli toksin olduğunu bilmek ve seçenekler arasında sadece P.aeruginosa’nın gram (-) olduğu hatırlamakla çözülebilecek sorudur.



MİKROBİYOLOJİ ► 37



Tablo: Klinik önemi olan normal flora bakterileri Lo kalizasyon



Daha a z b u lu n a n m ik ro o rg a n iz m a la r



En sık g ö rü le n m ik ro o rg a n iz m a la r



Deri



Staphylococcus epidermidis



S.aureus, Difteroidler, Streptokok türleri, P.aeruginosa, Anaeoroplar (Propionibacterium), Mantarlar (C ,albicans)



Burun



Staphylococcus epidermidis Staphylococcus aureus



Difteroidler, Streptokok türleri, Neisseria türleri



Ağız



Streptococcus viridans



Streptokok türleri, Eikenella corrodens



Dental plak



Streptococcus mutans



Prevotella intermedia, Porphyromonas gingivalis



Diş etleri



Anaerop türleri (Bacteriodes.Fusobacterium, Actinomyces)



Boğaz



Streptococcus viridans



Streptokok türleri, Neisseria, H.influenzae, S.epidermidis



İnce bağırsaklar Kolon



Laktobasiller, B.fragilis, E. coli



Enterokoklar, Bacteroides, Bifidobacterium, Öbakteriler, Fusobacterium, Laktobasil, aerobik gr{-)'ler, Enterococus fecalis



Vajina



Laktobasiller



Sreptokok türleri, gr(-) basiller, B.fragilis, Difteroidler, C .albicans, Gardnerella vaginalis S.epidermidis, Difteroidler, Streptokok türleri, E.coli, gr (-) basiller, Mycobacterium smegmatis



Üretra



Endotoksinler kendileri kompleman alternatif yolunu uyararak ve makrofajlardan sentezlettikleri sitokinler yardımıyla sepsis oluşturabilirler.



Endotoksinler; etkilerini lipid A kısmı ile oluştururlar. Makrofajlar, monositier ve diğer retiküloendotelyal sistemi uyararak sitokinleri salgılatır. Makrofajlardan IL-1 ve T lenfositlerinden İL - 2 ve diğer sitokinlerin salgılanmasını,



kompleman



sisteminin



alternatif



yoldan



aktive



edilmesini (C 3 a ve C 5a oluşumuyla) sağlarlar. Sonuçta ateş, lökositoz/lökopeni, hipotansiyon, hipotermi, DIC, ... gibi sepsis ve septik şok kliniği oluşur (Schwartzm an Reaksiyonu). Vücut sıvılarında ve intravenöz sıvılarda varlığı Lymulus lisat testi ile anlaşılır.



endotoksin



Doğru cevap: D



22. Aşağıdaki m ik ro o rg a n izm a la rd a n hangisinin o lu ştu rdu ğ u e nfek siyon u n patogene zind e fagositozun engellenm esi rol oyn a m a k ta d ır? (Eylül 2007)



Salmonella typhimurium Shigella flexneri Streptococcus viridans Brucella melitensis E) Neisseria meningitidis



A) B) C) D)



Kolay bir soru. Fagositozu önleyen en önemli bakteriyel komponent kapsül yapısıdır. Pnömokok, meningokok ve Haemophilus influenzae kapsül yapıları ile sürekli sorulmakta. Seçeneklerdeki diğer etkenlerden Brucella melitensis fakültatif hücre içidir. Shigella fagosite edilebilir ve fagolizozomu delerek sitoplazmaya kaçabilen bakterilerdendir.



Doğru cevap: E Gram negatif bakterilerin lizisi



®



LPS-bağlayan protein



LPS'İ bağlar



23. Sch w artzm an rea ksiyo nuna y o l açan bakteri hücre yapı taşı aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eylül 2008) A ) Lipopolisakkarit C ) Teikoik asit



B ) Murein D ) Kapsül



E) Glikokaliks



reaksiyonunu gram negatif sepsis patogenezini belirleyen çok önemli bir reaksiyondur. Sorunun amacı bu tablonun endotoksinle ortaya çıktığını sormaktır. Endotoksik aktiviteden sorumlu komponent kabaca lipopolisasarittir denebilir ama aslında endotoksik aktiviteyi yapan kısım Lipid A olduğu için doğru cevap Lipid A olacak şekilde de sorulabilir. Schvvartzman-Sanarelli



Makrofaj



bakterilerin endotoksik etkisinden tabakanın lipid-A’sı sorumludur. Endotoksinler gram negatif bakterinin ölmesiyle ortama yayılır. Isı ve proteolitik enzimlere dirençlidir. Organizmada birçok sistemi aktive ederek; ateş, solunum güçlüğü, yaygın damar içi pıhtılaşması (D IC ), meningokoksemide ekimoziar, ishal, kardiyovasküler kollaps, alternatif yoldan kompleman aktivasyonu, önce lökopeni, sonra lökositoz ve Schvvartzman-Sanarelli Reaksiyonu sonucu abortus gelişimi gibi patolojilere yol açar. G ram



negatif



lipopolisakkarit



Genel Mikrobiyoloji ve BakteriyolojiyeGiriş



Â



38 4 TUM TUS SORULARI



Genel Mikrobiyoloji ve BakteriyolojiyeGiriş



Murein (peptidoglikan), bakteriye şeklini veren ve direnci sağlayan yapıdır.



Teikoik asit, gram pozitif bakterilerde major antijenik yapıdır.



Kapsül, bakteriyi komponentdir.



fagozitozdan



koruyan



en



önemli



Glikokaliks, bazı bakteriler tam ve homojen olmayan fakat bakteriyi çevreleyerek koruyan bir yapı oluşturur. Bu yapı genelde glikokaliks yapısındadır ve “slime” faktörü (biyofilm tabaka) adını da alır. Bu yapı plazma koagülaz



negatif stafilokoklarda (Staphylococcus epidermidis) belirgin bir özelliktir ve bu bakterilerin yabancı cisimlere tutunarak enfeksiyon yapma yeteneklerinin en önemli nedenidir. Benzer bir yapı Streptococcus mutans bakterilerinde bulunur ve bu tabaka sonuçta diş çürüklerinin oluşmasında rol oynar.



Doğru cevap: A 24. A şa ğıdak i toksinlerden hangisi e lo n g a syo n faktör2 in h ib isyo n u yaparak protein sentezini önler?



(Eylül 2009)



Streptococcus pyogenes M protein, antifagositik bir proteindir. Konak savunmasından kaçarak invazyona yardımcı olur. S. aureus’un A proteini de aynı özelliktedir. Streptococcus pneum oniae kapsülü, kapsül bakteriyi fagositoza karşı koruyan en önemli komponenttir. Escherichia coli K1 antijeni, Bakteriyi fagositoza karşı korur.



mikrokapsül



M ycobacterium tuberculosis kord faktörü (trehaloz dim ikolat), mikobakterilerin en önemli virülans faktörüdür. Bakteriden dışarıya doğru uzanan antifagositik bir moleküldür.



Doğru cevap: D



Tablo: Nötrofil fagositozuna direnç Fagosit ya p ışm a sın ın ö n le n m e si (kapsül, dış u z a n tıla r, e n z im le r); ® Bazı kapsüllü bakteriler (ör. menîngokok, pnömokok, Hib) • Streptococcus pyogenes (lipoteikoik asit, M proteini) ® Staphylococcus aureus (protein-A) • Mycobacterium tuberculosis (kord faktör) • Pnömokok, menîngokok, Haemophilus influenzae (IgM proteaz)



A ) Pseudomonas aeruginosa ekzotoksin A B ) Pertussis toksini C ) Clostridium difficile toksin A D) Kolera toksini E ) Bacillus anthracis toksini



F a g o zo m -lizo zo m fü z y o n u n u n eng ellenm esi;



işte beklediğimiz soru nihayet geldi // Derslerde ve kampta defalarca vurgulanan elongasyon faktör2 inhibisyonu ile protein sentezini önleyen difteri toksini eski TUS sorularında birçok kere çıkmasına rağmen aynı etki mekanizmasına sahip Pseudomonas aeruginosa ekzotoksin A ’nin sorulabileceğini öngörmüştük.



F ago zom d an kaçış;



Pseudomonas aeruginosa ekzotoksin A, E F 2 inhibisyonu



antijenidir.



• • « • •



» • • •



Brucella melitensis Legionella pneumophila Mycobacterium tuberculosis Chlamydia türleri Toxoplasma gondii



Listeria monocytogenes Mycobacterium leprae Rickettsia türleri Trypanosoma türleri



ile protein sentezini durdurur.



Pertusssis toksin, kolera toksini ve Bacillus anthracis toksini, cAMP’i artırarak etki eder. Clostridium difficile toksin A, protein sentezi inhibisyonu yaparak etki gösterir.



Doğru cevap: A 25. A şa ğıd a k i bakterilerden h a ng isinin sahip o ld u ğ u yapı, fagositoza karşı korum a sa ğ la m a z?



(Aralık 2010) A ) Streptococcus pyogenes M proteini B ) Streptococcus pneumoniae kapsülü C ) Escherichia coii K antijeni D) Vibrio cholerae enterotoksini E) Mycobacterium tuberculosis kord faktörü



Sorunun amacı, bakterilerin patogenezinde rol oynayan virülans faktörlerinin bilinmesidir. Fagositoza karşı bakteriyi koruyan en önemli yapı kapsül yapısıdır. M proteini, kord faktörü gibi virülans özellikleri de bakterilerin immün yanıttan korunmasında önemli yapılardır. Vibrio cholerae enterotoksini, ekzotoksin yapısındadır. B parçası ile ince bağırsak gangliozid reseptörlerine bağlanır ve aktif A parçası ile adenilat siklaz aktivasyonunu sağlar. Sonuçta epitel hücresinde cAM P artar; hızla su kaybedilir ve ishal oluşur. Bakterinin fagositozdan korunmasına katkıda bulunmaz.



26. Aşağıdaki m ik roorg anizm alardan hangisi için biiinen tek rezervuar in sa n d ır? (Aralık 2010) A ) C orynebacterium diphtheriae B) Salm onella choieraesuis C) Yersinia pseudotuberculosis D ) Listeria m onocytogenes E ) Brucella m elitensis



Mikroorganizmaların doğal rezervuarları, insanlara bulaşma koşullan ve yollan, enfeksiyon hastalıklarının tanısında önemli bir yere sahiptir. Bu soruda da beş seçeneğin dördüne hayvanlardan insanlara bulaşarak hastalık yapan bakteriler konulmuş; dünyada sadece insanlarda hastalık yapan ve dolayısıyla da sadece insandan insana bulaşabiien bir bakteri olan Corynebacterium diphtheriae sorulmuştur. Corynebacterium diphtheriae, difteri etkenidir. Sadece insanda hastalık oluşturur. Toksin yapımı beta fajı kontrolündedir. Toksin protein sentezini önleyerek etki eder. Bu etkisini, insan hücresinin elongasyon faktör - 2’sini (E F -2 ) (tR N A translokaz) inhibe ederek gösterir. Salm onella choieraesuis, non-tifoidal bir hayvan (dom uz) etkenidir; hayvan ve hayvan ürünleri kaynaklıdır. Yersinia pseudotubercuiosis, çevrede, hayvanlarda yaygın olarak bulunur. Enterokolit tarzında, mezenter ienfadenite bağlı akut apandisit tablosunu taklit eden ishal oluşumu tipiktir.



Listeria monocytogenes, insanlara süt gibi hayvansal ürünlerle ve hayvan atıkları ile kontamine gıdalarla bulaşır. Hayvanlardan direkt temas ile bulaş mümkündür. Brucella mellitensis, birzoonozdur. Bakteriler hayvanlarda plasenta ve meme bezlerinde yerleşirler. İnsana ülkemizde en sık olarak kontamine süt ve taze peynir, krema gibi süt ürünleri ile bulaşır. Veteriner hekimlere, hayvancılıkla uğraşanlara direkt deri yolu ile bulaşabilir. Laboratuvar kaynaklı enfeksiyonlar arasında ilk sırada yer alır.



Şıklarda yer alan diğer mikroorganizmalar vajinal florada daha az oranda bulunabilir. Staphylococcus epidermidis bulunan bakteridir.



deri



florasında



en fazla



Klinik önemi olan normal flora üyeleri Lo kalizasyon



Daha az bu lu n a n En sık g ö rü le n m ik ro o rg a n izm a la r m ik ro o rg a n izm a la r



Doğru cevap: A 27. Aşa ğıdakilerden



hangisi difteri özelliklerinden biri değ ildir? (Mayıs 2011)



Deri



Staphylococcus epidermidis



S.aureus, difteroidler, streptokok türleri, P.aeruginosa, anaeoroplar (Propionibacterium acnes), mantarlar (C.albicans)



B u ru n



Staphylococcus epidermidis Staphylococcus aureus



Difteroidler, streptokok türleri, Neisseria türleri



A ğ ız



Streptococcus viridans



Streptokok türleri, Eikenella corrodens



D enta l plak



Streptococcus mutans



Prevotella intermedia, Porphyromonas gingivalis



Diş e tle ri



Anaerop türleri (Bacteriodes, Fusobacterium, Actinomyces)



Boğaz



Streptococcus viridans



Streptokok türleri, Neisseriae, H.influenzae, S.epidermidis



Laktobasiller, B. fragilis, E. coli



Enterokoklar, Bacteroides, Bifidobacterium, öbakteriler, Fusobacterium, Laktobasil, aerobik gram (-)'ler, Enterococcus faecalis



toksininin



A-B toksin modeline uygun olması B-korinefaj tarafından kodlanması Protein yapıda olması Elongasyon faktörü (EF-2 ) inaktive etmesi E) Yalnızca Corynebacterium diphtheriae tarafından salgılanması



A) B) C) D)



Daha önceki yıllarda diñen ekzotoksini etki mekanizması ile ilgili sorular sık olarak karşımıza çıkmıştı. Buradan yola çıkarak aynı etki mekanizması ile Pseudomonas aeruginosa’nm da sorulacağını öngörmüştük ve bu soru da sınavda karşımıza çıkmıştı. Soru ilk bakışta zor gibi görünse de sadece bu bilgi kullanılarak kolaylıkla doğru yapılabilecek bir sorudur. Difteri toksini, EF-2’yi inhibe ederek protein sentezini bozar. Pseudomonas aeruginosa da benzer yolla etki gösteren bir ekzotoksin üretebilmektedir. A ve B ünitelerinden oluşur. B ünitesinin kendi başına etkinliği yoktur, A ünitesi ile hücre içine taşınması gereklidir. Protein yapıdadır. B-korinefaj tarafından kodlanmaktadır.



Bu soruda rahatsız edici olan, sanki hem diñen toksini hem de Pseudomonas aeruginosa ekzotoksin-A’sı aynı toksinmiş de adeta ikisine de difteri toksini deniyormuş gibi sorulmasıdır. Oysa aradaki benzerlik, etki mekanizmalanndan, yani EF-2’yİ inhibe etmelerinden ibarettir. Soruda sorulan mantık doğru olsaydı; koferajen ile E TE C ’in ısıya duyarlı enterotoksininin aynı şey olması gerekirdi. Bunu bir tıp öğrencisine sorsanız size tuhaf tuhaf bakmaz mıydı? (Mayıs 2011) Aynı bizlergibi... Bizce, oldukça özensiz hazırlanmış bir sorudur. Üzerlerinde bunca spekülasyon varken, “otörlerden" oluşan sınav komisyonundan çıka çıka böyle bir sorunun çıkması oldukça şaşırtıcıdır. Bu soruyu bu haliyle sormak için hayli gayret sarfedilmiş olsa gerek...



İnce bağırsaklar, kolon



Vajina



Doğru cevap: E 28. Ö strojen seviyesi yü kse ld iğ in d e artan üretim inden soru m lu vajinal flora aşağıdakilerden h a ng isidir? (Nisan 2012) A ) Lactobacillus spp. C ) Escherichia coli



ve asit elem anı



B ) Candida albicans D) Enterobacter spp.



Ü re tra



E) Staphylococcus epidermidis



Sorunun amacı normal ñora bakterilerini sorgulamaktır. Soruyu cevaplamak için bakterinin adına bakmak yeterli, laktobasil laktik asit üreterek vajinal p H ’ı düşürür ve patojen bakterilere karşı savunmada vajinal floranın büyük kısmını oluşturur.



Doğru cevap: A



Laktobasiller



Streptokok türleri, gram (-) basiller, B.fragilis, difteroidler, C.albicans, Gardnerella vaginalis S.epidermidis, difteroidler, streptokok türleri, E.coli, gram (-) basiller, Mycobacterium smegmatis



Genel Mikrobiyolojiye Bakteriyolojiye Giriş



MİKROBİYOLOJİ ► 39



f



Genel Mikrobiyoloji ve BakteriyolojiyeGiriş



40 ◄TÜIVITUS SORULARI



Tablo: Ekzotoksinler (Yaşayan hücrelerden salınırlar)



M e m b ra n d e s trü k s îy o n u



S. aureus



Alfa toksin



Por oluşturan sitolizin



Doku basan-hemoliz



S, pyogenes



Streptolizin-0



Por oluşturan sitolizin



Doku hasan-hemoliz



Listeria monocytogenes



Listerolizin-0



Por oluşturan sitolizin



Fogositlere etki



Clostridium perfringens



Alfa-toksin



Lesitinaz aktivitesi ile ökaryotik fosfolipidlenn hidrolizi



Doku destrüksîyonu



S. aureus



Toksik şok sendromu toksin-1 (TSST-1)



TSST-1 kan dolaşımına katılır,T hücre reseptörleri ve majör histokompatibilite kompleksi (MHC) ile bağlanır. Bu bağlanma çok sayıda T hücresini stimüle ederek sitokin şahmına sebep olur. Ayrıca endotoksinlerin kc klirensini azaltır.



Raşlar, palmar-plantar deskuamasyon, hipotansiyon, kapiller yırtılma, multiorgan yetmezliği



Strep, pyogenes



Strep pyogenes Ekzotoksin-A (SPE-A) (Eritrojenik toksin, pirojenik toksin de denir.)



TSST-1 e benzer etki gösterir. Sadece çok virülan suşlar tarafından üretilir.



Stafilokoksik toksik şok ile aynı kliniğe sebep olur. Ek olarak kardîyotoksisite vardır.



Difteri toksini



Difteri toksini reseptörleri kalp ve sinirlerde yaygın olarak bulunur. Toksinin A parçası ökaryotik hücrelerde ADP ribozilasyonuyla EF-2 inhibe ederek protein sentezini inhibe ederler.



Boğaz ağnsı, hafif ateş, boğazda psödomembran, nörolojik ve kardiyak semptomlar, laringeal spazma bağlı asfiksı veya kalp yetmezliğine bağlı ölüm olabilir.



Ekzo toksin A



EF-2nin ADP ribotizasyonu sonucu özellikle karaciğer hücrelerinde olmak üzere protein sentez inhibisyonu yapar.



Sanlık ve ekzotoksin A septisemisine bağlı ölüm riski yüksektir.



y a p a n ia r



S ü p e ra n tije n le r



Corynebacterium dipthteriae



Pseudomonas aeruginosa



Shigella dysenteriae tip-1



Shiga toksin (ST)



“A" komponenti ve 60 S ribozomlan ayırarak protein sentez inhibisyonu yapar.



Shigella'lann çoğun­ luğu shiga toksin üretmeksizin dizanteriye sebep olurlar. Shiga toksin salgılayanlar kolon mukozasında daha fazla hasara ve daha sık HÜS'a sebep olurlar.



Enterohemorajik E.coli (EHEC)



Verotoksin (Shiga like toksin)



“A” komponeti ve 60 S ribozomlan ayırarak protein sentez inhibisyonu yapar.



Hemorajik kolit ve HÜS



Helicobacter pylori



Sitotoksin



A geni ile kodlandığı



A-B to k s in le ri: P ro te in sentez? $nhihiç\/nnı ı y a p a n la r



Virülansın “cag A” ve Vac düşünülmektedir.



C. difficile



Si to toksin



Toksin A ve B ile hastalık ortaya çıkar.



Mide mukozasında sitotoksisite ve vakulolizasyona neden olur Bu toksinler sitotoksik etki ederler ve böylece sıvı alımı kontrolü bozulur.



}



MİKROBİYOLOJİ ► 41



Tablo: Ekzotoksinler (Yaşayan hücrelerden salınırlar) (Devamı)



Enterotoksijenik E .coli (E T E C )



E .co li labil toksin (L T ) ısıya duyarlı



A kom ponenti ile ADP ribozilasyonu y aparak adenilat siklazı aktive eder. Buna bağlı aşın cAMP artışı olur.



Toksinin üç farklı kom ponenti va rd ır:



Bacillus anthracis



Antraks toksini (üç a lt üniteli tek ekzotoksin)



A -B to k sin le ri cA M P 'i a rtıra ra k etki e d e n le r



Bordetella pertussis



Pertussis toksin



- P rotektif A ntigen(P A ) - Ö dem faktö r (E F ) - Letal faktö r (L F ) EF adenilat siklazdır. LF letal etkilidir. EF veya LF te k başlarına etki oluşturam azlar, m utlaka P A ile b irlikte etki gösterirler. Pertussis toksin B kom ponenti ile respiratuar m ukozaya tutunur. ADP ribozilasyonu (a d e n ila t siklazın negatif re g ü la tö rü d ü r) ile Gi inhibisyonu yapar. Bunun sonucunda cAMP artar.



Aşırı sıvı ve e le k tro lit kaybı; sulu-m ukuslu dışkı (p irin ç suyu d iy a re ). Kaybedilen sıvı y e rine konmazsa ağır dehidratasyon ve hipoolem ik şok



Malign püstüle sebep olur. Ö nce vezikül olarak başlayıp sonra püstül gelişir (T ü m ö re be n ze r görünüm ü v a rd ır). Daha sonra çevresi siyah nek rotik hale gelir. Respiratuvar sistem de septik şok tablosu oluşturur.



Respiratuvar sekresyon ve mukus artışı;üst solunum yolarında fagositik fonksiyon a zalır; ensefalopati eşlik eder. Paroksismal öksürük nöbetlerinden toksin sorum lu olm ayabilir.



V. cholerae



Kolera ekzotoksin



Toksinin 2 kom ponenti v a rd ır (A ,B )



B parçası ile ince bağırsak gangliozid reseptörlerine bağlanır ve aktif A parçası ile adenilat siklaz aktivasyonunu sağlar. Sonuçta c AMP artarak hızla su kaybedilir ve ishal oluşur



C lostridium tetani



Tetanus toksin



SSS'de etki ede re k in h ib itö r bir nö ro tra n sm itte r olan G A B A salınım ını inhibe eder.



Rijid spazm



C lostridium botulinum



Botulinum toksin



Periferik sinapslara etki ederek nö ro tra n sm itte r salınım ını inhibe eder.



Flask paralizi



B. cereus



Enterotoksin



Toksik etkinin toksinin M SS'ne d irek t etkisinden kaynaklandığı kabul edilir. . . : ’ :



Enterotoksin ısıya d iren çlidir. Sıklıkla kavrulm uş pirin çle bulaşır.



Enterotoksin



Toksik etkinin toksinin MSS’ ne d irek t etkisinden kaynaklandığı kabul edilir.



Enterotoksin ısıya diren çlidir. Sıklıkla m ayonez, krem a gibi besinlerde görülür. En sık enterotoksin A (ısıya d ire n ç li) sorum ludur.



N ö ro to k s in le r



S. aereus



42 4 TÜM TU S SORULAR!



Bu Konu Hakkında



3.



Aşağıdaki



infeksiyon



İkililerinden



hangisi



hastalık



geçirifse de kalıcı im m ünite gelişimini sağlayamaz?



POTANSİYEL SORULAR



A) Kabakulak — Kızamık



(E-13)



B) D ifte ri-T e ta n o z C)



1. Aşağıdaki bakteriler ile birlikte verilen ekzotoksinlerden hangisi hedef hücre membranında delikler oluşturarak, hücrenin parçalanmasına neden olur?



Kızam ıkçık-Kabakulak



D) Suçiçeği - Eritema infeksiyozum E)



Hepatît A - Hepatit E



Cevaplar: 1:D, 2:E, 3:B



B) Clostridium botulinum - Botulinum toksini



Bakteriye! ekzotoksinler ve özelliklerini sorgulayan bir gruptayız.



C)



• Corynebacterium diphteriae-Difteri toksini: Lokal ve



A ) Pseudomonas aeruginosa - Ekzotoksin-A Enterotoksijenik Escherichia coli -



Isıya duyarlı



toksin



sistemik etkilerle hastalık yapar.



D) Staphylococcus aureus - Alfa sitotoksin



> Lokal toksisite: Toksin ürem e ortam ındaki mu koz



E) Streptococcus pyogenes - Eritrojenik toksini



membranlardan



emilir.



Mukozal



hücrelerdeki



ribozomlarda uzama faktörünü (EF-2) inaktive eder. Böylece, 2.



Aşağıdakibakteriieriiebiriikteveriîenekzotoksinicrden



bakterinin



bulaştığı



mukozal



yüzeylerde,



çoğunlukla boğazda, daha nadiren burun> konjunktiva



hangisi miyokardit ve nöritlere neden olur?



veya



A) B} C) D) E}



kaldırılamayan psödomembranlar oluşur.



Bordatella pertussis - Boğmaca toksini Clostridium tetani -Tetanoz toksini Vibrio choferae - Kolera toksini Staphylococcus aureus - Enterotoksin Corynebacterium diphteriae - Difteri toksini



yaralarda



hücre



ölüm lerine



bağlı



olarak



> Sistemik intoksikasyon: Akut infeksiyon tablosunun kaybolmasından sonra, ortaya çıkan sistemik toksik tablolardan, kana karışan toksin sorum ludur, Toksin; böbrek, sürrenal, karaciğer ve kalp kasında dejeneras­ yon, yağlı infiltrasyon ve nekroz oluşturur. Sıklıkta m o­ tor sinirleri (nörit) ve adaleyi etkiler; felçlere yoi açar.



Tablo: A-B yapılı ekzotoksinlerin özellikten. Tİ^Lcın ¿siî¿sei



Toksin



B a kte ri



Alt b irim



E tk in lik



Difteri toksini



C.dı'phtheriae



A/B



eUF-2 ADP ribozilasyonu



Ekzotoksin A



P.aeruginosa



A/B



eUF-2 ADP ribozilasyonu



Kolerajen



V.choİerae



A-5B



Gsa ADP ribozilasyonu, sekretuvarishal



Isıya duyarlı enterotoksin



E.colı (ETEC)



A-5B



Gsa ADP ribozilasyonu, sekretuvar ishal



Pertussis toksini



B.pertussis



A-5B



Gia ADP ribozilasyonu, solunum sekresyon artışı



Shiga toksini



S.dysenteriae



A-5B



Protein sentez inhibisyonu



Shiga-like toksin



E.coli (EHEC)



A-5B



Protein sentez inhibisyonu ■



Adenilat siklaz toksini



B. pertussis



A/B



Hedef hücrede cAMP artışı



Ödem faktör



B.anthracis



A+B



Hedef hücrede cAMP artışı



Tetanospazmin



C. tetani



A/B



Glisin blokajı, spastik felç



Botulinum toksini



C. botulinum



A/B



Nörotransmitter salımı inhibisyonu, flask felç



Letal faktör



B.anthracis



A+B



Hedef hücre ölümü



ADP-ribozıTleyiciler



RNA glikozidaz toksini



Adenilat siklaz toksini



Metaüoproteaz toksin



MİKROBİYOLOJİ > 43



• Bordetella pertussis-Pertussis toksini: > Filamantöz (ipsi)



DİĞER SIN AV LAR D AN SORULAR



hemaglütininle bakterinin konak



hücreye yapışmasını sağlar.



--------------------------(Y D U S M AYIS 2008) ---- ----------------------



> Temas ettiği dokuların histamine duyarlılığını artırır. > Toksinin A alt birimi ADP riboziltransferaz etkinliğine



>



1. Aşağıdaki bakterilerden hangisi derinin normal kalıcı florasında bulunmaz?



sahiptir. Böylece konak hücrede cAM P artar. Bunun



A) Staphylococcus epidermidis



sonucunda da mukus sekresyonu artar.



B ) Difteroidler C ) Alfa-hemolitik streptokoklar D) Acinetobacter E) Micrococcus



T lenfosit yüzey reseptörlerini kapatarak bunların lenfoid dokuya tutunm asını önler. Dolaşımda hapis kalan çok sayıda T



lenfosit lenfositik lökositoza



neden olur. > İnsülin salgılatma ve hipoglisemi geliştirme özelliği de vardır.



Norm al flora bakterilerini bilmenin sınav için önemli olduğundan daha önce de bahsetmiştik. A cineto bacter, nonfermenter oksidaz hareketsiz bakteridir ve florada yer almaz.



negatif



Şıklardaki diğer bakteriler derinin normal florasında bulunabilen bakterilerdir.



• Clostridium tetani-Tetanoz toksini: Doğru cevap: D > Nörotoksik etkilidir, beyinde glisin-GABA salınımını inhibe ederek spastik felç gelişimine neden olur.



-----------------(Y D U S M AYIS 2008 -2 0 0 9 ) ------------------



2. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisi hücre içinde üreme özelliğine sahip değildir?



• Vibrio cholerae-Kolera toksini: > Toksinin A -B olmak üzere İki komponenti vardır. B



(Y D U S Ekim 2008-09)



parçası ile ince bağırsak gangliozid reseptörlerine



A) Listeria monocytogenes



bağlanır ve aktif A parçası ile aktive olmuş olan



B ) Klebsiella pneumoniae C ) Mycobacterium tuberculosis D ) Yersinia pestis E) Legionella pneumophila



adenilatsiklazın inhibe edilmesine engel olur.



• Staphylococcus aureus-Enterotoksin: > Gastrik otonom sinir uyarısı ile kusmanın ön planda



Klebsiella yoktur.



olduğu besin zehirlenm esine neden olur.



• Staphylococcus aureus-Alfa sitotoksin: > Hedef hücre sitoplazmik mem branında



delikler



açarak hücre ölüm üne neden olur.



pneumoniae’nın hücre içi üreme özelliği



Diğer şıklardaki bakteriler hücre içi üreme özelliği gös­ terirler.



Doğru cevap: B



• Pseudomonas aeruginosa-Ekzotoksin A:



--------------------------(Y D U S M AYIS 2 0 0 9 )---------------------------



> Hücrelerdeki ribozomlarda uzama faktörünü (EF-2) inaktive eder.



• Clostridium botulinum-Botulinum toksini: > Kas-sinir kavşağında asetil kolin deşarjını engeller.



• Enterotoksijenik Escherichia col i — toksin:



Hücre içi bakterilerin bilinmesi sınavlarda önemlidir.



İsıya duyarlı



> İnce bağırsak epitel hücrelerinde cAM P artışı ile aşırı sıvı-elektrolit kaybına (sulu ishallere) yol açar.



3. Aşağıdaki bakterilerden hangisine bağlı gelişen hastalıkların patogenezinde ekzotoksinler rol oynamaz? A) Haemophilus influenzae B ) Pseudomonas aeruginosa C ) Enterohemorajik Escherichia coli D ) Bordetella pertussis E) Bacillus cereus



Sınavların sık sorduğu sorulardan biri III Ekzotoksinleri ile hastalık yapan bakterilerin bilinmesi şarttır. Haemophilus influenzae patogenezinde ekzotoksinlerin rolü yoktur. Sıklıkla ekzotoksin üreten bakteriler Clostridium tetani, Corynebacterium diphtheriae, Clostridium botilinum, Clostridium perfringens, (Staphylococcus (aureus, Bacillus cereus, Escherichia coli’nin bazı türleri, Yersinia enterocplitica, Vibrio parahemolyticus, Streptecoccus türleri ye Shigella dysenteriae’dır.



Doğru cevap: A



Genel Mikrobiyoloji ve BakteriyolojiyeGiriş



44 4 TÜM TUS SORULAR! Streptococcus pyogenes, yapısındaki fibronektin bağlayan protein virülans faktörü olarak görev yapar.



------ -------------------(Y D LÎS M A Y SS 2 0 0 9 )------------------------- -



4.



Ä -B toksin m odeîi ile u y u m lu olan m ikroorganizm a aşağıdakiierden hangisidir?



D o ğ ru c e va p : D —



A) Yersinia pestis B) C) D) E)



Streptococcus pyogenes Shigella dysenteriae Listeria monocytogenes Helicobacter pylori



{Y D U S M AYIS 2010) _ _ _ _ _ _ _



6. Aşağıdakiierden değildir? ^



A)



hangisi



AB



Kolera toksini



modeli



toksin



B ) Tetanoz toksini



Sorunun amacı patogenezinde ekzotoksinlerin ro! aldığı bakterilerin bilinmesidir.



C) Kızıl toksini



D) Botulinum toksini



Shigella dysenteriae, ekzotoksinle hastalık oluşturur ve A-B toksin modelidir.



Ekzotoksin hastalıklarının toksin modeli bulunur.



Ye rsinia pestis, Listeria m onocyto gen es, faküttatif hücre içi bakterilerdir.



Kızıl toksini süperantijen özelliği gösterir.



E ) Difteri toksini



çoğunluğunda



A -B



Sıklıkla ekzotoksin üreten bakteriler Clostridium te tan i, Corynebacterium diphtheriae, Clostridium botilinum, Clostridium perfringens, Staphylococcus aureus, Bacillus cereus, Escherichia coli’nin bazı türleri, Yersinia enterocoiitica, Vibrio parahemolyticus, Streptococcus türleri ve Shigella dysenteriae’dir.



H e licobacter pylori, virülansını “cag A ” ve Vac A geni ile kodlandığı düşünülmektedir S .p yo g e n e s, ekzotoksin-A, eritrojenik toksini vardır. D o ğ ru c e v a p : C



D o ğ ru c e v a p : C



A - B to ksin modeÜ iie uyumlu dort m ik ro o rg a n izm a la r;



( T T B 2 N İS A N 2006)



• Corynebacterium diphtheriae



7.



• Pseudomonas aeruginosa • Shigella dysenteriae



Aşağıdaki bakterilerden salgılamaz?



hangisi



enterotoksin



A) Staphylococcus aureus



• EHEC, E TE C



B ) Corynebacterium diphtheriae



• Clostridium difficile



C) Escherichia coli D) Vibrio cholerae



■ Bordetella pertussis



E ) Vibrio parahaemoiyticus



• Vibrio cholerae



Enterotoksin salgılayan bakterilerin besin zehirlenmesi ve ishal tablosu yapması önemlidir. (Y D U S M A Y IS 2010)



5.



Aşağıdakiierin hangisinde bir bakteri virülans faktörü ile birlikte verilmemiştir? Bakteri A ) Bacteroides fragilis B) Clostridium perfringens C) Neisseria meningitidis D) Actinomyces E ) Streptococcus pyogenes



Virülans faktör



( T T B 2 E Y L Ü L 2007)



8. Aşağıdaki bakieriyal toksinlerden hangisi hücrede protein sentezini önleyerek etki gösterir? rol



A c tin o m y c e s , normal ağız, burun, diş eti, diş cebi, gastrointestinal sistem ve kadın genital sistem florasında bulunan, gram pozitif, anaerop bakterilerdir. Bakteri fırsatçı bir patojendir. Travm alar sonucunda mukozalarda meydana gelen çatlaklardan içeri girer. Florada yer alan diğer bakterilerle birlikte, yavaş seyirli, endojen, mikst enfeksiyonlar oluşturur. Bacteroides fragilis, anaerop



kapsüllü bakteridir.



C lo s trid iu m p e rfrin g e n s’in, gazlı toksini lesitinaz aktivitesi gösterir.



gangren



Diğer şıklardaki bakteriler enterotoksin yaparlar. D o ğ ru c e va p : B



Kapsül Lesitinaz Lipooligosakkarit Ekzotoksin Fibronektin bağlayan protein



Sorunun amacı bakterilerin patogenezinde oynayan virülans faktörlerinin bilinmesidir.



C oryn e b a cte riu m diphtheriae, ekzotoksin i E F -2 İnhibisyonu ile protein sentezini durdurur. Enterotoksin özelliği yoktur.



yapan



Neisseria m ening itidis, gram negatif bakteridir ve hücre duvarında bulunan lipooligosakkarit yapı endotoksin etkisi gösterir.



A) Difteri toksini C) Tetanoz toksini



B) Kolera toksini D) Pertussis toksini



E ) Botulinum toksini



Benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. Ekzotoksinlerin etki mekanizmaları önemli !!! B ir kez daha hatırlayalım. E lo n g a sy o n faktör-2 inaktivasyonu, ve protein sentezi inhibisyonu yaparak etki gösteren iki bakteri mevcuttur. Birisi Corynebacterium diphtheriae ve diğeri ise Pseudomonas aeruginosa (ekzotoksin A )’dır. K olera toksini ve Pertussis toksini, adenilat siklaz aktivasyonu yaparlar. T e ta n o z toksini, G A B A ve glisin inhibisyonu yapar. B otu linu m toksini, asetil kolin sentezini inhibe eder. D o ğ ru c e v a p : A



MİKROBİYOLOJİ ► 45 — ------ -—



9.



Norma! flora bakterileri önemli ilil B ir kez daha hatırlayalım.



. - ( T T B 2 E Y L Ü L 2008}



Ekzotoksinler ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? .; A) B) C) D)



Campylobacter normal florada bulunmaz. Bağırsağın normal florasında en çok bulunan aerop bakteri E .co li anaerop bakteri B .fra g ilis’tir. Şıklardaki diğer bakterilerde normal florada bulunabilirler.



Canlı bakteri hücresinden dış ortama salınırlar. Genellikle 80 °C sıcaklığa dirençlidirler. Toksoidlere dönüştürülüp aşılamada kullanılabilirler. Çok küçük miktarları ile toksik etkileri ortaya çıkabilir. E ) Genellikle konak hücresi üzerinde özgül reseptörlere \ bağlanırlar.



Doğru cevap: A



Ekzotoksinler



12. A şa ğıd a k i bakterilerden h a n g isi h ü cre içi üreyerek insanlarda enfeksiyona neden o lu r?







Canlı bakterilerden salınır.







H e m gram pozitif hem de gram negatif bakteriler tarafından salınabilir.







Polipeptid yapıdadır.







P ro te in o ld u ğ u için antijenik, ısıya duyarlı,



reseptörlere bağlanabilen, aşı oluşturabilen •



--------------------------(T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 8 )---------------- ----------•



A ) Mycobacterium tuberculosis B ) Bacillus antbracis C ) Corynebacterium diphtheriae D) Clostridium difficile E ) Vibrio cholerae



toksinlerdir.



Benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. Hücre içi etkenlerin bilinm esi önemlidir.



Ekzotoksinler, endotoksin gibi makrofajları uyarmadığı İçin ateş oluşturma olasılığı düşüktür. Bu nedenle kolera, difteri, botulizm, tetanoz gibi ekzotoksine bağlı klinik tablolarda ateş tipik değildir.



Mycobacterium tuberculosis fakültatif hücre içi üreyen bakteridir. Diğer seçenekler ekzotoksinleriyle hastalık oluştururlar.



Zorunlu Hücre İçi Bakteri



Doğru cevap: B



• Riketsiya • Klamidya



* Ekzotoksinin bütün özellikleri protein olması ile ilgilidir. Protein olduğu için antijenik, ısıya duyar­ lı, re s e p tö rle re bağlanabilen, aşı oluşturabilen toksinlerdir.



Fakültatif Hücre İçi Bakteri • Brucella • Francisella tularensis



* Ekzotoksin, endotoksin gibi m akrofajları u ya r­



•Yersinia pestis



madığı için ateş oluşturma olasılığı düşüktür ve bu özelliği sorularda sürekli kullanılmakta.



• Listerya monocytogenes •Salmonella typhi



* Kolera, d if te ri, botulizm , tetanoz gibi ekzotoksi­ ne bağlı klinik tablolarda ateş tipik değildir.



• Legionella pneumophilia • Mycobacterium tuberculosis/lepra



Fakültatif Hücre İçi Mantar --------------------------( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 8 )--------------------------• Histopiasma capsulatum 10. B akteriyal endotoksinin h a n g is id ir? A) B) C) D) E)



yapısı



aşağıdakilerden



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 9 )------------,--------------



Nükleik asit Protein Peptidoglikan Lipopolisakkarit Lipoprotein



Dikkat!!!! “Ekzotoksinler lipopolisakkarit yapıdadır. ”



13. A şa ğıdak i bakteriyal enfek siyon lard an hangisinin patogenezinde ekzo toksinler rol o y n a m a z ?



protein,



endotoksinler



E n d o to k sin le r gram negatif bakterinin parçalanması ile ortaya çıkarlar. Lipopolisakkarit yapıdadırlar.



Doğru cevap: D ..............,----------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 8 )--------------------------11. A şa ğıd a k ile rd e n hangisi norm al bağırsak florasında b u lu n m a z ? A) 8) C) D) E)



Campylobacter Enterokokiar Fusobacterium Bacteroides Streptokoklar



Doğru cevap: A



A) B) C) D) E)



Şarbon Kolera Difteri Tüberküloz Botulizm



A y n ı soru !!! Hücre içi bakterilerin patogenezinde çoğunlukla ekzotoksinlerin rolü yoktur. T ü b e rk ü lo z fakültatif h ü cre içi Patogenezinde toksinlerin rolü yoktur. Diğer şıklardaki bakterilerin ekzotoksinler rol oynamaktadır.



Doğru cevap: D



bakteridir.



patogenezinde



46 4 TÜM TÜS SORULARI



Genel Mikrobiyoloji ve Bakteriyolojiye Giriş



------— — -------- (T T B 2 NİSAN 2010)-------------------- —



Hücre içi etkenlerin ortak özeilkîferi



16. Aşa ğıdak i m ikroorganizm alardan hangisi ekzotoksini ile hastalık o luşturm aktadır?



• Çoğunda granuiomatoz enflamasyon oluşur • Virülanslarında invazyon faktörleri etkili (bakteri) • Hücresel immünite etkili • A n tik o r yanıtı etkisiz • Genellikle ekzotoksin, enzim, kapsül içerm ezler • A I D S te sıklığı a rta r • H S M , LAP, kemik iliğini infiltre ederler ■ Birçoğu konjenital enfeksiyona yol açabilir • Birçoğunun tedavisinde tetrasiklin, streptomisin



14.



..i..:.,



( T T B 2 N İS A N 2 0 0 9 )----------- —



-------



A şa ğıd a k i v ü c u t bölgelerinden h angisinin florası,



yaş ve buna bağlı hormonal değişiklikler nedeniyle değişim gösterir? A) Deri C)



B) G ö z



Oretra



' E) Bağırsak



Shigella flexneri Legionella pneumophila Clostridium tetani Klebsiella pneumoniae Neisseria meningitidis



A yn ı soru III Ekzotoksin hastalıkları sorusu görmekten sıkıldınız ama son kez tekrar edelim :)



• T ip I V aşırı duyarlılık reaksiyonu oluşur







A) B) C) D) E)



D ) Vajina .



:



Flora bakterilerinin bilinmesi önemli ///



Sıklıkla ekzotoksin üreten bakteriler;. :, » • • • • » • • • •



Clostridium tetani Corynebacterium diphtheriae Clostridium botilinum Clostridium perfringens Staphylococcus aureus Bacillus cereus Escherichia coli’nin bazı türleri Yersinia enterocolitica Vibrio parahemolyticus : Streptococcus türleri Shigella dysenteriae



Doğru cevap: C



Vajina florası yaşa bağlı olarak değişir •. Y /



..A.:.... ( T T B 2 A R A L IK 2010 ) _



- . _



Doğru cevap: D 17. A şa ğıdak i hastalıklardan h angisinin patogene zinde bakteri ekzotoksini rol oyn a r? Laktobasilier (doğurganlık çağında en baskın) Peptostreptokoklar Peptokoklar Staphylococcus epidermidis V a jina



A yn ı tip sorularda daha önce de defalarca karşılaşmıştık. Patogenezinde ekzotoksinlerin rol oynadığı hastalıkları bir daha gözden geçirelim.



Streptokoklar (A grubu dışı, grup B ve enterokoklar dahil)



Sıklıkla ekzotoksin üreten bakteriler C lostridiu m tetani, Corynebacterium diphtheriae, Clostridium botilinum, Clostridium perfringens, Staphylococcus aureus, Bacillus cereus, Escherichia coli'nin bazı türleri, Yersinia enterocolitica, Vibrio parahemolyticus, Streptecoccus türleri ve Shigella dysenteriae’dır.



Enterik gram negatif basiller Gardnerella vaginalis



(T T B 2 NİSAN 2010) . A şa ğıd a k i bakterilerden h angisi, karşısında verilen anatom ik bölged en izole edildiği zam an norm al flora üyesi olarak kabul edilm ez? A) B) C) D) E)



Bruseiioz Gastrik ülser Tetanoz Lejyonelloz Tuiaremi



Anaerop Corvnebacterium türleri (doğurganlık çağında baskın) Bacteroıdes fragilis grubu



Candida albicans



15.



A) B) C) D) E)



Staphylococcus epidermidis - Burun Bacteroides fragilis - Kolon Propionibacterium acnes - Deri Streptococcus pyogenes - Farenks Mycoplasma salivarium - A ğ ız



Farenks normal florasında en sık bulunan S . viridans’tır. Başka streptokok türleri de bulunabilir ama S .pyogenes normal flora bakterisi değildir.



Dikkat !!!!! Boğazda normal florada S.pyogenes



asla olamayacağından benzer sorular için mutlaka hatırlanması gerekir.



Doğru cevap: D



'



B ru se iio z ,tuiarem i, legionella fakültatif hücre içi bakterilerdir. Patogenezlerinde ekzotoksinlerin rolü yoktur.



Doğru cevap: C —



( T T B 2 A R A L IK 2010) ---------------- ---------



18. Memeli hücrelerinde protein sentezini inhibe eden ekzotoksini üreten bakteri aşağıdakilerden hangisidir? A) Bacillus anthracis B ) Clostridium tetani : C) Bacillus cereus D ) Corynebacterium diphtheriae E) Staphylococcus aureus



A yn ı soruyla defalarca karşılaşmıştık. Ekzotoksinlerin etki mekanizmalarını bir kez daha gözden geçirelim. diphtheriae, e lo nga syo n faktör-2 inaktivasyonu ve protein sentezi inhibisyonu yaparak



C o ryn ebacteriu m



MİKROBİYOLOJİ ► 47 etki gösteren iki bakteri mevcuttur. Birisi C o ryn e b a c te rium diphtheriae ve diğeri ise P s e u d o m o n a s ae ru gi­ nosa (ekzotoksin A)'dır. Bacillus anthracis, adenilat siklaz aktivasyonu yapar. C lo stridiu m tetani, tetanoz toksini G A B A ve glisin inhibisyonu yapar. S ta p h y lo co ccu s aureus, alfa toksini sitolizin özelliği gösterirken, T S S T -1 süperantijen özelliğinde toksindir.



S P O T BİLGİLER G ra n ü la m a tö z e n f la m a s y o n a neden olan mikroorganizmalar... Mycobacterium, Brucella, Listeria, Legionella Sadece gram negatiflerde bulunan toksin... Endotoksin Endotoksin yapısında olan kom ponent...Lipid A



Alternatif kompleman yolunu en güçlü uyaran toksin...



Doğru cevap: D



Endotoksin Sadece kromozomal kodlanan toksin.. .Endotoksin



------------------------- ( T T B 2 A R A L IK 2 0 1 0 )------------------------ --



Ateş oluşumuna neden olan toksin., .Endotoksin 19. Aşa ğıdakilerden hangisi z o o n o z enfeksiyonlardan biri değildir? A ) Şarbon C ) Bruselloz



Vücut sıvılarında endotoksin yarlığını saptamada kullanılan t e s t ... Lymulus lisat testi



B ) Tularemi D ) Trişinelioz E ) Kistik fıbrozis



Polipeptid yapıda olan toksin.. .Ekzotoksin



Mikroorganizmaların doğal rezervuarları, insanlara bulaşma koşulları ve yollan, enfeksiyon hastalıklarının tanısında önemli bir yere sahiptir. K istik fibrozis, enfeksiyondur.



insanda



sadece



insanda



görülen



B ru se llo z, bir zoonozdur. Bakteriler hayvanlarda plasenta ve meme bezlerinde yerleşirler. İnsana ülkemizde en sık olarak kontamine süt ve taze peynir, krema gibi süt ürünleri ile bulaşır. Veteriner hekimlere, hayvancılıkla uğraşanlara direkt deri yolu ile bulaşabilir. Laboratuvar kaynaklı enfeksiyonlar arasında ilk sırada yer alır. Tu la re m i, “avcı hastalığı” olarak da isimlendirilen Zoonozdur. Etken küçük, G ram ile iyi boyanmayan bakteridir. Bakteri kem irgenlerle direkt tem as ya inhalasyonla, bazen kenelerin so k m a sı ile bazen kontam ine su ile bulaşabilmektedir.



bir bir da de



Ş a rbon, aslında ot yiyen hayvanların hastalığıdır, insan için bir zoonozdur.



Doğru cevap: E ----------------- --------( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 1 1 )------------- ------------20. A şa ğıdakilerden hangisi m ik ro o rg anizm aların v ü c u d a girişini önleyen faktörlerden biri de ğ ild ir? Solunum yollarının siliyer yapısı Gözyaşı lizozimi Tükürük amilazı Vücut yüzeyi florası Derinin keratin tabakası



Süperantijen olan ekzotoksinier..,Toksik şok sendromu toksinil (T S S T -1 ), Eritrojenik toksin E F - 2 inhibisyonu ile pro tein sentezini engelleyen b a k te rile r.. Corynebacterium diphtheriae. Pseudomonas aeruginosa 60 S ribozomları ayırarak protein sentez inhibisyonu yapan b a k te rile r,. .E H E C , S.dysanteriae Âdenilat siklaz aktivasyonu ve çÂM P artışına neden olan etkenler.. ,E T E C , Vibrio cholerae, Bacillus anthracis, Bordetella pertusis Ig  proteaz içeren b a k te rile r.. Pnomokok, Meningokok, H.influenzae, N.gonorrhoeae T o k s in ya p ım ı b a k t e r iy o f a jla r la k o n tro l edilen hastalıklar. ./ D ifte ri, Kızıl, Botulismus, EHEC, Kolera Toksin yapımı plazmidle kontrol edilen hastafıklar...ETEC, S.aureus eksfolyatif toksin, C.tetani, B.anthracis Ântifagositik yirüfans fa k tö rü ... Kapsül



H ü c re d e n h ü cre ye doğ rud a n y a y ıla b ile n b a k te ri (fagolizozomu delerek kaçan)...Listeria monocytogenes, Shigella Makrofaj içerisinde fagolizozomda yaşayabilen bakteri... Salmonella A n tije n ik d e ğ iş ik lik le rd e immün y a n ıtta n kaçan b a k te ri., . Borrelia recurrentis, Neisseria gonorrhoea



Deri kaynaklı aerobik sepsis e tk e n i...S . epidermidis Deri kaynaklı anaerobik sepsis etkeni.. .Propionibacterium acnes



— --------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 1 2 )--------------------------21. A şa ğıda k ile rde n hangisi, boğaz b u lu n m a z? (TTB 2 - Nisan 2012)



Doğru cevap: E



Aşısı yapılan toksin... Ekzotoksin



D erinin norm al kalıcı f lo r a s ın d a ,. .Staphylococcus epidermidis, difteroidler, alfa-hemolitik streptokoklar. Micrococcus vb bulunur. Âcinetobacter bulunmaz.



Doğru cevap: C



 ) Staphylococcus C ) Neisseria



Kuvvetli antijenik toksin.. .Ekzotoksin



S ta p h y lo c o c c u s a u re u s'u n fa g o s ito zu n u önleyen komponent...Protein A (Antikorun Fc kısmına bağlanır)



Trişin e lio z, domuzlarda yaygındır.



A) B) C) D) E)



Schwartzm an reaksiyou ve Herxheim er reaksiyonuna neden olan bakteriye! komponent.. , Lipid A (Endotoksin)



B ) Haemophilus D ) Streptococcus E ) Gardnerelia



florasında



Bağırsak normal flora en sık aerop, anaerop.. .E.coli, B.fragilis Vajen normal flo ra .. .Laktobasiller, G. vaginalis Burun taşıyıcılığı.. . S. aureus



Genel Mikrobiyoloji ve



48
( ,NSAN



Doku kistinde BRADİZOİTLER



Bağırsaktan Giriş



E TTE K İ İNFEKTİF FORM



4nce bağırsakta m e ro zo itle r\ > JSam etositler Seksüel çoğalma



Sporokist içinde 4 S P O R O Z O İT 2 -4 günde iki Sporokist Dış ortamda (1 ,5 yıl) yaşar



KEDİ DIŞKISINDAKİ İN FEKTİF FORM



Şekil: Toxoplasma gondii’nin evrimi (*) Trofozoit, eritrosit hariç tüm insan hücrelerini enfekte edebilir Etken NNN (Novyi, McNeal, Nicolle) besiyerinde promastigot formlarında üretilebilir. E LİS A , İFA ... gibi yöntemlerle serolojik tanı konulabilir. Formol-gel reaksiyonu pozitif bulunur fakat bu test non-spesifik bir testtir. Gecikmiş aşırı duyarlık deri testi (Leishmanin, Montenegro) tanısal değer taşımaz. Tedavide 5-değerli antimon bileşikleri (stiboglukonat, Megiubin antimonat) kullanılabilir. G ünüm üzde amfoterisin B oldukça başarılı bir tedavi seçeneği olarak tercih edilmektedir. G ünüm üzde miltefosin önerilen tedavi seçeneğidir.



Doğru cevap: C



* Toksoplazm a gondii ve Plasmodium tü rle ri insana ara konak olarak yerle şir.



11. Yalnızca deride enfeksiyon yapan aşağıdakilerden h angisidir? (Nisan-99)



protozoon



A ) Trypanosoma gambiensa



B) Trypanosoma rhodensiense C ) Trypanosoma cruzi D ) Leishmania donovani E ) Leishmania tropica



Sorunun amacı sistemik yayılma özelliği göstermeyen protozoonun bilinmesidir.



10. Aşağıdakilerden hangisi yaşamının devamı için bir ara konakçıya gereksinim duymaktadır? (Nisan-99) A ) Enterobius vermicularis B ) Ascaris iumbricoides C ) Toxoplasma gondii D) Entamoeba histolitica E ) Giardia lamblia



Sorunun amacı insanı ara konak olarak seçen iki protozoonun bilinmesidir. Bunlar Toxoplasma ve Plasmodium ’dur. Toxoplasma gondii'nin, kesin konağı kedidir. İnsan ve diğer memeliler ara konaktır. İnsanda enfeksiyon az pişmiş et yeme veya kedi dışkısı ile temas etme sonucu kistlerin yenmesiyle bulaşır. T. gondii yalnız yiyecekle ağızdan alınarak bulaşmaz aynı zamanda transplasental olarak da bulaşır. İnsandan insana bulaşma söz



L. tropica, deri leyişmanyozuna neden olur (Şark çıbanı). Vektörü tatarcıktır. Yalnızca deride hastalık yapar. L. donovani ise kala azar etkenidir. İç organları tutar. T. gambiense ve rhodensiense, uyku hastalığına neden olurlar. Her ikisinin de vektörü çeçe sineğidir.



T. cruzi, Chagas hastalığının nedenidir. Kalp kası en sık ve en ağır tutulan dokudur. Buna ek olarak nöron harabiyetine, kalpte aritmilere, kolon ve özefagusta tonus kaybına, megakolon ve megaözefagusa yol açar.



Leishmania donovani, Kala azar (visseral leishmaniasis) etkenidir.



Doğru cevap: E



konusu değildir. Enterobius’un, gerçekleşir.



yaşam



döngüsü



tümüyle



insanda



Ascaris, insan dışkısıyla enfekte yiyeceklerin yemesiyle bulaşır. Tek konak insandır. E. histolytica, e sa s olarak fekal-oral bulaşır ve h ayva n rezervuarı yoktur.



Giardia lamblia, malabsorpsiyona neden olur. Genellikle sulardan fekal-oral bulaşma olurken eşcinsellerde oral/ anal temas nedeniyle de giardiyazis sıktır. Ara konak gereksinimi göstermez.



Doğru cevap: C



12. K alaazar etkeninin, besiyerinde üreyen aşağıdakilerden h angisidir? (Nisan 2000) A ) Amastigot C ) Epimastigot



şekli



B ) Promastigot D ) Tropomastigot E ) Prekist



Soruda iki bilgi aynı anda sorgulanmaktadır. Kala azar etkeni Ldonovani’dir. Bu parazitin promastigot ve amastigot formları bulunur. Besiyerinde üreyen ve vektörde bulunan formu promastigot, memelilerdeki formu amastigottur.



250 4 TÜM TUS SORULARI L E IS H M A N IA -A M A S T IG O T F O R M U (İN S A N D A ) y



------- ►



f éÊÈËÊ % \ ( » •



L E P T O M O N A S -P R O M A S T IG O T FO R M U (V E K T Ö R D E )



Leishm an-Donovan Cisim ciği (2-3 pm) 15-25 pm



• )



M A K R O F A JD A



''s



T A T A R C IK TA



Şekil: Leishmania donovani’nin doğadaki şekilleri Kala azar etkeni Leishmania donovanidir. Tatarcık ısırığı ile bulaşır. Retiküloendotelyal sistemi tutar ve splenomegali görülür. Tanısı boyama, kültür ve serolojik testlerle konur. Temel olarak R E S ve a m a siig o t iken NNN promastigottur. Tedavide stiboglucanat kullanılır. B oldukça başarılı bir edilmektedir.



makrofajlarda bulunan formu besiyerinde üreyen şekli antimon bileşikleri ve sodyum Günüm üzde amfoterisin tedavi seçeneği olarak tercih



Doğru cevap: B 13. P la sm od iu m türlerinin eritrositlerde yol açtığı aşağıdaki belirtilerden h ang isi P lasm odium malariae ile ilişkilidir? (Nisan 2000) Â) B) C) D) E)



Eritrositlerde büyüme Eritrositlerde schııffner tanecikleri Eritrositlerde m uza benzer gamefosit Eritrositlerde çift kromatinîi trofozoidlerin oluşumu Eritrositlerde rozete benzetilen 8 merozoitli olgun şizont oluşumu



Parazitoloji



Sorunun amacı sıtma ayırıcı tanısında kullanılan kalın damla ve ince yayma yöntemlerinde sıtma etkenlerinin özelliklerinin bilinmesidir. Maiarya’da, eritrositlerde Zieman granülleri ve Rozet şeklinde şizontlan görülür.



Hastalık verilip sorulanndan.



etkenin



sorulduğu



direkt ezber



Trypanosom alar kan ve doku parazitleridir. T. cruzi, Chagas hastalığı etkenidir. R E S hücrelerinde çoğalır. Transpiasentai, süt ve kan transfüzyonu ile bulaşır. Rezervuarları arasında evcil kedi/köpek ve fare vardır. Kalp kası en sık tutulan dokudur. Nöronal hasar ile megakolon ve megaözefagusa neden olabilir. Chagas hastalığında ölüm kardiyak aritmi ve kalp yetmezliği île olur. Tanıda boyama, kültür (N N N besiyeri) ve serolojik testler (indirekt floresan antikor testi) kullanılır. Akut formun tedavisinde nifurtimox kullanılır. Kronik formun tedavisi yoktur. T.gambiense / rhodesiense T. brucei, uyku hastalığına neden olurlar. Vektör çeçe sinekleridir. Antijenik varyasyon gösterirler ve bu nedenle konakçı yeterli immün cevap oluşturamaz. Trypomastigotlar deriden kan yolu ile lenf nodları ve beyine yayılır. Beyinde demyelinizan ensefalite neden olur. Tanıda boyama ve E L IS A ile IgM tayini yararlıdır. Ensefalit gelişmeden şuramın tedavisi verilir. Pentamidin alternatif tedavidir. Hastalığı önleme için sineklerle mücadele edilir. Trypanosom a rangeli, gösterilmemiştir.



insanda



patojen



Doğru cevap: A



P.falciparum’da, muz (hilal) şeklindeki gametositler, aynı eritrositte iki “taşlı yüzük” manzarası ve eritrositlerde maurer lekeleri bulunur.



insan vucudu



P.vivax’da, tek taşlı yüzük manzarası ve eritrositlerde Schüffner granülleri bulunur.



Enfektif dönem ;-W:v



Doğru cevap: E Çeşitli dokulara penetre olur.



Böceğin dışkısı ile-V tnpomaagot geçer. :



Böcek ısınğı ile geçer. v



Plasmodium malariae



' orta barsaktarı migrate olur.



■::



■ Rekrudesens yapabilir !!!! • Tropikal splenomegali



Orta barsakîş ~ çoğalır.



• N e fro tik sendrom • Rozet şizont • E ritro s itle rd e Ziem an granülleri



14. C h a g a s hastalığının h a n g isidir? (Eylül-2001) A) B) C) D) E)



Trypanosom a Trypanosom a Trypanosom a Trypanosom a Trypanosom a



özelliği



etkeni



cruzi gambiense rhodesiense brucei rangeli



aşağıdakilerden Kanda trfpomastigot ?



C ¿S. Tanısal dönem



ID-06S26Í



Trypanosoma yaşam döngüsü



MİKROBİYOLOJİ ► 251 Tablo: Plasmodium türlerinin özellikleri P .vivax



P. o vale



P .fa lcip a ru m



P. m a la ria e



Sıtm a T ü r ü



Selim tersiyer sıtma



Selim tersiyer sıtma



Habis tersiyer sıtma



Kuartan sıtma



E n fe k te e ritro s itle rin yaşı



Genç eritrositler



Genç eritrositler



Tüm yaştaki eritrositler



Yaşlı eritrositler



E n fe k te e ritro s itin b ü y ü k lü ğ ü



Normalden büyük



Normalden büyük



Normal



Normal



E ritro s itte p ig m e n t



Schüffner granülieri



Schüffner granülieri



Maurer lekeleri



Zieman granülieri



Kanda p a ra z it sayısı



30.000



10.000



200.000



10.000



O lg u n tro fo z it şekil



Halka şeklinde



Halka şeklinde



Halka şeklinde, bir eritrositte birden fazla sayıda olabilir



Band (rozet) şeklinde



Yuvarlak



Yuvarlak



Muz (hilal) şeklinde



Yuvarlak



Tüm şekiller



Halka şekilleri ve gametositier



Tüm şekiller (aynı eritrositte iki taşlı yüzük)



Hipnozoit şekli olmadığıiçin relaps görülmez, Karasu hummasına (hemoglobindin) ve serebrai sıtmaya neden olabilir ■



Hipnozoit şekli olmadığı için relaps görülmez. Böbrek tutulumu görülebilir. Rekrüdesens yapar.



G a m e to s itie r Kanda b u lu n a n şe k ille r



Ö n e m li ö z e llik le ri



Tüm şekiller ı (tek taşlı yüzük)



ı En sık görülen ve en selim şekil



10 :06t144 1 S ıtm a dan şüph e nilen bir hastada kandan yapılan yaym ada genç trofozoitier ve m uz şeklinde gam etositier g ö rü lü yo rsa aşağıdakilerden hangisi etken olarak dü şü n ü lm e lid ir? (Eylül-2001)



Plasmodium falciparum Plasmodium vivax Plasmodium malariae Plasmodium ovale E) Babesia microti



A) B) C) D)



P. falciparum 'da muz (h ila l) şeklinde gam etositler tip ik tir.



16. K alaazar hastalığının ilerlem iş dönem inde aşağıdakilerden hangisi g ö rü lü r? (Nisan 2002)



Sorunun amacı sıtma ayırıcı tanısında kullanılan ince yayma preparatlarda görülen özelliklerin bilinmesidir. P.falciparum da, muz (hilal) şeklindeki gametositier, aynı eritrositte iki “taşlı yüzük” eritrositlerde maurer lekeleri bulunur.



P. malarya'da ro ze t ya da bant şeklinde tr o f o zo itle r tip ik tir.



manzarası



ve



Plasmodium vivax Plasmodium ovale’de, tek taşlı yüzük manzarası ve eritrositlerde Schüffner granülieri bulunur. Plasmodium malariae'da, eritrositlerde Zieman granülieri ve Rozet (bant) şeklinde şizontları görülür.



Babesia microti'de, eritrositleri halka şeklinde ikişerli ya da dörderli olarak tutar.



Doğru cevap: A



A ) Lökositoz C ) Anizositoz



B ) Trombositoz D) Polisitemi E ) Anemi



Sorunun amacı kala azar etkeni parazitin hücre içi olduğunun bu nedenle de kemik iliğini tutulumu sonucu anemi, lökopeni, trombositopeni, eozinopeni tablosu oluşturduğunun bilinmesidir. Tüm hücre içi etkenler için aynı soru sorulabilir dikkat IH L. donovani, Kala azar etkeni L. donovanidir. Daha çok çocuklarda görülür. Tatarcıklardan (flebotomus) ısırma sırasında promastigot formları insana bulaşır. Ö nce lokal makrofajlarda ve sonra R E S makrofajlarında çoğalarak klinik bulguların oluşmasına neden olabilir. Dalak çok büyüyebilir. Ateş, anemi, trombositopeni, lökopeni görülür. Sedimentasyon çok yüksek bulunur. Gama globulin poliklonal olarak çok artmış olarak saptanır.



Piasmodium falciparum • Malign sıtma • S e re b ra i sıtm a • Karasu ateşi • H ipnozoit oluşmaz • M u z (hilal) şeklinde gamet • M a u re r lekesi • E ritro s itle rd e iki taşlı yüzük manzarası



Tanıda etken gösterilebilir. En sık kemik iliğinde bazen K C ya da dalak aspirasyonunda tipik mononükleer hücreleri tutan ya da serbest görünen amastigotların görülmesiyle tanı konulabilir. Dalak aspirasyonunda görülme olasılığı daha yüksek olsa da bu işlem daha zor olduğu için çok kullanılmaz. Etken NNN (Novyi, McNeal, Nicolle) besiyerinde promastigot formlarında üretilebilir.



Doğru cevap: E



Parazitoloji



15.



252 4 TÜM TUS SORULARI



Diğer makrofajlarc R ES’e taşınır



RES hipertrofisi Polikional B lenfosit yanıtı {Hipergammaglobüiinemi) DOKU M A K R O F A JL



v



CR3, mannoz ve fibronektin reseptörleri Gp63, lipofosfoglikan



Enfekte hücrelerin tatarcık tarafından alınması



i



\ y.



Tatarcıkta evrim



V E K TÖ R TATARCIK



Şekil: Leishmania donovani evrimi 17.



A şa ğıdak i piazm odium türlerinden hangisinin gam etositleri, kan ya ym a sı prépara tlarında m uz şeklinde g ö rü lü r? (Nisan 2003) A ) Plasmodium vivax



B) C) D) E)



Plasmodium Plasmodium Plasmodium Plasmodium



malariae bergei ovale falciparum



P.falciparum'da, muz (hilal) şeklindeki gametositler, aynı eritrositte iki “taşlı yüzük” eritrositlerde maurer lekeleri bulunur.



manzarası



manzarası ve eritrositlerde Schüffner granuliert buiunur.



Plasmodium malariae’da, eritrositlerde Zieman granuliert ve Rozet (bant) şeklinde şizontları görülür.



• P. falciparum ve P . malariae sıtmasında hipnozoit oluşmaz ve relaps görülmez.



P la sm od iu m viva x sıtm ası geçiren kişilerde karaciğerde çoğ alm ad an kalan ve yıllar sonra relapslara neden olan parazitik form aşağıdakilerden



hangisidir? (Nisan 2004) B ) Hipnozoit



D) Genç sizont E ) Gameiosit



Sorunun amacı sıtmada çok sık kullanılan bazı tanımların bilinmesidir. Hipnozoit, sıtma geçiren kişilerde karaciğerde çoğalmadan kalan ve daha sonra sıtma hastalığı oluşturan uyuyan şekillerdir. P.vivax ve P.ovale de bulunur.



Sporozoit, plasmodium’un sivrisinekten insana bulaşan formudur.



Merozoit, plasmodium’un karaciğerde ve eritrositlerdeki formudur.



Eritrositlerinde bu formu taşıyanlar sıtma bulaşında çok önemlidir.



Doğru cevap: B



Dikkat edilmesi gereken bir başka nokta!.. * Bazen



kandaki



parazitlerden



doîayi



y e te rs iz



tedavi sonucu ilk iki ay içinde hastalık te k ra rla ­ yabilir. Buna rekrudesens adı v e rilir ve relapsdan fa rk lıd ır. Relaps hipnozoitlerden kaynaklanır ve 6 -1 2 ay sonra görülür. * Rekrudesens yapmasıyla bilinen s ıtm a ....P .m ala­ riae



Doğru cevap: E



Sporozoit C ) Merozoit



olgun şizontlarda çok sayıda merozoit bulunur. Parçalanan olgun şizontlardan merozoitler kana karışır ve yeni eritrositleri enfekte eder. Bazıları eritrosit içi dönem sonunda dönüşerek gametositleri oluşturur.



Gametosit,



ve



Plasmodium vivax Plasmodium ovale’de, tek taşlı yüzük



A)



Daha sonra olgun şizonta dönüşür.



Dişi anofel tarafından kan emilirken bu gametositler alınırsa sivrisinekte seksüel gelişim döngüsü gerçekleşir.



Sıtmanın ayırıcı tanısıyla ilgili daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık.



18.



Genç sizont, piasmodiumun eritrosit içindeki ilk halidir.



19. Prim er olarak retiküloendotelyal sistem i enfekte eden pro tozoon aşağıdakilerden h angisidir?



(Eylül 2005) A ) Entamoeba histolytica B) Trypanosoma cruzi C ) Leishmania donovani D) Giardia lamblia E) Isospora belli



Sorunun amacı daha önce de benzer şekillerde karşılaştığımız hücre içi parazitlerin bilinmesidir. Retiküloendotelyal sistemi tutan, hücre içi mikroorganizmalar başlıca Leishmania donovani, L. infantum’dur. Bu tutulum sonucu Kala-azar tablosu oluşur. Kala azar etkeni L. infantum, L. donovani olabilir fakat ülkemizde etken en sık L. infantumdur. Daha çok çocuklarda görülür. Tatarcıklardan (Ö z. P.major, P. papatasi) ısırma sırasında promastigot formları insana bulaşır. Ö nce lokal makrofajlarda ve sonra retiküloendotelyal sistem makrofajlarında çoğalarak klinik bulguların oluşmasına neden olabilir. Dalak çok



MİKROBİYOLOJİ > 253 büyüyebilir. Ateş, anemi, trombositopeni, lökopeni görülür. Sedimentasyon çok yüksek bulunur. G am a globulin poliklonal olarak çok artmış olarak saptanır.



Tedavisinde klorokinin tek başına etkisi yoktur. Bu nedenle de hipnozoit formlara etkili primakinle kombine kullanılır. Plasmodium vivax, Primakin + Klorokin ile tedavi edilir.



Doğru cevap: C



Leishmania 20. Aşa ğıdakilerden hangisi visseral leishm aniazisin bulgularından biri d eğ ildir? (Nisan 2006) A ) Ateş C ) Splenomegali



B ) Eozinofili D ) Trombositopeni E ) Aşırı kilo kaybı



Sorunun amacı hücre içi parazitlerin bilinmesidir. Visseral leihmaniazis etkeni L.infantum ve L.donovani hücre içi parazitlerdir. Bu nedenle de kemik iliğini baskılarlar. Klasik pazatitik enfeksiyonların aksine eozinofili değil tam tersi eozinopeni tablosu oluşturur. Hücre içi etkenlerin tümü için aynı mantık sorulabilir. Ülkemizde en sık etkeni L.infantum olan visseral leishmaniaziste ateş, splenomegali, trombositopeni ve enfeksiyonun başından itibaren kilo kaybı görülür. Eozinofili laboratuvar bulgular arasında yer almaz.



Doğru cevap: B



(stiboglukonat, kullanılır.



spp.,



beş değerli antimon türevleri glukantim vb.) veya amfoterisin-B



Cryptosporidium, tedavisinde problem yaşanan protozoondur. En etkili tedavi paramomisin ile yapılır.



bir



Pneumocystis jiroveci, aman yanlış anlaşılmasın, bu bir mantardır. Ko-trimoksazol ile tedavi edilir. Isospora belli, Ko-trimoksazol etkilidir. Pirimetamin ve sülfadoksin kombinasyonu veya siprofloksasin diğer alternatiflerdir.



Doğru cevap: A • S ıtm a tedavisinde ilaç.....Primakin



hipnozoit



fo rm la ra



etkili



• Gebelerde kullanılmaması gereken..... Primakin



Sıtma Tedavisi



Leishmania hücre içidir. Bütün retiküloendotelyal sistemi tu ta r. Kemik iliğini in filtre ederek anemi, lökopeni, trom bositopeniye neden olur.



21. Aşa ğıdaki parazitlerden etkenidir? (Eylül 2006)



hangisi



karasu



ateşinin



* P . f a lc ip a r u m ve P .m a la r ia e s ıt m a s ın d a , gebelerde veya kan tra nsfüzyo nu ile bulaşan sıtm alarda te d a v i.....Klorokin * P .vivax ve P.ovale enfeksiyonunda tüm p a ra zit form la rı h e d e fle n ir Klorokin + primakin * Klorokin direnci varsa ilk te rc ih .....Meflokin (Kinin s ü lf a t , tetrasik lin veya doksisiklin)



A ) Plasmodium falciparum 23. A şa ğıdak ilerden hangisi kene aracılığıyla bulaşan bir parazit hastalığıdır? (Nisan 2010)



D) Leishmania tropica E ) Leishmania donovani



Hastalık verilip etkenin sorulduğu direkt ezber sorusudur. P.falciparum sıtma etkenleri içerisinde en kötü prognozlu olandır. Serebral damar invazyonu yapması, serebral sıtma, malign sıtma, habis tersiyer sıtma diye de sorulabilir. P. falciparum, sıtmasında endotel hasarı ve endotele yapışma



sonucu



hipoksik



bulgular



belirginleşebilir



(malign sıtma) . Bu durum en sık beyinde gözlenir (serebral sıtma). Intravasküler hemoliz, hemoglobinüri, böbrek yetmezliği ile gelişen tabloya karasu ateşi adı verilmiştir.



Toxoplasma



gondii, immünsağlamlarda mononükleoz tablosu yapar.



enfeksiyoz



Trypanosoma gambiense, uyku hastalığı etkenidir. Leishmania tropica, şark çıbanı etkenidir. Leishmania donovani, kalaazar etkenidir.



Doğru cevap: A



A ) Babesiozis C ) Kırım-Kongo kanamalı ateşi



B ) Lyme hastalığı D) Afrika uyku hastalığı



E) Veba



Keneyle bulaşan etkenlerin bilinmesi son yılların moda soruları arasında yer almaktadır. Aslında A, B ve C şeçeneklerindeki hastalıklar da kenelerle bulaşabilmektedir ama soruda parazit sorulduğu için cevap A şıkkıdır. Derste defalarca vurgu yaptığımız çıkması muhtemel kolay bir parazit sorusu !!î Babesia microti, sıtmaya benzer hücre içi protozoondur. Sıtmadan farklı olarak karaciğer dönemi bulunmaz. M erozoitler sadece eritrositin içinde çoğalıp onları parçalayarak üşüme, titreme, ateş, terleme nöbetlerine neden olur. insana Ixodes cinsi sert kenelerin ısırmasıyla bulaşır. Eritrositleri halka şeklinde ikişerli ya da dörderli olarak tutar. Özellikle splenektomili, immün supresif hastalarda ağır bir klinik tablo oluşturabilir. Tedavide klindamisin-kinin ya da pentamidin kullanılabilir.



Lyme hastalığı, etkeni bakteri Borrelia burgdorferi’dir. 22. K lorokin, hangisinin



aşağıdaki paraziter hastalıklardan tedavisinde öncelikle kullanılır?



r



Kenelerle insana bulaşır. Genelde Ixodes cinsi sert



(Eylül 2008)



keneler bulaştan sorumludur( Avrupada I. ricinus, A B D ’de I. dammini, I. pacificus).



A ) Plasmodium vivax B) Leishmania spp. C ) Cryptosporidium D) Pneumocystis jiroveci E ) Isospora belli



Nairovirüs, vektör kenelerdir (Hyaloma cinsi).



Sıtma tedavisinde en sık kullanılan ajan klorokin her doktorun bildiği çok kolay bir sorudur. Aslında burada daha önemli olan Rvivax relaps yapan sıtmadır.



Afrika uyku hastalığı, etkeni T. gambiance, T. rhodacience, T. brucei. Vektör çeçe sineğidir (Glosina). Periferik yaymada, B O S d a trimastigot formların görülmesi tanı koydurucudur.



Kırım-Kongo kanamalı ateşi, etkeni Bunyavirüs ailesinden



Parazitoloji



B) Toxoplasma gondii C ) Trypanosoma gambiense



254 4 TUM TUS SORULARI Veba, etkeni bakteri yersinia pestis’dir. Bakteri enfekte pirelerin insani sokması ile bulaşır Kemirgenlerin doğal hastalığıdır.



Babesia microti kenelerle bulaşır. Splenektomili hastalarda yaygın enfeksiyona neden olur. E ritro s it içi dörtlü bant tanıda değerlidir.



Doğru cevap: A 24, K s e n o d iy a g n o z aşağıdaki paraziter etkenlerden ha ng isin tanısında kullanılır? (Aralık 2010) A ) Toxoplasma gondii C ) Trypanosoma cruzi



(m align sıtm a). Bu durum en sık beyinde gözlenir (serebral sıtm a), intravasküler hemoliz, hemoglobinüri, böbrek yetmezliği ile gelişen tabloya karasu ateşi adı verilmiştir.



Plasmodium malariae, tropikal splenomegali nedenidir. Sessiz enfeksiyonlar nedeniyle kronikleşir ve nefrotik sendrom ile sonlanabilir.



Plasmodium vivax ve Plasmodium ovale, hipnozoit formu bulunan sıtma etkenleridir. Klinik olarak en önemli bulgu belirli aralıklarla gelişen ateş nöbetleridir.



Doğru cevap: B



B ) Schistosoma mansoni D ) Loa loa



Endotele takılmış hasarlı erltrositierce durdurulan saqiam eritrositler



E) Wucherechia bancrofti



............... Paraz,t Vuklu’ yüzeyinde yumrular oluşmuş eritrositler



Parazitlerin tanısında güncelliğini yitirmiş bir yöntemin sorulduğu zor bir sorudur. Ksenodiagnozda hastalar vektör böceklere ¡sırtünlir ve böcek dışkısında etken aranır. Chagas, Trypanosoma cruzi protozoonunca oluşturulan bir paraziiozdur. Treatom iarm insanları ısırması ile bulaşır. Akut dönemde şag om denen kitleler oluşur. Bu dönemde tedaviye alınmamış olan hastalarda parazit sindirim sisteminin otonom pleksuslarına oturarak onları nöronsuzlaştırır. Bunun sonucunda dilatasyonlar (m e g a ö zo fa g u s, m eg ako lo n) meydana gelir. Asıl önemli tablo ise, parazitin miyokarda oturması ve m e g a ka rd iyu m a yol açmasıdır; başlıca ölüm nedenidir. Hastalığın tanısında; şagomlar, kan, kemik iliği ve lenf bezinden alman materyalden yapılan boyalı preparatlarda etken görülebilir. N N N besiyerine ekilerek üretilebilir. Endem ik bölgede ksenodiagnoza gidilebilir; hastalar vektör böceklere ısırttırılır ve böcek dışkısında etken aranır.



Parazitoloı



Toxoplasma gondii, tanı için hücre kültürleri ya da deney hayvanlarında (fare peritonu) üretilebilirse de genelde serolojik testler kullanılmaktadır. S a b in -F e ld m a n boya den eyi referans testtir. Ancak yapımı zor olduğundan günüm üzde sık kullanılmamaktadır. Pratikte en çok E L İS A ile Ig M yanıtının araştırılması amaçlanır. K onjenital enfe k siyon tanısı için bebekte Ig M yanıtı araştırılır.



Schistosoma



mansoni,



tanısında



dışkıda



yumurta



saptanır.



Loa loa ve



Wucherechia bancrofti, tanısında periferik



yayma yapılır.



Doğru cevap: C 25. A şa ğıd a k i Plasm odium türlerinden hangisi ciddi m ik ro va sk ü le r hastalığa neden o lu r? (Aralık 2010)



A ) Plasmodium ovale B) Plasmodium falciparum C) Plasmodium berkhei D) Plasmodium malariaee E) Plasmodium vivax



Plasmodium türlerinin neden olduğu klinik tabloların özelliklerinden derslerimizde sıkça bahsetmiştik. Prognozu en kötü sıtma, malign sıtma etkeni Pfalciparum’dur. Sıtma etkenlerinin yol açtığı klinik tablolar ve önemli özellikleri aşağıda tablo olarak verilmiştir. Plasmodium falciparum, endotel hasarı ve endotele yapışm a sonucu hipoksik bulgularolduğu sıtma etkenidir



Visserai damar endotelinde Plasmodium falciparum yüklü eritrositler



26. Sivrisineklerin biyolojik vektö r olarak insana buiaştırabiidikleri pro to zo o n ve helm int aşağıdakilerden h angisinde birlikte verilm iştir?



(Nisan 2012) A) B) C) D) E)



Protozoon Babesia microti Babesia divergens Plasmodium vivax Leishmania spp Cryptosporidium parvum



Helmint Trichuris trichiura Hymenolepis nana Wuchereria bancrofti Diphyllobothrium iatum Ascaris iumbricoides



Sorunun amacı mikroorganizmaların bulaş yollannın sorgulanmasıdır. Daha önceki sınavlarda sıtma etkeni Plasmodium ’un sivrisineklerle bulaştığı çok defa sorulmuştu. W uchereria bancrofti flaryal nematodlardandır. Sivrisineklerle bulaşarak elefantiyazis, şilüri gibi tablolara neden olabilmektedir. P lasm odium v iva x ülkemizde ve dünyada en sık saptanan sıtma etkenidir. Anofel cinsi sivrisineklerin ısırmasıyla bulaşır. Sivrisinekler hem vektör hem kesin konak olarak rol oynar. Babesia m icroti kenelerle bulaşır. Le shm ania spp. flebotomlarla bulaşır. Seçeneklerde yer alan diğer etkenler biyolojik vektörlerle bulaşmaz. Dünyada ve bizim ülkemizde e tk e n i. . . Plasmodium vivax



en



sık



sıtma



Plasmodium türlerinin son konağı ve v e k tö rü ... Anofel cinsi sivrisineklerdir. Anofelden Sporozoit



Doğru cevap: C



bulaşan



sıtm a



p a ra zit



fo rm u . . .



MİKROBİYOLOJİ ► 255



Tablo: Plasmodium türlerinin özellikleri P. o vale



P. v iv a x



P. m alariaee



P. fa lc ip a ru m



Sıtm a T ü r ü



Selim tersiyer sıtma



Selim tersiyer sıtma



E n fe k te e ritro s itle rin yaşı



Genç eritrositler



Genç eritrositler



Tüm yaştaki eritrositler



Yaşlı eritrositler



Normalden büyük



Normalden büyük ■



Normal



Normal



Schüffner granülleri



Schüffner ..T granülleri



Maurer lekeleri



Zieman granülleri



K anda p a ra z it sayısı



30.000



10.000



200.000



10.000



O lg u n tro fo z o it şekli



Halka şeklinde



Halka şeklinde



Halka şeklinde, bir eritrositte birden fazla sayıda olabilir.



Band şeklinde



G a m e to sitle r



E n fe k te e ritro s itin b ü y ü k lü ğ ü E ritro s itte p ig m e n t



Habis tersiyer sıtma



Kuartan sıtma



Yuvarlak



Yuvarlak



Muz şeklinde



Yuvarlak



Kanda b u lu n a n şe k ille r



Tüm şekiller



Tüm şekiller



Halka şekilleri ve gametositler



Tüm şekiller



Ö n e m li ö z e llik le ri



En sık görülen ve en selim şekil



Hipnozoit şekli olmadığı için relaps görülmez; karasu hummasına (hemoglobinüri) ve serebral sıtmaya neden olabilir.



Hipnozoit şekli olmadığı için relaps görülmez. Böbrek tutulumu görülebilir.



19. İki aylık hamile bir kadında IgMpozitif bulunmuştur. Bu hastanın izlem inde yapılm alıdır? (Eylül 2012)



antitoxoplasma



aşağıdakilerden



IgG



ile



hangisi



A ) Kronik enfeksiyondur, herhangi bir şey yapmaya gerek yoktur. B ) Akut enfeksiyon kabul edilip derhal küretaj yapılmalıdır. C ) IgG aviditc testi yapılmalıdır. D) IgM avidité testi yapılmalıdır. E ) IgE bakılmalıdır.



Sorunun amacı avidité testlerinin yorumlanmasını sorgulamaktır. Avidité; Antijen ve antikor birbirlerine hidrojen bağlan, van der Waals bağlan gibi zayıf bağlarla bağlanmaktadır. Çok değerli antikorların çok değerli antijenlere bağlanma kuvvetine avidité, antikorun tek antijenik determinanta bağlanma kuvvetine ise afinite adı verilir. Afinite (bağlanma gücü) antijen antikor uyumuna bağlıdır ve bu tekrarlanan karşılaşmalar ile artar. Antijen-antikor bağlantısının tekrar ayrılmasına karşı gösterilen direnç avidité adını alır ve bu primer ya da sekonder antikor yanıtında farklılık gösterir. Bazı etkenlere (Toksoplasma, Rubella, C M V ,...) karşı saptanan Ig G yanıtının primer ya da sekonder yanıta ait olduğu özel avidité testleri ile anlaşılabilir.



Doğru cevap? C 75. Ateş ve hâlsizlik şikâyetleriyle getirilen 5 yaşındaki bir hastanın fizik muayenesinde hepatosplenomegali ve laboratuvar incelemelerinde pansitopeni saptanmıştır. Bu hastadaki en olası h angisidir? (Nisan 2013) A) B) C) D) E)



Leishmania infantum Toxoplasma gondii Entamoeba histolytica Cryptosporidium parvum Cyclospora cayetanensis



etken



aşağıdakilerden



Sorunun amacı kalaazarda pansitopeni olduğunu vurgulamaktır. Son gelen 3 kalaazar sorusunun vurguladığı şey pansitopenidir. Kalaazar etkeni, L. infantum, L. donovani olabilir fakat ülkemizde etken en sık L. infantumdur. Daha çok çocuklarda görülür. Tatarcıklardan (Ö z. P.major, P. papatasi) ısırma sırasında promastigot formları insana bulaşır. Ö nce lokal makrofajlarda ve sonra R E S makrofajlarında çoğalarak klinik bulguların oluşmasına neden olabilir. Dalak çok büyüyebilir. Ateş, anemi, trombositopeni, lökopeni görülür. Sedimentasyon çok yüksek bulunur. G am a globulin poliklonal olarak çok artmış olarak saptanır.



Leishmania



infantum; kalaazar etkenidir. Hepatosplenomegali ve pansitopeniye neden olabilir. Toxoplasma



gondii; toksoplazmoz etkenidir. Hepatosplenomegaliye neden olabilir. Ancak pansitopeni nadir görülen bir klinik tablodur. Entamoeba histolytica; amipli dizanteri etkenidir. Cryptosporidium parvum; immunsuprese hastalarda kronik sulu ishal etkenidir.



Cyclospora cayetanensis; immunsuprese hastalarda kronik sulu ishal etkenidir. • K alaazar (visseral leishmaniaizis) Leishmania donovani/infantum



e tk e n i...



• K alaazar (visseral leishmaniaizis) Dalak çok bü yü yebilir. A te ş , anemi, trom bositopeni, lökopeni gö rü lü r. Sedim entasyon çok yüksek bulunur. Sam a globulin poliklonal olarak çok artm ış olarak saptanır. • Hem visseral hem de kutanöz ieishm aniaziste e t k e n ...L. tro pica



Doğru cevap: A



256 4 TUM TUS SORULARI C h a rco t-Le yd e n kristalleri, daha çok alerjik hastalarda saptanır.



DİĞER SIN AVLAR D AN SORULAR



Hayalet hücre, enfeksiyon hastalıklarında neoplazilerde periferik yaymada görülebilir.



;



— - (Y D U S



M AYIS



2008) —



'. ■■ V;;



Doğru cevap: C



1. Toxoplasma gondii’nin hangi formu İnsan doku vë organlarına yerleşerek toksoplazmoza neden olur? A) Ookinet



B) Ookist



C)



D ) Mikrogametosit



Doku kisti E ) Sporokist



Daha önce de benzer soru He karşılaşmıştık Toksoplazm anın 3 şekli vardır. Ookist, trofozoit (takizoit) ve doku kisti (bradizoit). Bulaşma şekilleri de önemlidir.



veya



-—



-







( Y DU S M AYIS 2009) - — ------------------



4. Tropik bir bölgeye seyahat ettikten sonra 48-72 saat aralar ile yükselen 40 °C ateş, halsizlik, titreme ve terleme şikayetleri olan hastada tam koymak için öncelikle aşağıdakilerden hangisi yapılmalıdır? A ) Antijen yakalama testi



B ) Gram ile boyanmış preparat



C ) Giem sa ile boyanmış kalın damla preparat İnsana kedilerin dışkılarından çıkan ookistlerle ya da çiğ etlerdeki yalancı kistlerle bulaşır. Anneden bebeğe



D ) Kromatografik yöntemler E ) Kan kültürü



(takizoit) ve transplantasyon (bradizoit) ile de bulaşabilir



Soruda iki bilgi aynı anda sorgulanmaktadır. Vakadaki bilgilerin sıtmaya ait olduğunun ve tanısında kalın damla preparat kullanılması gerektiği bilinmelidir.



Doğru cevap: C"- — i— (Y D U S MAYIS 2.



2008) —— —



-- - - -



Sıtma; klinik olarak başağnsı, halsizlik, nöbetler şeklinde gelen ateş, titreme ve terleme gibi semptomlarla başvurur. Sıtma etkenine göre ateş nöbetleri farklıdır.



Kari yayması preparatlannda, trofozoitierde çift halka formu ile makrogametositierdeki hilal şeklinde yapı aşağıdaki Plasmodium türlerinden hangisi için karakteristiktir?



P.vivax’ta 48 saat, P.ovaie’de 48, P.malariae’da 72 saat, P.faiciparum’da 36-48 saattir. P.falciparum ekvator ülkelerinde, Afrika’da sıktır. Türkiye’de en sık P.vivax görülür. Tanı periferik yaymada ya da kalın



A) Plasmodium cynomolgi B) Plasmodium falciparum C)



damla preparatlannda piasmodiumlann görülmesi



Plasmodium vivax D) Plasmodium ovale E ) Plasmodium malariaee



ile konulmaktadır. Kalın damla preparatlar, daha fazla kan incelenmesine imkan sağladığından, parazitleri yoğunlaştırabildiğinden taramalarda daha faydalıdır. Klinik tanıda ve tür tayininde ince yayma preparatlar tercih edilir.



Daha öncede defalarca sıtma ayırıcı tanısı ile ilgili sorularla karşılaşmıştık. .



Parazitolo



P .fa lcip a ru m ’da, muz (hilal) şeklindeki gametositler, aynı eritrositte iki “taşlı yüzük” manzarası ve eritrositlerde maurer lekeleri bulunur.



Doğru cevap: C



M alariae’da, eritrositlerde Zlem an granülleri ve Rozet



■:.,v,



şeklinde şizontlan görülür. P .vivax ve P .o v a ie ’de, tek taşlı yüzük manzarası ve eritrositlerde Schüffner granülleri bulunur.



5.



Vv



(Y D U S M AYIS 2009) —



İmmün ' yetmezi ikil hastalar parazitlerden hangisi ölümcül açabilir?



----------— -



için aşağıdaki enfeksiyona yol



Doğru cevap: B (Y D U S MAYIS



200B):—



'.



3. Plasmodium vivax’in tanısında, periferik yayma preparatlannda genç yüzük formu dışında bütün formlannda bulunan eozinofılik granüler yapılara ne ad verilir? . . . . . . . A ) Maurer tanecikleri B) Charcot-Leyden kristalleri C) Schüffner tanecikleri C ) Ziemann tanecikleri E ) Hayaiet hücre



Benzer sorulardan birisi daha karşımızda !!! Sıtma etkenleri eritrositlerde yaptıkları granüler cisimciklere bakılarak da tanınabilir. S ch ü ffn e r tanecikleri, P.vivax ve ovale’de görülür. M aurer tanecikleri, P.falciparüm’da görülür.



 ) Toxoplasma gondii B ) Pediculus humanus capitis C ) Enterobius vermicularis D) Entamoeba coli E ) Sarcoptes scabiei



Sorunun amacı immünitesi sağlam konakta belirgin bir enfeksiyon oluşturmazken immünsüpresifler için en önemli etkenlerden biri olan toksoplazm a’nın bilinmesidir. T oxoplasm a gondii, immünitesi baskılanmış hastalarda latent enfeksiyonun reaktivasyonu görülebilir. A ID S olgularında gelişen lokal M SS tutulumunda en sık etken T. gondii ’dir. A ID S ’li hastada ensefalitin en sık etkenidir ve ölümcül tablolara yol açabilir. Pediculus hu m a nu s capitis, saç bitlenmesi etkendir. Enterob ius verm icularis, kıl kurdu etkenidir. Entam oeba coli, avirülan türdür. Sarcoptes scabiei, uyuz etkenidir.



Doğru cevap: A Zie m ann tanecikleri, P.malariae’da görülür.



MİKROBİYOLOJİ ► 257 Etken NNN (Novyi, McNeal, Nicolle) besiyerinde promastigot formlarında üretilebilir. E LİS A , İFA ...



{Y D U S M AYIS 2009)



6.



gibi yöntemlerle serolojik tanı konulabilir.



Preeritrositer şizogoni evresinden sonra tekrar karaciğere dönerek hipnozoit formda kalabilen, bu nedenle de relapslarla seyreden sıtma etkenleri aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilmiştir?



Formol-gel reaksiyonu pozitif bulunur fakat bu test non-spesifik bir testtir. Gecikmiş aşırı duyarlık deri testi



(Leishmanin, Montenegro) tanısal değer taşımaz.



A) B) C) D)



Plasmodium malariae ve Plasmodium vivax Plasmodium vivax ve Plasmodium ovale Plasmodium falciparum ve Plasmodium ovale Yalnızca Plasmodium falciparum E ) Yalnızca Plasmodium malariae



Tedavide 5-değerii antimon bileşikleri (stiboglukonat, Meglubin antimonat) kullanılabilir. G ünüm üzde amfoterisin B oldukça başarılı bir tedavi seçeneği olarak tercih edilmektedir. G ünüm üzde miltefosin önerilen tedavi seçeneğidir.



Daha önce hipnozoit formun tanımı sorusuyla karşılaşmıştık. Relapslara neden otan bu formun hangi tür sıtma etkenlerinde olduğu da önemlidir.



M alariae, klinik olarak en önemli bulgu 72 saatte bir gelişen ateş nöbetleridir. Kronik hale gelirse anemi ve splenomegali belirgin hale gelir. Tedavide klorokin verilebilir.



P la sm od iu m v iva x ve P lasm od iu m ovale, hipnozoit form bulunduran dolayısıyla da relapş yapan türlerdir.



B abesiosis, sıtmaya benzer hücre içi protozoondur. Sıtmadan farklı olarak karaciğer dönemi bulunmaz. Merozoitier sadece eritrositin içinde çoğalıp onları parçalayarak üşüme, titreme, ateş, terleme nöbetlerine neden olur. Tedavide klindamisin-kinin ya da pentamidin kullanılabilir.



P la sm od iu m m alariae da ise yetersiz tedavi sonucu ilk 2 ay içerisinde sıtmanın tekrarlaması yani



rekrudesens



tablosu olabilir.



Doğru cevap: B



A m e b ia sis, kanlı mukuslu diyare tablosudur. Tedavisi metranidazoldür.



------------------------- (Y D U S M AYIS 2 0 0 9 )---------------------------



7.



T ry p a n o s o m ia s is , vektör triatoma cinsi kan emici sineklerdir. Kan emerken dışkılarında bulunan metasiklik tripomastigotları deri üstüne bırakır ve bunlar ısırık yerinden kana ulaşır. RES, kaşlar, sinir sistemi başta olmak üzere pek çok sistemi tutabilir. Sinir sistemi tutulumu genelde öldürücüdür. Kronik olgularda kardiyomiyopati gelişebilir. Megakolon, megaözafagus gelişebilmektedir. Buralarda amastigot formları, kanda trimastigot formları görülerek tanı konabilir. Y ü zd e tek taraflı ödem klinik tanı için oldukça önemlidir (Romana sign). T. cruzi tedavisinde Nifurtimox kullanılır.



Üç yaşındaki bir çocukta günde iki kez yükselen ateş, deride esmerleşme, karında şişme, hepatosplenomegaii, lökosit ve eritrosit sayısında azalm a mevcuttur. Yapılan kemik îliği biyopsisinin Gİem sa ile boyanmasında pembe sitoplazmalı, koyu renk çekirdekli, oval 2-4 pm boyutlarında protozoonlar görülmüştür.



Bu çocuk için en olası tanı ve en uvoun ilaç tedavisi aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilmiştir?



Tanı



İIâ£



A) Malariae B) Leishmaniasis C) Babesiosis D) Amebiasis E ) Trypanosomiasis



Klorokın Pentavalan antimon Meglumin antimonat Metronidazol Amfoterisin B



Soruda hücre iç i etken soruluyor bunun en önemli ip uçları ise hepatosplenomegaii, anemi, lökopeni ve tamda kemik iliği biyopsisi kullanılmasıdır. Bu tabloya en çok uyan kalaazar hastalığı etkeni leishmania'dır. Le işh m a n y a z), etken L. infantum, L. donovani olabilir fakat ülkemizde etken en sık L . infantumdur. Daha çok çocuklarda görülür. Tatarcıklardan (Ö z. P.major, P. papatasi) ısırma sırasında promastigot formları insana bulaşır. Ö nce lokal makrofajlarda ve sonra R E S makrofajiarında çoğalarak klinik bulguların oluşmasına neden olabilir. K alaazar



(V isse ral



Dalak çok büyüyebilir. Ateş, anemi, trombositopeni, lökopeni görülür. Sedimentasyon çok yüksek bulunur.



Doğru cevap: B --------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 1 0 )--------------------------8.



Plasmodium’ların aşağıdaki yaşam formlarından hangisi hem sivrisinekte hem de insanda bulunur? A ) Sporozoit C) Hipnozoit



B ) Şizont D) Merozoit E) Halka formu



Benzer soru daha önce sivrisinekten insana bulaşan formun sporozoit form diye sorulmuştu. S p o ro zo it, sivrisinekten insana bulaşan formdur ve hem insanda hem de sivrisinekte bulunur. Diğer seçenekler insanda bulunan formlardır.



Doğru cevap: A --------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 1 0 )---------------------------



G am a globulin poliklonal olarak çok artmış olarak saptanır. Tanıda etken gösterilebilir. En sık kemik iliğinde bazen K C ya da dalak aspirasyonunda tipik mononükleer hücreleri tutan ya da serbest görünen amastigotların görülmesiyle tanı konulabilir. Dalak aspirasyonunda görülme olasılığı daha yüksek olsa da bu işlem daha zor olduğu için çok kullanılmaz.



9. Yüzde ve gözde ödem ve raşlarla seyreden Romana belirtisi aşağıdaki parazitlerden hangisinin enfeksiyonunda gözlenir? A ) Trypanosom a cruzi C) Leishmania donovani



B) Trypanosom a brucei D) Plasmodium falciparum



E ) Toxoplasma gondii



258 4 TÜM TUS SORULARI



Şekil: A: Plasmodium vivax halka'trofozoiti, eritrosit içinde, B: Eritrosit içinde Plasmodium vivax ameboid trofozoiti.schüffer cisimciği C: P.vivax’ın içinde merozoitler taşıyan olgun şizontu, D: P.vivax mikrogametositi, E: P.vivax makrogametosıti, F: eritrosit içinde P. falciparum’un m uz şeklinde gametositı, G: toxoptasma'mn makrofaj içinde trofozoitleri, H: P. carimi kistleri Sorunun amacı Chagas hastalığında oluşan tipik görüntü Romana belirtisinin bilinmesidir.



Trypanosoma



cruzl,



Amerika tripanösomiyazt (Chagas hastalığı) etkenidir. Vektör triatoma cinsi kan emici sineklerdir. RES, kaslar, sinir sistemi başta olmak üzere pek çok sistemi tutabilir. Sinir sistemi tutulumu genelde öldürücüdür. Kronik olgularda kardiyomiyopati gelişebilir. Megakolon, megaözafagus gelişebilmektedir. Y ü zde tek taraflı ödem klinik tanı için oldukça önemlidir (Romana sign). T.cruzi tedavisinde Nifurtimox kullanılır.



Trypanosoma brucei, afrika tripanomiyazî



(Uyku



';



(Y D Ü S M AYIS 2010)'



10. Leishmaniaziste parazitin promastigot aşağıdakilerin hangisinde bulunur? A) C)



şekli



B) Makrofaj



Anofel Kültür



E) Deri



D ) Kan lezyonu



Daha önce de benzer soru He karşılaşmıştık. Bu soruda dikkat edilmesi gereken anofel şıkkıdır. Leishm ania’nın vektörde ve besiyerinde bulunan formu prom asiigottur ama vektörü anofel değil flebotomlardır.



hastalığı) etkenidirler.



Leishmania’nin amastîgot ve promastigot şekilleri



Leishmania d o n o va n i, kala azar etkenidir. Daha çok çocuklarda görülür. Tatarcıklardan (Öz. P.major,



Memelilerde amastigot, vektörlerde promastigot formları bulunur. Besiyerlerinde ürediklerinde de promastigot formunda görünürler.



P.



papatasi) ısırma



sırasında



promastigot formları



insana bulaşır. Önce lokal makrofajlarda ve sonra RES makrofajlarında çoğalarak klinik bulguların oluşmasına neden olabilir. Dalak çok büyüyebilir. Ateş, anemi, trombositopeni, lökopeni görülür. P la sm od iu m falciparum , endotel hasarı ve endotele yapışma sonucu hipoksik bulgular olduğu sıtma etkenidir (malign sıtma). Bu durum en sık beyinde gözlenir (serebral sıtma). Intravasküler hemoliz, hemoglobinüri, böbrek yetmezliği ile gelişen tabloya karasu ateşi adı verilmiştir.



bulunur.



Klinik tutulumlara göre visseral, kutanöz ve mukokutanöz formları bulunmaktadır. Son konaklan pek çok hayvan olabilse de köpekler bu konuda önemli rol oynar, bazen insan-tatarcık-insan olarak siklüs devam edebilir. Vektörü flebotomlardır.



Doğru cevap: C . . . . . . :



immünitesi baskılanmış hastalarda latent enfeksiyonun



Doğru cevap: A -



---------------------



11. - V



T o x o p ia s m a göndü, immünitesi sağlam kişilerde % 90 asemptomatiktir. Le nfadenopatiye yoi açabilir. Ateş, makülopapüier döküntü, kas ağrıtan görülebilir. Lenf folikülierinde reaktif hiperplazi belirlenir.



reaktivasyonu görülebilir. AIDS olgularında gelişen lokal MSS tutulumunda en sık etken T. gondii ‘dir.



(Y D U S M AYIS 2Ö1Ö)



I. R falciparum iî. P. rnaîariae İH. P. vivax İV P ovale



Yukanda verilen Plasmodium türlerinden hangilerinin neden olduğu sıtmanın kliniğinde hipnozoitlerin rolü yoktur? A) C)



Yalnız I ! ve II!



B ) I ve lî D ) II ve III E ) liv e İV



MİKROBİYOLOJİ > 259 Sıtma etkenlen arasında hipnozoit form oluşturup relaps yapanlar daha önce de sık olarak karşımıza çıkan sorulardandır. B ir kez daha tekrarlayalım. P.falciparum yoktur.



ve



P.m alariae’nın



hipnozoit



formu



Hipnozoit formu olup relaps yapanlar; P .viv a x ve P .o va ie ’dir.



Doğru cevap: B --------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 6 )---------------------------



12. Plasmodium vivax’in etken olduğu sıtmalı bir hastanın periferik kanında, aşağıdaki parazit şekillerinden hangisine rastlanmaz? A) B) C) D)



Eritrositler içinde taşlı yüzük şeklindeki parazitler Merozoit şekilleri Sporozoit şekilleri Eritrosit içinde ameboid şeklindeki parazitler E ) Eritrosit içinde şizont şekilleri



P .vivax, sporozoit formda sivrisinekten alındıktan sonra karaciğere ulaşıp merozoit forma dönüşür. Buradan da eritrositlere gider. Bu nedenle eritrositlerde bulunan form da merozoit formdur. Perifeik yaym ada saptanabilirken, sporozoit form görülmez.



Sıtma sineklerden sporozoit formda bulaşır. Karaciğer hücrelerince (hepatosit) alınır. Burada merozoitler oluşarak kana kanşır (ekzoeritrositer şizogoni). P. ovale ye P. vivax karaciğerde uyuyan şekillere sahiptir ve hipnozoit denilen bu şekiller relapslardan sorumludur. Sonra merozoitlerce enfekte olan eritrositler içinde şizogoni ile olgun şizontlar oluşur. Bu olgun şizontlarda çok sayıda merozoit bulunur. Parçalanan olgun şizontlardan merozoitler kana karışır ve yeni eritrositleri enfekte eder. Bazıları eritrosit içi dönem sonunda dönüşerek gametositieri oluşturur.



14. Aşağıdaki protozoonlardan hangisi, bir vektör



aracılığıyla bulaşır? A) Leishmania donovani B) Entamoeba histolytica C) Trichom onas vaginalis D ) Toxoplasma gondii E ) Pneumocystis carini



A y n ı soruyla daha önce de karşılaşmıştık . Vektör aracılığı ile bulaşan Kalaazar hastalığını bir kez daha tekrar edelim. Bu türün amaştigot ye promastigot şekilleri bulunur.



Memelilerde amastigot, vektörlerde promastigot formları bulunur. Besiyerlerinde ürediklerinde de promastigot formunda görünürler. Klinik tutulum göre visserai, kutanöz ve mukokutanöz formları bulunmaktadır. Son konakları pek çok hayvan olabilse de köpekler bu konuda önemli rol oynar, bazen insan-tatarcık'insan olarak siklüs devam edebilir.



Vektörü flebotomlardır Doğru cevap: C



Doğru c e va p : A



--------------------------(Y D U S M AYIS 2 0 1 0 )---------------------------



13. Toxoplasma gondii’de kedide seksüel çoğalma sonucunda aşağıdaki yapılardan hangisi oluşur? A) Trofozoit C) Ookist



B) Kist D) Gametosit



türlerinin hayat döngüsünde, aşağıdaki formlardan hangisi sivrisineğin vücuduna girerek gelişimini tamamlar? B) Trofozoit



Şizont



C) Sporozoit



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Toxoplasma şekillerini bir kez daha tekrar edelim. Toxoplasma gondii tüm omurgalıları ve tüm çekirdekli hücreleri enfekte edebilir. Makrofajları enfekte eden zorunlu hücre içi parazitidir. Son konak kedigillerdir.



Toksoplazmanın 3 şekli vardır. Ookist, trofozoit (takizoit) ve doku kisti (bradizoit). insana kedilerin dışkılarından çıkan ookistlerle ya da çiğ etlerdeki yalancı kistlerle bulaşır. Anneden bebeğe



Doğru cevap: C



15. Plasmodium



A)



E ) Merozoit



(takizoit) ve transplantasyon (bradizoit). bulaşabilir.



----------------------- (T T B 2 E Y L Ü L 2006) — -------------------



ile de



D) Hipnozoit E) Gametosit



Sorunun amacı vektör yoluyla bulaşan parazitik hastalıklarda etkenin bulaşmasında sorumlu formun bilinm esidir



Sporozoitier sivrisineğin tükürüğü ile insana geçer. Karaciğer parenkim hücrelerinde ekzoeritrositik çoğalmalarını yapıp merozoit şeklinde dolaşıma katılırlar. Eritrositlere giren merozoitler, eritrositik döngüyü başlatırlar. Merozoitler sırasıyla halka



trofozoit, erişkin trofozoit, genç şizont, erişkin



şizont



ve tekrar merozoit şeklinde çoğalıp eritrositi parçalayarak dışarı çıkarlar. Böylece bir merozoitten 20-24 merozoit üremiş olur.



Parazitoloji



Sorunun amacı sıtmanın tanısında en sık kullanılan yöntem olan periferik yaym a özelliklerinin bilinm esidir



( T T B 2 N İS A N 2006}



260 4 TÜM TUS SORULARI Eritrösitikevre, P. falciparum ve P.vivax'ta 48 saat, P.malariae da 72 saattir. Bazı merozoitler yeni eritrositlere girerek mikrogametosit (erkek) ve makrogametosit (dişi) oluşturur. Bazıları ise karaciğer hücrelerinle girerek tekrar egzoeritrositer evreyi başlatır. P.faiciparum sıtmasına ekzoeritrosit evresi tekrarlanmaz.



17. Aşağıdaki kan ve doku protozoonlarından hangisi Ixodes türü kenelerin ısırmasıyla insanlara bulaşır?



Plasmodiumlar sivrisineğe mikrogametosit ve makrogametosit şeklinde geçerler. Midede zigotu oluştururlar Zigot ookinete dönüşür. Ookinet mide epiteiinin dışına yerleşir ve ookist halini alır. Burada bölünerek sporozoitîeri oluşturur. Sporozoitler tükrük bezinde toplanırlar.



Sön yıllarda kene ile bulaşan hastalıklar popüler sorular arasındadır. Babesia m icroti kene ile bulaşan protozoöndur.



------------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 6 )--------------------—



A) C)



Babesia m icroti, insana Ixodes cinsi sert kenelerin ısırmasıyla bulaşır. Eritrositleri halka şeklinde ikişerli ya da dordërli olarak tutar. Özellikle splenëktomili, ïtrimün süprësif hastalarda ağır bir klinik tablo oluşturabilir, Tedavide kiîndamisîri-kinm yâ da



Doğru cevap: E --------------------------( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 6 )---------------------------



pentamidîn kullanılabilir.



16. NNN besiyerî aşağıdaki protozooniardan hangisinin üretilmesi için kullanılır?



T ry p a n o s o m a cruzi, Amerika (Chagas hastalığı) etkenidir. Vektör emici sineklerdir.



A) Toxoplasma



gondii B ) Trichom onas vaginalis C) Leishmania donovani D ) Plasmodium falciparum E ) Acanthamoeba castellani



Leishm ania tropica, vektörü



Doğru cevap: C ------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2007) — ---------------------



IS .



A) Merozoit



Parazitolo



serolojik tanı konulabilir.



C)



B) Kriptomerozoit



Sporozoit



D ) Hipnozoit E ) Şızont



T o x o p la s m a göridii, ianı için hücıe kültürleri ya da deney hayvanlarında (fare peritonu) üretilebilirse de genelde serolojik testler kullanılmaktadır. SabinFeldman boya deneyi referans testtir. Ancak yapımı zor olduğundan günüm üzde sık kullanılmamaktadır. Pratikte en çok E L İS A ile Ig M yanıtının araştırılması amaçlanır, Konjenital enfeksiyon tanısı için bebekte



A y n ı soru ile daha önce de defalarca karşılaşmıştık. Plasmodium ’un sivrisinekten insana geçen formu sporozoit formdur.



Ig M yanıtı araştırılır. T ric h o m o n a s vag in alis, tanıda hemen incelenen örneklerde hareketli trofozoitler görülebilir, ö ze l boyalar (G iem sa, PapanicaSau,...) ile boyanabilir. Dalgalanan zarı ve kamçısı tanımda önemlidir. Kültürü yapılabilir.



7



Dişi anofelin ısırm asıyla insan kanına geçen enfektif



Plasmodium formu aşağıdakiierden hangisidir?



Növyi, McNeai, Nicolle) besiyerinde promastigot formlarında üretilebilir. E LİS A , İFA ... gibi yöntemlerle



daha fazla kan incelenmesine imkan sağladığından, parazitleri yoğunlaştırabildiğinden taramalarda daha faydalıdır. Klinik tanıda ve tü r tayininde ince yaym a preparatlar tercih edilir. P. falciparum muz şeklindeki gametositleri, ayni eritrositte “iki taşlı yüzük” şekli­



flebotomlardır.



P lasm od iu m falciparum , Anofel cinsi sivrisinekler so n konak ve vektö r olarak rol oynar.



Le ish m ania do n o vani, kaza azar hastalığı etkenidir. Tanıda etken gösterilebilir. En sık kemik iliğinde bazen K C ya da dalak aspirasyonunda tipik mononükleer hücreleri tutan ya da serbest görünen amastigotların görülmesiyle tanıkonulabilir. Dalak aspirasyonunda görülme olasılığıdaha yüksek olsa da buişlem daha zo r olduğu için çok kullanılmaz. Etken NNN (



da kalın damla prepafatlarında plasmodiumlann görülmesi ile konulmaktadır. Kalın damla preparatlar,



tripanosomiyazı



triatoma cinsi kan



To x o p la sm a g ondii, insana kedilerin dışkılarından çıkan ookistlerle ya da çiğ etlerdeki yalancı kistlerle bulaşır. Anneden bebeğe (takizoit) ve transplantasyon (bradizoit). ile de bulaşabilir.



Sorunun amacı tanısında özel hesiyeri kullanılan parazitin bilinmesidir. Daha önce besiyerinde üreyen form unun prom astigot form olduğu da sorulmuştu.



■' P la sm od iu m falciparum', tanı "periferık'''yaym ada ya



Trypanosom a cruzi B ) Leishmania tropica Babesia microtr D ) Toxoplasma gondii E ) Plasmodium falciparum



y



Sp o ro zo itle r sivrisineğin tü kü rü ğü ile insana geçer. Karaciğer parenkim hücrelerinde ekzoeritrositik çoğalmalarını yapıp merozoit şeklinde dolaşıma katılırlar. Eritrositlere gireri merozoitler, eritrösitik döngüyü başlatırlar M erozoitler sırasıyla halka trofozoit, erişkin trofozoit, genç şizont, erişkin şizont ve tekrar merozoit şeklinde çoğalıp eritrositi parçalayarak dışarı çıkarlar. Böylece bir merözoitten 20-24 merozoit üremiş olur. P. ovale ve P. viva x karaciğerde uyüyari şekillere sahiptir ve h ip n o zo it denilen bu şekiller relapsiardan sorumludur.



D oğru cevap: C ------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )---------------------------



nin bulunabilmesi ile ayrılabilir. A ca n th a m o e b a casteiiani, dokuda trofozoit ve kist formu görülebilir ve dikensi çıkıntıları ile diğer amiplerden ayrılabilir.



19. Toxoplasma gondii’nin kedi dışkısında bulunan enfektif formu aşağıdakiierden hangisidir? A) Ookist



B) Hipnozoit



G ) Takizoit



Doğru cevap: C



D ) Bradizoit E ) Trofozoit



MİKROBİYOLOJİ ► 26t Sorunun amacı paraziter hastalıkların bulaşmasından sorum lu formların bilinmesidir. Toksoplazmanın kedi dışkısı ile bulaşan formu ookist, anneden bebeğe bulaşan takizoit ve transplantasyon ile bulaşan bradizoittir. T o x o p la s m a gondii tüm omurgalıları ve tüm çekirdekli hücreleri enfekte edebilir. Son konak kedigillerdir ve insana kedilerin dışkılarından çıkan ookistlerle ya da çiğ etlerdeki yalancı kistlerle bulaşır. bebeğe (takizoit) (bradizoit) ile de bulaşabilir.



Anneden



ve



transplantasyon



D oğru cevap: A



( T T B 2 E Y L Ü L 2007)



22. Plasmodium türlerinin son konağı aşağıdakilerden hangisidir? A) Bit C) Pire



B) Sivrisinek D) İnsan E) Tatarcık



Parazitlerin erişkin formunun bulunduğu son konaklardır. Sıtma için son konak sivrisineklerdir. Kolay b ir sorudur. P la s m o d iu m , insanda etken olan 4 tür tanımlanmıştır.



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )---------------------------



20. Toxoplasma gondii aşağıdaki hücrelerden hangisine girip coaalamaz?



Ülkemizde ve genel olarak dünyada en yaygın tür P. vivax’dir. Anofel cinsi sivrisinekler son konak ve vektör olarak rol oynar. Sadece dişi anofeller kan emmektedir. Anofel dışında transplasental, IV ilaç bağımlılığı, transfüzyonla da nadiren belirlenebilir.



Doğru cevap: B



B) Dendritik hücreler D) Eritrositler E) Lenfositler



Sorunun amacı toksoplazma’nın tüm çekirdekli hücrelerde çoğalabilme Özelliğinin bilinmesidir. Toxoplasma gondii’nin hepatositler içinde çoğalabilme özelliği yoktur. To x o p la s m a g ondii, tüm omurgalıları ve tüm çekirdekli hücreleri enfekte edebilir. Son konak kedigillerdir ve insana kedilerin dışkılarından çıkan ookistlerle ya da çiğ etlerdeki yalancı kistlerle bulaşır. Anneden bebeğe ve



transplantasyon ile de bulaşabilir. sporozoitler makrofajlara girerek kan ve lenf yoluyla tüm dokulara yayılabilir, insanda m uz şeklinde trofozoit (takizoit) ya da bradizoit (kist) formunda görülür. İlk enfeksiyon



Alınan ookistlerden çıkan



sırasında çoğu parazit ortadan kaldırılırken bazıları beyin, kalp, çizgili kaslarda kistler içinde canlı kalabilir. Kist içinde yavaş çoğalırlar (bradizoit) ve çoğalma sonucu kist içinde binlerce bradizoit oluşabilir. Bu kistlerin rüptürüyle relapslar gelişebilir.



Doğru cevap: D --------------------------( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )---------------------------



-------- -----------------( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )---------------------------



23. Gelişmeyen, dinlenme fazındaki hipnozoitlere sahip Plasmodium türleri aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilmiştir? A) Plasmodium B) Plasmodium C) Plasmodium D) Plasmodium E) Plasmodium



vivax - P. falciparum ovale - Plasmodium malariaee falciparum - Plasmodium malariaee vivax - Plasmodium malariaee ovale - Plasmodium vivax



Daha önce de aynı soru ile karşılaşmıştık. Sıtmada u y u y a n form larda denilen hipnozoit formlar sadece P.vivax ve P.ovale’de b u lunur ve relapslardan sorumludur.



P. ovale ve P. vivax karaciğerde uyuyan şekillere sahiptir ve hipnozoit denilen bu şekiller relapslardan sorumludur. Hipnozoitleri olmayan R falciparum ve P. malariae relapslara neden olmaz. Fakat P, malariae sıtmasında yıllarca kanda parazitler saptanabilir. Bazen kandaki parazitlerden dolayı yetersiz tedavi sonucu ilk 2 ay içinde hastalık tekrarlayabilir. Buna rekrudesens adı verilir ve relapsdan farklıdır. Relaps hipnozoitierden



ve 6-12 ay sonra görülür. 21. Aşağıdaki vektörlerden hangisi türlerinin bulaşmasında rol oynar? A) Anopheles C) Culex



Leishmania



B) Glossina D) Phlebotomus E) Aedes



Aslında TU S sınavı için biraz zo r ve detay sorudur. P h le botom u s, Leishmania bulaşında rol oynar. A n o p h e le s , Plasmodium bulaşında rol oynar.



Doğru cevap: E ------------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )---------------------------



24. Leishmania türlerinin insanlarda saptanan formu aşağıdakilerden hangisidir? A) Amastigot C) Kist



B) Promastigot D) Trofozoit E) Takizoit



G lo s s in a (Ç e çe sineğ i), T, gambiance, T. rhodesiense, T. brucei ile oluşan Afrika tripanomiyazı (Uyku hastalı­ ğı) bulaşında rol oynar. C u le x ve A e d e s, cinsi sivrisinekler arbovirüslerin, fılaryazisin bulaşında rol oynar



Doğru cevap: D



Leishmania'nın besiyerinde oluşturduğu formun prom astigot olduğu daha önce sorulmuştu. Memelilerdeki formu ise amastigot formdur. Leish m ania d o n o va n i, kaza azar hastalığı etkenidir. Tanıda etken gösterilebilir. En sık kemik iliğinde bazen K C ya da dalak aspirasyonunda tipik mononükleer hücreleri tutan ya da serbest görünen amastigotların



Parazitoloji



A) Makrofajlar C) Hepatositler



262 4 TÜM TUS SORULARI görülmesiyle tanıkonulabiiir. Dalak aspirasyonunda görülme olasılığıdaha yüksek olsa da buişlem daha zor olduğu için çok kullanılmaz.



--------------- _ _ ---------------( T T B



C)



ince



kan yayması



B) Plasmodium malariaee Plasmodium falciparum D ) Plasmodium ovale E ) Plasmodium bergeii



E. donovani, kala azar hastalığı etkenidir. Daha çok çocuklarda görülür. Tatarcıklardan (Ö z. P.major, P. papatasi) ısırma sırasında promastigot formları insana bulaşır. Ö nce lokal makrofajlarda ve sonra R E S makrofajlarında çoğalarak klinik bulguların oluşmasına neden olabilir. Dalak çok büyüyebilir. Ateş, anemi,



( T T B 2 N İS A N 2008)



25. Sıtma tanısında, kullanılır?



-------------------- ~



A) Plasmodium vivax



gibi yöntemlerle seroiojik tanı konulabilir.



Doğru cevap: C —



2008) —



26. Aşağıdaki Plasmodium türlerinden hangisinin gametositleri ince kan yayması preparatlannda muz şeklinde görülür?



Etken NNN ( Novyi, McNeal, Nicolle) besiyerinde promastigot form larında üretilebilir. E LİS A , İFA ...



■■■■'■



NİSAN



2



ne için



A) Cins tespiti B) Parazit tespiti



trombositopeni, lökopeni görülür. Sedimentasyon çok yüksek bulunur. Gama globulin poliklonal olarak çok artmış olarak saptanır =



C ) Kan hücrelerinin tiplerini tespit etmek D) T ü r tespiti E ) Eozinofili tespiti



W uchereria ederler.



Sorunun amacı sıtma ayırıcı tanısında kullanılan yöntem in İnce kan yaym ası olduğunun bilinmesidir.



bancrofti,



lenf



damarlarını



Plasm odium viva x, P lasm odium eritrositleri enfekte ederler.



periferik yaymada ya da kalın damla preparatlannda piasmodiumların görülmesi



Sıtm a tanısı



Try p a n o s o m a edebilirler.



ile konulmaktadır. Kalın damla preparatlar, daha fazla kan incelenmesine imkan sağladığından, parazitleri yoğunlaştırabildiğinden taramalarda daha faydalıdır. Klinik tanıda ve tür tayin in de ince ya ym a preparatlar tercih edilir. P. falciparum muz şeklindeki gametositleri, aynı eritrositte “iki taşlı yüzük”



g am bie nse,



enfekte



malariaee,



eritrositleri



enfekte



Doğru cevap: E - - (T T B



şeklinin bulunabilmesi ile ayrılabilir. P. malariae’da rozet şizontlar tanımda faydalıdır.



2



N İS A N 2 0 0 9 )------------------ -—



28. Leishmania türlerini aşağıdaki eklem bacaklılardan hangisi bulaştırır?



En uygun zam an üşüme, titreme, ateşin ortası dönemlerdir. Fakat asla tek bir periferik yayma ile sıtma dışlanmamak ve çeşitli zamanlarda örnekler alınmalıdır



A) Tatarcık C)



B) Pire



Kene



D ) Akar E ) Sivrisinek



Doğru cevap: D



Parazitoloji



Daha önce de aynı soru ile karşılaşmıştık. Sorunun



Tablo: Plasmodium türlerinin özellikleri P .viv a x Selim tersiyer j i sıtma



Sıtm a T ü r ü



P.m aiariae



P.falcÎDarum



P. o va le Selim tersiyer sıtma



Habis tersiyer sıtma



Kuartan sıtma



Tüm yaştaki eritrositler



Yaşlı eritrositler



i



E n fe k te e ritro s itle rin



I I Genç eritrositler



Genç eritrositler



E n fe k te e ritro s itin h ü v iik liip ii



;i Normalden :i büvük ' | I Schüffner | granülieri



Normalden büyük



Normal



Normal



Schüffner granülieri



Maurer lekeleri



Zieman granülieri



200.000



10.000



E ritro s itte p ig m e n t K anda p a ra zit sayısı



30.000



10.000



O lg u n tro fo z it şekii



Halka şeklinde



Halka şeklinde



ü a m e to s itie r K anda b u lu n a n i e k



; ş



-,ı



.... , . O n e m n o z e hk e n



j Yuvarlak



i



j Tüm şekiller (tek



j



j taşlı yüzük)



j



i



1



En sık görülen



,., ve en selim sekil !



Halka şeklinde, bir eritrositte i birden fazla sayıda olabilir



Band (rozet) şeklinde



Yuvarlak



Muz (hilal) şeklinde



Yuvarlak



Tüm şekiller



Halka şekilleri ve gametositler



Tüm şekiller (aynı eritrositte iki taşlı yüzük)



Hipnozoit şekli olmadığı için relaps görülmez. Böbrek relaps görülmez, Karasu tutulumu görülebilir. hummasına (hemoglobinüri) ve serebral sıtmaya neden olabilir ! Rekrüdesens yapar. İD :06t144i



i Hipnozoit şekli olmadığıiçin .



MİKROBİYOLOJİ ► 263 amacı sıtma ayırıcı tanısında kullanılan kaim damla ve ince yayma yöntemlerinde sıtma etkenlerinin özelliklerinin bilinmesidir. P .fa lciparum ’da muz (hilal) şeklindeki gametositler, aynı eritrositte iki “taşlı yüzük” m anzarası ve eritrositlerde maurer lekeleri bulunur. M aia rya’da, eritrositlerde Zieman granülleri ve Rozet şeklinde şizontları görülür. P .viv a x ’da, tek taşlı yüzük manzarası ve eritrositlerde Schüffner granülleri bulunur.



------------------------- (T T B 2 N İS A N 2008) — ----------------------



Aşağıdaki parazitlerden hangisi evriminin kısmını makrofajlar içerisinde tamamlar?



hipnozoit



Doğru cevap: B ------------------------(T T B



A) C)



bir



A) Wuchereria bancrofti B) Plasmodium vivax C) Trypanosoma gambiense D ) Plasmodium malariaee



E ) Leishmania donovani



Sorunun amacı hücre içi yerleşm e özelliği gösteren ve makrofajtarı enfekte eden parazitin bilinmesidir. TU S için detay b ir soru. Paraziter hastalıkların vektörleri daha çok temel bilimler testinde sorulma adayıdır. Tatarcık, Leishmania donovani bulaşını sağlar. Pire, veba (Yersinia pestis) ve pire tifüsü (Ricketsia typhi) vektörüdür.Bazen H. nana, H. dimunita, D. caninum için ara konak olabilir.



formun



P.ovale ve P.vivax; karaciğerde uyuyan şekillere sahiptir ve h ip n o zo it denilen bu şekiller relapslardan sorumludur. H ipnozoitleri olm a ya n P.falcifarum ve P.malariae relapslara neden olm az.



2 NİSAN 2010)-------------------------



31. Le ish m a n ia türlerinin ve ktö rden fo rm u aşağıdakilerden h a n g isid ir?



Doğru cevap: C



27.



Sıtma relapsmdan sorum lu bilinm esini isteyen sorulardan.



Amastigot Kist



insana



geçen



B ) Trofozoit D ) Promastigot E ) Prekist ■



Daha önce de benzer sorularla sıkça karşılaşmıştık. Leishmania bulaş şekillerini b ir kez daha tekrarlayalım. Leishmania türlerinin amastigot ve promastigot şekilleri bulunur. Memelilerde amastigot, vektörlerde promastigot formları bulunur. Beslerlerinde ürediklerinde de promastigot formunda görünürler.



Doğru cevap: D ------------------------(T T B



2 NİSAN 2010)-------------------------



32. P la s m o d iu m v iv a x T n yaşam döngüsünde sivrisinekten insana bulaşan form u aşağıdakilerden h a n g is id ir? A) C)



Gametosit Hipnozoit



K ene, Babesia microti bulaşından sorumludur.



B ) Sporozoit D ) G enç şizont E ) Ookinet



E v tozu akarları, alerjide önemli rol oynarlar.



Defalarca sorulan aynı soru !!!!



S ivrisinek, sıtma bulaşından sorumludur.



Sporozoitler s iv ris in e ğ in tü k ü rü ğ ü ile insana geçer. Karaciğer parenkim hücrelerinde ekzoeritrositik çoğalmalarını yapıp merozoit şeklinde dolaşıma katılırlar. Eritrositlere giren merozoitler, eritrositik döngüyü başlatırlar. M erozo itler sırasıyla trofozoit, erişkin trofozoit, g e n ç şizont, erişkin ş izo n t ve tekrar merozoit şeklinde çoğalıp eritrositi parçalayarak dışarı çıkarlar. Böylece bir merozoitten 20-24 merozoit üremiş olur.



Doğru cevap: A ------------------------- (S T S 1 M A R T 2 0 0 9 )---------------------------



29. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi kene ısırması sonucu insanlara bulaşmaz? A ) Kırım Kongo kanamalı ateşi B) Tularemi C) Lyme hastalığı D ) Kayalık dağlar benekli ateşi



Doğru cevap: B ------------------------(T T B



2 A R A L IK 2010}-------------------------



E ) Fasiyoliyazis



Doğru cevap: E ------------------------- (T T B 2 N İS A N 2 0 1 0 }--------------------------30. Sıtma parazitinin karaciğerde yerleşerek aylar yıllar sonra hastalığın ortaya çıkmasına neden olan formu aşağıdakilerden hangisidir? A) Sporozoit B) Hipnozoit C) Gametosit D ) Trofozoit



E ) Şizont



33. Güneydoğu Anadolu bölgesinde mevsimlik işçi olduğu öğrenilen bir hastada 48 saatte bir yükselen ateş ye titreme, splenomegali ve anemi saptanmıştır. Kandan yapılan ince yayma preparasyonda bazı eritrositler içinde, her eritrositte birer tane olmak üzere taşlı yüzük görünüm üne rastlanmıştır. B u hastada enfeksiyona yol aşağıdakilerden h an g is id ir? A) C)



açan



pro to zo o n



Plasmodium malariaee B ) Leishmania donovani Plasmodium vivax D ) Leishmania tropica E ) Toxoplasma gondii



I I



264 4 TÜM TUS SORULAR!



Dişi sivrisinek enfekte insanlardan gametositieri alır. Sporozoitierin oluştuğu seksüel siklus sivrisinekte gerçekleşir.



Enfeksiyon kanla kontamine olmuş aletlerin j kullanılmasıyla' da bulaşabilir.



Şekil: Malarya* ntn yaşam siklüsu (P. falcuparum) Sıtmanın klinik özelliklerinin ve peri ferik yaym a bulgularının bilinmesiyle yapılabilecek vaka sorusudur. P ia sm o d iu m viva x, klinik olarak en önemli bulgu belirli aralıklarla gelişen ateş nöbetleridir. P. vivax ve P. ovale yaklaşık 48 saatte bir ateş ataklarına yol açar. Kronik hale gelirse anemi ve spienomegaii belirgin hale gelir. Periferik yayamada tek taşlı yüzük manzarası tipiktir. P ia sm o d iu m malarîae, 72 saatte bir gelişen ateş nöbetleri, anemi ve spienomegaii oluşur. Tropikal spienomegaii nedenidir, sessiz enfeksiyonlar ile nefrotik sendrom ile sonlanabilir. P. malariae’dâ rozet şizontlar tanımda faydalıdır. Eritrositlerde Zieman granülleri oluşturur. Le ishrham a do n o va n i, kala azar hastalığı etkenidir. Daha çok çocuklarda görülür. Tatarcıklardan (ö z . P.major, P. papatasi) ısırma sırasında promastiğot formları insana bulaşır. Önce lokal makrofajlarda ve sonra R E S makrofajiarında çoğalarak klinik bulguların oluşmasına neden olabilir. Dalak çok bîlyü ye bü lrAteş, a nem i; trom bositopenf, lököpeni görü lü r. S e d im a n ta syo n ço k yüksek bulunur. Gam a globuün poliklonal olarak çok artmış olarak saptanır. Le ish m ania iropica, şark çıbanı etkenidir. Eski dünya kutanöz leishmaniazisi olarak da anılmaktadır. Sadece deride hastalık o lu ştu ru r. To x ö p la s m a ğoridil, immünitesi sağlam kişilerde % 90 asemptomatiktir. Lenfadenopatiye yol açabilir.



Ateş, makülopapüier döküntü, kas ağrıları görülebilir. Lenf foliküllerinde reaktif hiperplazi belirlenir, immünitesi baskılanmış hastalarda latent enfeksiyonun reaktivasyonu görülebilir. A ID S olgularında gelişen lokal M S S tutuiumunda en sık etken T göndü ‘dir.



Doğru cevap: C ■..( T T B 2 E Y L Ü L 2011) - ........................ -.■■■■■...:------------34. Aşağıdakilerden hangisi vlseral leishmaniazisin etkenlerinden biridir? A) C)



Leishmania donovani B) Leishmania majör Leishmania peruviana D) Leishmania braziliensis E) Leishmania aethiopica



Doğru cevap: A ■. ■



( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 1 1 ) ..— ..■



35. Piasmodium vivax sıtmasında döngüsüresi kaç saattir? A ) 72 C) 36



B) 48 D ) 24



E) 12 Doğru cevap: B .



eritrositik



MİKROBİYOLOJİ ► 265



Tablo: Patojenik parazitlerin bulaşma şekillen O rg a n iz m a



İn fe k tif fo rm



I



Bulaşm a yolu



1 - in te stin a l p ro to z o o n la r Entamoeba histolitica



Kist/trofozoit



Giardia lamblia



Kist



Fekal-oral



Dientamoeba fragilis



Trofozoit



Fekal-oral



Balantidium coli



Kist



Fekal-oral



isospora belli



Ookist



Fekal-oral



Kriptosporidium türleri



Ookist



Fekal-oral, bilinmiyor



Enterositozoon bieneusi



Spor



Fekal-oral



Fekal-oral ya da venereal



I



f



2 - U ro g e n ita l P ro to z o a ; Trichomonas vaginalis



Trofozoit



Direk (venereal)



3 - Kan ve doku p ro to z o o n la rı Neagleria ve Acantamoeba türleri



Kist/trofozoit



Direk inokülasyon, inhalasyon



Plasmodium türleri



Sporozoit



Anafel sivrisineği



Babesia türleri



Piriform body



İxodes kenesi



Toxoplasma gondii



Ookistler ve doku kistleri



Fekal-oral, etoburlar Flebotom tatarcığı



Leishmania türleri



Promastigot



Tripanosoma cruzei



Tropomastigot



Reduviid böceği



Tripanosoma brucei



Tropomastigot



Tsetse sineği



Enterobius vermicularis



Yumurta



Fekal-oral



Ascaris lumbricoides



Yumurta



Fekal-oral



Toxocara türleri



Yumurta



Fekal-oral



Trichuris trichiura



Yumurta



Fekal-oral



Ancylostoma duodenale



Filariform larva



Kontamine topraktan deriye direk penetrasyonla Direk cilt penetrasyonu, otoenfeksiyon



Necator americanus



Filariform larva



Strongyloides stercoralis



Filariform larva



Direk cilt penetrasyonu, otoenfeksiyon



Trichinella spiralis



Dokuda enkiste larva



Etlerin yenmesi



Wuchereria bancrofti



Üçüncü evre larva



Sivrisinek



Brugia malayi



Üçüncü evre larva



Sivrisinek



Loa loa



Filariform larva



Chrysops sineği



Mansonella türleri



Üçüncü evre larva



Küçük titrersinek, karasinekler



Onchocerca volvulus



Üçüncü evre larva



Simulium karasineği



Dracunculus medinensis



Üçüncü evre larva



Enfekte siklopsların sindirim yoluyla alınması



Dirofilaria immitis



Üçüncü evre larva



Sivrisinek



Parazitoloji



4 - N e m a to d la r;



5 - T re m a to d la r Sudaki plantlarda bulunan metaserkaryaların sindirim yoluyla alınması



Fasciolopsis buski



Metaserkarya



Fasciola hepatica



Metaserkarya



Sulardaki plantlarda bulunan metaserkarya



Clonorchis sinensis



Atetase rkary a



TatUsu balıklarındaki enkiste metaserkarya



Paragonismus Westermani



Metaserkarya



Tatlısu kabuklularındaki enkiste metaserkarya



Schistosoma türleri



Serkarya



Serbest yüzen serkaryaların direk penetrasyonuyla 6 - Sestodlar



Taenia solium



Sistiserkoz, embriyonlu yumurta veya proglottid



Enfekte domuz eti yenmesi, yumurtaların yenmesi (sistiserkozis)



Dyphillobotrium latum



Sparganum



Sparganum içeren batıkların yenmesi



Echinoccus granulosus



Embriyonlu yumurta



Köpeklerin kirlettiği besinlerde bulunan yumurtaların yenmesi, fekal-oral



Hymenolepis nana



Embriyonlu yumurta



Yumurtaların yenmesi, fekal-oral



Hymenolepis diminuta



Sistiserkoz



Kınkanatlıların larvaları tarafından kontamine edilen hububatların yenmesi



Dipylidium caninum



Sistiserkoid



Enfekte pirelerin sindirim yoluyla alınması



/



w



fr-----....



266 4 TUfV! TUS SORULARI ■v.



— — — — — (T T B 2 MAYIS 2011}



36.











-------------- ----------- (T T B 2 NİSAM 2012) ---------------------------



Enfekte atıkîarfa kontamine olm u ş gıdaların tüketilmesi, enfekte ara konakların iyi pişirilmemiş etlerinin yenmesi veya atıklarıyla sıkı temas sonucunda insanlan enfekte edebilen ve konjenital yolla da geçebilen parazit aşağıdakilerden hangisidir? A) C)



Plasmodium ovale B) Balantidium coli Toxoplasma gondîî D ) Leishmania tropica E ) Trypanosom a cru zi



114.Kafa-azar (Visseral leishmaniazis) hastalığının ülkemizde doğadaki rezervuarı ve biyolojik vektörü aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilmiştir?. A) Küçük kemirgenler - Reduvid türleri B) C) D) E)



Orm an kemirgenleri - Anofel türleri Rodentler - Cyclops türleri Köpek - Phlebotomus türleri Küçük memeliler - Triatomo türleri



Doğru cevap: D



_



Doğru cevap: :



'



37.



— (TTB 2 NİSAN 2012} —



— ■ — ~~



{T T B 2 MAYIS 2011)



Sıtma hastaiığında konak direncinde roi alan en önemli organ aşağıdakilerden hangisidir? A) C)



Deri Dalak



B ) Böbrek D) Karaciğer



107.Aşağıdaki!erden hangisi, zorunlu hücre içi paraziti değildir? A) Trypanosom a brucei gambiense B) Plasmodium vivax C ) Babesia microti D ) Leishmania major E ) Toxoplasma gondii



E) Beyin Doğru cevap: C



Doğru cevap: A Y -.-{S T S 1 M A R T 2010)



..( T T B 2 N İS A N 2012)



38.



Aşağıdaki etkenidir? A) C)



parazitlerden



hangisi



şark



çıbanı



Leishmania tropica B) Giardia lamblia Trichom onas vaginalis D ) Plasmodium vivax E ) Toxoplasma gondii



Doğru cevap: A ■ —



— — -(S T S 1 M A R T 2010) - —



~



109.Dünyada en fazla ölüme sebep olan sıtm a etkeni aşağıdakilerden hangisidir? A ) Plasmod iu m vivax B ) Plasmod iu m ovale C ) Plasmodium berghei D) Plasmodium malariae E ) Plasmodium falciparum



Parazitolo;



Doğru cevap: A



39. Aşağıdaki parazitlerden hangisi makrofajları enfekte eder? A) C)



primer olarak



Plasmodium vivax B ) Trypanasom a cruzi Entamoeba histolytica D ) Leishmania donovani E ) Plasmodium falciparum



Doğru cevap: D ■'■■■ 40.







(S T S 1 M A R T 2012) ' ^- — —



■; y



Aşağıdaki parazitlerden hangisi enfekte çiğ et ve et ürünleriyle bula şarak fetüste enfeksiyona yoî aça r? A) C)



Cyclospora cayetanensis B) Taenia saginata Toxoplasma gondii D ) Trichinella spiralis E) Leishmania donovani



Doğru cevap: C .







-— — ™ (5 TS '1 M A R T 2012) — — — —



•\



41. Plasmodiumların eşeyli üreme dönemi aşağıdaki canlılardan hangisinde geçer? A) C)



Kene Bit: y . :



B ) insan B ) Tatarcık



E) Sivrisinek Doğru cevap: E"-



■.



MİKROBİYOLOJİ ► 267 S ch ü ffn e r granüllerinin bulunduğu sıtm a tü r le r i... Plasmodium yivax/ovale



SP O T BİLGİLER İnsanı ara konak olarak seçen profczoon... Toxoplasma, Plasmodium Toxoplasma gondii sonkonağt...Kedigiller Kedi dışkısında bulunan form... Ookist A n n e d e n b e b e ğ e bulaşan.. .Takizoit Ç i ğ etlerle ye transplantasyonla bulaşan... Bradizoit AIDS olgularında gelişen lokal MSS tutulumunda en sık etken.. .T. gondii Bebekte koryoretînit, serebraf kalsifikasyonlar, hidrosefali... Konjenital toksoplazmoz Sabin-Feldman boya testi. ..Tokoplazmoz (engüvenilir serolojik test) Konjenital toxoplasma enfeksiyon tanısı için.. .Bebekte Ig M yanıtı araştırılır Toxoplasmada klasik tedavi.. .Primetamin sülfodiazin Serebral toxoplasma tedavi ve proflaksi... Kotrimoksazol Gebelikte akut enfeksiyon.. .Spiramisin Dünyada ve bizim ülkemizde en sık sıtma etkeni. ..Plasmodium vivax Plasmodium türlerinin son konağı ve vektörü... Anofel cinsi sivrisineklerdir. Anofelden bulaşan sıtma parazit formu. . .Sporozoit Plasmodiumların eritrositlerde bulunan formu... Merozoit, Gametosit Kan transfüzyonu ile bulaşan form.. .Eritrositer Merozoit Plasmodiumiarın karaciğerde bulunan formu.. .Merozoit, Hipnozoit Sıtmada relapstan sorumlu form.. .Hipnozoit Hipnozoit formda kalabilen, bu nedenle de reiapslarla seyreden sıtma etkenleri.. .Plasmodium vivax ve Plasmodium ovale Rekrudesens.. Yetersiz tedavi sonucu ilk 2 a y içinde hastalığın tekrarlayabilmesidir. t i Rekrudesens yapan sıtma etkeni.. .P.malariae Sıtmada ateş nöbeti aralıkları.. .P.malariaee hariç 48 saat, p.malariaee 72 saat Malign sıtma etkeni.. .P.falciparum En ağır sıtma etkeni.. i Plasmodium falciparum (organlarda nekroz)(Karasu ateşi) Eritrositlerde iki taşlı yüzük manzarası... P.falciparum Muz şeklinde gametosit, . ,P. falciparum Eritrositlerde maurer lekesi...P.falciparum Tropikal şplenomegali yapan ve nefrotik sendrom ile ilişkili sıtma...P.malariae Rozet şeklinde şizont.. .P.malariae Zieman granülleri. . .P.malariae Eritrositlerde tek taşlı yüzük manzarası. ..P.vivax Plasmodium vivax'm tanısında, periferik yayma preparatlarmda genç yüzük formu dışında bütün formlarında bulunan eozinofilik granüler yapılar... Schüffner tanecikleri



*



Tro p ik bir bölgeye seyahat ettikten sonra 4 8 -7 2 saat aralar ile yükselen 40 °C ateş, halsizlik, titrem e ve terleme şikayetleri olan hastada tanı koymak için öncelikle yapılması gereken.. .6iemsa ile boyanmış kalın damla preparat



*



S ıtm a d a t e d a v i ... P.vivax ve P.ovale için radikal (klorokin+primakin), P.falciparum ve P.malariaee için klinik (kforokin)



*



Sporozoitlere etkili antimalaryai ila ç .. .Primakin



*



Gebede kullanılmayan...Primakin



*



Gebede sıtm a .. .Klorakin, Proguanil



*



Kiorokîn direnci varsa sıtma tedavisi.. .Te k doz meflokin (veya kinin+aoksisikiin)



*



S ıtm a p ro f la k s i.. Öncelikle klorakin te rcih edilir, diren çli P. falciparum olgularının olduğu bölgelere seyahatte haftada bir meflokin ya da günlük doksisiklin kullanılabilir







Sıtm aya doğuştan dirençli olunan du ru m la r.. .O ra k h ücreli anemi, hem oglobinopatiler, glikoz 6 -fo s f a t dehidrogenaz eksikliği olanlar. D u f y a n t ije n i n e g a t if o la n la r d a e n f e k s iy o n oiuşturamayan Plasmodium t ü r ü .. . P. vivax



*



Kene ile bulaşan, sıtmaya benzer klinik oluşturan (ü şü m e, t it r e m e , a te ş , te rle m e anem i) yapan protozoon... Babesia microti



*



Babesia m i c r o t i . Ö z e l l i k l e splenektom ili, immün supresif hastalarda ağır bir klinik tablo oluşturabilir.



*



A frik a uyku hastalığı etkeni ve tablosu. ..Trypanosoma brucei, ensefalit. Vektörü çeçe sineği Chagas hastalığı etkeni. . . Trypanosoma cruzi



*



Enfeksiyonlarında yüzde ve gözde ödem ve raşlarla seyreden Romana belirtisinin görüldüğü p a r a z it... Trypanoşoma cruzi



*



Megakolon, megaözafagus, kardiyom yopati... Chagas



*



Trypanosoma cruzi tanısı...Ksenodiyagnoz



*



Kaiaazar (visseral leishmaniaîzis) e tk e n i.. .Leishmania donovani/infantum







Kaiaazar (visseral leishmaniaîzis) Dalak çok büyüyebilir. A t e ş , anem i, tro m b o s ito p e n i, lökopeni g ö rü lü r. Sedim entasyon çok yüksek bulunur. Gama globulin poliklonal olarak çok artmış olarak saptanır.



-



Hem visseral hem de kutanöz leishmaniaziste etken.. .L. tropica



*



Leishm ania tü rle rin in bulaşmasında ro l oynayan v e k tö r...Phlebotomus (tatarcık)



*



Leishmania memelilerdeki fo rm u .. .Am astigot Leishmania vektörde bulunan fo rm u .. . Promastigot Leishmania besiyerinde üreyen f o rm ... Promastigot Leishm ania tanısında kullanılan b e s iy e r i.. .N N N besiyeri



*



Leishmania donovani’nin h edefi...R ES



*



Şark çıbanı etke ni... Leishmania tropica, Leishmania majör



-■



Şark çıbanı.. .Sadece deride enfeksiyon oluşturur.



*



Çivi b e lir tis i.. Şark çıbanında kabuk kaldırıldığında altında görülen çıkıntılar Leishmania te d a v i.. . Am foterisin-B



268
g



^ @ ®



@



% • #



Fıçı görünümlü artrosporlar



# v Parçalanır \



9 ®



Yayılır, tekrar sferül oluşur



sferüller



|



Ekinokandin grubu antifungaiier aşağıdakilerden hangi enzimi inhibe ederek mantar hücre duvarı sentezini



15-20 (i çaplı



| Akciğerde



8.



f



Diğer dokularda



engeller? A ) Skualen e p o k s id a z



|



B ) Sitokrom p45ö 14 a lfa -d e m e tıfa z C ) G lu k a n sen taz



Ş e k il: K o k s id iy o id o m ik o z



D ) La nesterof dem etiiaz E) 4.



A ş a ğ ıd a k ile rd e n



hangisi



te r m a l



d im o rflk



K itin sentaz



m a n ta r



tü rle rin d e n b irid ir?



A) B)



Histoplasma capsulatum



9.



Kaspofungin aşağıdaki hangi mantar üzerine antifungal etki göstermez?



Candida krusei



C) Trichophyton ru b ru m



A} Candida



D) Rhizopus oryzae



B) Aspergillus



E)



C)



Cryptococcus neoform ans



Histoplasma



D ) Cryptococcus 5.



Beyaz piedra etkeni aşağıdakilerden hangisidir?



E) Coccidioides



A ) C ry p to c o c c u s neoform ans



S ) Candida albicans C)



'C e M p lm W ;



P é n ic illiu m m a rn e ffe !



D ) A s p e rg illu s n id u la n s E)



6.



T ric h o s p o ro n b e ig e lii



Antifungallerin etki mekanizmasını sorgulayan, Farmakoloji bilgileriyle de yapılabilecek sorular.



Hücresel im m un vetmezfikli hastalarda en sık m enenjit etkeni fungus aşağıdakilerden hangisidir?



A llila m in le r



(te rb in a fin ,



skualen



n a ftifin )



epoksidazı



inhibe ederek ergosteroî sentezim önlerler. A) Candida albicans B) Cryptococcus neoform ans C)



Pénicillium marneffei



D } Aspergillus fumigatus E)



Rhizopus oryzae



Skuîen ----------------- — * Skualen epoksidaz t T E R R İN A T İ N



Lanosterol - >



Ergosteroî



14 alfa demetiiaz t AZOLLER



Cevapları 4:A, 5:E. 6:B Pénicillium m arneffei özellikle Güneydoğu Asya'da HIV ile İnfekte kişilerde rastlanan fırsatçı bir mantardır. Pénicillium ailesi İçinde sınıflandığı halde dimorfik özellik (doğada küf, insanda maya) gösterir.



sentezini azof grubu ilaçlar önlemektedir. Glukan sentez in h ib itö rle ri 1,3-beta D-glukan sentetaz



H is to p la s m a c a p s u la tu m : Term al dim orfik mantardır.



Mantarlar



Sitokrom p 4 5 0 14 a lfa -d e m e tila zr inhibe ederek ergosteroî



C a n d id a k ru se i: Mayamsı bir mantardır, doğada yaşamaz.



enzimini inhibe ederek mantar hücre duvarının önem li bir kcm ponenti olan l-3-h eta-D -g !u ka n sentezini önlerler. Bu grupta k a s p o fu n g in (pnöm okandin), yer almaktadır.



T r ic h o p h y t o n ru b r u m : En sık derm atofitoz etkeni olan bir



insan küfüdür. Rhizopus oryzae: Ekmek küfü olarak bilinen m antar grubu içerisinde yer alan bîr küf mantarıdır. Mukormikozun en sık etkenidir. C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s : Tek fazlı bir maya mantarı



olup, hücresel im m ün m enenjit etkenidir.



yelmezlîkli hastalardaki en sık



MİKROBİYOLOJİ ► 325



Tablo: Klinik önemi olan mantarların laboratuvar sınıflandırması K Ü F CİNSLERİ M AYA CİNSLERİ



Ş E F TA L İ K Ü F L E R SEPTASİZ K Ü F L E R D e rm a to fitle r



• Cryptococcus Candida Malassezia Saccharomyces Trichosporon



D im o rfik fe r



Trichophyton Microsporum Epidermophyton



Blastomyces Coccidioides Histoplasma Paracoccidioides Pénicillium marneffei Sporothrix



D iğ e rle ri Aspergillus Fusarium Pénicillium



Mucor Rhízomucor Rhizopus



--------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 0 8 )--------------------------



D lëER SIN AVLAR D AN SORULAR 2. Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi amfoterisin B ye dirençlidir? --------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 0 8 )---------------------------



1.



Mantar hücre duvarında bulunan Beta 1,3 ve Beta 1,4 polisakkarit yapılara spesifik olarak bağlanan kimyasal madde aşağıdakilerden hangisidir?



A) Candida lusitaniae B ) Candida krusei C) Candida albicans D) Candida tropicalis E) Candida parapsilosis Enfeksiyon hastalıkları etkenlerinin doğal dirençli olduğu ilaçlan bilmek önemlidir. A y n ı bilgi C.lusitaniae tedavisinde verilmesi uygun olmayan antifungal ilaç diye de sorulabilir dikkat!!!!



A) N-asetil-L-sistein B) Ditiotreitol C) Potasyum hidroksit D) Periyodik asit shiff E) Kalkoflor beyazı



C. lusitaniae, amfoterisin B’ye C. tropicalis, ketokanazole



Mantar tanısında kullanılan yöntem ve boyalar sık karşılaştığımız sorulardandır.



C. krusei, flukanazole doğal dirençlidir.



Kalkoflor beyazı, mantar hücre duvarını spesifik olarak boyar. Fluoresans mikroskobu varlığında kullanılabilir. Mantarların duvarında bulunan kitin yapısını boyamaktadır.



asit



shiff,



mantar



tanısında



------------------ -—



(Y D U S M A Y IS 2008) —



3. Deri ve tırnak kazıntısı örneklerinin direkt olarak mikobiyotik ağarda kültürlerinin yapılıyor olmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?



P otasyum hidroksit, mantar tanısında keratini eritm ek amacıyla kullanılır. P eriyodik



Doğru cevap: A



A ) Bu besiyerinde dermatofıtlerin fenol oksidaz



dokuların



aktivitelerinin ortaya çıkması



boyanmasında kullanılır.



B) Mikobiyotik ağarda antifungal madde bulunmaması



Doğru cevap: E



C ) Diğer besiyerlerinde dermatofıtlerin üreyememesi D) Dermatofıtlerin siklohekzimide dirençli olmaları E ) Daha zengin bir sporulasyon sağlaması



A N TİF U N G A L L E R E rg o ste ro l S e n te z in i in h ib e E d e n le r • Morfinler •Allialminler •Tikokarbamatlar • Azoller



Fekesterolün episterole dönüşümünü engeller Skualenin oksidasyonunu engellerler Skualenin oksidasyonunu engellerler 14 alfa-demetilaz enzimini bloke ederler



r



• FTusitozin



I



RNA ve DNA sentezini inhibe eder



|



Kromozomların ayrılmasını engeller



j



Ergosterole bağlanır



H ü c re B ö lü n m a sin i E n g e lle y e n le r • Griseofulvin H ü c re Z a rım B o z a n la r • Polienler H ü c re D u v a r S e n te z in i E n g e lle y e n le r • Ekinokandinler



1,3-beta glukan sentetaz enzimini inhibe ederler



Mantarlar



N ü k le o tid An a loğu



326 4 TÜM TUS SORULARI TU S için biraz detay bir soru olsa da mantarlar için hazırlanan besiyerlerine kontamitant küflerin ürem esini önlemek için siklohekzim id eklenir. Dermatofitfer sikiohekzimide dirençli olduğundan bu besiyerlerinde üreyebilirler.



— -------- :----------- (Y D U S EK İM 2 0 0 8 -0 9 )-------------------------6.



A) B) C) D) E)



• Dermatofîtlerr üretebilmek için besiyerine ek­ lenen ilaç... Siklohekzimid Doğru cevap: D — — — — — - (Y D U S EKİM 2008-09) --------------------------



4.



A ş a ğ ıd a k i antifungal ilaçlardan h ü cre s in d e RNA üzerinde etkilidir? A ) Flusitozin C) Fîukonazol



hangisi



A s p e rg illo z tanısında y a y g ın olarak kullanılan E L İS A testi, m antarın hangi antijenini gösterm ek üzere geliştirilm iştir? Galaktömannan Glukuronoksilomannan ß-glukan N-asetii giukozamin Peptidoglikan



Dikkati!! Son yıllarda invazif Aspergilloz ve Candida tanısında kullanılan serolojik yöntem ler sık gündeme gelmeye başlamıştır.



mantar



A s p e rg illo z tanısında galaktöm annan, C and ida tanısında m anrian antijeninin serumda gösterilmesi günüm üzde yaygın kullanıma girmiş testlerdir.



S ) Ekinokandinlcr D ) Nistatin E ) Amfoterisîn B



Doğru cevap: A V



Antifungaİlerin etki mekanizmasının öneminden daha önce de bahsetmiştik. Flu sito zin , mantar hücresi içerisine alınan 5-flusitozin, mantarın sitozin deam inaz enzimi ile 5-florourasil’e dönüşür. Bu da hücrenin D N A ve protein sentezini inhibe ederek toksik etki yapar.



(Y D U S EK İM 2008-09) — — 7.



F îu k o n a zo l, sitokrom p-450 enzim sisteminde yer alan 14 alfa-demetilaz enzimini inhibe ederek mantar sitoplazmik membranındaki lanosterolden ergosterol sentezini bloke eder. Böylece geçirgenlik bozulur.



14 a-demeti!az



Aslında TU S için biraz detay soru olmakla beraber Kriptokoklar çok sık sorulan mantarlar arasında olduğu için, bunların melanin pigm enti yaptığını ve Bird Seed ağarda kahverengi koloniler yaptığını bilmek de yarar olacağı kanaatindeyiz.



Ergosteroi



BLOKAJ



B ird seed ağar, kriptokok üretmek Kahverengi koloniler şeklinde ürer.



A m fo te risîn B ve Nistatin, ökaryotların sitoplazmik membranındaki ergosterollere bağlanarak membran integrasyonunu bozar.



için



kullanılır.



Sab o u ra u d dek stroz ağar, mantar üretilmesinde en sık kullanılan besiyeridir. Kanlı ağar, özellikle bakteriler için kullanılan gene! kullanım besiyeridir.



Doğru cevap: A (Y D U S E K İM 2008-09) - —



5. Aşağıdaki" antifungal' ilaçlardan



hangisi



.



M ısır u nu -tw een 80 ağar, candida cinsi mantarların morfolojik özelliklerini saptamak için kullanılır.



invazif



a sp e rg illo z tedavisinde kullanılm az? Â ) Vorikonazoi B ) itrakonazol C ) Amfoterisîn B



D) Fîukonazol E ) Kaspofungin



Sorunun amacı antifungallerin kullanım endikasyonlannm bilinmesidir. A s p e r g illu s tedavisinde azol grubunun hepsi kullanılmaz. B u gruptan sadece itr a k o n a z o l ve v o r ik o n a z o i’ün Aspergillus tedavisinde kullanımı mevcuttur. Aspergillus enfeksiyonlarında azol grubundan sadece itrakonazol ve voriko nazoi etkilidir. Fîukonazol, Ketokonazol gibi azoilerin etkisi yoktur. A m fo te risîn B ve K a spo fu ng in de invazif aspergilloz tedavisinde kullanılan ajanlardır.



Doğru cevap: D



C ry p to c o c c u s türü m ayaların kahverengi koloni olu ş tu rd u ğ u tanım layıcı besiyeri aşağıdakilerden hangisidir? A ) Sabouraud dekstroz ağar B) Kanlı ağar C ) Bird seed ağar D ) Mısır unu-tween 80 ağar E ) Klamidospor ağar



E kinokan din ler, 1,3-beta glukan sentetaz enzimini inhibe ederek mantar hücre duvarının önemli bir kömponenti olan 1-3-beta-D-glukan sentezini önlerler.



Lanosteroi



-----------



Doğru cevap: C ---------------------- --- (Y D U S E K İM 2 0 0 8 -0 9 )------------------------8.



Yalnızca dim orfîk oian fu n g u sia r h angisinde birlikte ve rilm iştir?



aşağıdakiierin



A ) Coccidioides immitis, Histoplasma capsulatum, Blastomyces dermatitidis B ) Cryptococcus neoformanS, Coccidioides immitis, Paraccccidioides brasiliensis C ) Histoplasma capsulatum, Cgndida albicans, Sporothrix schenckii D ) Pneumocystis jiroveci, Candida duplîniensis, Cryptococcus neoformans E ) Aspergillus fumigatus, Rhizöpus arrhizus, Blastomyces dermatitidis



Termal dimorfîk mantar sorularıyla benzer şekillerde daha önce de karşılaşmıştık.



MİKROBİYOLOJİ ► 327 Termal dimorfîzm gösteren mantarlar - Histoplasma capsulatum



almaktadır. Esas olarak dirençli invaziv aspergilloz ve kandidozların sisternik tedavisinde kullanılmaktadır. F u sa riu m , azol grubu ilaçlar kullanılabilir.



- Cocddiodes immitis - Blastomyces derm a titidis



C ry p to c o c c u s , amfoterisin B + 5 Flusitozin.



- Paracoccoides brasiliensis



T ric h o s p o ro n , azol grubu ilaçlar kullanılabilir.



- S p o ro th rix schenckii



R h izo p u s tedavide mümkünse cerrahi tedavi ve amfoterîsin-B kullanılır. Son yıllarda posokanazol etkili



- Pénicillium m arneffei



bir antifungal olarak kullanılmaktadır.



Doğru cevap: A



Doğru cevap: C ------------------------- (Y D U S E K İM 2008-09)



9. Flukonazole dirençli olması nedeniyle tür düzeyinde tanımlanması klinik önem gösteren Candida türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Candida kruseı C) Candida albicans



B) Candida lusitaniae D) Candida tropicalis



E ) Candida parapsilosis



Enfeksiyon hastalıkları etkenlerinin doğal dirençli oldukları ilaçların öneminden daha önce de bahsetmiştik. A y n ı bilgi C.krusei tedavisinde kullanılması uygun olmayan antifungal hangisidir ya da kandidozlu hasta ile ilgili vaka sorusunda flukonazol verilmiş ama tedavi olmamış şeklinde de sorulabilir dikkat!!!



--------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 1 0 )---------------------------



11. Doku örneklerinde mevcut olan mantar yapılarının mikroskobik olarak saptanabilmesi için kullanılması önerilen en başarılı boyama yöntemi aşağıdakilerden hangisidir? A ) Wright B ) Giemsa C) Metenamin gümüşleme D) Hematoksilen-eozin E ) Papanicolaou



Benzer sorularla daha önce karşılaşmıştık, a Mantar tanısında boyalan iyi bilmek gerekir.



de defalarca kullandığımız



G o m o ri m etanam in g ü m ü ş le m e , dokularda mantar elemanlarını boyamakta kullanılan en iyi boyadır. H e m oto ksilen-eozin (H E ), periyodik asit schiff (PAS); dokudaki mantar elemanlarını boyar.



C . lusitaniae, amfoterisin B’ye C. tropicalis, ketokonazole C . krusei, flukonazole doğal dirençlidir.



Doğru cevap: A



G iem sa, hücre içi yerleşimli mantarların (H. capsulatum) boyanmasında faydalıdır. W rig ht, periferik yaym ada kullanılan boya yöntemidir.



10. Genellikle düşük virülanslı bir tür olarak bilinen ve amfoterisin B ye olan direnci nedeniyle fungemilerde önem kazanan Candida türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Candida lusitaniae B) Candida albicans C) Candida krusei D) Candida tropicalis E) Candida parapsilosis Çok benzer soru tekrar sorulm uş!!! C . lusitaniae, amfoterisin B’ye C . tropicalis, ketokanazole C . krusei, flukanazole doğal dirençlidir.



D oğru cevap: A ------------------------- (Y D U S M A Y IS 2 0 1 0 )---------------------------



12. Ekinokandin grubu antifungal ilaçlar aşağıdaki mantar cinslerinden hangisine karşı yüksek aktivite gösterir? A) Fusarium C) Candida



B ) Cryptococcus D) Trichosporon E) Rhizopus



A y n ı soru tekrar karşımızda!!!! Ekinokandinler antifungaller arasında hücre duvarı sentez inhibitörü (glukan sentez inhibitörü) olan gruptur. Bu grupta kaspofungin (pnömokandin) ve mikafungin yer



P apan ico laou, pap sm ear örneklerinin boyanmasında kullanılır.



D oğru cevap: C --------------------------( T T B 2 N İS A N 2006)



13. Bir dermatofitoz kuşkusunda, klinik örneğin mikroskobik incelenmesi için yapılacak préparât aşağıdakilerden hangisi ile hazırianmalıdır? A) Giem sa boyası B) G ram boyama C ) % 10-20 potasyum hidroksit D) Metilen mavisi E ) Hematoksilen-eozin



Keratinize doku incelenirken keratin tabaka mutlaka eritilip incelenmelidir. Bunun için de doku potasyum hidroksitle muamele edilmelidir bilgisi farklı soru cümleleri ile defalarca sorulmuş. Mantar enfeksiyonlarının tanısında örneklerin direkt incelenmesi en önemli rolü oynamaktadır. Özellikle deri, tırnak gibi keratinden zengin örneklerin direkt değerlendirilmesinde K O H , dim etil hidroksit gibi eriticiler kullanılır. Bunlar keratini eriterek mantar elemanlarının görünür hale gelmesini sağlar. G ram yöntem i ile Candida cinsi mayalar m or olarak boyanabilirse de G ram yöntemi mantarların boyanması için uygun değildir. G o m o ri m etanam in gü m ü ş le m e , hem otoksilen-eozin (H E ), periyodik asit schiff (P A S ) boyaları dokularda mantar elemanlarını boyamakta kullanılır.



Mantarlar



(Y D U S E K İM 2 0 0 8 -0 9 )--------------------------



328 4 TÜM TUS SORULARI G ie m sa, hücre içi yerleşimli mantarların (H . capsulatum) boyanmasında faydalıdır.



D oğru cevap: C :■ ..



■.- ~



'(T T B



-------------- ---------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )--------------------------



16. Mantarların taksonomik sınıflandırılmasında aşağıdaki ölçütlerden hangisi kullanılır? A ) Hücre duvarındaki heksozamin polimerinin türü B ) Eşeyli spor türü C) Kapsül varlığı D ) Fermentasyon reaksiyonları E ) Mitlerdeki septum varlığı



2 EY L Ü L 2006)---------- -------------



14. Aşağıdaki antifurtga! ilaçlardan hangisi mantar hücre membranında bulunan ergosterole bağlanarak etki gösterir? A) B) C) D) E)



Mantarın spor yapısı; mantarın üremesinden, yayılmasından ve taksonomik olarak sınıflandırılmasından sorum lu yapısı olması nedeniyle sınavlarda sık karşımıza çıkabilmektedir.



Amfoterisin B Flusitozin Ketokonazoi Sordarin Kaspofungin asetat



Mantarların spor yapıları eşeyli ya da eşeysiz üremeye göre farklı yapılar oluşturur. Bu yapılar özellikle küf mantarlarının tanımlanmasında özel bir öneme sahiptirler.



Benzer sorularla daha önce de sıkça karşılaşmıştık. Antifungallerin etki mekanizmaları önemli ///



Üreme özelliklerine göre mantarlar dört grup altında incelenebilir;



A m fo te risin B, ergosterole bağlanarak hücre zarı yapısını bozar. Febril nötropenik hastalarda ateş düşmediğinde, ciddi enfeksiyon varlığında ampirik olarak Aspergillus, Blastomikoz, H. capsulatum, C . neoformans, C . immitis, sistemik Candida enfeksiyonlarında ilk seçenek olarak kullanılır. Leishmania ve Naeglaria enfeksiyonlarında da kullanılmaktadır.



Deuterorrriseiier (F u n g u s imperfects): Eşeyli üreme şekli bilinmeyenler. Zigom isetier: Eşeyli üremede zigospor oluştururlar.



F lu sito zin , nükleozid analoğu ilaçtır. K e toko nazoi, ergosterol sentezini b o za r



K a sp o fu n g in asetat, 1,3-beta glukan sentetaz enzimini inhibe ederek mantar hücre duvarının önemli bir komponenti olan 1-3-beta-D-glukan sentezini önler



D oğru cevap: A (T T B



2 EYLÜL



2006)



...



15. Klinik örneklerin mikoloji laboratuvannda mantar yönünden değerlendirilmesinde aşağıdakilerden hangisi kullanılmaz?



B a z id io m is e t ie r : E ş e y li ü re m e d e b a z id io s p o r oluştururlar.



..



: ( T T B 2 E Y L Ü L 2007) —



-------------



17. Aşağıdaki mantarlardan hangisi termal dimorfizm gösterir?



En önem li termal dim orfizm gösteren m antarlar;



C ) G ram boyası D) iyot boyası E ) Çini mürekkebi



Sorunun amacı daha önce de benzer şekilde defalarca sorulan mantar tanısında kullanılan yöntemlerin bilinmesidir.



İyot boyası daha çok bakteriler için kullanılır.



G ra m y öntem i ile Candida cinsi mayalar mor olarak boyanabilirse de Gram yöntemi mantarların boyanması için uygun değildir. Ç in i m ü rekkebi kapsüllü bir maya olan C ry p to c o c c u s n e o fo rm ans ta n ıs ın d a fa y d a lıd ır. duvarım



spesifik



olarak



-



Hlstoplasma capsulatum



-



Coccidiodes immitis



-



Blastomyces denmatiiidis



-



Paracoccoides brasiliensis



-



Sporothrix schenckii



-



Pénicillium mameffei



Doğru cevap: E



Deri, tırnak gibi keratinden ze n g in örneklerin d ire k t d e ğ e rle n d irilm e s in d e K O H , dimetil hidroksit gibi eriticiler kullanılır



hücre



B ) Aspergillus fumigatus C ) Rhizopus arrhizus D ) Cryptococcus neoformans E ) Sporothrix schenckii



A y n ı soru tekrar karşımızda!!!!



hidroksit



B) Kaikofior beyazı



Mantarlaı



-



A ) Candida glabrata



. ■■



Mantar



A skom isetler: Eşeyli üremede askospor oluştururlar.



Doğru cevap: B ' -



S ord a rin , E F -2 inhibisyonu ile protein sentezini bozan yeni antifungal ilaçtır.



A) Potasyum



-



boyayan



“Calcoflour” beyazı boyası fluoresans mikroskobu varlığında kullanılabilir. Mantarların duvarında bulunan kitin yapısını boyamaktadır.



(T T B 2 NİSAM 2008)'—



--—



---



18. Aşağıdakilerden hangisi dimorfik mantarlardan biri değildir? Â ) Coccidioides immitis B ) Cryptococcus neoformans C ) Paracoccidioides brasiliensis D ) Blastomyces dermatitidis E ) Histoplasma capsulatum



A yn ı soru!!! Cryptococcus neoformans monomorfik m aya mantarıdır.



D oğru cevap: D



.



Diğer seçeneklerin hepsi dimorfik mantarlardır.



Doğru cevap: B



MİKROBİYOLOJİ ► 329 —











-



(TTB 2



N İS A N 2008)



... .



19. Aşağıdakilerden hangisi antifunga! ilaçlardan biri değildir? A) Flukonazol



C)



5-fluorositozin



B) Griseofulvin D ) Amfoterisin B E) Lamivudin



Antifungaller ve etki mekanizmaları ile ilgili benzer sorularla şık karşılaşmıştık. Aslında ilk bakışta cevabı çok kolay b ir sorudur ama seçenekler özensiz hazırlanmıştır. C sıkkındaki 5-Fluorosİtozin aslında nükleozid analoğu grubunda bulunan bir ilaçtır ama krİptokok tedavisinde Amfoterisin B ile kombine kullanılır. La m ivu din, H IV ve H B V tedavisinde kullanılan revers transkriptaz inhibitöru antiviraldir. 5 Flusitozin ajanlardır.



nükleozid



analoğu



diğerleri



antifungal



Doğru cevap: E ----------------------- --



(TTB 2



N İS A N 2 0 0 9 }-------------------------



20. Aşağıdakilerden hangisi eşeyli mantar sporlarından biri değildir? A) Askospor C)



B) Basidiospor



Blastospor



D ) Zigospor



E) O ospor Mantarların sp o r yapıları ile ilişkili sorularla daha önce de defalarca karşılaştık. Sporun görevlerini ve mantarların sp o r yapılarına göre sınıflandırılmasını mutlaka bilmek gerekir. Eşeyli M antar S p orları



-



Bazidiospor Askospor Zigospor Oospor



Doğru cevap: C --------------------------(TTB 2 N İS A N 2 0 1 0 )------------------------- -



21. Maya mantarlarında oluşan tomurcuğun ana hücreden ayrılmayarak uzamasıyla oluşan yapıya ne ad verilir? A) Psödohif C) Miçelyum



B) Septa D ) Kapsül



E) Spor Sorunun amacı mantarların morfolojik görüntülerinin bilinmesidir.



Septa, mantarların bölmelerdir. M içelyum , mantarların saptanan yapılardır.



hif



yapılarında mikroskobik



bulunabilen görüntüsünde



-----------------------(TTB 2 NİSAN 2010)-----------------------22. Dermatofit enfeksiyonlarının laboratuvar tanısında, alınan deri kazıntısı, saç ve tırnak gibi örneklerdeki keratin yapıyı yumuşatarak mantar elemanlarının mikroskopta daha iyi görünmesini sağlamak için kullanılan madde aşağıdakilerden hangisidir?



K a p sü l, mikroorganizmaları fagositoza karşı koruyan en Önemli yapıdır.



A ) Potasyum iyodür B) Potasyum hidroksit C) Metilen mavisi D) Calcofluor white boyası E) Safranın boyası



S p or, mantarın üremesinden, yayılmasından ve taksonomik olarak sınıflandırılmasından sorumlu yapıdır.



A y n ı soru !!!!



Doğru cevap: A



Deri, tırnak gibi keratinden zengin Örneklerin direkt değerlendirilmesinde KOH, dimetii hidroksit gibi eriticiler kullanılır.



Mantarlar



Psödohif, kandida türü m aya mantarlarında görülen tomurcuklanmayla oluşan blastosporların ana hücreden ayrılmaması sonucu oluşan yapılardır.



330 4 TUM TUS SORULAR! P ota syu m iyodür, sporotrikoz tedavisinde kutlanılır. Metilen m avisi, Safranin boyanmasında kullanılır.



boyası,



bakterilerin



C a lco flu o r w hite boyası, mantarın hücre duvarındaki kitin yapısını boyar.



Doğru cevap: B ------- - ( T T B 2 N İS A N 2 0 1 0 )--------------------------



23. Aşağıdaki dimorfik mantarlardan hangisi sistemik mikoza neden olmaz? A) Histoplasma capsulatum



B) Pénicillium marneffei C ) Blastomyces dermatitidis D ) Sporothrix schenckii E ) Coccidioides immitis



Mantarın sınıflandırılması amacıyla sorulm uş sorufârdandir. Aslında termal dimorfik olarak bildiğimiz mantarlardan Sporothrix schenckii hariç diğer beş tanesi sis te m ik m a n ta r enfeksiyonu etkenidir diye hatırlamak çok daha kolay olacaktır.



ilaç olarak atılır. Candida albicans ve C ry p to c o c c u s neoformans’a en etkili azoldür. Kriptokokkozda amfoterisin-B'den daha az etkilidir.



Doğru cevap: E



------■■■■-



Doğru cevap: D



h a n g is i'



— ------makrokonidyum



Microsporum B) Histoplasma Epidermophyton D) Trichophyton E ) Trichosporon



A) C)



Doğru cevap: E ------------------------- ( T T B 2 M AYIS 2 0 1 1 )---------------------------



26. Aşağıdakilerden hangisi mantar miçelyumlarmı boyamak için kullanılabilen asidîk bir boyadır? A)



Laktofenol mavisi B) Metilen mavisi Wright boyası D ) Gram boyası E ) Auramin-rodamin



C)



Doğru cevap: A ------- — ----------- -- (S T S 1 M A R T 2 0 1 0 )--------------------------



27. Aşağıdaki boyalardan hangisi boyanmasında kullanılır?



küf mantarlarının



--------------------------(T T B 2 A R A L IK 2 0 1 0 )--------------------------



24. Aşağıdakilerden hangisi, dermatofit enfeksiyonlarının tedavisinde topikal olarak kullanılan azoi grubu bir antifungal ajandır?



--------------------------(S T S 1 M A R T 2 0 1 0 ) ------------------------



A)



B ) Flusiîczir. D) Flukonazol E ) Mikonazo!



Sorunun amacı keratinize dokuda enfeksiyon yapan mantarların tedavisinin bilinmesidir. M ikonazo i, dermatofitlerin tedavisinde lokal ajan olarak kullanılan imidazol grubu ilaçtır. Ä m fotensfn B, etki spektrumu oldukça geniştir. C a n d i­ da, Coccidioides, Cryptococcus ve Aspergillus tülleri gibi birçok mantara etkilidir. Zigomikozda tek seçenektir. Ağır-invazif asperjiiioz olgularında halen ilk seçenekler arasındadır. Özellikle febril nötropenik hastaların ampirik tedavisinde seçilecek ilk antifungaldir. F iu sitozin, mantar hücresi içerisine alınan 5-flusitozin, mantarın sitozin deaminaz enzimi ile 5-florourasil’e dö­ nüşür. Bu da hücrenin D N A ve protein sentezini inhibe ederek toksik etki yapar. Oral kullanıma uygun preparatları vardır. Tek başına kulla­ nıma uygun değildir. Sistemik olarak kullanılır. Ciddi Can­ dida türleri ve Cryptococcus neoformans enfeksiyonla­ rında amfoterisin-B ile kombinasyonu önerilmektedir.



Mantarlaı



2011) —



Fuksin boyası B) G ram boyası Ziehl-Neelsen boyası O) Laktofenol pamuk mavisi E ) Metilen mavisi Doğru cevap: D



A ) Amfoierisin B C) Kaspofungin



K a sp o fu n g in , 1,3 beta glukan sentetaz enzimini inhibe eder; böyiece, mantar hücre duvarının sitoplazmik m em branda yürütülmekte olan gîukan sentezi engellönmiş oiur. Sonuçta mantar hücresi ozmotik lizise uğrar. Aspergillus ve Candida türlerine, Pneumocystis carinii’ye etkilidir.







EYLÜL



25. Aşağıdaki" ' m a n t a r l a r d a n oluşturmaz?



Sistem ik M antar Enfeksiyonları; Histoplasma capsulatum Coccidiodes immitis Blastomyces dermatitidis Paracoccoides brasiliensis Pénicillium marneffei



■(TTB 2



Flu ko n a zo l, pîazma proteinlerine bağlanma oranı düşük ve suda çözünürlüğü çok fazla olduğu için B O S dahil tüm vücut sıvı ve dokularına en iyi penetre olan azol türevidir. Sistemik kullanım için seçkin bir ilaçtır, idrardan aktif



C)



28. Aşağıdakilerden hangisi ergosterol sentezini inhibe ederek antifungal etki gösterir?;^;;.;.;,/:/; A) Makrolidler B) C) D) E)



Sulfonamidler Amfoterisin B Azoller Polimiksinler



Doğru cevap: D ------------------------- (S T S 1 M A R T 2 0 1 1 )-------------- ------------



29. Doku örneklerinde mantarlara ait yapıların gösterilmesi için tercih edilen en etkin boyama yöntemi aşağıdakilerden hangisidir? A ) Periyodik Asit-Schlff B ) Metilen mavisi C) Giem sa D ) Vvright E ) Metenamin gümüşleme



Doğru cevap: E



------ ——



(Y D U S T E M M U Z



2011) — .— ,;.w



■-



30. Mantar hücresini yapısal olarak hayva n h ücrelerinden avıran temel farklılık aşağıdakilerden hangisidir? A) Hücre duvarının bulunması B) Zar ile çevrelenmiş çekirdek içermesi



C) Ribozomlarının



olması



D) Mitokondri organeli barındırması E ) M ayoz ve mitoz bölünme göstermesi



Doğru cevap: A



MİKROBİYOLOJİ ► 331 -----------------------(YDUS TEMMUZ 2011)-----------------------31. Aşağıdakilerden hangisi seksüel mantar sporudur? A) C)



Sporangiospor Klamidyospor



B) Artrospor D) Blastospor E)Askospor



• •



Doğru cevap: E -----------------------(YDUS TEMMUZ 2011)------------------------







32. Esmer mantarlarda bulunan meianin maddesinin gösterilmesinde kullanılan boyama yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?







A) C)



Fontana-Masson B) Müsikarmin Hematoksilen eozin D) Nigrosin E) Metenamin gümüşleme Doğru cevap: A



v



-----------------------(YDUS TEMMUZ 2011)-----------------------33. Ekinokandinlerin etki mekanizmaları ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) 1,3-p-glukan sentazı inhibe ederek mantar duvar sentezini bozarlar. B) Skualen epoksidazı inhibe ederek ergosterol sentezini bloke ederler. C) Timidilat sentaz aktivitesini ve DNA sentezini bozarlar. D) Hücre membranma bağlanarak delikler açarlar. E) Lanosterolun 14a-demetilasyonunu engellerler. Doğru cevap: A



• • • •



-----------------------(YDUS TEMMUZ 2011)-----------------------34. Aşağıdaki antifunga! ilaçlardan hangisi direkt ergosterole bağlanıp membran hasarına yol açarak etki gösterir? A) C)



• •



Flukonazol Ketokonazol



B) Mikafungin D) Amfoterisin B E) Flusitozin



Doğru cevap: D



• • • • • •



SP O T BİLGİLER • *



M antarların yapısı...5itoplazm ik membranda ergosterol, hücre duvarlı (kitin, mannan, glukan) M antarların yayılması insana bulaşması ve taksonomik sınıflandırmasında rolü olan...Spor



-



M a n ta rla rd a eşey s p o r la r ı.. Bazidiospor, Askospor, Zigospor, Oospor Eşeyli üremesi bilinmeyen m antarlar... Deuteromycetes sınıfı



• • • •



Term al dim orfızm .. .Doğada (22°C) küf insanda hastalık oluşturduğunda (37°Ç) maya yapıları oluştururlar Te rm a l dimorfik m antarlar.¿.Histoplasm a capsulatum, B la sto m yce s d e r m a titid ıs , C o ccidio ides im m itis , Paracoccidioides brasiliensis. Pénicillium m a rn e ffe i, Sporothrix schenckii *







T e r m a l d im o r f ik m a n t a r la r .. ¿Prim er p a to je n le r (İmmünsağlam konakta enfeksiyon yaparlar) A fla to k s in ü re te re k k a ra ciğ e r kanseri yapabilen m a n ta r.. i Aspergillus flavus



*



Türkiyede görülmeyen m antarlar...Coccidiodes immitis, Blastomyces dermatitidis



*



İ d re a ksiyo nla rı...H erh an gi bir bölgedeki derm atofit enfeksiyonu özellikle parmaklarda kaşıntılı, steril deri



lezyonlarına yol açabilir ve primer hastalığın tedavisi ile kaybolur. Mantar hastalıklarının tanısında keratinden zengin örneklerin incelenmesi...KOH Doku örneklerinde mevcut olan mantar yapılarının mikroskobik olarak saptanabilmesi için kullanılması önerilen en başarılı boyama yöntemi. . .Metenamin gümüşleme Çini mürekkebi. ..Kapsüllü bir maya olan Cryptococcus neoformans tanımında faydalıdır Mucicarmîn.., Kapsülü boyamak için faydalıdır, Mantarın hücre duvarındaki kitini boyanan boya...Calcoflour beyazı Mantar izolasyonu için örneklerin ekilmesi için en sık kullanılan besiyerleri... Sabouraud dekstroz ağar Besiyerinde üreyen küflerin boyası...Laktofenol pamuk mavisi Dermatofitlerin üretilmesinde kontaminant küflerin üremesini engellemek için eklenen.. .Siklohekzımid Serumda mannan antijeni saptanması.. Candida Serumda galaktomannan antijeni saptanması... Aspergillus Cryptococcus neoformans tanısı.. . B O S 'd a kapsül antijeni S iste mik enfeksiyonların tanısında.. .indirekt hemaglütinasyon Azollerin mantarlara etki mekanizması. . .Ergosterol sentezi inhibisyonu Aspergillus tedavisinde verilebilecek azoller... Itrakonazol, vorikanazol Flukonazole dirençli olması nedeniyle tür düzeyinde tanımlanması klinik önem gösteren Candida türü. ..C.krusei Ketakonazole doğal dirençli Candida...C.tropicalis Genellikle düşük virülanslı bir tür olarak bilinen ve amfoterisin B ye olan direnci nedeniyle fungemilerde önem kazanan Candida türü...C. lusitaniae BOS’a en iyi geçen azol... Flukanazol, vorikanazol Azol grubunda en toksik ajan...Ketokonazol Squalen epoksidazı inhibe ederek ergosterol sentezini inhibe eden dermatofıtlere karşı en güçlü ilaçlar... Terbinafin/Naftifin Mantar hücre membranında bulunan ergosterole bağlanarak etki gösteren antifungal... Amföterisin B Amfoterisin B ...Febril nötropenik hastalarda ateş düşmediğinde, sistemik mantar enfesiyonlarında , Leishmania ve Naegleria fowleri tedavisinde kullanılır Amfoterisin B...En geniş spektrumlu antifungaldir ama dermatofıtlere etkisizdir Amfoterisin B’ye doğal dirençli mantar.. .P.boydii P.boydii tedavisi... Mikonazol Amfoterisin B'nin en önemli yan etkisi... Nefrotoksisite C.neoformans tedavisi...Amfoterisin B + Flusitozin Mantar hücresinde RNA üzerinde etkili antifungal... Flusitozin Candida lokal enfeksiyonlarında verilecek ilaç... Nistatin Glukan sentez inhibitörü.,, Ekinokandinler (Kaspofungin)







Ekinokandin grubu antifunga) ilaçların karşı yüksek aktivite gösterdiği mantar cinsi.. .Candida, Aspergillus







Amfoterisin B ye cevap vermeyen invazîf Aspergillosis tedavisinde ve Candida türlerinde kullanılan antifungall er. ..Ekinokandinler (Kaspofungin)



332
n o ı\ u ı ı ii - m i ı c r v u ıı c s ı ım ı .



Malasseria furfur, Tinea versicolor etkenidir.



Doğru cevap: C



Doğru cevap: C



J~- Spor^^bTsxTen-kii d imor fi kbirm antardır. 15. S u bk u tan m ik o z etkeni olan m antar aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Nisan 2000)



A) Malassezia furfur B) Sporothrix schenkii C) Histoplasma capsulatum D) Coccidioides imitis E) Microsporium canis Sorunun amacı mantar hastalıklarının sınıflandırılmasının bilinmesidir. Benzer sorularla daha önce de sık olarak karşılaşmıştık. En meşhur üç subkutan mikoz; Sporotrikoz, Maduromikoz, Kromomikoz’dur. Mantarların sınıflandırılma şeması aşağıda verilmiştir. Sporothrix schenkii, subkutan mikoz etkeni dimorfik bir mantardır. Doğada toprakta, gül, ağaç kabuğu, yosun gibi ortamlarda doğal olarak bulunabilir. Bu yapılarla meydana gelen yaralanmalarda lenfokutanöz bir tutulum en sık görülen klinik şeklidir. Deriden toprakla temas eden yaralanmalarda papül, püstül sonra ülser oluşur.



Malassezia furfur,



Tinea versicolor etkenidir. Yüzeyel



* A steroid cisim cikler oluşturur. I • Yapılan kültürlerde küf kolonilerinin mikroskobisinde kasımpatı görünümü tip ik tir.



17.



Aşağıdaki derm atofiiierîn hangisi saçta endotriks enfeksiyon o lu ş tu ru r? (Nisan 2002)



Â) Trichophyton tonsurans B) Trichophyton mentagraphytes C) Trichophyton verrucosum D) Microsporium canis E) Microsporium gypseum Trichophyton tonsurans yapar.



saçta



endotriks



enfeksiyon



Tea capitis saçlı derinin mantar enfeksiyonudur. Sıklıkla çocuklarda görülür. Kılların tutulum şekline göre endotriks (kıl içi) ya da ektotriks tutulum (kıl dışı) ayrılabilir. Doğru cevap: A



mikoz yapar.



Tablo: Tinea capitis etkenleri



Histoplasma capsulatum, Coccidioides irrlitis, sistemik mikoz etkenleridir.



Endotriks enfeksiyon yapanlar



Microsporium canis, Dermatofıt etkenidir. Doğru cevap: B 16. S u b k u ta n sp o roth rikozis tedavisinde en etkili olan aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül-2000)



A) Cerrahi tedavi C) Potasyum iyodür



B) Amfoterisin B D) Griseofulvin E) Flusitozin



Ektotriks enfeksiyon yapanlar



T. schönleini



M.canis



T. violaceum



M.audouini



T. tonsurans



T. mentagrafites



T. sondanense



T. verrucosum



Tablo: Önemli fungal hastalıkların özellikleri T ip



M ik ro b iy o lo jik iokalizasyon



Hastalık



Kutanöz



Derinin ölü tabakası Deri, saç, tırnak



Tin e a versicolor Derm atofitozlar



E tke n o rg a n izm a ! M .furfur Microsporum



Mantarlar



Trichophyton Epiderm ophyton Subkutanöz



Subkutan doku



Sporotrikoz Miçetoma



Sporothrix Several general



Sistemik



İç organlar



Koksidiyoidomikoz



Coccidioides



Histoplasmoz T -



Histoplasma



Blastomikoz Parakoksidiyomikoz



Blastomyces Paracoccidioides



Cryptococcosis Candidiasis



Cryptococcus Candida



Aspergilloz Mucormikozi T



Aspergillus Mucor, Rhizopus



Fırsatçı :



İç ograniar



-



İD :06t134



MİKROBİYOLOJİ ► 337



Gerçek patojenler



Kutanöz enfektif ajanlar



i 1



- Epidermophyton species - Micros porum species - Trichophyton species



-



Oportunustik - Patojenler



r



V



Subkutan enfektif ajanlar Actinom adura madurae Clodosporium Madurella grisea Phialohora Sporothrix schenckii Fonseca pedrosi



Ş -



-



Sistemik ajanlar



Absidia corymbifera Aspergillus fumigatus Candida albicans Cryptococcus neoformans Pneumocystis carinii R hizom ucor pusillus Rhizopus oryzae



Blastom yces dermatitidis Coccidioides immitis Histopiasma capsulatum Paracoccoidioides brasiliensis



Şekil: Tıpta önemli funguslar 18. Aşa ğıdaki



derm atofitlerden



hangisi



saçı



tutm az?



(Eylül 2003)



20. A şa ğ ıd a k ile rd e n hangisi yalnızca deri ve tırnaklarda enfek siyon o lu ş tu ru r? (Nisan 2007)



A ) Trichophyton tonsurans B ) Trichophyton schoenleini



A ) Epidermophyton floccosum



C) Microsporum audonii D) Microsporum canis E ) Epidermophyton floccosum



C ) Microsporum gypseum



Aynı soruyla daha önce de karşılaşmıştık. Dermatofitlerin tuttuğu dokuların bilinmesi sınavlar için önemlidir.



A yn ı soru tekrar karşımızda. Dermatofitlerin tuttukları yerler her zaman bilinmelidir.



Epidermophyton floccosum, deri ve tırnakta enfeksiyon



• Epidermophyton deri ve tırnağı tutar.



yapar. Saçı tutmaz.



Trichophyton, saç, deri ve tınakta enfeksiyon yapar.



B) Microsporum canis



D) Trichophyton mentagrophytes E ) Trichophyton rubrum



•Trichophyton saç, deri ve tırnağı tutar. • Microsporum saç ve deriyi tutar.



Doğru cevap: A



Microsporum, saç ve deride enfeksiyon yapar.



Doğru cevap: E



21. A şa ğıd a k i g öre çok



derm atofitlerden aşırı inflam atuvar



hangisi diğerlerine reaksiyon o lu ş tu ru r?



(Nisan 2007) 19. Aşa ğıdaki m antarlardan hangisi travm a yoluyla vü cu d a girerek genellikle ağrısız, küçük ve m obil subkutan nodüilere neden o lu r? (Eylül 2004) A ) Sporothrix schenkii B ) Cryptococcus neoformans



C) Microsporum canis D) Trycophyton schoenleini E) Malassezia furfur



Sorunun amacı subkutan mikozların ortak özellikleri ve bu ailede yer alan mantarların bilinmesidir. En meşhur üç subkutan mikoz; Sporotrikoz, Maduromikoz, Kromomikoz’dur. Subkutan (deri altı) mikozlarda etken toprakta ve bitkilerde bulunur. Travma (kıymık, diken, yabancı cisim, ısırık) ile vücuda girer. Enfeksiyon genellikle vücudun travmaya açık yerlerinde (ayak, bacak, el, kol, kalça) görülür. Enfeksiyon başlangıçtan itibaren derinin derin tabakalarını, deri altı dokuları ve kemiği tutabilir. Hastalık immün sistemi normal olan konakta meydana gelir ve genellikle kronik ve sinsi seyreder. Tedavileri zordur, çoğunlukla cerrahi girişim gerektirir.



Sporothrix schenkii, sporotrikoz etkenidir. Cryptococcus neoformans, fırsatçı mikozdur. Microsporum canis Trycophyton schoenleini, dermatofit etkenleridir.



Malassezia furfur, yüzeyel mikoz etkenidir.



Doğru cevap: A



A ) Trichophyton schoenleini



B) Trichophyton rubrum C ) Trichophyton tonsurans D) Trichophyton verrucosum E) Epidermophyton floccosum



Kerlon, saçlı deride gelişen iltihabi kitledir. Özellikle T. verrucosum enfeksiyonlarında belirlenmektedir. Doğru cevap: D 22. Enfekte doku örneklerinde sklerotik cisim c ik g ö rü lm esi aşağıdaki m antar enfeksiyonlarının hangisi için tam sa! d e ğ e r taşır? (Eylül 2007)



A ) Kandidiyazis B) Miçetom C ) Sporotrikozis D) Kromoblastomikozis E) Aspergillozis



Sorunun amacı mantar hastalıklarının tanısında kullanılan önemli mikroskobik yapıların bilinmesidir. Kromomikoz, cilt ve cilt altında lokalize kronik fungal enfeksiyondur. En sık etken Fonsecaea pedrosoi’dir. Tanısında lezyonlardan alınan kazıntıda tipik kahverengi hiflerin ve birleşik halde duran, bölünmemiş mantar hücresi kümelerinin (sklerotik cisimler) görülmesi değerlidir.



338 < TUM TUS SORULARI



Tablo: Dermatofitlerin önemli Özellikleri M a k ro k o n id i



M ik ro k o n id i



Y e r le ş tiğ i d o k u



T T F lö re s a riş T ;



M ic ro s p o ru m



M ekik şeklinde



Var



Saç, d e ri



Var



T r ic h o p h y to n



K alem şeklinde



V a r ;’ ;



Saç, d e ri v e tırn a k



Yok



E p id e r m o p h y to n



L o b u t (ra k e t) şeklinde



Yok.



Deri v e tırn a k



Yok



Şekil: Sporotrikoz, Kromomikoz Kandidiyazis, en sık etken C.albicas’dır. Tanısında psödohif, g e rçe k hif (g e rm tüp) ve klamidospor yapısı değerlidir.







açmaz.



Miçetom, deri altı mikoz etkenidir. Ayakta miçetom, endüre şişlik ve cerahat boşaltılmasıyla çok sayıda boşluk oluşması klasik bulgularıdır. Kültürde üretilebilir.



Sporotrikozis, etkeni Sporothrix schenkii’dir.Deri altı mikoz etkenidir. Lezyondan alınan örneklerde puro sigarası şeklinde m aya hücreleri ve bu yapı çevresinde asteroid cisimler (splendori reaksiyonu) görülebilir. Aspergillozis, en sık etken A.fumigatus’tur. örneklerde hif yapılan görülerek tanı konulabilir. Düzgün, bölmeli,



45 derece açı ile dallanan hifler görülür (dikotom dallanma).



Doğru cevap: D



E p id e r m o p h y t o n : T e k tür E p id e rm o p h y to n flo c co su m ’dur. M ikrokonidyum u b u lu n m a z . Cildi ve tırnakları tutarken asla saç enfeksiyonuna yol



Bulaşta dermatofit hiflerindeki artrosporiar rol oynar. Tipik dermatofitoz lezyonlarına tinea adı verilir. Anüler, pullanmış, kaşıntılı, ciltten kabarık ve hızla yayılan lezyonlardır. Lezyonun ortasında çok az enfiamasyon vardır, dış sınırı ise kırmızı renktedir.



Kromobiasiomikozis, vejetatif lezyonlar, lenf adenit lenf ödemden bahsetmesi gerekirdi. Sporotrikozis, çiçek ve çiçekçi travması öyküsü olmalı ve elde ayakta ağrısız kitleden bahsetmesi gerekirdi. Kandidiyazis, patolojik oiauğu yerde septa içermeyen psödohiflerden



bahsetmesi gerekirdi.



Doğru cevap: E 23, Kaşıntılı, yu va rla k bir deri lezyonu n dan alınan kazıntı örn e ğ in in m ikroskobik incelem esinde septaiı, dallanan, hiyaîin bitlerin görü lm esi aşağıdaki enfeksiyonlardan hangisini d ü şü n dü rü r?(N isan 2009)



) Kromobiasiomikozis B) Sporoîrıkozıs C) Kandidiyazis D) Feohifomikozis E) Dermatofitozis



â



Dermatofit cinsi mantarların özellikleri bu kez de vaka sorusu içinde verilerek aynı bilgiler tekrar sorgulanmış.



Mantarlar



Dermatofit mantarlar, keratinize dokulara tropizmi olan, ancak onun varlığında enfeksiyon oluşturabilen, keratinaz enzimi üreten küf mantarlarıdır. *







T ric h o p h y to n : Trichophyton rubrum, Trichophyton sch o e n le in ii, T ric h o p h y to n m e n ta g ro p h y te s v a r interdigitale ve Trichophyton tonsurans dermatofitozdan soyutlanan en sık Trichophyton türleridir. Hem saç hem cilt hem de tırnağı enfekte ederler. IV licro sp o ru m : M icrosporum canis, M icrosporum audouinii, M icrosporum gypseum önemli türlerdir. Saçı ve deriyi tutarken, asla tırnağı etkilemezler.



24. Keratin ize dokuda enfeksiyon olu ştu rm a sına karşın, in vitro koşulda üreyebilm esi için lipide gereksinim du yan etken aşağıdakiierden h ang isidir? (Nisan 2010) A ) T richophyton verrucosum



B) C) D) E)



Trichosporon beigeüi Malassezia furfur Hortaea (Exophiala) werneckii Piedraia hortae



Daha önceki sınavlarda Malassezia furfur pek çok özelliğiyle sorulan mantarlar arasındadır. Tinea versicolor etkeni, lipofiiik, ıv lipidle beslenen hastalarda sepsis ve pnömoni yapan, mikroskobide küçük kısa hif ve klamidospor kümeleri ile tanınan üretmek için besiyerine zeytinyağı eklenmesi gereken yüzeyel mikoz etkenidir. Malassezia furfur (Pityrosporum orbiculare/ovale) Tinea versicolor etkenidir. Normalde deride bulunan, lipofiiik bir mantardır. Lezyonlar; deride, özellikle boyun ve göğsün üst kısımlarında hipo-hiper pigmente, bazen kaşıntılı lezyonlar şeklindedir. Lezyonlar kolayca kaşınır ve pullar halinde dökülür (yonga belirtisi).



MİKROBİYOLOJİ ► 339 Dam ar içi kateterli ve özellikle İV lipid verilen hastalarda sepsis, pnömoni yapabilir. Mikroskobik incelemede çok sayıda küçük kısa hif yapıları ile klamidospor kümeleri tipiktir (köfte, spagetti görünümü). Zeytinyağı ile zenginleştirilmiş Sabouroud besiyerinde üretilebilir. Tedavide selenyum sülfit kullanılır.



Bu Konu Hakkında



POTANSİYEL SORULAR ( E - 13) 1.



S a n tra l v e n ö z k a ta te r a ra cılığ ıyla in tra v e n ö z lip id s o lü s y o n la n



Trichophyton



verrucosum,



dermatofit Siklohekzimidli besiyerinde üretilir.



etkenidir.



Yüzeyel mikoz etkenleri olan Trichosporon beigelii (Ak piedra), Hortaea (Exophiala) werneckii (Tinea nigra), Piedraia hortae (Kara piedra) Sabouroud besiyerinde üretilebilir.



iv lipid verilen hastalarda sepsis etkeni olan küf mantarı... Malassezia furfur Zeytinyağı ile zenginleştirilmiş Sabouroud besi­ yerinde üreyen mantar... Malassezia furfur Doğru cevap: C 25. Yüzeye! deri enfeksiyonu etkeni olan aşağıdaki m antarlardan hangisinin lezyonu , zara rsız ve asem ptom atik olm asına karşın m align m e la n o m ’a benzediğinden biyopsi yapılm asına neden olabilm ektedir? (Nisan 2012)



A) Hortaea (Exophiala) werneckii B) Malassezia furfur C) Piedraia hortae D) Trichosporon asahii E) Trichosporon beigelii



Sorunun amacı maligniteyle karışabilen mantarı sorgulamaktır. Maligniteye neden olabilen tüm mikroorganizmalar şimdiye kadar olan sınavlarda çok defa sorulmuşken, maligniteyle karışabilen mantar sorusu da yeni formatlı soru olarak karşımıza çıktı. Exophiala werneckii avuç içi ya da tabanında kahverengi-siyah leke oluşumuyla karakterize tinea nigra etkenidir. Sadece deriyi tutar. Oluşturduğu koyu renkli lezyon malign melanoma benzediğinden biyopsi yapılmasına neden olabilmektedir.



Mallessezia



furfur



(Pityrosporum orbiculare/ovale) normalde deride bulunan, lipofilik bir mantardır. Lezyonlar; deride, özellikle boyun ve göğsün üst kısımlarında hıpo-hiper pigmente, bazen kaşıntılıdır. Pullar halinde dökülür (yonga belirtisi).



Piedraia hortae, enfekte saçta sert nodüller oluşturan, sadece saçı tutan yüzeyel mikoz etkenlerindendir. Sadece saçı tuttuğundan, malign melanomla karışması söz konusu değildir.



v e rile n



k iş ile rd e ,



k a ta te r



kaynak lı



fu n g e m iy e n e d e n o la n v e ü re m e k için b e s iy e rie rin d e lip id



b u lu n m a s ın a



g e re k s in im



d u y u la n



m a n ta r



a ş a ğ ıd a k ile rd e n h a n g is id ir?



A) B) C) D) E)



Candida dubliniensis Trichosporon beigelii Malassezia furfur Torulopsis glabrata Fonsecaea pedrosoi



2. Aşağıdakilerden hangi fungal etken okaliptüs ağacından bulaşan serotipleri ile endemik akciğer infeksiyonlarına, güvercinlerin dışkısındaki sporların solunması durumunda ise sadece immün yetmezliklilerde fırsatçı İnfeksiyonlara neden olur? A ) T ric h o s p o r o n asahii B)



C a n d id a a lb ica ns



C)



C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s



D ) R h o d o tru la g lu tin is E)



M a la s s e zia fu rfu r



3. Trichophyton rubrum nedenli tinea pedis bölgesinden alınan kazıntı örneklerinde aşağıdaki mantar formlarından hangisi görülür? A) B) C) D)



Psödohif, klamidospor ye blastospor Germ tüp, klamidospor ve blastospor Septalı hifler ye klamidosporlar Septalı hifler ve gözyaşı damlası şeklinde mikrokonidyalar E) Septalı hifler ve mekik şeklinde makrokohidyalar



Doğru cevap: 1:C, 2:C, 3:D Ü r e t m e k için b e s iy e rin e lip id e k le n m e s in e g e re k e n o la n m a n ta r



h a n g is id ir?



Tem el



b ilg iy le



c e v a p la n a b ile c e k



k o la y b ir m a n ta r s o ru s u , değil m i? U p id s e v e n m a n ta r: M a la s s e zia fu rfu r.



Malassezia furfur normalde deri florasında bulunan, lip o filik bir mantardır. Z e y tin y a ğ ı ile ze n g in le ş tirilm iş S a b o u ro u d b e s iy e rin d e ü re tile b ilir. Damar içi kateterli ve özellikle İV lip id v e rile n hastalarda sepsis, pnömoni tablolarına yol açabilir. normal florada bulunan immun supresif hastalarda fungemiye neden olabilen, Sabaroud dextroz ağarda üretilebilen mantardır.



C a n d id a alb ica ns



Trichosporon



türleri normal toprak florasının bir parçasıdır ve bazen insanda deri, tırnaklar, orofarinks ve gastrointestinal sistemde kolonize olabilirler. Yüzeyel deri ve kıllarda enfeksiyonlara neden olurken, günümüzde özellikle hematolojik maligniteler, solid organ tümörleri veya transplantasyon yapılan immünsüprese kişilerde sıklığı giderek artan oranlarda invazif hastalıklara yol açabilmektedir.



Doğru cevap: A



C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s güvercin dışıklarının solunmasıyla insanlara bulaşabilen HIV (+) hastalarda menenjit yapabilen niger seed ağarda üreyebilen mantardır. Endemik formda da granülomatöz akciğer İnfeksiyonlarına (kriptokokkoma) neden olur.



insanda septalı hiflerin yanı sıra sadece gözyaşı damlası gibi mikrokonidyumlar yapar.



T r ic h o p h y t o n r u b r u m



340 < J U M Tü S SORULAR! — ------ ------------(YDUS MAYIS 2008) -------------------------



DİĞER S IN AV LAR D AN SORULAR 3.



— 1.







------ -- (Y D U S MAYIS 2 0 0 8 )--------------------- -



Aşa ğıdak i m antarlardan hangisi siklohekzim id içeren besiyerlerinde üreyebilir? A ) Trichophyton rubrum B ) Cryptococcus neoformans C ) Aspergillus fumigatus D ) Candida krusei E ) Zygomycetes türleri



Ö zellikle lipidden ze n g in hiperalim entasyon sıvılarıyla beslenen v e fu n g e m iy e neden olan m antar aşağıdakiierden h a n g is id ir?



Sorunun amacı mantarların üretilmesinde kullanılan özel yöntemlerin bilinmesidir. Sikiohekzimide dirençli mantarlar dermatofitlerdir.



A ) Fusarium moniliforme B ) Malassezia furfur C ) Candida iipolytica D ) Aspergillus fumigatus E ) Blastomyces dermatitidis



Malassezia furfur’ un en tipik özelliklerinin sorulduğu benzer sorulardan birisi daha tekrar karşımızda.



Dermatofit üretmek için kullanılan besiyerlerinde kontaminant küflerin üremesini engellemek için siklo hekzim id kullanılır. Şıklarda tek dermatofit etkeni T ric h o p h y to n ru b ru m ’dur.



M alassezia furfur, dam ar içi kateterli ve özellikle İV lipid verilen hastalarda sepsis, pnömoni yapabilir.



C ry p to c o c c u s neoform ans, kahverengi koloniler oluşturur.



Fusarium moniliforme, özellikle yanık hastalarında ve hematolojik maligniteli hastalarda yaygın enfeksiyonlara yol açabilir. Lens keratitine neden olabilir.



A s p e rg illu s fum igatus, zygomycetes türleri; Sabouroud dekstroz ağar kullanılabilir.



niger



seed



ağarda



Candida krusei, candidalar’da tür ayrımı için mısır unu tween 80 gibi özel besiyerierine gereksinim vardır.



C a nd ida iipoiytica, immünsüpresif hastalarda fırsatçı mikoz etkenidir.



Mantarların kültürü için en çok kullanılan besiyeri S a b o u ro u d dekstroz agar’dır. Dimorfizm araştırılacaksa 37° ve 25 C°’lerde iki ayrı inkübasyon gerekir. Üreyen küflerin tanımı önce laktofenol pamuk mavisi ile morfolojilerin değerlendirilmesi ile yapılır. Gereğinde özel besiyerierine (m ısır unlu jeloz, patates dekstroz ağar,...) ekimler ile farklı özellikler araştırılabilir.



A sp e rg illu s fum igatus. aspergillozun en sık etkenidir. B la sto m yce s derm atitidis, toprakta bulunan mantarın solunum yoluyla alınmasıyla akciğerlere ulaşır ve oradan yayılır ya da direkt deri yoluyla bulaşabilir. Akciğer, deri, Urogenital tutulum sıktır, gastrointestinal kanalı pek tutmaz.



Doğru cevap: A Doğru cevap: B



(Y D Ü S MAYIS 2008)



: 2.



' D e rm a to fit üretm ek için kullanılan besiyerlerinde kontam inant k ü fle rin ürem esini engellem e k için s i k lo h e k z im i d ku lla n ılır. D e r m a t o f it e tk e n le ri sikiohekzimide dirençlidir.







A şa ğıd a k i fungal enfeksiyon lard an hangisi kendisine ait o lm ayan etken ile birlikte verilm iştir? F u nga l enfeksiyon A ) Favus B ) Tinea versicolor C ) Dermatofitoz D ) Beyaz piedra E ) Tinea nigra



Etken.\.y-.'L Trichophyton schoenleinii Malassezia furfur complex Microsporum audouinii Trichophyton rubrum Hortae werneckii



M antarların kültürü için en çok kullanılan besiyeri S a b o u ro u d d ek stro z a ğ a r dır.



Ü re ye n küflerin tanımında önce la k to fe n o l pam uk m avisi ile boyanarak m orfolojilerin değerlendiril­ mesi yapılır. Gereğinde özel besiyerierine (m ısır unlu je lo z , patates dekstroz ağar,...) ekim ler ile farklı öze l­ likler araştırılabilir.



Mantar hastahkiannm etkenleri ile ' ilg ili' benzer sorularla daha önce de sıkça karşılaşmıştık. Âk piedra saç, sakal, bıyıkta beyazımsı nodülier şeklinde hastalık yapar. Etken T ric h o s p o ro n beigelii’dir. Diğer seçeneklerdeki etkenler ve yaptıkları hastalıklar doğru olarak verilmiştir.



Mantarlar



Doğru cevap: D



(Y D U S EK İM 2008-09)



4.



Aşağıdakilerin hangisinde karakteristik makrokonidi oluşturan mantarlar birlikte verilmiştir? A) Histoplasma



capsulatum Microsporum canis - Edipermophyton floccosum B) Microsporum audounii Coccidioides immitis - Cryptococcus neoformans C) Epidermophyton floccosum - Trichophytonrubrum - Aspergillus niger D ) Blastomyces dermatitidis - Aspergillus fumigatus - Histoplasma capsulatum E ) Rhizopus arrhizus - Candida albicans - Fusarium soiani



MİKROBİYOLOJİ ► 341 Sorunun amacı dermatofitlerin özelliklerinin ve mantarların mikroskobik görüntülerinin bilinmesidir. Makro ve mikrokonidi oluşturmak dermatofitlere ait özelliklerdir. Dermatofitlerin üç m eşhur örneği; Trichophyton, Epiderm ophyton ve Microsporum ’dur. Histoplasma sisternik mikoz etkenidir ancak tüberküllü makrokonidi ve mikrokonidi oluşturması en önemli özelliğidir.



v-- -- - - ----------- (Y D U S



7.



B) Trichophyton D) Blastomyces



Geotrichium Trichosporon E ) Malassezia



B la sto m yce s derm atitidis, tek tomurcuklu m aya hücresi şeklinde görülür.



Malassezia furfur en sık sorulan yüzeye! mikoz etkenlerindendir. Mikroskobik görüntüsü de tipiktir. K üçük kışa h if yapıları ve klam idospor kümeleri “spagetti ve köfteler” oluşturan mantardır.



C ry p to c o c c u s neoforrnans, tanıda çini mürekkebi ile kapsüllü mantarların görülmesi ve kültürde üretilmesi yeterlidir. A sp e rg illu s, örneklerde hif yapıları görülerek tanı konulabilir. Düzgün, bölmeli, 45 derece açı ile dallanan hifler görülür (dikotom dallanma).



Deri lezyonundan yapılan kazıntının % 10-30 luk potasyum ile hazırlanmış olan preparasyonunda, “spagetti ve köfteler”olarak adlandırılan tipik mikroskobik görünüm sergileyen mantar aşağıdakilerden hangisidir? A) C)



C o ccid io id e s im m itis, sferül yapısı oluşturur.



EKİM 2008-09)



Doğru cevap: E



R h izo p u s, biopsi örneğinde kalın, düzensiz, bölmesiz, dik açı ile dallanabilen hifler tanıtıcıdır.



Doğru cevap: A ------------------------- (Y D U S E K İM



2008-09)--------------------------f.



5. Genellikle sığırlardan insanlara geçerek enfeksiyon oluşturan 37 °C de kolayca üreyebilen Trichophyton türü aşağıdakilerden hangisidir? A) B) C) D)



Trichophyton rubrum Trichophyton verrucosum Trichophyton violaceum



Trichophyton tonsurans --------------------------(Y D U S E K İM 2 0 0 8 -0 9 )----------------------- —



E ) Trichophyton simi



Dermatofitlerin bulaşma yolları ile ilgili sorularla zaman zaman karşılaşabilmekteyiz. Dermatofit etkenleri insandan (andropofilik), hayvandan (zoofilik) ya da topraktan (jeofilik) bulaşabilirler. Zoofilik olanlardan M. can is özellikle kedi-köpekten, T. verrucoşum sığır gibi büyük baş hayvanlardan bulaşabilir. Microsporum audouinii ve Trichophyton tonsurans insandan insana direkt temasla bulaşabilir.



8.



İnvitro şartlarda kılı delen, 37 °C de üreyebilen ve üreaz pozitif olan Trichophyton türü aşağıdakilerden hangisidir? A ) Trichophyton mentagrophytes



B ) Trichophyton violaceum



C) Trichophyton rubrum D ) Trichophyton equinum



E ) Trichophyton tonsurans



Doğru cevap: B



TU S sınavı için biraz detay b ir sorudur.



6.



2008-09)---------------------------



Malassezia türlerinin üretilmesi için Sabouraud giukoz ağara aşağıdakilerden hangisi ilave edilmelidir? A) Mannitol C) Lipid



B) Niasin D) Pepton E ) Tiamin



Çok benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. Mantarların özel üreme şekillerinin bilinmesi gerekmektedir. yviYağ seven mantar Malassezia’yı unutmamak gerekir. Malassezia türleri normal deride bulunabilen lipofilik mantarlardır. Bu nedenle kültür yapılırken besiyerine lipid eklenerek üremeleri kolaylaştırılır.



Doğru cevap: C



Ürea z pozitif T. mentagrophytes’dir.



olan



dermatofit



etkeni



Doğru cevap: A --------------------------(Y D U S E K İM 2008-09) — ---------------------



9. Cryptococcus neoforrnans kapsüler yapısı aşağıdaki mantarlardan hangisiyle antijenik çapraz reaksiyon oluşturabilir? A) Trichosporon beigelii B ) Geotrichum candidum



C) Aspergillus fumigatus



D) Rhodotorula rubra E ) Pseudallescheria boydii



J U S için biraz detay sorudur. Fakat Cryptococcus neoform anş’ın kapsüllü m a n ta r olması sınavlarda defalarca sorulduğundan diğer kapsüllü mantarı da duymakta yarar var diye düşünüyoruz.



Mantarlar



------------------------- (Y D U S EK İM



342 4 TÜM TUS SORULARI T ric h o s p o ro n beigeiii, ak piedra etkenidir. Kapsül yapısı mevcuttur.



Doğru cevap: A : : '



TU S da sorutabilecek dermatofitlerle ilişkili vaka sorusudur. Dermatofit etkenlerinin ve ayırıcı tanılarının bir arada sorulduğu güzel bir sorudur.



Onikomikoz;



Tırnağın mantar enfeksiyonudur. T. mentagrophytes, T . rubrum, ... gibi dermatofitler dışında Fusarium, Aspergillus, Acremonium gibi küf mantarları da etken olabilir. Candidaiar özellikle el tırnaklarında gelişen onikomikozlarda sık etkenlerdendir.



Kapsülîü mantarlar • Cryptococcus neoformans • Trichosparan beigeiii



' — 10.



Sorudaki etken kültürde kırmızı pigment yapmış ve mikroskopta gözyaşı damlası şeklinde mikrokonidiler oluşturmuştur denildiği için cevap T .ru b ru m ’dur.



( YDUS



A şa ğıd a k i m antarlardan o lu ş tu rm a z? A)



C)



Fusarium Microsporum



h ang isi



m akrokon idyu m



M ic ro sp o ru m canis, Tric h o p h yto n soudanense , tırnakta enfeksiyon yapmazlar. Saçlı deride enfeksiyon oluştururlar.



T



B ) Epidermophyton D ) Trichosporon E ) Trichophyton



Benzer soru He daha önce de karşılaşmıştık. Makro ve m ikrokonidi denildiğinde ilk aklımıza gelm esi gereken dermatofit etkenleridir. Histoplasma sistemik mikoz etkenidir ama onuri da tiiberküllü makrokonidi yapısı meşhurdun D erm atofitler; Trichophyton’dur.



Fusarium;



Epidermophyton,



fırsatçı



mikoz



etkenidir.



Makrokonidisi



— ------------(YDUS MAYIS 2010)--------- -----11. Normal deri florasında bulunan ancak bağışıklık sistemi baskılanmış konaklarda kan dolaşımı enfeksiyonlarına neden olan lipofilik maya cinsi aşağıdakiierden hangisidir? A) Candida C) Rhodotoruia



B) Maiassezia D) Trichosporon E ) Cryptococcus



Benzer sorularla daha öncede defalarca karşılaştık. Maiassezia furfur'un tüm özellikleri önem lidir M aiassezia, normal deri florasında bulunabilen lipofilik mantardır. C a nd ida , C ry p to c o c c u s , etkenleridir.



R ho do to ruia, fırsatçı mikoz



Tric h o s p o ro n , yüzeye! mikoz etkenidir.



■— - ■■



, (Y D U S MAYIS



2010) —



—T



12. Onikomikozu olan bir hastanın tırnak örneğinin direkt



Mantarlar



mikrokonidi



yapmaz.



Doğru cevap: C ( T T B 2 EYLÜL 2006)—



_



— — —



13. Aşağıdaki mantarlardan hangisi Tinea unguium’un etkeni değildir?



A) Epidermophyton



Doğru cevap: D



■ ■■'



E p id e rm o p h yto n flo cco su m , Sadece makrokonidisi vardır.



Microsporum,



bulunmaz.



Doğru cevap: B



T ric h o p h y to n m entag ro phytes, spiral hifa görüntüsü oluşturur.



incelemesinde hif ve sporlar görülmüştür. Kültürde üreyen pamuğumsu, beyaz renkli, kırmızı pigmenti olan koloninin direkt incelemesinde gözyaşı damlası şeklinde mikrokonidyalar görülmüştür.



Bu hastada etken olarak aşağıdaki mantarlardan , hangisi düşünülmelidir? A ) Trichophyton mentagrophytes B) Microsporum canis C) Trichophyton rubrum D) Epidermophyton floccosum E ) Trichophyton soudanense



B ) Trichophyton C) Microsporum D) Trichophyton E ) Trichophyton



floccosum mentagrophytes canis tonsurans rubrum



Sorunun amacı dermatofit enfeksiyonlarını ve bun­ ların etkenlerini bilmektir. Dermatofitlerin yaptığı hastalıklar tinea olarak isimlendirilir. Tinea ungium ’un tırnak mantarı olduğunu bilmek soruyu cevaplamak için yeterli bilgidir. Microsporumlar tırnakta enfeksi­ yon yapmazlar. M ic ro sp o ru m la r saç ve deride enfeksiyon yaparlar. T ır­ nak enfeksiyonu yapmazlar.



îiriea'uhgiürii (Önikomikdz); Tırnağın mantar enfeksi­ yonudur. T . m entag ro phytes, T . rubrum , ... gibi dermatofıtier dışında Fusarium, Aspergillus, Acremonium gibi küf mantarları da etken olabilir. Candidaiar özellikle el tırnaklarında gelişen onikomikozlarda sık etkenlerdendir. Tanıda alınan örnekte K O H iie yapılan incelemede man­ tar yapıları görülür. Kültürde üretilen mantarlar laktofenol pamuk mavisi ile boyanarak hifler, makro-mikrokonidiieri, koloni yapısı, üreme hızı, pigment,... gibi özellikleriyle ta­ nımlanmaya çalışılır. T. rubrum kırmızı pigmenti gözyaşı şeklinde mikrokonidi, kıl delme deneyi ve üreaz testleriyle T. mentagrophytes’ ten ayrılabilir. T. mentagrophyteste spiral hifa tanıda faydalıdır.



Doğru cevap: C :;



--------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2006)



~— —



14. Aşa ğıdakiierd en.,-' h a n g isi. ' y ü ze y s e l’ enfeksiyonlarından biri değildir? A ) Pityriasis versicolor B ) Tinea nigra C ) Kromoblastomikoz D ) Siyah piedra E ) Beyaz piedra



mantar



MİKROBİYOLOJİ ► 343 Sorunun amacı mantar sınıflandın imasının bilinm esidir.



enfeksiyonlarının



17. Deri ve tırnakta enfeksiyon o lu ş tu rd u ğ u halde saçı enfekte etm eyen ve lo b u t şeklinde m akrokonidyum ları olan derm atofit aşağıdakilerden h a n g isid ir?



K ro m o b ia sto m iko z deri altı (subkutan) mikozdur.



Yüzeye? Mikozlar; T in e a nigra. avuç içi ya da tabanda kahverengi-siyah lekeler oluşturur. Etken Exophilia werneckii (Cladosporium werneckii)’dir. Kara piedra, enfekte saçta sert nodüller şeklindedir. Etken Piedra hortae'dir. A k piedra, saç, sakal, bıyıkta beyazımsı nodüller şeklinde hastalık yapar. Etken Trichosporon beigelii’dır. T in e a ve rsico lor, etken Malassezia furfur (Pityrosporum orbiculare/ovale)’dur. Normalde deride bulunan, lipofilik bir mantardır. Lezyonlar; deride, özellikle boyun ve göğsün üst kısımlarında hipo-hiper pigmente, bazen kaşıntılı lezyonlar şeklindedir.



Doğru cevap: C



A şa ğıda k ile rde n hangisi enfe k siyon u na yol a çm a z? A) C)



A) C)



Microsporum B ) Trichophyton Epidermophyton D ) Malassezia furfur E ) Rhinosporidium



Benzer sorularda daha önce de karşılaşmıştık. Dermatofitlerin etkenleri ve mikroskobik özellikleri bilinmelidir. M icro sp o ru m , Trichophyton dermatofit etkeni mantarlardır.



ve



Epidermophyton



E p id e rm o p h yto n ; deri ve tırnağı tutar saçı tutmaz. Raket ya da lob u t şeklinde makrokonidisi tipiktir. M icro sp o ru m , saç ve deriyi tutar. Makrokonidisi mekik şeklindedir. T ric h o p h y to n , saç, deri ve tırnağı tutar. Makrokonidisi kalem şeklindedir.



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )--------------------------15.



------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 8 )----------- ---------------



y ü ze ye I



M alassezia furfur, yüzeyel mikoz etkenidir. yüzeyel tabakasında enfeksiyon yapar.



Derinin



R h in o s p o rid iu m , enfeksiyon yapar.



Deride



m antar



Microsporum canis B ) Piedra hortae Malassezia furfur D ) Trichosporon beigelii E ) Exophiala vverneckii



subkutan



m ikoz



etkenidir.



Doğru cevap: C ------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 9 )---------------------------



A yn ı soru tekrar karşımızda... 18. A şa ğıdak i m antarlardan hangisi k u tan öz m ik oz etkeni de ğ ild ir?



Microsporum canis dermatofit etkenidir.



Doğru cevap: A



YÜZEYEL MİKOZLAR; * T in e a nigra; Etken (Cladosporium vverneckii)



Exophilia



vverneckii



Candida Cryptococcus Microsporum Trichophyton Epidermophyton



Mantar hastalıklarının sorulmuştur.



* K a ra p ie d ra ; Etken Piedra h ortae * A k p ie dra ; Trichosporon beigelii * T in e a ve rsicolor; Etken Malassezia (Pityrosporum orbiculare/ovale)



A) B) C) D) E)



fu rfu r



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )---------------------------



sınıflandırılması



amacıyla



C ry p to c o c c u s , özellikle A ID S ve diğer immünsupresif hastalarda menenjit, pnömoni, deri tutulumu, kolit, prostatit oluşturabilir. A ID S olgularında en önemli menenjit etkenidir. Diğer seçenekler kutanöz mikoz etkenidir.



A şa ğıda k i etkenlerden hangisinin e n fek siyon u nda deri kazıntısı ö rneğinin KOH ile m ik ro sk o b ik incele m esinde s p o r toplulukları v e kısa hiflerin g örü lm e si tanı için yeterlidir? A) B) C) D) E)



Exophiala vverneckii Piedra hortae Malassezia furfur Exophiala jeanselmei VVangiella dermatitidis



Dikkat IH Malassezia furfur'un tüm özelliklerini bilmek önemlidir. A y n ı sorular defalarca sorulmuş. M alassezia fu rfu r (P ityro sp o ru m orbiculare/ovale) tinea versicolor etkenidir. Normalde deride bulunan, lipofilik bir mantardır. Mikroskobik incelemede çok sayıda k ü çü k kısa hif yapılan ile kla m id o s p o r kümeleri tipiktir. Z e ytinya ğ ı ile zenginleştirilmiş Sabouroud besiyerinde üretilebilir.



Doğru cevap: C



Doğru cevap: B --------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 1 0 )-------------------------19. A şa ğıdak i derm atofit enfeksiyon larında n hangisi esas olarak ço c u k lu k y a ş g ru b u n d a g ö rü lü r? A) C)



Tinea pedis Tinea cruris



B ) Tinea manuum D ) Tinea corporis E ) Tinea capitis



T in e a capitis, saçlı derinin mantar enfeksiyonudur. Sıklıkla çocuklarda görülür. Kılların tutulum şekline göre endotriks (kıl içi) ya da ektotriks tutulum (kıl dışı) ayrılabilir. Özellikle çocuklarda M. canis, T tonsurans kaynaklı salgınlar görülebilir. Tin e a pedis, erişkinlerde en sık görülen mantar enfeksiyonudur. Ayak parmak arasının enfeksiyonudur.



Mantarlar



16.



344 4 TUM TUS SORULARI ---------------------— (T T B 2 A R A LIK 2 0 1 0 )-------- — -------- ---



Atlet ayağı da denir. T in e a m anu u m , el mikozudur.



22. Dermatoloji polikliniğine başvuran 24 yaşında erkek



T in e a cru ris, kıvrımların mantar enfeksiyonlarıdır.



hastaya “tinea unguium” ön tanısı konulmuştur.



T in e a co rp o ris, vücudun çeşitli kısımlarında görülür.



Bu hastadan alınması gereken örnek ve yapılması gereken inceleme yöntemi aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilmiştir?



Doğru cevap: E ---------------- { T T B 2 N İS A N 2010} —



20. Aşağıdakilerden etkenidir?



hangisi



Pityriasis



 j Mİcrosporum C) Malassezia



B) Saç teli kökü



versicolor’un



C ) Vezikül sıvısı D ) Lezyon sürüntüsü E) Tırnak kazıntısı



B ) Trichophyton D) Hortae E ) Piedra



Sorunun amacı aslında T.ungium ’un tırnağın mantar enfeksiyonu olduğunun bilinmesidir.



M a la s s e z ia P u r f u r ;



Tinea unguium tırnağın mantar enfeksiyonudur. T. men­ tagrophytes, T. rubrum, ... gibi dermatofitler dışında Fusarium, Aspergillus, Acremonium gibi küf mantarları da etken olabilir. C a n d id a la r özellikle el tırnaklarında gelişen onikomikozlarda sık etkenlerdendir. Tanısında tırnak kazıntısı örneği incelenir.



A y n ı soru //////



• Pityriasis (Tinea) versıcolor etkenidir. • Kateteri olan hastalarda sepsis ve pnömoniye neden olur. • Upofiliktir. • Mikroskobik incelemede çok sayıda küçük kısa hif yapıları ile kîamidospor kümeleri (köfte, spaget­ ti görünümü) tipiktir. • Zeytinyağı ile zenginleştirilmiş Sabouroud besiyerinde üretilebilir. • Tedavide selenyum sölfit kullanılır.



Dermatofitlerin tanısında alınan örnekte KOH ile yapılan incelemede mantar yapıları görülür. Kültürde üretilen mantarlar laktofenol pamuk mavisi ile boyanarak hifier, makro-mikrokonidileri, koloni yapısı, üreme hızı, pigment,... gibi özellikleriyle tanımlanmaya çalışılır, besiyerferinde kontaminasyonu önlemede siklohekzimid kullanılır.



T. rubrum kırmızı pigmenti gözyaşı şeklinde mikrokonidi, kıl delme deneyi ve üreaz testleriyle T. mentagroph­



Doğru cevap: C ----------_ _ _ _ ( T T B 2 A R A LIK 2 0 1 0 }--------------------------



21. Dokudaki ; ' mikrobiyolojik incelemesinde " puro v . cisimcikleri şeklinde görülen subkutan mikoz etkeni aşağıdakilerden hangisidir?



ytes’ ten ayrılabilir. T. mentagrophyteste spiral hifa tanıda faydalıdır.



Doğru cevap: E , ■■ ''



Mantarlar



Sporothrbc schenckii, sporotrikoz etkenidir. Dim orfik bir mantardır. Doğada toprakta, gül, ağaç k a b u ğ u , yosun gibi ortamlarda doğal olarak bulunabilir. Bu yapılarla m eydana gelen yaralanmalarda ienfokutanöz bir tutulum en sık görülen klinik şeklidir. Deriden toprakla temas eden yaralanmalarda papül, püstül sonra ülser oluşur. Lezyondan alınan örneklerde puro sigarası şeklinde m aya hücreleri ve bu yapı çevresinde asteroid cisimler (splendori reaksiyonu) görülebilir. Kültürde ürediğinde tipik hifleri ve hiflerin ucunda kasımpatı gibi kümeler oluş­ turan sporları tipiktir. Dimorfizmi gösterilerek tanı kesinleş­ tirilebilir. Serolojik testler çok faydalı bulunmamıştır. Tedavide ora! potasyu m iy o d ü r en etkili seçenektir. Bu tedavide kullanılamazsa uzun süreli itrakanazol kullanı­ labilir. Diğer seçeneklerdeki mantarların yaptığı hastalıklar ve mikroskobik görüntüleri detay bilgidir.



Doğru cevap: A ] :



~-L - -I (T T B 2 M A Y IS 2 0 1 1 )-^ -—



---—



A) Malassezia furfur



Phialophora verrucosa Acrem onium strictum Scedosporium apiospermum Basidiobolus ranarum



Sorunun amacı deri altı mikoz etkenlerinin mikroskobik görüntüsünün bilinmesidir,



.L —



23. Aşağıdaki mantarlardan hangisi yüzeye! mikoz etkeni değildir?



A ) Sporöthrix schenckii



B) C) D) E)



İncelem e yöntem i Giem sa boyası Laktofenol boyası İmmünofloresan G ram boyası Potasyum hidroksit



Ö rn e k A ) Deri kazıntısı



-------------------



C)



: B ) Hortaea wemeckii Sporothrix schenckii D) Trichospöron asahii E) Piedraia hortai



Doğru cevap: C . ■



(S T S 1 M A R T 2 0 1 2 )'-—



----------—



24. M alassezia tü lle rinin yaptığı hastalık aşağıdakilerden hangisidir? ' , '



A ) Tinea corporis C ) Tinea pedis



B ) Tinea cruris D ) Tinea unguium E) Tinea versicolor



Doğru cevap: E ■,



.



(Y D U S T E M M U Z 2011) — —



— —



25. Âşağıdakiİerderî hangisi esmer mantarîardari biri olan Hortaea werneckii tarafından derinin stratumcomeum tabakasında oluşturulan yüzeyel, kronik ve asemptomatik bir enfeksiyondur? A ) Pityriasis versicolor C)



Piedra



Doğru cevap: B



B) Tinea nigra D ) Tinea ungium E) Tinea corporis



MİKROBİYOLOJİ ► 345 ( T T B 2 N İS A N 2012)



Microsporum audouinii ve Trichophyton tonsu rans... İnsandan insana direkt temasla bulaşır.



26. Aşağıdaki dermatofitlerden hangisi, sığırlardan insanlara bulaşabilen dermatofitoz etkenidir?



T in e a c a p it is .. .E k to trik s (M . canis, T . verrucosum ), Endotriks (T . tonsurans, T . schoenleinii)



A) Microsporum audouinii B) C) D) E)



Microsporum Trichophyton Trichophyton Trichophyton



ferrugineum concentricum verrucosum mentagrophytes var Mentagrophytes



K erion.. .Saçlı deride gelişen iltihabı' kitledir. Özellikle T . verrucosum enfeksiyonlarında belirlenmektedir. Favus (kellik) e tke n i.. .T.schoenleinii Üretildiğinde boynuzsu (favus şamdanı şeklinde) taraksı hif yapıları...Tschoenleinii



Doğru cevap: D T in e a pedis ve İ d re a k s iy o n u .. .T r u b r u m (en Sik dermatofitoz). T , mentagrophytes ------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 1 2 )------------- -------------



27. Aşağıdaki dermatofit etkenlerinden hangisi saçta enfeksiyon oluşturmaz? A) Epidermophyton floccosum B ) Microsporum canis C ) Trichophyton schoenleinii D ) Trichophyton verrucosum E) Trichophyton tonsurans



Doğru cevap: A



İn v itr o ş a rtla rd a kılı delen, 37 °C de üreyebilen ve ü r e a z p o z i t i f ola n T r i c h o p h y t o n t ü r ü . . . T . mentagrophytes T . capitis ve T .b a rb a e dışında tüm dermatofitozlarda en sık e tk e n .. . T ru b ru m Besiyerinde kırmızı pigment oluşturan ve gözyaşı hücresi şeklinde mikrokonidisi olan m an ta r... T.rubrum Dermatofitlerde tanıda değerli olan mantar sp o rla rı... Makrokonidi Mekik şeklinde makrokonidi. ..Microsporumcanis Kalem şeklinde makrokonidi.. .Trichophyton







Tinea nigra e tke n i.. .Exophilia vverneckii Kara piedra etke ni.. .Piedra hor+ae Ak piedra etkeni...Trichosporon beigelii Cryptocoçcus neoformans kapsüler yapısının antijenîk çapraz reaksiyon oluşturduğu n ıu n tu r... Trichosporon beigelii







Tinea yersicolor etkeni m a n ta r... Mallassezia fu rfu r Mallassezia fu rfu r lezyonları.. . deride, özellikle boyun ve göğsün üst kısımlarında hipo-hiper pigmente, bazen kaşıntılı lezyonlar şeklindedir. Lezyonlar kolayca kaşınır ve pullar halinde dökülür (yonga belirtisi). İ V lipid yerilen hastalarda sepsis, pnömoni etkeni olan küf m antarı... Mallassezia f u rf ur Küçük kısa hif yapıları ve klamidospor kümeleri (köfte, spagetti görünümü).. . Mallassezia fu rfu r







Lezyonlarında yonga belirtisi olan m an ta r... Mallassezia fu rfu r Zeytinyağı ile zenginleştirilmiş Sabouroud besiyerinde üreyen m antar.. . Mallassezia fu rfu r







Mallesezia fu rfu r tedavisi...Selenyum sülfit







Kutanöz mikoz etkenleri (D e rm a to fitle r)... Trikofiton (üç doku; çite tünemiş kuş), Mikroşporum (deri, saç; mekik m akrokonidyum ), E p id e rm o fito n (d e ri, tırn a k ; lobut makrokonidyum) Sadece makrokonidisi olan...Epiderm ofiton Dermatofitlerin ortak özellikIerİ..,Saç, deri, tırnak gibi keratinize dokuları tutarlar M.



canis...Kedi-köpekten bulaşır.



T . v e rru c o s u m .. .S ığ ır gibi büyük baş hayvanlardan bulaşır.



Raket şeklinde makrokonidi.. .Epidermophyton Saç ve deride enfeksiyon oluşturan... Microsporum Deri ve tırnakta enfeksiyon.. .Epidermophyton Saç deri ve tınakta enfeksiyon.. .Trichophyton C i lt a ltı m ik o z la r ı . .S p o r o t r i k o z , M a d u ro m ik o z, Kromoblastomikoz Sporotrikoz (&ül bahçıvanı hastalığı) etkeni m a n ta r... Sporothrix schenckii Tanıda asteroid cisimcikler bakılan m antar..; Sporothrix schenckii Kültürde ürediğinde tipik hifleri ve hiflerin ucunda kasımpatı gibi kümeler oluşturan s p o rla r...Sporothrix schenckii Sporoth rix schenckii tedavisi.. .O ral potasyum iyodür Kromomikoz etkeni.. . Fonseca pedrosi Tanıda siyah renkli sklerotik cisimcikler bakılan m antar... Kromomikoz M a d u ro m ik o z e t k e n l e r i ... Pseudoallesheria boydii, Madurella mycetomatis, Nocardia brasiliensis Toprakla kirlenmiş yaralarda şişlik, fistülleşme ve kemik deformasyonu yapan m a n ta r... Maduromikoz Mukozalarda, en sık burunda, bazen konjunktiva, anüs, genital böfgede gelişen, iri polip, kolay kanama eğiliminde tümörai kitlelerle k a ra k te rize ... ftinosporodioz



Mantarlar



SPO T BİLGİLER



346 4



SISTEMIK MİKOZLAR (H İS T O P L A Z M O Z , B L A S T O M İK O Z , K O K S İD İY O İD O M İK O Z , P A R A K O K S İD İY O M İK O Z )



27 k 1,



B la sto m ik o z’da en az tutuian yer aşağıdakiierden h a n g is id ir? (Nisan-90) A ) Deri



C) Karaciğer



Sistemik Mikoz Etkenleri • Coccidioides immitis • Histoplasma capsulatum • Blastomyces dermatitidis • Paracoccidioides brasiliensis



B ) Akciğer D) Dalak E) Bağırsak mukozası



Sorunun amacı sistemik mikozların klinik özelliklerinin bilinmesidir. Blasiomikoz, toprakta bulunan mantarın solunum yoluyla alınmasıyla akciğerlere ulaşır ve oradan yayılır. Akciğer, deri, ürogenital tutulum sıktır, gastrointestinal kanalı pek tutmaz. Lezyondan alınan örnekte büyük, geniş boyunlu tek tomurcuklu, çift zonlu armuta benzer maya hücreleri tipiktir.



3. Aşağıdaki m antarlardan hangisi T ü rk iy e ’de en az g ö rü lü r? (Eyiül-97) A ) Trichophyton schoenieini



B) Histoplasma capsulatum C ) Aspergillus fumlgatus D) Malessezia furfur E) Coccidiodes immitis



Mantarların epidemiyolojik özelliklerinin sorgulandığı aslında gereksiz sorulardan biridir. Coccidiodes immitis, koksidiyoidomikoz etkenidir. A B D ’nin güneybatısındaki ve Latin Amerika’daki kurak bölgelerde endemiktir. Kendi kendine geçen bir solunum yolu enfeksiyonu yapar; %1 hastada fatal olabilen yaygın hastalık şekline dönüşebilir. Hastalığın bu formu tüberküloza benzer. Trichophyton



schoenleinii,



tavus



etkenidir.



Akdeniz



havzasında daha yaygındır.



Histoplasma capsulatum, respiratuvar enfeksiyon yapar. T ü m dünyada yaygındır; bazı bölgelerde endemiktir. Aspergillus fumigatus, çürüyen bitkilerde her zaman bulunan bir küftür. “Çiftçi akciğerine” neden oiur.



Malassezia



furfur, “tinea versicolor” Enfeksiyonun sadece kozmetik önemi vardır.



etkenidir.



Doğru cevap: E 4.



Şekil: Blastomyces dermatitidis



Mantarlar



2. A şa ğıd a k iie rd e n hangisi y a p m a z ? (Eylül-91)



sistem ik



enfeksiyon



A) Cryptococcus B) Histoplazma C) Actinomyces D) Coccidioides immitis E) Epidermophyton floccosum Sorunun amacı sınıflandırılmasıdır.



mantar



hastalıklarının



Epidermophyton floccosum sistemik etken değildir. Deri ve tırnak enfeksiyonu yapar.



Sistemik



hastalık yapan mantarlar; Histoplasma, Coccidioides, Cryptococcus, Blastomyces, Paracoccidiomyces, Candida, Aspergillus, Sporothrix, M aduromyces, Rhinosporotrichs ve Penicillium’dur. Doğru cevap: E



K üf fazında ürediğinde tüberküilü m akrokonidyalar, m ikrokonidya ve hif oluşturan difazik mantar aşağıdakiierden hangisidir? (Eyiül-2001 )



A) B) C) D) E)



Histoplasma capsulatum Blastomyces dermatitidis Coccidioides immitis Paracoccidiodes brasiliensis Sporothrix schenckii



Mantar hastalıklarında mikroskobik görüntü tanı için çok faydalıdır. Özeilikle de sistemik mikoz etkenleri mikroskobik özellikleriyle çok sık karşımıza çıkmaktadır. Histoplasma capsulatum, küçük, dimorfik, fakültatif hücre içi mayadır. Monositlere yerleşerek tüm retiküloendotelial sistemi (R E S ) dolaşır. Kuş veya yarasa gübresi karışmış toprakta, mikrokonidya ve geniş tüberküilü m akrokonidyalı fılamentöz bir formda bulunur. Blastomyces dermatitidis, toprakta bulunan mantarın solunum yoluyla alınmasıyla akciğerlere ulaşır ve oradan



MİKROBİYOLOJİ > 347 yayılır ya da direkt deri yoluyla bulaşabilir. Akciğer, deri, ürogenital tutulum sıktır, gastrointestinal kanalı pek tutmaz. Lezyondan alınan örnekte büyük, geniş boyunlu tek tomurcuklu, çift zonlu armuta benzer maya hücreleri tipiktir.



D o ğ ru c e v a p : A 5.



brasiliensis,



0 0



İ p



i l







£



G cp o *



İl • tf*



dokuda sferül oluşturarak bulunan dimorfik bir mantardır.



C o ccid io id e s im m itis,



Histoplasma Capsulatum Dimorfik, intraseliüler bir mantardır. Monositler içindeyaşar. Periferikyaymada tüberküllümakrovemikrokonidiler.



o



m



dokuda



S iste m ik m ik o zla rın m ik ro sk o b ik gö rü n tü le rin in b ilin m e s i am a cıyla s o ru lm u ş b e n ze r so ru la rd a n b ir tanesi daha.



Sporothrix schenckii, dimorfik bir mantardır. Doğada toprakta, gül, ağaç kabuğu, yosun gibi ortamlarda



8



e n fe k te



A ) H istoplasm a capsulatum B) C occidioides im m itis C) Blastom yces derm atitidis D) P aracoccidioides brasiliensis E) S porothrix schenckii



toprakta bulunan mantarın inhalasyonu ile bulaşır. Çok uzun yıllar sessiz kalabilir. Deri, solunum sistemi, lenfoid doku sıklıkla tutulur. Kadınlarda hafif seyreder. Lezyonlardan alınan örneklerde, özellikle kültürde üretildiğinde zemini dar çok sayıda tomurcukla kaplı tipik maya hücreleri görülebilir (Gemi dümeni). Paracoccidiodes



A ş a ğ ıd a k i m a n ta rla rd a n h a n g is i s fe rü l o lu ş tu ru r ? (Nisan 2003)



Blastomyces dermatitidis çift katlı kalın bir hücre duvarı olan, geniştabanlı tomurcuk yapan, büyük maya hücreleri şeklinde görülen dimorfik bir mantardır. Solda ise mikrokonidyalargörülmektedir.



Paracoccidioides brasiliensis Dokuda birden fazla tomurcuklanma gösteren maya formuyla B.dermatitidis'den ayrılan dimorfirk bir man­ tardır. Eşeyli üreme formu gösterilememiştir. Gemi dümeni şeklinde mikroskobikyapı.



Coccidioides immitis İçi endosporlarla dolu sferül oluşturan dimorfik bir mantardır. Solda doğada bulunan artrosporiar görülmektedir.



Cryptococcus neoformans Dimorfik olmayan, tomurcuklanarak çoğalan, sadecemayaformubulunanbir mantardır. Çini mürekkebi ileboyanan polisakkarit kapsüle sahiptir.



Şekil: Sistemik mikoz etkenlerin saprofitik ve patojenik fazlan A. Histoplasma Capsulatum, B. Blastoyces Dermatitidis, C: Paracoccidioides Brasiliensis D. Coccidoides İmmitis, E. Cryptococçus Neoformans D



r



Mantarlar



Coccidioides im m itis, Amerika Birleşik Devletleri, Latin Amerika’nın belirli bölgelerinde endemik olarak bulunur, insana doğada kolayca rüzgarla taşınan artrokonidileri ile bulaşırlar. Bu artrosporiar, akciğerlerde içi endosporlar ile dolu kürecikler (Sferül) oluştururlar. Dimorfik mantarlar içinde MSS’ni en sık tutan mantardır.



doğal olarak bulunabilir. Bu yapılarla meydana gelen yaralanmalarda lenfokutanöz bir tutulum en sık görülen klinik şeklidir. Deriden toprakla temas eden yaralanmalarda papül, püstül sonra ülser oluşur. Lezyondan alınan örneklerde puro sigarası şeklinde maya hücreleri ve bu yapı çevresinde asteroid cisimler (splendori reaksiyonu) görülebilir.



348 4 T U M TUS SORULARI c a p s u la tu m , tüberküllü m akrokonidyaiar ve k ü ç ü k g ö z yaşı şekilli H is io p la s m a



mikrokonidyaları vardır. B la sto m yce s d e rm a titid is, ç ift katlı g ö zü ken bir



hücre duvarı olan, geniş tabanlı tomurcuk yapan, çoğunlukla serbest, büyük m aya hücreleri şeklînde dokularda bulunur. SDA besiyerinde



P a ra co ccid io id e s b ra silie nsis,



gemici dümenine benzer bir üreme gösterirler.



laboratuvarda doku örneklerinde yuvarlak veya puro biçimi tomurcuklanmış mayalar (asteroid cisimcik) görülür. Kültürde, silindirikkonidioforların uçlarında kümelenmiş oval konidiaya sahip hifalar görülür. (Kasımpatına benzer) S p o r o th r ix



s c h e n c k ii,



D o ğ ru c e v a p : B



Mikrokonidyumlar inhale edilince akciğer makrofajlarınca tutulur ve etkisizleştirilir. Çok fazla sayıda inhale edilmesi halinde mikrokonidyumlara yeterli yanıt geliştiremeyen hastalarda ya ilk enfeksiyonda, ya da reaktivasyon sonucunda disséminé hastalık ortaya çıkar. Patogenez ve klinik özellikleri açısından tüberküloza çok benzeyen bir hastalıktır. M icrosporum ,



6. Sferü! yapı aşağıdaki mantarlardan hangisi tarafından



oluşturulur? (Eylül



Histopiasm a capsulatum , difazik, termal dimorfizm özelliği bulunan bir toprak mantarıdır. İnsanda mağara hastalığına yol açar. Kuş ve yarasa dışkısıyla bulaşmış mağara toprağında fazlaca mikrokonidya vardır. 26°C’da kültür ortamı ve doğada; ince, dallanmış septalı hifler ve uçlarında tüberküllü (çıkıntılı, küresel) makro ve ayrıca mikrokonidyumlar halinde bulunurlar. Mikrokonidyumlarla bulaşırlar. İnsan dokularında maya formuna dönüşürler, intrasellüler olarak yaşarlar.



Trichophyton,



2008)



mekik



şeklinde



makrokonidisi



olan



kalem



şeklinde



makrokonidisi



olan



mantardır. mantardır.



A ) B lastom yces d erm atitidis B ) Pénicillium m arneffei C) C occidioides im m itis D) Rhinosporidium seeberi E) P neum ocystis jiroveci A y n ı so ru tekrar kaşım ızd a !!!



sferüİlerle kendini gösteren akciğer, beyin gibi visserai organ enfeksiyonlarına neden olur.



filamenter yapıda hifleri olan mantardır. raket (lobut) şeklinde makrokonidisi olan mantardır. Fusarium ,



Epiderm ophyton,



D o ğ ru c e v a p : D



C occidiodes im m itis,



Blastom yces d erm atitidis,



tek tomurcuklu maya hücresi



şeklindedir.



Mikrokonidyum



X



P énicillium m arneffei, immün sistem kusuru olan, örneğin AİDS’lilerde kısmen nadir bir fungal pnömoni etkeni dimorfik mantardır. Mononükleer hücreler içinde maya hücreleri şeklinde görülür.



bir subkutanöz mikoz etkenidir. Mikroskopta endospor yapısı oluşturur.



R hinosporidium seeberi,



Maya sporu (blastospor)



Çok miktarda spor



MA’larca fagositoz



l



‘ Hafif granülomaîöz , hastalık ile iyileşir



Yetersiz immunité



HIV enfeksiyonlularda interstisyel pnömoniye ve disséminé hastalık tablolarına neden olur. Alveollerin içinin köpüklü bir mayii ile dolu olduğu gözlenir.



P neum ocystis jiro ve ci,



D o ğ ru c e v a p : C



---------►Endospor



r • @1k 1 ti W. Parçalanır *l ® ® « X



Inhalasyon A • ------------------► § Fıçı görünümlü artrosporlar



Yayılır, tekrar sferü! oluşur



15-20 ¡t çaplı sferüiier



[ Akciğerde



j



Diğer dokularda



Mantarlar



Şekil: Koksidiyoidomikoz patogenezi



7. Aşağıdaki mantarlardan hangisi makrokonidyum oluşturur? (Eylül 2009) A)



M icrosporum C) F usarium



tüberküllü



B) Trichophyton D) H isioplasm a E) Epiderm ophyton



Sistemik m antar enfeksiyonu yapan etkenlerin m ikroskobik görü n tüsün ü n bilinmesini gerektiğinden daha önce de bahsetmiştik. Histopiasma capsulatum ’un akciğer tutulum u h e r şe yi ile tüberküloza benzer. B u özelliğini de bilm ek gerekir.



immün süpresyon ile aktive olur



i L/ıSî>t:ı ı m ı e ı la ^ictıırv



Şekil: Hıstoplazmoz patogenezi (MA: Alveoler makrofaj)



MİKROBİYOLOJİ ► 349 8. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisi insan florasında bulunmaz? (Eylül 2012)



normal



DİĞER SIN AVLAR D AN SORULAR



A) Acinetobacter B) C) D) E)



Candida Corynebacterium H aem ophilus C occidioides



S o ru n u n



am acı



m ik r o o r g a n iz m a la r ı



---------------- (YDUS MAYIS 2008)-----------------



n o rm a l



f lo r a d a



s o rg u la m a k



g ib i



yer



a la n



g ö rü n s e



de



1. Etkenin oldukça enfektif olan artrokonidyalarının solunmasıyla ortaya çıkan endemik mikoz tablosu aşağıdakilerden hangisidir? Koksidiyoidomikoz Histoplazmoz C) Aspergilloz D) Pnömosistoz E) Blastomikoz



a s l ın d a p r i m e r p a t o j e n o la n m a n t a n s o r g u l a y a n b i r



A)



s o ru d u r.



B)



Coccidioides immitis, normal florada bulunmayan, artrosporların solunmasıyla bulaşıp, sistemik hastalığa neden olabilen primer patojendir. Acinetobacter özellikle yoğun bakımda ventilatöre bağlı hastalarda kolonizasyona ve enfeksiyona neden olabilen, normal florada bulunabilen bir bakteridir.



S e ç e n e k le rd e



H is t o p la z m o z ,



B la s t o m ik o z ,



K o k s i d i y o i d o m i k o z e n d e m ik m i k o z e t k e n id ir .



Sistemik mikozlar, küf halinde bulunan difazik mantarların genellikle artrokonidyalann solunmasıyla oluşur. Primer enfeksiyon yerleri akciğerdir. Burada küflerden maya formları oluşarak hastalık meydana gelir. Primer hastalık genellikle hafif belirtilerle seyreder. Koksidiyoidomikoz en çok semptomatik enfeksiyon yapar türdür.



Candidalar normal florada bulunan, en sık fırsatçı mantar enfeksiyonuna neden olan mantarlardır. Korinobakteriler (difterodiler) deri, burun, vajen, üretrada normal florada yer alabilen bakterilerdendir. Haemophilus (influenzae) normal boğaz florasında buianabilen bakterilerdendir.



Aspergilloz yaparlar.



D o ğ ru ce va p : E



ve



Pnömosistoz



fırsatçı



enfeksiyon



D o ğ ru ce va p : A



9. Aşağıdaki mantar türlerinden hangisinin neden olduğu bir enfeksiyon kuşkusu durumunda klinik örnekler mutlaka klas II biyogüvenlik kabinlerinde incelenmeli ve iştenmelidir? (Eylül 2012) A) A spergillus niger B) Rhizopus oryzae



2.



C) C ryptococcus neoform ans D) Fusarium m oniliform e E) C occidioides im mitis am acı



k a b in in d e



en



S o ru d a



ç a l ış m a



o la n



k o la y



b u la ş a n



v e r ile n



k la s



g e r e k liliğ i b ir a z



m a n t a r ’ b ilg is iy le



m a n ta n



II



g ü v e n lik



k a fa



k a rış tırs a



k o la y lık la



s o ru yu



y a n ıt l a y a b il ir iz .



Coccidioides immitis insana doğada kolayca rüzgarla taşman artrokonidileri ile bulaşır. Bu artrosporlar, akciğerlerde içi endosporiar ile dolu kürecikler (Sferül) oluştururlar. Bu sferüllerin patlamasıyla yayılan endosporiar yeni sferüller oluşturabilir. İnsanda hematojen ya da direkt olarak yayılabilir. Aspergillus niger doğada yaygın olarak bulunan konidileriyle insana bulaşan fırsatçı enfeksiyonlara neden olan küf mantarıdır, özellikle hastanede tamirat Aspergillus bulaşı için risk oluşturur, korunmak için hepafiltreli odalar kullanılmalıdır. Rhizopus oryzae ve Fusarium moniliforme doğada yaygın olarak bulunan, konidileriyle bulaşan ve insanda fırsatçı enfeksiyonlara neden olan mantarlardandır. Cryptococcus neoformans genellikle güvercin dışkısıyla kontamine topraklardan bulaşan fırsatçı enfeksiyonlara neden olan maya mantarıdır. D o ğ ru ce va p : E



Coccidioides immitis Candida albicans Aspergillus fumigatus D ) Trichophyton rubrum E) Cryptococcus neoformans



A) B) C)



d a d e r s t e ç o k d e f a v u r g u l a d ı ğ ı m ı z ‘a r t r o s p o r i a n ç o k b u la ş ıc ı



Ekzoantijen testi aşağıdaki funguslann hangisini ayırmak amacıyla kullanılır?



TU S



iç in



y ılla r d a



b ir a z d e t a y s o r u



o lm a s ı n a r a ğ m e n s o n



t a n ıy a y ö n e l i k t e s t le r s ı k s o r u l d u ğ u n d a n



b il m e k t e y a r a r o l d u ğ u n u d ü ş ü n ü y o r u z .



Ekzoantijen testi, Coccidioides immitis tanısında kullanılan serolojik deneydir. Candida albicans, serumda mannan tayini yapılır. Aspergillus fumigatus, Serumda galaktomannan tayini yapılır. Trichophyton rubrum, kırmızı pigmenti, gözyaşı şeklinde mikrokonidisi, kıl delme deneyi ve üreaz testleri tanı için önemlidir. Cryptococcus neoformans, çini mürekkebi ile boyanma, üreaz testi, BOS’da kapsül antijeni tanı için değerlidir. D o ğ ru ce va p : A



Mantarlar



S o ru n u n



s o r g u la m a k t ı r .



-----------------(YDUS MAYIS 2008)-----------------



350 « T Ü M TUS SORULAR! - — —— 3.



(YDUS EKİM 2008-09)-------- —







---------------- (YDUS MAYİS 2010 - — —---------



•.



Sferül ve endospor aşağıdaki mantarlardan hangisi İçin tipiktir?



5. Aşağıdaki mantarlardan hangisi enfekte dokuda sferül oluşturur?



A) Coccidioides immitis B) Blastomyces dermatitidis C) Histoplasma capsulatum D) Sporothrix schenckii E) Trichosporon asahii



A) Histoplasma B) Blastomyces C) Coccidioides D) Paracoccidioides E) Sporothrix



Ayrıt sorunan



A y n ı s o ru l!!



Coccidioides İmmitis; Sferü! yapar.



Coccidioides immitis; Sferül yapar.



D o ğ r u c e v a p :A



— — —



— —



D o ğ ru c e va p : C



(YDUS EKİM 2008-Ö9) — ------—-



■' — ,, : -— (YDUS MAYIS 2010-----— ------



4. Aşağidakiİerden Hangisi sîsfemik mikoza neden olan dimorfik mantarlardan biri değildir?



6. Enfekte dokuda aynı anda birden fazla tomurcuklanma gösteren maya hücreleri oluşturan ve tomurcukların anne maya hücresine dar bir boyunla bağlı olduğu gözlenen mantar aşağıdakilerden hangisidir?



Ä) Histoplasma capsulatum B) Blastomyces dermatitidis C) Paracoccidioides brasiliensis D) Coccidioides immitis



A) Paracoccidioides



E) Sporothrix schenckii Daha



önce



m a n ta r



de



d e f a la r c a



B) Coccidioides b e n z e r ş e k il d e



h a s t a lı k l a r ın ın



C) Histoplasma D) Blastomyces E) Sporothrix



s o r u la n



s ın ıf la n d ır ıl m a s ın ın



b ilin m e s in e y ö n e lik s o ru d u r .



Sporothrîx schenckii, dimorfik mantardır. Doğada toprakta, gül, ağaç kabuğu, yosun gibi ortamlarda doğal olarak bulunabilir. Bu yapılarla meydana gelen yaralanmalarda ienfokutanöz bir tutulum en sık görülen klinik şeklidir.



S o ru n u n



am acı



m a n ta r



h a s t a lık la r ın ın



a y ır ıc ı



t a n ı s ı n d a k i m i k r o s k o b i k g ö r ü n t ü l e r in b i l in m e s id i r .



Paracoccidioides, lezyonlardan alınan örneklerde, özellikle kültürde üretildiğinde zemini dar çok sayıda tomurcukla kaplı tipik maya hücreleri görülebilir (Gemi dümeni). Coccidioides, sferül yapısı oluşturur: Histoplasma, tüberküllü makrokonidiler oluşturur. Blastomyces, tek tomurcuklu maya hücresi şeklinde görülür. Sporothrix, Asteroid cisimcikler oluşturur.



D iğ e r s e ç e n e k le r s is te m ık m ik o z e tk e n id ir. D o ğ ru ce va p : E



D o ğ ru c e v a p : A



Tablo: Sistemik mikozlar K o k s îd iy o id o m ik o z is



E ty o io ji



C o ccid io id e s im m itis



E k o lo ji



T o p ra k



H is t o p la z m o z



B îa s t o m ik o z



H istoplasm a



Blastom yces



capsulatum



d e rm a titid is



P a ra k o k s id iy o id o m ik o z



Paracoccidioides brasiliensis



Y a ra s a la r, h a v a s ız y e rle r,



a lk a li



B ilin m iy o r



B ilin m iy o r



to p ra k



Mantarlar



H iya lîn septali K o n id y a



R iya lin septali h ifa v e



(< 3 5 ° C )



a rtro k o n id y a



h ifa , tü b e rk ü lo id m a k roko nidya ve k üçük yu v a rla k m ikro k o nidya



R iy a lin septali h ifa , te k glo b o z p irifo rm k onidya ta şıyan k o n idosp orlar



R iyalin septali h ifa , n a diren g lo b o z konidya ve ktam îdo sp oriar ge m ici düm eni



S e rt d u v a rlı, geniş Doku fo rm u



Endo spor iç e re n s fe rü lle r



M a k ro fa jla n n içinde



ta b a n lı m ayalar,



y u v a rla k m a ya la r



g e n e llik le te k



Çok to m u rcu k lu m a y a la r



to m u rc u k lu *: B ü tü n sistem ik m ik o z e tk e n le ri d im o rfik tir v e k o n id ya la rın inh ala syon la alınm ası so n u cu bulaşırlar. B lastom ik ozd a h a sta la rın çoğu a s e m p to m a tik tir y e e n fe k siyo n u n



%9 0 ’ ı im m ü n



y e tm e zlik li h asta la rd a görülür. Ko ksidiyoido m ikoz ve H is to p la z m o z e n d e m ik



b ö lg e le rd e b u lu n a n AIDS h a s ta la rın d a sıklıkla görülen enfeksiyonlardır.



MİKROBİYOLOJİ ► 351 ---------------- (YDUS EYLÜL 2006)----------------7. Endemik mikozlarla ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?



Sadece bağışıklık sistemi baskılanmış konakta gelişirler. B) Termal dimorfik mantarlara bağlı olarak gelişirler. C) Konağa konidiumların inhalasyonu yoluyla girerler. D ) Dünyada belirli coğrafi bölgelerde görülürler. E) Akciğerlerden diğer organlarayayılan enfeksiyonlara yol açabilirler. A)



S o ru n u n



am acı



s is t e m i k



m ik o z l a r ı n



o rta k



s



---------------------- (T T B 2 NİSAN 2012)— — ------ --------95. Aşağıdaki mantarlardan hangisi küf şeklinde ürerken, fıçı şekfinde artrokonidyum oluşturur? A) B) C) D) E)



Blastomyces dermatitidis Paracoccidioides brasiliensis Histoplasma capsulatum Coccidioides immitis Sporothrix schenckii



D o ğ ru c e va p : D



s



S P O T BİLGİLER



ö z e l l ik l e r in in b ilin m e s id i r .



Sadece bağışıklık sistemi baskılanmış konakta değil immün sağlam konakta da enfeksiyon yaparlar. Fakat immünsüpresiflerde daha ağır enfeksiyon tablosu oluştururlar. Sistemik mikozların hepsi dimorfikyapıda mantarlardır.



Histoplasma capsulatum, Blastomyces dermatitidis ve Paracoccidiodes brasiliensis enfekte ettikleri dokuda tomurcuklanan maya şeklinde, Coccidioides immitis ise sferül şeklinde görülür. Hastalık küf halinde bulunan difazik mantarların genellikle mikrokonidilerinin solunmasıyla oluşur. Primer enfeksiyon yerleri akciğerdir. Burada küflerden maya formları oluşarak hastalık meydana gelir. Primer hastalık genellikle hafif belirtilerle seyreder. En çok semptomatik enfeksiyon yapan Coccidioides immitis’dir. İmmün sistemi bozuk



Endemik (sistemik) mikozlar. ..hepsi termal dimorfik yapıdadır. Coccidioides immitis sferül diğerleri tomurcuklanan maya şeklinde görülür. Konağa mikrokonidiumların inhalasyonuyoluylagirerler. Primer enfeksiyon yerleri akciğerdir. Sistemik mikoz tedavisi.. .H afif enfeksiyonlarda itrakanazol, şiddetli enfeksiyonlarda Amfoterisin B Coccidioides im m itis.. .Akciğerde endosporlu sferüller AİDS'lı hastalarda menenjit yapan dimorfik mantar... Coccidioides immitis



dişilerde hastalık yayılır ve erken tedavi edilmez ise hayatı tehdit eder. Hastalık kişiden kişiye bulaşmaz.



Histoplasma capsulatum.. .Hücre içi mantar, tüberküllü makrokonidya ve mikrokonidya



Sistemik mantarların tedavisinde genel prensip hafif vakalarda azol (itrakanazol), şiddetli vakalarda ise amfoterisin B verilmesidir.



Tek tomurcuklu maya hücresi, çift zonlu armuta benzer maya hücreleri.. .Blastomyces dermatitidis Castrointestinal sistemi en az tutan sistemik mantar... Blastomyces dermatitidis



---------------- (TTB 2 EYLÜL 2011)----------------Aşağıdaki gösterir?



mantarlardan



A) Candida albicans B)



Histoplasma capsulatum



C) Pneumocystis jiroveci



D) Malassezia furftır E) Pseudallescheria boydii D o ğ ru c e v a p : B



hangisi



dimorfizm



Zemini dar çok sayıda tomurcukla kaplı (Cemi dümeni) maya hücreleri., .Paracocidioides brasiliensis Enfekte dokuda aynı anda birden fazla tomurcuklanma gösteren maya hücreleri oluşturan ve tomurcukların anne maya hücresine dar bir boyunla bağlı olduğu gözlenen mantar (Cemi dümeni)... Paracoccidioides brasiliensis



r



Mantarlar



D o ğ ru c e va p : A



8.



Sistemik mikoz etkenleri.. .Coccidioides immitis, Blastomyces dermatitidis, Histoplasma capsulatum, Paracoccidioides brasiliensis



L.



I



i I p.



352
% 50) bir klinik tablo da oluşturabilir (İnvazif aspergilloz). Bilgisayarlı tomografide akciğerde “halo bulgusu” gözlenir. Bu hastalarda en sık etken A. fumigatus’tur. Ayrıca en sık akciğer enfeksiyonu ve alerjik reaksiyon da bu mantar tarafından gerçekleştirilir.



Mantarlarda Tanı Yöntemleri * KOH: Keratinize doku eritmede kullanılır. * Laktofenol pamuk mavisi: Kültürde üreyen man­ tar boyama * Calcoflour beyazı: Mantar duvarında kitin boya­ ma * Çini mürekkebi: Cryptococcus neoformans * Siemsa: Histoplasma capsulatum



A kciğer tutulum u:



24.



D o ğ ru c e va p : B



A) B) C) D) E)



Fungus topu tanısında kültür ve mikroskobi fay­ dasızdır. Tanıda indirekt hemaglütinasyon (İHA) ve radyoloji faydalıdır. Fungus topu tedavisinde antifungaller etkisizdir. Tedavisi cerrahidir.



H istoplazm oz O rofarengeai kandidiyazis S porotrikoz Aspergillom a Kronik dissém iné kandidiyazis



Te d a visin d e cerrahinin ön planda o ld u ğ u m anta r e n fe ksiyon ların ın b ilin m e si önem lidir. A s p e rg illo m a antifungallere y a n ıt verm ez te davisi cerrahidir. Derialtı m ikozlard a da cerrahi tedavi önem lidir.



22. A iD S ’îi b ir h a s ta n ın b e y in o m u r ilik s ıv ıs ın d a k a p s ü llü m a n ta r iz o le e d ilirs e en o la sı e tk e n a ş a ğ ıd a k ile rd e n h a n g is id ir? (Eylül 99)



Aspergillus türleri üç çeşit enfeksiyon yapar;



1. Alerjik bronkopulmoner aspergilloz 2. İnvazif aspergilloz 3. Aspergilloma



Â) isospora belli B) C andida albicans C) C ryptococcus neoform ans D) A spergillus fum igatus E) Histoplasm a capsulatum



ilk iki formu antifungal ilaçlarla tedavi edilirken Aspergilloma mevcut akciğer kavitelerinde yerleşen sferik şekilli aspergillus kolonileridir. Akciğer dokusunu invaze etmezler, bu sebeple antibiyotikler işlemez. Tedavisi cerrahidir.



D o ğ ru c e v a p : C



D o ğ ru c e v a p : D



23. A ş a ğ ıd a k i m a n ta r e n fe k s iy o n la rın d a n h a n g is i la te ks a g lü tin a s y o n te s ti ile v ü c u t s ıv ıla rın d a k i k a p s ü l p o tis a k k a rit a n tije n i s a p ta n m a s ıy la ta n ın ır? (Nisan 2000) A) Kandidiyoz C) Kriptokokkoz



B) Derm atofitoz D) Aspergillus E) Z igom ikoz



A y n ı s o ru !!! Krip toko kların tü m özellikleri önemlidir. A ş a ğ ıd a tablo ile verilm iştir.







25.



M



Kronik disséminé kandidiyazis de antifungal te­ daviye oldukça dirençlidir.



K ia m id o s p o r g ö rü lm e s i a ş a ğ ıd a k ile rd e n h a n g is in in ta n ıs ın d a ö n e m lid ir? (Eylül-2000)



Mantarlar



A y n ı s o ru !!!! K a p s ü llü m a n ta r olan C. n e o fo rm a n s’t b ir ke z daha hatırlayalım .



Doğru cevap: C



A n tifu n g a l te d a v iy e g e n e llik le y a n ıt v e rm e y e n m a n ta r e n fe k s iy o n u a ş a ğ ıd a k ile rd e n h a n g is id ir? (N isan 2000)



A) C ryptococcus B) C) D) E)



neoform ans C andida albicans B lastom yces C occidioides im m itis H istoplasm a capsulatum



C a n d id a c in s i m antarların o lu ş tu rd u ğ u y a p ıla r ayırıcı tanılarını ya p m a k için önem lidir. B e n z e r sorularla daha ö n c e de karşılaşm ıştık.



L



358 4 TÜM TUS SORULARI C. albicans, biastospor yaparak çoğalan maya mantarıdır. Blastosporiarın b irbirinden kopm am ası sonucu ya la n cı hif görüntüsü oluşturur. Bu görüntü C.glabrata hariç tüm candidalarda görülür. C .a lb ica n s’a özgü değildir.



C. albicans gerçek hif (germ tüp) ve klamidospor yapma özelliği g ö sterm e siyle de ünlüdür. G erm tüp hızlı tanıda değerlidir. Kesin tanısını koyduran, özel besiyerinde klamidospor yapısının gösterilm esidir. D o ğ ru c e va p : 8 26.



F u n g a l m e n e n jitin en s ık sebebi k a p s ü lü o la n a ş a ğ ıd a k ile r d e n



o lu p m ü s in ö z h a n g is id ir?



(Eylül-2000) A) B) C) D) E)



A ctinom yces israeli Mucuı C ryptococcus neoform ans C andida albicans B lastom yces d e rm atitidis



A y n ı s o ru !!!! M e n e n jit K rip to k o k ’u asla u nu tm a .



kapsüllü



m antar



Germ tüp oluşm ası Besiyerinde kla m id yosp o r oluşturm aları Karbonhidrat fem nentasyonu Karbonhidrat asim ilasyonu Çini m ürekkebi preparatı ile kapsül incelemesi



D ikkat!!! S o ru d a a m a ç candida tansında kullanılan yö n te m le rin h e p sin in hatırlanm ası de ğil candida cinsi m antarların k a p sü lü n ü n o lm a d ığın ın bilinm esidir. Ç in i m ü re k k e b i k a p sü llü m a n ta r kriptokok tanısında kullanılır. Çini m ürekkebi preparatı ile kapsül incelem esi kriptokok tanısında kullanılır. candida



tanısında



kullanılan



D o ğ ru c e va p : E



28.



P a ra n a za l s in ü z itti b ir h a s ta n ın m a n ta r k ü ltü rü n d e s e p ta lı d a lla n a n h ifle r ve k o n id io fo r la r s a p ta n m ış tır. En m u h te m e l e tk e n a ş a ğ ıd a k ile rd e n h a n g is id ir? (Nisan 2002)



Manta



A ) Alternaria türleri B ) Histoplasm a capsulatum C) C ladosporium türleri D) Aspergillus E) Rhizopus S o ru n u n am acı k ü f m antarlarının m ikroskobisinin bilinm esidir. S e p ta lı h if y a p ıs ı A s p e r g iiiu s ü n tipik m ikro skobisidir. D iğ e r seçenekler üzerinde y o ru lm a n ın anlam ı yoktur.



Aspergillus



türleri özellikle Aspergillus fum igatus deri, göz, kulak ve d iğ e r organların enfeksiyonlarına, akciğerlerde m antar topuna ve alerjik bronkopulm oner aspergilloza neden olur. Ö rneklerde düzgün, bölmeli, 45 derece açı ile dallanan h ifle r g ö rü lü r (d i koto m dallanm a).



Doğru cevap: D



29.



A ş a ğ ıd a k ile rd e n h a n g is i C .a lb ic a n s ’ın fa k tö rle rin d e n b iri d e ğ ild ir? (Eylül 2002)



p a to je n ite



A ) Konak hücresine adhezyon B) Kapsül varlığı C) P roteinaz salim im D) H if oluşturm a E) A lte rn a tif yoldan komplem an aktivasyonu S o ru n u n am acı C a n d id a ’n m patojenite faktörlerinin tü m ü n ü n hatırlanm ası d e ğil k a p sü l y a p ısın ın candidalara ait olm adığının bilinm esidir. K a p sü llü olan m a n ta r kriptokok unu tm a!!!



D o ğ ru c e v a p : B ya pa n



27. A ş a ğ ıd a k i y ö n te m le rd e n h a n g is i ca n d id a tü rle rin i a y ırm a d a k u lla n ılm a z ? (E ylü l-2 00 1 )



Diğer se çe n ekler yöntem lerdir.



septasız hifler



C. albicans kapsüllü bir m antar değildir.



D o ğ ru c e v a p : C



Â) B) C) D) E)



* Aspergillus septo!ı ve 45° ile dallanan hifler • Mucor, Rhizopus ve Absidia dik açı ile dallanan



Candida türlerinin patojenite özellikleri



Dokulara yapılabilme Maya -hif dimorfizm yeteneği Hücre yüzeyinin hidrofobi özelliğine sahip olması Proteinaz sekresyonu Hızlı fenotipik değişim yapabilme 30. Diyabetik ketoasidozu olan bir kişide başağrısı, ateş ve orbital selülit bulguları ortaya çıkm ıştır. Alınan sinüs biyopsisinin yapılan m ikrobiyolojik incelem esinde septasız ve dik açılarla dallanan hifler saptanm ıştır. B u d u ru m d a e tke n m ik ro o rg a n iz m a la rd a n (Eylül 2002) A ) Aspergillus C) Fusarium



o la ra k ö n c e lik le a ş a ğ ıd a k i h a n g is i d ü ş ü n ü lm e lid ir ?



B) Pénicillium D) Pseudoallescheria E) Rhizopus



F ırsa tç ı m ikozların hem p redispozan faktörlerinin he m de m ik ro sk o b ik g ö rü n tü s ü n ü n aynı anda so rg u la n d ığ ı so ru d u r. B e n ze r so ru la r sık karşım ıza çıkabilir. Zigom ikozlar, kontrol dışı diyabeti olan hastalarda en sık görülen fırsatçı m antar enfeksiyonudur. Rhizopus, Absidia, Mucor ve Rhizopus türleri en sık rastlanan etkenlerdir. Tanı için alman örneklerde kalın, düzensiz, bölmesiz, dik açı ile dallanabiien hifler tanıtıcıdır. D o ğ ru c e v a p : E



31. A ş a ğ ıd a k i



a n tifu n g a l ila ç la rd a n h a n g is i in v a z if A s p e r g illu s e n fe k s iy o n la rın ın te d a v is in d e ö n c e lik le k u lla n ılm a lıd ır? (Eylül 2002) A ) Flukonazol C) İtrakonazol



B) K etokonazoi D) M ikonazol E) Ekokonazol



İn v a z if A s p e rg illo z ’ un en sık etkeni A .fu m ig a tu s 'tu r ve tedavisin de A m foterisin B, itrakonazol ve k a sp o fu n g in g ib i ilaçlar kullanılır. İn v a z if a s p e rg illo z •



G enellikle lösem ide ağ ır nötropeni va rlığ ın d a ve transplant hastalarında görülür.



»



En sık etken A .fu m ig a tu s ’tu r.



MİKROBİYOLOJİ ► 359



• •



En sık görülen şekli nötrofil sayımı 500 /mm3’den az ve pnömonili hastalarda sebebi bilinmeyen ateştir. Sinüzit ya da akciğer enfeksiyonu şeklinde başlayıp en sık beyin olmak üzere vücudun herhangi bir yerine yayılır. Akciğer biyopsisi materyalinin mikroskobi ve kültürü ile tanı konulur. Amfoterisin Bveya itrakonazol veya Kaspofungin ile agresif tedavi edilmelidir. Aspergilluslar, fukonazol'a doğal olarak dirençlidir.



D o ğ ru c e v a p : C



32. Akciğerde alveoller içindeki köpüksü eozinofilik materyal ve interstisyel mononükleer hücre infiltrasyonu ile karakterize pnömoni tipinde en olası etken mikroorganizma aşağıdakilerden hangisidir? (Nisan-96) A) Stafilokok C) Mycoplazma



B) Pnömokok D)Adenovirüs E) Pneumocystis jiroveci



34. Vaginal kandîdiyazisi olan ve flukonazol tedavisiyle klinik ve mikolojik kür sağlanmamış olan bir hastada öncelikle aşağıdaki kandida türlerinden hangisi düşünülmelidir? (Nisan-2003) A) Candida albicalis B) Candida tropicalis C) Candida krusei D) Candida kefry E) Candida parapsilosis D ikkat III A n tifu n g a l d ire nç m ek a n izm a sın ın vaka içind e s o ru ld u ğ u so ru lardan dır. B ilin m e s i istenen C .k r u s e i’n in flu k o n a z o le d o ğ a l d ire n ç li olm asıdır. D iğe r d o ğ a l d ire nçle r de a y n ı s o ru şe kliyle karşım ıza gelebilir. B u nede n le C . tr o p ic a lis ’in k e to k a n o z o ie C . lu s ita n ia e ’n ın d a A m f o te r is in B 'y e d o ğ a l dirençli o ld u ğ u n u bilm ek gerekir.



C. krusei türü kandidalar da azol direnci olabilir. Flukonazol ve itrakonazol tedavisinde yanıt vermezler. D o ğ ru c e va p : C



Fırsatçı m ikozlarla ilg ili klasik vaka so ru la rın d a n birisidir. P n e u m o c y s tis jir o v e c i interstisyel p n ö m o n i yapar. A lve o lle rd e k ö p ü k lü m ateryali a n d ırır k ü çü k k istle r b ulunur.



Pneumocystis jiroveci, genellikle AlDS’li hastalarda akut, hipoksinin ön planda olduğu interstisyel pnömoni yapar. Alveollerde köpüklü materyali andırır küçük kistler bulunur. Gomori ve Giemsa ile boyanır. Mycoplasma pneumoniae, atipik pnömoni etkenidir, interstisyel pnömoni, bronşların etrafında mononükleer hücrelerin hakim olduğu peribronşiyal infiltrasyon görülür. Ateş öksürükle seyreder. Pnömokok, tipik pnömoninin en sık etkenidir. Lober pnömoni ve plörezi birlikteliği önemlidir. Stafilokok, tipik pnömoni karakterize olması önemlidir.



yapar.



Pnömatosellerie



Adenovirüsler de, atipik pnömoni tablosu oluşturabilirler. D o ğ ru c e va p : E



33. Aşağıdaki mantarlardan hangisi akciğerde gelişen fungus topunun en sık nedenidir? (Nisan 2003) A) Pseudallescheria C) Aspergillus



B) Mucor D) Penicillum E) Rhizopus



Aynı s o ru !!! Fungus topu (A sp e rg illo m a ) A s p e r g illu s ’un o lu ş tu rd u ğ u siste m ik e n fe k siy o n d u r ve te davisi cerrahidir.



Aspergilloma, mevcut akciğer kavitelerinde yerleşen, sferik şekilli Aspergillus kolonileridir. Akciğer dokusunu invaze etmez, bu sebeple antifungal ilaçlar tedavide etkisizdir, cerrahi eksizyon gereklidir. Klinikte tekrarlayan hemoptiziyle seyreder. Akciğer grafisinde fungus topu görünümü karakteristiktir. En sık etken A. fumigatus’dur. Pseudallescheria, maduromikoz etkenidir. Mucor, Rhizopus, diyabetik ketoasidozlu hastalarda ilerleyici sinüzit etkenidir. Penicillum, immünsüpresif hastalarda fırsatçı enfeksiyon yapan dimorfik mantardır. Doğru cevap: C



A n t if u n g a l İ l a ç D ir e n c i



• C . tropicalis - » Ketokanozol • C . krusei -> Flukanozol • C . lusitaniae -> Amfoterisin-B



35. T lenfositlerinde candida antijenlerine karşı yanıt geliştirme kusuru ve endokrinopati ile karakterize tablo aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül 2003) A)



B) C) D) E)



Candida foliküliti Erezyo interdigitalis intertrigo Kronik mukokutanöz kandidiyaz Paronişi



S adece s o ru y u dikkatli o k u ya ra k yapabile ce ğin iz, teorik b ilg i g e re ktirm eyen b ir so ru . T lenfositlerinde k u s u r olm ası, sürekli k an dida e n fe k siyo n u anlam ına gelir.



Candida türleri fırsatçı mantar enfeksiyonları arasında en sık etkenlerdir. Farklı türler karşımıza çıkabilse de en sık etken C. albicans’dır.



Kronik mukokutanöz kandidiyaz, C. albicans'a karşı lenfosit yanıtında belirgin bir bozukluk söz konusudur. El ayak tırnakları ve mukozalarda kronik, endokrinopatilerin eşlik ettiği uzun süreli tedavilerle bile düzelmeyen enfeksiyonlar görülür.



T



Candida foiiküliti, enfeksiyonudur.



kıl



kökünde



oluşan



candida



Erezyo interdigitalis, parmaklar arasında çatlaklar ve büllerle karakterize candida enfeksiyonudur. İntertrigo, vücudun kıvrım yerlerinde oluşan candida enfeksiyonudur. Paronişi, tırnak yatağı ve kütikül arasında oluşan candida enfeksiyonudur (dolama). Doğru cevap: D



Mantarlar







4 TUM TUS SORULARI



360



Kandida türleri



I



Etyoloiik,....... ........... Ajanlar



M u c o r ve R h izo p u s s o ru ld u ğ u n a gö re sırada ÂbsSdia va rd ır /// D o ğ ru c e v a p : E



C. albicans....... . ........ ...C. guilliermondii C. tropicalis....... C. parapsilosis.... ...........C. glabrata C. kefyr... ........ ........... C. lusitaniae



• Kutanöz: İntertrigo, onikomikozisv : • Mukokutanöz: Mukokütanöz kandidfyazfs ® Kronik Mukokutanöz candidiazis: Kronik granülomatoz hastalık, tedavisi en zor ® Sistemik: Fungemi, endokardit, pulmoner enfeksiyon, üriner trakt enfeksiyonu, meninjit, endoftalmit Altta yatan durumlar



• Geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı, OKS, mekanik sebepler (travma, oklüzyon) • AIDS, avitaminozlar, gebelik • Hücresel immün yetmezlikler • Fagositoz bozukluktan • îmmun supresif durumlar (endokrinopatiler, DM, yanıklar) • Intravenöz ilaç alışkanlığı, IV kateter



Candida-endokardit ilişkisi; ■ IV ilaç bağımlısında, protez kapağı olanda e t­ ken: C. parapsilosis • Lösemili hastalarda: C. tropicalis • Kemik iliği alıcılarında: C. krusei, C. lusitaniae



Hücresel immünite kusurlarında C a n d id a , C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s v e P n e u m o c ys tis c a ­ rin ii



gibi fırsatçı mantar enfeksiyonları artar.



Karıştırmayın!!!



s



Düzgün, bölmeli (septalı), 45 derece [ açı ile dallanan hifler. j Mucor, Rhizopus, A b s İd İa : Kaim, düzensiz, böl- | mesiz (septasız), dik açı ile dallanan hifler. A s p e rg illu s :



37. Kem ik iliği transplantasyonu yapılan bir hasta, transplantasyondan otuz gün sonra yüksek ateş ve nefes darlığı şikayeti ile hastaneye başvurm uştur. Nötropenik olan hastanın bronkoskopik biyopsi örneğinin incelenm esi sonucunda infiam atuvor hücreler ve dallan septalı hifler saptanm ıştır.



Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir? (Nisan 2004) A ) Sporotrikoz C) M ukorm ikoz



B) Aktinom içetom a D) Pulm oner aspergiüoz E) Pneum ocystis jirovecii



D ikkat!!! E n ö n e m li ip u cu cü m le si g e n e m ik ro sk o b ik g ö rü n tü s ü . Septalı h if denilince A s p e rg illu s ’u asla u n u tm ayın.



cinsi mantarlar doğada yaygın olarak bulunurlar ve konidileri ile bulaşırlar. Nötropenik, hematolojik maligniteli transplantasyon yapılan hastalarda hızla gelişen, hızla ilerleyici damar invazyonu ile karakterize ve mortalitesi yüksek bir klinik tablo oluşturabilir, (invazif pulmoner aspergilloz) bu hastalarda en sık etken A.fumigatus’tur. Dokularda septalı, 45 derece açıyla dallanan hifler görülür.



Aspergillus,



Sporotrikoz, deri altı mikoz etkeni dimorfik mantardır. Tanısında asteroid cisimcikler önemli. Aktinom içetom a,



36.



Diyabetik ketoasidozia başvuran ellisekiz yaşında erkek hastanın fizik m uayenesinde ateş, sağ gözde şişlik ve pitozis saptanıyor. Sağ eksternal etm oidektom i sırasında alınan sinüs m ateryalinin m ikro sko b ik incelem esinde septasız, dik açıyla dallanan d ü zensiz kontürlü hifler görülm üştür.



Hastada görülen bu yapılar aşağıdaki mantarlardan hangisine ait olabilir? (N isan 2004) A)



C)



C ryptococcus Scedosporium



B) Peniciilium D) Fusarium



Mantarlar



E) Rhizopus A y n ı so ru !!! Ş ıkların h e p s i mantar. N orm al insanlarda en sık s in ü z it etkeni m a n ta r A s p e rg illu s fiavus (fu m ig a tu s d e ğ il III) iken diyabetiklerde üç etken önem lidir. Mucor, Rhizopus, Absidia. D ik açıyla dallanan se ptasız h if g ö rü n tü s ü n ü de m utlaka bilm ek gerekir.



ile meydana gelen bir fırsatçı küf enfeksiyonudur. Doğada yaygın olarak bulunurlar. Enfeksiyon genelde paranazal sinüslerde başlar ve ağız, burun boşluğuna ilerler (rinoserebral tutulum), özellikle diyabetik ketoasidoz tablosuna eşlik ederken hematolojik maligniteli hastalarda sık görülür. Tanı için alman örneklerde kalın, düzensiz, bölmesiz, dik açı ile dailanabilen hifler tanıtıcıdır.



Zigom ikoz, Mucor, Rhizopus, Absidia



|



miçetom yapabilen filamenter basildir.



diyabetik ketoasidozlu hastalarda ilerleyici sinüzit yapar. Septasız dik açıyla dallanan hif yapısı bulunur. M ukorm ikoz,



Pneum ocystis jirovecii, AlDS’li hastalarda pnömoni yapan fırsatçı mikozdur. Tanısında kist ve trozoitler gösterilebilir. Gomori metanamîn gümüşleme boyayla da dokulardaki mantar saptanabilir. D o ğ ru c e v a p : D



Antijen araştırmaları özellikle immün supresif hastalarda belirgin artış göstermektedir. • BOS' ta k rip to k o k kapstf a n tije n i • K an d id a enfeksiyonlarında m annan • A s p e rg illu s da g alakto m a nnan ölçümü • Sistemik m a n ta r enfeksiyonlarında serumda p l 3 glukan



38. Polisakkarit b ir k a p s ü lü bulunan, fenol o k s id a z içeren ve menenjite yol açabilen mantar aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül 2004) A) B) C) D) E)



C andida albicans C ryptococcus neoform ans H istopiasm a capsulatun Coccidloides im m itis B lastom yces derm atıtidıs



MİKROBİYOLOJİ ► 361 A y n ı s o ru !!!!! C o c cid io id e s im m itis de m e n e n jit y a p a b ilir am a k a p sü llü değildir. D im orftk olm a sı da kriptokoktan ö n e m li a y n m kriteridir.



S o ru n u n am acı candidaların ayırıcı tanısını yapabilm ektir. B e n z e r s o ru la r ç o k s ık karşım ıza çıkmaktadır.



Candidaların tanısında en önemli mikroskobik bulgular



oluşumu ve klam idospor oluşumudur. Ancak labratuvarda en sık germ tüp oluşumuna bakılarak kısa sürede tanı konulabilir. Kesin tanısı klamidospor yapısının gösterilmesidir. pseudohifa, gerçek hifa, germ tüp



D o ğ ru c e va p : B 39. Diyabetik 62 yaşında bir kadın hasta ateş ve öksürük şikayeti ite hastaneye başvurm uş ve radyolojik incelem ede bilateral pulm oner infiltrasyon saptanm ış. Biyopsi ile alınan örneğin m etanam in güm üşlem e ile incelenm esinde dallanan septasız saptanm ıştır.



D o ğ ru c e va p : C 4 1 . Aşağıdakilerden hangisi septafs, dikotom dallanma



gösteren hifleri olan bir fırsatçı mikoz etkenidir? Bu h a sta d a e tk e n o la ra k ö n c e lik le a ş a ğ ıd a k ite rd e n h a n g is i d ü ş ü n ü lm e lid ir ? (Nisan 2005) B) C ryptococcus D) Fusarium E) Blastom yces



S o ru tipik b ir zig o m y c te s so ru s u . S o ru d a a n ahtar kelim eler d iyab e tli hasta ve se pta sız hifalı b ir m antarın m ik ro skob id e gö rü lm e si. Z ig o m y c te s a ilesind e; m ucor, rh izo p u s, absidia y e r almaktadır.



Zigospor oluşturarak üreyebilen mantarları içerir ve yaptığı klinik tabloya zigomikoz adı verilir. Mucor, Rhizopus, Absidia bilinen en önemli cinslerdir. Doğada yaygın olarak bulunurlar. Enfeksiyon genelde paranazal sinüslerde başlar ve ağız ve burun boşluğuna ilerler (Rinoserebral tutulum). Sıklıkla serebral damarların invazyonu gözlemlenmektedir. Akciğerler, deri, sindirim sistemi ve MSS tutulumları daha nadirdir, özellikle diyabetik ketoasidoz tablosuna eşlik ederken hematolojik maligniteli hastalarda sık görülür. Yumuşak



Zigom isetler,



damakta ilerleyici, sert damakta dekstrüksiyona yol açan nekrotik lezyon çok tipiktir. Biyopsi örneğinde kalın, düzensiz, bölmesiz, dik açı ile dallanabilen hifler tanıtıcıdır. Kültürde kolayca ürer. Fakat özellikle



kontaminasyon olasılığı mutlaka hatırlanmalı, tekrarlanan kültürlerle doğrulanmalıdır. Ürediğinde sporangiosporları ve rizoid denen köksü hif yapılarıyla kolayca tanımlanırlar. Tedavide mümkünse cerrahi tedavi ve amfoterisin-B kullanılır. AlDS’li hastalarda menenjitin en sık etkeni kapsüllü maya mantarıdır.



C ryptococcus,



immünsüpresif hastalarda enfeksiyon yapan dimorfik mantardır. Pénicillium ,



Fusarium , özellikle yanıklı hastalarda ağır enfeksiyon yapabilen fırsatçı mikoz etkenidir Blastom yces,



A y n ı s o ru !!! K ü f m anta rlarından A s p e rg iliu s türü için belirleyici, tan ım layıcı ö ze llik d a r açılı septalı bitlerdir. H a lb u k i zig o m is e tle r iç in b e lirle yici özellik septasız, kalın, d ü ze n s iz h if yapılarıdır. M ucor, A b s id ia ve R h izo p u s ü çü de z ig o m is e t ailesindedir. D o ğ ru c e va p : A 42. Aşağıdaki



Candida enfeksiyonlarından hangisi, T lenfositlerinin Candida antijenine in vitro yanıtsıziığı ve klinik olarak eşlik eden endokrinopaiiier ile karakterizedir? (Eylül 2005)



A) A kut atrofik kandidiyazis B) Kronik m ukokutanöz kandidiyazis



C) A ngüler keiitis D) P södom em branöz kandidiyazis E) Kronik atrofik kandidiyazis C a n d id a ’ların o lu ş tu rd u ğ u klinik tabloların bilinm esi önem lidir. K ro n ik m u k o k u ta n ö z kandidiyazis tedavisi en z o r candida e n fe k siyo n u diye de mutlaka bilinm elidir. Kronik m ukokutanöz kandidiyazis,



C.albicans’a özgü



T-



lenfosit yanıtı kusuru ve endokrinopatilerle karakterize



tablodur. Çocuklarda kronik deri, tırnak, mukozalarda tekrarlayan Candida albicans ile oluşan, tedaviye dirençli ve şekil bozuklukları yapan enfeksiyonlarla karakterizedir. Bu mantara özgül bir T-!enfosit eksikliği vardır. D o ğ ru c e va p : B



sistemik mikoz etkeni dimorfik mantardır.



D o ğ ru c e va p : A 40. K a n s e r n e d e n iy le k e m o te ra p i a lan b ir h a s ta d a ağız iç in d e o lu ş a n le z y o n la rm n e d e n i o la ra k C a n d id a tü rle rin d e n ş ü p h e le n ilm iş tir. Bu ie z y o n a y o l a ça n e tk e n in C a n d id a a lb ic a n s o ld u ğ u n u d ü ş ü n d ü re n la b o ra tu v a r s o n u c u a ş a ğ ıd a k ile rd e n h a n g is id ir? (Nisan 2005) A) B) C) D) E)



 ) Aspergilius B) Rhizopus C) M ucor D ) Absidia E) Cunningham elia



Sabouraud d ekstroz ağarda pigm entli koloniler Pseudohifa Germ tüp Ö zgül antikor ile bağlanan kapsül G ram pozitif m aya



43. Aşağıdaki kandidiyazis tablolarının hangisinde tedavi süresi en uzundur? (N isan 2006) A) Candida giossiti B) Sistem ik kandidiyazis



C) Santral sinir sistem i kandidiyazisi D) idrar yolu kandidiyazisi E) Kronik m ukokutanöz kandidiyazis Aynı s o ru !!! Te d a v iye en dirençli candida e n fe ksiyon u nu n k ro n ik m u k o k u ta n ö z kandidiyazis o ld u ğ u n u b ir ke z daha hatırlayalım .



Mantarlar



A) M ucor C) Pénicillium



(Eylül 2005)



D o ğ ru c e va p : E



l



362 4 TÜM TUS SORULARI 44. Fenol oksidaz testi aşağıdaki mantarlardan hangisinin tanısında ayırt edici olarak kullanılır? (Nisan 2006) A) Cryptococcus neoformans B) Candida albicans C) Candida tropicalis D) Geotrichum candidum E) Trichosporon beigelii K r ip to k o k la r



d e f a la r c a



s o ru la n



m a n t a r la r d ır .



Tüm



ö z e l l ik l e r in in ç o k ö n e m l i o l d u ğ u n d a n d a h a ö n c e d e b a h s e t m iş t ik .



Fenol



o k s id a z



ve



ü re a z



te s ti p o z itif



m a n t a r la r d ır .



D o ğ ru cevap: A



45. Otuz yedi yaşında HIV (+) bir erkek hasta pnömoni benzeri semptomlarla hastaneye başvuruyor. Fizik muayenede öksürük, boğaz ağrısı, halsizlik, ateş ve solunum güçlüğü saptanıyor. Çekilen akciğer grafisir.de alveolar boşlukta infiitrasyon gözleniyor. Laboratuvar incelemelerinde asidoz olmadan hipoksi tablosuna normal hemogramın eşlik ettiği belirleniyor. Yapılan bronkoalveolar lavaj sonucu elde edilen materyalin Giemsa ile boyanmasında 5-12 pm boyutlarında, 4-8 nükleuslu, rozet şeklinde yapılar saptanıyor. Bu hastada etken olarak aşağıdaki mikroorganizma­ lardan hangisi düşünülmelidir? (Nisan 2008) A) Pneumocystis jirovecii B) Cryptosporidium parvum C) Cyclospora cayetanensis D) Sarcocystis lindemanni E) Blastocystis hominis P n e u m o c y s tis h ü c re s e l



g ü n c e lle ş e n is im le



c a r in ii



im m ü n i t e ve



(P n e u m o c y s tis o la n



e t t iy s e n iz



jir o v e c ii),



h a s t a la r d a f iy a k a lı



te k ra r



yeni



b ir



d e ö d ü lle n d ir ilm iş b ir m a n ta r ; u n u tu lm a m a s ı



is te n iy o r .



Pneumocystis carinii (Pneumocystis jirovecii), en sık akut, hipoksinin ön planda olduğu, yaygın, interstisyel bir pnömoniye neden olur. Alveoüerin içinin köpüklü bir mayii ile dolu olduğu gözlenir. En sık AIDS, yenidoğanlar ve ALL hastalarında rastlanır. Örnekte kistlerin ve trofozoitlerin görülmesi ile tanınabilir. Uygun örnek BAL ve AC biopsisidir. Kistler Giemsa, Methenamin-Gümüşleme, Gomori yöntemleriyle boyanabilir. DFA (Floresan antikor) yöntemi oldukça iyi bir tanı yöntemidir. Tedavide ko-trimoksazol, pentamidin kullanılabilir. Cryptosporidium parvum, immün yetmezlikliierde kronik ishal etkeni bir protozoondur. Cyclospora cayetanensis, kronik ishallere neden olur. Sarcocystis lindemanni, adale enfeksiyonlarına neden olan nadir bir etkendir.



Manta



Blastocystis hominis, norma! intestinal florada bulunur. Sayısal artışta ishallere neden olur. D o ğ ru ce va p : A



46. Serumda galaktomannan antijeninin tayini, aşağıdaki invazif mantar enfeksiyonlarından hangisinin erken tanısına yardımcı olabilecek bir testtir? (Nisan 2008) A) Kandidiyazis C) Kriptokokkozis



y ıl l a r a



H IV / A ID S



g ib i



im m ü n



s is t e m



k u s u ru



o la n h a s t a la r d a v e ö z e llik le d e k a n s e r k e m o t e r a p is i a lt ın d a



b u lu n a n la r d a



çok



c id d i,



in v a z if



a k c iğ e r



h a s t a lı k t a b lo la r ın a n e d e n o la n b i r k ü f m a n t a r ı o la n A s p e r g i l l u s ’u n



ve



k u l l a n ıl m a y a



b a ş la n d ığ ın ın



t a n ıs ın d a



s e r o l o jik



y ö n te m le r in



b ilin m e s i



is t e n e n



s o ru d u r.



invazif asperjilloz, immün yetmezliklerde sistemik yayılım sonucunda gelişen çok ciddi bir tablodur. İnvazyon gerçekleşen dokuların başında (%90) akciğer gelir. Tanıda balgam, akciğer biyopsi materyali gibi örneklerde 45° açı ile dallanan septalı hifler ve bitlerden çıkmış düz konidyoforiarın görülmesi ve kültürde üretilmesi ile tanı konur. Direkt tanıda sorun yaşanan hastaların serumunda galaktomannan antijenlerinin gösterilmesi tanıya yardımcıdır. Dokularda da antijen aranabilir. İnvazif akciğer hastalığı varlığında ön-arka akciğer gramerinde halo görünümü tipiktir. Sistemik kandidoz, tanısında, klinik materyalde (kan, BOS, idrar) etkenin görülmesi ve üretilmesi yeterlidir. Candida enfeksiyonunun belirlenmesinde, kanda mannan veya arabinitol gibi mantar antijenlerinin tayini kullanışlı bir yöntemdir. Gastroîntestinal, respiratuvar sistem veya kadın genital sistemi enfeksiyonlarında ise kolonizasyon veya normal floradan kontaminasyon ile enfeksiyonun ayrımı zordur. Zorunlu hallerde biyopsiye dayalı tanıdan kaçınılmamalıdır. Kriptokokkoz, tanısında kültürün yanı sıra kapsüle yönelik testler (çini mürekkebi, lateks aglütinasyon testi) de kullanılmaktadır.



k u s u ru



fa rk



Son



B) Aspergillozis D) Zigomikozis E) Fusaryoz



Zigomikoz, tanısında, materyale kolayca ulaşılabildiği için çok s o ru n lu değildir; direkt bakı ve kültür yeterlidir. Septasız dik açı yapmış hifler görülür. Fusaryoz, başarılıdır.



tanısında



kültür



çalışmaları



genelde



D o ğ ru c e va p : B



47. Aşağıdaki mantar hastalıklarının hangisinde, serumda mannan antijeninin variığmın saptanması tanıda yararlıdır? (Eylül 2008) A) Aspergilloz C) Kriptokokkoz



B) Fusaryoz D) Kandidiyazis E) Mukormikoz



Son



s ın a v l a r d a



m a n ta r



h a s t a lı k la r ın ın



s e r o l o jik



t a n ıs ın a f a z l a s ıy l a ö n e m v e r i l d i ğ i a ş ik a r d ır .



Kandidiyazis, invazif enfeksiyonların tanısında, klinik materyalde etkenin görülmesi ve üretilmesi yeterlidir. Kanda mannan veya arabinitol gibi mantar antijenlerinin tayini kullanışlı bir yöntemdir. Gastroîntestinal, respiratuvar sistem veya kadın genital sistemi enfeksiyonlarında ise kolonizasyon veya normal floradan kontaminasyon ile enfeksiyonun ayrımı zordur. Zorunlu hallerde biyopsiye dayalı tanıdan kaçınılmamalıdır. Aspergilloz, balgam, akciğer biyopsi materyali gibi örneklerde 45° açı ile dallanan septalı hifler ve hifierden çıkmış düz konidyoforiarın görülmesi ve kültürde üretilmesi ile tanı konur. Direkt tanıda sorun yaşanan hastaların serumunda galaktomannan antijenlerinin gösterilmesi tanıya yardımcıdır. Dokularda da antijen aranabilir, invazif akciğer hastalığı varlığında ön-arka akciğer grafilerinde halo görünümü tipiktir.



MİKROBİYOLOJİ ► 363



Kriptokokkoz, üretmenin dışında; materyalden çini mürekkebi ile negatif boyama ve kapsüler antijen aranması tanısal değere sahiptir. Mukormikoz, direkt mikrobiyolojik tanı sporanjiyosporların görülmesi) kullanışlıdır.



(üretme,



49. İnvazif fungal enfeksiyon ön tanısı ile alınan bir bronkoalveolar lavaj örneğinin mikroskobik incelemesinde sık septalı, düzgün kenarlı hifler görülüyor. Bu görünüm, aşağıdaki mantarlardan hangisi için geçerli değildir? (Eylül 2009) A) Aspergillus C) Fusarium



D o ğ ru c e v a p : D



DİKKAT!!! Candida.......... ...... Mannan Aspergillus__ ...... öalaktomannan



48. Kemik iliği transplantasyonu yapılan bir hastada öksürük, dispne ve hemoptizi ortaya çıkıyor. Alınan balgam örneğinin direkt mikroskobik incelemesinde hiyalin, septalı, dallanan hifler görülüyor. Bu hastada etken olarak aşağıdaki mantarlardan hangisi düşünülmelidir? (Nisan 2009) A) Coccidioides C) Microsporum



B) Aspergillus D) Sporothrix E) Histopiazma



S o n sınavların g ö zd e so m la rında ndır. Tem a a y n ıd ır; im m u n siste m in de c id d i b ir baskılanm a veya kalıcı k u s u r b u lu nan in sa n la n n akciğerin de g ö rü le n en sık m a n ta r enfeksiyonu, A s p e rg illo z septalı m ik ro sk o b ik ya p ıs ı verilerek b u sın avda da istikrarlı d u ru ş u n u sergilem iştir.



Aspergillus, doğada ve insan dokusunda hep aynı formda (küf) bulunur. Aspergillus türleri, 45° açı ile dallanan septalı hifler ve hifierden çıkmış düz konidyoforiar yapar. Bu yapının ucunda bulunan, dehidrate, hafif konidyumlarla insanlara bulaşır. Candida’nın aksine ekzojen mantarlardır. Immün yetmezliklilerde etkenin sistemik yayılımı sonucunda gelişir, invazyon gerçekleşen dokuların başında (%90) akciğer gelir. İmmün detektiflerde; febril nötropeni varlığında yapılan radyolojik incelemede akciğer infıltrasyonu görülmesi ve balgamda etkenin üretilmesi tanısal önem taşır, immün yetmezlikli hastalarda Candida'dan sonra ikinci, kemik iliği transplantasyonu yapılmışlarda ise birinci sıklıkta gelişen fungal enfeksiyondur. Böbrek transplantasyonu olgularındaki en sık fungal pnömoni etkenidir. Coccidioides, çöl romatizması etkenidir. Sferül yapısı önemlidir. Microsporum, dermatofıt etkeni mantarlardır. Fırsatçı enfeksiyon etkeni değildir. Sporothrix, ağrısız cilt altı mikoz yapar. İnsan vücudunda mayaya dönüşür. Histoplasma, akciğerde tüberküloz benzeri tabloya yol açar. D o ğ ru c e v a p : B



B) Scedosporium D) Acremonium E) Rhizopus



B e n z e r so ru larla daha ö n ce defalarca karşılaşm ıştık. İlk bakışta seçe n eklerde adını bile d u ym a d ığ ın ız m antarların o lm asıyla ü rk ü tü cü gelebilir. A m a so ru lm a k isten en bu değilidir. Ö n e m li b ir d iğe r nokta da e ğ e r s o ru dikkatli oku n m azsa so ru kökü n deki n e g a tif ifade atlanarak a spe rgillu s olarak işa re tle yebilirsin iz dikkat!!!! S epta sız h if öze lliği gö ste re n rh iz o p u s so ru n u n d o ğ ru yanıtıdır.



Rhizopus, Absidia, Mucor ve Rhizomucor türlerince oluşturulan fırsatçı mantar enfeksiyonlarına zigomikoz denir. Aseksüel üremeleri sporanjiyosporlar ile, septasız ve birbirine dik açı yapmış hifler yapma şeklindedir. Aspergillus, tanısında balgam, akciğer biyopsi materyali gibi örneklerde 45° açı ile dallanan septalı hifler ve hifierden çıkmış düz konidyoforların görülmesi ve kültürde üretilmesi ile tanı konur. Diğer şıklardaki mantarların yaptığı enfeksiyonların bilinmesi gereksiz külfettir. D o ğ ru c e va p : E



50. Aşağıdakilerden hangisi Candida türlerinin patojenite faktörlerinden biri değildir? (Nisan 2010) A) Dokulara tutunma yeteneği B) Hücre yüzeyi hidrofobisitesi C) Proteinaz enzimi yapımı D) Melanin yapımı E) Fenotip değişimi yeteneği Z o r ve ezbere dayalı b ir so ru g ib i g ö rü n m e sin e ra ğm e n şıklarda y e r alan m elanin p ig m e n ti g ö rü lü n ce he m e n C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s ’a ait özellik o ld u ğ u hatırlanarak ya p ıla b ile ce k b ir s o r u d u r !!!



Melanin pigmenti Cryptococcus neoformans tarafından üretilir. Mantarın hem hücre duvarı bütünlüğünü güçlendirir hem de yüzeydeki negatif yükü artırarak mantarı fagositozdan korur.



Diğer seçeneklerdekilerin patojenite faktörüdür.



hepsi



Candida türlerinin



Candida Patogenite Faktörleri; Dokulara yapışabilme Maya-hif dimorfizm yeteneği Hücre yüzeyinin hidrofobi özelliğine sahip olması Proteinaz sekresyonu Hızlı fenotipik değişim yapabilme D o ğ ru c e va p : D



Mantarlar



Fusariyoz, hemokültürde diğer küflere oranla daha yüksek oranda üretilebilir.



364 « TÜM TUS SORULARI 51. Sistemik aspergiiloza en aşağıdakiierden h a n g is id ir?



s ik n e d en o la n (Nisan 2010)



e tke n



A ) A sp ergillus flavus



B) Aspergillus niger C) Â sp ergiilus fum igatus D) Aspergilius terreus E) Aspergillus nidulans D irekt b ilg iy i ö lçe n k o la y b ir s o r u ! ! ! E n s ık a k c iğ e r e n fe k siyo n u , alerjik reaksiyon ve siste m ik e nfe ksiyon ya p a n A . fum igatusdur.



Klinik izolatlarda belirlenen en sık Aspergillus türleri şunlardır;



• • • •



Aspergillus fumigatus (%90 olgudan sorumludur, patojendir) Aspergillus flavus (patojendir) Aspergilius niger (fırsatçı patojendir). Aspergilius nidulans (fırsatçı patojendir)



Sistemik aspergiiloza en sık neden olan Aspergilius fumigatus’dur.



53. O ral lezyonu olan nötropenik bir hastanın lezyonundan alınan sürüntü örneğinden bir m aya mantarı izole ediliyor. Bu mayanın m ısır unlu tween 80 besiyerindeki m orfolojik görünüm ü incelendiğinde blastosporlar ve psödohif görülüyor.



izole edilen m aya mantarı aşağıdakiierden hangisi olamaz? (Aralık 2010)



B u h a sta d a n



 ) Candida glabrata S) Candida parapsilosis C) Candida kefyr D) Candida guillierm ondli E) Candida lusitaniae S o ru n u n am acı, C andida c in s i m antarların tü r ayırım ı ya p ılm a kriterlerinin so rg ulanm asıdır. B u s o ru da tahm in ettiğim iz ve sıkça b a h se ttiğ im iz kon u lar arasındadır. Psödohif oluşturmayan tek ve bu öze lliği ile ç o k m e ş h u r o lm u ş candida türü Candida glahrata’dır. Hatta, b u ö ze lliğ i n e d e n iyle rü tbe ie ndiriim iş v e ism i değiştirilm iştir; T o ru lo p sis glabrata...



sıklıkla idrar yolu enfeksiyonlarından izole edilir. C.glabrata’da flukonazoi direnci saptanabilir. Diğer Candida türlerinden farklı olarak psödohif



Candida glabrata,



Aspergilius; Ekzojen toprak mantarı, daima küf 45° açı ile dallanan septalı hifler En sık etken A.fumigatus (patojen) En sık alerjik reaksiyon yapan mantar En sık akciğer enfeksiyonu yapan mantar • A.flavus aflotoksini.. .Epoksid... Karaciğer kan­ seri



• • • • •



oluşturmaz. Candida parapsilosis, hiperalimentasyon sıvılarına bağlı sistemik enfeksiyonlara neden olmaktadır. Sıklıkla hastane personelinin ellerinden bulaşır. Dev hücre oluşumuna neden olabilir, intravenöz ilaç bağımlıları ve protez kapak endokarditlerinde Candida albicans’dan sonra en sık endokardit etkenidir. Candida kefyr, Candida guillierrnondii,



fırsatçı enfeksiyon



etkenlerindendir. D o ğ ru c e v a p : C Candida lusitaniae, amfoterisin B’ye doğal dirençlidir. 52.



Klinik aspergilioz olduğu düşünülen bir h a s ta d a aşağıdakiierden hangisi tanı koymada y a ra r sağlamaz? (Aralık 2010) Â) B) C) D) E)



Ö rnekten Ö rnekten S e rum da S erum da S erum da



direkt m ikroskobik incelem e kültür m annan antijene bakı iması galaktom annarı antijene bakılm ası beta D glukan antijene bakılm ası



S o ru n u n am acı C a n d id a e nfeksiyonlarının tanısında s e ru m d a m annan, A s p e r g iliu s enfe ksiyon ların ın ta n ısın da se rum d a g a la k to m a n n a n a n t ij e n i b a k ıl m a s ı g e re k tiğ in in bilinm esidir. Sadece b u b ilg i hatırlanarak d a kolaylıkla ç ö z ü l e b i l e c e k b i r s o r u d u r .



Serumda m annan antijeni bakılması C andida enfeksiyonu tanısı için kullanılır. örneklerin m ikroskobik hif yapılan görülerek tanı konulabilir. Düzgün, bölmeli, 45 derece açı ile dallanan hifler görülür (dikotom dallanma). Kültürden üretildiğinde kontaminasyon olabileceği hatırlanmalı ve birkaç kez tekrar üretilmeye çalışılmalıdır. Kültürde ürediğinde veziküilü hifleri, koloninin rengi ve konidilerin dizilişi ile tanımlanmaya çalışılırlar, immunsupresif hastalarda g a la ktom annan antijeni ile tanıya katkı sağlanabilir. Duvar yapısında bulunan beta glukan antijeni de tanı için yararlıdır.



Aspergilioz



Mantarlaı



in celenm esinde



D o ğ ru c e v a p : C



tanısında



D o ğ ru ce va p : A



54. Aşağıdakiierden hangisi fenol oksidaz aktivitesine sahiptir? (M ayıs 2011) A ) Candida albicans B ) Candida tropicalis C) C rypiococcus neoform ans D) Cryptococcus albidus E) Saccharom yces cerevisiae C ry p to c o c c u s n eo form an s, sınavların vazge çilem e z



mantar so ru lann dan dır. Daha önce de neredeyse b ü tü n özellikleri sorgulanm ıştır.



Cryptococcus neoformans;



Kapsülü olan fırsatçı bir mantardır Kuş ve güvercin dışkısında bulunur Menenjit, meningoensefalit ve pulmoner enfeksiyona neden olur AIDS olgularında en önemli menenjit etkenidir BOS'da lateks aglütinasyonu ile kapsül antijeni gösterilir Çini mürekkebi ile kapsül gösterilir Üreaz («-) Fenol oksidaz (+) Melanin ve benzeri yapılar (+) Niger (bird) seed ağarda ürer Amfoterisin B + 5-Flusitozin



W



Doğru cevap: C



MİKROBİYOLOJİ ► 365 Ketoasidoz atakları ile seyreden kontrolsüz diabetes melliîuslu bir hasta antibiyotik tedavisine cevap verm eyen ateş ve kronik sinüzit yakınm alarıyla hastaneye başvuruyor. Bu h a s ta d a a ş a ğ ıd a k iie rin ş ü p h e le n ifm e lid ir? (Eylül 2011) A) B) C) D) E)



h a n g is in d e n



Histoplazm oz Aspergilloz Kriptokokkoz Zigom ikoz Derm atofitoz



Derslerde defalarca v u rg u la d ığ ım ız yap tığı tipik klinik vaka so ru su d u r.



* Zigomikoz.. .Rhizopus, Absidia ve Mucor * Predispozan faktör olarak zigomikoz gelişimine katkısı olan durumlar... Diyabetik ketoasidoz, akut lösemi, lenfoma, kortikosteroid tedavisi vb. * Diabetik ketoasidozlu hastada yumuşak da­ makta ilerleyici sert damakta destrüksiyona yol açan mantar... Zigomisetler * Dik açı ile dallanan septasız hifafı küf manta­ rı... Zygomyces (mucor, rhizopus, absidia) D o ğ ru c e v a p : D



Z igo m ise tle rin



Zigomikoz (mukormikoz, fikomikoz): Infeksiyon genelde paranazal sinüslerde başlar ve ağız ve burun boşluğuna ilerler (rinoserebral tutulum). Sıklıkla serebral damarların invazyonu gözlemlenmektedir. Akciğerler,



deri, sindirim sistemi ve MSS tutulumları daha nadirdir. Özellikle diyabetik ketoasidoz tablosuna eşlik ederken hematolojik maligniteli hastalarda sık görülür. Yumuşak damakta ilerleyici, sert damakta dekstrüksiyona yol açan nekrotik lezyon çok tipiktir. Tanıda biopsi örneğinde kalın, düzensiz, bölmesiz, dik açı ile dallanabilen hifler önemlidir. Tedavide mümkünse cerrahi tedavi ve amfoterisin-B kullanılır. Son yıllarda posakonazol etkili bir antifungal olarak kullanılmaktadır. Histoplazmoz: Toprakla uğraşan, mağaralara giren kişilerde daha sık belirlenir. Hücre içi yaşama özelliği gözterir. Primer olarak retiküloendotelyal sistemi infekte etmektedir. Disséminé histoplazmoz immünsüpresifierde, özellikle HIV (+) olgularda görülebilir. Sistemik enfeksiyonlarda gastrointestinal sistemde ülserasyonlar, hepatosplenomegaii (özellikle çocuklarda), sürrenal yetmezliği (Addison) sıktır, özellikle dilde ülserasyon H. capsulatum’u akla getirmelidir. Tanıda en sık kemik iliği aspirasyonu incelenmesi tercih edilir. Burada mononükleer hücreler içinde küçük, tomurcuklanan maya hücreleri şeklinde görülebilir. Tüberküllü makrokonidiler ve küçük gözyaşı şeklinde mikrokonidi ve hifler ayrımda faydalıdır. Dimorfizmini gösterebilmek en kesin tanı metodudur.



Tedavide amfoterisin B, ketokanazol kullanılabilir. Aspergilloz: Kronik gidişli bir pnömoni yanında özellikle nötropenik, hematolojik maligniteli hastalarda gelişen, hızlı ilerleyici, hızla damar duvan invazyonu ile



karakterize ve mortalitesi yüksek (> % 50) bir klinik tablo da oluşturabilir (invazif aspergilloz). Bilgisayarlı tomografide akciğerde “halo bulgusu” gözlenir. Bu hastalarda en sık etken A. fumigatus’tur. Ayrıca en sık akciğer enfeksiyonu ve allerjik reaksiyon da bu mantar tarafından gerçekleştirilir. Kriptokokkoz: özellikle AIDS ve diğer immünsüpressif



hastalarda menenjit, pnömoni, deri tutulumu, kolit, prostatit oluşturabilir. AIDS olgularında en önemli menenjit etkenidir. Dermatofitoz: Saç, deri tırnak gibi keratinize dokularda enfeksiyon oluşturur.



56. A ş a ğ ıd a k i C a n d id a tü rle rin d e n h a n g is i ç o ğ u n lu k la ffu k o n a z o l’e d u y a rlıd ır? (Eylül 2011) A ) C. albicans C) C. glabrata



B) C. krusei D) C. norvegensis E) C. inconspicua



D aha ö n ce d e n d ire n ç özellikleri ile defalarca so ru la n C a n d id a b u ke z de d u ya rlı olarak ka rşım ıza çıktı. C .k ru s e i fluko nazo le d o ğ a l dirençli, C. glabrata ise s o n yılla rda flu k o n a zo l direnci ile s ık g ü n d e m e ge le n m antardır. S e çe n e k le r arasında te davisin de halen flu k o n a zo lü rahatlıkla k u lla na bildiğim iz tü r C .a lb ic a n s ’dır.



Azol grubu antifungaller ergosterol sentezini 14 alfa demetilaz enzimi inhibisyonu ile engellerler. Bu



ilaçlar daha çok Candida enfeksiyonlarınının tedavisinde tercih edilirler. Bu enzim mikrozomda sitokrom p-450’ye bağlıdır. Azol türevleri içinde Aspergillus enfeksiyonlarında itrakonazol ve vorikonazol etkilidir. Candida türlerinden C. tropicalis ketokanazole, C. krusei flukanazole, C. lusitaniae amfoterisin B’ye doğal dirençlidir. P. boydii enfeksiyonlarında mikonazol kullanılabilir. - Flukonazole dirençli olması nedeniyle tür düze­ yinde tanımlanması klinik önem gösteren Candida türü... C.krusei * Ketakonazole doğal dirençli Candida... C.tropicalis * Amfoterisin B'ye doğal dirençli mantar... P.boydii * En sık fırsatçı enfeksiyon yapan... Candida albicans - En sık fırsatçı idrar yolu enfeksiyonu etkeni... C.glabrata D o ğ ru c e v a p : A 57. M enenjit tanısı ile izlenen bir hastanın beyin-om urilik sıvısı örneğinin m ikroskobik incelem esinde kapsüllü maya hücreleri görülüyor. B u b u lg u y a y o l a ça n e tke n a ş a ğ ıd a k ife rd e n h a n g is i o la b ilir ? (Eylül 2011) A) C occidioides im m itis B) B lastom yces derm atltidls C) H lstoplasm a capsulatum D) C andida albicans E) C ryptococcus neoform ans



Mantarlar



55.



366 4 TUM TUS SORULARI M enenjitti hastanın B O S 'u n d a kapsü ilü m aya hücreleri, C ry p to c o c c u s n eo form an s için vazge çilm e z so ru kalıbıdır. Zaten se çe n ekler arasında kapsü lü olan tek m a n ta r C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s’tır.



Cryptococcus neoformans, geniş bir poiisakkarid kapsül ile sarılı bir mayadır. Psödohif oluşturmaz. Genelde güvercin dışkısı ile kirlenmiş toprakta yoğun



olarak bulunduğu belirlenmiştir, özellikle AIDS ve diğer irr.münsüpressif hastalarda menenjit, pnömo.ni, deri tutulumu, kolit, prostatit oluşturabilir. AIDS olgularında en önemli menenjit etkenidir. Tanıda çini mürekkebi ile kapsüilü mantarların görülmesi ve kültürde üretilmesi yeterlidir. BOS’ta poiisakkarid kapsül antijen tayini de tanıda faydalı bir yöntemdir. Üreyen mantarın mukoid kolonileri olması, üreaz (+) olması, fenol oksidaz pozitifliği, meianin ve benzeri yapılar olduğunda siyah pigment yapması (Nigerseed ağar) tanıda faydalıdır. Coccidioides immitis, insana doğada kolayca rüzgarla taşınan artrokonidileri ile bulaşır. Bu artrosporlar, akciğerlerde içi endosporlar ile dolu kürecikier (sferül) oluştururlar. Bu sferüllerin patlamasıyla yayılan endosporlar yeni sferüller oluşturabilir. İnsanda hematojen ya da direkt olarak yayılabilir. Tüm dokulara yayılabilse de en sık pnömoni, kemik ve MSS tutulumu gözlenir. İmmünsüpresiflerde ağır bir klinik tablo, MSS tutulumu görülür. Özellikle son trimester gebelerde çok ağır seyreder. Hastalık seyrinde eritema nodosum sıktır. Blastomyces dermatitidis, toprakta bulunan mantarın



solunum yoluyla alınmasıyla akciğerlere ulaşır ve oradan yayılır. Akciğer, deri, ürogenital tutulum sıktır, gastrointestinal kanalı pek tutmaz. Türkiye’de rastlanmaz. Tanıda lezyondan alınan örnekte büyük, geniş boyunlu tek tomurcuklu, çift zonlu armuta benzer maya hücreleri tipiktir. Kültürde üretilebilir. Histoplasma capsulatum, toprakta ve kuş dışkılarının



bol olduğu yerlerde bulunur. Yarasalar infekte olarak dışkılarında bu mantarı çıkartabilirler. Toprakta bulunan mikrokonidileri ile insana bulaşmaktadır. Toprakla uğraşan, mağaralara giren kişilerde daha sık belirlenir. Hücre içi yaşama özelliği gözterir. Primer olarak retiküloendotelyal sistemi infekte etmektedir. Dissemine histoplazmoz immünsüpresiflerde, özellikle HIV (+) olgularda görülebilir. Sistemik enfeksiyonlarda gastrointestinal sistemde ülserasyonlar, hepatospfenomegali (özellikle çocuklarda), sürrena! yetmezliği (Addison) sıktır. Özellikle dilde ülserasyon



H. capsulatum’u akla getirmelidir. Candida albicans, normalde ağız boşluğu, deri kıvrımları, sindirim sisteminde florada bulunurlar. Fırsatçı mantar enfeksiyonları arasında en sık etkenlerdir. Mukokutanöz,



Manta



kutanöz ve sistemik enfeksiyonlara neden olabilir. * Hematojen yolla yayılarak menenjite yol açan mantar.. „ Cryptococcus neoformans * Birdseed ağar... Cryptococcus neoformans ta­ nımlanmasında kullanılır. * Cryptococcus neoformans... Kapsüilü maya, üreaz (+) fenol oksidaz (+), meianin pigmenti D o ğ ru c e v a p : E



58. Özellikle Aspergillus türlerinin tanımlanmasında kullanılabilecek besiyeri aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül 2012)



A) Sabouraua dekstroz ağar B) M alt ekstrakt ağar C) Czapek-Dox ağar D) C H R O M agar E) Cornm eal ağar E sa s e n b u s o ru n u n b u ölçekteki b i r sın a vd a h i ç b i r y e r i yoktur. B u n u n la birlikte, b ir kez o k u y u p u n u tm a n ız için aşağıdaki b ilg iyi verebiliriz.



Czapek-Dox ağar nadiren başvurulan bir besiyeridir. Sebouraud Dekstroz Ağar gibi mantarlar için genel kullanım besiyerlerinde net bir sonuca ulaşılamamış olunduğunda Aspergillus türlerinin ayırt edilmesine yönelik bir besiyeridir. CHROMagar besiyeri her biri farklı renkler oluşturarak



üreyen Candida türlerinin ayırt edilmesinde kullanılan bir besiyeridir. Commeal (mısır unu) ağar, Candida albicans ve Candida dubliniensis’in diğer Candida türlerinden ayrımında kullanılır. Bu iki Candida türü, diğer türlerin aksine bu besiyerinde klamidospor oluşturur. D o ğ ru ce va p : C



59. Klinik örneklerden en sık Cryptococcusneoformans tipi hangisidir? (Eylül 2012)



izole edilen aşağıdakilerden



A) Serotip A B) Serotip C) Serotip D) Serotip E) Serotip



B C D AD



B u sın a vın en z o r so ru su olarak nitelen dire bile ce ğim iz, direkt e zb e r b ilg iy i so rg u la ya n b ir m anta r s o ru su d u r.



Klinik örneklerden en sık izole edilen Cryptococcus neoformans tipi serotip Adır. D o ğ ru c e va p : A



67. Aşağıdakilerden hangisi, Cryptococcus neoformans’ta patojeniteye katkıda bulunduğu düşünülen özelliklerden biri değildir? (Nisan 2013) A ) 37°C ’de üreyebilm esi B) Polisakkarit kapsül oluşturm ası C) M eianin üretmesi D) Fosfolipaz üretm esi E) M aya-hif dim orfizm i sergilem esi S o ru n u n am acı C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s’m viru la n s faktörlerini sorgulam aktır. A s lın d a s o rg u la n a n ş e y C andida a lbica n s’la C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s ’m farklarını vurgulam aktır. İlerde klasikleşecek g ib i gö rü n e n b ir so ru



Maya-hif dimorfizmi sergilemesi; Candida albicansın patojenitesinde etkili bir faktördür. Cryptococcus neoformans’ın 37°C'de üreyebilmesi patojenitede etkili bir faktördür. Polisakkarit kapsül oluşturması; fagositozu önleyen bir



patojenite faktörüdür. Meianin üretmesi; patojeniteye katkıda bulunur.



MİKROBİYOLOJİ ► 367 Fosfolipaz üretmesi; birçok mantar gibi patojenitede



etkilidir.



DİSER SIN AVLAR D AN SORULAR



Maya-hif dimorfizmi sergilemesi; Candida albicansın



patojenitesinde etkili bir faktördür. ---------------- (YDUS MAYIS 2008)-----------------



Cryptococcus neoformans virülans fak tö rleri - Kapsül - Melanin üretimi - Mannitol sekresyonu -



1. Birdseed ağar aşağıdaki mantarlardan hangisinin tanımlanmasında kullanılır? A ) Cryptococcus neoformans B) Paracoccidioides brasiliensis



Superoksit dismutaz Proteaz Fosfolipaz Fenotİpik sıçrama



C) Sporothrix schenckii D) Aspergillus flavus E) Histoplasma capsulatum K rip to k o k ’ların he m e n h e r ö ze lliğ i ş im d iy e kadar T U S ’da s o ru lm u ş olm asına ra ğm e n b esiyeri s o ru s u h e n ü z çıkm adı. B u n e d e n le b ilin m e s i yara rlı olacaktır.



Cryptococcus neoformans kapsül incelemesinde kullanılan boya... Çini mürekkebi ya da Nigrosin Mucicarmin... Kapsülü boyamak için faydalıdır.



Bird Seed (Niger seed) ağar kriptokok üretmek için kullanılır. Besiyerinde kahverengi koloni oluşturması tipiktir.



Niger seed agar... Cryptococcus neoformans (kah­ verengi koloni)



Diğer seçenekler özel besiyerine gerek duymazlar.



D o ğ ru ce va p : E



69. Müsikarmin boyası aşağıdaki mantar türlerinin hangisinin boyanmasında ayırt edici olarak kullanılmaktadır? (Nisan 2013) A) Cryptococcus neoformans



B) Aspergiiius fumigatus C) Candida albicans D) Pneumocystis jiroveci E) Malassezia furfur S o ru n u n am acı m antarların tanısında kullanılan b oyala rın so rg u la n m a sıd ır. C ry p to c o c c u s n e o fo rm a n s tanısında yılla rd ır so ru la n çin i m ürekkebi artık y e rin i m u sica rm in b o ya sın a b ıra k ıyo r gibi. Yine d e ta y b ir m anta r so ru s u



Cryptococcus neoformans tanısında kapsül boyamada çini mürekkebi ve daha spesifik bir boya olan musicarmin



boyası kullanılmaktadır. Cryptococcus neoformans tanısında kapsül boyamada



çini mürekkebi ve daha spesifik bir boya olan musicarmin boyası kullanılmaktadır. Aspergillus fumigatus; boyamada laktofenol pamuk mavisi, kalkoflor boyası Candida albicans; boyamada gram boyası, kalkoflor boyası Pneumocystis jiroveci; boyamada gomori metenamin gümüşleme, floresan boyama, giemsa boyama kullanılır. Malassezia furfur; boyamada yine kalkoflor boyası kullanılabilir. Doğru cevap: A



D o ğ ru c e v a p : A



---------------- (YDUS MAYIS 2008)----------------2.



AİDS’li hastalarda sıklıkla yaygın fırsatçı enfeksiyona neden olan Pénicillium türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Pénicillium brevicompactum B) Pénicillium chrysogenum



Ç) Pénicillium marneffei D) Pénicillium piceum E) Pénicillium purpurogenum P é n icilliu m alt türlerinin tü m ü T U Ş için detay b ir s o ru d u r fakat so ru n u n d o ğ ru ce va b ı olan P é n icilliu m m arneffei’nin A İ D S ’li hastalarda enfe ksiyon yapabile n dim orfik m a n ta r o ld u ğ u önem lidir. D o ğ ru c e v a p : C



---------------- (YDUS MAYIS 2008)----------------3. Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi mısır unu ağarda hifya da psödohif oluşturmaz?



À) Candida parapsilosis B) Candida albicans C) Candida dubliniensis D) Candida tropicalis E) Candida glabrata S o ru n u n am acı C a n d id a ’ların a yırıcı tanısının yapılm asıd ır. A y n ı b ilg i vaka so ru la rın ın içinde verilerek de sorulabilir. C . g la b ra ta p s ö d o h if y a p m a y a n te k k a n d id a d ır.



Candida cinsi mantarlar blastospor yaparak çoğalırlar. Bu yapıların birbirinden kopmaması ile oluşan görüntüye psödohif denir. C. glabrata hariç diğer candidaların hepsi psödohif yapar.



Mantarlar



Çini mürekkebi.. .Kapsüllü bir maya olan Cryptococ­ cus neoformans tanımında faydalıdır Cryptococcus neoformans kapsüler yapısının antijenik çapraz reaksiyon oluşturduğu man­ tar. .. Trichosporon beigelii Cryptococcus türü mayaların virülans faktörleri... Polisakkarit kapsül, melanin üretimi, fosfolipaz B salgısı, üreaz varlığı. Hemolitik aktivite virülans faktörlerinden değildir.



368 4 TÜM TUS SORULAR! C.albicans ve ona çok benzeyen C. dubliniensis gerçek hif (germ tüp) ve klamidospor yapmasıyla önemlidir.



Pneum ocystis jirovecii moda mantarlardandır. Intersitisvel pnöm oni yapması, alveollerin içinin köpüklü mayii ile dolu olması ve tanıda dokuları boyamak için kullanılan Gom ori Metanamin Gümüşleme boyası önemlidir.



'



D o ğ ru ce vâ p : E



DİKKAT!!!!



Giemsa, hücre içi mantar boyasıdır.



C.albicans ve C.dublıniensis ikiz gibidir. Psödohif gerçek hif (germ tüp), klamidospor yaparlar. C.albicans 45°Cde ürer, dubliniensis üreyemez. Birbirlerinden sadece molekül er yöntemlerle ay­ rılırlar.



Kalkoflor beyazı, mantar hücre duvarındaki kitini boyar. Çini mürekkebi, kapsüi yösiemıek iyin kullanılan negatif boyama yöntemidir. D o ğ ru c e v a p : A



' -



T. .,.



( YDUS M AYIS 2008)



.



4. Mısır unu ' ağarda'' mikroskobik olarak dev hücre oluşturmasıyla karakterize maya türü aşağıdakilerden hangisidir?



A) Candida albicans



B) Rhodotorula rubra C) Histoplasma capsuiatum D) Fusarium solanı E) Cryptococcus neoformans



B) Candida parapsilosis D) Candida albicans E) Cryptococcus neoformans



İlk



bakışta



A yn ı soru !!! Sınavların Cryptococcus neoformans.



T U S iç in d e t a y g i b i g ö r ü n m e k l e b e r a b e r



y ılla r d a



C a n d id a



a lt



t ü r le r iy l e



il g i l i







7. Aşağıdaki mantarlardan hangisi hem kapsül oluşturur hem de fenol oksidaz enzim aktivitesine sahiptir?



A) Trichosporon inkin C) Candida krusei



son



(YDUS MAYIS 2008)'-^-—



vazgeçilmez



mantarı



D o ğ ru c e v a p : E



ö z e llik le r



g ü n d e m d e o l d u ğ u iç i n ö n e m lid i r .



J — . (YDUS MAYIS 2008)



Candida parapsilosis mısır unu ağarda dev hücre oluşturur.



8.







Klamidospor ve germ tüp oluşturan Candida türleri aşağıdakiierin hangisinde birlikte verilmiştir?



D o ğ ru c e v a p : B. y \



A) Candida albicans, Candida dubliniensis B)



DİKKAT!!!! - C.glabraia psödohif yapmaz. • C.parapsilosis mısır unu ağarda dev hücre oluştu­ rur.



-— _



albicans’a



A) Candida tropicalis



benzer



fenotipik



özellikleri



E) Rhodotorula rubra S o n y ı l l a r d a A I D S ’ti h a s t a la r d a s ı k l ı ğ ı ç o k a r t a n d u b l i n i e n s i s ö n e m l i ///



9. Tipik olarak 45° açı ile dallanan, hif duvarları birbirine



A) Rhizopus C) Trichosporon



B) Geotrichum D) Aspergillus



E) Blastomyces A yn ı soru!!! Tipik Aspergillus mikroskobisi. D o ğ ru c e va p : D







D o ğ ru c e v a p : C



.-— (YDUS MAYIS 2008)



Mantarlaı



— — (YDUS EKİM 2008-09)



C.



Candida dubliniensis aynen C.albicans gibidir. Sadece moleküler yöntemlerle ayrımı yapılabilir.



'



Pneumocystis jirovecii’nin trofozoitleri ve intrakistik cisimcikleri gözlenebiliyor fakat kist duvarları görülemiyorsa aşağıdaki boyama yöntemlerinden hangisinin kullanıldığı düşünülmelidir?



A) emsa C) Toluidin mavisi







paralel, hiyalen, septalı hifler aşağıdaki mantarlardan hangisinin mikroskobik görüntüsüdür?



B) Candida krusei



C) Candida dubiiniensis D) Cryptococcus neoformans



6.



İkiz gibi olan C.albicans ve C.dubiiniensis’i unutma!!!! D o ğ ru c e v a p : A



(YDUS MAYIS 2 0 0 8 ) -------------



5. Aşağıdaki mantarlardan hangisinin mikolojik olarak Candida vardır?



Candida albicans, Candida glabrata



C) Candida albicans, Candida krusei D) Candida tropicalis, Candida krusei E) Candida dubiiniensis, Candida tropicalis



B) Metenamin gümüş D) Kalkoflor beyazı E) Çini mürekkebi



. (YDUS EKİM 2008-09)



10. Yetmiş beş yaşındaki bir kadın hastanın, diyabetik ketoasidoz tanısı ile hastaneye yatırmışından sonraki 10. günde burun kanatlarından başlayarak, sinüslere yayılan, siyah renkli, nekrotik bir lezyon gelişmiştir. Lezyondan alınan örneğin direkt incelemesinde septasız, geniş hifler görülmüştür. Bu hasta için en olası ön tanı aşağıdakilerden hangisidir?



A) Rinoserebral aşpergilloz B) Sinonazal aspergilloz C) Kutanöz kriptokokkoz D) Rinoserebral zigomikoz E) Kutanöz histoplazmoz



MİKROBİYOLOJİ ► 369 Z i g o m i k o z la r m t ip ik v a k a s o r u s u v e s e p t a s ı z h if ie r i ! ! !



Âspergiiius, septalı 45° açı ile dallanan hifler, Kriptokok, kapsül yapısı ile mutlaka hatırlanmalıdır. D o ğ ru c e v a p : D



---------------- (YDUS EKİM 2008-09)----------------11. Krem rengi kuru yüzeyli, mat maya kolonileri oluşturan ve mikroskobik incelemesinde oval, son derece uzun maya hücreleri gözlemlenen, fiukonazole in vitro dirençli Candida türü aşağıdaki terden hangisidir? B) Candida parapsilosis D) Candida guiliiermondii



E) Candida albicans A y n ı s o r u ! ! ! A n t i f u n g a l d i r e n ç m e k a n iz m a la r ı ö n e m l i.



C. krusei -> Flukanozole C. tropicalis Ketokanozole C. lusitaniae —► Amfoterisin-B’ ye doğal dirençlidir.



— -







,



;;



A ) Polisakkarit kapsül B ) Melanin üretimi C ) Hemolitik aktivite D) Fosfolipaz B salgısı E) Üreaz varlığı Daha



önce



de



C ry p to c o c c u s



b e n z e r s o ru la rla tü rü



s ık



m a n t a r la r ı n



k a r ş ı la ş m ış t ık . tü m



ö z e l l ik l e r i



ö n e m lid ir .



Cryptococcus türleri hemolitik aktivite göstermezler. Diğer seçenekler Özellikleridir.



kriptokok



türü



mantarlarların



D o ğ ru cevap: C ------------------------------- (YDUS



EKİM 2 0 0 8 - 0 9 ) -------------------------------



15. İnvazif aspergilloz tablosunda en sık izole edilen Aspergillus türü aşağıdakilerden hangisidir?



D o ğ ru c e v a p : C



- (YDUS EKİM 2008-09) 12 . Özellikle üriner sistem enfeksiyonlarından sıklıkla



izole edilen ve gerçek ya da yalancı hif oluşturmaması tipik olan Candida türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Candida albicans C) Candida guiliiermondii



B) Candida tropicalis D) Candida parapsilosis



E) Candida glabrata C a n d id a







14. Aşağıdakilerden hangisi Cryptococcus türü mayaların virüians faktörlerinden biri deöildir?



Histopiasma, tüberküllü makrokonidiler



A) Candida glabrata C) Candida krusei



(YDUS EKİM 2 0 0 8 -Q 9 )



.



c in s i



m a n t a r la r ı n ın



b i l i n m e s i a m a c ıy l a



s o ru lm u ş tu r.



a y ır ıc ı C .g la b ta



A ) Aspergillus flavus B ) Aspergillus nidulans C) Aspergillus niger D) Aspergillus fumigatus E) Aspergillus ustus A ynı



s o ru



!!!



En



s ık



in v a z if



a s p e r g illo z



yapa n



A . f u m i g a t u s ’u a s la u n u t m a .



D o ğ r u c e va p : D t a n ıs ın ı n ın p s ö d o h if



y a p m a z u n u tm a !!!



Candida glabrata, üriner sistem enfeksiyonlarından en sık izole edilen psödohif ve hif yapamayan mantardır. Diğer candidalar psödohif yapabilir. Fırsatçı mantar enfeksiyonları arasında en sık etken C. albtcans’dır. İdrar yolu enfeksiyonu yapan en sık etken C. giabratadır. . C. parapsilosis, hiperalimentasyon sıvılarına bağlı sistemik enfeksiyonlara neden olmaktadır. C.albicans ve C. dubliniensis, germ tüp yaparlar.



■------------------------------ (YDUS EKİM 2 0 0 8 - 0 9 ) -------------------------------16. Parenteral beslenme sıvılan, tıbbi cihazlar ve damar içi kateterler gibi gereçlerin koionizasyonu nedeniyle fungemi etkeni olarak en sık izole edilen mantar türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Cryptococcus albidus B ) Candida parapsilosis C) Trichosporon cutaneum D ) Blastoschizomyces capitatus E) Malassezia pachydermatis T U S iç in b i r a z a y r ı n t ı l ı s o r u d u r .



Fırsatçı enfeksiyonlarda en sık....C.albicans



D o ğ ru c e v a p : E



İdrar yolu enfeksiyonunda en sık...C.glabrata



-----_ _ _ _ _ (YDUS EKİM 2008-09) ---------------13. Menenjit tablosu ile başvuran bir hastanın beyin omurilik sıvısının mikroskobik incelemesinde kapsüllü, tomurcuklanan maya hücreleri görülmüştür. Bu hastada etken olarak öncelikle mantarlardan hangisi düşünülmelidir? A ) Cryptococcus neoformans B) Histoplasma capsulatum C) Candida albicans



D) Malassezia globosa E) Rhodotorula mucilaginosa A y n ı s o r u /// İ y i k i v a r s ın K r ip t o k o k .



Doğru cevap: A



aşağıdaki



Hiperalimentasyon



sıvılarına



bağlı



enfeksiyonda...



C.parapsilosis D o ğ r u c e va p : B ------------------------------ (YDUS



EKİM 2 0 0 8 - 0 9 ) --------------------------------



17. Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi germ tüp ve klamidospor oluşturur? A ) Candida glabrata B ) Candida krusei C ) Candida catenulata D) Candida dubliniensis E) Candida lusitaniae



370 < TUN! TÖS SORULAR! G e r m tüp ve k l a m i d o s p o r yapmasıyla b il in e n klasik etken C .a l b i c a n s seçeneklerde verilmemiş ikizi olan C . d u b f in ie n s is ’i n aynı ö z e l l ik l e r i yaptığının bilinmesini gerektiren sorudur.



D o ğ ru c e va p : D



B) C) D) E)



C .d u b lin ie n s is



lezyondan yapılan mikroskobik incelemede septasız kalın hif varlığı görülüyor. Kültürde hızla üreyen bü küfün yol açtığı mikoz aşağıdakilerden hangisidir? A) Aspergilloz C) Fusarioz



B) Zigomikoz D) Sporotrikoz



E) Trikosporonoz



19. Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi yalancı hif oluşturabilir ancak germ tüp oluşturmaz? A) C. albicans C) C. stellatoidea



z ig o m ik o z



B) C. dubliniensis



s o ru s u .



D e f a la r c a



karşımıza



Zigomikoz, diyabetik ketoasidozlu hastada septasız dik açı ile dallanan hifler. Aspergilloz, septalı 45°C açı ile dallanan hifler. Sporotrikoz, deri altı mikoz.



D) C. Glabrata E) C. Tropicalis



Trikosporonoz, yüzeyel mikoz.



D oğru cevap: E



D o ğ ru c e v a p : B



($TS 1 MART 2009) ——————



... — — (YDUS MAYIS 2010)----------------



20. Aşağıdaki dimorfik mantar türlerinden hangisinin 37° C de üreyen şekli diğerlerinden farklıdır? A) Blastomyces dermatitidis



24. Aşağıdaki mayalardan hangisi mısır unu-tween 80 ağarda hif veya yalancı hif oluşturmaz? A) Candida tropicalis C) Trichosporon asahii



B) Cryptococcus neoformans C) Histoplasma capsulatum D) Coccidioides immitis E) Pénicillium marneffei



B) Candida krusei D) Candida glabrata



E) Geotrichum capitatum D ik k a t ! ! ! C . g l a b r a t a p s ö d o h i f y a p m a z a s la u n u t m a .



Doğru cevap: D



D o ğ ru c e v a p : D



(YDUS MAYIS 2010)



--------—



21. Fenol oksidaz varlığını tarama yöntemi, aşağıdaki mantarlardan hangisinin laboratuvar tanısı için önem taşır?



A) Cryptococcus neoformans B) Candida dubliniensis D) Fusarium solani E) Pneumocystis jirovecii



C) Aspergillus fiavus



Ü re a z



ve



fe n o l



o k s id a z



e n z im i



o la n



(YDUS MAYIS 2010)-------— -----



25. Paranazal sinüzit ö n tanısı ile alınan sinüs biyopsisinin mikroskobik incelemesinde düzensiz yapıda, septasız hifler görülüyor. Bu görünüm aşağıdaki mantarlardan hangisi için geçerli değildir? A) Rhizopus C) Mucor



B) Absidia D) Apophysomyces



E) Aspergillus



K r i p t o k o k u a s la u n u t m a y a l ı m .



D o ğ ru c e v a p : A



Mantarlaı



vaka



ç ık a n l a r ın a y n ıs ı .



( SI S 1 MART 2009)



s o ru !!!!



C . a l b ic a n s



23. Diyabetik ketoasidozu olan bir hastada enfarkte olmuş bir



Tipik



A ynı



ve



(YDUS MAYIS 2010)---------— —



D oğru cevap: B ■







B ir b ir l e r in d e n



Diğer seçenekler ikisi için de doğrudur.







Candida albicans Cryptococcus neoformans Histoplasma capsulatum Coccidioides immitis Candida glabrata



■—



ikiz g ib id ir .



4 5 ° C ’d e ü r e y e b il ir k e n C . d u b li n i e n s i s ü r e y e m e z .



— -



18. Aşağıdaki mantarlardan hangisi, Staib besiyerinde bulunan kafeik asidi meianine çevirerek koyu kahverengi koloniler oluşturur? A)



ve



D o ğ r u c e va p : B



(S IS 1 MART 2009)







C .a lb ic a n s



a n c a k m o l e k ü l e r y ö n t e m l e r le a y r ıl ır l a r



Dikkat!!! kaçarsa



(YDUS MAYIS 2010) _



------



b ilg i



S o r u c ü m l e s i n d e k i d e ğ i ld i r if a d e s i g ö z d e n s o ru y u



y in e



a y n ı.



y a n l ı ş y a p a r s ı n ız . A s p e r g illu s



Bilmeniz istenen



s e p t a lı,



z ig o m is e tle r



s e p t a s ı z h if le r i ile ta n ın ır .



22. Aşağıdakilerden hangisi, rutin incelemelerde Candida albicans ile Candida dubliniensis türlerinin birbirinden aynmını sağlar? A) Germ tüp oluşumu C) Klamidospor varlığı



B) 45 °C de üreme D) Artrospor varlığı



E) Psödohif oluşumu



Soruda septasız hif yapısı olan mantar sorulduğuna göre Aspergillus olamaz. D o ğ ru c e v a p : E



MİKROBİYOLOJİ ► 371 - (TTB 2 NİSAN 2006)------:---------26. Aşağidakiierden hangisi, Candida albicans’ı diğer Candida türlerinden ayırt etmekte kullanılan en hızlı ve basit testtir?



---------------- (TTB 2 EYLÜL 2006) 28. Pneumocystis ve Cryptosporidium türlerinin önemli ortak özelliği aşağidakiierden hangisidir? A) Kist ve trofozoit formlarının olması B) Kontamine besinlerle bulaşmaları C) Aside dirençli boyalarla boyanmaları D) AIDS li hastalarda enfeksiyon oluşturmaları E) Vücutta hematojen yolla yayılmaları



Üreaz testi B ) Fenol oksidaz testi C) Dekstroz asimilasyonu D) Germ tüp testi E) Laktoz fermentasyonu A)



C a n d id a



tü rü



ö n e m l id i r .



m a n t a r la r ın



Daha



önce



a y ır ıc ı de



ta n ıs ın ı



benzer



b ilm e k



P n e u m o c y s tis ve C ry p to s p o rid iu m A ID S ’ li bastarda en ö n e m li ik i e n fe ksiyon etkenidir. A l D S ’li hastada en s ık a k c iğ e r e n fe k siyo n u ya p a n P n e u m o c y s tis , kronik ishalin en s ık etkeni C ry p to s p o rid iu m ’dur.



s o ru la r la



k a r ş ı la ş m ış t ık .



C.aibicans’ın hızlı tanısında germ tüp (gerçek hif) testi kullanılır. Bu test kesin tanıyı koydurmaz. Kesin tanı kiamidospor yapısının gösterilmesiyle konur.



D o ğ ru c e va p : D



Üreaz testi, Fenol oksidaz testi; Kriptokok tanısında kullanılır. Dekstroz asimilasyonu Laktoz fermentasyonu; Candida tür ayrımında kullanılabilir. Hızlı tanıda değeri yoktur.



---------------- (TTB 2 NİSAN 2 0 0 7 ) ----------------29. Aşağıdaki Candida türlerinden oluşturmaz?



Psödohifa klinik örneklerde görülür, C.glabrata hariç tüm candidalarda vardır. Gerçek hifa (germ tüp) C.albicans'a özgüdür. Hızlı ve pratik bir laboratuvar testidir Kiamidospor özel besiyerinde görülen eşeysiz üreme sporudur, C.albicans’ın en iyi tanısını koy­ duran testtir. D o ğ ru c e v a p : D



— ----— —- (TTB 2 EYLÜL 2006) 27. Cryptococcus neoformans ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?



Genellikle semptomlu akciğer enfeksiyonlarına yol açar. B) Hematojen yolla yayılarak menenjite yol açar. C) Kapsülsüz bir mantardır. D ) 25 °C de küf şeklinde üreme gösterir. E) Yarasaların dışkılarında bulunur.



A)



Cryptococcus neoformans geniş bir polisakkarid kapsül ile sarılı bir mayadır. Psödohif oluşturmaz. Genelde güvercin dışkısı ile kirlenmiş toprakta



yoğun olarak bulunduğu belirlenmiştir. Özellikle AIDS ve diğer immünsupresif hastalarda menenjit, pnömoni, den tutulumu, kolit, prostatit oluşturabilir. A I D S o lg u la r ın d a e n ö n e m l i m e n e n jit e tk e n id ir . Tanıda ç in i m ü re k k e b i ile k a p s ü li ü m a n t a r la r ın g ö r ü lm e s i ve kültürde üretilmesi yeterlidir. B O S ’da polisakkarit kapsül antijen tayini de tanıda faydalı biryöntemdir. Üreyen mantarın mukoid kolonileri olması, üreaz (+) olması, fenol oksidaz pozitifliği,



melanin ve benzeri yapılar olduğunda siyah pigment yapması tanımda faydalıdır. Tedavide amfoterisin B D o ğ ru c e va p : B



hangisi psödohif



Candida albicans B) Candida tropicalis Candida lusitaniae D) Candida krusei E) Candida glabrata



A) C)



Candida albicans tam;



(+5 Flusitozin) ya da fiukanazol kullanılabilir.



en



A y n ı s o r u ! ! ! C .g la b r a t a p s ö d o h i f y a p m a z .



D o ğ ru ce va p : E



— — (TTB 2 NİSAN 2 0 0 7 ) —— 30.



---- —



Astımı olan bir kişide akciğerde infiltrasyon, eozinofili, kilo kaybı saptanmıştır. Balgamından KOH ile yapılan direkt incelemede septalı hiyalen hifler görülmüştür. Bu durumda etken olarak öncelikle mantarlardan hangisi düşünülmelidir? A) B) C) D) E)



aşağıdaki



Trichophyton Aspergillus Sporothrix schenckii Mucor Rhizopus



A y n ı s o r u ! ! ! S e p t a l ı h i f y a p ı s ı o t a n A s p e r g i l l u s ' u a s la u n u tm a y a lım .



D o ğ ru c e va p : B



---------------- (TTB 2 EYLÜL 2



0



0



7



)



.



31. Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi germ tüp



oluşturur? A ) Candida dubliniensis B) Candida parapsilosis C) Candida lusitaniae D) Candida krusei E) Candida glabrata Aynı



s o ru !!!



G e rm



tü p



ve



k ia m id o s p o r



C . a l b i c a n s v e C . d u b l i n i e n s i s ’i a s la u n u t m a .



D o ğ ru c e va p : A



v a r lı ğ ın d a



372 ◄TÜM TUS SORULARI — ----------------- (TT B 2 E Y LÜ L 2 0 0 7 )----------------------



A ynı



s o ru !!!



K a p s ü llü



m a n ta r



C ry p to c o c c u s



n e o f o r m a n s ’ı a s la u n u t m a y a h m .



32. Diyabetik ketoasidozu olan bir kişiden paranazal sinüzit



ön tanısı ile alınan sinüs biyopsisinin mikroskobik incelemesinde, septasız, düzensiz yapıda hifier görülüyor. Örneğin kültüründe 24 saatte tüm plağı dolduran, pamuk şekeri görünümünde üreme saptanıyor. Bu duruma aşağıdakilerden hangisinin yol açtığı düşünülmelidir? A) Aspergilloz C) Mukormikoz



D o ğ ru ce va p : A —



EYLÜL 2008)



D) Kandidiyazis E) Trikosporonoz



---------— ------



36. Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi germ tüp ve klamidospor oluşturur? A) Candida glabrata C) Candida dubliniensis



B) Fuzaryoz



B) Candida krusei D) Candida catenulata



E) Candida lusitaniae A ynı



A y n ı s o r u ! ! ! S e p t a s ı z h if le r iy f e M u c o r , R h i z o p u s



( TTB 2



ve



s o ru !!!



G e rm



tü p



ve



K la m id o s p o r



d e n i lin c e



C . a l b ic a n s v e C . d u b l i n i e n s i s ’i a s la u n u t m a y a l ım .



A b s i d i a ’y ı m u t l a k a h a t ır la y a lım .



D o ğ ru c e v a p : C



Ger m



tü p



ve



K l a m i d o s p o r . . . C .a lb ic a n s ,



C .d u b lin ie n s is



(TTB



2 NİSAN 2008}



33. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisi, mayaya benzeyen bir mantar cinsidir?



Microsporum C) Aspergillus



B) Epidermophyton



A)



D) Candida E) Trichophyton



M antarla rın m orfolo jik özelliklerinin ve m a n ta r hastalıklarının sınıflandırılm asının b ilin m e s i am acıyla so ru lm u ştu r.



Candidalar maya mantarlarıdır. Morfolojik özelliklerine, besiyerinde oluşturdukları kolonilerin özelliklerine göre maya ve küf şeklinde ayrılırlar. Küf mantarlarının temel yapısı filamantöz uzantılar olan hif yapılarıdır. Maya mantarları ise hif yapıları genelde oluşturmaz. Fakat maya mantarları içinde uygun koşullarda hifsi yapılar (yalancı hif: psödohif) ya da hif yapıları oluşturan mantarlar tanımlanmıştır. Microsporum, Epidermophyton, dermatofit etkeni küf mantarlarıdır.



Trichophyton,



Aspergillus, fırsatçı enfeksiyon yapan küf mantarıdır: D o ğ ru c e v a p : D (TT B 2 NİSAN 2008) —







34. Mısır unlu Tween 80 besiyerinde 25°C de klamidospor oluşturan mantar aşağıdakilerden hangisidir?



A) Trichosporon türleri



B) Geotrichum candidum



C) Candida tropicalis



D) Candida albicans



E) Candida parapsiiosis k



C a n d i d a c i n s i m a n t a r la r ı n a y ı r ı c ı t a n ıs ın ı n y a p ı l m a s ı am acı



ile



s o ru lm u ş tu r .



K la m id o s p o r



d e n ilin c e



C . a l b i c a n s v e C .d u b l i n i e n s i s 7 u n u t m a ! ! !



Mantarlar



D o ğ ru c e v a p : D



■■



(TTB 2 NİSAN 2008)



35. Aşağıdaki mantarlardan hangisinin kapsülün varlığı çok önem taşır? A ) Cryptococcus neoformans



B) Histoplasma capsulatum C) Candida albicans D) Microsporum canis E)



Paracoccidioides brasiliensîs







tanısında



D o ğ ru c e va p : C



— —



_



(TTB 2 EYLÜL 2008) — _



37. Beyin omurilik sıvısı örneğinden yapılan çini mürekkebi yaymasında, kapsüllü maya mantarları görülmesi durumunda öncelikle aşağıdakilerden hangisi düşünülmelidir?



A) Cryptococcus neoformans B) Candida albicans C) Histoplasma capsulatum D) Coccidioides immitis E) Paracoccidioides brasiliensîs A y n ı s o ru !!! M enenjit etkeni k a p s ü l l ü m aya m a n ia n kriptokoktur. D o ğ ru ce va p : A



—_



_



(TTB 2 EYLÜL 2008)----------------



38. Hasta örneğinden yapılan mikroskobik incelemede maya hücreleri, gerçek veya yalancı hiflerin görülebileceği mantar türü aşağıdakilerden hangisidir?



A) Geotrichum spp. B) Cryptococcus spp. C) Blastomyces spp. D) Candida spp. E) Maiassezia furfur Candida, cinsi mantarlar fırsatçı mantar enfeksiyonları arasında en sık etkenlerdir. Farklı türler karşımıza çıkabilse de en sık etken C. albicans’dır. Candida cinsi mayalar, tomurcuklanan (biastokonidi) maya hücreleri ve bazen psödohif oluşturan maya hücreleri olarak örneklerde görülebilir. Normalde ağız boşluğu, derikıvrımiarı, sindirim sisteminde florada bulunurlar. Pek çok farkiı kiinik tabioya neden olabilir. Geotrichum spp., küf mantarıdır. Cryptococcus spp., maya mantarıdır ama psödohif ve hif oluşturmaz. Blastomyces spp., dimorfik mantardır. Psödohif ve hif yapısı oluşturmaz. Maiassezia furfur, yüzeyel mikoz etkenidir. Doğru cevap: D



MİKROBİYOLOJİ ► 373 —---- ---- —



2 N İS A N 2009)---------- ——



(T T B



En sık fıs a îç r enfeksiyon etkeni: Calbicans i d r a r yolu C.glabrata



39. Enfekte bir tırnak örneğinin mikroskobik incelemesinde psödohif görülmesi durumunda etken olarak öncelikle aşağıdaki mantarlardan hangisi düşünülmelidir?



enfeksiyonunda



en



sık



etken:



Sağlık çalışanlarının ellerinden en çok izole e d i­ len: C . parapsilosis Hiperalim entasyon sıvılarına bağlı enfeksiyonda en sık etke n: C . parapsilosis



A) Microsporum B) Trichophyton



IV



C) Aspergillus D) Epidermophyton E) Candida



ilaç bağımlısında, p ro te z kapağı olanlarda



e n d o k a r d i t etkeni: C . parapsilosis



Lösemili hastalarda C. tropicalis



A y n ı s o r u !! ! C a n d id a c in s î m a y a la r p s ö d o h i f v e h if



Kemik



y a p a r . C .g la b r a t a p s ö d o h i f y a p m a z .



C . krusei, C . lusitaniae



iliği



alıcılarında



endokardit endokardit



etke ni: etkeni:



D o ğ ru ce va p : E ............. -------------------



(T T B



2 N İS A N 2009)



/



40. Aşağıdaki ilaçlardan hangisinin uzun süreli kullanımı fırsatçı Candida enfeksiyonlarının gelişiminde risk faktörü değildir?



42. Baş ağrısı ve bilinç bulanıklığı yakınmaları nedeniyle değerlendirilen bir hastadan alınan beyin omurilik sıvısı örneğinin mikroskobik incelemesinde kapsüllü maya hücreleri görülüyor.



A) Analjezikler B) Kortikosteroidler



Bu inceleme için önerilen aşağıdakilerden hangisidir?



C) Antibiyotikler D) Oral kontraseptifler E) immünosupresifler S o ru n u n



am acı



C a n d id a



e n fe k s iy o n u n a



yoI



açan



Analjeziklerin kullanımı Candida enfeksiyonu için risk faktörü değildir. ■ V Şıklardaki diğer ilaçlar Candida enfekisyonu için risk faktörüdür.



ç i n i m ü r e k k e b i b o y a m a y ö n t e m i s ık k u lla n ılır .



D o ğ ru c e v a p : A



------—— — (TTB 2 ARALIK 2010)....... ...... .....



---------------- (TTB 2 N İS A N 2010)-----------------



43.



41. Sağlık çalışanlarının ellerinden en sık izole edilen Candida türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Candida albicans B) Candida tropicalis C) Candida glabrata



D) Candida parapsilosis E) Candida krusei a lt



yöntemi



A y n ı s o r u /// K a p s ü l l ü m a y a k r ip t o k o k t u r . T a n ı s ı n d a



D o ğ ru c e va p : A



C a n d id a



boyama



A) Çin mürekkebi B) Laktofenol pamuk mavisi C) Lugol D) Metilen mavisi E) Giemsa



p r e d i s p o z a n f a k t ö r le r in b il i n m e s i d i r .



k a r ş ı la ş t ı ğ ım ı z



------ - ( T T B 2 N İS A N 2010) ■



t ü r le r in in



Aşağıdakilerden hangisi Candida enfeksiyonu için predispozan faktörlerden biri değildir?



Diabetes mellitus B) Hipertansiyon C) Geniş etki alanlı antibiyotik D ) Kortikosteroid E) İmmün yetmezlik



A)



S o r u n u n a m a c ı c a n d id a e n f e k s i y o n l a r ın a y a t k ı n l ı ğ ı n a r t t ığ ı d u r u m l a r ı n b il in m e s id i r . ö n e m li



s o ru la r d a n d ır .



ö z e l l ik l e r i



A ş a ğ ıd a



t a b lo



s ık ile



Hipertansiyon, candida enfeksiyonlarına predispozisyon



oluşturmaz.



v e r ilm iş tir



D o ğ ru c e va p : D



Candida enfeksiyonlarına yatkınlığın arttığı durumlar: •



Geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı, OKS, mekanik sebepler (travma, oklüzyon) • AIDS, avjtaminozlar, gebelik » Hücresel immün yetmezlikler • Fagositoz bozuklukları • immun supresif durumlar (endokrinopatiler, DM, yanıklar) • intra venöz ilaç alışkanlığı, IV kateter D o ğ ru c e v a p : B



Mantarlar



Sağlık çalışanlarının ellerinde mayaların tanımlanması ile ilgili yapılan çalışmalarda en sık C. parapsilosis izole edilmiştir. Ayrıca kateter yüzeyinde oluşturduğu biyofilm nedeniyle santral venöz kateteri bulunan hastalarda daha sık soyutlanmaktadır.



374 4 TÜM TUS SORULARI —



44.



---------- -----(TTB 2 MAYIS 2011) --------- ------ -



----- ------ (TTB 2 A R A L IK 2010) ----------- --— —



Aşağıdakilerin hangisinde bir mantar enfeksiyonu, tanısında kullanılan serolojik test ile birlikte verilmiştir?



48.



A) Cryptococcus



C) Trichosporon



A) Candida enfeksiyonu - Gaiaktomannan antijeni B)



Aspergillus enfeksiyonu - Mannan antijeni



C) Cryptococcus enfeksiyonu - ß-(1,3)-glukan antijeni



S o ru n u n



am acı



t a n ıs ın d a



s is te m ik



m a n ta r



k u l l a n ıl a n



e n f e k s i y o n l a r ın ın



s e r o l o jik



y ö n t e m le r in



49.



tanısında mannan antijeni



Cryptococcus enfeksiyonu, polisakkarit antijeni saptanır.



tanısında



—— —— 50.



D o ğ ru c e va p : D



— ----- ------- (TTB 2 EYLÜL 2011) — --------—



A) Saccharomyces cerevisiae B) Pneumocystis jiroveci C) Cryptococcus neoformans D) Candida dubliniensis E) Exophiala werneckii



B) Candida D) Pénicillium E) Fusarium



D o ğ ru c e va p : A



Kapsül varlığı aşağıdaki mantarlardan hangisinin tanısında önemli rol oynar?



Candida albicans B) Histoplasma capsulatum C) Cryptococcus neoformans D) Blastomyces brasiliensis E) Microsporum canis



A)



-(TTB 2 EYLÜL 2011)-------



A) Pénicillium



D o ğ ru c e v a p : D



(TTB 2 EYLÜL 2011) Aşağıdaki etken ve klinik tablo eşleştirmelerindenha ngisi yanlıştır? Etken A) Rhizopus B) Candida albicans



C) Malassezia furfur D) Aspergillus fumigatus E) Cryptococcus neoformans



D o ğ ru c e va p : Ç



---------------- (STS 1 MART 2010)-----------------



B) Rhizopus C) Aspergillus D) Candida E) Dermatophytes



Mantarlar



Doğada yaygın olarak bulunan, üst solunum yolundan inhalasyonla girip, özellikle diyabetik hastalarda rinoserebra! hastalık etkeni olan mantar aşağıdakilerden hangisidir? A) Rhizopus C) Aspergiiius



51.



46.Psödohif oluşturabilen mantar cinsi aşağıdakilerden hangisidir?



D o ğ ru c e va p : C



(TTB 2 MAYIS 2011 ) ----------------



(STS 1 MART 2010)



D o ğ ru ce va p : B



-— - —



B) C. tropicalis D) C. krusei E) C. parapsilosis



D o ğ ru ce va p : A



BOS’da



45.Aşağıdaki etkenlerden hangisi, mantartaksonomisinde yeni bir sınıf olarak kabul edilen Archiascomycetes içinde yer alır?



Sağlıklı bir kişinin ağız florasında en sık bulunan Candida türü aşağıdakilerden hangisidir?



A) C. albicans C) C. glabrata



Aspergiiius enfeksiyonu, tanısında gaiaktomannan antijeninin saptanması önemlidir. enfeksiyonu,



B) Rhodotorula D) Candida E) Geotrichum



-------------— (TTB 2 MAYIS 2011)---- --------—-



b il in m e s id i r .



Candida saptanır.



hangisi karotenoid pigmentli ve



D o ğ ru c e va p : B



D) Aspergiiius enfeksiyonu - Gaiakiomannan antijeni E) Candida enfeksiyonu - Kapsüler polisakkarit antijeni



47.



Aşağıdakilerden



kapsüllü bir mayadır?



Klinik Tablo



Bronkopnömoni Pamukçuk Osteomiyelit Fungus topu Menenjit



52. Bağışıklık sistemini baskılayıcı tedavi uygulanan ve 3 hafta süre ile baş ağrısı yakınmaları olan bir hastada bilinç bulanıklığı da gelişmesi üzerine aseptik menenjit ön tanısı ile lomber ponksiyon yapılıyor. Beyin omurilik sıvısının direkt mikroskopik incelemesinde kap-süllü, tomurcuklanan maya mantarı görülüyor. Bu hastadaki etken en büyük olasılıkla aşağıdakilerden hangisidir?



A) Cryptococcus neoformans B) Blastomyces dermatitidis C) Candida glabrata D) Trichosporon asahii E) Geotrichum capitatum D o ğ ru c e va p : A



MİKROBİYOLOJİ ► 375 (TTB 2 NİSAN 2012)



(STS 1 MART 2010} 53.



Aşağıdaki sferüldür?



mantarlardan



hangisinin



doku



formu



92.



Histoplasma capsulatum Coccidioides immitis Blastomyces dermatitidis Cryptococcus neoformans E) Paracoccidioides brasiliensis



A) A.flavus B) A.fumigatus C) A. niger D) A.terreus



A) B) C) D)



E) A. Nidulans



D o ğ ru ce va p : B ■.■ ; ;■



D o ğ ru cevap: B



------------ ---- (TTB 2 NİSAN 2012}------------- —.



(STS 1 MART 2011}----------------



54. Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi flukonazole doğal dirençlidir? A) C. albicans C) C. parapsilosis



93. İnvaziv aspergiilozun tanısında aşağıdaki antijenik ve biyokimyasal belirteçlerden hangisine bakılmaz?



Galaktomannan B) 1,3-ß-glukan C) Kitin D) D-mannitol E) Kapsüler polisakkarit



B) C. krusei D) C. Kefyr



A)



E) C. Lusitaniae D o ğ ru ce va p : B



•--•T.7- (STS 1 MART 2011)



T-'--..



55. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisinin önce protozoon olduğu düşünülmüş daha sonra mantar olduğu kanıtlanmıştır? A) C)



Actinomyces Nocardia



B) Pneumocystis D) Streptomyces



D o ğ ru cevap: E



..... . ... . .. —



B) Aspergillus spp. C) Cryptococcus spp. D ) Fusarium spp. E) Zygomycetes türleri D o ğ ru cevap: A



56. Aşağıdaki mantar enfeksiyonlarından hangisinde yapılan balgam mikroskopisinde hif yapısı görülür?



Kriptokokkoz Histoplazmoz



B) Aspergilloz D) Parakoksidiyoidomikoz



: ■---------------- (TTB



96.



E) Sporotrikoz



2 NİSAN 2012)------------ -----



Aşağıdaki Candida türlerinden hangisi, üre pozitif ve flukonazol’e doğal dirençli bir mayadır? A) C. peilicuiosa



D o ğ ru c e va p : B



B) ................. ........



v... ■..



A) Candidaspp.



D o ğ ru cevap : B



---------------- (STS 1 MART 2012)-----------------



(TTB 2 NİSAN 2012}. ..



94. Hastane enfeksiyonlarına en sık neden olan mantar aşağıdakilerden hangisidir?



E) Giardia



A) C)



Aşağıdaki Aspergillus türlerinden hangisi, en sık karşılaşılan insan patojenidir?



C. albicans



C) C. glabrata



(YDUS TEMMUZ 2012) - --- - - --—



D) C. parapsilosis E) C. krusei



57. Aşağıdaki mantar cinslerinden hangisi Zygomycetes sınıfı içinde ver almaz? A) Rhizopus B) Mucor C) Aspergillus D) Cunninghamella



---------------- (TTB 2 NİSAN 2012)-----------------



E) Absidia



58.



- (TTB 2 NİSAN 2012)



.



Aşağıdakilerden hangisi, Cryptococcus neoformans’ın virulans faktörlerinden biri değildir?



Mayadan hif formuna dönüşüm gösterme Üreaz üretimi Polisakkarit kapsülünün olması 37°C’de üreyebilmesll E) Melanin üretimi



A) B) C) D)



D o ğ ru ce va p : A



Paranazal sinüzite en sık yol açan fırsatçı mikoz etkeni aşağıdakilerden hangisidir? m



Cryptococcus neoformans Histoplasma capsulatum Aspergillus niger Blastomyces dermatitidis E) Candida albicans



A) B) C) D)



D o ğ ru cevap: C



Mantarlar



97.



D o ğ ru ce va p : C



-



D o ğ r u c e va p : E



376 < TUM TUS SORULAR! H e m a fo je n



SP O T



b il g il e r



B irdseed







• *



-











Mantarlaı











*



Fırsatçı fungai patojenler.. .Özellikle immünite sorunu olanlarda hastalık yaparlar. Kriptokokkoz, kandidoz, asperjilloz, mukormikoz, PCP En sık fırsatçı enfeksiyon yapan.. .Candida albicans En sık fırsatçı idrar yolu enfeksiyonu etkeni... C.giabrata C . glabrata.. .mısır unu ağarda hif ya da psödohif oluşturmaz Enfekfe bir tırnak örneğinin mikroskobik incelemesinde psödohif görülmesi durumunda etken olarak öncelikle düşünülmesi gereken mantar.. .Candida Biöstospor oluşumu.. .Candida Candida aibicans'ın neden olmadığı klinik tablo.. .Tinea capitis Serm tüp oluşturan candida.. .C.albicans (C.dubliniensis) Klamidospor oluşturan candida... C.albicans (C.dubliniensis) Fırsatçı Kandida enfeksiyonlarının gelişiminde risk faktörleri... Kortikosteroidler, antibiyotikler, oral kontraseptifier, immünosupresifler AİDS'îi hastada özofajitin en sık etkeni... C.albicans Sistemîk yayılım sırasında deride kırmızı nodülîer oluşturan mantar enfeksiyonu.. .C.albicans C.aibicans’ın en iyi tanısı...Özel besiyerinde (mısır unlu jelöz ağar) klamidospor oluşumunun görülmesi El ayak tırnak ve mukozalarda kronik enfeksiyon endok rinopatiler.. .Kronik mukokutanöz kandidiyaz Kronik mukokutanöz kandidiyaz nedeni.. .C.albicans'a karşı T lenfosit yanıtında belirgin bozukluk Tedavisi en uzun süren candida enfeksiyonu...Kronik mukokutanöz kandidiyaz Candida türlerinin patojenite özellikleri... • Dokulara yapışabilme • Maya -hif dimorfizm yeteneği • Hücre yüzeyinin hidrofobi özelliğine sahip olması • Proteinaz sekresyonu • Hızlı fenotipik değişim yapabilme HIV (+) hastalarda sıklıkla tanımlanmış özellikleri ile C. albicans'a benzeyen germ tüp oluşturan mantar... C. dubliniensis Rutin incelemelerde Candida albicans ile Candida dubliniensis türlerinin birbirinden ayrımım sağlayan özellik.. .45 °C de üreme (C.dubliniensis üreyemez) C.aibicans’tan sadece moleküler yöntemlerle ayrılabilen candida.. .C.dubliniensis Hiperalimentasyon sıvılarına bağlı sistemîk enfeksiyon yapan candida.. C.parapsilosis Sağlık çalışanlarının ellerinden en sık izole edilen Candida türü.. .C.parapsilosis Mısır unu ağarda mikroskobik olarak dev hücre oluşturmasıyla karakterize maya türü.. .Candida parapsilosis İV ilaç bağımlılarında ve protez kapak endokarditlerinde en sık etken olan Candida türü...C.parapsilosis Lösemili hastalarda en sık endokardit etkeni Candida türü...C.tropicalis



y o lla



y a y ıla ra k



m en e n jite



yol



açan



neoformans a g a r . .. Cryptococcusneoformans tanımlanmasında



m a n t a r . . .C ry p to c o c c u s



kullanılır t ü r ü m a y a l a r ı n virülans faktörleri... Polisakkarit kapsül, melanin üretimi, fosfolipaz B salgısı, üreaz varlığı. Hemolitik aktivite virülans faktörlerinden değildir.



C ryptococcu s



C r y p t o c o c c u s n e o f o r m a n s k a p s ü l i n c e l e m e s i n d e kufi a n il e n b o y a . . .Çini



mürekkebi ya da Nigrösin Hem k a p s ü l o l u ş t u r a n h e m d e f e n o l oksidaz e n z i m aktivitesme sahip mantar.. .Cryptococcus neoformans Cryptococcus neoformans tedavisi.. Amföterisin B+ SFlusitozin A s p e r g i l l u s t ü r l e r i . . .En sık etken A.fumigatus (patojen). Asperjilloz. ..Akciğer kavitelerinde mantar topu, hemoptizi (asperjillom), alerjik akciğer hastalığı (çiftçi akciğeri), immün baskılanmışlarda en sık fungal akciğer hastalığı En s ı k akciğer e n f e k s i y o n u ve a l e r j i k reaksiyon oluşturan m a n t a r . . . A . fumigatus İnvazif aspergiüoz tablosunda e n sık izole e d i l e n A s p e r g i l l u s t ü r ü . . . A . fumigatus Solid o r g a n v e hematolojik kök h ü c r e t r a n s p l a n t ! ; h asta lard a



fırsatçı



e n feksiyo n a



en



sık



yo!



açan



küf



m a n t a r ı . . .Aspergillus fumigatus



Otomikoza (dış



kulağın mantGr e n f e k s i y o n u ) e n s ı k n e d e n



o l a n m a n t a r . . . Aspergillus niger



Aspergillus



A k c iğ e r d e m an tar topu olu ştu ran m a n t a r . ..



fumigatus Fungus topu t e d a v is i..



Cerrahi



D ü z g ü n , septal t, 45 d e r e c e dallanma).. .Aspergillus A sp e rgiü o z



(dikotom



a ç ı ile d a ll a n a n K i f fe r



tan ısınd a y a y g ın



o larak



k ullanılan



ELİSA



üzere



t e s t i , m an tarın hangi antijenini g ö s t e r m e k



gelişt



irilmiştir.. .öalaktomannan Asperjilloz tedavisi.. Amfoterisin-B, itrokonazol, vorikonazoî, kaspofungin A s p e r g i l l u s t ü r l e r i için risk li h a s t a l a r ı n k o r u n m a s ı mümkün



ortam...HEPA filtreli oda Zigomikoz.. .Rhizopus, Absidia ve Mucor Predispozan f a k t ö r oiarak z i g o m i k o z gelişimine k a t k ı s ı o l a n durumlar... Diyabetik ketoasidoz, akut lösemi, lenfoma, kortikosteroid tedavisi vb. D i y a b e t i k ketoasidoziu h a s t a d a y u m u ş a k d a m a k t a o la n



ile rle y ic i



sert



d am ak ta



d e strü k siy o n a



yo!



açan



m a n t a r . . .Zigomisetler Dik



açı



ife



d allan an



se p ta sız



h ifa lı



küf



m a n ta rı...



Zygomyces ( mucor, rhizopus, absidia) B A L il e a l m a n b i y o p s i ö r n e ğ i n d e eozinofi!!er,a!veolierin iç in d e k ö p ü klü m ayi k ist ve trof ozoîtler... Pneumocystis j ¡roved P n e u m o cy stis



jiro v e ci



ted avi



ve



k o ru n m a ...



Ko-trimoksazol A ID S



ii



h a sta la rd a



e n fe k s iy o n a



neden



sık lık la o la n



y a y g ın



fırsa tç ı



P én icilliu m



türü...



dimorfik



m an ta r...



P. marneffei K ü ltü rd e



güî



P. marneffei



rengi



k o lo n i



yapan



4 1.



A ş a ğ ıd a k i h a s ta lık la rın o iu r? (Eylül-96) A) B} C) D) E)



h a n g is in e



b ir p rio n



sebep



Progresif m ultifokal iökoensefalopati Hepatit D virüsü M etakrom atik lökodistrofi Subakut sklerozan panensefalit C reutzfeldt-Jakob



S o ru hastalıkların etkenlerini so rg u la y a n direkt e zb e r so ru su d u r. P rio n la n n özellikleri ve yaptıkları hastalıklar sınavlarda s ık karşılaşılan so rulardandır.



Prionlar sadece proteinden oluşan nükieik asit içermeyen enfektif taneciklerdir. Prionlar antijenik değildir ve enflamasyona neden olmazlar. İnsanda süngerimsi ensefalopati (C reutzfeldt-Jakob, Fatal fam ilyal insom nia, G ertsm an S tra u ssle rS en d ro m u , Kuru), koyunda “scrapie”, ineklerde “deli dana hastalığı” oluşumuna yol açarlar.



Peplom er,



zarf üzerinde bulunan glikoprotein yapılardır.



Kapsom er, protein yapıdadır. Kapsidi oluşturan alt ünitelere verilen addır. Kapsid,



protein yapıda bir kılıftır.



lipid yapıdadır, insan sitoplazmik membranından köken alan bir komponenttir. Mide asidine ve dezenfektanlara duyarlı olması önemlidir. Zarf,



M atrix proteini, zarflı virüslerin zarflanarak hücreden çıkmasında rol alan bir yapıdır. D o ğ ru cevap: C



Peplomer yapıları zarf üzerinde bulunan glikop­ rotein yapılardır. Virüsün hücreye tutunma ve salınmasında etkili antijenik yapılardır. İnfluenza virüslerde hemaglütinin ve nöraminidaz; HIV vi­ rüsünde Gpl20, Gp41 meşhur peplomerler.



Yaklaşık 30.000 D molekül ağırlığında tek bir proteinden oluşmuştur. UV ışınları, ısı, dezenfektanlara belirgin olarak daha dayanıklıdır. Elektron mikroskobi incelemelerinde filamantöz bir bant şeklinde görülür, immün cevabı uyarmazlar. Antikor üretimi ya da belirgin bir iltihabi yanıt oluşturmazlar. Sitopatolojik etkileri yoktur, interferon oluşturmazlar. Hücrenin kendi genetik dizilerince kodlanmakta olasılıkla çeviri ardında değişiklik oluştuğu düşünülmektedir. Hepatit D virüsü, satellit virüstür. HBV ile birlikte hepatite neden olmaktadır. Subakut sklerozan panenefalit,



etkeni kızamıktır.



Progresif m ultifokal İökoensefalopati, JC virüsü ile oluşur. Özellikle AlDS’lilerde görülen bir ensefalittir. M etakrom atik lökodistrofi, sinir sisteminde ve çeşitli dokularda galaktoserebrozid sülfat ve diğer sülfattı glikolipidlerin aşırı birikimi ile karakterize hastalıktır.. D o ğ ru c e va p : E



1. Yüzey yapıları (Zarflı virüslerde lipid tabakaya gömülü glikoproteinler veya zarfsız virüslerde yüzey kapsid proteinleri) konak hücre spesifik reseptörlerine bağlanır. Bu doku tropizmini sağlar 2. Nükieik asid virüs replikasyonu ve devamından sorumludur. 3. Bazı virüsler (tüm negatif kutuplu RNA virüsleri) enfeksiyon yapabilmek için virüse bağlı polimeraza ihtiyaç duyarlar.



Prionlann İnsanda Yaptığı Hastalıklar; * * • •



Kuru Creutzfeldt-Jakob Fatal familial insomnia Gertsman Straussler Sendromu



Şekil: Virüslerin yapısı



3. Hücre çekirdeğinde replike olmayan virüs hangisidir? (N isan-98)



A) 2. V irü s e le m a n la rı ve ya p ıla rı a ra s ın d a k i e ş le ş tirm e le rd e n h a n g is i y a n lış tır? (Nisan 98) A) Kapsid — protein B) K apsom er —> protein C) Peplom er —►fosfolipid D) Z arf —►lipid E) M atrix —►protein S o ru viral ya p ıla rın k im ya sa l k o m p o z is y o n u n u sorgulam aktadır. Z a rflı virü sle rin en a n tije n ik ya p ısı p e p lo m e r d ir ve g lik o p ro te in yapıdadır.



insan im m ünyetm ezlik virüsü (HIV) B) Parvovirüs C) Epstein - B arr virüs D) Rotavirüs E) Su çiçeği virüsü



S o ru n u n am acı D N A v irü sle rin in ç e k ird e k te (P o k s v irü s hariç), R N A virü sle rin in s ito p la z m a d a (İnflu en za virü sü ve H IV v irü s ü hariç) ç o ğ a ld ığ ı te m e l v iro lo ji b ilg isin i sorgulam aktır. D N A ve R N A v irü s le ri aşağıda tablo ile verilm iştir.



Virüsler ve Viral Hastalıklar



VİRÜSLERİN YAPISI, ÇOĞALMASI VE KLASİFİKASYONU



Virüsler ve Viral Hastalıklar



378 4 TÜM TUS SORULARI Rotavjrüs, zarfsız, parçalı, çift-iplikli sitoplazmada çoğalan RNA virüsüdür. Parvovirüs, EBV ve Su çiçeği virüsü, DNA virüsleridir ve çekirdekte çoğalırlar. HIV virüsü, RNA virüsü olmasına rağmen çekirdekte çoğalır (İnfluenza virüs) D o ğ ru c e va p : D



j



Subakut sklerozan komplikasyonudur.



panensefalit,



R N A v ir ü s le r i



• H e rp e s virü sle r



• O rto m ik s o v irü s le r



• Poksvirüsler



® P ara m iksovirüsler



• A d e n o v irü s le r



® P ik o rn a virü sle r



• Papovavirü sler



» A re n a v irü s le r



• P a rvo vîrü sle r



• K o ro n a v irü s le r (SARS)



• H e p a d n a virü sle r



• R e tro v irü s le r



kızamığın



geç



Progresif multifokal lökoensefalopati, JC virüs ile oluşur. Köz-dfii!) niş If unıunyetmezlik virüsü iie oluşur.



Tabio: D N A v ir ü s le r i



Prionlar insanda süngerimsi ensefalopatl (CreutzfeldtJakob, Fatal familyal insomnia, Gertsman sîraussler sendromu, Kuru), koyunda “scrapie”, ineklerde “deli dana hastalığı” oluşumuna yol açarlar.



/AIPıQ\



HIV



D o ğ r u c e va p : C



Deli dana hastalığı (Bovine spongiform ensefalopati) bir prion hastalığı. Hayvanların beyin ve medulla spinal is dokusu başta olmak üzere özellikle sakadatların yenmesi üe, ameliyatlarda sığırlardan elde edilen bazı hormonların verilmesi ile bulaşabilir.



• Reo v irü s le r • A rb o v irü s le r - To g a v irü s le r - B u n y a v irü s le r - F ilo v irü s le r - Fta vivi rüsler • Kalisivi rü s le r • R a b d o v irü s le r « D e te k tif v irü s le r



mÊÊÊÊÊXÊBSÊBSÊISÊKÊÊIÊk 4. Yapısında nükîeik asidi olmadığı halde enfeksiyona neden olan aşağıdakilerden hangisidir? (Nisan-98) A) Viroidler C) Plazmid



B) Prion D) Detektif virüsler E) Psödovirion



S o ru n u n am acı e n fe k siyo n hastalığ ı oluşturabilen etkenlerin tanım larının bilinm esidir.



Prionlar, sadece proteinden oluşmuş enfektif protein tanecikleridir. İnsanlarda Creutzfeldt-Jakob ile ineklerde deli dana hastalığı gibi yavaş ilerleyen hastalıkların nedenidir. Detektif virüsler, vira! nükleik asit ve protein içerir. Fakat eksik işlevi sağlayan bir yardımcı virüs olmadan repîikasyona uğrayamazlar. Örn: HDV Psödovirionlar, kapsid içinde viral DNA yerine konak hücre DNA'sı taşırlar. Psödovirionlar hücreleri enfekte edebilir fakat repîikasyona uğramazlar. Viroidler, bir protein örtü veya zarf olmaksızın sadece tek bir dairesel RNA molekülünden oluşur. D o ğ ru c e va p : B



Prionlar sterilizasyon ve dezenfeksiyona en dirençli yapılardır. Sterilizasyon için 1 N NaOH veya yoğun çamaşır suyu kullanılır. Normal otoklavlama sürecine dirençlidir. 5.



Aşağıdaki klinik tablolardan hangisine prionlar yo! açmaktadır? (Eylül-99) A) Alzheimer hastalığı B) Subakut sklerozan panensefalit C) Creutzfeldt-Jakob D) Progresif multifokal lökoensefalopatl E) Kazanılmış İmmunyetmezlik Sendromu (AIDS) D aha ön ce de a yn ı s o ru ile karşılaşm ıştık. Prionların y a p tığ ı hastalıklar sın a vla rd a s ık so ru ld u ğ u n d a n tekrar hatırlayalım .



6. Aşağıdaki virüslerden hangisi hücreye füzyonla girmektedir? (Nisan-99) A) RNA virüsleri B) Zarflı virüsler C) ikozahedrai virüsler D) Parçacıklı genom içerenler E) RNA polimeraz içeren virüsler S o ru ç o k tem el b ir v iro lo ji b ilg isin i sorgulam aktadır. F ü z y o n ya p a b ile n virüslerin h e p si z a rflıd ır. F ü z y o n ya p a n virü sle rin b ilin m e si de sın a v la r için önem lidir. A ş a ğ ıd a tablo halinde verilmiştir. F ü z y o n yap an, s in s ity a y a p a n hatta d e v h ü c r e olu ş u m u n a n ed e n olan v irü s le r d iye de aynı virü s le r sorulabilir.



Zarflı virüslerin, bazıları hücreye füzyonla girerler. Viral replikasyon yalnızca canlı hücrelerde olur. Unutulmaması gereken en önemli şey ise her zarflı virüs füzyon yapmaz. Füzyon yapabilmesi ile en çok sorgulanan virüsler herpes virüsler ve paramiksovirüslerdir. RNA virüsleri, genel olarak sitoplazmada replike olan ve paramiksovirüsler gibi bir kısmı füzyon yapabilen virüslerdir. Ancak füzyon yapabilen DNA virüsleri de vardır. ikozahedrai yapı, DNA ve RNA virüslerinde kapsidi oluşturan en önemli morfolojik yapıdır. Füzyonla ilişkili değildir. Parçacıklı genom yapısı içeren RNA virüsleri, sürekli yaptıkları mutasyonlaria bağışık yanıttan kaçarlar. Füzyonla ilşkili değildir. RNA polimeraz içeren virüsler, RNA virüsleridir. Füzyonla ilşkili değildir. D o ğ ru c e va p : B



Füzyon (Sinsitya) Yapan Bazı Zarflı Virüsler ■Herpes sîmpleks virüs • Varicella zoster virüs • Sitomegalovirüs • Kızamık virüsü • Kabakulak virüsü • Respiratuar sinsityal virüs • Parainfluenza virüs • Retravirüs



| Paramiksovirüs



Sorunun amacı temel tanımların bilinmesidir.



virolojide



sık



kullanılan



Bakteri DNA’sı ile bütünleşmiş ılımlı faj taşıyan bakteriye lizojen bakteri, olaya iizojeni, bağlanmış faja da profaj adı verilir. Bakteriyofaj bu durumda çoğalamaz ve bakteriyi eritmez. Ilımlı faj niteliğindeki bu fajların D N A ’sı bakteri hücresine girince hemen çembersel bir durum alır ve sonra bakteri D N A ’sı ile bütünleşerek tek bir çember haline gelir. Lizojeni ile taşınan bazı bakteriyel ekzotoksinler bilinmelidir. Bunlardan en önemlileri difteri ekzotoksini, eritrojenik toksin, botilismus toksini, EHEC verositotoksini, kolera toksinidir. Litik fajlarla enfekte olm uş bakteri, genellikle faj tarafından lize edilir ve D N A ’sının bir kısmı faj tarafından başka bakteriye aktarılabilir (Generalize transdüksiyon).



7.



Pozitif polariteli RNA virüslerinin aşağıdakilerden h a n g isidir? (Nisan-99) A) B) C) D) E)



Kom plem anı aktifleştirerek hücreyi eritm e, mekanizması virüsle enfekte hücrelerde ve parazitlere immün yanıtta kullanılan bir bağışık yanıt mekanizmasıdır.



özelliği



Çift iplikii RNA içerm eleri Hücre çekirdeğinde replikasyon RNA polim eraz enzim ini içermeleri Paternal RN A’yı m R N A olarak kullanm aları Tom urcuklanm a ile olgunlaşm aları



Bazı bakteriler içerdikleri otolitik enzim lerle parçalanabilir. Buna en iyi örnek pnöm okoklardır. F-p!azm idi taşıyan bakteri, fertilité özelliği ile başka bakterilere konjugasyonla bilgi aktarabilir.



Doğru cevap: B



Sorunun amacı temel virolojide en sık kullanılan tanımların bilinmesidir. RNA virüslerinde., viral genom tek ya da çift zincirli, parçalı ya da parçasızdır. Çift iplikii R N A içeren Reovirüs ailesi pozitif ve negatif polariteli olarak adlandırılmazlar. Virion yapısında enzimlerini taşırlar. Tek zincirli R N A virüsleri pozitif ve negatif polariteli olmak üzere ikiye ayrılır. (-) sarmallı RNA virüsleri R N A polimerazlarım virion içinde taşırlar ve bu enzimi replikasyonda kullanırlar. (+) sarmallı RNA virüsleri ise paternal RNA’yı m RNA olarak kullanırlar ve R N A polimerazlarım konak hücre içinde kendileri sentezlerler.



Nükleik asitleri enfeksiyözdür. Hücre çekirdeğinde replikasyon, Retrovirüs ve influenza virüslerin özelliğidir. Retrovirüslerin çekirdek içi replikasyonlarında revers transkriptaz enziminin önemli rolü vardır. Virion içerisinde RNA polim eraz enzim i içeren, virüslere negatif polariteli R N A virüsleri adı verilir. Tom urcuklanm a ile olgunlaşm a, zarflı virüslerin özelliğidir. Tomurcuklanmada matriks proteinleri etkin rol almaktadır.



Doğru cevap: D P o zitif polariteli R N A virüsleri enzim taşım az­ lar. Kendi R N A'larını m RNA olarak kullanırlar ve R N A polim erazlarım sentezlerler. N e g a tif polariteli R N A virüslerinin bu özelliği olmadığından virion içinde enzim taşırlar.



Tablo: Bakteriyofajlaria ilgili tanımlar B a k te riyo fa j



Bakteriyi enfekte eden virüs



 d so rb siyo n



Bakteriyofajın bakteri yüzeyindeki özgül reseptöre yapışması



L itik e nfek siyon



Bakteriyofajın bakteri içinde çoğalarak onu öldürmesiyle sonuçlanan enfeksiyon



L iz o je n ik enfe k siyo n



Bakteriyofajın bakteri içinde çoğalmadığı ve bakterinin yaşamaya devam ettiği enfeksiyon



V irü la n (litik ) faj



Bakteri içinde çoğalıp bakteriyi öldürerek serbest kalan faj



P ro fa j (ılım lı fa j)



Bakteri DNA’sına bağlanıp lizojenik enfeksiyon yapan faj



L iz o je n b a k te ri



Profajla enfekte olmuş bakteri



in d ü k s iy o n



Profaj DNA’sının bakteri DNA’sından ayrılarak litik enfeksiyon yapması



9.



A şağıdaki vira! yapılardan hangisi virü s tarafından k o dlanm az? (Eylül-2000) A ) Lipid zarf C ) Yapısal proteinler E) Vira! genom



Soru asıl olarak ve s ito p la z m ik sorgulamaktadır. Viral



8.



Lizojenik bakteri tanım ı için ha ngisidir? (N isan-99) A) B) C) D) E)



ifade aşağıdakilerden



Litik fajlarla enfekte olm uş bakteri Profaj içeren bakteri Kom plem anı aktifleştirerek hücreyi eriten bakteri O tolitik enzim lerle parçalanabilen bakteri F-plazm idi taşıyan bakteri



B) V iral glikoprotein D) Viral enzim ler



za rf



yapısının



m e m b ra n



v ir ü s e a it o lm a d ığ ın ı k a y n a k lı



olduğunu



sentez işlemi replikasyon, transkripsiyon ve translasyon aşamalarından oluşur. Replikasyon ve transkripsiyonun gerçekleştiği yer değişkenlik göstermekle birlikte, viral proteinlerin sentezi daima sitoplazmada gerçekleşir. Sentez sonucu nükleik asit replikasyonu için gerekli enzimler, virüs genomu, düzenleyici proteinler, yapısal proteinler ve glikoproteinler sentezlenir.



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ > 3 7 9



380 4 TÜM TUS SORULAR! Lipid zarf, konak hücre membranlarının modifikasyonu ile oluşur. Ancak za rf glikoproteinlerini virüs kodlar.



'üsler ve Vi



Virai glikoprotein, zarflı virüslerde peplomer adı verilen Viral zarf glikoproteini bulunmaktadır. Bu yapılar virüs tarafından kodlanmaktadır. Yapısal proteinler, yapısal proteinler virüs tarafından kodlanır. Viral enzimler, virüsler replikasyonda ya enzimlerini kullanırlar veya kendileri konak sentezlerler.



konağın hücrede



Viral genom , viral genom virüs tarafından D N A polimeraz veya R N A polimeraz enzimleri aracılığı ile kodlanmaktadır.



Doğru cevap: A 10.



N egatif Polariîeli R N A v irü sü kavram ı ne dem ektir? (E ylül-2001) A) B) C) D) E)



R evers transkriptaz içeren virüsler R N A polim eraz içeren virüs Fragm anii çift iplikli virüsler Halkasal çift iplikli virüsler Zarflı virüs genom u



12. C re u tzfeldt-Jako b hastalığının etyoiojisinden sorum lu tutulan prionlar ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yalm ştır? (Eylül 2002) A ) Protein yapısında olm alarına rağmen proteaziara dirençlidirler. B) Form aldehid ve iyonize radyasyondan e tle n m e z le r. C) Nöronlarda vakolizasyon ve am iloid plak oluştururlar. D) Konakta güçlü bir im m ünolojik yanıta yol açarlar. E) Neden oldukları hastalığın inkübasyon periyodu uzundur.



Soru p n o n la r ın p r o te in proteinlerin aksine



ancak ve d e z e n fe k ta n la ra d ire n ç li olduğunu sorgulamaktadır. Prion sorulannı kolayca yapabileceğiniz bir slogan size “p r io n la r p r o te in d ir a m a p ro te in g ib i d e ğ ild ir’’. In te rfe ro n cevabı oluşturmadıkları d a sorulabilir. Prionlar



Tek zincirli R N A virüsleri pozitif ve negatif polariteli olmak üzere ikiye ayrılır. (-) sarmallı RNA virüsleri RNA polimerazlarını virion içinde taşırlar ve bu enzimi replikasyonda kullanırlar.



(+) sarmallı RNA virüsleri ise patemal R N A ’yı m R N A R N A polimerazlarını sentezlerler. Nükleik



Doğru cevap: C



antijenik



değildir



yapıda



a n tije n ik



ve



olduğunu



o lm a d ığ ın ı



enflamasyona neden



olmazlar.



Daha önce de pozitif polariteli RNA virüsü sorulmuştu. Temel virolojideki bu tanımları bir daha tekrarlayalım.



olarak kullanırlar ve hücre içinde kendileri enfeksiyözdür.



Füzyon yapan virüsler arasında, Herpes simpleks virüsü, Varicella zoster virüsü, Sitomegalovirüs, Paramiksovirüsler (Kızamık, Kabakulak, Respiratuar sinsityai virüs, Parainfluenza virüs) ve Retrovirüsier sayılabilir.



konak asitleri



Doğru cevap: B



Arenavirus Bunyavirüs Ortomiksovirüs Paramîksovirus Rhabdovirus



Prionlar, sadece proteinden içermeyen enfektif taneciklerdir.



oluşan



nükleik asit



insanda süngerimsi ensefalopati (spongiofomn ensefaiit) (C reutzfeldt-Jakob, fatal familyal insomnia, Gertsman straussler sendromu, kuru), koyunda “scrapie”, ineklerde “deli dana hastalığı” oluşumuna yol açarlar. Neden oldukları hastalıkların inkübasyon periyodu uzundur. Yakiaşık 30.000 oluşmuştur. UV olarak daha incelemelerinde immün cevabı



D molekül ağırlığında tek bir proteinden ışınlan, ısı, dezenfektanlara belirgin dayanıklıdır. Elektron mikroskobi fılamantöz bir bant şeklinde görülür, uyarmazlar. Antikor üretimi ya da belirgin bir ittihabi yanıt oluşturmazlar. Sitopatolojik etkileri yoktur. Snterferon oluşturmazlar. Hücrenin kendi genetik dizilerince kodlanmakta olasılıkla çeviri ardında değişiklik oluştuğu düşünülmektedir.



Doğru cevap: D 13. Aşağıdakilerden hangisini replikasyonu sırasında oluşm aktadır? (Nisan 2003)



içeren R N A/D N A



virüslerin hibridi



 ) Çift iplikli fragm enîii RNA B) DNA polim eraz C) RNA poiim eraz D) Tek iplikli lineer DNA E) Revers transkriptaz



Şekil: (-) Polariteli RNA Virüsleri



11.



H ücrelerde füzyon olu ştu rm ak yo lu yla dev hücre o lu ş u m u n a sebep olan virü s aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eylül-2001 ) A ) Influenza virüs C) Kızam ık



B) A denovirüs D) Polio virüs E) C oxackie virüs



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. F ü z y o n yapan virüslerin ortak özelliklerinin z a rflı olmaları ve s in s ity a , d e v h ü c r e yapan diye de sorutabileceğim tekrar hatırlayalım.



Soruda asıl olarak sorgulanmaktadır.



revers



transkripsiyon



Revers transkriptaz enzim i, oian virüsler R N A/D NA hibridleri oluştururlar. Bu virüslere retrovirüsier adı verilir.



Retrovirüsier taşıdıkları “reverse transkriptase” enzimi (RNA bağımlı DNA polimeraz) ile önce D N A dizisi oluşur. Enzimin R N A az etkisi ile R N A yıkılıp komplementer D N A iplikçiği tamamlanarak çift iplikçikli bir D N A ortaya çıkar (provirüs). Bu viral genom konak hücre D N A’sına integraz enzimi ile yerleştirilir. Konak hücre R N A polimerazını kullanarak m -R N A transkripsiyonunu sağlarlar, ilk olarak replikasyon için gerekli proteinler, enzimler sentezlenir (erken proteinler), daha sonra virüsün yapı proteinleri sentezlenir. Bu arada kalıp R N A yapısı da sentezlenir.



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 381



DNA



polimeraz



enzimi



olan



DNA



virüsleri



DNA S e g m e n tli v ir ü s le r



sentezlerler.



Tek iplikli lineer D N A içeren virüs, parvovirüslerdir.



• Arenavirüs



RNÂ virüsleri mRNA sentezinde kullandıkları birbirinden oldukça farklı stratejiler yönünden 4 gruba ayrılır.



• O rtom iksovirüs



1. En basit strateji, genetik materyel olarak pozitif polariteli tek-iplikii RNA kullanan poliovirüs tarafından gösterilir. Bu virüsler kendi RNA genomlannı doğrudan mRNA olarak kullanılır. 2.



İkinci grup genetik materyel olarak negatif polariteli tek-iplikli RNA taşır. Hücrenin R N A ’yı bir kalıp olarak kullanabilecek bir R N A polimerazı bulunmadığından virüs kendi RNA’ya bağımlı RNA polimeraz'ınt taşır.



3. Üçüncü grup, genetik materyel olarak çift iplikli RNA taşır. Virüs kendi polimerazını taşır. En iyi incelenmiş üyesi olan reovirüs, çift-iplikli 10 R N A parçası taşımaktadır.



4. Retrovirüslerin Örnek oluşturduğu dördüncü grupta virüs, taşıdığı RNA’ya bağımlı DNA polimeraz (ters transkriptaz=revers transkriptaz) tarafından çift iplikli D N A ’ya transkripsiyonu yapılan pozitif polariteli tek-iplikli RNA içerir. Bu D N A kopyası daha sonra konak hücrenin kendi RNA polimerazı (polimeraz II) tarafından viral m R N A’ya transkripsiyona uğratılır.



• Bunyavirüs • Reovirüs



15. Prion hastalığında amiloid plaklar aşağıdaki organlardan hangisinde görülür? (Nisan 2004) A ) Karaciğer C) Akciğer



B) Böbrek D) Kalp E) Beyin



Soru, prion hastalıklarının hangi organımızı tuttuğunu sorgulamaktadır. Prionlar D N A ve R N A içermeyen protein yapılı etkenlerdir. İnsan (Kuru, Creutzfeldt-Jakob, fatal familyal insomnia, Gertsman-Straussler Sendromu) hayvanlarda (Scrapie, deli dana hastalığı vb.)



ve



beyin hasarıyla karakterize klinik tablolar oluştururlar.



Pirionlar vücutta pek çok dokuda saptanabilirken (kan, dalak,



lenfoid doku...)



tipik amiloid



plaklara sadece



beyin dokusunda çökerek neden olurlar. Nöronlarda vakuolizasyon ve amiloid plak birikimi ile karakterize



süngerimsi ensefalopati tipik lezyondur. Doğru cevap: E



RNA/DNA hibridi oluştururlar. Doğru cevap: E R e v e rs t r a n s k r ip t a z enzim i R N A /D N A h id r id i olu ştu rm a sı yanında o lu ş tu ru la n D N A 'n ın ko n a k D N A 's ın a in t e g r e olm asınd a da k a tk ıs ı v a r d ır . İntegrasyon onkogenezde önemlidir.



14. Aşağıdaki RNA virüslerinden hangisi segmentsiz nükleik asit içermektedir? (Eylül 2003) A) Pikornavirüs • C) Arenavirüs



B) Reovirüs D) Bunyavlrüs E) Ortomiksovirüs



Dikkat!!! Segmentli virüslerin bilinmesi sınavlar için önemlidir. DNA virüslerinin genomu tek parçalıdır segmentli yapısı bulunmaz. S e g m e n t RNA virüslerinde bulunur.



16. Spongioform ensefalopati etkenleri olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi (Nisan 2005)



ile ilgili yalnıştır?



A ) Formol, etanol ve iyonize radyasyona dirençlidirler.



B) Konağın genomu tarafından kodlanan protein yapısındadırlar. C ) Sinir sisteminde amiloid plak oluşumuna yol açarlar. D) Uzun inkübasyon dönemi ile karakteristik hastalıklara neden olurlar. E) Konakta enflamatuvar yanıt oluşumuna neden olurlar.



Aynı soru ileprionların özelliklerinden değildirşeklinde karşılaşmıştık. Bu soruda prionların oluşturduğu klinik tablo verilerek aynı bilgi sorgulanmıştır. Prionlar antijenik değildir. Konakta inflamatuvar yanıt oluşumuna neden olmazlar.



Pikomavirüslerin nükleik asiti segmentli değildir.



Segmentli RNA virüsleri; -



Arenavirüsler Bunyavirüsler Ortomiksovirüsler (influenza) Reovirüsler (Rotavirüs) (Çift iplikli R N A )



Doğru cevap: A



Prionlar D N A ve R N A içermeyen protein yapılı etkenlerdir. İnsan (Kuru, Creutzfeldt-Jakob, fatal familyal insomnia, Gertsm an-Straussler sendrom u) ve hayvanlarda (Scrapie, deli dana hastalığı,...vb) beyin hasarıyla karakterize klinik tablolar oluştururlar. Uzun inkübasyon dönemi ile karakteristik hastalıklara neden olurlar. Nöronlarda vakuolizasyon ve amiloid plak birikimi ile



Virüsler ve Viral Hastalıklar



382 4 TÜM TUS SORULARI karakterize süngerim si (spongioform ) ansefalopati tipik lezyondur. PrP protein yapısının önemli birimi ve enfektiviteden sorumlu olduğu düşünülmektedir. Prionlar ısı ve dezenfektanlara çok dirençli, immün yanıt ve antikor oluşturmayan protein yapılardır. Form ol, etanol ve iyonize radyasyona dirençlidirler. Dezenfektanlara en dirençli yapıdır. İnsan prion hastalıkları sterilize edilmeyen beyin eiektrodları ve diğer cerrahi aletlerle, kornea transplantasyonu, insan dokularından hazırlanan büyüme hormunu ve gonadotropin kullanılması ve enfekte dokunun yenilmesi ile bulaşabilmektedir.



Z arf glikoproteinleri de, repiikasyonda sonradan sentezlenen yapılardır. Ancak kapsid sentezi tamamlanmadan sentezlenerek hücre yüzeyine gönderilirler. Zarf glikoproteinleri virüs tarafından sentezlenirken, za rf virüs tarafından sentezlenm ez. Viral timidin kinaz, ilk sentezi enen yapılardadır. Zarfiı virüslerin replikasyonunda önce erken protein sentezi ile virüse ait enzimler ve genetik materyal sentezlenir. RNA polim eraz, enzimi ilk sentezlenen yapılardandır. m RNA, ilk sentezlenen viral ürünlerden birisidir.



Doğru cevap: D



Doğru cevap: E glikoproteinleri virüs tarafından sentezlenirken, z a rf virüs tarafından sentezlenm ez !!!



Zarf



17. A şa ğıdak iierd en h a n g is i b ir RNA v irü s ü n ü n re p iik a s y o n u s ıra s ın d a s e n te z le n e n g e ç p ro te in ü rü n ü d ü r? (Nisan 2005) A) B) C) D) E)



Viral îim idin kinaz R N A polim eraz mRNA Kapsid proteini Z a rf gllkoproteini



Soruda virüslerin repiikasyonda en son sentezlenen yapısı sorgulanmaktadır. Asıl olarak en son kapsid mi, yoksa zarf glikoproteinleri mi sentezlenir sorusunun cevabı aranmaktadır. Kapsid proteini, virüslerde geç protein sentezi aşamasında sentezlenirler. Zarflı virüslerin replikasyonunda önce erken protein sentezi ile virüse ait enzim ler ve genetik m ateryal sentezlenirken; geç protein sentezi ile özellikle kapsid proteini sentezlenir.



18. Aşağıdakiierden hangisi, zarfsız özelliklerinden biridir? (Eylül 2005) A) B) C) D) E)



virüslerin



Tek bir hedef organı tutma G enom unun yalnızca DNA olması Anneden bebeğe (vertika!) geçiş gösterm em e M utlak bir vektörle bulaşma Dış etkilere dirençli olma



Sorunun amacı çıplak virüslerin zarf yapısı içermediği için dış ortamlara dirençli virüsler olduğunu sorgulamaktır. Zarflı virüsler dış etkenlere, kuruluğa, mide asidine ve dezenfektanlara son derece duyarlı iken tüm zarfsız virüslerin ortak özelliği dış koşullara dezenfektanlara daha dirençli olmalarıdır. Zarfsız virüsler, çok kolay bulaşabilmeleri, gastrointestlnal kanalda yaşayabilmeleri, kuruluğa



Şekil: Viral enfeksiyon basamakları: Eclips periyod; virüsün hücre içine atımından ilk intraseilüer virüs oluşumuna kadar olan periyodu (2-6. basamaklar) kapsar, Bu peryodda virüs dolaşımından kaybolur. Latent periyod ilk enfeksiyon basamağından ilk ekstrasellüer virüs üretimine kadar olan periyodu kapsar (2 -7 . basamaklar)



dayanabilmeleri nedeniyle zarflı virüslerden daha hızla yayılabilirler. Zarfsız virüsler birçok organa tropizm gösterebilirler. En iyi örnek adenovirüstür. Tek bir hedef organı tutmazlar. Adenovirüs, papovavirüs ve parvovirüs çıplak DNA virüsleridir. Pikornavirüsler, rotavirüs, kalisivirüs, astrovirüs gibi virüsler ise R N A virüsleridir.



i



VİRÜS ENZİMLERİ



DNA-bağımlı DNA polimeraz DNA



DNA



RNA-bağımlı RNA polimeraz



Anneden bebeğe (vertikal) geçiş gösterebilirler. Parvovirüs bebeklerde hidrops fetalise neden olabilir. Çıplak virüslerin birçoğu vektöre gerek olmadan fekal oral bulaşabilirler. Çıplak virüslerin ortak özelliği dış etkilere dirençli olmalarıdır. Dış ortamlara en dirençli çıplak virüsler pikornavirüs ailesidir.



RNA



RNA



RNA



RNA-bağımlı DNA polimeraz (reverse transkriptaz) --- -------------------- --------------------------------------------- ->



DNA



Doğru cevap: E D ikkat!!!!! H Ü C R E E N Z İM L E R İ



• Z a r f yapısını virüs sentezlem ez. • Z a r f konak hücre zarından alındığı için lipoprote­ in yapıdadır.



DNA-bağımlı DNA polimeraz



DNA



---------------------------------------



DNA



(RNA pol II) ------- ----------------------------



DNA



■ Zarflı virü sle r dış ortama, dezenfektanlara duyarlıdır.



DNA-bağımlı RNA polimeraz



• Füzyon yapan virüslerin ortak özelliği zarflı olma­ larıdır.



-



RNA







Şekil: Viral replikasyon enzimleri 19.



Viral genom rep likasyonu sırasında kullanılan, I. DNA bağım lı DNA polim eraz II. DNA bağım lı RNA polim eraz III. Revers transkriptaz IV. RNA bağım lı RNA polim eraz enzim lerinden hangileri mutlaka kodlanm altdır? (Eylül 2006) A ) Yalnız II C) I ve II



20.



v irü s



tarafından



B ) Yalnız III D) I ve IV E) III ve IV



Soru viral replikasyonlarda kullanılan tüm enzimleri sorgulamaktadır. Ancak asıl sorgulanan bilgi; DNA virüslerinin enzimleri in s a n la rd a sentezlenebilmektedir, RNA virüslerinin enzimleri insanlarda yoktur. Revers transkriptaz ve RNA bağım lı RNA polim eraz, enzimleri R N A virüslerinin genom sentezinde kullandıkları enzimlerdir. Virüs kendisi sentezlemek zorundadır. Replikasyon aşamasında D N A virüsleri DNA bağım lı DNA polim eraz ve DNA bağımlı RNA polim eraz enzim ini kullanırlar. Bu enzimler konakta vardır ve virüs sentezlemek zorunda değildir. Parvovirüs ve Papovavirüs konağın D N A polimerazını, Herpes virüsler ve Adenovirüsler kendi sentezlettikleri DNA polimerazı, Poksvirüs ve HBV virion içinde taşıdıkları D N A polimerazı kullanırlar. R N A virüsleri ise R NA-bağım lı RNA polim eraz enzimini kullanırlar. Konakta kullanılmayan bir enzim olduğu için virüs kendisi sentezlemek zorundadır.



S p o n g io fo rm e n s e fa lo p a ti a ş a ğ ıd a k i h a n g is in d e iz le n ir? (Nisan 2006) A) B) C) D) E)



h a s ta lık la rın



M ultipl skleroz S u b a ku t sklerozan panensefalit P ro g re sif m ultifokal lökoensefalopati G uillain-B arre sendrom u C reutzfeldt-Jakob hastalığı



Dikkat I I I Aşağıdakilerden hangisi sorusunun aynısıdır. Prion spongioform ensefalopati görülür.



hastalığıdır hastalıklarında



p r io n



S pongiform ensefalopati, prion hastalıklarında görülür. C reutzfeldt-Jakob hastalığı ve kuru hastalığının etyolojisinde prionlar sorumlu tutulmaktadır. Multipl skleroz, etyolojisinde mikroorganizmaların rolü yoktur. S ubakut sklerozan panensefalit, etyolojisinde kızamık sorumlu tutulmaktadır. P rogresif m ultifokal lökoensefalopati, etyolojisinde J C virüs sorumlu tutulmaktadır. G uillain-B arre sendrom u, etyolojisinde Epstein Barr virüs, Cam pylobacter türleri, Mycoplasma pneumoniae ve influenzae virüs sorumlu tutulmaktadır.



Doğru cevap: E P r io n la rm în s a n d a Y a p tig i H a s t a i i k ia r ;



Retrovirüsler, taşıdıkları “reverse tran skrip ta z” enzimi (R N A ya bağımlı D N A polimeraz) enzimini kullanırlar. Her iki enzimde konak hücrede olmadığı için virüs kendisi sentezlemek zorundadır.



• Kuru • C re u tz fe ld t-J a k o b • Fatal familial insomnia • G e rtsm a n -S tra u s sle r sendromu



Doğru cevap: E



r Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ > 383



er ve Viral Hastalıklar



384 4 TÜM TU S SORULARI 21. P rio n la r ile ilg ili a şa ğ ıd a k i y a ln ış tır? (Nisan 2007) Â) B) C) D) E)



ifa d e le rd e n



h a n g is i



İnkübasyon süresi yıllar alabilir. F orm aldehitle sterilizasyona dirençlidir. Protein ve nükleik asitten oluşur. Santral sin ir sistem inde vakuoiler oluştururlar. Konakta im m ün yanıt oluşturm azlar.



yapmada temel cümle “ prionlar ama protein gibi değildir. Prionlar n ü k le ik a s it iç e r m e z le r . Proteinler gibi a n tije n ik d e ğild ir, enflamasyon oluşturmazlar. Proteinler gibi ısı ve dezenfektanlara duyarlı değillerdir. P r io n



s o r u la r ın ı



p r o te in d ir



Proteinden oluşmaktadırlar. Nükleik asit içerm ezler. inkübasyon süresi yıllar alabilir. Uzun inkübasyon dönemi ile karakteristik hastalıklara neden olurlar. Yavaş spongiform ensefalite neden olurlar. F orm aldehitle sterilizasyona dirençlidirler. Formol, etanol ve iyonize radyasyona dirençlidirler. Dezenfektanlara en dirençli yapıdır.



23.



A ş a ğ ıd a k ile rin h a n g is in d e , b ir v irü s k e n d is in e a it re s e p tö r ile b irlik te v e rilm iş tir ? (Eylül 2007) A) S) C) D) E)



Epstein-Barr virüsü Rinovirııs influenza virüsü Kuduz virüsü Parvovirüs B19



Asetiikoiin reseptörü Kom piem an reseptörü 2 ICAM-1 Siaük asit Eritrosit P antijeni



Soru önemli tüm virüslerin tutunma reseptörlerini sorgulamaktadır. Bilgi sorusudur. Parvovirüs 819, eritrositlerin enfeksiyona neden olmaktadır. E pstein-B arr virüsü, reseptörlerine tutunur.



B



P



antijenine



lenfositlerin



tutunarak



kompieman



Kuduz virüsü, asetiikoiin reseptörüne tutunur. Rinovirııs, ICAM-1 reseptörlerine tutunur. influenza virüsü, sialik asit reseptörlerine tutunur.



Doğru cevap: E



N öronlarda va kuolizasyon ve amiloid plak birikimi ile karakterize süngerimsi (spongioform) ansefalopati tipik lezyondur. PrP protein yapısının önemli birimi ve Enfektiviteden sorumlu olduğu düşünülmektedir.



Viral tu tu n m a proteinleri * Rinovirüs ...........................



. VP1-VP2-VP3



• Adenovirüs ....................... ........ F ib e r protein * R o ta viru s.............................



Prionlar antijenik olmadığı için, konakta im mün yanıt oluşturm azlar.



. VP7



* K u du z................................... ..........



&



protein



* H I V ...................................... ..........g p i2 0



Doğru cevap: C



• E p s te in -B a rr v irü s ........ ..........gp350 ve gp220 • Kızamık .............................. ..........Hemaglütinin



• Prionlar



ısı ve dezenfektanlara çok dirençli, im m ün y a n ıt ve a n tik o r o lu ş tu rm a y a n protein yapılardır.



• Influenza A ...................... ..........Hemaglütinin



Tablo: Viral reseptörler



• N ö ronlarda vakuolizasyon ve beyinde am iloid plak birikim i ile karakterize süngerimsi (s p o n g io fo rm ) e n s e fa lo p a ti tipik lezyondur.



V irü s



R e s e p tö r



H ü c re v e y a do ku Y a rd ım cı T le n fo s itle ri;



22. A şa ğıd a k ile rd e n hangisi b iridir? (N isan 2007)



zarfiı



A ) H erpesvirus C) P a p illom avirüs



DNA



virü slerin den



H IV



m o n o sit ve m a k ro fa jla r; a n tije n sunucu h ü c re le r



B) A denovirüs D) Parvovirus



(n tra se lü le r R in o v irü s le r



E) Polyom avirüs



H erpesvirus, D N A virüsleri içerisinde zarfiı olması en çok sorgulanan virüstür. Zarf yapıları nedeniyle dış ortama, dezenfektana ve mide asidine duyarlıdırlar. A denovirüs, çıplak bir D N A virüsüdür. Mide asidi ve dezenfektanlara dirençli olmaları nedeniyle ishale neden olabilirler. Ayrıca havuz kaynaklı konjunktivitlerde en sık saptanan virüslerdir. Salgınlara neden olabilirler.



Epstein-Barr



B urun m ukozası



K om piem an



v ir ü s ü



reseptö rü (C 3 d ) (C R -2 )



R e o v irü s



B e ta -a d re n e rjik re s e p tö rle r Asetiikoiin



K u d u z v ir ü s ü



B19



reseptö rleri E ritro sit



B le nfosit



M iyoka rd h ü c re le ri



Sinir dokusu



E ritro id ön cü h ü c re le r



p a r v o v ir ü s



M onosit ve B ir ç o k v ir ü s



Papillom avirüs, çıplak bir D N A virüsüdür. onkojen olabilmeleri en önemli özellikleridir.



adezyon M o le k ü lü 1 (IC A M -1 )



Sorunun amacı dış ortamlarda ve mide asidinde yaşama özelliği göstermeyen DNA virüslerinin bilinmesidir. Zarfiı olması ile en çok sorgulanan DNA virüsü herpesvirüsierdir.



Fc re se p tö rle ri



m a k ro fa jla r; ilişkili h ü c re le r



Latent ve im m ünoglobülir?



Parvovirüs, en ilkel yapı içeren, tek iplikii çıplak D N A virüsüdür. Eriroid seriyi enfekte etmesi ve anemilere neden olması en önemli özellikleridir.



P o t f o v ir ü s



P olyom avirüs (JC ve. BK virüs), çıplak D N A virüsüdür. Latent virüslerdir. J C virüsün A ID S ’ti hastalarda progresif multifokal ensefalite neden olması en önemli özelliğidir.



v ir ü s ü



Doğru cevap: A



CD4 m olek ülü



sü p e rfa m ily



E p ite l h ü c re le ri



p rote in in f lu e n z a A



Sialik asit



E pitel h ü c re le ri



MİKROBİYOLOJİ > 385 24. Aşağıdakilerin hangisinde, sitoplazmada çoğalan bir DNA virüsü iie çekirdekte çoğalan bir RNA virüsü verilmiştir? (Nisan 2009) DNA virüsü A) Adenovirüs B) Herpesvirus C) Hepatit B virüsü D) Vaccinia virüsü E) Papilloma virüs



RNA virüsü Poliovirüs Rotavirüs Parainfluenza virüsü influenza virüsü Hepatit A virüsü



Soruda replikasyon bölgesi klasik kuralın aksine olan DNA ve RNA virüsü sorgulanmaktadır. D N A virüsleri çekirdekte (P o k sv irü s sitoplazm ad a), R N A virüsleri sitoplazmada (İnfiuenza virü s ü ve H IV virü sü çekirdekte) çoğalırlar.



Vaccinia virüsü, D N A virüsü olmasına rağmen sitoplazmada replike olur, infiuenza virüsü ise R N A virüsü olmasına rağmen çekirdekte çoğalır.



Tablo: Klasik virüs ve pironların ________ karşılaştırılması________ P irón



V irü s Enfeksiyöz ajanın filtre edilebilirliği



Evet



Evet . "—



Hayır



Tanımlanmış morfoloji (elektron mikroskobisi)



"Evet



Evet. ,/■:



Hayır



Protein varlığı



Evet



Evet



Nükleik asit varlığı



-Av a 'v :;.-':-



Virüsler ve Viral Hastalıklar



Â



Dezenfekte .edilebilirliği Formaldehit



Evet



Hayır



Proteaz



Bazısı



Hayır



Isı (80°C)



Sıklıkla



Hayır



İyonize ve ultraviote radyasyon



E ve t.



Hayır



Hastalık Adenovirüs, Herpesvirüs, Hepatit B virüsü, Papilloma virüs, çekirdekte replike olan bir D N A virüsleridir. Rotavirüs, Hepatit A virüsü sitoplazmada replike olan



Sitopatolojik etki :



R N A virüsleridir.



Doğru cevap: D 25. Aşağıdakilerden hangisi patolojik özelliklerinden biri değildir? (Nisan 2010) A) B) 0} D) E)



prionların



Çekirdek asidi içermemeleri Protein yapısında olmaları interferon oluşturmamaları Esas olarak merkezi sinir sistemine yerleşmeleri Dezenfektanlara dirençli olmaları



Seçeneklerde doğru cevap bulunmamaktadır. Hepsi de patolojik prionların özelliklerindendir. Soru TUS DATA’nın itirazları sonrasında iptal edilmiş ve herkes için doğru sayılmıştır. Doğru cevap: C • D N A ve R N A içerm eyen.................................. Prion • Is ı ve dezenfektana en d ir e n ç li................. Prion • İm m ün ya n ıt g elişm eyen.................................. Prion



Tablo: Sellliier ve patojen prioniar arasındaki farklar S e llü le r (P rP c)



P atojen (P rP S c)



Şekil



Çoğunlukla helikal (a sarmal) yapıdadır



Fazlaca düz (6 yaprak) bölgeler içerir



Yapı



Yumuşak amiloid



Sert amiloid



İnsan p ro te a z la rın a



Duyarlı



Dirençli



v.-vj



Evet



Hayır



İnkübasyon dönemi



Virüse bağlı



Uzun



İmmün cevap



EVet .;;V:V:;Ç



Hayır



İnterferon oluşumu



Evet .AÇA;-?



Hayır



Enflamatuar cevap



Evet



Hayır



MEDİCAL MICROBIOLOGY Sixth Edition, 2009, PATRICK R. MURRAY Sayfa 662 26. A şa ğıdak i virü s ailelerinden hangisi bağışık yanıttan sinsityu m olu ştu rara k kaçar? (Nisan 2010)



Adenovirüsler C ) Poksvirüsler



B) Ortomiksovirüsler



A)



D) Paramiksovirüsler E) Reovirüsler



Temel viroloji bilgisi sorgulayan bir sorudur. Sinsityum (füzyon) yapma özelliği gösteren virüslerin bilinmesi sınav için önemlidir. Bazı zarflı virüsler füzyon yapabilirler. Füzyon yapan virüslerin ortak özelliği zarflı olmalarıdır. Bazı virüslerde özellikle zarflı virüslerde yüzey peplomerleri fü zy o n (iki hücreyi kaynaştırma) özelliği taşır. Bu glikoprotein yardımı ile virüsler hücreler arası sitoplazmik köprülerin oluşmasını sağlarlar. Bu sitoplazmik köprülere sinsitya adı verilir. Birbirine sitoplazmik köprü ile bağlanan hücreler arasında bir süre sonra kaynaşma (füzyon) m eydana gelir. Birçok hücrenin aynı şekilde sinsitya oluşturması ve kaynaşması sonucunda çok çekirdekli bir d e v h ü cre oluşur. Virüsün bağışık yanıttan kaçm a mekanizmalarında önemli role sahiptir.



Paramiksovirüsler, (kızamık virüsü, kabakulak virüsü, RSV, parainfluenza virüs) en sık füzyon yapmalan ile sorgulanan virüslerdir. Enfeksiyonlarında dev hücre oluşturmaları bilinmelidir. Kızam ık ve R S V dev hücreli pnömonilere neden olmaktadır. Adenovirüsler, çıplak bir D N A virüsüdür. Füzyona neden olmaz.



Ortomiksovirüsler, zarflı RNA virüsleridir. Paramiksovirüslerden iki temel farkı füzyon yapmaması ve segmentli genom içermesidir.



%



Poksvirüsler, zarflı D N A virüsüdür. Füzyon yapm az. Reovirüsler,



ailesi



çıplak



RNA



virüslerdir.



Füzyon



yapmazlar.



Doğru cevap: D



%



386 « TÜM TU S SORULARI ------------------- ------(YDUS EKİM 2 0 0 8 -0 9 )----------------- ---------



DİĞER SIN AV LAR D AN SORULAR 3. ..1.



(Y D U S M A Y IS 2008)



DNA virüslerinin erken genlerinin kodladığı primer proteinlerin fonksiyonlan için gereklidir? A) B) C) D) E)



Prion proteini PrPsc ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?



aşağıdakilerden



hangisi



Vira! m R N A n ın transkripsiyonu Kapsid proteinlerinin translasyonu Viral D N A nın replikasyonu Enfekte virionun soyulmasi m R N A prekürsöıierinin oluşması



Daha önce benzer s o r u l a r l a karşılaşmıştık. DNA virüslerinin replikasyonunda önce erken protein sentezi ile virüse ait enzimler ve genetik materyal (viral D N A ) sentezlenirken; geç protein sentezi ile özellikle kapsid proteini sentezlenir. Virüs zarfını kendisi sentezleyemez. Konak hücre membranından alır. ZarfIı virüslerin replikasyonunda önce erken protein sentezi ile v irü se ait enzim le r ve genetik materyal sentezlenirken; geç protein sentezi ile özellikle kapsid proteini sentezlenir. Zarf glikoproteinleri de, replikasyonda sonradan sentezlenen yapılardır. Ancak kapsid sentezi tamamlanmadan sentezlenerek hücre yüzeyine gönderilirler. Zarf glikoproteinleri virüs tarafından sentezlenirken, zarf v irü s tarafından sentezlenm ez.



A ) Daha çok a heliks şeklinde katlanma gösterir. B ) Proteazlara dirençlidir. C ) Hücre yüzeyinde saptanır. D ) Amino asit dizilimi hücresel PrPc den farklılık gösterir. E ) Antijenik yanıta neden olur.



Daha önce prionların özellikleri ile ilgili sorulara karşılaşmıştık ama bu soruda bilinmesi gereken ek bir bilgi daha var. Soru ancak P rP sc nin patojen, P rPc’nin sellüler prion proteini olduğu bilinirse yapılabilir.



Patojen prionlar proteazlara dirençlidir. Sellüler prionlar daha çok a heliks şeklinde katlanma gösterir. İnsanların sinir hücrelerinde, özellikle beyin ve serebellumda, hücre yüzeyinde bulunurlar. Aminoasit dizilimleri patojen prionlarla aynı özelliktedir.



Patojen prionlar (Scrapie prion proteinleri, PrPsc) aynı aminoasit







P r P c (s e llü le r p rio n la r) ile dizilimindedirler.







Aminoasit farklılığı bulunmadığı için, insanda bunlara karşı antikor veya enflamasyon gelişimi söz







konusu değildir. Helikal yapısı düzleşmiş ve sertleşmiş, beta yaprak oranı artmıştır.



Viral tim idin kinaz, ilk sentezlenen yapılardadır. Zarflı virüslerin replikasyonunda önce erken protein sentezi ile virüse ait enzimler ve genetik materyal sentezlenir.







K ıv a m v e üç boyut (konformasyon) fa rk la rı nedeniyle doğal proteazlara dirençli hal alırlar ve merkez sinir sisteminde birikirler.



R N A polim eraz, enzimi ilk sentezlenen yapılardandır.







in sa n p rio n h a sta lıkla rı (Creutzfeldt-Jakob hastalıkları, Kuru hastalığı, Fatal Familial Insomnia, Gerstman-Straussler-Scheinker).







D irenç özellikleri; Kuru hava ile sterllizasyona, deterjanlara, 138°C'da 60 dakikada ve i 2 i ° C ’da 4.5 saatte otoklav sierilizasyonuna dirençlidirler. Kontam ine tıbbi aletlerin priondan arındırılm ası için en az bir saat 2 N N a O H içinde bekletilmesi ve sonra bir saat otoklav sterilizasyonundan geçirilmesi gerekir.



m R N A , ilk sentezlenen viral ürünlerden birisidir.



Doğru cevap: C ■



...... (Y D Ü S M A Y IS 2008) —



----------



2. Zarflı virüslerde, liğand görevi gören zarf yüzeyindeki çıkıntılara ne ad verilir? A ) Kapsom er B ) Peplomer C ) Penton ■ D ) Polimer E ) Gangliosid



Sorunun amacı virüsü oluşturan yapıların tanımlarının ve görevlerinin bilinmesidir. Zarflı virüslerde zarfın yüzeyinde spesifik reseptörlere bağlanmaya aracılık eden glikoprotein şeklinde çıkıntılar bulunabilir (P E P L O M E R ). Zarftaki glikoproteinierden hemaglütininler eritrositlere tutunarak aglütinasyon oluşumunu, nöromidaz hücreden ayrılmayı sağlar. Peplomerler konak hücreye tutunma, adsorbsiyon ve penetrasyondan ve tropizmden sorumludur. Bazı virüslerde bu yapılar füzyon, hemoliz oluşumundan sorumludur. K a p so m e r, kapsidin alt birimidir ve protein yapıdadır. P enton, adenovirüsün tipe özgü antijenik yapısıdır.



Seliüier prionlar (PrPc); •



insanda, 20. kromozomun kısa kolundaki P R N P geni tarafından kodlanırlar.







İnsanların sinir hücrelerinde! özellikle beyin ve serebellumda, hücre yüzeyinde bulunurlar.







Helikal, yumuşak amiloid proteinlerdir. Çok sayıda alfa sarmal, az oranda düzleşmiş kısımlar (beta yapraklar) içerirler.







Kas ve sinapslardakı repolarizasyon eylem inin sürdürülmesinde, uyku düzenlenmesinde, hormona! e tk in lik le rd e ve b e y in d e b a k ır b a ğ la n m a s ın ı sağlayarak, antioksidanlara ben zer etki ile yaşa bağımlı bunamanın önlenmesinde rol oynarlar.







Biyolojik ömrünü tamamladıktan sonra sialik asitlerini kaybederler; proteazlarca kolayca parçalanırlar, ortamdan uzaklaştırılırlar.







Tüm insanlarda aynı moleküler yapıdadırlar; immünojenitesinden söz edilemez; antikor sentezini uyarm azlar.



Doğru cevap: B



Doğru cevap: B



MİKROBİYOLOJİ ► 387 P a to je n p rio n ia rın a m in o a sit d izilim i s e liü le r prioniarla aynı olduğu için insanda bunlara karşı a n tik o r veya e nfiam asyon gelişim i söz konusu değildir !!!!



4. Virüslerde ikozahedral yapı ne demektir?



♦ D N A virüsleri ç if t ipliklidir (Parvovirus te k ip­ lik)



A) Nükleik asit konfigürasyonu B) Ö zyapı proteinleri



• R N A virüsleri te k ipliklidir (Reovirüs, Rotavirüs ç if t iplik)



C ) Kapsid simetrisi D) Zarf yapısı E ) Peplomerlerin diziliş şekli



------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2009) --- -----------------------



Sorunun amacı virüslerin kapsid yapısını oluşturan kapsomerierin oluşturduğu yapıya göre simetri aldıklarının bilinmesidir. Virüslerde protein örtü (kapsid) kapsomerlerden oluşmuştur. Kapsomerler ya ikozahedral ya da helikal yapıların tekrarlanması ile oluşabilir Helikal kapsid sadece R N A paketleyebilir. Bazı virüsler daha karmaşık bir yapıya sahiptir (Kompleks virüsler: Poksvirüs, Fijovirüs ailesi).



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )....v .



------



5. İnfluenza virüsü aşağıdakilerden hangisiyle konak hücreye tutunur? Matriks Nükleokapsid



7. Aşağıdakilerden hangisi, zarftı virüslerde hedef hücre reseptörüyle etkileşerek, viral partikülün yapışmasını sağlar? A ) Nükleokapsid proteinleri B ) Zarf glikoproteinleri C ) Zarf matriks proteinleri D ) ö z yapı proteinleri E) Zarf fosfolipidleri



Zarf;



Doğru cevap: C



C)



Reovirüs çift iplikli R N A virüsüdür (tek istisna olan). Diğer şıklar tek iplikli R N A virüsüdür.



Doğru cevap: E



( T T B 2 N İS A N 2006)



A)



Sorunun amacı R N A virüslerinin ıstısta özelliğinin bilinmesidir. R N A virüsleri tek ipliklidir (Reovirüs, Rotavirüs çift iplik).



B) Hemaglütinin D ) Kapsid .



virüse özgün proteinler ile konak hücre zarından oluşan lipoprotein bir zardır. Y ü zeyde spesifik reseptörlere bağlanmaya aracılık eden glikoprotein şeklinde çıkıntılar bulunabilir (PEPLOMER). Peplomerler konak hücreye tutunma, adsorbsiyon ve penetrasyondan ve tropizmden sorumludur. Bazı virüslerde bu yapılar füzyon, hemoliz oluşumundan sorumludur.



Doğru cevap: B



, E) Lipid zarf



Virüslerin konak hücreye tutunma proteinleri ve konak hücrede hangi viraI reseptöre tutunacağı sınavlar için önemlidir. A yn ı tip sorular daha önce de karşımıza çıkmıştı. İnfluenza virüsü hemaglütinin proteini hücredeki sialik asit reseptörlerine tutunur.



ile



K a p sid, viral kapsid yapıları genetik yapıyı korur, asıl işlevi ise spesifik reseptörlere bağlanmayı sağlamaktır. Bu spesifik reseptörler organ seçiciliğini (tropizm) de belirler. Lipid zarf, virüse özgün proteinler ile konak hücre zarından oluşan lipoprotein bir zardır. Yüzeyde spesifik reseptörlere bağlanmaya aracılık eden glikoprotein şeklinde çıkıntılar bulunabilir (PEPLOMER).



o m



% \



** i l e — ----- ->■ Matriks proteini



* *



J p p ^ -------►DNA/RNA s J r $~ -------- > Kapsid



Şekil: Matriks proteini bulunduran zarflı bir virüsün şematik görünümü (gp: glikoprotein)



--------------------------( T T B 2 N İS A N 2009) — --- -----------------



8. Aşağıdaki virüs tiplerinden hangisi enfeksiyona neden olmaz?



insanlarda



simetrili



B) Zarflı ikozahedral simetrili



------------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 8 )---------------------------



6. Aşağıdaki virüslerden hangisi çift iplikli lineer RNA içerir? C)



/



A) Çıplak ikozahedral



Doğru cevap: B



Rhabdovirüs Retrovirüs



---------- »- Lipit zarf



konak



M atriks, zarflı virüslerde zarfın altında matriks proteinleri bulunur v e viral replikasyonda görev alır. M-proteini tomurcuklanmada rol oynar. M-proteini kusurlu kızamık virüslerinin tomurcuklanamadığı ve SSPE hastalığı oluşumunda bu olayın sorumlu olduğu düşünülmektedir.



A)



— — .— ► Peplomer(gp)



B) Filovirüs D ) Pikornavirüs E ) Reovirüs



C ) Çıplak helikal simetrili D ) Zarflı helikal simetrili E ) Kompleks yapılı



Temel viroloji bilgilerinin birkaçının aynı anda bilinmesi gereken zo r b ir sorudur. Çıplak helikal simetrili virüsler; İnsanda hastalık oluşturmazlar.



sler ve Viral Hasta



388 4 TÜM TUS SORULARI Heîikai sim etrili, virüslerden yapanların hepsi zarfiı Ortomiksovirüsler v s ...) virüslerdir.



insanlarda hastalık (Paramiksovirûsler,



Ç ıp la k ikozahedraf sim etrili. DNA virüslerinden parvovirus, adenovirus ve papovavirüsler insanda enfeksiyon yapan virüslerdir. Zarfiı ikozahedral sim etrili, Herpes virüs ailesi ve H B V insanda hastalık yapan virüslerdir. Ç ıplak iiĞİİkai sim etrin, insanda hastaîik oluşturmazlar. Zarfîs helika! sim etrili, Ortomiksovirüsler, Paramiksovirûsler insanda hastalık yaparlar;



Soru hastalıkların etkenlerini sorgulayan direkt ezber sorusudur. Prionlann özellikleri ve yaptıkları hastalıklar sınavlarda sık karşılaşılan sorulardandır. Spongioform (süngerim si) ensefalopati yapar diye de sorulabilir. Creutzfeldt oluşturulur. Progresif virüstür.



-



Ja c o b s



m ultifokai



S u bak u t sklerozan oluşan tablodur.



hastalığı,



prionlar tarafından



lökoensefalopati,



panensefalit,



etkeni



kizamık



JC



sonrası



K o m p le k s yapılı, Poksvirüsler insanda hastalık yaparlar. K aposi sarkom u , etkeni H H V -8 ’dir.



Doğru cevap: C --------~ ~ ----------- {S T S 1 M A R T 2GGS)



Zona zoster, tablosudur.



: ■ ;... : )



VZVninoluşturduğu



Iatant



enfeksiyon



Doğru cevap: C/ ■. 9. Aşağıdaki virüsiardan cisimciği oluşturmaz?



hangisi



nükleer înklüzyon P r io n ia rın İn s a n d a Y a p tığ ı H a s t a lık la r ;



A ) Sitomegalovirus



B) C) D) E)



• • • •



Adenovirus Papovavirus Poxvirus Ebstein-Barr virüsü



Kuru Creutzfeldt-Jakob Fatal familya! insomnia ôertsman Straussler Sendromu



D o ğ ru c e va p : D — ( T Ï B 2 A R A L IK 2010) -------------- ------—



';



10. Aşağıdaki virüs ailelerinden hangisi sinsitya oluşturarak viral sitopatogeneze neden olur? A) Paramiksovirûsler



B) Hepadnovirüsler D ) Reovirüsler E ) Ortomiksovirüsler



C ) Arbovirüsler



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Füzyon, sinsitya ya da dev hücre oluşum una neden olan virüsleri bir kez daha hatırlayalım. Paramiksovirûsler sinsitya oluşturan virüslerdir. Diğer seçeneklerdeki virüslerin füzyon yapm a özeiîiği yoktur.











{ T T B 2 E Y L Ü L 2011)



....



12. Aşağıdaki geçiş yollarından hangisi virusların dikey (vertikal) bulaşmasına örnektir? A ) Dışkı-ağız yolu C) Böcek sokmaları



B ) Solunum yolu fetüse E ) Cinsel yol



D) Anneden



Doğru cevap: D 2 M AYIS 2011)







--------



13. Aşağıdaki viral aşılardan hangisi ölü aşıdır? A) Kızamık aşısı C) Hepatit A aşısı



B) Kabakulak aşısı D) Kızamıkçık aşısı E ) Suçiçeği aşısı



Doğru cevap: C



Doğru cevap: A



füzyon (Sinsitya) Yapan Bazı Zarfiı Virüsler . • Herpes simplex virüs ♦ Varicella zo s te r virüs * Sitom egalovirus * K ızam ık virü sü











1



A ) Adenovirus C) Enterovirus



• Kabakulak v irü sü I Param i kso virü s



* Respiratuvar sin sitya l v irü s



{ T T B 2 M AYIS 2011) — —



------- -------



14. Aşağıdaki virüsiardan hangisinin tanımlanmasında rutinde hücre kültürü kullanılmaz?



#



Doğru cevap: D



B ) Sitomegalovirus D) Epstein-Barrvirusu E ) Herpes simpleks virüsü .



I



• Parainfluenza virüs " • R etrovirus



{ T T B 2 A R A L IK 2010) ■



11. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinin etkeni priondur? A ) Progresif multifokai lökoensefalopati B ) Subakut sklerozan panensefalit C) Creutzfeldt-Jacobs hastalığı D ) Kaposi sarkomu E ) Zona zoster



Z ™ (T T B



2 M AYIS



2011):—



----------- ------



15. Aşağıdakilerden hangisiyle enfeksiyöz virüs partiküiü sayısı en doğru şekilde saptanır? ında rutinde hücre kültürü kullanılmaz? A) Spektrofotometrik ölçüm B ) Plak testi C) Elektron mikroskobu ile sayım D ) Hayvan inoküîasyonu E ) Polimeraz zincir reaksiyonu



Doğru cevap: B



------------------------- (S T S



1 M A R T 2010}---------------------------



Mide asiditesine dayanıksız virüsler. . Zarflı virüsler *



16. Viral zarfta bulunan, glikoprotein yapısı içeren virus komponenti aşağıdakılerden hangisidir? A) Peplomer C) Membran proteini E) Özyapı proteini



B) Kapsomer D) Kapsid



*



Ç ift ipiikli R N A virü sü .. . Reovirüs (Rotavirüs)



*



Ç i f t i p ii k l i, ç i f t virüsü... Reovirüs



*



Parçalı genoma sahip (segm entli) R N A v irü s le r i... A renavirüs, Bunyavirüs, O rtom iksovirüs (influenzae), Reovirüs (rotavirüs)







Reverstranskriptaz içeren virüslar.» Retrovirüs, HBV



-



Defektif (S a te liit) v |rü s.,.H D V



Doğru cevap: A --------------------------(S T S 1 M A R T



2012)



ve



s e g m e n tii



RNA



B) Sitomegalovirus D) Varicella zoster virus E) Epstein-Barr virus



*



V iro id le r... Sadece tek b ir dairesel R NA taşırlar.



*



Prion. ..Sadece protein içeren, nükleik asit (çekirdek asidi) içermeyen enfektif taneciklerdir.



*



Prionların yaptığı hastalık...Spongioform ensefalopati (C re u tzfe ld -Ja k o b , Fatal familyal insomnia, Gertzm an strausller sendromu. Kuru)



*



Prionlar... Antikor üretimi ya da belirgin bir iltihabi yanıt oluşturmazlar. 5itopatolojik etkileri yoktur. İn te rfe ro n oluşturmazlar.



Doğru cevap: C



SPOT BİLGİLER Virüs yapısı.. . .Te k tip nükleik asit (ya D N A , ya da R N A ) içeren ve koruyucu protein örtü (kapsid) ile sarılmış yapıdır. Bazılarında lipoprotein za rf vardır.



-



Dezenfektanlara en dirençli y a p ı.. .Prion



*



P r io n la r ın b u la ş y o l l a r ı . . . . S t e r iliz e edilm eyen beyin e lek trod ları ve diğer cerrah i aletlerle, kornea transplantasyonu ile, insan dokularından hazırlanan büyüme hormunu, gonadotropin ile enfekte dokunun yenilmesi



V irü sla r.. . Enerji üretemezler, protein sentezleyemezler, zorunlu olarak hücre içinde çoğalmak zorundadırlar.



E p ste in -B a rr virüsü: CD21 (Kompleman reseptörü, C3D, CR2)



D N A virüsleri.. . Parvovirüs hariç ç ift iplı'kçikli D N A R N A v ir ü s le r i. . . Reovirüs hariç te k iplikçikti R N A bulundururlar P ro te in ö rtü (k a p s id )... Kapsomerlerden oluşmuştur. Kapsom erler ya ikozahedral ya da helikal yapıların tekrarlanması ile oluşabilir. Helikal kapsid sadece RNA paketleyebilir. Viral kapsid görevleri.. .Genetik yapıyı korur, asıl işlevi ise spesifik reseptörlere bağlanmayı sağlamaktır. Bu spesifik reseptörler organ seçiciliğini (tro p izm ) de belirler. Bu proteinler antijenik olarak özgül antikor yanıtı oluşumunu ve aynı zamanda T-h ü cre yanıtını uyaran antijenler olarak da görev yaparlar



t



Rinovirüs: IC A M -1 İnfuenza A virüsü tutunma proteini: Hemaglütinin *



İnfluenza A virüsünün tutunma reseptörü: Sialikasit Kuduz virüsü: Asetilkolin reseptörü Kuduz virüsünün tutunma proteini: G proteini H IV virüsünün tutunma reseptörü: CD4



*



H IV virüsünün tutunma proteini: Gpl20



*



Füzyon yapan v irü sla r... Herpes simpleks virüs, Varicella zoster virüs, CMV, paramiksovirüslar, Retrovırüs



Süp e ra ntije n özellik gösteren v irü s le r. ,:E B V , CM V, Retrovİrüsler



*



R N A virüsları.. .Sitoplazmada (Retrovirüslar ve influenza virüs hariç) replike olurlar



Viral z a rf yapısı..¿Ana çatı konaktan alınan ç ift kat lipid (lipoprotein). Peplomer çıkıntıları (glikoproteinleri) virüs kodlar.



*



D N A v ir ü s la r ı... Nükleusta (Poksvirüs h ariç) replike olurlar



*



V ir a l re p lik a s y o n d a oluşan.. .Nükleik asit



e rk e n



*



V ir a l r e p lik a s y o n d a oluşan... Kapsid



geç



*



Viral replikasyonda son sentezlenen viral y apı..K ap sid



*



Viral z a rf yapısı... Konak hücre zarlarına ait (lipoprotein) yapıdır ve virüs taraf ından sentezlenmez.



Viral z a rf yapısı üzerinde bulunan glikoproteinlere ne ad v e rilir.. .Peplomer Peplomerier. ..Konak hücreye tutunma, adsorbsiyon ve penetrasyondan ve tropizmden sorumludur. Bazı virüslerde bu yapılar füzyon, hemoliz oluşumundan sorumludur. Z a r f glikoproteinleri ile antijenik özellik gösteren virüs...İn fluenza virüsü. •



k a p s it ii







17. Aşağıdakilerden hangisi zarfsız DNA virüsüdür? A ) Herpesvirus C) Adenovirus



Te k iplikti D N A virü sü .. .Parvovirüs



Z a r f .. Virüsü dış etkilere daha duyarlı hale getirir. Is ı, alkol, eter ve deterjanlara daha duyarlıdırlar. Zarflı virüsler dezenfektanlara zarfsız virüslerden daha duyarlıdır. Dezenfektana en duyarlı virü sle r., .Zarflı virüsler



p ro te in p r o t e in



s e n te z i



ile



s e n te zi



ile



D N A v ir ü s la r ın ın re p lik a s y o n u n d a g ö re v yapan e n zim ...D N A bağımlı D N A polimeraz, D N A bağımlı RNA polimeraz



Z a r f glikoproteinlerden...Hemag!ütininler eritrositlere tutunarak aglütinasyon oluşumunu, nöromidaz hücreden ayrılmayı sağlar M a trik s p r o t e in i.. . Tom urcuklanm ada rol oynar. M proteini kusurlu kızamık virüslerinin tomurcuklanamadığı ve 5S P E hastalığı oluşumunda bu olayın sorumlu olduğu düşünülmektedir



Virüsler ve Virai Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 389



*



V ir io n iç in d e e n z im i virüsları. ..Poksvirüs, HBV



ta ş ım a s ı



g e re k e n



DNA



v



RNA virüslarının replikasyonunda rol alan en zim ...R N A bağımlı R NA polimeraz



-



(+ ) kutuplu R N A v irü s ... Kendi RNA'sını mRNA olarak kullandıran. Nükleik asitleri enfeksiyöz ( - ) kutuplu R N A v irü s ...R N A bağımlı R NA polimeraz enzimini yanında taşıyan



isler ve Viral Hastalıklaı



390 4



VİRAL PATOGENEZ, LABORATUVAR TANISI VE KONAKÇI SAVUNMASI 1.



A şa ğıd a k i virü slerden hangisi d oğ u m sırasında bebeği enfekte ederek ya yg ın enfeksiyon o lu ş tu ru r? (N isan-88) Â ) Herpes virüs tip II C) Eko virüs tip VIII



3.



Onkotik virü s olm ayan aşağıdakilerden hangisidir r (Eylüi-90) A ) Lentivirüs B) Papovavirüs C) Epstein Barr virüs D) Arbovirüs E) Hepatit B virüsü



B) Adenovirüs tip IV D )K o k z a k iA E ) H epatit A



Soru onkojen virüsleri öğretmeyi amaçlamaktadır. Onkotik virüsler sınavlarda sık olarak karşımıza çıkmaktadır. Aşağıda tablo ile verilmiştir.



Sorunun amacı genitai enfeksiyonlara neden olan herpes simpleks tip 2 nin anneden bebeğe doğum sırasında bulaşabileceğini sorgulamaktadır.



Arbovirüsler, sivrisineklerle bulaşarak ensefalite neden olurlar. Onkojenik transformasyona neden olmazlar.



H SV Tip II, cinsel temasla bulaşarak genitai ve neonatal enfeksiyonlara neden olan bir etkendir. Doğum sırasında bulaş nedeniyle sezerya n endikasyonları arasında sayılmaktadır. Bebeklere bulaşarak neonatal herpes tablosu denilen yaygın veziküler lezyon, keratokonjunktivit, aseptik menenjit ve hepatit gibi tablolara neden olabilir.



Lentivirüs, ailesinde yer alan H T L V virüs lösemi ve lenfomalara neden olabilen virüslerdir. Papovavirüs, ailesinde yer alan H P V tip 16-18 serviks kanseri etkenidir.



A de n o virüs tip IV, genellikle mukozaları tutarak konjunktivit, farenjit, pnömoni, ishal, üretrit gibi tablolara neden olabilir. Doğum sırasında bulaş nadirdir.



Epstein Barr virüs, Burkitt lenfoma, Hodgkin lenfoma ve Nazofarinks kanseri etkenidir. Hepatit B virüsü, karaciğer kanserine neden olmaktadır.



Eko virüs tip VIII, aseptik menenjit, miyokardit, perikardit, plörodini, pankreatit, aseptik menenjit, konjunktivit gibi tablolara neden olabilir. Neonatal bulaş nadirdir. K okzaki A, konjunktivit, herpanjina, el ayak ağız hastalığı, aseptik menenjit gibi tablolara neden olabilir. Neonatal bulaş nadirdir. H epatit A, fekai ora! bulaşarak hepaîite neden olan bir etkendir. Neonatal bulaş görülmez.



Doğru cevap: A • Doğum sırasında H S V tip 2, H I V , H B V ve C M V bulaşma olasılığı yüksektir.



Doğru cevap: D 4.



Hem sitoplazm a hem de çekirdekte inklüzyon cisim ciği yapan virü s aşağıdakilerden h angisidir? (E ylül-91) A) C)



Kuduz virüsü A denovirüs



B) Herpes sim pleks virüs D) Kızam ık virüsü E) İnfiuenza A virüsü



Soru inklüzyonu hem çekirdekte hem de sitoplazmada oluşturan kızamık virüsünü sorgulamaktadır. CM V ve İnfiuenza virüs de aynı özelliği ile sorulabilir: B u sorunun seçenekleri bu anlamda uygunsuz hazırlanmıştır. D ve



E seçenekleri doğru kabul edilmelidir. 2.



E n fe k siyo n hastalıklarının tanısında kullanılan E L İS A testi aşağıdakilerden hangisini g österir? (EyIül-89)



A) V irüsün m orfolojik yapısını B) C) D) E)



Virüsü invitro olarak gösterir Viral etkenin grubunu saptar İn vitro olarak patogeniteyi belirler Virüse özgül proteinlere karşı antikorları belirler



Sorunun amacı viral hastalıklann tanısında sık kullanılan ELİSA testlerinin yöntemini sorgulamaktır. E L İS A testi; bilinen bir antijene karşı antikor, bilinen bir antikora karşı antijen tespitinde kullanılan bir serolojik yöntemdir.



Doğru cevap: E



Kızam ık virüsü, hem sitoplazmada hem de çekirdekte inklüzyon yapan bir R N A virüsüdür. İhtilaflı omakla birlikte, bazı kaynaklarda hem sitoplazma hem de çekirdekte inklüzyon yapabilen diğer virüsler olarak sitomegaovirüs ve infiuenza virüs bildirilmektedir. Kuduz virüsü, sitoplazmada negri inklüzyonları oluşturur. Herpes sim pleks virüs, çekirdekte Covvdry A inklûzyonlan oluşturur. Adenovirüs, çekirdekte inklüzyon cisimciği oluşturur. İnfiuenza A virüsü, çekirdekte replike olan ve çekirdekte inklüzyon cisimciği oluşturan bir virüstür. Ancak bazı kaynaklarda hem sitoplazmada hem çekirdekte inklüzyon cisimciği oluşturabileceği bildirilmektedir.



Doğru cevap: D, E E L İ S A m ik r o b iy o lo jid e en sık k u lla n d ığ ım ız yöntem lerden. E L İS A mikroorganizmalara ait antijen veya antikorların saptanmasında kullanılır. H e p a tit B, H I V H C V . H A V gibi pekçok viral enfeksiyon tanısında kullanılır. Genel olarak I g M aku t, I g & kazanılmış bağışıklık tanım lam aktadır.



S it o p la z m a v e Ç e k ir d e k t e in k lü z y o n • Kızamık virüsü •C M V (Baykuş gözü) • İnfiuenza virüs



I



A



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ¥ 391 Ta b lo : O n k o je n ik v irü s le r Tra n sfo rm a syo n d a ro l alan p ro te in v e o la yla r



V irü s



İlgili hastalık



D N A tü m ö r v irü s le ri Simian virüs 40



Büyük tümör antijeni



Hamsterde sarkomlar



Polyoma virüsleri(JC ve BK virüsleri)



Tüm ör antijen



Hamsterde beyin tümörleri



İnsan papilloma virüsleri tip 16 ve 18



E6 ve E7 proteini



Servikal displazi ve neoplazi



Adenovirüs (tip 12, 18 ve 31)



E1A ve E1B



Hamsterde sarkomlar



Epstein-Barr virüs



EBNA ve LMP proteinleri



Burkitt lenfoma Nazofarinks karsinomu, Hodgkin



Hepatit B virüsü



X protein



Primer hepatoselüler karsinoma



Molluscum contagiosum



L.



Benign deri lezyonları



Human Herpes virüs 8



Kaposi Sarkomu



...



R N A tü m ö r v irü s le ri insan T-hücreli lösemi virüsü tip 1



Transaktivasyon yapan gen ürünleri (örn. TAX)



Atipik tüysü hücreli Iösemi(hairy celi lösemi)



İnsan T-hücreli lösemi virüsü tip 2 Oncovirüs tip B (fare meme tümörü virüsü)



Büyüme genlerinin proksimal aktivasyonu



Farede adenokarsinom ve meme kanserleri



Onkovirüs tip C (kuş ve sıçan sarkomu ve lösemisi virüsü)



Onkogenler, sokulma mutasyonları veya büyüme genlerinin proksimal aktivasyonu



Kuş ve sıçanlarda sarkom ve lösemiler



Kuduz virüsü, nöron hücrelerinde sitoplazmik Negri inklüzyon cisimcikleri oluşturur. Bu inklüzyonlar kuduz için karakteristiktir.



Ta b lo : V irü sle rd e g ö rü le n in k lü z y o n cisim cik lerin y e rle ş im i Sitop la zm a da Çiçek (Guarnieri)



Kuduz (Negri) Parainfluenza Reovirüsler



H e m n ü k le u s h em sito p la zm a d a



İnfluenza virüsü, solunum yolları hücrelerini tutarak özellikle çekirdekte inklüzyon cisimciği oluşturabilen virüslerdir. Ancak tanısında inklüzyon cisimciği bakılmaz.



Herpes Simplex Virüs (Cowdry A)



Kızamık



Varicella Zoster Virüs (cowdry A)



Sitomegalovirüs (Baykuş gözü)



Adenovirüsler



İnfluenza virüs



Kızamık virüsü, solunum yolları ile bulaşan, makrofaj ve lenfositleri enfekte ederek viremiye neden olan bir virüstür. Sinir hücreleri dahil, birçok dokuyu tutabilir ve hücrelerde hem sitoplazma hem de çekirdekte inklüzyon cisimciği oluşturabilir. Tanısında inklüzyon cisimciği araştırılabilir.



N ükleusta



Herpes simpleks virüs, deri ve mukoza enfeksiyonlarında çekirdek içi inklüzyona neden olur. Latent kaldığı sinir hücrelerinde inklüzyon cisimciği araştırılamaz.



Poliyomavirüsler



K ızam ık hem sitoplazm a hem nükleusta inklüzyon cisimciği oluşturabilir. Kızam ıkçık ise h e r iki bölgede de inklüzyon cisimciği yapmaz.



5.



Erişkin T-hücreli lenfositik lösemi



N öron hücrelerinde o lu ş tu rd u ğ u tipik inklüzyon cisim lerinin araştırılm ası ile hastalık tanısı konan en önemli virüs aşağıdakilerden h angisidir? (Eylül-92) A ) Kuduz virüsü B ) influenza virüsü C ) Kızamık virüsü D ) Herpes simpleks E ) Human papilloma virüsü



Sorunun amacı kuduz tanısında nöronlarda gösterilen Negri inklüzyon cisimciğinin tanı için öneminin bilinmesidir.



İnsan papilloma virüsü, deri ve mukozayı tutan ve çekirdekte inklüzyon cisimciği yapabilen bir virüstür.



Doğru cevap: A 6.



Latent enfeksiyona neden olm ayan aşağıdakilerden h a n g isid ir? (Eylül-93)



virüs



A ) Herpes simpleks tip I B) Rubella C ) Herpes simpleks tip II D) Kızamık virüsü E ) Epstein-Barr virüsü



Soru virolojide en çok sorgulanan konulardan biri olan latent virüsleri sorgulamaktadır. Latent enfeksiyon yapan virüsler sınavlarda sık karşımıza çıkmaktadır. Aşağıda tablo olarak verilmiştir.



er ve Viral Hastalıklar



392 4 TÜM TUS SORULARI Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Onkotik virüsler sınavlarda sık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu soruda seçenekler özensiz hazırlanmıştır. Retrovirüs ailesinde olan H TLV ’nin kanser yapma özelliği varken HIV kanser yapmaz. C, E seçenekleri doğru kabul edilmelidir.



R ubella (kızam ıkçık) virüsü, solunumla bulaşarak döküntülü viral hastalığa neden olabilen bir virüstür. Latent ve onkojen bir virüs değildir. Bir kez geçirilmekle ömür boyu bağışıklık bırakmaktadır. H SV -I, primer enfeksiyon olarak sıklıkla gingivostomatit ve faringotonsilite neden olabilir. Daha sonra trigeminal ganglionlarda latent kalan virüs aktive olarak herpes labialis gibi latent enfeksiyona neden olabilir.



Coxackie B, Miyokardit, perikardit, piörodini, nezle, aseptik menenjit, juveni! diyabet etkenlerindendir. Kanser yapma özeiiiği yoktur.



H S V - il, pnrner olarak gemtal bölgede enfeksıyonaneden olduktan sonra sakral ganglionlarda latent kalarak, tekrarlayan genital enfeksiyona neden olabilir. Kızam ık, primer olarak yaygın viral döküntülü hastalığa neden olur. İhtilaflı olmakla birlikte, ileriki yıllarda sinir hücrelerinde latent kalan detektif kızamık virüsü subakut sklerozan panensafilit gibi bazı klinik tablolara neden olmaktadır.



Adenovirüsler, insanlarda kansere neden olmaz. HIV, Kanser yapma özelliği yoktur. H P V 16, 18, Servlks kanseri yapar. HHV-8, Kaposi sarkomu etkenidir.



Doğru cevap: C, E



Epstein B arr Virüs, primer olarak mononükleoz tablosuna neden olmaktadır. Orofarinkste latent kalarak immünsupresyonda tüylü hücreli lökoplakiye neden olabilir.



j A d e n o v ir ü s le r insanlarda kansere neden olmaz, i Kanser virüs sorularında soru genel mi yoksa sadece insandaki kanser virüslerini mi soruyor dikkatli olmak lazım...



Doğru cevap: B 8.



Latent



E n f e k s iy o n Y a p a n V ir ü s le r



DNA V ir ü s le r i • H erpes Simplex virüs



Virüsle enfekte hücrede çekirdek ve sitopiazm a içinde m eydana gelen inklü zyon cisim ciklerine en u ygu n boyam a yöntem i aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül-95) A) C)



• Varicella zo ste r virüs • Sitom egalovirüs • Epstein B a rr virüs



Giemsa boyama B) G ram boyam a Metilen mavisi D) iodin boyam a E) Akridin orange boyam a



Sorunun amacı viral tanıda sık kullanılan inklüzyon cisimciklerinin boyama yöntemini sorgulamaktır.



• Human H erpes V irü s-6 • Human H erpes V irü s -7



G iemsa boyama, hücreleri ve hücre içerisindeki mikroorganizmaları boyamada en etkin boyama yöntemlerinden birisidir. Ayrıca parazit kistlerini boyamada da kullanılmaktadır. Son yıllarda daha spesifik olması nedeniyle virüslerde floresan boyama yöntemleri kullanılmaktadır.



• Human H erpes V irü s-8 • İnsan papilloma virüsü (H P V ) • Polyoma virüs (J C , BK) R N A V ir ü s le r i • R e trovirü sler



Gram boyama, hücre dışı bakterileri boyamada kullanılan önemli bir boyama yöntemidir. Zorunlu hücre içi olan Chlamydia gibi bakterilerde ve duvar yapısı olmayan Mycoplasma türlerinde kullanılmaz.



• Kızamık (? )



Metilen mavisi, genel bir basit boyam a yöntem idir. İodin boyama, parazitlerde direkt mikroskobide çekirdek yapılarının görülmesini koalylaştırmak amaçlı kullanılır. Akridin orange boyama, canlı bakteri D N A ’sını boyamada kullanılabilir.



Doğru cevap: A 9.



Şekil: Viral Latensi ve Onkogenez



7.



O n ko je n ik olm ayan virü s aşağıdakilerden h a n g isid ir? (N isan-94) A) B) C) D) E)



A d e novirus tip XII Hum an Papillom a virüs C oxackie B virüs Herpes virüs HIV (insan im mün yetm ezlik virüsü)



Aşağıdaki virüslerden (Nisan-97)



hangisi onkojenik değildir?



A ) HTLV-1 virüs B) Papillom a virüs C) Epstein Barr virüs D) Rinovirüs E ) H epatit B virüs



Soruda onkojenik olmayan değil asıl olarak onkojen virüsler sorgulanmaktadır. Cevap seçeneği nezle etkeni olarak bütün öğrencilerin bildiği, Rinovirüs verilmiştir. Rinovirüs, nezle etkenidir. Onkojenik değildir. Hepatit B virüsü, karaciğer kanserine neden olmaktadır. HTLV-1 virüs, erişkin T-hücreli lenfositik lösemi yapar.



Papilloma virüs, servikal kanser yapar. Epstein Barr virüs, nazofarinks kanseri, Burkitt lenfoma,



Hepatit B virüs, karaciğer kanseri etyolojisinde rol oynar.



Doğru cevap: D O nkojen virü sle r; Papillomavirüsler, Adenovirüsler, H e r p e s v ir ü s le r (E p s te in B a r r v irü s ü , H H V - 8 ) , R etrovirüsler ( H T L V I , I I ) ve H e p a tit B virüsüdür.



10. Aşağıdaki viral hastalıklardan hangisinin iaboratuvar tanısı için tükrüğün fareye enjeksiyonundan sonra hayvanın santral Sinir Sistemimde Negri cisimcikleri aranmaktadır? (Nisan-98) A) Kızamık C) Kabakulak



B) Kızamıkçık D) Poliomyelit E) Kuduz



Doğrudan negri inklüzyon cisimciğini yapan virüsün adı sorulduğu kolay bir sorudur. Kuduz virüsü, intrastoplazmik



inklüzyon yapar. Nöron hücrelerinde Negri inklüzyon cisimcikleri oluşturur. Bu inklüzyonlar kuduz için karakteristiktir. Tanıda ayrıca immünfleuresan antikor tekniği, serum ve beyin omurilik sıvısında antikor araştırılması ile fare inokulasyonundan yararlanılabilir.



Kızamık, hem sitoplazmada hem çekirdekte inklüzyon cisimciği oluşturmaktadır. Kızamıkçık, hücrelerde inklüzyon cisimciği yapmaz. Kabakulak virüsü, R N A virüsüdür ve sitoplazmik inklüzyon cisimciği sentezler. ve



sitoplazmik



inklüzyon



12. Aşağıdakiîerden hangisi hücre cisimciği yapm az? (Nisan 2000) A ) Sitomegalovirüs C) Kuduz virüsü



B



11. Aşağıdakiîerden hangisi latent enfeksiyona neden olmaz? (Eylül-98) A) Hepatit A virüs B) Sitomegalovirüs C) Herpes simpleks virüs D) Hepatit B virüs E} Epstein-Barr virüs



Latent virüsleri öğretmek amacı ile sorulmuş basit bir sorudur. Ayrıca basit bir mantık bilinmelidir. Bir virüsün latent kalabilmesi ve onkojen olabilmesi için çekirdeğe girebilmesi gerekir. Bu nedenle birkaç RNA virüsü istisna tutulursa RNA virüsleri latent ve onkojen olamazlar. Hepatit A virüs, pikornavirüs ailesinde yer alan, latent ve onkojen olmayan bir R N A virüsüdür.



Sitomegalovirüs,



nötrofil, monosit, makrofaj ve lenfositlerde latent kalabilir. İmmunsupresif hastalarda aktive olarak ensafalit, retinit, pnömoni ve kolit gibi tablolara neden oalbilir.



virüs,



primer enfeksiyonu takiben nöronlarda latent kalır. H S V tip 1 trigem inal ganglionlarda; H S V tip 2 ise sakral ganglionlarda latent kalırlar.



Hepatit B virüs, kana girdiği zam an bir süre lenfositlerde latent kalabileceği bildirilmektedir. Hepatit B virüs lenfositlerde latent kalabilir. A z bilinen bir bilgi olması nedeniyle çeldiricidir.



içinde



inklüzyon



B) Kızamıkçık virüsü D) HSV Tip i E) Su çiçeği virüsü



Daha önce inklüzyon cisimciklerinin oluştuğu yerler ve özel adlan sorulmuştu. Kızamık hem sitoplazmada hem de nükleusta inklüzyon cismi oluşturmasına rağmen kızamıkçık hiçbiryerde inklüzyon oluşturmaz. Kızamıkçıkta inklüzyon cisimciği oluşmaz. Sitomegalovirüs, hem sitoplazma hem nükleusta baykuş g ö zü inklüzyon cisimciği oluşturabilir.



Kuduz virüsü, sitoplazmada Negri inklüzyon cisimciği oluşturabilir. HSV Tip I, çekirdekte Covvdry A inklüzyon cisimciği oluşturabilir. Su çiçeği virüsü, çekirdekte Covvdry A inklüzyon cisimciği oluşturabilir.



Doğru cevap: B Kızamık hem sitoplazm a hem nükleusta inklüzyon cisimciği oluşturabilir. Kızamıkçık ise h e r iki bölgede de inklüzyon cisimciği yapmaz.



T a b lo : V irü s le rd e görülen in k lü z y o n c is im c ik le rin yerle şim i S ito p la zm a d a



simpleks



sonra



L a te n t v irü s le rin b irk a ç tanesi h a riç hepsi D N A virüsüdür (R etrovirü s latent R N A virüsü).



Doğru cevap: E



Herpes



alındıktan



Doğru cevap: A



Hodgkin lenfoma yapar.



Poliovirüs, R N A virüsüdür cisimciği sentezler.



Epstein-Barr virüs, Orofarinksten lenfositlerde latent kalabilir.



Çiçek (Guarnieri)



Kuduz (Negri) Parainfluenza Reovirüsler



H em n ü k le u s hem s ito p la zm a d a



N ü kle u sta Herpes Simplex Virüs (Cowdry A)



Kızamık



Varicella Zoster Virüs (covvdry A)



Sitomegalovirüs (Baykuş gözü)



Adenovirüsler



influenza virüs



M



Poliyomavirüsler



13. Kaposi sarkomu etyolojisinde rol oynayan aşağıdakiîerden hangisidir? (Eylül-2000)



virüs



A ) Sitomegalovirüs B) Epstein-Barr virüsü C ) Varicella zoster virüs D) Human Herpesvirüs-8 E) Herpes simpleks virüsü-1



Soru doğrudan kanser etkeni virüs sorgulamaktadır. Kaposi sarkomu etkeni HHV 8’dir. A ID S ’te en sık rastlanan malignite K a p o si sarkom u du r. Özellikle homoseksüellerde ve deride sıktır. E n sık organ tutulumu ise gastrointestinal sistemdedir. A C enfeksiyon nedenli tutuluşların dışında en sık tutulum nedeni de Kaposi sarkomudur. Endotel orijinli bir tümör olduğu düşünülmektedir.



r Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 393



394 4 TUM TUS SORULARI Siiomegalovirüs, onkojen bir virüs değildir. Mononükleoz etkenidir. Ayrıca konjenital enfeksiyon, transplantasyon sonrası enfeksiyon ve A ID S ’te fırsatçı enfeksiyonlara neden olabilir. Epstein-Barr virüsü, Burkitt lenfoma, hodgkin lenfoma ve nazofarinks kanseri etkenidir. Varicella zoster virüs, onkojenik bir virüs değildir. Herpes simpieks virüsü-1 , onkojenik bir virüs değildir.



H H V -8



İnfluenza virüs, grip hastalığının etkenidir. Çekirdekte replike olmasına rağmen latent ve onkojen bir virüs değildir.



• Kaposi sarkomu • Malign lenfoma (e fü zyo n lenfoması)



Poliovirüs, poliomyelit denilen çocuk felci tablosunun etkenidir. Latent enfeksiyona neden olmaz.



• M ultipl myelom • Castleman sendromu



14. A şa ğıdak ilerden



hangisine karşı bağışıklıkta se k re tu var ig A en cok rol o yn a r? (Nisan 2001)



E5) Respiratuar sinsityal virüs D ) Kabakulak E) Herpes simpieks virüs II



Özellikle solunum ve sindirim sistemi mukozlarında lokal kalan ve genellikle viremi yapmayan virüslerde sekretuvar IgA etkin bir bağışık yanıttır. Soruda asıl olarak yayılmayan ve viremi yapmayan virüs sorgulanmaktadır. Aynı virüsler lokal virüsler ya da viremi yapmayanlar olarak da sorulabilir. Respiratuar sinsityal virüs, paramiksovirüs ailesinde yer alan solunum yolu ile bulaşarak sıklıkla bronşiyolit ve pnömoniye neden olan bir etkendir. Genellikle viremi yapm az ve korunmada sekretuvar IgA yanıtının bağışık yanıtta rolü fazladır. Kızamık virüsü, solunum yolu ile bulaşarak viremi yapan bir virüstür. Sekretuvar IgA yanıtının bağışık yanıtta rolü azdır. Su çiçeği virüsü, solunum yolu ile bulaşarak viremi yapan bir virüstür. Sekretuvar IgA yanıtının bağışık yanıtta rolü azdır.



Kabakulak virüsü, solunum yolu ile bulaşarak viremi yapan bir virüstür. Sekretuvar IgA yanıtının bağışık yanıtta rolü azdır. Herpes simpieks virüs II, deri ve mukozaları tutan ve nadiren viremi yapan bir etkendir. Ancak korunmada sekretuvar IgA yanıtının bağışık yanıtta rolü azdır.



Creutzfeldt Jacob hastalığı, prionlara bağlı olarak gelişen beyinde yaygın vakuolizasyon ve amiloid birikimi ile karakterize yavaş ensefalit tablosudur.



Doğru cevap: B 16. Aşa ğıdak i virü s enfeksiyonlarından hangisi “v irü s ü n belirtisiz bir enfeksiyonla vü cu d a girip hücre k rom ozom u na entegre olarak kalm ası” ve daha son ra çeşitli faktörlerle aktive olup klinik belirtiler oluşturm ası biçim inde tanım lanır? (Nisan 2003) A) B) C) D) E)



Latent virüs enfeksiyonu Defektif virüs enfeksiyonu Yavaş ilerleyen virüs enfeksiyonu Kronik virüs enfeksiyonu Tümörigenik virüs enfeksiyonu



Sorunun amacı viral patogenezde latent enfeksiyon ve onkojen transformasyon arasındaki farkı sorgulamasıdır. Bir çok kişinin A şıkkını işaretlediği bir soru. Fakat burada soru sorma tekniği açısından A şıkkı çeldirici şıktır ve tanıya giden kritik veri “hücre kromozomuna entegre olarak kalması”dır. Çoğu latent virüs enfeksiyonu kromozoma entegre olmaz. Entegrasyon olmuşsa transformasyon başlamış demektir. Tümörigenik virüslerde, provirüsün konakçı D N A ’sına entegre olm ası ve hücrede tra nsform asyon a neden olması tümörijenik aktivite için gereklidir. Genellikle başlangıçtaki enfeksiyon belirtisizdir. Entegre virüs genomu daha sonra çeşitli faktörlerle aktivite olur ve klinik belirtiler ortaya çıkar. İnsan papilloma virüs gibi.



Latent virüs enfeksiyonu, iyi bir çeldiricidir. E ğe r bir virüs insan çekirdeğine girer ve nükleik asidi se rbe st olarak kalırsa ve immünsupresyon gibi koşullarda tekrar progeniye neden olursa latent enfeksiyon denir. Halbuki çekirdekte nükleik asidinin bir kısmı insan D N A sına entegre olur ve progeni yapmaz; hücrede transformasyona neden olursa onkojen virüs adı verilir.



Doğru cevap: B I g A y a n ıtın ın e tk ili o ld u ğ u b a z ı v ir ü s le r R SV Parainfluenza virüs Rinovirüs



Defektif virüs enfeksiyonlarında, virüs üreyebilmek için başka bir virüsün varlığına ihtiyaç duyabilir. Bu konuda en iyi örnek H D V virü sü dü r. Replikasyonunda HB V 'ye ihtiyaç duymaktadır.



Rotavirus N orw alk ajanı



15. A şa ğıdak ilerden hangisi e n fe k siyo n d u r? (Nisan 2002) A ) influenza C ) Poliomyelit



Herpes simpieks virüs, enfeksiyonlarında virüs duysal gangliyon hücrelerinde latent hale geçer. Esas olarak göz ve yüzde enfeksiyonlara neden olan Herpes simpieks virüs tip 1, trigeminal gangliyonda latent halde iken esas olarak genital organlarda enfeksiyon yapan herpes simpieks virüs tip 2, lumbar ve sakral ganglionlarda latent halde kalır. Rubella, kızamıkçık etkenidir, rubella latent veya onkojen bir virüs değildir.



Doğru cevap: D



A ) Kızamık C) Su çiçeği



Soru latent tablosu en iyi bilinen Herpes simpieks’i sorgulamaktadır.



latent



bir



vira!



B ) Herpes labialis D) Creutzfeldt Jacob hastalığı



E) Rubella



Yavaş ilerleyen virüs enfeksiyonu, HIV gibi virüslerde ve prionlarda görülen tablodur. Enfeksiyonun başlangıcı ile hastalığın başlaması arasında çok uzun süre vardır. Virüs normal hızda üremeye devam eder, sadece hastalığın inkübasyon süresi uzundur.



MİKROBİYOLOJİ ► 395 Kronik virüs enfeksiyonu, virüsle enfekte kişi, az miktarda virüs üretmeye devam eder. H B V ve H C V gibi kronik viral enfeksiyonlara neden olabilen virüsler bu konuda iyi bir örnektir.



Kızamıkçık ise kızamığın tersine inklüzyon cisimciğine neden olmaz !!!!



19. Vücuda girdiği bölgede enfeksiyon yapan ama viremi oluşturmayan virüs aşağıdakiierden hangisidir? (Nisan 2004)



Doğru cevap: E 17. Genital enfeksiyon oluşturduğunda servikal dispiaziye yol açan etken aşağıdakiierden hangisidir? (Nisan 2003)



A ) Rotavirüs C ) Poliovirüs



B ) Hepatit B virüs D ) Arbovirüs



E) Enterovirüs A ) Treponema pallidum B) Papilloma virüs C) Trichomonas vaginalis D ) Candida albicans E ) Chlamydia trachomatis



Sorunun amacı vücuda yayılmayan virüsleri sorgulamaktır. Lokal virüslerde bağışıklıkta salgısal Ig A önemli rol oynar. Bu özellikleri ile de sorulabilir.



Soru onkojen mikroorganizmayı sorgulamaktadır. Papilloma



virüsler,



deri ve mukozalarda lokalize enfeksiyon yaparlar. Bazıları malignité oluşumuyla ilişkili bulunmuştur. Tam am en değişime uğramış epidermisin dış tabaka hücrelerinde viral genom tam olarak açıklanabilir. Uzun bir kuluçkaya (1-2 yıl) sahiptir. Genom bir piazmid gibi (epizom ) hücrede persistan olarak kalarak sonrasında aktif hale gelebilir. Hücre D N A’sı ile tümlenince E6 ve E7 bölgeleri aşırı ifade edilir ve süpresör tümör genleri inhibe edilerek tümoral dönüşüm gerçekleşir. HPV 16 ve 18 serviks kanseri ile ilişkili bulunmuştur.



Rotavirüs, fekal-oral yolla bulaşan ve sindirim sisteminde hastalık yapan bir etkendir. İshal dışında bir klinik bulgu oluşturmaz, viremiye neden olmaz. Benzer virüsler arasında rinovirüs, R SV, parainfluenza virüs de sayılabilir. Hepatit B virüs, lenfositleri yapabilen bir virüstür.



enfekte



ederek



viremi



Poliovirüs, fekal oral bulaştıktan sonra kana karışarak viremi yapan ve paraliziye neden olan bir virüstür. Arbovirüsler, sinek ısırığı sonrası bulaşan ve viremi



Treponema



pallidum,



cinsel temasla bulaşan hastalığının etkenidir, onkojenite ile ilişkili değildir.



sifiliz



Trichomonas vaginalis, vajinit etkeni olan bir protozoondur. Onkojenite ile ilişkili değildir.



Candida albicans, vulvovajinit etkeni olan bir mayadır. Onkojenite ile ilişkili değildir. Chlamydia trachomatis, vajinit dışında pek çok genital klinik tabloya neden olabilen bir etkendir. Onkojenite ilişkili değildir.



yaparak ensefalite neden olabilen bir virüstür.



Enterovirüsler ise genellikle fekal oral bulaşarak viremi yaparlar ve aseptik menenjit, perikardit, miyokardit gibi tablolara neden olabilirler.



Doğru cevap: A R o ta v ir ü s • Rotavirüs b ir reo virü stü r • Lokal virü stü r yani virem i yapm az



Doğru cevap: B



• Bağışıklıkta salgısal Ig A ön e m li!!!



18. Hücrede üreme sırasında hem sitoplazmada hem çekirdekte inklüzyon cisimciği oluşturan virüs aşağıdakiierden hangisidir? (Eylül 2003)



• Çocukluk çağı ishallerinin en önemli nedenidir



• Segmerrtli !!!, çift sarmal RNA !!!



A ) Herpes simplex virüs C ) Adenovirüs



B) Kuduz D) Kızamık



E) Reovirüs



İnklüzyon cisimciği konusunda en dikkat çeken bilgi sorgulanmaktadır. olarak DNA virüslerinin çekirdekte, RNA virüslerinin sitoplazmada inklüzyon cisimciği yaptığını bilmek gerekir. Bunun istisnası çiçek virüsü sitoplazmada, Genel



kızamık, influenza virüs ve CMV ise hem nükleus hem sitoplazmada inklüzyon cisimciği yaparlar. Herpes simplex virüs, çekirdekte Cowdry A inklüzyonu yapan bir virüstür.



Kuduz virüsü, sitoplazmada Negri inklüzyon cisimciği yapan bir R N A virüsüdür. Adenovirüs,



çekirdekte



inklüzyon



yapan



bir



DNA



sitoplazmada



inklüzyon



yapan



bir



RNA



virüsüdür.



Reovirüs,



• Dışkıda lökosit, eritrosit yok II! • P ratik tanısı latex aglütinasyon 20. Aşa ğıdakiierd en hangisi insan ve h ayvanlarda hücre tra nsform asyon u na ve tü m ö r o lu ş u m u n a neden olabilen virüslerden biri d e ğ ild ir? (Nisan 2004) A ) İnsan T lenfotropik virüs C ) Paramiksovirüs



B ) insan papiloma virüs D ) Hepatit B virüs



E) Epstein Barr virüs



Sorunun amacı onkojen virüsleri sorgulamaktır. Bu tip sorulan yapabilmenin çok pratik ipucu; Retrovirüsler hariç RNA virüsleri çekirdeğe girerek onkojenik transformasyon yapamazlar. Paramiksovirüs, (kızamık, kabakulak, R SV, parainfluenza) latent ve onkojen olmayan R N A virüsleridir. İnsan T lenfotropik virüs, retrovirüs ailesinde latent ve onkojen transformasyon yapabilen bir R N A virüsüdür. İnsan papiloma virüs, tip 16-18 serviks kanserine enden



virüsüdür.



Doğru cevap: D



olabilir.



Hepatit B virüs, karaciğer kanserine enden olmaktadır. Epstein Barr virüs, burkitt lenfoma, hodgkin lenfoma ve nazofarinks kanseri gibi tablolara neden olabilir.



Doğru cevap: C



396 4 TUM TUS SORULAR! 21. A şa ğfdakiierden hangisind e prim er olarak virüsle enfekîe olan hücreleri ö ld ü rm eye hedeflenen hücre tipi, bu fonk siyon u destekleyen sitokinie birlikte ve rilm iştir? (Nisan 2004) Sitokin



Hücre A) B) C) D) E)



NK hücreleri M akrofajlar Sitotoksik T lenfosit Nötrofii D endritik hücre



alfa interferon TNF İnteriokin - 6 TN F interiokin - 1



Alfa interferon, makrofajlardan salınan virüslere karşı ilk doğal bağışık yanıttır. Virüslerin hücrelere girişini ve replikasyonu önleyen çok önemli bir sitokindir. İnterferon alfa tarafından ilk uyarılan hücre N K ’dır. M akrofajlar, virüslerin ortamdan eliminasyonunda önemli bir hücredir. Sitokin salınımı ile virüslere doğal yanıtta rolü önemlidir ancak virüslerle enfekte hücrelerin öldürülmesinde rolü azdır. T N F alfa’nın makrofaj aktivasyonu ile virüslere karşı yanıtta dolaylı etkisi vardır ancak primer rolü yoktur. S itotoksik T lenfosit, virüslere spesifik yanıtta en etkili hücredir. En çok etkilendiği sitokin IL-2 dir. interiokin 6, makrofajdan salınarak akut faz reaktanlarının salınımmda ve ateşin yüselmesinde önemli bir sitokindir. Ayrıca T H 2 den salınarak humaoral bağışık yanıtta da etkilidir. Viral yanıtta etkisi azdır. Nötrofii, özellikle bakterilere doğal yanıtta ilk ve en etkin hücredir. T N F alfa, makrofajdan salınan doğal bağışık yanıtta enflamasyonda en etkili sitokindir. Septik şokta ilk salınan stokindir. Tü m ö r nekrozis faktördür. virüsierin



yardımcı



Kuduz virüsü, asetilkolin reseptörleri ile merkezi sinir sistemine ulaşarak ensefalite neden olan bir virüstür. Latent bir virüs değildir. E pstein-B arr virüsü, B lenfositlerinde latent kalabilen bir virüstür.



Sorunun amacı virüslere bağışık yanıtta rot alan ilk yanıt sorgulanmaktadır.



Dendritik hücre, sunumunda etkilidir.



tip 1 trigeminal ganglionlarda; H S V tip 2 ise sakral ganglionlarda latent kalır.



Kızam ık virüsü, solunum yolu ile yayılarak makrofaj ve lenfositleri tutarak vremi ve yaygın enfeksiyonlara neden olabilen bir virüstür. Endotel hücrelerini tutabilir. Ancak tatışmalı bir konu olmakla birlikte latent bir virüs değildir. Enterovirüs tip 72, fekal oral alınarak, bağırsak epitei hücrelerini infete edebilir ancak latent bir virüs değildir.



Doğru cevap: B



23. Âşa ğıdak ilerden hangisi kadınlarda serviks k a n s e rin e yol açabilir? (Nisan 2006) A} B) C) D) E)



İnsan adenovirüs C hlam ydia trachom atis U reaplasm a ureaiyticum İnsan papillom a virüsü G ardnereila vaginalis



Soru en kolay haliyle insan papilloma virüsü sorgulamaktadır. H P V serotipleri verilerek sorusaydı daha zor olabilirdi. HPV tip 16 ve 18 serviks kanserine neden olmaktadır. insan papillom a virüsü, serviks kanserine neden olabilen en önemli virüstür. Özellikle tip 16 ve 18 sorumludur. Serviks kanseri dışında tonsilla kanseri, penis kanseri, deri kanseri gibi tablolara da neden olabilir. İnsan adenovirüs, üretrite neden olabilir. Hayvanlarda onkojen olmasına rağmen insanlarda onkojen değildir. Chlam ydia trachom atis, üretrit, servisit, PID gibi genital kanal enfeksiyonlarına neden olabilmektedir ancak onkojen bir bakteri değildir.



lenfositlere U reapiasm a ureaiyticum , non gonokoksik üretrit etkenidir. Onkojen değildir.



İnteriokin - 1, enflamasyonda etkin b ir sitokindir. Endojen pirojendir. Virüslere doğal yanıtta N K hücreleri uyararak etkin rol oynamaktadır.



G ardnereila vaginalis, bakteriye! vajinoz etkenidir.



Doğru cevap: D



Doğru cevap: A -



22.



A şa ğıdakiierin h ang isind e verilen virü s, karşısında belirtilen hücrede latent enfeksiyona neden olur? (Nisan 2006) Virüs



A) Kuduz virüsü B) C) D) E)



Herpes sim pleks virüsü Epstein-B arr virüsü Kızam ık virüsü Enterovirüs tip 72



H ü cre G angiion hücresi S inir hücresi G lia hücresi E ndotel hücresi B ağırsak epitei hücresi



Dikkat!!! Latent enfeksiyon yapan virüsler ve latensi yerleri sınavlarda sık olarak sorulmaktadır. Herpes sim pleks virüsü, deri ve mukozalarda primer enfeksiyona neden olan ve sinirlerde latent kalarak daha sonra aktive olabilen bir virüstür. Herpes simpleks



Adenovirüs hayvanlarda onkojen ama insanlarda sadece mukoza! enfeksiyonlara neden olmakta.



24. B ir enfeksiyon etkeninin doku veya hücreler içindeki yerleşim i aşağıdaki yöntem lerden h angisiyle gösterilebilir? (Nisan 2007) A) B) C) D) E)



Dot blot hibridizasyon S outhern blot hibridizasyon Polim eraz zincir reaksiyonu İn situ hibridizasyon R evers transkripsiyon polim eraz zincir reaksiyon



Aslında burada bahsedilen pek çok yöntem bu amaçla kullanılır. Fakat doku ve hücre içinde etkeni göstermekte ve etkenin fokalizasyonunu saptamakta kullanılan yöntem in situ hibridizasyon yöntemidir. Diğer yöntemler başka durumlarda (bizzat etkeni saptamak, genotipleme,,,) da kullanılabilir.



c)



in situ hibridizasyon, en çok üretiiemeyen bir virüs olarak HPV tanısında kullanılır.



Sinyal amplifikasyon yöntemleri: *



Southern blot DNA, Northern blot RNA, Western blot proteinleri, bir membrana aktararak yapılan incelemedir.



BranchedDNA (dallı DNA) problan: Hedef DNA’ya özgü DN Aprobları kullanılır.



*



P C R , nükleik asitlerin çoğaltılması ile tanı konulması esasına dayanır.



Hibrid yakalama: Hedef D N A ’ya özgü RNAprobları kullanılır.



Doğru cevap: D



Doğru cevap: D



S in y a l a m p lifik a s y o n y ö n t e m le r i;



25. Mikrobiyolojik tanı amacıyla kullanılan aşağıdaki nükleik asit saptama yöntemlerinden hangisi sinyal amplifikasyonu temeline dayanmaktadır? (Eylül 2007)



BranchedDNA Hibrid



A ) Polimeraz zincir reaksiyonu B) Transkripsiyon aracılı amplifikasyon C) Ligaz zincir reaksiyonu D) Hibrid yakalama E) İn situ hibridizasyon



(dallı



DNA)



probları: H ed ef



D N A 'y a özgü D N A probları kullanılır.



yakalama:



Hedef



D N A 'y a özgü R N A



probları kullanılır.



27.



Yapılmaması için sorulmuş son yılların sorularından birisi!!!



en zor



Hibrid yakalama yöntemi, klinik örneklerde amplifiye edilmemiş D N A ’ların belirlenmesi amacıyla son yıllarda geliştirilen yöntemlerden birisidir. Etken D N A ’sı ve buna bağlanan probların oluşturduğu hibridleri spesifik tanıyan enzim işaretli antikorlar kullanılır. Reaksiyonlar kemilüminesan özelliğe sahip substratlarla belirlenmekte ve reaksiyon lüminometrede (sinyal üretilmesi) tesbit edilmektedir.



Aşağıdakilerden hangisi canlı vira! aşılardan biridir? (Mayıs 2011) A ) Hepatit B aşısı B) Kuduz aşısı C ) Difteri-Boğmaca-Tetanos aşısı D ) Saik aşısı E) Kızamık-Kabakulak-Kızamıkçık aşısı



Viral aşıların hangi grupta olduğunun bilinmesi istenen kolay bir sorudur. C şıkkı bakteri aşısı olduğu için direkt elenmesi gereken seçenektir. Kızamık-Kabakulak-Kızamıkçık aşısı; Canlı atenüe aşıdır. Hepatit B aşısı; Rekombinant aşıdır.



PCR, nükleik asit çoğaltma yöntemidir.



Kuduz aşısı; ö lü aşıdır. insitu hibridizasyon ise hücre içerisinde nükleik asit saptama yöntemidir.



Difteri-Boğmaca-Tetanos aşısı; Toksoid aşıdır. Saik aşısı; ölü aşıdır.



Southern blot DNA, Northern blot RNA, Western blot proteinleri, bir membrana aktararak yapılan incelemedir.



C an lı (A te n ü e ) aşılar



Doğru cevap: D 26. Aşağıdakilerden hangisi sinyal yöntemlerinden biridir? (Nisan 2009)



V irüs a şıla rın ın tip le ri



amplifikasyon



A ) Polimeraz zincir reaksiyonu



B) Transkripsiyon aracılı amplifikasyon C) Nükleik asit dizisi temelli amplifikasyon D) Dallı DNA sistemi E) Ligaz zincir reaksiyonu



Moleküler tanı yöntemleri son on yıla damgasını vurmuştur. Aslında biyokimyayı ilgilendiren ve o derslerde daha çok üzerinde durulan konulardır. Bu yöntemlerle ilgili ayrıntılar nadir de olsa sorulmaktadır.



• Çiçek • Poliomyelit (Sabin) • Kızamık • Kabakulak • Rubella • Su çiçeği • Adenovirüs (3 ,4 , 7, 21) • Sarı humma • Rotavirüs



Ö lü (İn a k tıf) aşılar • Hepatit A i (tüm virüs) i • Poliomyelit (Saik) i • Kuduz (tüm virüs) • Influenza (subunit)



R e k o m b in a n t (s u b u n it) aşılar ı • Hepatit B ı • İnsan papilloma ı virüs (HPV) j



a) Hedef belirleme (prob hibridizasyon yöntemi):



* Hücresel bağışıklığı en iyi uyaran a ş ı... Canlı a te nue aşı



rRNA'ya spesifik radyoaktif işaretli D N A parçalan ile rR N A -s s D N A hibridizasyonu oluşturulur. Dokularda m ik ro o rg a n iz m a la rın g e n e tik m a te ry a lle rin in araştırılmasına ise in situ hibridizasyon denir.



* bebelere ve immünsüpresiflere verilm eyen a ş ı... Canlı atenue aşı



b) Amplifikasyon yöntemleri*. Araştırılan D N A örneğinin



* Canlı a ş ıla r ... Kızamık, kızam ıkçık, kabakulak, suçi­ çeği, oral polio (sabin), ro ta virü s, BCG, sarı humma



çoğaltılarak tanımlanmasıdır.



*



Hedef amplifikasyonu: P C R , tra nskripsiyonamplifikasyonu.



*



Prob amplifikasyonu: Ligaz zincir reaksiyonu.



* Virülans kazanma riski olan a ş ı ... Canlı atenue aşı



* Gebelere uygulanabilen te k canlı a ş ı... Sarı humma aşısı



Doğru cevap: E



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 397



L. .



398 4 Bu Konu Hakkında



DİĞER SIN AVLAR D AN SORULAR



POTANSİYEL SORULAR ( E - 13) 1.







Aşağıdaki human herpes virüs iie latent kaldıkları hücre eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır? A)



Hum an herpes virüs 8 - T lenfositler



B) Varicella zoster virüs - Alt torasik dorsal ganglioniar C)



Sitomegalovirüs - M ononükleer lökositler



D) Herpes simpleks virüs 2 - inguinal duyu ganglionları E)







— - (Y D U S M AYIS 2008) --------- ---------------



1. Aşağıdaki virüslerden hangisinin anne sütünden bebeğe geçme olasılığı yüksektir? A) İnsan herpesvirus 6 B) Hepatit C virüsü C ) Hepatit E virüsü D) Epstein-Barr virüsü E ) Sitomegalovirüs Sorunun amacı viral hastalıkların geçiş yollarının bilinmesidir.



Epstein Barr virüs - B lenfositler



2. Hodgkin lenfoması en sık aşağıdaki hangi virüs-konak hücre ilişkisi sonucunda gelişir?



A) B} C) D)



Varicella zoster virüs - Dorsal kök ganglionları Human herpes virüs 6 - Parotis Sitomegalovirüs - T Lenfosit, makrofaj Herpes simpleks virüs 1 - Trigeminal duyu ganglionu E) Epstein Barr virüs - Hafıza B lenfosit



En sık konjenital enfeksiyon yapan virüs C M V ’dir. Anne sütünden bebeğe geçen viral etkenler arasında önemlidir.



Perinatal enfeksiyonlarda başlıca bulaş yolları. 1 . Trânsplasental: CM V, Parovirüs ES-19, Rubella, HIV (T. pallidum, listeria, toxoplasma gondii)



2. Doğum sırasında: HBV, H C V , H S V -2 , HIV, H P V (Gonokok, C . trachomatis, G B S )



3. Emzirme ile: CM V, HIV, H TLV -I, HSV, HBV, Kokzaki 3. Ramsay-Hunt sendromu aşağıdaki hangi virüs-fatent kaldığı hücre ilişkisi nedeniyle gelişir? A)



Hum an herpes virüs 8 - Trigem inal ganglion



B) JC virüs - Oligodendroglia C)



Sitomegalovirüs - Renal epiteyal hücreler



B, Ekovirüs



Doğru cevap: E -------------- ---------- {Y D U S EKİM 2008-09) —



2. Aşağıdakilerden hangisi kan yoluyla bulaşmaz?



D ) Kızamık virüsü - Glial hücreler



A)



E)



C)



Varicella zoster virüs - Geniculate ganglion



Cevaplar: 1:A, 2:0, 3:E Latent infeksiyon yapan virüsler ve latent kaldığı



--------- —



Hepatit B virüs B ) Hepatit C virüs Sitomegalovirüs D) Varicella-zoster virüsü E ) Batı Nil virüsü



Sorunun amacı viral hastalıkların geçiş yollarının bilinmesidir.



bölgeler, eski yıllarda da çok defa sorgulanmıştır. V Z V su çiçeği etkenidir. Solunum ya da deri lezyonları ile bulaşır. Diğer şıklardaki etkenler kan yoluyla bulaşabilir.



Doğru cevap: D



İnfeksiyonlara yol açan başhca insan herpesvirüsteri A lt A ile



a Virüs



B Virüs



V iru s



N eden O ld u ğ u H astalıkla r



İlk h e d e f



Human Herpesvirus 1 (HSV-1)



Mukoepitelyal h.



Beyin duyu gang.



Kutanöz herpes, jinjivostomatit vb.



Human Herpesvirus 2 (HSV-2)



Mukoepitelyal h.



Sakral/lomber duyu gang.



Genital herpes, aseptik menenjit



Human Herpesvirus 3 (VZV)



Mukoepitelyal h.



Torasik/beyin duyu gang.



Suçiçeği, zona



Human Herpesvirus 5 (CMV)



MNL, epitelyal h.



MNL, epitelyal h.



Mononükleoz, konjenital enfeksiyon, PTP



Human Herpesvirus 6 (HHV6)



T lenfosit



T lenfosit?



6. hastalık (roseola infantum)



Human Herpesvirus 7 (HHV7)



T lenfosit



T lenfosit?



6. hastalık (roseola infantum)



Human Herpesvirus 4 (EBV)



Epitelyal h.



B lenfosit



Mononükleoz, B lenfomalan



Human Herpesvirus 8 (HHV8)



Lenfositler, MNL



B lenfosit



Kaposi sarkomu, B lenfomalan



y Virüs MNL: Mononükleer lökosit, h .: Hücreler, gang.: Gangliyonlan, FTP: Posttransplantasyon pnömonisi



------------------------- (Y D U S E K İM 2 0 0 8 -0 9 )--------------------------3.



A şa ğıdakilerden hangisi cinsel yolla b u la şm a z? A) B) C) D) E)



--------------------------(Y D U S E K İM 2 0 0 8 -0 9 )--------------------------4.



insan papillomavirüs tip 16 İnsan herpes simpleks virüs tip 2 Sitomegalovirüs insan T-hücreli lenfotrofık virüs tip 1 Hantavirüs



A) C)



Sorunun amacı vira! hastalıkların geçiş yollarının bilinmesidir. Hantavirüs solunum yoluyla bulaşır. virüsler cinsel yolla bulaşabilir.



Doğru cevap: C



V irü s Rinovirüs influenza virüsü Respiratuar sinsityal virüs Epstein-Barr virüsü Herpes simpleks virüsü tip 1 Sitomegalovirüs Kızamık virüsü Kabakulak virüsü Kızamıkçık virüsü Parvovirüs Hantavirüs Aderıovirüs Coxackie virüs Ekovirüs



Hepatit A virüsü Rotavirüs Enterovirüsler S in d irim kanalı Adenovirüs Tip 40,41 Calicivirüs Poliovirüs Astrovirüs



5.



virü sle rd e n



Ebolavirüs Poliovirüs



h ang isi



hücre



kültüründe



B ) Poksvirüs D ) Rotavirus E ) Hepatit C virüsü



Sorunun amacı virüs tanısında kullanılan yöntemlerin bilinmesidir. Hücre kültürü sık olarak yapılmasa da viral tanı yöntem leri arasında y e r almaktadır. H C V hücre kültüründe üretilemeyen virüstür. Reverstranskriptaz içeren virüsler yani H B V ve retrovirüşler de hücre kültüründe üremezler. H C V ’nin aşısı yoktur, im munglobulinlerin koruyucu etkisi bulunmamıştır diye de sorulabilir.



Enfeksiyöz mononükleoz Herpes labialis Mononükleoz sendromu Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Pnömoni Pnömoni



Hepatit A Poliyomiyelit İshal



Aşa ğıdak i ürem ez? A) C)



Soğuk algınlığı İnfluenza Bronşiyolit



H C V hücre kültürlerinde üretilemez bu nedenle replikasyon aşamaları çok iyi ortaya konamamıştır. En az 6 majör genotipi, çok değişken bir antijenik yapısı vardır. H C V ’nin yeni varyantlar oluşturmasının nedeni virüsün R N A polimerazın proofreading aktivitesinin olmamasıdır.



Doğru cevap: E --------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 1 0 )---------------------------



Kuduz Sarı humma Deng Papillomalar (siğiller)



G e n ita l kanal



İnsan papillomavirüsü Hepatit B virüsü İnsan immünyetmezlik virüsü Herpes simpleks virüsü tip 2



Papillomalar (siğiller) Hepatit B AIDS Herpes genitalis ve neonatal herpes



Kan



Hepatit B virüsü Hepatit C virüsü Hepatit D virüsü İnsan T-hücre lösemi virüsü İnsan immünyetmezlik virüsü Sitomegalovirüs



Hepatit B Hepatit C Hepatit D Lösemi AIDS Mononükleoz sendromu veya zatürre



Sitomegalovirüs Kızamıkçık



Konjenital anormallikler Konjenital anormallikler



Tra n sp la se n ta l



--------- — ----------- (Y D U S M A Y IS 2 0 0 9 )--------------------------



H astalık



Kuduz virüsü 3 Sarı humma virüsü3 Deng virüsü 3 İnsan papillomavirüsü



D eri



B ) Tip 6 ve tip 11 D ) Tıp 27 ve tip 28 E ) Tip 45 ve tip 46



Servikal kansere en sık neden olanlar ; H P V tip 16 ve 18’dir.



Tablo: Önemli viral patojenlerin ana bulaşma yollan



S olu n u m yolu



Tip 5 ve tip 8 Tıp 16 ve tip 18



insan tipleri



Daha önce de benzer sorularla sık olarak karşlaşmıştık. H P V tip 16 ve 18 servakaS kanser yapmasıyla mutlaka hatırlanmalıdır.



Diğer şıklardaki



Doğru cevap: E



G iriş kapısı



K adınlarda servi kal kansere neden olan pap illo m a virü sü n ü n en sık karşılaşılan aşağıdakilerin h a n g isin d e birlikte verilm iştir?



6.



A şa ğıdak i virü sle rd e n h a n g is i, replike old u ğu hücrede “ Cowdry tip A ” olarak adlandırılan intranükieer inklü zyon cisim ciğ i o lu ş tu ru r? A) C)



Herpes simpleks virüsü B ) Kızamık virüsü Newcastle hastalığı virüsü D ) Norwalk benzeri virüs E ) Hepatit A virüsü



Sorunun amacı virüslerin oluşturduğu inklüzyon cisimciklerinin yerinin ve özel adlarının bilinmesidir H S V ve V Z V de “Cowdry A", kuduz da “Negri”, C M V ’de “Baykuş gözü”, Çiçek’de “Guarnieri” aynı şekilde sorulabilir. Genel olarak D N A v irü s le rin in çekirdekte, R N A virü slerin in sitoplazmada inklüzyon cisimciği yaptığını bilmek gerekir. Bunun istisnası çiçek virüsü sitoplazmada, kızamık, influenza virüs ve C M V ise hem nükleus hem sitoplazm ada inklüzyon cisimciği yaparlar. HSV, VZV, intranükieer Cowdry A inklüzyon cisimciği oluşturan virüslerdir. Kızamık virüsü, Hem çekirdekte hem de sitoplazmada inklüzyon cisimciği oluşturur.



Doğru cevap: A



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 399



400 4 TÜM T U S



S O R U LA R I



Tablo: Onkojenik virüsler



1



Tra n sfo rm a sy o n d a rol alan p ro te in v e o la yla r



V iru s



İlgili hastalık



D N A tü m ö r v irü s le ri Simian virüs 40



Büyük tümör antijeni



Hamsterde sarkomlar



Polyoma virüsleri (JC ve BK virüsleri)



Tüm ör antijen



Hamsterde beyin tümörleri



İnsan papillomavirüsleri tip 16 ve 18 A/jûnrtvnrnc (tİp 12f IS V8 31)



E6 ve E7 proteini



Servikal displazi ve neopiazi



El A ve E1B



Hamsterde sarkomlar



Epstein-Bäfr virüs



EBNÂve LMP proteinleri



Burkitt ienfoma Nazofarinks karsinomu, Hodgkin



X protein



Primer hepatoselüler karsinoma



VV



Hepatit B virüsü



Benign deri lezyontan



Molluscum contagiosum



...................



Human Herpes virüs 8



Kaposi Sarkomu



R NÂ tü m ö r v irü s le ri Transaktivasyon yapan gen ürünleri (örn. T A X ).......



İnsan T-hücreli lösemi virüsü tip 1



Erişkin T-hücreli lenfositik lösemi Atipik tüysü hücreli lösemi(hairy celi lösemi) ■■■■



İnsan T-hücreli lösemi virüsü tip 2ŞŞÇ Oncovirüs tip B (fare meme tümörü virüsü)



Büyüme genlerinin proksimal aktivasyonu



Farede adenokarsinom ve meme kanserleri



Onkovirüs tip C (kuş ve sıçan sarkomu ve lösemisi virüsü)



Onkogenler, sokulma mutas-yonlan veya büyüme genlerinin proksimal aktivasyonu



Kuş ve sıçanlarda sarkom ve lösemiler



Tablo: Virüslerde görülen inklüzyon cisimciklerin yerleşimi S ito p ia zm a d a Çiçek ; : (Guarnieri)



Kuduz (Negri) Parainfluenza Reovirüsler



H e m n ü k leu s h em s ito p ia zm a d a



Nükleusta Herpes Simplex Virüs (Cowdry A)



Kızamık



Varicella Zoster Virüs (cowdry A)



Sitomegalovirüs (Baykuş gözü)



Adenovirüsier



Influenza virüs



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Vira! hastalıkların geçiş yollarını bir kez daha hatırlayalım. A d e n o virü sie r, direkt temas, enfeksiyonu ile bulaşabilir.



fekal-oral, damlacık



Diğer şıklardaki virüsler cinsel temasla bulaşabilir.



Doğru cevap: E . ■



Poliyomavirüsler



:



( T T B 2 E Y L Ü L 2006)



... - .......- -



9. Aşağıdaki yöntemlerden hangisi vira! enfeksiyonların hızlı tanısı için yararlı değildir? A ) Klinik örnekte vira! antijen varlığının tespiti



B) Hasta serumunda virüse özgül igM tayini (T T B 2 NİSAN 2006) 7.



V irü s le r aşağıdaki ortam ların hangisind e üretiiem ez? A)



Zenginleştirilmiş ağar



C)



Canlı ortam



B ) Doku kültürü



D) Döletli yumurta E ) Deney hayvanı



Sorunun amacı vira! tanı yöntemlerinin bilinmesidir.



Sorunun amacı vira! tam yöntemlerinin bilinmesidir Akut ve konvelesan dönem serumlarında serokonversiyo­ nun saptanması tanı için kullanılır fakat hızlı tanıda yarar sağlamaz.



Z e n ginle ştirilm iş ağar, bakterileri üretmek için kullanılan besiyeridir. Virüsler buralarda üremez.



Doğru cevap: 0



Virüs üretilmesi için deney h ayvanlan, em briyonlu y u ­ m urta ve hücre kültürleri kullanılabilir. Üremeler en sık sitopatik etki ile belirlenir. Pratikte serolojik yöntemler de virüs enfeksiyonlarının tanısında sık olarak kullanılmaktadır.



10. Aşağıdakilerin hangisinde verilen virüs, karşısında belirtilen insan kanserinden sorumlu değildir?



Doğru cevap: A ■' 8.



C ) Klinik örnekte viral nükleîk asidin gösterilmesi D ) Akut ve konvelesan dönem serumlarında serokonversiyonun saptanması E ) Klinik örnekte viral inklüzyonlârın gösterilmesi



(T T B 2 MISAM 2006) —



— — — ~ , ,



A şa ğ ıd a k i virü slerden hangisi cinsel yolla b u la şm a z? A ) Herpes simpleks tip 2 virüsü B) Hepatit B virüsü C ) Papillomavirüs D) Molluscum contagiosum virüsü E ) Adenovirüs



----------—



Virü s



- ( T T B 2 E Y L Ü L 2006)



-,,







.......I . ---------



K anşer



A) Herpes simpleks tip 1 virüsü Kaposi sarkomu B) C) D) E)



Papillomavirüs Hepatit B virüsü Epstein-Barr virüsü İnsan T lenfosit virüsü



Genital karsinom Hepatoselülerkarsinom Nazofarengea! karsinom T hücre lösemisi



Daha önce de benzer sorularla sık karşılaşmıştık. Kanser yapan virüsleri hatırlayalım. Kaposi sarkomu etkeni H H V 8 ‘dir.



Doğru cevap: A



.



olarak tekrar



. - : r r ... .... ' ■( T T B 2 NİSAN 2009)



-----------— — — - ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )-------------------------



11. Aşağıdaki virüslerden hangisinin Kaposi sarkomu ile ilişkisi saptanmıştır? A) Epstein-Barr virüsü B) C) D) E)



İnsan T-hücreli lenfotropik virüsü İnsan herpesvirüs tip 8 Varicelia-zoster virüsü Sitomegalovirüs



kanseri,



Burkitt



İnsan T-h ü cre !i lenfotropik v irü s ü , erişkin T hücreli lenfositik lösemi yapar. C M V ve VZV, Onkojen değil.



Doğru cevap: C ------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 8 )---------------------------



12. Aşağıdaki virüslerden hangisi Burkitt lenfoma ile ilişkilidir? C)



lnterlökin-7 lnterlökin-10



Sitomegalovirüs B) İnsan herpesvirüs tip 1 Epstein-Barr virüsü D ) H IV E) Papillomavirüs



A yn ı soru!!!! E B V ’nin burkitt lenfoma, hodgkin lenfoma ve nazofarinks kanseri ile ilişkisini tekrar hatırlayalım.



Sorunun amacı virüslere karşı gelişen immünyanıtta rol alan sitokinlerin bilinmesidir.



Alfa interferon, makrofajlardan salınan virüslere karşı ilk doğal bağışık yanıttır. Virüslerin hücrelere girişini ve replikasyonu önleyen çok önemli bir sitokindir. Interferon alfa tarafından ilk uyarılan hücre NK’dır. İnterlokin - 7 , lenfositlerin gelişmesini uyaran sitokindir. Interlokin 4, B lenfositlerin proliferasyonunu artıran sitokindir. İnterlokin -



10,



Papillomavirüs serviks kanseri yapar. Diğer şıklardaki virüsler kanser oluşturmaz.



Doğru cevap: C - — — -------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 9 )---------------------—



13. Aşağıdaki virüslerden hangisinin doğum eylemi sırasında bebeği enfekte etme olasılığı yoktur? A) Sitomegalovirüs B) Herpes simpleks tip 2 virüsü C ) Rubella virüsü



D ) Hepatit B virüsü E ) İnsan immün yetmezlik virüsü



Benzer sorularla daha önce de sık olarak karşılaşmıştık. Viral hastalıkların geçiş yollarını tekrar hatırlayalım. Rubella bebeğe plasenta yolu ile bulaşır. HBV, H C V , H S V -2, HIV, H P V daha çok doğum sırasında bulaşır.



Perinatal enfeksiyonlarda başlıca bulaş yolları. 1. Transplasental: CM V, Parovirüs B-19, Rubella, H IV (T. pallidum, listeria, toxoplasma gondii)



2. Doğum sırasında: HBV , H C V , H S V -2 , HIV, H P V (Gonokok, C. trachomatis, G B S )



Emzirme ile: C M V , HIV, H TL V -I, HSV, HBV, Kokzaki B , Ekovirüs



Doğru cevap: C



çoğalmasını



ve



inhibisyonda görev alan sitokindir.



İnterlokin - 1 , enflamasyonda etkin bir sitokindir. Endojen pirojendir. Virüslere doğal yanıtta NK hücreleri uyararak etkin rol oynamaktadır. Doğru cevap: B -----------------------(STS 1 MART 2009)----------------------15. Aşağıdaki viruslardan hangisi gastroenterit etkeni değildir? A) C)



Rotavirus Astrovirus



Burkitt lenfomanın ilişkili olduğu virüs E B V ’dir.



3.



B) Interferon-a D) interlökin-4 E) interlökin-1



Kaposi sarkomu etkeni H H V -8 ’dir.



A)



14. Aşağıdakilerden hangisi virüsle enfekte hücreden salgılanarak diğer hücrelerin virüs enfeksiyonunu engelleyen sitokinlerden biridir? A) C)



Aynı soru ile daha önce de karşılaşmıştık. Kaposi sarkomu etkeni H H V -S ’i tekrar hatırlayalım.



E p ste in -B a rr v irü sü , Nazofarinks lenfoma, Hogkin lenfoma yapabilir.







B ) Adenovirus D) Calicivirus E) Rhinovirus



Doğru cevap: E ----------------------- (TTB 2 NİSAN 2010)-----------------------16. Cinsel yolla bulaşan aşağıdaki virüslerden hangisi serviks kanserine neden olabilir? A ) Herpes simpleks virüsü B) İnsan immün yetmezlik virüsü C) İnsan papillomavirüs D) Hepatit B virüsü E) Sitomegalovirüs A y n ı soru ile daha önce defalarca karşılaşmıştık. H P V ile servikal kanser ilişkisini b ir kez daha hatırlayalım.



Human papilloma virüs; Servikal displazi ve neoplazi yapabilir. HBV; Hepatoselüler Ca’ya neden olabilir, Diğer şıklardaki virüsler kanser oluşturmazlar. Doğru cevap: C -----------------------(T T B 2 NİSAN 2010)----------------------17. Aşağıdaki virüslerden hangisi hücre üremez? (TTB2 - Nisan 2010) A) B) C) D) E)



Herpes simpleks virüsü Varicelia-zoster virüsü Sitomegalovirüs Hepatit B virüsü Enterovirüs



kültüründe



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 401



402 < TÜM TUS SORULARI Daha



önce



k a r ş ı la ş m ış t ık . b u lu n a n



benzer HCV



v ir ü s le r



s o ru ve



yani



ile



re ve rs HBV



HCV



v ir ü s



t r a n s k r ip t a z



ve



r e tro v irü s le r



h ü c re



k ü lt ü r ü n d e ü re m e z.



ReVerS transkirptaz enzimi kültüründe üretiîemez.



bulunan



— ------------------- (T T B 2 E Y L Ü L 2 0 1 1 )----------- ------- — -



iç in



e n z im i



virüsler



hücre



Doğru cevap: D



Hücre kültüründe üreyemeyen virüsler; • HCV



23. Echovirus ve Coxsackievirus’larin en sık neden olduğu klinik tablo aşağıdakilerden hangisidir? A ) Aseptik menenjit B ) El - ayak - ağız hastalığı C) Akut hemorajik konjunktivit D) Pnömoni E ) Herpanjina



D oğru cevap: A . Y ’;'



• HBV • R e tro virü sler ;



' 2 A F tA L İK



18. Âşağıdakiİerdeh hangisi hücre kültüründe üreyen virüslerin saptanmasında kullanılmaz? A ) Sitcpatik etki B ) Hemaglütinasyon testi C ) Nötralizasyon testi D ) immünofioresan test E) G erm tüp testi



.( T T B 2 E Y L Ü L 2011) —



_



24. Aşağıdaki tümörlerden hangisi Epstein-Barr virus ile ilişkili değildir? A ) Nazofarengeal karsinom B) Hodgkin hastalığı C) Burkitt lenfoma D) Osteoblastom E ) B hücreli lenfoma



D oğru cevap: D



Sorunur, amacı germ tüp testinin Candida enfeksiyon­



:



(TTB 2 E Y LÜ L 2011}



— —-



larının tanısında kullanıldığının bilinmesidir. Hücre kültürlerinde üremeler en sık sitopatik etki ile belir­ lenir. Ayrıca hemabsorbsiyon, sitopatik etkinin engellen­ mesi, interferans ile üremeler belirlenebilir. Agregasyoh, piknotik etki füzyon ile sinsitya ve dev hücre oluşumu (H S V , kızamık, R S V ) belirlenebilir.



25. Influenza virüsü enfeksiyonunda oluşan antikorlar, virüsün aşağıdaki yapılarından hangisine karşı gelişir? A) Nöraminidaz C ) P proteinleri



Doğru cevap: E



19. Aşağıdaki virus ailelerinden hangisi solunum yolunu kullanmadan enfeksiyona neden olur? A) Retrovirus B ) Poxvirus D ) Coronavirus



E) Adenovirus Doğru







( T T B 2 M AYIS 2011) - - - —



-



26. Aşağıdaki viruslardan hangisi deriden girerek genital bölgede kansere neden olur? A) Rotavirus



cevap: Â



— ------------- —



D) Yapısal olmayan protein E ) R N A transkriptaz



D oğru cevap: A ,



-- ---------------------(T T B 2 E Y L Ü L 2011) ------------------------



C) Orthomyxovirus



B) R N A polimeraz i i



B) Papilloma virüs D ) Poxvirus E) Coronavirus



C ) Adenovirus



(T T B 2 E Y L Ü L 2011)-----------------------D oğru cevap: B



20. Kabakulaktan şüphelenilen bir hastada, virusizolasyonu için aşağıdaki klinik örneklerden hangisi en değerlidir? A) Kan B) İdrar C ) Balgam



D ) Dişkı E) Bronkoalveolar lavaj



■■ '



27. Aşağıdaki viruslardan hangisi en sık konjenital defektiere neden olur? A) Herpes simpleks virüsü B ) Epstein-Barr virüsü



böğrü cevap: B ' ]:\üy:V;V-r-yyÇ::



C) Sitomegalovirus



Herpes simpleks virüsün latent enfeksiyonu aşağıdaki hücrelerden hangisinde olur? A ) Epitel hücreleri



Doğru cevap: E. vvv- - - - - - - - - - - - - - - - - - (T T B 2 E Y L Ü L 2011)



A ) influenza virüsü C ) Rotavirus



Doğru cevap: E



hangisi



- - —-------



28. Primer enfeksiyondan sonra vücutta ömür boyu Sateni kalan virus aşağıdakilerden hangisidir?



E) Nöronlar



22. Aşağıdaki viruslardan gru bundandır?



D oğru cevap: C ■:^ L _ ™ _ _ _ -L ^ _ (S T S 1 M A R T 2010) —



B ) Lökositler D ) Eritrositler



C ) Monositler



D) Hum an herpesvirüs tip 6



E) Variceüa-zostervirusu



(T T B 2 E Y L Ü L 2011)-----------------------21.



( T T B 2 M AYIS 2011) —







paramyxoviridae



B ) Herpes virus D ) Rubella virüsü E ) Kızamık virüsü



A) Hepatit A virüsü C ) influenza virüsü



B) Herpes virus D) Kabakulak virüsü



E) Kuduz virüsü D o ğ ru ceva p : B



MİKROBİYOLOJİ ► 403 --------------------------(S T S 1 M A R T 2 0 1 1 )---------------------------



*



29. Aşağıdaki örneklerden hangisi Rubella virüs en feksiyonunda, virüs izolasyonu için kullanılır?



*



A) C)



Lökositler Eritrositler



B) İdrar D) Dışkı E) Balgam



*



Doğru cevap: B



*



PCR,. Polimeraz zincir reaksiyon, DNA çoğaltma yöntemidir



*



RT PCR (Revers îranskriptaz PCR)... RNA içeren tüm ürünler (virüs ve bakteriler) de kullanılır. RNA nın komplementer DNA'ya çevrildiği ve klasik PCR işleminin devam ettiği yöntemdir



-



Muftipleks PCR...Çok sayıda hedef aynı zamanda çogaltılabilmektedir



--------------------------(S T S 1 M A R T 2 0 1 1 )---------------------------



30. Aşağıdaki viruslardan hangisi hem üst/alt solunum yolu enfeksiyonu hem de keratokonjunktivit etkenidir? A) C)



Adenovirus Rotavirus



B) Herpes simpleks virüsü D) Parvovirus E) Enterovirus



Broad range PCR...Sepsis veya menenjitte etken olabilecek bakteri ve virüslerin ortak gen bögesinin çoğaltılarak kısa sürede gösterilebilmesi



Doğru cevap: A --------------------------(S T S 1 M A R T 2 0 1 2 )---------------------------



31. Suçiçeği ve zona hastalıklarının ortak özelliği aşağı dakilerden hangisidir? A) B) C) D) E)



*



Lezyon yerinde ağrı görülmesi Görüldüğü yaş grubu Döküntülerin lokalizasyonu Konjenital enfeksiyon olması Etken ajan



Doğru cevap: E



*



S P O T BİLGİLER •



Latent enfeksiyon yapan virüsler,..Herpesvirüsler (HSV, VZV, CMV, EBV, HHV-6, 7, 8), Papovavirüsler (Papilloma ve Polyma virüsler) Şervika! displazi ve neoplazi,..HPV (tip 16,18) Burkitt lenfoma, Hodgkin, Nazofarinks karsinomu.. .EBV • Hairy oral iokoplaki etkeni.. .EBV Kaposi sarkomu ve Castleman sendromu etkeni... HHV-8 Erişkin T hücreli...lenfositik lösemi...HTLV 1 -Atipik, tüylü hücreli lösemi.,;HTLV 2 - Primer hepatoseliüler karsinom.. .HBV - Lokal Ig A yanıtının etkili olduğu virüsler,..RSV, Parainfluenza, Rinovirüs, Rotavirus, Norıvalk • En şık konjenital enfeksiyon yapan...CMV En teratojen.. .Kızamıkçık Doğum sırasında bulaşan...HBV, HPV, HSV 2, HCV, HIV • Anne sütüyle bulaşan... CMV, HIV, HTLV-I, HSV, HBV. Kokzaki B, Ekovirüs Tzanck testi pozitif virüsler... Herpes simpleks virüs, Varicella zoster virüs ■ Hem sitoplazmada hem çekirdekte inklüzyon oluşturan virüs...Kızamık virüsü, CMV, İnfluenza



Baykuş gözü inklüzyon cisimciği oluşturan virüs.. •CMV Covvdry A inklüzyonu görülen virüs.. .Herpes simpleks virüs, Varicella zoster virüs Negri inklüzyon cisimciği.. .Kuduz Virüslerin üretilmesinde kullanılan ortamlar...deney hayvanları, embriyonlu yumurta ve hücre kültürleri



Nested PCR...İki aşamalı PCR yöntemidir. HCV tanısında kullanılır. Real tirne PCR (gerçek zamanlı)., . Kantitatif sonuç verebilen PCR yöntemidir. Viral yük tayininde kullanılır. RFLP (restriksiyon fragment lenght polimorfism)... Hastane enfeksiyonlarında etkenin kaynağının tesbitinde kullanılır. 16S RNA analizi, plazmid analizi, direnç analizi saptanmasında kullanılır. Branched-DNA sinyal ampiif ikasyon... Klinik örneklerdeki DNA molekülleri ile bağlantı kuran branched DNA multimerlerinin sinyal üretmesi ve bu sinyallerin ölçülmesi üzerine kurgulanmıştır



*



Southern blot hibridizasyon.. Herhangi bir kaynaktan elde edilen DNA'nın analizi için kullanılan membran blotlama ve görüntüleme tekniğidir



*



Northern blot hibridizasyon.. .RNA parçalarının elektroforezde göç ettirilip destek membrana aktarılması ve gösterilmesini ifade eder



*



İn situ hibridizasyon...Doku, organ ve hücrelerdeki özgül nükleik asitlerin belirlenmesinde kullanılan bir hibrid yöntemidir. Etkenin varlığı dışında yerleşim yerini de göstermesi Önemli özelliğidir. Özellikle HPV incelemelerinde faydalıdır. Hibrid yakalama yöntemi... Klinik örneklerde amplifiye edilmemiş DNA'ların belirlenmesi amacıyla son yıllarda geliştirilen yöntemlerden birisidir. Reaksiyonlar kemilüminesanözelliğe sahip substratlarla belirlenmekte ve reaksiyon lüminometrede tesbit edilmektedir.







Western blot hibridizasyon.. .Proteinlerin immünolojik metodlarla gösterilmesidir. Doğrulama yöntemi olarak kullanılır. Pulsed fieid jel elektroforez...Moleküler tiplendirme yöntemlerinin altın standardıdır. Genomun tamamının saptandığı yöntemdir. Hastane enfeksiyonlarında bakterilerin kaynağını saptamada kullanılır.



ANTIVIRAL İLAÇLAR VE VIRAL AŞILAR i.



A s ik io v irin etki m ekanizm ası h a n g is id ir? (Nisan-92) A) B) C) D) E)



aşağıdaki!erden



R N A polimeraz inhibisyonu D N A polimeraz inhibisyonu Virai kapsid yapımı azalır Virüsün yapışmasının engellenmesi Protein kombinasyonunu engeller



A n tiv ira l ilaç_________ j E tkili olduğu v irü s le r T u tu n m a y ı y e kapsid soyunm asını ö n le y e n le r Amantadin, Rimantadin



Soru çok basit bir temel bilgiyi sorgulamaktadır. DNA virüsü ilaçlan DNA polimeraz inhibitörüdür. RNA virüs ilaçları RNA polimeraz inhibitörüdür. Asikiovir hem virai timidin kinaz ile özellikle fosforile edilerek etkin hale gelir hem de özellikle virai DNA polimerazı inhibe ederek seçici etkisini gösterir. D N A virüsü ilaçları genel olarak D N A polimeraz inhibisyonu yaparlar. A s ik io v ir D N A virüslerinde D N A polimeraz inhibisyonu yaparak antiviral etki gösterir. Asikiovir guanin anoloğudur. Özellikle H erpes sim pieks virüsü ve Varicella zo s te r virüsünün replikasyonunu güçlü şekilde inhibe eder. Ribavirin, R N A olmaktadır.



polimeraz



inhibisyonu



Tablo: Antiviral ilaçların Etki Mekanizmaları ve Etkili Oldukları Virüsler



yaparak



etkili



Proteaz inhibitörleri, virai kapsid yapımını azaltır. A ID S tedavisinde kullanılırlar. Proflaksi için kullanılan immünglobulinler, virüsün hücreye yapışmasını engelleyerek etkilidirler.



influenza A D N A p o lim e ra z in h ib itö rle ri



Asikiovir, valasiktovîr



Herpes virüsler



Foskarnet



CMV, HSV, VZV, HIV



Gansiklovır



CMV



Sîdofovir



HPV, CMV



Trifluorotimidin



Herpes keratitinde lokal olarak



lyodoksuridin



Herpes keratitinde lokal olarak



Vidarabin



HSV, VZV



N ü k le o zîd Te rs fra n s k n p ta z in h ib itö rle ri Zidovudin (azidotimidin, AZ T)



h iv :-.:



Didanozin (Dideoksiinozın)



HIV



Zalsitabin (Dideoksisitidin)



HIV



Stavudin: ; ; Vv//: _



HIV :



Tenofovir



HIV;



y



HIV, HBV



Lamivudin



N ü k le o zid o írhayari t é r s tra n s k rip ta z in h ib ito r le rı



Doğru cevap: B



Nevir apin



HIV



Delavirdin



HIV



Efavirenz



HIV



• Asikiovir Herpes simpieks virüs ve Su çiçeği vi­ rüsünün tedavisinde kullanılır. Sitom egalovirüs'te kullanılmaz.



Proteaz inhibitörleri



• Hem virai tim idin kinaz ile özellikle fosforile edilerek etkin hale gelir hem de virai DNA polim erazı inhibe ederek seçici etkisini gösterir.



indinavir



HIV



Sakinavir



HIV



Nelfinavir



HIV



Ritonavir



HIV



Füzyon inhibitörleri HIV



Enfuvirtid



N o ra m ih id a z in h ib itö rle ri Oseltamivir



influenza A ve B



Zanamivir



Influenza A ve B G u a n in analoğu se n te z in h ib ıto rü



Ribavirin



HCV, RSV. influenza A ve B (aerosol formda) întegraz fnhibitörü



Raltegravir



HIV C C R -5 koreseptör antogonisti



Maraviroc



HIV



2. Hamile bir kadına aşağıdaki aşılardan hangisi kesinlikle yapılmaz? (Eylül-94) A) Tetanoz C) Grip aşısı



Kızamıkçık aşısının, gebeliğin erken döneminde yapıldığı takdirde fetusu enfekte edebildiği görülmüştür. Bu nedenle gebelik süresince kızamıkçık aşısı kontrendikedir. Hatta kızamıkçık aşısı yapılan kadının en az bir a y süre ile gebe kalmaması önerilmektedir. Tetanoz aşısı, toksoid aşıdır. Güvenli bir aşıdır. Gebelere rutin olarak yapılan aşılardandır.



Grip aşısı, ölü virüs aşısıdır. Güvenli aşıdır. Pandemilerde gebelere uygulanmalıdır. toksoid



aşıdır.



Gebelerde



Diğer



Tablo: Virüs aşılarının tipleri C anlı aşının a v a n ta jla rı



uygulanmamalıdır.



aşısı,



aşıdır.



Doğru cevap: D



B) Rubella D) Difteri aşısı E) Hepatit B aşısı



Soru asıl olarak canlı atenüe aşıyı sorgulamaktadır. Canlı atenüe aşılar gebelere ve immünsupresif hastalara



Difteri



Hepatit B v irü s aşısı rek om binant seçenekler canlı atenüe aşılardır.



güvenle



kullanılabilir.



Hepatit B aşısı, rekombinant aşıdır. Gebelere güvenle yapılabilir.



Ö lü aşının a v a n ta jla rı



Uzun süreli ve kalıcı bağışıklık oluşturur, T lenfositleri en güçlü uyaran aşıdır



Aşının kendisinin enfeksiyon yapma riski yoktur



Oral uygulananlarda (oral polio aşısı) sistemik antikorlara ek olarak lokal Ig A yapımına neden olur



Hamilelere ye immün süpresyonlu kişilere uygulanabilir



Dışkıyla yayılarak diğer çocukların aşılanmasına neden olur. Ancak bu aynı zamanda immün süprese bir çocuğa da bulaşabileceği için dezavantaj olarak da sayılabilir



Taşınması ve saklanması daha kolay ve raf ömrü daha uzundur



C anlı aşının d e za v a n ta jla rı



Ö lü aşının d e z a v a n ta jla rı



Taşınması ve stoklanması zordur, raf ömrü kısadır



Sadece sistemik antikor yanıtına neden olurlar. Lokal Ig A sentezletici etkileri yoktur



Aşının kendisi enfeksiyona neden olabilir



Daha zayıf ve daha kısa süreli bağışık yanıt oluştururlar, rapel dozları gerekir



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 405



Doğru cevap: B Hamile kadınlara canlı (atenüe) aşılar yapılmaz. Kızamık, kızamıkçık, kabakulak, su çiçeği ve oral poliomyelit aşıları gibi. Gebelere uygulanabilen canlı aşı; sarı humma aşısıdır.



3.



A s ik lo v ir aşağıdakilerden hangisini etkili olm aktadır? (Eylül-96) A ) DNA bağımlı RNA polimeraz C ) DNA polimeraz



inhibe



ederek



B ) Timidilat kinaz D) Revers transkriptaz



E) Viral penetrasyonu engelleyerek



Sorunun amacı “DNA virüsü ilaçları DNA polimeraz inhibitörüdür” temel bilgisini sorgulamaktadır. Asiklovir, DNA polimeraz inhibitörüdür. Asiklovir hem viral tim idin kinaz ile özellikle fosforile edilerek etkin hale gelir hem de özellikle viral D N A polim erazı inhibe ederek seçici etkisini gösterir.



Timidilat kinaz,



herpes simpleks ve V Z V yapısında bulunan ve asikloviri aktive eden bir viral enzimdir.



Aşı uygulanması sırasında kişide gizli bir viral enfeksiyon varsa aşı virüsü interfere olabilir



Tablo: Virüs aşılarının tipleri



A zid o tim id in ve lam ivu din gibi ilaçlar A ID S tedavisinde kullanılan Revers transkriptaz inhibitörleridir.



C anlı (A te n ü e ) aşılar



A m a n ta d in grip tedavisinde kullanılan ve virüsün hücreye viral penetrasyonu ve soyulmasını engelleyerek etkili olurlar.



• Çiçek • Poliomyelit (Sabin) • Kızamık • Kabakulak • Rubella • Su çiçeği • Adenovirüs (3, 4, 7, 21) • Sarı humma • Rotavirüs



Doğru cevap: C 4.



İmmün süprese konakta ve hamilelerde kontrendikedir (Gebelerde sarı humma aşısı kullanılabilir)



Canlı atenüe olm ayan h a ng isidir? (Eylül-2000) A ) Kızamık C ) Oral poliomyelit



viral



aşı



aşağıdakilerden



B ) Kabakulak D) Hepatit B virüs aşısı



Ö lü (İn a k tif) aşılar • Hepatit A (tüm virüs) • Poliomyelit (Saik) • Kuduz (tüm virüs) • Influenza (subunit)



R e k o m b in a n t (s u b u n it) aşılar • Hepatit B • İnsan papilloma virüs (HPV)



E) Rubella



Soru asıl olarak gebelerde ve immünsupresiflerde güvenli olan aşıyı sorgulamaktadır. Aşıların hangi grupta olduğu ve bu grupların özelliklerinin bilinmesi sınavlarda sık olarak karşımıza çıkmaktadır. ı



ler ve Viral Hastalıklar



406



4 TÜM TUS SORULARI



Hepatit C virüs



Herpes simpleks virus Tip İ v e 2 -



interîeron-aita ■Ribavirin



- Acydovir - Odofovir - Famddovir - Foscamet



İnsan İm m ün Yetmezlik Virüsleri 1 ve 2 Nükieozid anaioğu revers trankriptaz inhibitörieri -Abacavir sulfate - Stavudine -Dldanosine -Zaldtabine - Lamivudirıe - Zidovudine



Sitomegaloviriıs - Odofovir - Foscamet - Ganddovir



Nonnükleozid revers transkriptaz inhibitörieri - Delavîrdine - Efavirenz - Nevirapine Proteaz inhibitörieri - Amprenavir - Neifinavir - Indinavir sulfate - Ritonavir - Lopinavir - Saquinavir



- Ganddovir - Pencidovir - Valacydovir - Vidarabine



Varicella*zoster virüs



Füzyon inhibitörü -Enftjvirtid



- Acydovir - Famddovir - Valacydovir



Matürasyon inhibitörü - Bevirtmat



İntegraz inhibitörieri - Raltegravir CCR-5 koreseptör antagonist! -HIV



Şekil: Antiviral ajanların terapötik kullanımları



Gama globülinler tarafindan bloke edilir íNüíispesiñk)



Amantadin tarafından bloke edilir (influenza A )



Fomivirsen tarafından bloke edilir (C M V )



Pürin ve pirimidin analoglan, revers transkriptaz inhibitörieri.



Nöraminidaz İnhibitörieri tarafindan bloke edilir (influenza)



Metisazon tarafindan bloke edilir. Rifampin tarafından bloke edilir (Vaccinia)



Şekil: Antiviral ilaçların etki bölgeleri



En iyi aşı canlı atenüe aşıdır. Çünkü lokal IgA yanıtı ve sitotoksik T- lenfosit cevabını en iyi uyaran aşı.



Tablo: Virüs aşılarının tipleri ve uygulama şekiller! H a s t a lı k



A şı T ip i



U y g u l a m a Ş e k li



C a n lı a te n ü e (S a b in )



O ra l



Ö lü (S a ik )



D e ri a ltı



Kızamık . /.Ç



C a n lı a te n ü e



D e ri altı



Kabakulak . :



C a n lı a te n ü e



D eri altı



Rubella , C C s



C anlı a te n ü e



D e ri a ltı



Suçiçeği



C anlı a te n ü e



D e ri a ltı



H e p a titA



Ö lü



Kas içi



Hepatit B



R ek om bina nt



Kas içi



inftuenza



Ö lü



Kas içi



Kuduz



Ö lü



Kas içi



Âdenovirüs



C anlı a te n ü e



O ra l



Çiçek



C a n lı vaksinya virüsü



Potiomyelit



* Canlı aşıların dezavantajı immünsupresif ve hami­ lelere verilememesidir. 6.



A ) Zarf glikoproteinleri B) Matriks proteinleri C) Nükleokapsit D ) Viral RNA polimeraz E ) Viral nükleik asit



Soru ilk bakışta karmaşık gibi görünmekte ve detaylı bir bilgi istiyor hissi vermektedir. Soru aslında hemaglütinin ve nöraminidaz yapılarının zarf glikoproteinleri olduğunu bilmemizi ve influenza tedavisinde kullanılan iki grup ilacın da zarf glikoproteinlerine karşı hazırlandığını bilmekle yapılabilmektedir, influenza virüsünün en antijenik peplomerleri, antikor oluşan peplomerleri, aşıda kullanılan peplomerleri gibi tüm soruların cevabı hemaglütinin ve nöraminidazdır.



D e ri içi (d e riy i ç iz e re k )



Domuz Ğribi Aşısı (HİNİ); Parçalı (Splitted) virüs aşısıdır. İnaktif aşıdır. Diğer mevsimsel grip aşıları da split aşılardır, parçalanmış virüslerin dikenlerinden hazırlanmıştır ve hemaglütinin ile nöraminidaz içerir. 5.



Sitotoksik T-le nfosit uyaran aşı tipi



influenza virüs tedavisi, diğer viral tedavilerden farklıdır. Diğer birçok virüs tedavisinde kullanılan ilaçlar viral enzimi inhibe ederek etkilidir. Ancak grip tedavisi ilaçları virüsün hücreye girmesini veya replike olduktan sonra virüsün salınmasını inhibe etmektedir. Amantadin



ve rimantadin, virüsün hücreye tutunup soyulmasını önler.



cevabım en kuvvetli şekilde aşağıdakiierden h ang isidir?



(Eylül 2003)



ile



Virüsün hücreden çıkmasını engellemektedir.



inaktif bakteri aşıları Kapsül polisakkarit aşılar Canlı atenüe virüs aşıları Saflaştırılmış viral kılıf aşıları



Matriks proteinleri, tomurcuklanmayı sağlayan proteindir. Nükleokapsid, virüsün kapsid ve nükleik asitten oluşan yapısına verilen isimdir.



Soru asıl olarak “canlı atenüe aşı hücresel bağışık yanıtı uyarır, ölü aşı ise humoral bağışık yanıtı uyarır. ” Bilgisini sorgulamaktadır.



Viral RNA polimeraz, R N A virüslerinin replikasyonda kullandıkları enzimleridir. Enzimlere karşı bağışık yanıt gelişmez. Viral ilaçlar genelde viral enzimleri inhibe ederek replikasyonu baskılar. Ribavirin R N A polimeraz inhibitörüdür.



Viral yapılardan hazırlanan canlı atenüe virüs aşısı tıpkı bir virüs enfeksiyonunu taklit ettiği için kuvvetli bir sitotoksik T lenfosit cevabını uyarır. Sitotoksik T lenfositlerinin temel işlevleri tümör hücreleri, allograft hücreleri, virüsle enfekte hücreleri öldürmektir. Bu nedenle bakteriyel toksoid aşılar, inaktif bakteri aşıları ve kapsül polisakkarit aşısı sitotoksik T-le n fo sit cevabını uyarmaz. Canlı atenüe olmayan aşılar genel olarak antikor sentezini artıran aşılardır.



hemaglütinin



Zanamivir ve Oseltamivir ise nöraminidaz inhibitörüdür.



A ) Bakteriye! toksoid aşılar



B) C) D) E)



influenza profilaksisi ve tedavisinde kullanılan nö ro m in id az inhibitörleri v irü sü n hangi ko m ponentine etki ederler? (Eylül 2003)



Viral nükleik asit, yapısına immün yanıt gelişmez. Antiviral yaklaşımda etkisi yoktur.



Doğru cevap: A



Amantadin ve Rimantadin virüsün hücreye giri­ şini Oseltamivir ve Zanamivir virüsün hücreden çıkışını inhibe eder.



Bakteriyel toksoid aşılar, humoral bağışık yanıtı uyarırlar. inaktif bakteri aşıları, humoral bağışık yanıtı uyarırlar. Kapsül polisakkarit aşılar, T lenfositten bağım sız yanıt oluştururlar. IgM ve lgG2 yaınıtı baskındır. Bu aşıya karşı ömür boyu yanıt oluşmaz. Sürekli rapel yapılması gereklidir. Saflaştırılmış viral kılıf aşıları yine kapside karşı antikor oluşumunu uyarmaktadır.



Doğru cevap: D



7.



A şa ğıdakiierd en hangisi, hazırlanm asında u ygu lanan de ğ ild ir? (Eylül 2006)



virüs aşılarının yöntem lerden biri



A ) Çok sayıda pasajlarla attenüasyon



B) C) D) E)



Fiziksel ve kimyasal ajanlarla inaktivasyon Polisakkarit izolasyon ve purifikasyon Ökaryotik hücrelerde rekombinasyon Birden fazla farklı aşı suşu ile kombinasyon



r Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 407



irüsler ve Viral Hastalıklar



408 < TÜM TUS SORULARI



r



Z a y ıf la t ıl m îş P a to je n



ölü patojen multipl uyarı sağlamaz. Aşının antijenik içeriği im m ü n c e v a b ı belirler.



Z a y ıfla tılm ış patojen kon ak vücud und a multipl antijenik stim ülasyonun devam ını sağlar.



D ozların tekrarlanm ası gerekir.



Te k d o z aşı ile uzun süreli immünite sağlanır (yıllarca)



Hücresel imm üniteyi çok a z uvarır.



Genellikle hücresel immüniteyi uyarır.



B A K T E R IY E L H A S T A L IK L A R !



K ız a m ık K ab ak ula k Polio (s a b in ) V a ric e lla -zo s te r A d e n o v iru s infeksiyonları S a rı h um m a K ız a m ık ç ık Su çiçeği



• Bütün orga nizm a nın yerine patojenin antijenik parçalan veya ürünleri aşı hazırlam ada kullanılabilir. Bakteri kültürlerinden filtrasyon ile veya D N A rekom binasyon »Tek nik le ri ile hazırlanır. • Toksinlere karşı aşı hazırlanabilir.



A se lü le rp e rtu sis (B . pertussis antijeni) Ş a rb o n (kültürden izo le edilen non infektif) Difteri (to k so id) Te ta n o z (to k s o id ) Lym e hastalığı (re k o m b in a n ta ş ı) M eningokokal e n fe k s iyo n la r P n öm okokal en fe k s iyo n la r H . in flu e n za tip B enfeksiyonları



Boğm aca K ole ra Veba Tifo id ateş Q ateşi



Tifoid ateş B C G , Tu la re m i



V IR A L H A S T A L IK L A R



P a to je n in m ik r o b iy a l p a rç a la n v e y a ü rü n le ri



Ö lü P a t o j e n



Polio (s aik ) H e p a titA T ü m v ir ü s Kuduz J a p o n ensefaliti



H epatit B (inaktive y ü z e y antijeni, rekom binan +antijen Influenza (h e m o g lü tin in )



K o n ju g e P o iis a k k a rid a ş ıla r A ntijenik polisakkaritlerin protein ile k ovalent b a ğ la n m a s ı ile im m ün ce v a p oluşturulabilir. 2 yaş altındaki ç o c u k la rd a c e va p iyi değildir.



Şekil: Hastalıklar ve aşı komponentleri İlk bakışta zor bir soru gibi görünmesine rağmen



Ökaryotik hücrelerde rekombinasyon, hepatit B aşısı gibi



virüsün



aşılarda kullanılır.



yapısında



poiisakkarit



yapı



bulunmadığı



hatırlanarak çözülebilecek sorudur. Tüm bahsedilen yöntemler aşı hazırlamasında kullanılan yöntemlerdir. Poiisakkarit yapı izolasyonu, bakteri aşıları için (özellikle kapsüllü bakteriler) kullanılan bir yöntemdir. Virüs aşılarında bu yöntem kullanılmaz.



Birden îb z İb fark!! ssı suşu üg kombinasyon, grlp virüsü gibi aşılarda birden fazla serotipi aşıda kullanma amacı ile uygulanır.



Doğru cevap: C 8.



Poiisakkarit



izolasyon



ve



purifikasyon,



kapsüllü



bakterilerde aşı eldesinde kullanılır.



Çok



sayıda



pasajlarla



(Nisan 2008)



attenüasyon,



canlı viral aşı sentezinde kullanılan yöntemlerden birisidir. Fiziksel ve kimyasal ajanlarla inaktivasyon ölü aşı sentezinde kullanılan bir yöntemdir. ökaryotik hücrelerde rekombinasyon, Hepatit B aşısı gibi aşılarda kullanılır. Birden fazla farklı aşı suşu ile kombinasyon grip virüsü gibi aşılarda birden fazla serotipi aşıda kullanma amacı ile uygulanır.



Fiziksel ve kimyasal ajanlarla inaktivasyon, sentezinde kullanılan bir yöntemdir.



Aşağıdaki antiviral ajanlardan hangisi e tk is in i viral polim erazı inhibe etm ek yoluyla g ö ste rm e z?



ölü



aşı



A ) Vidarabin C) Gansiklovir



B) Zidovudin D) Foskarnet E ) Trifluridin



Sık kullanılan antiviral ilaçların etki mekanizması sorgulanıyor. Gerçekte; doğru cevabı olmayan bir soru... Sorudan ne denmek istendiği anlaşılıyorsa da, soruyu soranlarca unutulmuş olan çok önemli bir ayrıntıyı belirtmeliyiz. Z id o v u d in (A Z T ) bir reverse transcriptase



MİKROBİYOLOJİ ► 409 (R T ) inhibitörüdür ve HIV-1 ve 2 ’ye etkisi de viral R N A ’dan D N A oluşumunun engellenmesidir. Ancak dikkate alınmamış olan ayrıntı; R T ’nin de bir viral polimeraz (RN A'ya bağımlı D N A polimeraz) olduğudur. Neyse, çoğunluğun doğru yapma olasılığını düşünerek ses çıkarmıyoruz. Bu soru daha güzel sorulabilirdi.



Zidovudin, (A Z T ) bir reverse transkriptaz (R T ) inhibitörüdür ve HIV-1 ve 2'ye etkisi de viral R N A ’dan D N A oluşumunun engellenmesidir.



Vidarabin, özellikle herpesvirüs tedavisinde kullanılan bir antiviral ilaçtır. Gansiklovir,



sitomegalovirüs tedavisinde kullanılan bir



antiviral ilaçtır.



Foskarnet, herpesvirüs tedavisinde kulalnılan bir antiviral ilaçtır.



• Ribavirin ise H e p a tit C tedavisinde kullanılır.



Lamivudin, E n te ca vir, A d e fo v ir; Revers tra n s ­ k rip ta z enzimi üzerine etkiyle H B V ve H İ V teda­ visinde kullanılır.



10. Kuş g rib in in (influenza A su b tip H5N1) oral yolla tedavisinde en u y g u n olan ve karaciğerde m etaboiize edilebilen ilaç aşağıdakilerden hangisidir?



(Eylül 2009) A ) Oseltamivir C ) Rimantadin



B) Amantadin D) Zanamivir



E) Vidarabin



Trifluridin, herpesvirüs tedavisinde kullanılan bir antiviral ilaçtır.



Doğru cevap: B 9.



• Lamivudin, Famsiklovir ve A d e fo vir H e p a tit B tedavisinde



İnsan im m iin yetm ezlik v irü sü tip 1 ve tip 2 ile hepatit B virü sü üzerinde etkin olan antiviral ilaç aşağıdakilerden h ang isidir? (Nisan 2008) A ) Gansiklovir C ) Trifluridin



B ) Amantadin D ) Sidofovir



E) Lamivudin



Soru asıl olarak replikasyonu ve viral enzimleri benzeyen iki virüsü sorgulamaktadır. H IV ve H B V virüsü replikasyonda revers transkriptaz enzimi kullanırlar. Hem H B V hem de H IV tedavisinde kullanılabilen ilaçlar; Lamivudin, Adefovir ve Entecavir’dir.



Son yıllarda görülen kuş gribi ve domuz gribi tedavisinde amantadin değil zanamivir ve oseltamivir verilmesi gerektiğini vurgulayan bir soru. Oseltamivir, influenza virüsünün enfekte hücreden saiımmını engelleyerek etkili olan nöraminidaz inhibitörü ilaçtır. Hem influenza A hem de B ’ye etkilidirler. Oseltamivir oral yoldan kapsül formunda alınır ve karaciğerde metaboiize edilir. Amantadin, grip tedavisinde ve proflaksisinde kullanılan amantadin iyi bir çeldiricidir. Viral M2 proteini işlevini bozarak virüs zarfı ile hücre membranı füzyonunu inhibe ederek etkili olur. İnfluenza A ’ya etkilidir. İlk 48 saatte önleyici etkisi vardır.



Zanamivir, oseltamivirle aynı amaçla kullanılır ancak



inhalasyonla kullanılması nedeniyle cevap değildir.



transkriptaz inhibitörüdür.



Rimantadin, amantadine göre daha az yan etkili olan bir antiviral ilaçtır. Amantadin ile aynı endikasyonlarla kullanılır.



Gansiklovir, C M V enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılır.



Vidarabin,



Lamivudin, H B V ve H IV tedavisinde kullanılan revers



Amantadin, influenza virüsün korunma ve tedavisinde



adenin analoğudur. H S V Asiklovirden daha az etkili ve toksiktir.



üzerine



etkilidir.



Doğru cevap: A



kullanılır.



Trifluridin, Herpes simpleks virüs ve Varisella zoster virüs enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılır.



Sidofovir, C M V enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılan



Amantadin ve Rimantadin virüsün hücreye g iri­ şini, Oseltamivir ve Zanamivir virüsün hücreden çıkışını inhibe eder.



bir antiviral ilaçtır.



Doğru cevap: E NH2



NH



11. A şa ğıdak i antiviral ajanlardan hangisi, karşısında verilen viru sların neden old u ğu enfeksiyonların tedavisinde k u llanılm az? (Mayıs 2011)



A ) M2 iyon kanalı inhibitörü - Variceila-zoster virüsü B) Revers transkriptaz inhibitörü - Hepatit B virüsü C ) Proteaz inhibitörü - insan immün yetmezlik virüsü D) Nöraminidaz inhibitörü - İnfluenza tip A ve B virusları E) Tiroidin kinaz inhibitörü - Herpes simpleks virüsü



OH Sitozin Şekil: Nükleozid Anatogları ve Nükleozidlerin yapısal benzerliği



Sorunun iki doğru cevabı bulunmaktadır. ÖSYM tarafından doğru seçenek olarak açıklanan A seçeneği zaten yanlış ilaç ve tedavi eşleştirmesidir. Fakat E seçeneğinde yer alan bilgi de açıkça yanlıştır. Herpes simpleks virus tedavisinde kullanılan D N A polimeraz inhibitörü olan ilaçlardan birisi asiklovirdir. ilacın etkili olabilmesi aşamaları aşağıda verilmiştir:



Virüsler ve Viral Hastalıklar



M



r ve Viral Hastalıklar



410 < TÜM TUS SORULARI 1.



Asiklovir, virüsle infekte hücrenin içerisine girer.



2.



Virüs tarafından kodlanan (viral) timidin kinaz (T K ), asikloviri monofosforile eder.



3. Asiklovir monofosfat sellüler enzim lerle di- ve trifosforile edilir. 4.



Asiklovir, sentezlenmekte olan yeni D N A zincirine adeta g u a n o zin m iş gibi girer. D N A polim eraz e nzim in ce pirofösfat koparıldıktan sonra D N A zincirinin ucuna en son eklenen asiklovirde şeker (deoksiriboz) bulunmadığı için de zincire artık yeni nükleozidler eklenemez.



Yani, anlaşılacağı gibi asiklovir bir T K inhibiiörü değil, tersine sadece viral T K varlığında aktive olan bir guanozin analoğudur (benzeridir). Seçeneklerde kullanılan timidin kinaz inhibitörü ifadesi yanlıştır. Sonuç olarak iki seçenek de eşit ve majör anlamda yanlış bilgi içerdiği için doğrudur.



13. Aşağıdakilerden hangisi, HîV-l enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılan non -n ü k le o zid revers transkriptaz enzim inhibitörü antiviral ilaçlardan biri değildir? (Nisan 2013) A ) Zidovudin C ) Tenofovir



B ) Ritonavir D) Abakavir E ) Didanozin



Trajikomik bir soru. Seçeneklerin hiç birisinde non-nükieozid revers transkriptaz enzim inhibitörü B U L U N M A M A K T A D IR .



Sorunun amacı H IV infeksiyonu tedavisinde kullanılan ilaçların etki mekanizmasını sorgulamaktır. Ancak soruda non-nükleozid R T inhibitörü olmayan ilaç sorulmakta halbuki ritonavir dışında tüm ilaçlar nükleozid analoğudur. Zidovudin; nükleozid analogu olan bir R T inhibitörüdür. Ritonavir; bir proteaz inhibitörüdür. Tenofovir nükleozid analogu olan bir R T inhibitörüdür.



Doğru cevap: A, E



Abakavir nükleozid analogu olan bir R T inhibitörüdür. Didanozin nükleozid analogu olan bir R T inhibitörüdür.



12. I. Rubella virüs II. Parainfluenza virüs III. Varicella zoster virüs IV. Hepatit C virüs G ü n ü m ü zd e , yukarıdaki enfeksiyon larında n aşı (Eylül 2012)



Antiretroviral tedavide kullamlan ilaçlar ve etki mekanizmaları vim slardan hangilerinin ile korunu lm akta dır?



A ) I ve II C ) II ve II!



B ) I ve III D ) II ve IV E ) III ve IV



Sorunun amacı; pratikte yer alan klasik aşı bilgisini sorgulamaktır. Rubella virüs aşısı M M R (Mumps, measles, rubella) kombine aşı içerinde yer almaktadır. Varicella zoster virüs aşısı rutin aşılama protokolünde yer alan canlı aşıdır. Parainfluenza virüs aşısı köpeklerin prosedüründe yer alan bir aşıdır.



rutin



aşılama



Hepatit C virüsü zarf yapısını sürekli değiştirerek mutasyonlara neden olduğundan aşısı yoktur.



T a b lo : V irüs aşılarının tip le ri C a n lı (A te n ü e ) aşılar • Çiçek • Poliomyelit (Sabin) • Kızamık ® Kabakulak • Rubeiia • Su çiçeği • Adenovirüs (3, 4, 7, 21) • San humma ® Rotavirüs



L Doğru cevap: B



1 Ö lü (İn a k tif)



• Hepatit A (tüm virüs) • Poliomyelit (Saik) • Kuduz (tüm virüs) • Influenza (subunit)



1



R e k o m b in a n t (s u b u n it) aşılar • Hepatit B • İnsan papilloma virüs (HPV)



Revers transkriptaz inhibitörleri (RTİ) Nükleozit analoğu RTİ • Azotimidin (Zidovudin) • Didanozin • Zalsitabin ® Stavudin • Lamivudin • Abakavir • Emtrisitabîn



Revers Revers Revers 1 Revers Revers Revers Revers



transkriptazm inhibisyonu transkriptazm inhibisyonu transkriptazm inhibisyonu transkriptazm inhibisyonu transkriptazm inhibisyonu transkriptazm inhibisyonu transkriptazm inhibisyonu



Nükleotit analogu RTİ • Adefovir dipivoksil • Tenofovir disoproksil



Revers transkriptazm inhibisyonu Revers transkriptazm inhibisyonu



Noonükleozit RTİ • Nevirapin • Delavirdin ® Efavirenz



Revers transkriptazm inhibisyonu Revers transkriptazm inhibisyonu Revers transkriptazm inhibisyonu



Proteaz inhibitörleri • Sakinavir ® indinavir • Ritonavir • Nelfinavir • Lopinavir/ritonavir • Atazanavir •Amprenavir • Tripranavir



Virüsün girişini bloke eden ajanlar ® Enfuvirtid



HIV HIV HIV HIV j HIV HIV HIV HIV



p ro te z proteaz proteaz proteaz proteaz proteaz proteaz proteaz



pnriminin enziminin enziminin enziminin enziminin enziminin enziminin enziminin



inhibisvonu inhibisyonu inhibisyonu inhibisyonu inhibisyonu inhibisyonu inhibisyonu inhibisyonu



Viral füzyon proteinine bağlanır



İntegraz inhibitörü • Raltegravir



CCR-5 koreseptör antagonist ®Maraviroc



Matürasyon inhibitörü • Bevirimal



Doğru cevap: YOK N O T ; Bu soru Ö S Y M ta ra fın d a n iptal e dilm iştir.



MİKROBİYOLOJİ > 41 i



Bu Konu Hakkında



Aşağıdaki enzimlerden hangisi HIV infeksiyonu tedavisinde kullanılmaz şeklinde algılanarak çözülebilecek kolay sorular topluluğundayız. Bu sorular Farmakoloji bilgileriyle de cevaplanabilmektedir.



POTANSİYEL SORULAR (E -13) 1. HIV infeksiyonu tedavisinde aşağıdaki inhibitörlerden hangisi kullanılmaz? A) C)



Entekavir Maravirok



ANTİRETROVİRAL TEDAVİ



B) Raltegravir



HIV



D ) Sakinavir



tarafından önerilen uygun üçlü kombinasyonlar halinde



infeksiyonu/AlDS'in



antiviral



tedavisi,



W HO



uygulanmalıdır. Virüsün konak hücre ile ilişki sırasına göre



E) Zanam ivir



antiretroviral ilaçlar şöyle gruplandırılabilir. 2.



Elvitegravir insan İm m ü n yetm ezlik virüsü (HiV)'nün



0



aşağıdakilerden hangi enzimini inhibe ederek antiviral



CCR5 kemokin virüsün



reseptör antagonist!:



gpl20'sinin,



CCR5



kemokin



Maravirok, reseptörüne



etkinlik gösterir?



bağlanmasından



A) B) C) D) E)



bağlanır. Bunun sonucunda da virüs CCR5'e tu tunam az.



Revers transkriptaz inhibitörleri İntegraz inhibitörleri Heiikaz inhibitörleri Proteaz inhibitörleri Füzyon inhibitörleri



M aravirok



sorumlu



sadece



kanında



kullanan



virüslerin



V3



mutasyona



lupu



parçası



olan V3



CCR5



varlığında



lupuna



ko-reseptörünü



kullanılır.



uğramış olan ve



Kanında,



CXCR4



ko-



reseptörlerini kullanmaya başlayan T-tropik virüslerin saptanması halinde bu İlaç kullanılmamalıdır.



3.



HIV



infeksiyonu



tedavisinde



en



uygun



kombinasyon aşağıdakilerden hangisidir?



ilk adım



0



F ü zyo n



in h ib itö r ü :



E n fu v irtid ,



HiV-1



A ) Azidotim idin + Lamivudin + Raltegravir



l 'i n



B) Azidotim idin + Ritonavir + Sakinavir



füzyonunu



gp41'ine



bağlanarak, virüsün



önler.



konak



hücreye



Sadece rutin kullanımdaki diğer



C) Lamivudin + İndinavir + Efavirenz



preparatlara



D) Tenofovir + Lamivudin + Efavirenz



olgularda kullanımı onaylanmıştır,



rağmen



viral



replikasyonun



E) Azidotim idin + Lamivudin + Enfuvirtid



Doğru cevap: 1:C, 2:B, 3:D



Konak M em branına F üzyo n (Enfuvirtid)



Revers Transkripsiyon (N R TI. N N R TI)



Hücreden salınma



C C R 5 ’e Yapışm a (M aravirok) Tomurcuklanma



Konak D N A ’sına integrasyon (Raltegravir, Elvitegravir]



infeksiyonu



tedavisinde kullanılan injektabl bir preparattır. HIV-



Toparlanma



Viral Proteinlerin Hazırlanması (Proteaz İnhibitörleri)



(C X C R 4 ve C C R 5 : Kemokin reseptörleri, R T : Revers transkriptaz, N R TI: Nükleozid R T inhibitörleri, N N R T I: Non-nükleozid R T inhibitörleri)



Şekil: Antiretroviral tedavide kullanılan ilaçlar ve etki bölgeleri



sürdüğü



r ve Viral Hastalıklar



İk



412 < TÜM TUS SORULARI



0 Nûkleozid RT inh ibitörleri (N R TI): Virat RT enzimi



DİĞER SIN AVLAR D AN SORULAR



etkinliğini inhibe ederler. Bu amaçla sıklıkla kullanılan ilaçlar; zidovudin (AİT), lam ivudin (3TC), emtrisitabin (F T C ); stavudin (d 4 T), dîdanozin (dd l) ve zalsitabin | (ddC)'dir. Bîr tim id in



------------------------ (Y D U S EKİM



bölünen hücrelere, non-tim idin anatogları (lam ivudin, ddl ve ddC) ise istirahat halindeki hücreler üzerine etkilidir.



-----------— ■



1. Aşağıdaki antiviral ilaçlardan hangisi etkinliğinin ortaya çıkması için vira! timidin kinaz enzimine ihtiyaç duyar? A ) Oseitamivir



0 N ükleotid analoğu revers transkriptaz inhibitörferi: Tenofovir bu grubun en çok kullanılan üyesidir. 0 N on-nükleozid



2008-09) —



analoğu olan A Z T aktif ve



B ) Foskarnet C ) L amivudin D) Fomivirsen E ) Asiklovir ;



v v;



RT inhibitörleri (N N R T I): HIV-1



RT



enzim ine direkt olarak bağlanırlar ve enzimin



üç



boyutlu yapışım, dolayısıyla da fonksiyonunu bozarlar.



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Asiklovinn etki mekanizması ve timidin kinazı fosforiie ederek etkinlik göstermesini tekrar hatırlayalım.



Bu gruptaki başlıca ilaçlar nevirapin, delavirdin ve efavirenzdir. Efavirenz, ilk üç ayındaki gebeler için, nöral tüp



defektîne yol açma olasılığı bulunması



nedeniyle, kontrendikedir.



A sik lo vir, viral timidin kinaz ile fosforiie edilerek etkin hale gelen antiviraldir.



0 İntegraz inhibitörleri; Raltegravir ve elvitegravir bu



O seitam ivir, nöraminidaz inhîbiiorüdür.



aşamaya etkili antiretrovirallerdir, 0 mRNA



inhibisyonu;



Kaposi



sarkomlu



Foskarnet, D N A polimeraz inhîbitörüdür;



olgularda



antiretrovirai tedaviye IFN-affa eklenir. H IV



proteaz



in h ibitö rleri;



inhibisyonundan



farklı



bir



Proteaz



inhibitörleri,



aşamada



antiviral



L a m ivu d in , nûkleozid inhîbitörüdür.



RT etki



D o ğ ru



analoğu



revers transkriptaz



cevap: E



gösterdikleri için tedavide RT inhibitörleri ile en sık kombine edilen ilaçlardır. Indinavir, sakinavir, ritonavir,



~ (Y D U S EKİM 2009) — —



-V-I.:







atazanavir, nelfinavîr, am prenavir ve iopinavır en çok kullanılanlarıdır.



2. Aşağıdakilerden hangisi influenza A ve B virüslerine karşı aktif olan nöraminidaz inhibitorüdür?



AN Tİ-R ETR O VİR AL T E D A V İ ÖNERİLERİ



A)



B) Rimantadin



Amantadin



C) Oseitamivir S Başlangıç te d a v isi: AZT v



Ä /L



E ) Lamivudin



Lamivudin + Efavirenz



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. İnfluenza virüs tedavisinde kullanılan ilaçlan tekrar hatırlayalım.



i + Lamivudin + Nevirapin



T e n o fo v ir + Lamivudin veya em trisitabin + E fa ­ virenz ^



O se ita m ivir ve Zan am ivir, influenza virüsünün enfekte hücreden salınımını engelleyerek etkili olan nöraminidaz inhibitorü ilaçlardır. Hem influenza A hem de B ’ye etkilidirler.



T e n o fo v ir + Lamivudin veya em trisitabin + E fa ­ virenz



A m anta din ve R im antadin, viral M2 proteini işlevini bozarak virüs zarfı ile hücre membranı füzyonunu inhibe ederek etkili olur. İnfluenza A’ya etkilidir, ilk 48 saatte önleyici etkisi vardır.



■/ ik in c i aşama te d a vi ö n e rile ri: İ l k adım tedavinin y e te rs iz kaldığı durum larda başlanır. ^



^



Başlangıçta A Z T kullanılmışsa: T e n o fo v ir +■ Lamivudin veya E m tris ita b in + Proteaz inhibitö’rü Başlangıçta te n o fo v ir kullanılmışsa: A Z T + Lamivudin + P ro teaz inhibitorü



D) Zidovudin



La m ivu d in ve Zid o vu d in , nûkleozid analoğu revers transkriptaz inhibitorü antiviral ilaçlardır. D o ğ ru ce va p : C



■;



■I Üçüncü aşam a te d a v i ön e rile ri: M evcut tedavi­



.... (Y D U S M AYIS 2010) _



-------



le r y e te rs iz kalınca yeni ilaçlar başlanır. 3. ^



İn te g ra z in h ibitörleri Yeni N R T T veya p ro te a z inhibitörleri



A sikfovirim onofosforileederekaktivite kazanm a sına neden olan viral enzim aşağıdakilerden h a n g is id ir? Â ) Ters transkriptaz B) D N A polimeraz C ) Ribonükleaz D) Timidin kinaz E ) Metil transferaz



Benzer soru daha önce de sorulmuştu. Asiklovinn etki mekanizması ve etkin hale gelmesi için timidin kinaz enzimine ihtiyaç göstermesini mutlaka hatırlayalım......



413



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ï Antiviral tedavide kullanılan FDA onaylı ilaçlar V irü s



A n t i v i r a l i la ç A c y c lo v ir (Z o v ira x ) P e n c ic lo v ir (D e n a v ir)



H erpes s im plex virüs



A d e n o s in e a ra b in o s id e (a ra -A , v id a ra b in e ) (V ir a -A ) lo d o d e o x y u rid in e (id o x u rid in e ) (S to x il) V a la c y c lo v ir (V a ltre x )



V a ric e lla -zo s te r virüs v e herpes s im p le x virüs



F a m c ic lo v ir (F a m u ir )



S itom e galoviris



G a n c ic lo v ir (C y t o v e n e ) P h o s p h o n o fo rm a te (fo s c a rn e t) (F o s c a vir) N e v ira p in e (V ira m u n e )



HIV



D e la v irid in e (R e s c rip to r)



N ü k le zid analoğu revers



S a q u in a v ir (In v ira s e )



tro n s k rip to z in h ib itö rle ri



R ita n a v ir (N o r v ir )



N o n -n ü k le o z id revers tra n s k rip ta z in h ib itö rle ri Proteaz in h ib itö rle ri



in d in a v ir (C rix iv a n ) N e lfin a v ir (V ira c e p t)



İnfluenza A virüs



A m a n ta d in e (S y m m e tre l) Z a n a m iv ir (R e le n za )



İnfluenza A ve B virü s le ri



O s e lta m iv ir (Ta m iflu ) in te rfe ro n y (R o fe ro n - A (in te rfe ro n a -2 a )



H e p a tit C virüsü



(in tr o n - A (in te rfe ro n a -2 b )



P apillom avirus



in te rfe ro n y



R espiratuar



R ib a v irin (V ira z o le )



sinsitiyal virüs (RSV) P ico rn a virü sle r



P le c o n a ril



 sik lo vir, viral timidin kinaz ile fosforile edilerek etkin hale gelen antiviraldir.



5. Aşağıdaki antiviral ajanlardan hangisi, HIV virüsü üzerinde secici etki gösterir?



Doğru cevap: D



Âsiklovir Herpes simpleks virüs ve Su çiçeği virü­ sünün tedavisinde kullanılır. Hem viral timidin kinaz ile özellikle fosforile edilerek etkin hale gelir hem de özellikle viral DNA polimerazı inhibe ederek seçici etkisini gösterir. ------------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 6 )--------------------------4.



 s ik lo v ir , H e r p e s s im p le k s v i r ü s e n f e k s iy o n la r ın ın t e d a v is in d e



--------------------------( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )---------------------------



a ş a ğ ıd a k i



e tk ile r d e n



h a n g is in i



A) B) C) D)



Viral Viral Viral Viral E ) Viral



timidin kinaz inhibitörleri penetrasyon blokörleri D N A polimeraz inhibitörleri revers transkriptaz inhibitörleri m R N A sentezi blokörleri



Sorunun amacı antivirallerin etki mekanizmalarının bilinmesidir. Virüslerin replikasyon sırasında kullandığı enzimlerin bilinm esi ile yapılabilecek sorulardandır. H IV virüsü replikasyon sırasında revers transkriptaz enzimi kullanır. Bu nedenle tedavisinde bu enzimi inhibe eden ilaçlar kullanılır.



g e r ç e k le ş t ir m e z ?



 ) Viral D N A inhibisyonu B) Viral replikasyonun süpresyonu Ç ) Latent virüsün eliminasyonu D) Klinik bulguların süpresyonu E ) Viral direnç indüksiyonu



R evers transkriptaz inhibitörleri, H IV enfeksiyonu tedavisinde kullanılan ilaçlardır. V iral tim idin kinaz inhibitörleri, âsiklovir için gerekli enzimdir, H S V ve V Z V tedavisinde kullanılır.



Defalarca karşımıza çıkarı asiklovirin özelliklerini tekrar hatırlayalım.



V ira l penetrasyon blokörleri, amantadin ve rimantadin influenza virüsünün penetrasyonu engelleyen ilaçlardır.



Âsiklovir hem viral timidin kinaz ile özellikle fosforile edilerek etkin hale gelir hem de viral DNA polimerazı inhibe ederek seçici etkisini gösterir, özellikle H S V ve V Z V üzerine etkilidir. CM V, E B Y y e etkili değildir. Latent virüs üzerine hiçbir etkisi yoktur.



Viral D N A polim eraz inhibitörleri, D N A virüslerinin tedavisinde kullanılır.



Doğru cevap: C



V iral m R N A sentezi tedavisinde kullanılır.



Doğru cevap: D



blokörleri,



RNA



virüslerinin



414 4 TUM TUS SORULARI (TTB 2 NİSAN 2010)



(TTB 2 NİSAN 2008) . 6.



Aşağıdakilerden hangisi antiviral mekanizmalarından biridir?



ilaçların etki



A) Q humması aşısı B ) San humma aşısı



 ) Hücre duvarı sentezi inhibisyonu B ) Hücre membranının bozulması C) Revers transkriptaz inhibisyonu D ) D N A giraz enzim inhibisyonu E ) İnterferon sentezi İnhibisyonu



C) Lyme hastalığı aşısı D ) Pnömokok aşısı E ) Tetanoz aşısı



A ş ı grupları İle ilgili çok kolay bir soru.



Antiviraİlerin etki mekanizmalarının sorulduğu bir soru d a h a . R evers tra nskriptaz etki gösteren ilaçlardır. kullanılırlar.



9. Aşağıdaki aşılardan hangisi viral aşıdır? ’ /



inhibitörleri, H IV ve H B V



antiviral tedavisinde



Sarı h um m a aşısı, canlı atenüe viral aşıdır. Diğer seçenekler bakteri aşılarıdır.



Doğru cevap: B ...



H ü cre duvarı sentezi in h ib isy o n u yapanlar, hücre m em bran işlevini b o za n la r ve D N A giraz enzim in h ib isyo n u yapanlar antibakteriyal ilaçlardır. İnterferonlar da, antiviral etkinlik gösterebilen proteinlerdir. İnterferon sentezinin inhibisyonu antiviral etkinlik yapmaz.



Doğru cevap: C \ / \ ......... . ( T T B 2 N İS A N 2008) —



( T T B 2 N İS A N 2 0 1 0 )- - - ..... ■■■-■-------



10. A şa ğıdak i



virü slerden



hangisine



karşı



aşı



ile



koruyuculuk sağlanabilir? A ) Hepatit A virüsü B ) insan immün yetmezlik virüsü C) Hepatit C virüsü D ) İnsan T hücreli lösemi virüsü E ) Hepatit D virüsü



A şı ite korulunabiien vira! enfeksiyonun sorulduğu kolay bir soru.



------- —



Hepatit A , virüsü için ölü aşı mevcuttur.



7. Aşağıdaki' antiviral ilaçlardan hangisi" vira! DNA' . ’ polimeraz inhibitörü değildir? A)



Asiklovir



C) Foskarhet



HCV, H IV ve geliştirilememiştir.



H TLV ,



H D V , enfeksiyonundan yapılması gerekir.



B ) Gansiklovir D) Vıdarabin E ) indinavir



virüslerine



korunmak



için



karşı HBV



aşı aşısı



Doğru cevap: A



A y n ı s o r u t ip i t e k r a r k a r ş ı m ı z d a ! ! ! Â n t iv ir a l ie r in e tk i



mekanizmalarının mutlaka bilinmesi



g e r e k ir .



V . ( T T B 2 N İS A N 2 0 1 0 )— — —



İndinavir, H IV virüsü tedavisinde kullanılan proteaz inhibitörü ilaçtır. Diğer seçeneklerdeki ilaçlar D N A polimerazı inhibe ederek antiviral etkinlik gösterirler.



Doğru cevap: E " 8.



Aşağıdaki virüs



11. Aşağıdaki antiviral ilaçlardan hangisi İnfluenza virüsünün nöraminidaz aktivitesini inhibe ederek etkili olur? A) C)



~ ( T T B 2 N İS A N 2009) --—



enfeksiyonlarından







v



hangisinin



-------- -



Amantadin Ribavirin



B ) Óseltamivir D ) Nevirapin E ) Lamivudin



A y n i soru ile daha önce de karşılaşmıştık. Influenza virüs tedavisini tekrar hatırlayalım.



tedavisinde virai DNA poiimerazı inhibe ederek etki gösteren ilaç kullanılır?



Z a n a m iv ir ve O seltam ivir, nöraminidaz inhibisyonu yapan ilaçlardır. İnfluenza A ve B ’ye etkili ilaçlardır.



A)



A m a n ta d in , viral M2 proteini işlevini bozarak virüs zarfı ile hücre membranı füzyonunu inhibe ederek etkili olur.



C)



Enteroviral menenjit B ) Kızamık İnfluenza enfeksiyonu D) G en ita I herpes E ) Kene ensefaliti



İnfluenza A’ya etkilidir.



DNA polim eraz enzim ini



R ibavirin, guanozin analoğudur. Guanozin sentezini ve viral m R N A sentezini inhibe eder. Birçok basamağı etkilediği için direnç sorunu oluşturmaz. RSV, HCV,



H erpes virüsler, D N Â virüsleridir ve tedavilerinde D N A polimerazı inhibe eden ilaçlar kullanılır.



enfeksiyoniannda kullanılabilir. Son yıllarda K ırım Kongo kanam alı ateşi ve SARS (Koronavirüs)’ta da kullanılmaktadır.



A y n ı s o r u t ip f te k r a r k a r ş ım ız d a !!!



DNA virüslerinin tedavisinde inhibe eden Haçlar kullanılır.



Diğer seçenekler RNA virüslerinin yaptığı enfeksiyonlardır. E n terovira l m enenjit tedavisinde pleconarii, K ıza m ık ve kene ensefalitinde Ribavirin, İnfluenza enfeksiyonunda amantadin rimantadin kullanılır.



Doğru cevap: D



İnfluenza,



kızamık,



Lassa



ateşi,



hantavirüs



N evirapin, nükieozid analoğu olmayan revers transkriptaz inhibitörüdür. H IV tedavisinde kullanılır. La m ivu d in , nükieozid analoğu revers transkriptaz inhibitörüdür. H B V ve HİV tedavisinde kullanılır.



Doğru cevap: B



MİKROBİYOLOJİ k 415



SPOT BİLGİLER •







İ n t e r f e r o n ... A ntiviral protein üretilm esini uyarır. E tk is in i 2 '-5 ' oligoaden ila t s e n te ta z ve p ro te in k in a z g ib i a n tiv ir a l e tk ili e n z im le r ü z e rin d e n ge rçe kle ştirir. I F N - a l f a . . . H B V , H C V kronik enfeksiyonları, HPV inf (kondilomata aküminata), H H V - 8 Kaposi sarkomu tedavisinde etkilidir



■■■•



R S V , H C V , İ n f i u e n z a , k ız a m ık , L a s s a a te ş i, H a n t a v i r ü s , K ı r ı m K o n g o k a n a m a lı a t e ş i ve S A R S .. .Ribavirin



-



Hücresel bağışıklığı ve mukozal I g A yapımını uyaran aşı t i p i.. .Canlı atenüe aşı



-



G e b e le r e ve i m m ü n s u p r e s i f le r e a ş ıla r...C a n lı atenüe aşı



Kendisininde virülans kazanma riski olan a şı...C a n lı atenüe aşı



I F N - b e t a . . . M ultiple skleroz,







v e r i lm e y e n



Virüsler ve Viral Hastalıklar



d



I F N - g a m a . . . k r o n ik g ra n ü lo m a tö z h a s ta lık tedavisinde kullanılmaktadır.







Amantadin ve Rim antadin... Viral M 2 proteini işlevini bozarak virüs z a rfı ile hücre membranı füzyonunu inhibe ederek etkili olur.



Canlı b a k te ri ve virüs a şıla rı. . . BCG, Adenovirüs, M M R (kabakulak, kızamık, kızam ıkçık), Su çiçeği. Sabin (oral polio), Sarı humma, Rotavirüs



*



Hüm orai immün yanıtı uyaran a ş ı.. .Ö lü aşılar G ebelere güvenle uygulanabilen a ş ı .. .Ö lü aşılar











İ n f iu e n z a A 'y a Rimantadin



e tk ili



a n t i v i r a l. .. A m a n ta d in , G ebelere yapılabilir canlı a ş ı.. .Zorunluluk va r ise sarı humma aşısı



Etkinliğinin o rta ya çıkması için viral tim idin kinaz enzimine ihtiyaç duyan a n tiv ira l.. .A siklovir



S ta n d a rt immünglobulin verilen h astalıklar. ..H e p a tit A , Kızamık, Poliomyelit



Asiklovirin etkili olduğu v irü s le r.. .H S V I ,2 , V Z V •



D N A polim eraz inhibisyonu y a p a n .. .A siklovir







C M V e n fe k siyo n la rın ın t e d a v is i... Foskarnet,







Sadece t o p ik a f k u lla n ıla n ila ç .. .Id oksu rid in, triflorotim idin







H I V t e d a v is in d e (Zidovudin, A Z T )







H B V ve H I V te d a v is in d e kullanılan nükleozid ana loğu. . . Lamivudin, A d e fo vir, Entecavir







P ro te a z inhibitörü tedavisi verilen v i r ü s . .. H I V



te m e l



H ip e rim m ü n g lo b u lin v e rile n h a s t a lık la r . . .K u d u z, H e p a tit B, Su çiçeği, R SV , C M V



G ansiklovir,



a n t i-h e r p e s



|......



i l a ç . . . A z id o tim id in



P ro te a z in h ib itö rü .. .Sakinavir, ritonavir, indinavir, nelfinavir •



H I V t e d a v is in d e f ü z y o n kullanılan.. .E n fu v irtid



i n h ib i t ö r ü



o la r a k







H I V tedavisinde- kullanılan CCk 5 antagonisti ila ç ...M a ra v iro c







H I V tedavisinde kullanılan in teg raz in h ib itö rü .. . R altegravir •







Domuz gribi ve kuş gribinde kullanılan a n tiv ira l... O seltam ivir (ora l), Zanam ivir (inhaie)



k o re s e p tö r



N öram inidaz in h ib itö rü .. .O seltam ivir, Zanam ivir •



İn f iu e n z a Zanam ivir



A



ve



B ye



e t k i l i . . .O s e lt a m iv ir ,



I



Virüsler ve Viral Hastalıklar



416
«•« \/ae gruplan



non



Adenovirüs, mukozaları tutarak konjunktivit, tonsilit, Ü S Y E , pnömoni, gastroenterit vb. hastalıklara neden olabilmektedir.



Sorum lu



H a s ta lık la r Fatal dissemme hastalık



a s k e r le r d e )



Eksüdatif farenjit (boğaz ağrısı en sık semptomdur; şiddetlidir)



Sitom egalovirüs, mononükleoz etkenidir. Ancak ayırıcı tanıda heterofil antikor testi negatiftir.



Yenidoğan



Erişkin (daha çok



Servikal LA P fhafif ağrılıdır, en sık bulgudur)







Parvovirüs B19, eritema enfeksiyozum, hidrops gibi bazı hastalıkların etkenidir.



Tablo: Adenovirüs serotipleri ve neden olduğu hastalıklar Hasta g ru p la rı



Ateş







Spienomegali, hepatomegali ve ikter belirlenebilir. Dalak çok frajildir, palpasyonla veya spontan rüptüre olabilir. Şiddetli boğaz ağrısı, membranöz tonsilit ve üst solunum yolu obstrüksiyonu gelişebilir. Damakta peteşiler tipiktir. Hastalığın tanısında heterofil antikor testi ile tarama yapılır. Gereği halinde anti-V CA IgM ile tanı kesinleştirilir.



C hlam ydia trachom atis, inklüzyonlu konjunktivit etkenidir. Oftalmía neona tarum etkenidir. Genellikle yenidoğan bebeklerde doğumdan 2 hafta sonra başlayan ve gram boyamada etkenin gösterilemediği konjunktivitlerde akla gelmelidir. Norwalk olmaz.







On sekiz yaşında bir erkek hasta ateş, baş ve boğaz ağnsi, yorgunluk, halsizlik şikayetleriyle başvuruyor. Fizik m uayenesinde lenfadenopati ve spienom egali saptanıyor. Laboratuvar incelem elerinde kan yaym asında atipik m ononükleer hücreler te sp it e d iliyo r ve heîerofil antikor testi pozitif bulunuyor. B u hastada e tke n o la ra k aşağıdaki virüslerden hangisi d ü şü n ü lm e lid ir? (Nisan 2009) A ) Parvovirüs B19 B) Adenovirüs C ) Sitom egalovirüs D) Enterovirüs E) E pstein-B arr virüsü



47.



Aşa ğıdak i h erp es virüslerden h angisi, ilişkili oidu ğu kanser tipiyle birlikte ve rilm iştir? (Nisan 2010) Herpes virü s



K anser tipi



Â) Herpes sim pleks virüsü O rofarengeal karsinom B) V aricella-zoster virüsü Skuam öz hücreli karsinom D) İnsan H erpes virüs tip 6 Kaposi sarkom u E) E pstein-B arr virüsü Nazofarinks kanseri



Virolojide en çok sorgulanan konulardan birisi onkojen virüslerdir. Kapsamlı bilgi gerektiren güzel bir sorudur. E pstein-B arr virüsü, onkojen olduğu en iyi bilinen virüslerden birisidir. Epstein-Barr virüsü, nazofarinks kanseri, Burkitt lenfoma, Hodgkin lenfoma oluşumu ile ilişkilidir. Ayrıca immünsupresif hastalarda orofarengeal bölgede tüylü hücreli lokoplakiye de neden olabilir.



MİKROBİYOLOJİ ► 433 Herpes sim pleks virüsü tip 2’nin serviks kanserine neden olduğu eski literatürde bildirilse de yeni yayınlar kanser yapmadığını bildirmektedir. Varicella-zoster virüsü, su çiçeği, zona, Rum sey Hunt sendromu, serebellit, konjenital varicella sendromu gibi tablolara neden olabilir ancak onkojen değildir. Siîom egalovirüs, mononükleoz, ensefalit, retinit, kolit, pnömoni, transplantasyon sonrası enfeksiyonlara neden olabilir ancak onkojen değildir.



DNA Virüsleri • Herpes simplex virüs • Varicella zo ste r virüs • Sitomegalovirüs • Epstein B a rr virüs • Human Herpes Virüs - 6 • Human H erpes V irü s -7 • Human H erpes Virü s - 8 • İnsan papilloma virüsü (H P V )



insan Herpes virüs tip 6, roseola infantum etkenidir. Ayrıca H IV enfeksiyonunu tetikleyici virüslerden birisidir.



RNA Virüsleri



Kaposi sarkom una neden olan H H V - 8 ’dir.



• R etrovirüsler



Doğru cevap: E



• Kızamık (? )



Burkitt lenf oma, Hodgkin lenfoma, Nazofarinks karsinomu... EBV 48. İnsan herpes virüs tip 1 aşağıdaki hangisinde latent kalır? (Aralık 2010) A) Nöron C) T hücresi



• Polyoma virüs ( J C, BK)



hücrelerin



B) B hücresi D) Salgı bezi E) M ukoepitelyai hücreler



Latent enfeksiyon yapan virüsler ve latent kaldığı yerlerin öneminden derslerimizde sık olarak bahsetmiştik. Tüm latent enfeksiyon yapan virüsler aşağıda tablo olarak verilmiştir. Herpesvirüsler zarftı çift iplikli D N A virüsleridir. Çekirdek içinde replike olurlar ve çekirdek içinde inklüzyonlar yaparlar. Zarfları çekirdek zarından oluşturulan tek virüs grubudur. Latent ya da litik enfeksiyonlar oluşturabilirler. HSV - 1, H SV - 2, VZV, deri /mukoza epitelini enfekte ederler ve nöronlarda latent kalırlar. CMV, HHV - 6, çeşitli hücreler enfekte olur ve çeşitli dokularda latent kalırlar. EBV, HH V - 8, lenfoid hücreleri (B - lenfositleri) enfekte ederler ve burada latent olarak kalırlar. Lütfen aşağıdaki tabloyu inceleyiniz.



49. Herpes sim pleks virü s ensefalîtinde kullanılması gereken örnek ve en duvarlı tanı yöntem i aşağıdakilerin h ang isind e birlikte verilm iştir?



(Mayıs 2011) A ) Beyin omurilik sıvısı ve kültür



B) Beyin omurilik sıvısı ve PCR C ) Serum ve E L IS A ile antikor



D) Serum ve floresan antikor E) Beyin omurilik sıvısı ve floresan antikor



Sorunun amacı sporadik ensefalitin en sık etkeni olan HSV-1 ensefalitinin tanısının bilinmesidir. HSV meningoansefaliti: Çoğunlukla HSV 1 sorumludur. Ani başlangıçtı, ağır bir meningoansefalit yapar. Sıklıkla fokal nörolojik bulgular ve konvülsiyon saptanmaktadır. BOS bulguları değişkendir ve yarısında eritrosit belirlenir. Mortalitesi yüksektir (% 5 0 -7 0 ). M R incelemelerinde temporal lob tutulumu çoğu kez tanıya yardımcıdır. Kesin tanı beyin biyopsisi ya da B O S’ta H S V varlığı gösterilmesi (P C R ) ile konulabilir. Erken başlanan asiklovir tedavisi mortaliteyi azaltabilir. • Sporadik ensefalitin en sık e tk e n i.. .H S V 1 * Menenjit yapan herpes simpleks v irü s .. .H S V 2



Doğru cevap: B



Doğru cevap: A



Tablo: Enfeksiyonlara yol açan başlıca insan herpesvirtisleri A lt A ile



V iru s



İlk h e d e f



Latens



N e d e n O ld u ğ u H astalıklar



a Virüs



Human Herpesvirus 1 (HSV-1) Human Herpesvirus 2 (HSV-2) Human Herpesvirus 3 (VZV)



Mukoepitelyai h. Mukoepitelyai h. Mukoepitelyai h.



Beyin duyu gangliyonları Sakrat/lomber duyu g. Torasik/beyin duyu g.



Kutanöz herpes, gingıvostomatit vb. ■" Genital herpes, aseptik menenjit Su çiçeği, zona



B Virüs



Human Herpesvirus 5 (CMV) Human Herpesvirus 6 (HHV 6 ) Human Herpesvirus 7 (HHV7)



MNL, epitelyal h. T lenfosit T lenfosit



MNL T lenfosit? T lenfosit?



Mononükleoz, konjenital enfeksiyon, PTP 6 . hastalık (roseola infantum)



Virüs



Human Herpesvirus 4 (EBV) Human Herpesvirus 8 (HHV 8 )



Epitelyal h. Lenfositler, MNL



B lenfosit B lenfosit



Mononükleoz, B lenfomatan Kaposi sarkomu



Y



Æ



Virüsler ve Viral Hastalıklar



------------------------------------------------------------



434 < TÜM TUS SORULARI 50. H e r yaş g ru bu nd a görüle bilen, gastroenterit.konjun ktivit, hem orajik sistit ve so lu n u m y o lu hastalıkları gibi çeşitli klinik tablolara neden olan D N A virüsü aşağıdakiierden h angisidir? (Eylül 2011)



İnsanlar için onkojenik olan virüsler T ra n sfo rm a s­ y o n d a rol alan



V irü s A) B) C) D)



E)



İnsan Boca virüsü Adenovirus İnsan M etapneum ovirüs İnsan Papillom a virüsü Herpes sim pleks virüs



İlgili hastalık



p ro te in v e o la yla r



D N A tü m ö r v irü s le ri



Adenovirüslerin mukozaları tutma eğiliminde olan virüsler olduğunun bilinmesi soruyu yapmak için yeterli bilgidir. Adenovirüs, insanlara direkt temas, fekal-oral, damlacık enfeksiyonu ile bulaşabilir. Askeri birlikler gibi topluca yaşanan yerlerde salgınlar oluşturur. Mukozal yüzeyleri (G IS , solunum, konjunktiva, urogenital) infekte ederler. Lenfoid dokuda latent olarak kalırlar. İnsan Metapneumovirüs, R S V ile benzer özellik gösteren solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilen virüstür. İnsan Boca virüsü, Parvovirüs ailesi içinde yeni tanımlanmış, çocuklarda soiunum yoiu enfeksiyonu, gastroenterit ve deri döküntüsü yapabilen bir virüstür. İnsan Papilloma virüsü, deri ve mukozalarda lokalize enfeksiyon yaparlar. Bazıları malignite oluşumuyla ilişkili



İnsan p a p illo m a v irU s le ri tip 16 ve 18



E6 ve E7 proteini



Servi kal displazi ve neoplazi



E p s te in -B a rr v irü s



EBNA ve LAAP proteinleri



Burkitt ienfoma Nazofarenks karsinomu Hodgkin



H e p a tit B v irü s ü



X protein



Primer hepatoselüler karsinoma



H u m a n H erpes v irü s 8



...



Kaposi Sarkomu



.



R NA tü m ö r v irü s le ri İnsan T -h ü c r e li lösem i virü s ü



Transaktivasyon yapan gen ürünleri (örn; tax)



Erişkin T-hücreli lenfositik lösemi



H e p a tit C v irü s ü



Fıbrozis



Primer hepatoselüler karsinoma



bulunmuştur.



Herpes simpleks virüs, dudak, göz, burun, genital bölge gibi deri-mukoza bileşkelerinde enfeksiyonlar yapar. Bulaşma vücut sıvıları, cinsel temasla, lezyonlardaki sıvılarla olabilir. Anneden doğum sırasında veya doğum öncesi transplasenta! olarak bebeğe geçebilir. Genelde HSV tip 2 genital, tip 1 ağız bölgesinde hastalık oluştursa



.



R N A T Ü M Ö R V İR Ü S L E R İ



da farklı bölgelerde farklı tiplerle tutulum mümkün olabilir. Genelde veziküler lezyonlar oluştururlar.



• İnsan T -h ü c re li lösemi virüsü tip 1



* Faringokonjuktival ateş ve epidemik k e ra to konjuktivit e tk e n i... Adenovirüs



• İnsan T -h ü c re li lösemi virüsü tip 2.



• Transaktivasyon yapan gen ürünleri (ö rn ;ta x ) • Erişkin T-h ü c re li lenfosit i k lösemi



-



Kapsidinde fiber çıkıntısı bulunan te k rü s. .. Adenovirüs (d iğ e r virüslerin za rfın d a )



v i­



• A tipik tüysü hücreli lösemi (h a iry celi lösemi) • İnsan T -h ü c re li lösemi virüsü tip 5 • AArtjjgn kuTcınöz IcnfofTıû



* Adenovirüs tipe özgü antijenleri.. .Penton * Adenovirüs cinse özgü a n tije n le r i... Hekzon



Doğru cevap: Â



Doğru cevap: B 51. R N A yapısın da ve onkojenik etkiye aşağıdakiierden hangisidir? (Eylül 2011)



52. Aşa ğıdak i virüslerden hangisinin tanısında kültürü kullanışlı de ğ ild ir? (Eylül 2011) sahip



hücre



virüs



A) İnsan T lenfotrofik virüsü B) A denovirüs C) Herpes virüs D) A lfavirüs E) Bunyavirüs



Kanser yapan virüsler sınavlarda sık karşılaştığımız sorulardandır. Derslerimizde defalarca vurgulanan bilgilerdendir. B ve C seçenekleri DNA virüsü olduğundan direkt elenmelidir. Diğer seçenekler arasında onkojen özellik gösteren İnsan T lenfotrofik virüsü'dür.



A) İnsan Papillom a virüsü C) Adenovirüs



B) İnfluenza virüsü D) Rotavirüs E) Enterovirüs



İlk bakışta zor soru gibi görünmesine rağmen H PV tanısı için en iyi yöntemin in situ hibridizasyon olduğunun hatırlanması ile kolaylıkla cevaplanabilir. Virüslerin üretilmesinde deney hayvanları, embriyonlu yumurta ve hücre kültürleri kullanılabilir. Embriyonlu yumurta (tavuk) özellikle aşı virüsleri (grip) için kullanılırken tan isal amaçla en sık hücre kültürleri kullanılır. Üremeler en sık sltopatlk etki ile belirlenir. Ayrıca hemabsorbsiyon, sitopatik etkinin engellenmesi, interferans ile üremeler belirlenebilir. Agregasyon, piknotik etki füzyon ile sinsitya ve dev hücre oluşumu belirlenebilir.



HPV tanısında ise en iyi yöntem in situ hibridizasyondur; hücre içinde viral nükleik asit gösterilir.



MİKROBİYOLOJİ ► 435



* Kültürü yapılamayan m ikroorganizm alar... M yco­ bacterium leprae. Treponem a pallidum, Callymatobacterium (Klebsiella) granulomatis



Doğru cevap: A



53. Aşa ğıdaki D N A viru sla n n d a n h angisinin kom pleks y a p ıd a d ır? (Nisan 2012) A) B) C) D) E)



E B V ’na karşı immünitenin araştırılmasında anti-VCA IgG en uygun testtir.



Doğru cevap: C kapsidi



Adenovirus Papillomavirus Parvovirus Poxvirus Herpesvirus



Soru farklı bir kapsid yapısına sahip virüsü sorgulayan, temel virolojide yer alan, direkt ezber bilgi niteliğindedir. Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi Poxviruslar kompleks yapıda kapside sahip D N A virüsüdür. Diğer şıklarda yer alan tüm viruslar ikozahedral yapıda kapside sahip D N A viruslarıdır. • Guarnieri inklüzyon cisim ciğ i.. .Poksvirüs • Enzim lerini yanında bulunduran D N A v irü s ü ... Poxvirus • dünüm üzde biyolojik savaş nedeniyle yeniden gündeme gelen ve riskli grupların aşılanması önerilen v ir ü s .. .Poksvirüs



Doğru cevap: D



54. Ateş, boğaz ağrısı ve yorgunluk şikâyetleriyle başvuran 18 yaşında kız hastada enfeksiyöz mononükleozdan şüphelenmektedir. Bu hastada tanının doğ rulanm ası için aşağıdaki testlerden ha ng isinin istenm esi en u y g u n d u r? (Eylül 2012) A ) Boğaz sürüntü örneğinde inklüzyon cisimciklerine bakılması B ) Atipik lenfositler yönünden kan yayması C ) An ti-V C A ve a nti-E B N A antikor titrelerinin ölçümü D) Boğaz sürüntü örneğinde sinsitya oluşumunun araştırılması E ) Monospot testi



Vaka sorusu olarak kurgulanılmış, aslında enfeksiyöz mononükleozun en sık etkeni olarak saptanan E B V ’yi sorgulayan bir tanı sorusudur. E B V enfeksiyonunda atipik lenfositler (Downey hücreleri) belirlenir. Klinik tablo ve bu bulgular mononükleoz sendromu olarak adlandırılır. HIV, CM V, T. gondii, başta olmak üzere başka enfeksiyonlarda da atipik lenfositler görülebilir.



Heterofil antikorlar



Kesin tanı için özgün antijenlere özgü antikor yanıtı araştırılır. E B V enfeksiyonunda ilk ortaya çıkan antijen EBNA’dır. Kendisine karşı antikor yanıtı geç dönemde oluştuğu için akut enfeksiyon tanısında en sık anti VCA Ig M kullanılır.



Virüsler ve Viral Hastalıklar



* H ü cre kültürü ve em briyonlu yum urtada ü re ­ tile n le r... V irüsler, klamidyalar ve riketsiyalar (zorunlu hücre içi canlıları)



lam aglütinasyonu (monotest) ya da tüpte aglütinasyon yöntemi (Paul Bunnel) ile belirlenebilir. Viral hepatitierle karışabilirken heterofil antikor testi ayrımda faydalıdır.



55. K aposi sarkom , p rim er efüzyon lenfoması vem ultisentrik C astlem an hastalığı ile ilişkili virü s aşağıdakilerden h a n g isidir? (Eylül 2012) A) B) C) D) E)



Human herpes virus 6 Herpes simpleks virus tip 1 Epstein-Barr virus Human herpes virus 8 Sitomegalowus



Kaposi sarkomunun etkeni olarak HHV-8’in sorgulandığı sorular TUS ve diğer sınavlarda sayılamayacak kadar çok karşımıza çıkmış, TUS klasiği olmuş, bu sınavın en kolay somlarındandır. Burada dikkat edilmesi gereken bilgi, sonraki sınavlarda primer efüzyon lenfoması ve multisentrik Castleman hastalığıyla ilişkili virüs olarak HHV-8’in karşımıza çıkabileceğidir. Human herpes virüs 8 ; ilk kez Kaposi sarkomundan izole edilmiş ve “Kaposi’s sarcom-associated Herpesvirüs” olarak tanımlanmıştır. Kaposi sarkomu, Castleman Sendromu (lokalize, anjiofoliküler lenf nodu hiperplazisi) ve bazı lenfomalarla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Human herpes virüs 6 , Ekzantema subitum (roseola infantum, 6 . hastalık) etkenidir. Tipik olarak ateş 2-8



gün sürer düşünce makülopapüier döküntü gözlenir. Döküntüler om uzdan başlayarak karına doğru yayılır. Döküntü 1-2 günde geçer. Genelde 6 ay - 4 yaş arası çocukları % 9 0 iki yaşından küçükleri etkiler. Küçük çocuklarda febril konvülziyon, ateş etkenleri arasında ön sıralarda belirlenir. Herpes simplex virüs tip 1, enfeksiyonu semptomatik olarak primer geçirildiğinde çocuklarda en çok gingivostomatit, erişkinlerde faringotonsillit, sekonder enfeksiyon (latent) oluşturduğunda en çok herpes labialis oluştursa da, keratokonjuktivit, meningoensefalit gibi klinik tablolar da oluşturabilmektedir. Epstein-Barr virüs enfeksiyöz mononükleoz, progresif lenfoproliferatif hastalık, hairy oral lökoplaki, Burkitt lenfoma, Hodgkin lenfoma ve nazofarenks kanseri gibi pek çok klinik tablo oluşturabilmektedir. Sitomegalovirus mononükleoz sendromu, transfüzyon ve trasnplantasyon sonrası enfeksiyonlar, konjenital enfeksiyonlar, H IV (+ ) hastalarda ise retinit ve nekrotizan ensefalit gibi klinik tablolara neden olabilmektedir.



Doğru cevap: D



■ ^



ira! Hastalıklar



436 56.



4 TUM TUS SORULARI



Ö z e llik le s ito m e g a lo v iru s e n fe k s iy o n la rın ın te d a v is in d e k u lla n ıla n , DNA p o lim e ra z enzim in h ib itö rü a n tiv ira ! ila ç a ş a ğ ıd a k i!e rd e n h a n g is id ir? (Eylül 2012) A) B) C) D) E)



Bu Konu Hakkında



POTANSİYEL SORULAR ( E - 13)



A siklovir G ansiklovir Valasiklovir F am siklovir P ensikiovir



1. Seroiojik göstergesi EBV VCA IgM (-), EBV VGA IgG (+) ve EBNA IgG (+) bulunan bir hasta EBV infeksiyonu açısından nasıi değerîendiriiir?



Vira! tedaviyi sorgulayan basit bir sorudur. Soruda CM V’nin tedavisinin diğer herpesvirüslerden farklı olduğu sorgulanmaktadır. GANSİKLOVİR, guanozinin analoğudur. CMV tarafından enfekte hücrelerde kodlanan bir fosfokinazla fosforile edilir. C M V enfeksiyonlan tedavisinde kullanılır. Kemik iliği supresyonu yapabilir. Asiklovirin viral timidin kinazla aktive olması; C M V ’nin timidin kinazı olmaması nedeniyle C M V infeksiyonunda asiklovir kullanılmaz.



A } Hastalık etkeni ile hiç karşılaşmamış B) Hastalık etkeni ile yeni karşılaşmış C) İnfeksiyonu daha önce geçirmiş D) Burkitt lenfomanın kesin delilidir E) Anapiastik larfnks kanserinin kesin delilidir 2.



EBNA IgG) negatif bulunmuşsa Epstein-Barr virüsü



ASİKLOVİR, bu grupta en iyi bilinen ve kullanılan asiklovirdir. Asiklovir hem viral timidin kinaz ile özellikle



infeksiyonu açısından aşağıdakilerden hangi tanının konması en doğrudur?



fosforile edilerek etkin hale gelir hem de viral D N A polimerazı inhibe ederek seçici etkisini gösterir. Özellikle HSV ve VZV üzerine etkilidir. C M V , E B V ’ye etkili değildir. Latent virüs üzerine hiçbir etkisi yoktur. Valasiklovir, türevleridir.



fansiklovir,



pensikiovir



yeni



A) Séronégatif B) Primer infeksiyon C) X'e bağiı lenfoproİiferatif sendrom D) Geçirilmiş infeksiyon E) Kronik aktif infeksiyon



asiklovir



Doğru cevap: B



Bir hastada Epstein-Barr virüsü anti-kapsid antijeni



IgM (anti-VCA IgM) ve antı-nükleer antijen IgG fanti-



3.



Burkitt îenfomasının tanısı için en uygun seroiojik kombinasyon aşağıdakilerden hangisidir?



57. A şa ğıd a k i D N A v iru siannda n h angisi, potansiyele sahip değildir? (Nisan 2013) A) B) C) D) E)



onkojenik



A d e novirus E pstein-B arr virus İnsan Herpes virus tip 8 İnsan Papillom a virus tip 16 H epatit B virüsü



Anti-VCA Anti-VCA



AntiEA-R



igG



A)



-



++



-



++



+



B)



+



++



++



-



+



C) '



A ntiEBNA IgG



IgM



-



+



-t-



+



ov '-‘ i



Sorunun amacı klasik bir bilgi olan onkojenik virüsleri sorgulamaktır. Soruda keşke insanlarda onkojenik değil denilseydi soru daha kaliteli olurdu. Çünkü adenovirüs hayvanlarda onkojeniktir. Adenovirus; insanlarda onkojenik değildir.



E)



Cevaplar: 1:A, 2:A, 3:E Sıra,



seroiojik



yorum



ölçen



Epstein-Barr



virüs



cnrt ıln rın rln



Epstein-Barr virus; insanlarda burkitt lenfoma, odgin lenfoma ve nazofarinks kanserine neden olabilir. İnsan Herpes virus tip



8 ; kaposi sarkomuna neden



olabilir.



İnsan Papilloma virus tip 16; serviks kanserine neden olabilir.



Hepatit B virüsü; karaciğer kanserine neden olabilir. Doğru cevap: A



Epstein-Barr virüs infeksiyonunda bütün akut olgularda en erkenden pozitifleşen ve kanda çok kısa bir süre pozitifliğini koruyan antikor a nti-V C A IgM 'dir. Bir hastada önce antiVCA Ig M pozitif, EBNA IgG negatif; sonra birkaç ay içinde anti-VCA IgM negatif, EBNA IgG pozitif bulunursa, hasta kesin olarak yeni geçirilmiş EBV mononükleozdur. EBNA ! p eri geç pozitifleşen antikordur; yeni infeksiyonun geç evresinden itibaren bütün olgularda yaşam boyu pozitif



bulunur. EBV infeksiyonunda EA'ya karşı iki ayrı türden antikor gelişir. ve



Bunlardan



nazofarinks



a n ti-E A -D



kanserinde»



lenfomasında pozitif bulunur.



EBV



mononükleozda



anti-EA-R



ise



Burkitt



6



"T":..- ,



. Aşağıdakilerden hangisi onkojenik bir virüs değildir? A)



£ ^ > -V C A Ig G (yıllarca)



i ............



C)



^»-Hfitfirnfil antikor (3-6 ay) n - r - ....



................ t^ ^ -E B N A laG (vıllarca)



Şekil: EBV enfeksiyonunda antikor pozitiflikleri



İnsan T hücresi lenfotropik virüsü-l (HTLV-I)



D ) Epstein-Barr virüsü (EBV) E)



il



Merkel hücresi polyom avirüs (M C PV)



B) BK virüs (BKV)



ı------- i- :----- r-r^--------- :------ EA laG (vıllarca)



Papilloma virüs serotip 16 ve 18 (HPV 16 ve 18)



Cevaplar: 4:E, 6:B



/ İlk pozitifleşen antijen ► E B N A



Seçme sınavlarında, virüsler ve latent kaldığı bölgelerle ilgili sorulan sorulur, demiştik.



/ İlk pozitifleşen antikor ► A n ti-V C A Ig M



"Böbrekte



< En geç pozitifleşen ve hayat boyu pozitif kalan antikor ► A n tİ-E B N A IgG



hatırlayabileceğimiz BK virüsü, böbrek tübüler epitelyum



/ Burkitt lenfomalılarda pozitif olan ► A n ti-E A -R



kusurlu bireylerde; üreter stenozu ve hemorajik sistitlere



/ Nazofarinks A n t i-E A -D



kanserlilerde



pozitif



olan







Kalan



(B K )



Virüs



(BKV)



olarak



da



hücrelerinde latent halde yaşar ve sadece im m ü n sistemi yol açar.



Herpes simplex virüs 2 sakral ganglionlarda latent kalabilir.



4. Latent olarak kaldığı başlıca yer böbrek tübüler epitel hücreleri olan DNA virüsü aşağıdakilerden hangisidir?



Poksvirüs ve Hantavirüs latent infeksiyon yapm az. Papillomavirüs de latent kalabilmektedir.



A ) Adenovirüs serotip 11 ve 21



O N K O J E N İT E S İ K A N ITL A N M IŞ VİRÜSLER



B) Sarıhum m a virüsü C) Hum an h erpesvirüs 7



/



D N A virüsleri:



D) Herpes simpleks virüs 1 E)



E p ste in -B a rr virüsü



BK virüs



•i> İnsan herpesvirüsü - 8 (H H V - 8 ) 5.



Sendrom lu



^



H e p a tit B virüsü



Hemorajik Ateş hastalığının etkeni aşağıdakilerden hangisidir?



Kemiricilerle



insanlara



bulaşan



Renal



^



İnsan papilloma virüsü serotip 16-18



A) Herpes simplex virüs 2 B) BK virüs C) Poksvirüs D) Hanta virüs E) Papilloma virüs



M crk cl hücresi polyomavirüsü (M C V ) / R N A virüsleri: ^



H e p a tit C virüsü İnsan T lenfotropik virüsü (H T L V )



Klinik durum ile Epstein-Barr virüs antikorları arasındaki ilişki K lin ik D u ru m D uyarlı



H e te ro fil A n tik o r



V C A -lg M



-



-



V C A -lg G



A n t i-E A -D



A n ti-E A -R



A n ti-E B N A



EBV m o n o n ü k le o z Akut



- \ «J-



.\*$*



'Y /vl+



Yeni g e çirilm iş Ç o k önce g e ç irilm iş



-



\



Reaktivasyon



+



-



+



.VV':-!+.



B lillİi ilI Y y y :Y + B B :B ;/V



+



B u rk itt lenfom ası N azofarinks kanseri



Zayıf +



'A'



+



+



-



+



Virüsler veViral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 437



438 4 TÜM TUS SORULARI - (Y D U S M AYIS 2008)



DİĞER SIN AVLAR D AN SORULAR -------------------------- (Y D U S M AYIS 2 0 0 8 )---------------------------



1. Aşağıdaki virüslerden hangisi, eritema enfeksiyonuma neden'olur?/ .■ Â j Âdenovirüs tip 40 B ) İnsan herpesvirüs C ) İhsan herpesvirüs D ) Parvovirus B19 E ) Poksvirüs



B19,



A) B) C) D) E)



Siiomegaiovirüs Epstein-Barr virüsü İnsan Boca virüsü Herpes simpleks tip 2 virüsü İnsan herpes virüs 6



6 8



Dikkat!!! 5. ve 6.hastalık etkenlerini bilmek önemlidir diye daha önce de bahsetmiştik. P a rvo viru s etkeni)



3. Aşağıdaki virüslerden hangisi CD4+ T hücrelerini enfekte ederek, bu hücrelerde çoğalır?



eritema enfeksiyozum



(5;



hastalık



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Lenfositleri tutan virüsleri tekrar hatırlayalım. Seçeneklerde verilen virüslerden CMV, E B V ve HHV6 virüsünün lenfositleri tutma özelliği vardır. HHV6’nın CD4+ T lenfositlerini tutma özelliği belirgindir. H IV virüsü de CD 4+T lenfositlerini tutar. Bu bilgi de sınavlarda soru olarak karşınıza çıkabilir İnsan herpesvirüs



İnsan h e rp e s virü s 6 , infantum=Ekzantema subitum) İnsan h e rp e s virü s



8



6



6



, ön planda hedefi bölünmekte olan



CD4 +T lenfositleri olsa da makrofajları, transforme B



 d e n o v irü s tip 40, mukozaların virüsüdür. .hastalık



(Roseola



lenfositlerini, megakaryositleri, hücrelerini de enfekte edebilir.



NK



hücrelerini,



epitel



E p s te in -B a rr virü sü , sadece insan B lenfositlerinde ve orofarinks epitelinde üreyebilir.



, kaposi sarkomu etkenidir.



P o k sv irü s, çiçek hastalığı etkenidir.



Sitom ega lovirü s, pek çok hücreyi etkileyerek buralarda latent olarak kalabilir (monosit / makrofaj, nötrofîl, lenfosit, vasküler endotel, böbrek epiteli, tükrük



Doğru cevap: D



bezi).. , (Y D U S M AYIS 2 0 0 8 )—



_



2. Aşağıdaki virüslerden hangisi insanlarda epidemik keratokonjunktivite neden olur?



İnsan Boca virü sü , parvovirüs ailesinden ait solunum yolu enfeksiyonu ve gastroenterit tablosu oluşturan virüstür. Lenfositleri tutma özelliği göstermez. Herpes sim pieks tip 2 virü sü , genital herpes ve menenjit tablosu oluşturur. Lenfositleri tutma özelliği göstermez.



A ) Herpes simpleks tip 1 virüsü B ) Herpes simpleks tip 2 virüsü C ) Sitomegalovirüs



Doğru cevap: E



D ) Âdenovirüs V E ) İnsan herpesvirüs 8



Lenfositleri Tutan Virüsler • EBV



Âdenovirüsîerin yaptığı bilinmesi sınavlarda virüsüdür.



enfeksiyonların tümünün önemlidir. Mukozaların



• HBV • CM V • Kızamık •H H V - 6



Àdenovsrüsierm neden olduğu klinik durumlar;



- H H V -7







•H TLV



®



È p id è m ik këratokbnjunktivit (tip 4,8,19)



®



Y ü zm e havuzu konjunktiviti



(Y D U S M A Y IS 2008) —



P n ö m o n i (P e d ia tri s e rv is le rin d e pnömonilen'n % 1 0 ’undan sorumlu) •



•H IV



Faringokonjunktival ateş, kriptik tonsilit



n o zo k o m iya f



Hemorajik sistit ( özellikle erkek çocuklarda) Infantii gastroenterit (tip 40 ve 41)



H erpes sim pleks tip gingivostomatit, ensefalit.



1



virü sü ,



herpes



labialis,



H erpès sim p ie k s tip 2 virü sü , génital herpes, menenjit. S ito m e g a lo virü s, enfeksiyoz mbnonüklèoz, transplantasyon sonrası en sık enfeksiyon. İnsan h erp e svirü s



Doğru cevap: D



8



, kaposi sarkomu.



-------------------



4. H lV pozitif 45 yaşındaki bir hastada çekilen magnetık rezonans görüntülemede beynin beyaz cevherinde yoğun enflamasyon ve ödem saptanıyor. Beyin biyopsi örneğinde D N A prop ile yapılan incelemede viral genom bulguları belirleniyor. Elektron mikroskop incelemede ise hücre çekirdeklerinin içinde çok sayıda virüs partikülieri görülüyor.



Bu duruma aşağıdaki virüslerden hangisinin neden olduğu düşünülmelidir? A ) Kızamık virüsü B ) Epstein-Barr virüsü C) B K virüs D) J C virüs E) Kokzaki virüs



Sorunun amacı H !V pozitif hastalarda sık görülen klinik tablo progresif rnultifokal lökoensefalopatinin bi­ linmesidir. Etkeni Pplyom avirüs ailesinden J C virüstür. Direkt etken sorusu olarak da karşımıza çıkabilir.



sitoplazmada çoğaldığı için enzimlerini içinde taşıyan virüstür. Bu nedenle konak hücre enzimlerine ihtiyaç duym az.



Doğru cevap: A



JC v irü s, immünsüprese konakta (Özellikle HİV +) p ro gre sif rnultifokal ensefaiopati Oluşturur. Astrositlerde transformansyon, oligodendrositlerde yıkımla demiyelinizasyona yol açar. In situ hibridizasyon ve P C R ile tanı konulabilir, özgül tedavi yoktur. E p s te in -B a rr v irü s ü , lökoplaki etkenidir.



A İD S ’li



hastada



hairy



Doğru cevap: D --------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 0 8 )--------------------------5. A şa ğıda k i v irü sle rd e n hangisi çocu klarda, sıklıkla jenera lize ve zik ü le r ekzantem ve ateşe, yetişkinlerde ise genellikle “shingles” ile seyred en hastalığa neden olu r? Sitomegalovirüs Epstein-Barr virüsü Hepatit A virüsü Varicella-Zoster virüsü İnsan herpesvirüs 7



Dikkat!!!! “S hingles” zona hastalığı ile eş anlamlı kelimedir. B u bilinmese bilinmese bile seçeneklerde veziküler döküntü yapan virüs VZV olduğundan soru kolaylıkla yapılabilir. Veziküler döküntü yapan diğer etkenler; HSV, Eko ve Kokzaki virüs ve poksvirüstür. Varice lla -Zoste r v irü s ü , su çiçeği ve zona etkenidir. S itom e ga lovirü s, makülopapüler döküntü ile seyreden enfeksiyoz mononükleoz etkenidir. E p ste in -B a rr v irü s ü , makülopapüler döküntü ile seyreden heterofıl antikor pozitif enfeksiyoz mononükleoz etkenidir. Hepatit A virü sü , kısa inkübasyon süreli hepatit yapar.



İnsan herpesvirüs 7, HHV-6’ya benzeyen immünyetmezlikli hastada enfeksiyon oluşturan virüstür. Doğru cevap: D --------------------------(Y D U S EK İM 2 0 0 8 -0 9 )--------------------------6



. A şa ğıda k i D N A virü sle rin d e n hangisi konak hücre tra nskrip siyon enzim lerine gereksinim d u y m a z? A) C)



Poksvirüsler Parvovirüs



R N A virüsleri sitoplazm ada çoğalır (İnfluenza virüs ve R etrovirüsler çek irdekte)



oral



B K v irü s , renal transplantlarda üreteral sten oz, K İT hastalannda he m orajik sistite neden olur.



A) B) C) D) E)



D N A virüsleri çekirdekte çoğalır (Poksvirüsler sitoplazm ada).



(Y D U S EKİM 2008-09) 7.



A k u t ve geçirilmiş Epstein-Barr virüs enfeksiyonlarını ayırt etmede kullanılabilecek Epstein-Barr virü s belirteçleri aşağıdakilerin hangisinde birlikte verilmiştir? A ) Viral kapsid antijen IgM -V ir a l kapsid antijen IgG B ) Epstein-Barr nükleer antijen IgG - Viral kapsid antijen IgG C ) Viral kapsid antijen IgM - Erken antijen D ) Erken antijen -V ir a l kapsid antijen IgG E ) Viral kapsid antijen IgM - Epstein-Barr nükleerantijen IgG



Sorunun amacı E B V tanısında kullanılan serolojik testlerin bilinmesidir. A n ti V C A Ig M, ilk yü kse le n enfe k siyo n u n en iyi göstergesidir.



P ok svirü sle r, DNA virüsü olmalarına rağmen sitoplazmada çoğalırlar. Bu nedenle de konak hücre enzimlerini kullanmazlar. DNA virüsleri çekirdekte çoğalır (P o k svirü sler sitoplazm ada). Bu nedenle konak hücre enzimlerine ihtiyaç duyarlar. Poksvirüs D N A virüsü olmasına rağmen



Akut



A n ti E B N A , E B N A antijeni ilk yükselen antijen olmasına rağmen Anti E B N A en son yü ksele n antikordur. Ö m ür boyu yüksek kalır, geçirilm iş enfek siyon u gösterir. A n ti E A -D (erken antijen - D ), enfeksiyoz mononükleozda akut dönemde bulunur. A n ti E A -R ise Burrkit lenfomalılarda yüksektir.



Doğru cevap: E



Tablo: EBV serolojisi IIIIIIİİS IM İIIIİ



EBV nükleer antijen antikoru Erken antijen-R antikoru



Kısaltma



anti EBNA anti EA-R



Erken antijen-D antikoru



anti EA-D



Viral kapsid antijen antikoru



anti VCA



Yorum



Enfeksiyonun geç döneminde belirir Burrkitt ienfomada belirir Enfeksiyoz mononükleozda görülür İlk beliren antikor Vakalann % 50’sinde görülür



Heterofil antikor



B ) Herpesvirüsler D ) Adenovirüs E ) Papovavirüs



Sorunun amacı poksvirüsün DNA virüsü olduğu halde sitoplazmada çoğalma özelliği gösterdiğinden kendi enzimleri yanında taşıma özelliğinin bilinmesidir. Poksvirüsün bu istisnai durum u farklı şekillerde de sorulabilir.



antikordur.



Tablo: EBV enfeksiyonunda antijen ve antikorların ortaya çıkma sırası Antikor



Antijen EBNA



anti VCA anti EA



v/vça



anti EBNA



A



Virüsler veViral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 439



440 4 TÜM TUS SORULARI — 8.



( YDUS EKİM 2008-09)



iSastroenterite Heden Olan Virilster



Aşağıdakilerden hangisi adenovirüslerin insanlarda neden olduğu hastalıklardan biri değildir?



• Rotavirus



A) B) C) D) E)



• A stro virü s



• Adenovirus



Soğuk algınlığı Akut solunum yolu hastalığı Keratokonjunktivit Hemorajik sistit Akciğer adenokarsinomu



9



• N orovirüs (N orw alk-like calicivirüs) • (Coronavirus •C M V



?



•H IV • Bazi enterovirüsler (Coxackie, Eko virus)



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Adenovirüslerin yaptığı enfeksiyonlar çok sık karşımıza çıktığından b ir kez daha hatırlayalım. “Adenovirüsler mukozaların virüsleridir” cümlesini unutmamak gerekir. A d e n o v irü s le r, mukozaların virüsüdür. Akciğerde adenokarsinom yapmazlar, insanda onkojen özelliği gösterilmemiş bir virüstür.



-:



(Y D U S EK İM 2008-09) ....■■■■- - .............



10. Dört yaşında bir çocukta ani başlayan yüksek ateş 3 gün sürmüş ve aniden normale dönmüştür, iki gün sonra çocukta, boyundan başlayıp tüm vücuda yayılan makülopapüler döküntü görülmüştür.



Bu durumda etken olarak öncelikle aşağıdakilerden hangisi düşünülmelidir?



Diğer seçeneklerdeki hastalıklar Adenovirüslerle oluşur.



Doğru cevap: E; .



A) B) C) D) E)



Adenovirüslerin Neden Olduğu Hastalıklar • Faringokonjunktival ateş, kriptik tonsilit • Epidemik keratokonjunktivit (tip 4,8,19)



Hum an herpesvirüs 6 Human herpesvirüs 8 Epstein-Barr virüs Herpes simpleks virüs tıp 1 Human herpesvirüs 7



Sorunun amacı çocukluk çağında görülen döküntülü hastalıkların tümünden farklı klinik özellik gösteren 6. hastalığın bilinmesidir. B u hastalıkta önce çok yüksek ateş olur. Ateşin düşmesinden sonra döküntü belirmesi en önemli özelliğidir.



■ Yüzm e havuzu konjunktiviti • Pnömoni (Pediatri servislerinde nozokomiyal pnömonilerin % 1 0 'undan sorumlu) • Hem orajik sistit ( özellikle erkek çocuklarda)



H um an h erp e svirü s 6 , Ekzantema subitum (roseola infantum, 6 . hastalık) etkenidir. Tipik olarak ateş 2-8



• İn fa n til g a s tro e n te rit (tip 40 ve 41)



gün sürer düşünce makülopapüler döküntü gözlenir.



(YDUS EKİM 2008-09)



~~__-



Döküntü 1-2 günde geçer. Genelde 6 ay - 4 yaş arası çocuklan % 9 0 iki yaşından küçükleri etkiler. Küçük çocuklarda febril konvülziyon, ateş, etkenleri arasında ön sıralarda belirlenir.



9. Aşağıdaki virüslerden hangisi gastrointestinal sistem enfeksiyonuna neden olur? ÂV B) C) D) E)



H um an h erp e svirü s



Adenovirus tip 40 B K virüs Rinovirüs Parainfluenza virüs Herpes simpleks virüs tip 1



8



, kaposi sarkomu etkenidir.



E p s te in -B a rr v i r ü s , enfeksiyoz mononükleoz etkeni, ampisilin kullanım öyküsü sonrası makülopapüler döküntü oluşturur.



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. İshal yapan patojenler her bölüm de olduğu gibi virüslerde de önemli. B u sorudaki kolaylık Adenovirüslerin m ukozayı tutma özelliklerinden dolayı ishal de yapabildikleridir.



Adenovirus tip 40, 41, ishal yapan virüsler arasındadır.



Herpes sim pleks v i r ü s gingivostomatit etkenidir.



t ip



1,



herpes



labialis,



h e rp e s v irü s 7, H H V - 6 ’ya benzer immünsüpresif hastada enfeksiyon etkenidir.



Hum an



D o ğ ru



cevap: A



'—







'



ve



(YDUS EKİM 2008-09)



BK



virü s, renal trànsplàntlafda ureteral stenoz, K İT hastalarında hemorajik sistite neden olur. Gastroenterit yapm az.



A ) Epstein-Barr virüs



R in o virü s, nezle etkenidir.



Herpes simpleks virüs tip 1,



B) insan herpesvirüs gingivostomatit, herpes



labialis gibi tablolar oluşturur.



Parainfluenza virüs, Doğru cevap: A



11. Aşağıdaki virüslerden hangisi Kaposi sarkomunda etken olarak gösterilmektedir?



krüp etkenidir.



8



C ) Sitomegalovirüs D ) insan papiüomavipjs E ) İnsan immün yetmezlik virüsü



Dikkat /// Kaposi sarkomu etkeni sınavların vazgeçilmez sorularından. Etken H H V -8 ’dir. HHV-8 ile oluşan diğer klinik durum lar aşağıda tabloda verilmiştir.



Doğru cevap: B .V



benzer. Fekal-oral yolla bulaşır ve infant ishallerinde % 4-6 etkendirler.



HHV-8 • Kaposi sarkomu



K o ro n a v irü s ,



• Malign lenfoma



tanımlanmış



günüm üzde SARS etkeni olarak ve öldürücü bir solunum sistemi enfeksiyonuna neden olabildiği gösterilmiştir. Üst solunum yolları epiteline tutunur ve en iyi 33°C’de üremektedir.



• M ultipl myelom • Castleman sendromu



Doğru cevap: A —



---------------- (Y D U S EKİM 2008-09} — — ----------------



12. Aşağıdaki virüslerden transplantasyonu yapılmış nefropatiye neden olur? A) Varicella-zoster virüsü C) Epstein-Barr virüsü



hangisi hastalarda



en



--------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 0 9 )---------------------------



böbrek fazla



B) Herpes simpleks virüsü D) Parvovirüs B19



E ) BK virüs



Daha önce transplantasyon sonrası en sık enfeksiyon yapan etken olarak CMVdefalarca sorulmuştu. Böbrek transplantasyonu sonrası en fazla nefropati denince polym ovirüs ailesinden BK virüs düşünülmelidir, y B K v irü s, renal transplantlarda üreteral stenoz, hastalarında hemorajik sistite neden olur.



14. Aşağıdaki DNA virüslerinden hangisinin kanserleri ile ilişkisi gösterilmiştir? A) Sitomegalovirüs C) Adenovirüs



H e rp e s sim pleks virü sü , immünsüpresif hastalarda ağır klinik oluşturabilir. E p s te in -B a rr virü sü , immün yetmezlikti konakta daha ağır klinik tablolar, aşırı B lenfosit artışı gibi bulgulara (progresif lenfoproliferatif hastalık) yol açar. H IV (+ ) olgularda hairy oral lökoplaki oluşturabilir. P a rvo virü s B19, immünsuprese hastalarda kronik enfeksiyonlar ve anemi, hemolitik anemilerde ciddi aplastik kriz atakları meydana getirir.



B) Epstein-Barr virüsü D) Poksvirüs E) Parvovirüs



Dikkat!!! İnsanda kanser yapan sorulmuş. Şıklarda onkojen iki virüs m evcut ama adenovirüsler insanda kanser yapmaz. E B V yaptığı kanserlerle sınavların sık somlarındandır.



EBV’nin neden olduğu kanserler;



K İT



V a rice lla -zo ste r virü sü , su çiçeği ve zona etkenidir, lmmünsüpresif hastalarda ağır enfeksiyon tablosu oluşturur.



insan



• • •



Burkitt lenfoma Hodgkin lenfoma Nazofarinks kanseri



Doğru cevap: B ------------------------- (Y D U S M A Y IS 2009} — ---------------------



15. Aşağıdaki virüslerden hangisi yüzme havuzundan bulaşa bağlı farengokonjunktival ateşe neden olur? A ) Adenovirüs B) Influenza A virüsü C ) Kızamık virüsü D) Rinovirüs E ) Parainfluenza virüsü



Tipik Adenovirüs sorusu. Yüzme havuzundan bulaşıp farengokonjunktival ateş etkeni virüstür.



Doğru cevap: E --------------------------(Y D U S M AYIS 2 0 0 9 }---------- —



-------



13. Aşağıdaki virüslerden hangisi temel olarak eritroid hücre soyunda ürer? A) Parvovirüs C) Epstein-Barr virüsü



Influenza A v irü sü , grip etkenidir. K ızam ık v irü s ü , yapması önemlidir.



prodrom



döneminde



konjunktivit



R in o virü s, nezle etkenidir. Parainfluenza virü sü , krup etkenidir.



B) Adenovirüs D) Astrovirüs



Doğru cevap: A



E ) Koron a virüs



Sorunun amacı 5.hastalık etkeni Parvovirüs B 1 9 ’un sadece insan .. eritroid sen hücrelerinde ürediğinin bilinmesidir. P a ryo vırü sle r, en küçük, yegane tek sarmal DNA içeren, zarfsız virüslerdir. Ancak üreyen hücrelerde replike olabilirler. İnsanda sadece parvovirüs B-19 hastalık oluşturmaktadır. Kemik iliği eritroid seri hücreleri hedef hücrelerdir ve eritrositlerdeki P-antijenleri virüs için reseptör görevi görürler. S o lu n u m ve oral sekresyonlarla bulaşarak öne » viral üst solunum yolu enfeksiyonu bulguları ve sonra viremi sonucu eritroid seride iitik enfeksiyon meydana gelir. İmmün yanıt oluşumu sırasında döküntü, artrit bulguları meydana çıkar.



------------------ ------ (Y D U S M A Y IS 2 0 0 9 }---------------------------



16. Heterofil antikor aglütinasyon testi aşağıdaki virüs enfeksiyonlardan hangisinin tanısında kullanılır? A) C)



B ) Epstein-Barr virüsü D) Herpes simpleks virüsü



B K virüsü J C virüs



E ) Sitomegalovirüs



Sorunun amacı virüs enfeksiyonlarının tanısında kullanılan serolojik deneylerin bilinmesidir.



Heterofil antikor:



solunum,



E B V mononükleoz tanısında, spesifik olmamakla birlikte d e s te k le y ic i o la ra k a ra ş tırıla n JgM yapısındaki antikorlardır.



E p s te in -B a rr virü sü , sadece insan B lenfositlerinde ve orofarinks epitelinde üreyebilir.



b) Heterofil antikorlar, E B V m ononükleoz dışında şerum hastalığı geçirenlerin ve normal sağlıklıların kanında da belirlenebilir (klasik heterofil antikorlar,



A d e n o v irü s , mukozal yüzeyleri (G IS , konjunktiva ürogenital) enfekte ederler.



A s tro v irü s , zarfsız, (+ ) R N A virüsleridir. Yapıları yıldıza



a)



Forsmann antikorları).



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 441



442 4 TÜM TUS SORULARI



sferve



c)



E B V morıonükleoz heterofil antikorlarının klasik olanlardan ayrımı için aglütinasyon testleri (P au lBunneS tüp aglütinasyonu, M ono-spot test lam aglütinasyonu) üretilmiştir.



Diğer seçeneklerdeki virüslerin tanısında seroîojik yöntemlerden yararlanılın Heterofil antikor testi kullanılmaz. D o ğ ru ce va p : B



Sorunun amacı A İD S ’li hastalarda sık görülen klinik tabloların bilinmesidir. A y n ı soru daha önce de vaka olarak karşımıza çıkmıştı. J C virü s, immünsuprese konakta (Ö zellikle pro gresif m ultifokal ensefalopaü o lu ş tu ru r



B K virü s, renal transplantlarda üreteral stenoz, K İT hastalarında hemorajik sistite neden olur. A d e riö virü s, mukozaiarda enfeksiyon y a p a r ı



Forsman-EBV Mononükleoz Heterofil Antikorlarının Ayrimi Tüm heterofil antikorlar at eritrositlerini aglütine eder EBV mononükleoz heterofil antikorları kobay böbrek özetinde tutulmaz Nonspesifik heterofil antikorlar (Forsmann) kobay böbrek özetinde tutulur Hasta serumu önce kobay böbrek özetinden geçirilir. Nonspesifîklerden arındırılır Bu işlemden sonra at eritrositlerini aglütine ediyorsa, EBV mononükleoz EBV M ON ONÜK LEOZ



S E R U M H A S TA L IĞ I, N O R M A L



P a rvo virü s B19, fetalis oluşturur.



5.hastalık, aplastik anemi,



i ® J '



E B V mononükleoz Heterofil Antikorları



4



I*



i 1 .,..,., t., K O BA Y B Ö B R E K Ö Z E Tİ



4 4



-R ^ AT, K O YU N E R İTR O S İTL E R İ



Klasik Heterofil Antikorlar (Forsmann)



— - -------------------(Y D U S M A Y IS 2009)



19. Aşağıdaki virüsfehderi hangisi efczantema subitum ■ etkenidir?;: A ) Parvovirüs B19 C)



B ) insan Herpes virüs insan Boca virüsü D ) Sitomegalovirüs E) Parainfluenza tip 3 virüsü



Dikkat!!! 5. ve 6. hastalık etkenleri ve bu hastalıkların diğer isimleri önemli.



B) E 3



e



C) E4



D) E s



20. Orak hücre aneıtıilî hastalarda aşağıdaki virüslerden hangisi geçici aplastik krize yol açar? A) Parvovirüs C)



E) E 6



H P V 16, 18 virüsünün servikal kanser ile ¡¡işkili olduğu daha önce sık olarak karşımıza çıkmıştı. Bu soruda da kanserden sorum lu gen bölgelerinin bilinmesi isteniyor. H P V enfeksiyonunda kanser gelişiminde E 6 ve E7 genlerinin kodladığı E 6 ve E7 proteinleri önemli rol oynar.



Doğru cevap: E --------------------------(Y D U S M A Y IS 2 0 0 9 )-------- ------------------



18.



Aşağıdaki virüslerden hangisi progresif multifokal lökoensefalopati etkenidir? Â) Parvovirüs B19 C)



J C virüs



B) İnsan Boca virüsü D) Adenovîrüs E) B K virüs



.hastalık),



.. (Y D U S M AYIS 2 0 1 0 ).... ■■



p53 genine bağlanarak hücreleri transform e eden h u m a n papiüomavirüs gen bölgesi aşağıdakilerden hangisidir? E2



6



Eriterria enfek sıyosum (5. hastalık), etken Parvovirüs B19’dur.



I



------------------------- (Y D U S M AYIS 2 0 0 9 )---------------------------



A)



6



Doğru cevap: B



Şekil: Heterofil antikor testinin prensibi



17.



hidrops



Doğru cevap: C



Ekzantem a su b itu m (R oseola infantüm = etken H H V - 6 ’dır



4



HIV +)



B) Adenovîrüs Papilloma virüs D ) Sitomegalovirüs E ) insan herpesvirüs 6



Sorunun amacı parvovirüs B19’un sadece insan eritroid seri hücrelerini tuttuğunun bilinmesidir. P arvo viru s ; eh küçük; yegane tek sarmal DNA içeren, zarfsız virüslerdir. Ancak üreyen hücrelerde replike olabilirler. İnsanda sadece parvovirüs B-1S hastaiık oluşturmaktadır. Kemik iliği eritroid seri hücreleri hedef hücrelerdir ve eritrositlerdeki P-antijenleri v irü s için reseptör görevi görürler. S o lu n u m ve oral sekresyonlaria bulaşarak önce viral üst solunum yolu enfeksiyonu bulgulan ve sonra viremi sonucu eritroid seride litik enfeksiyon meydana gelir, immün yanıt oluşumu sırasında döküntü, artrit bulguları meydana çıkar. Eritem â enfeksiyozum (5. hastalık) çocuklarda yüzde belirgin tokat yemiş gibi döküntüler, artralji ile karakterize bir tablodur. En çok tutulan eklemler metacarpophalangeal ve pro ksim al interphalangial eklemlerdir. Akut olguların çoğu 5-15 yaşlarındadır. Viremi dönemi döküntüden öncedir. Döküntü ortaya çıktığında çoğu olguda ateş yoktur. Döküntü stres, güneş ışığı gibi uyaranlarla belirip sonra kaybolur. Kaşıntı sıktır.



Döküntü en uzun süre devam eden klinik bulgudur. (Ortalama 10 gün bazen haftalar)



İmmünsuprese hastalarda kronik enfeksiyonlar ve anemi, hemolitik anemilerde ciddi aplastik kriz ataklan meydana getirir.



Gebelik sırasında geçirildiğinde bebekte hidrops fetalis ile ölüme neden olabilir, anomali oluşturmaz. Non immün hidrops olgularında en sık enfeksiyöz etkendir. Diğer seçeneklerdeki virüsler eritroid seriyi tutma özellikleri olmadığı için sorunun doğru cevabı olamazlar.



Doğru cevap: A



Tablo: Parvovirüs B19 ite ilgili hastalıklar K o n a k y a da S e n d ro m ilg ili d u r u m



K lin ik ö z e llik le r



B eşin ci



Çocuklar,



K u ta n ö z raş, a r tr it ,



h a s ta lık



ye tiş k in le r



a rtra lji



T r a n s ie n t



A ltta y a ta n h e m o liz



Ş id d e tli a k u t a n e m i



a p la s tik k r iz S af e r it ro s it



İm m ün



a p la zis i



y e tm e zlik



H id ro p s fe ta lis



Fetus



K ro n ik a n e m i



F e ta l a n e m i



-----------------------(YDUS MAYIS 2010)-----------------------21. Aşağıdaki virüslerden hangisi farengokonjunktival ateşe neden olur? A) influenza A virüsü B) Kızamık virüsü C) Rinovirüs D) Parainfluenza virüsü E) Adenovirüs Direkt etkenin sorulduğu kolay sorulardan biri. Adenovirüslerin neden olduğu farengokonjunktival ateş asla unutulmamalı!!!



Sorunun amacı klinik bulgular ve döküntü şekli ile döküntülü hastalıkların tanısına yaklaşımdır.



Parvovirüs B19 tarafından oluşturulan Eritema enfeksiyozum (5. hastalık) çocuklarda yüzde belirgin tokat yemiş gibi döküntüler, artralji ile karakterize bir tablodur. En çok tutulan eklemler metacarpophalangeal ve proksimal interphalangial eklemlerdir. Akut olguların çoğu 5-15 yaşlarındadır Viremi dönemi döküntüden öncedir. Döküntü ortaya çıktığında çoğu olguda ateş yoktur. Döküntü stres, güneş ışığı gibi uyaranlarla belirip sonra kaybolur. Kaşıntı sıktır. Döküntü en uzun süre devam eden klinik bulgudur. (Ortalama 10 gün bazen haftalar) Varicella zoster, primer olarak su çiçeği tekrarladığında zona oluşturur. Sadece insan da hastalık yapar. Bulaşma solunum yoluyla olur. Derideki lezyonlar da bulaştırıcıdır. Solunum yolundan girip birinci viremi ile RES tutulumu ve buradan ikinci viremiyi yaparak deriye ulaşır. Burada makül, papül, vezikül, püstül oluşturarak su çiçeği tablosuna neden olur. Döküntü gövdede belirgin ekstremitelerde daha azdır. Measles, döküntü kulak arkasından başlar, vücuda ve yüze yayılır. Ateş döküntüler geliştikten sonra düşmeye başlar bir süre daha devam eder. Rubella, makülopapülertarzda döküntü, ağız içi, yumuşak damakta enantemler (Forscheimer) görülebilir. Herpes, genelde HSV tip 2 genital, tip 1 ağız bölgesinde hastalık oluştursa da farklı bölgelerde farklı tiplerle tutulum mümkün olabilir. Genelde veziküler lezyonlar oluştururlar.



Doğru cevap: B



Adenovirüs, Faringokonjunktival ateş, kriptik tonsilit, epidemik keratokonjunktivit (tip 4,8,19), yüzme havuzu konjunktiviti, pnömoni, hemorajik sistit, infantil gastroenterit (tip 40 ve 41) etkenidir. Influenza A virüsü, grip primer olarak solunum yollarını hastalandırır. Üst solunum yolları enfeksiyonu bulguları, yaygın ağrılar, ateş, öksürük en belirgin tablo olsa da sessiz enfeksiyonlar ya da ağır ölümcül pnömoniye de neden olabilir. Kızamık virüsü, prodrom bulguları öksürük, burun akıntısı (coryza), konjunktuvit, fotofobidir. Rinovirüs, nezle (soğuk algınlığı) etkenidir. Tüm nezle olgularının % 50’sinden sorumludur.



---------------------- (YDUS MAYIS 2010)------------------------



Parainfluenza virüsü, tip 1, 2 daha çok alt solunum yolu enfeksiyonları (krup), Tip 3 özellikle bronşiyolit, pnömoni yaparken Tip 4 çoğu üst solunum yolu enfeksiyonlarına neden olur. Krup’un en sık etkenidir.



23. Gebeliğinin üçüncü trimestrinde mononükleoza benzer semptomlar gözlenen bir annenin bebeğinde mikrosefali, hepatosplenomegali ve döküntüler saptanıyor. Radyolojik incelemede intraserebral kalsifıkasyonlar izleniyor.



Doğru cevap: E ---------------------- (YDUS MAYIS 2010)-----------------------22.



Üç yaşında bir erkek çocukta ateş, yanaklarda ve gövdede makülopapüler döküntü saptanıyor. Dudak çevresi ve çenesinde döküntü olmayıp, solukluk görülüyor. Bu hastada kesin tanı için aşağıdaki testlerden hangisi en değerlidir? A) B) C) D) E)



Varicella zoster IgM Parvovirüs DNA Measles DNA Rubella IgG Herpes DNA



Bu tabloya aşağıdaki virüslerden hangisinin neden olduğu düşünülmelidir? A) Herpes simpleks virüs tip 2 B) Epstein Barr virüsü C) Sitomegalovirüs D) İnsan herpes virüs 6 E) Varicella zoster virüsü Konjenital C M V enfeksiyonu ile ilgili tipik bir vaka sorusu. En önemli ipuçları mononükleoz benzeri semptomlar, mikrosefali ve intraserebral kalsifikasyondur.



CMV en sık konjenital defekte yol açan virüstür. Gebelik sırasında gelişen prirner enfeksiyonla ilgilidir. Mikrosefali, intraserebral kalsifikasyon, büyüme geriliği, hepatosplenomegali, sarılık, retinit, döküntü gibi klinik bulgular söz konusudur (sitomegaiik inklüzyon hastalığı). Diğer bebeklerde entelektüel faaliyetlerde



r Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ > 443



444 4 T Ü M



TU S



S O R U LA R !



gerilik ve zamanla belirginleşen işitme kayıpları gelişebilir. Bu bebekler uzun süreler virüsü yayabilirler.



B K virüs, renal transplantlarda üreteral stenoz, K İT hastalarında hemorajik sistite neden olur.



HSV ve VZV ile oluşan konjenital enfeksiyonlarda da benzer klinik durumlar oluşabilir ama mononükleoz benzeri iabio tipik değildir. Konjenital variceiia’da belirgin tablo kortikal atrofi ve alt ekstremitede hipoplazidir.



J C virüs, immünsüpresif hastalarda progresif mutifokal lökoensefalopati



Doğru cevap: C



Konjenital Herpes



P apillom avirüs, genital siğiller, sendikal dispiazi yapar. P arvo virüs, immünsuprese hastalarda kronik enfeksiyonlar ve anemi, hemolitik anemilerde ciddi apiastik kriz atakları m eydana getirir. R otavirüs, çocukta en sık ishal etkenidir.



Doğru cevap: A



• S erebral kalsifikasyon • M ikrosefalı’ •H S M • S arılık • Karaciğer yetm ezliği • Purpura ve vezikül • Katarakt • K oryoretin it • O p tik atrofî • M ikroftalm i • Keratokonjunktivit •İritis



(YD U S M AYIS



^------------



25. İnsan papillomavirüsün p53 ve Rb proteinlerine bağlanarak apoptozisi engelleyip, onkojenik gelişimi başlatan erken gen bölgeleri aşağıdakiierin hangisinde b ir lik t e verilmiştir? A ) E 1 , E2 B ) E 1 ,E 6 C) E2, E7 ^ D ) E4, E5 E ) E6, E7



Konjenital Varicella Sertdromu • Mikrosefalı' • Hidrosefali • Mikroftalmi • Optik atrofî • Kortikal atrofi • Alt ekstrem ite hipoplazi • Mentol retardasyon



A yn i soru daha önce de sorulmuştu. H P V ’nin kanser oluşumundan sorum lu gen bölgelerinin E6 ve E7 olduğunu bir kez daha hatırlayalım. H P V de kanser oluşmundan sorumlu gen bölgeleri; E6 ve E 7 ’dir.



Doğru cevap: E ■



( T T B 2 N İİS Â N 2 0 0 6 )--------------------—



Toksopiazma-CMV • Koryoretinit • Optik atrofi • Mikroftalmi • Hidrops ve anemi ■ Asit ve plevral effüzyon • H idrosef al i/mikrosefali • HSM ve sarılık



26. Herpes virüsleri aşağıdaki doku veya organların hangisinde enfeksiyona neden olmaz? A ) Göz B ) Beyin



;



C) Deri D ) Kalp kası E) Orofarinks



•Serebral kalsifikasyon



•’



{YDUS'MAYIS 2010)



Pp '



24. Solid organ transplantasyonu ve kemik iliği transplantasyonu yapılmış hastalarda hemorajik sistitten, nefrite ve organ rejeksiyonuna kadar ilerleyen klinik tabloyu oluşturan virüs aşağıdakilerden hangisidir? A) BK virüs



Sorunum ' am a cı■ virüslerin en ' sık oluşturdukları organların bilinmesidir.



Herpes virüslerinin kalp kasında enfeksiyon yapması beklenmez. Miyokardit en sık olarak Eko ve Kokzaki virüsler tarafından oluşur. Herpes virüsler; dudak, göz, burun, genital bölge gibi



deri-mukoza bileşkelerinde enfeksiyonlar yaparlar. Viral ensefalitler arasında en önemli etkendir. Immünitesi baskılanmış olgularda sistemik ve ağır klinik tablolara yol açabilir. Genelde H S V tip 2 genital, tip 1 ağız bölgesinde hastalık oluştursa da farklı bölgelerde farklı tiplerle tutulum mümkün olabilir. Genelde veziküler lezyonlar oluştururlar.



B ) J C virüs



Papillomavirüs Parvovirüs E) Rotavirüs



C) D)



Doğru cevap: D - ı B K ' v i r ü s ü n 'o l u ş t u r d u ğ u k l i n i k



enfeksiyon



tablo TU S sınavında



h e n ü z ç ı k m a m ı ş o lm a s ın a r a ğ m e n Y D U S s ı n a v l a r ı n d a



sık sorulmuş, T U S s ı n a v ı n d a da çıkabilme ihtimali yüksek s o r u l a r d a n d ır .



\ ,



Tem el yapıda lateral cisim cik le r bulunur. Virionda replikasyonda kullanılacak çok sayıda enzim (D N A bağımlı R N A polimeraz, poli A polimeraz, transkripsiyon faktörü,...) bulunmaktadır ve bu yüzden D N A virüsleri arasında sitoplazm ad a re p iikasyon u nu tamamiayabilen tek virüs poksvirüsierdir. . A d e n o v irü sle r, kapsidinden fiber çıkıntısı virüstür. Diğer virüslerde zarftan çıkar.



olan



tek



R etrovirü sler, diploid yapıdadır. R N A virüsü olduğu halde v çekirdekte çoğalması önemlidir.



æ



Virüsler veViral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 445 -------------------------------------------



Doğru cevap: B — _ _ _ _ _ _ _ _ ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 6 )------------------------28.



A d e n o v irü s ü n h ücrelere bağlanm asını protein aşağıdakilerden h a n g isidir? A) C)



VP7 Sp70



sağlayan



s



B ) Fiber proteini D ) Hemaglütinin E ) G protein ..



Soru aslında temel viroloji bilgisi ile de cevaplanabilir. Virüsler konak hücrelere tutunurken bazı tutunma proteinlerini kullanırlar. Fibe r proteini, Âdenovirüsler’in kapsidinden dışarıya olan çıkıntılarıdır. Bu çıkıntılar ile hücrelere tutunma ve hemaglütinasyon belirlenebilir. H em aglü tinin, influenza virüsünün tutunma proteinidir. G proteini, kuduz virüsünün tutunma proteinidir. VP7. rotavirüs için önemli viral tutunma proteinleridir.



Doğru cevap: B Vira! tutunma proteinleri * Rinovirüs....................... .......VP1-VP2-VP3



j



• Adenovirus................... .......Fib e r protein



İ 1



* Rotavirüs...................... .......VP7



1



• Kuduz ............................ ......



G protein



• H IV



............................. ...... g p l2 0 • Epstein-Barr virus..... ...... gp350 ve gp220 * Kizamik ........................ ...... Hemaglütinin . • Influenza A .................. ...... Hemaglütinin



\ I



1



( T T B 2 E Y L Ü L 2006) 29.



------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 6 )--------------------------27. H a yva n virüsleri arasında en b ü v ü k ve kom pleks ya p ıda olan aşağıdakilerden h a n g is id ir? A) C)



Adenovirüsler Pikornavirüsler



A şa ğıdak ilerden hangisi E p s te in -B a rr v irü s ü n ü n yol açtığı hastalıklardan biri d e ğ ild ir? A) B) C) D) E)



Enfeksıyöz mononükleoz Burkitt lenfoma Nazofarengeal karsinom Eritema enfeksiyozum Kronik yorgunluk sendromu



B ) Poksvirüsler ; D ) Arbovirüsler E ) Retrovirüsler



Aslında temel viroloji bilgisinin sorgulandığı direkt ezbere dayalı sorudur. Poksvirüsler en büyük, en kompleks yapıya sahip , DNA virüsü olduğu halde sitoplazmada çoğalan y e enzimlerini yanında taşıyan virüs olma özellikleriyle de sorulabilir. P ok svirü sle r, virüsler içinde en b ü y ü k v e en kom pleks yapıya sahiptirler. Çift sarmal, lineer D N A içerirler.



----------- Fiber (Hem aglütinin)



r



>



*



I---------- ► Hekzon



TV



A ------------ ►Penton



Şekil: Adenovirüsün yapısı ve antijenleri



i.



446 < TUM TUS SORULARI Benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. E B V ’nin yaptığı klinik tabloları tekrar hatırlayalım. Erite ma enfeksiyozum etkeni Parvovirüs B19’dur.



Ç içek virü sü (Variola); Etkili aşı ile 1980 yılından itibaren çiçek dünyadan eradike edilmiş ve sonrasında aşı uygulaması da sona ermiştir. Aşı ile eradikasyonu sağlanabilen tek hastalık çiçektir. Günümüzde biyolojik



savaş nedeniyle yeniden gündeme gelmiş ve riskli grupların aşılanması önerilmiştir. Aşı için vaksinya



Diğer seçenekler E B V ile oluşur.



D oğru cevap: D



(vaccinia) virüs intradermal olarak uygulanır ve 7-10 gün içinde bağışıklık gelişir.



fcBV nin Neden uldugu Hasta!ıklar;



Doğru cevap: C



• Enfeksiyöz mononükleoz •



Progresif



len fo p ro life ra tif hastalık



-



----------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )---------------------------



• 8 hücreli lenf oma



32. Epstein-Barf virüsü aşağıdaki hücrelerin hangisinde



• H a iry oraI lökoplaki



latent enfeksiyona yol açar?



• B u rk itt lenfoma • Hodgkin lenfoma



A)



• N a zo fa rin k s kanseri



C)



-------------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 6 )-------------- ------------



Benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. Latent enfeksiyon yapan virüsleri tekrar hatırlayalım. Latent kalan virüslerin çoğunluğu DNA virüsleridir.



30. Aşağıdaki hastalıkların hangisinde, aynı anda farklı özellikte (poümorfik) deri döküntüleri g ö rü lü r? A ) Kızam ık C)



B) Kızamıkçık D) Roseola infantum



Eritema enfeksiyozum E ) S u çiçeği



B lenfositleri Nöronlar



B ) Monositler D ) T lenfositleri E ) Glia hücreleri s



B lenfositlerde latent kalan...Epstein-Barr virüsü M onosit ve lenfositlerde latent k a la n ....C M V N öronlarda latent ka la n ...H S V , V Z V



Doğru cevap: A



Sorunun amacı döküntü şekline göre enfeksiyon hastalığının tanısına yaklaşmaktır. S u çiçe ğ in d e , makül, papül, vezı'kül, püstül tablosuna neden olur. Döküntü gövdede belirgin ekstremitelerde daha azdır. Türri evrelerde lezyoniarin aynı a n d a görülebilmesi ve daha hafif seyretmesi ile çiçekten ayrılır.



Latent Enfeksiyon Yapan Virüsler DNA Virüsleri • Herpes simplex virüs • Varicella zo ste r virüs • Sitomegalovirüs



K ızam ık, döküntü kulak arkasından başlar, vücuda ve yüze yayılır. Ateş döküntüler geliştikten sonra düşm eye başlar bir süre daha devam eder.



• Epstein Barr virüs • Human Herpes V irü s-6 • Human Herpes V irü s -7



K ıza m ıkçık, makülopapüier tarzda döküntü, ağız içi, yumuşak damakta enantemler (Forscheimer) görülebilir. E ritem a



en fe k siyo zu m ,



yüzde belirgin tokat yemiş gibi döküntüler, artraiji ile karakterize bir tablodur. Döküntü ortaya çıktığında çoğu olguda ateş yoktur. Döküntü stres, güneş ışığı gibi uyaranlarla belirip sonra kaybolur. Kaşıntı sıktır. D ö k ü n tü en uzun sür© devam eden klinik bulgudur. (Ortalama 10 gün bazen haftalar)



•İnsan papilloma virüsü (H P V )



•Polyoma virüs (J C , BK)



çocuklarda



R oseola infantum , tipik olarak ateş 2-8 gün sürer düşünce makülopapüier döküntü gözlenir. Döküntü 1-2 günde geçer. Genelde 6 ay - 4 yaş arası çocukları % 90 iki yaşından küçükleri etkiler. Küçük çocuklarda febril konvülziyon, ateş etkenleri arasında ön sıralarda belirlenir.



Doğru cevap: D



31. Aşağıdaki virüslerden hangisinin olarak kullanılma olasılığı vardır?



biyolojik



RNA Virüsleri •R etrovirüsler • Kızamık (? )







---------------- (T T B 2 N İS A N 2007)



silah



A) Hepatit B virüsü



B ) Suçiçeği virüsü Çiçek virüsü D) Poliomyelit virüsü E ) İnsan immün yetmezlik virüsü



Sorunun amacı çiçek hastalığının dünyadan era dike edilmiş hastalık olduğunun bilinmesidir.



---------- -



33. Aşağıdaki virüslerden hangisi dışkı-ağız yoluyla bulaşır? A)



Rubella virüsü



C) Adenovirüsler



B ) Hepatit B virüsü D ) Herpes simpleks virüsü E ) Poiyomavirüsler



Sorunun amacı bilinmesidir.



--------------------------{ T T B 2 N İS A N 2007) — ------------ —



C)



• Human Herpes V irü s-8



virüslerin



bulaş



yollarının



A d enovirü sler, insanlara direkt tömas, fekal-oral, damlacık enfeksiyonu ile bulaşabilir. Toplu yerlerde (askeri birlik,...) salgınlar oluşturur. Rubella virü sü ve P o iyo m a virü s le r, solunum yoluyla, Hepatit B virü sü , kan ve cinsel ilişki ile, Herpes sim pleks v irü s , vücut sıvıları, cinsel temas, lezyon sıvıları ile bulaşır.



Doğru cevâp:



C



( T T B 2 E Y L Ü L 2007) 34.



İnsan papillom a virü s ü neden olm a z? A) C)



aşağıdakilerden hangisine



Plantar verrü B ) Serviks kanseri Kondiloma akuminatum D ) Larenks kanseri E ) Hepatoselüler karsinom



( T T B 2 N İS A N 2010)



37. Aşağıdakilerden hangisi, Herpes simpleks virüs ensefalitinin laboratuvar tanısında günümüzde tercih edilen hızlı, duyarlı ve özgül bir yöntemdir? A) Beyin biyopsi örneğinden virüsün izolasyonu B) Beyin omurilik sıvısında viral D N A ’nın saptanması C) Beyin omurilik sıvısında total antikorların tespiti D) Beyin biyopsi örneğinde inklüzyon cisimciğinin



Benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. H P V İle ilişkili hastalıkları tekrar hatırlayalım.



görülmesi E ) Beyin omurilik sıvısının incelenmesi



HPV ile ilişkili hastalıklar • Deri siğilleri • Epidermodysplasia verruciformis iyi huylu lezyonlar • Epidermodysplasia verruciformis skuamoz hüc­ reli karsinom • Periungual skuamoz hücreli karsinom • Laringeal papillom • Oral fokal epitelya! hiperplazi • Skuamoz hücreli karsinom (tonsil) • Anogenital siğil (kondiloma aküminata) • Anogenital intraepithelial neoplazi • Skuamoz hücreli karsinom (sıklıkla serviks) • Adenokarsinom (serviks) Tip 16 ve 18



elektron



mikroskobisinde



H S V m eningoensefaliti: Çoğunlukla HSV 1 sorumludur. Ani başiangıçlı, ağır bir meningoensefalit yapar. Sıklıkla fokal nörolojik bulgular ve konvülziyon saptanmaktadır. BOS bulguları değişkendir ve yarısında eritrosit belirlenir. Mortalitesi yüksektir ( % SO­ TO ). MR incelemelerinde temporal lop tutulumu çoğu kez tanıya yardımcıdır. Kesin tanı beyin biyopsisi ya da B O S ‘da HSV varlığı gösterilmesi (P C R ) ile konulabilir. Erken başlanan asiklovir tedavisi mortaliteyi azaltabilir.



Doğru cevap: B -------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 1 2 )---------------------------



Hepatoselüler karsinom , hepatit B v e hepatit C ile İlişkilidir. Diğer seçeneklerdeki hastalıklar H P V ile ilişkilidir.



Doğru cevap: E



38.



Aşağıdaki viruslardan hangisi, döküntülü hastalık yapan, tek sarmallı DNA virüsüdür? A) C)



------------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 8 )---------------------------



Kızam ıkçık virüsü B) Parvovirus B19 Varicellazoster virus D) Poxvirus E ) Kızamık virüsü



Doğru cevap: B 35. Aşa ğıdaki virü sle rd e n h a n g is i ekzantem a subitum etkenidir? A) B) C) D) E)



Parvovirüs B 1 9 İnsan Herpes virüs tip 6 İnsan Boca virüsü Sitomegalovirüs Parainfluenza tip 3 virüsü



Defalarca sorulan soru!!!! H H V - 6, Ekzantema subitum (ro seola infantum , 6. hastalık) etkenidir. P a rvo virüs B19, Eritema enfeksiyozum (5. hastalık) etkenidir.



Doğru cevap: B



36. Aşa ğıda k i virü sle rd e n h ang isi p ro gre sif multifokal lökoensefalopati etkenidir? Parvovirüs B19 J C virüs



B ) İnsan Boca virüsü D ) Adenovirüs E ) BK virüs



A y n ı soru //// İm m ünsüpresif konakta progresif multifokal lökoensefalopati etkeni J C virüsü b ir kez daha hatırlayalım. J C virüs, immünsuprese konakta (Ö zellikle H IV +) p ro gre sif m ultifokal ensefalopati oluşturur. B K virüs, renal transplantlarda üreteral stenoz, K İT hastalarında hem orajik sistite neden olur.



Doğru cevap: C



39. D adike edildiği hâlde hâlâ önemini koruyan ve biyoterör etkeni olan virus aşağıdakilerden hangisidir? A) C)



B) Adenovirus D) Coxsackie virus



Smallpoxvirus Poliovirus



E ) Enterovirus



Doğru cevap: A -------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 1 2 )---------------------------



41.Kaposi sarkomuna neden olan onkojenik DNA virüsü aşağıdakilerden hangisidir?



------------------------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 8 )---------------------------



A) C)



-------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 1 2 )---------------------------



A) B) C) D)



Hum an Herpes virus 8 Epstein-Barr virus Hepatit B virüsü Hum an papilloma virus E ) Hepatit C virüsü



Doğru cevap: A -------------------------- (D U S N İS A N 2 0 1 2 )---------------------------



41. Aşağıdaki viruslardan hangisi onkojenik değildir? A) C)



Hum an papilloma virüs B) Hepatit B virüs Hepatit C virüs D) Rotavirus E ) Ebstein-Barr virüs



*



Virüsler ve Virai Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 447 ------------------------------------------



448 ◄TUIV! T U S SORULARI Maligniteye neden olan tüm sınavlar açısından önemlidir.



mikroorganizmalar,



R otavirus özellikle çocukluk çağında sulu ishalle karakterize gastroenterite neden olan, lokal bir virüstür, sistemik enfeksiyon oluşturmaz. Maligniteye neden olması söz konusu değildir. Human papilloma virüs periungual squamoz hücreli karsinom, tonsülada squam oz hücreli karsinom, servikste squam oz ve adenokarsinom gibi pek çok maiigniteye sebep olabilen onkojenik virüstür. Hepatit B virüsü x bölgesiyle p53 inhibisyonu yaparak hepatoseiüler kanser gelişimine neden olabilmektedir. Hepatit C virüsü tümör geni içermemesine rağmen, karaciğere ulaşınca oluşan immun yanıt nedeniyle harabiyet m eydana gelir. Otoimmun hepatit, esansiyel mikst kriyoglobulinemi, siroz ve hapatoselüler kanser geliştirebilmektedir. Non Hodgkin lenfoma ile etyolojik ilişkisi olabileceği söylenebilmektedir. Ebstein-Barr virüs progresif lenfoproiiferatif hastalık, Burkitt lenfoma, Hodgkin lenfoma, nazofarenks kanseri gibi maiigniteiere neden oian onkojenik bir virüstür.



DNA



v ir ü s le r i.



. '



■ Herpes virüsler ■ Poks virüsler • Âdenovirüsler •PûpöVGvirüsler



:



• Parvovirüsler • Hepadnavirüsler



Z a rf sız D N A Papovavirüsler



virüsleri.. .Parvovirus, Âdenovirüsler,



Tîm idin kinaz enzimi oian D N A v i r ü s l e r i . . .H S V , V ZV Deri v e mukozada enfeksiyona neden olan; sinirlerde latent kalan virü sle r.. .Herpes simpleks virüs. Varicella zoster virüs H S V î .. .trigeminal ganglionda latent kalır.



H S V 2 .. .Sakral ganglionda latent kalır. S p o r a d ik ensefalîtir» e n s ık e t k e n i . . .H S V i M e n e n j it y a p a n h e r p e s simpleks v i r ü s . . . H S V 2



Doğru cevap: D



T e m p o r a l lo b tu tu lu m u y a p a n B O S d a e r i t r o s i t v a r lığ ı



■' - -



ile g id e n ensefalit.. HSV1



L'.;...i — — (B U S N İS A N 2012) —



En sık h e r p e t ik enfeksiyon'. .Herpes labialis 42.



H e rp ang ina h a ng isidir?



etkeni " olan



v irü s



aşağıdakilerden



Senîtai b ö lg e d e ağrılı veziküllerle gelen bir bayanda düşünülmesi gereken v irü s .. H 5V 2



A) Herpes virüs



Genifalinde H S V 2 le zy o n u olan g e b e n in doğum



B ) Adenovirus C ) Coxsackie virüs D) Poliovirus E ) Poxvirus



şekli. . .Sezeryan H SV enfeksiyon tanısı.. Tzanck testi, Cowdry-A inklüzyon cismi H S V enfeksiyon tedavisi...Asiklovir



Sorunun amacı; ağız içi enfeksiyon etyolojisinde yer alan virüsü sorgulamaktır. Diş hekimliği açısından üzerinde durduğumuz beklenen sorulardandı... Konuyu bilmeyen biri için hem de A şıkkına konulmuş muhteşem çeldirici herpes-herpangina akustiğine kapılmamışsınızdır umarım... C oxsackie A virü s ü ani başlayan ateş, baş ağnsı, karın ağrısı, kusma ile karakterize, yumuşak damakta ve tonsilde veziküler lezyonların görülebildiği herpanginanın etkenidir. Herpes v irü s farenjit, tonsillit, herpes labialis, gingivostomatit, keratokonjuktivit, meningoensefalit...gibi pek çok enfeksiyona neden olabilmektedir. Adenovirus faringokonjuktival ateş, kriptik pnömoni gibi klinik tablolar oluşturabilmektedir.



tonsilit,



Poliovirus çocuk felci etkenidir. Poxvirus ailesinde çiçek hastalığı etkeni Variola virüs yer almaktadır. Toksemi ile ölüme neden olabilen sistemik bir kiinik oluşturmaktadır.



Doğru cevap: C



V Z V enfeksiyonu., .Primer; su çiçeği, Sekonder; zona Sövdede belirgin m akü l p a p ü l ve v e z ik ü s le r in a y n ı a n d a g ö r ü ld ü ğ ü v ira İ hastalık.. ,Su çiçeği (V Z V )



d e rm a to m la ¡e z y o n h r...V Z V



Tek



s in ir li



b ö lg e d e



a ğ r ılı



e r lte m li



Varicella-zoster v irü sü n la t e n t e n fe k s iy o n b ö l g e s i . . .Dorsal k ö k ganglionlan R a m s a y - H u n t Sendrom u.. .Kulak zonası, en sık 7. (f asıya!



sinir) tutulumu R e y e S e n d r o m u n e d e n l e r i . . .V ZV , influenza virüsleri



V Z V ta n ısı.. .Tzanck testi, Cowdry-A inklüzyon cismi V Z V tedavisi.. .Asiklovir V Z V a ş ıs ı.. .Canlı aşı (gebelere ve immünsüpresiflere uygulanmaz) V Z V t e m a s so n ra sı' p ro f î a k s i . ' . . A ş ı y a d a V Z V hiperimmünglobulini Transfüzyon ve transplantasyon s o n r a s ı en s ık e n f e k s iy o n yapan v i r ü s . . . CM V Transplanta syo n h astalarında en çok inte rs itisye l pncmoniye neden olan virü s.. .CM V Kemik iliği transplantasyonu sonrası gelişen g re f î versus h o s t reaksiyonunun en s ık e tke n i.. .CMV A İD S 'ii hasta nekrotizan ensefa lit...C M V A İD S İi hastada en sık retinit etke n i...C M V N o rm a l im m ü niteiilerde C M V e n f e k s iy o n u .. C M V mononükleoz (heterofil negatif mononükleoz)



MİKROBİYOLOJİ ► 449







Eksüdatif fa re n jit, lenfadenopati ve splenomegali ile gelen hastalarda en olası ta n ı., Mononükleozşendromu



Deride oluşturduğu lezyonların hepsi eş zamanlı olan... Poksvirüs (su çiçeğinden farkı)



Mononükleoz sendromuna neden olan virüsler.. .CMV, EBV, H IV



Cinsel ilişki ile bulaşan deride göbekli lezyon yapan ve lezyonu n içinden p e y n irim s i s ı v ı . . M olluscum contagiosum



En sık konjenital enfeksiyon yapan v irü s...C M V Anne sütünden bebeğe geçme olasılığı yüksek olan v irü s .. .Sitomegalovirüs



K a d ın la rd a s e rv ik a l k a n s e re n ed en olan insan papillomavirüsünün en sık karşılaşılan t ip le ri...T ip 16 ve tip 18







Întraserebral kalsifikasyon, m ik ro s e fa lı.C M V







Konjenital CM V enfeksiyonu tanısı.. .Kord kanında CM V DNA







Lökositte pp65 a n tije n i.. .C M V tanısı







Baykuş gözü inklüzyon cisim ciği...CM V tanısı



İnsan papıllomavirüsün p53 ve Rb proteinlerine bağlanarak apoptozisi engelleyip, onkojenik gelişimi başlatan erken gen bölgeleri.. .E 6, E7







C M V enfeksiyonu te d a v is i.. .G ansiklovir, sid o fo vir, foskarnet



Kondiloma aküminatum e tk e n i...H P V tip 6-11







Lenfositleri tutan v irü sle r.. .EBV, CMV, HH V6,7, HBV, Kızamık, H T L V , H I V



Kondilom a aküm inatum un en iy i t a n ı s ı .. . hibridizasyon







EBV'nin h e d e fi...O ro fa rin k s-n a zo fa rin k s epiteli ve B lenfositlerde CD21



İn te rfe ro n uygulaması gerektiren HPV enfeksiyonu... Kondiloma aküminatum







Eksüdatif fa re n jit lenfadenopati ampilisilin kullanım öyküsü sonrası döküntü ve hepatosplenomegali..,EBV



Transplantlılarda hemorajik sistit e tk e n i... Polyomavirüs (BK virüsü)







Heterofîl antikor oluşturan v irü s ...E B V







EBV tanısında kullanılan serolojik d e n e y .. .H eterofîl antikor testi (Paul Bunnel, monotest)



S o lid o rg a n t r a n s p la n t a s y o n u ve k em ik iliğ i transplantasyonu yapılmış hastalarda hemorajik sistitten, nefrite ve organ rejeksiyonuna kadar ilerleyen klinik tabloyu oluşturan v irü s...B K virüs







E B V 'y i viral h e p a title rd e n ayırm ak için kullanılan nonspesifik te s t..;H e te ro fîl antikor







EBV downey hücrelerinin kaynağı. . .CD8 T lenfositler







EBV enfeksiyonunda ilk ortaya çıkan a n tijen... E B N A







EBV enfeksiyonunda latent enfeksiyon g ö stergesi... E B N A antikorları







EBV enfeksiyonunda ilk ortaya çıkan antikor., .A nti-V C A Ig M







Akut EBV göstergesi sero lo ji..,A n ti VCA I g M EBV ile ilişkili neoplaziler.. Tüylü oral lökoplaki Hodgkin lenfoması, B urkitt lenfoma, Nazofarinks kanseri







CD4+ T hücrelerini enfekte ederek, çoğalan virü s...İn sa n herpesvirüs 6 Ekza nte m a subitum , e tke n i... H H V -6



bu hücrelerde



Roseola infantum ,



6 . hastalık



D ö rt yaşında b ir çocukta ani başlayan yüksek ateş 3 gün sürmüş ve aniden normale dönmüştür. İk i gün sonra çocukta, boyundan başlayıp tüm vücuda yayılan maküiopapüler döküntü görülmüştür.Bu durumda etken olarak öncelikle düşünülmesi gereken v irü s .. .Human herpesvirüs 6



İn s itu



A I D S 'lı h a s t a la r d a p ro g re s if m u lt if okal lö k o e n s e f a lo p a ti e tk e n i o la n v i r ü s . . . J C virü s (Polyomavirüs) Faringokonjuktival ateş ve epidemik keratokonjunktivit etkeni.. . Adenovirüs Kapsidinde fiber çıkıntısı bulunan tek virüs. .Adenovirüs (diğer virüslerin zarfında) A d e n o v irü s ü n h ü c re le re p ro te in ,. Fiber proteini



b a ğ la n m a s ın ı s a ğ la y a n



Adenovirüs tipe özgü a n tijenleri.. .Penton Adenovirüs cinse özgü antijenleri. . . Hekzon M u k o z a la rı Adenovirüs



e n fe k te



e tm e



e ğ ilim i



olan v i r ü s . . .



Adenovirüs enfeksiyonları. . .Farigokonjunktival ateş, pnömoni, menjngoensefalit, epidemik keratokonjunktivit, yü zm e havuzu k o n ju n k tiviti, h e m o ra jik s is tit, ishal (invajinasyon) Adenovirüs aşısı...Canlı aşı T e k sarmal D N A içeren tek v irü s ., .Parvovirüs T e m e l o la ra k e r i t r o i d v irü s ... Parvovirüs



h ü c re



soyunda



ü re y e n



H H V - 8 ile ilişkili ta b lo la r...K a p o si sarkomu, Malîgn lenfoma, Castleman hastalığı, Multipl myelom



Parvovirüs reseptörü.. .E ritro sit P antijeni



En büyük ve kompleks v irü s.. .Poksvirüs



Eritem a enfeksiyozum, 5 .hastalık e tk e n i... Parvovirüsü B19



T e m e l y a p ıs ın d a Poksvirüs



la te ra l



cisim cik b u lu n d u ra n ... Y ü zd e to k a t yemiş m anzarası şeklinde d ö k ü n tü ... Parvovirüs B19



D N A v irü s le ri a ra sın d a sito p la zm a d a Poksvirüs



ç o ğ a la n ... Non immün hidrops fetalisin en sık e tk e n i.. .Parvovirüs B19



Guarnieri inklüzyon cisimciği...Poksvirüs E n z im le r in i Poksvirüs •



Papanicolau boyasında (P a p -s m e a r) tip ik yakuollü ve nükleer genişleme gösteren hücreler (koilostatik h ü cre le r)...H P V



y a n ın d a



b u lu n d u ra n



DNA



v i r ü s ü .. .



G ü n ü m ü zd e b iy o lo jik savaş n e d e n iy le y e n id e n gündeme gelen ve riskli grupların aşılanması önerilen virüs.. .Poksvirüs



O ra k hücre anemili hastalarda geçici aplastik krize yol açan virü s.. .Parvovirüs B19



ler ve Viral Hastalıklaı



450 4



RNA VİRÜSLERİ (İN F L U E N Z A V İR Ü S L E R İ, P A R A IN F L U E N Z A , R E S P İR A T U A R S İN S İT Y A L V İR Ü S



(RSV), KIZAMIK VİRÜS, KABAKULAK VİRÜSÜ, RUBELLA, KUDUZ VİRÜSÜ, H TL V , E N T E R O V İ R Ü S L E R , R E O V İR Ü S L E R ) 1.



Yaraların koterizasyonu ve dikilm esi önerilm ez. Kaslarda bulunan virüsler dikme esnasında sinirlere ulaşabilir.



A şa ğıdakilerden hangisi T ü rk iy e ’de kullanılan sam ple ku d uz aşısının en önem li k o m plik asyo nu du r? (Eylül-87) A) B) C) D) E)



Isırık yarasının su, alkol ve dezenfektanla yıkanm ası zarflı virüs olan kuduz virüsünün inaktivasyonunda etkili olabilmektedir. Aynı zamanda sekonder bakteriyel enfeksiyon oluşumuna karşı iyi bir önlemdir.



O ptik nörit Ateş, lenfadenopati M eningom iyelit Nefrit Endurasyon



Isırılma olayından sonra en etkili yöntem lokal yara tedavisidir. Isırık bölgesi hemen % 2 0 ’lik tıbbi yumuşak



Soru artık kullanılmayan bir aşının komplikasyonunu sorgulamaktadır. Sample



en



sabun çözeltisi ile tam olarak yıkanm alıdır..



önemli



Ayrıca 0-3-7-14-28. günler olmak üzeri başlanmalıdır. Debridm an gerekiyorsa yapılabilir.



kuduz



aşısının en önemli komplikasyonu meningomyelittir. Sam ple aşı günümüzde kullanılmamaktadır. Artık H D C V adî verilen hücre kültüründe üretilerek inaktive edilmiş aşı kullanılmaktadır.



Parçalanm ış dokuların debride edilm esi, kuduz virüsü bulaşmış dokuların alınmasını ve anaerobik enfeksiyona ortam oluşumunu engellemektedir. Antibiyotik tedavisi uygulam a, özellikle Pasteurella multocida gibi bakteriyel enfeksiyonlara karşı proflaksi sağlamaktadır. Köpek ısırıklarında, tetanoz hastalığına karşı aşı yapma iyi bir proflaktik yöntemdir. Yaranın büyüklüğü ve kirliliğine göre sadece aşı veya aşı+immünglobulin yapılmalıdır.



Doğru cevap: C • A r tık Tü rk iye 'd e kullanılmaktadır.



HDCV



kuduz



aşıya



aşısı



Doğru cevap: A 2.



P oliom yelit enfeksiyon u sırasınd a virü s, en uzun süre aşağıdaki kiinik örneklerden hangisinde izole edilebilir? (Nisan-88)



P oliom yelit’in en yaygın h a n g isid ir? (Eylüi-89)



tipi



aşağıdakilerden



 ) Kan B) Feçes C) Beyin omurilik sıvısı D) Boğaz sürüntüsü E) İdrar



A) B) C) D) E)



Soru poliovirüsün enterovirus ailesinde fekal oral bulaşan bir virüs olduğunu sorgulamaktadır.



Sorunun amacı Pikomavirüslerin (poliovirüs, HAV gibi) birçoğunun en yaygın klinik formunun asemptomatik olduğunu sorgulamaktır.



P o lioviru s, insanlar arasında Fekal-oral ve faringoorofarengeal bulaşır. Etkenin primer çoğalması farinkste ve bağırsakta cereyan eder. Kuluçka dönemince kanda, boğazda ve gaitada bulunur. 1-2 hafta boyunca boğazda, 3-6 hafta veya daha uzun süre gaitada izole edilebilir.



Doğru cevap: B 3.



4.



Kuduz şüphesi olan bir hayvan ısırığında aşağıdakilerden hangisi ya p ılm a m a lıd ır? (Eylül-88)



Paralitik N onparalitik Bulber A bortif A sem ptom atik



A sem ptom atik poliom yelit, % 90-95 görülür. Hiçbir klinik belirti vermez. Paralitik form , formdur.



Parçalanmış dokuları debride etme Yarayı su, alkol ve dezenfektanla yıkama Antibiyotik tedavisi uygulama Tetanoz hastalığına karşı aşı yapma



Soru, kuduz patogenezinde en önemli faktörün, virüsün sinirlere ulaşması ile ilgili olduğunu sorgulamaktadır. Kuduz şüpheli ısırıklara yapılması gerekenler de önemli!!!



0.1 olguda görülür. En az görülen



Bulber form , nadiren görülen ve solunum felcine neden olan formdur. A b o rtif tipte, M S S tutulmadığı için sinir sistemi belirtileri görülmez.



A ) Yarayı hemen dikme



B) C) D) E)



%



Doğru cevap: E



Spinal kord, beyin kökü, serebellum ve beynin diğer yapılarında enfeksiyon



©



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 451



I



12



Feçesle virüs atılımı



Şekil:Sistemik poliovirüs enfeksiyonları



5.



Ü ç ay ku d uz aşısı (diploid va cc.) kullanan hasta üç ay sonra iki saat önce köpek ısırm ası şikayeti ite geliyorsa tedaviyi nasıl planlarsınız? (Nisan-91) A) B) C) D) E)



28 gün sonra aşı 90 gün sonra aşı 2 doz aşı 5 doz aşı 2,7,10 ve 30. gün aşı



Soru aşılı bir kişi kuduz şüpheli bir köpek tarafından ısırıldığında klasik 5 d o z aşı programı uygulanmayacağını sorgulamaktadır. Aşılanma hikayesi olan bir kişi kuduz şüpheli temas ile yeniden başvuruyorsa iki hatırlatma d ozu (0.3. gün, 5 yıldan kısa süre geçtiyse) önerilir. Daha önce aşılanmamış bir kişi, kuduz şüpheli bir köpek tarafından ısırılırsa; 5 doz aşı (0,3,7,14,28. gün) yapılır



Doğru cevap: C



6.



İnfluenza enfek siyon u pand em ilerinde tip değişebilm esi için virü sle rin yapm ası gereken aşağıdakilerden h a n g is id ir? (N isan-91) A) B) C) D) E)



R N A rekombinasyonu D N A prekombinasyon Poliploidi D N A rekombinasyonu D N A kombinasyonu



Dikkat /// influenza virüsü segmentli RNA virüsüdür. Bu nedenle mutasyonlarm ve genetik reasortmanların (yeniden karışım) sık rastlandığı virüslerdendir. Bu olaylar sonucunda antijenik yapısı sıklıkla değişebileceğinden antijenik shift ve drift sonucunda pandemi ve epidemilere yol açar. Bu özellikleri de sınavlarda karşımıza gelebilmektedir.



|



Bu soru aslında basit sorulmuştur. İnfluenza virüsünün RNA virüsü olduğu bilinip kolaylıkla cevaplanabilir.



%



İnfluenza virüsleri, zarfiı R N A virüsleridir. R eplikasyon d iğ e r R N A virüslerinin aksine nukleusta gerçekleşir. Ortak antijenik yapıları olan üç tipi belirlenmiştir: A , B, C . E n sık A , bazen B hastalık oluştururken C sıklıkla çocuklarda enfeksiyona neden olabilse de hastalık oluşturmaz.



f



Virüsler ve Viral Hastalıklar



452 4 TÜM TUS SORULAR!



B e y in _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _



G ö zle r



Ensefalit - HSV-1 - Toga, fiavi ve bunya virüsler - Pikornavirüsler - Rabies virüs Menenjit - HSV-2 ” Pikornavirüsler - Mumps Diğerleri - Polyomavirüsler



Konjunktivit ve keratokonjunktivit - HSV-1 - Adenovirüs - Kızamık virüsü



B u ru n (ü s t solu nu m y o lu ) Soğuk algınlığı (burun, akciğer) - Rinovirus - Koranavirüs - Adenovirüs - influenza virüs - Parainfluenza virüs - RSV



- HIV



- H TL V -i - Prionlar



B o ğ a z (fa re n jit) - Adenovirüs - Kokzaki virüs -H S V - EBV



Ağız ----------------------------Stomatit - HSV Herpanjina, el-ayak-ağız hastalığı - Kokzaki virüs



A lt s o lu n u m yolu -



Deri ve m ukozal m em branSar - HSV - Varicella-zoster virüs - Poksvirus - Koksaki ve Eko virüs - Kızamık virüsü - Rubella virüs - B19 parvovirüs - Papilloma virüs -H H V 6



influenza virüs Parainfluenza virüs Respiratuvar sinsityal virüs Adenovirüs Coronavirüs



Enterik - Rotavirüs - Adenovirüs - Kalisivirüsler (Norwalk)



U ro ge n ita l sistem Lezyonlar - HSV Siğiller - Papillomavirüs Lenfoid Mononükleoz -E B V -C M V Diğerleri -H IV - HTLV



K araciğ er ----------------------Hepatit A, B, C, D, E virüsleri San humma virüsü CMV EBV



Kalp -------------Miyokardit - Kokzakivirüs



- HHVfi



Şekil: Viral hastalıklarda hedef dokular Genomları 8 parçalıdır (influenza C 7 parçalı). Bu genotnik yapı nedeniyle mutasyonlar ve yeniden karışım (reasortman) olayları sıklıkla yaşanır. parçalı



Yeniden karışım sonucu antijenik yapı sıklıkla değişebilir ve çok farklı kökenler ortaya çıkarsa buna antijenik shift adı verilir. Bu kökenler pandemilere yol açabilirler. Mutasyonlar sonucu oluşan değişiklikler daha küçüktür ve antijenik drift adı verilir. Bu kökenler epidemilere yol açarlar. D N A rekombinasyonu ancak D N A virüslerinin yapabileceği bir mutasyondur.



Doğru cevap: A 7.



A şa ğıdak ilerden hangisi ile o lu ş a n M erkezi sinir sistem i enfeksiyonunda beyin o m u rilik sıvısı şeker d ü ze yi azalm az? (Eylül-91)



A) Ekovirüs B) C) D) E)



Pseudomonas aeruginosa Mycobacterium tuberculosis Staphylococcus aureus Streptococcus pneumoniae



Menenjitlerin biyokim yasal olarak



a y in e ;



tanısının



bilinmesiyle



yapılabilecek sorudur. Aseptik menenjitlerde genel olarak B O S ’da şeker miktarı normaldir. Şegenekler arasında tek virüs Ekovirüs olduğundan kolaylıkla yapılabilecek b ir sorudur. Aseptik menenjitlerin en sık etkeninin Ekovirüsler olduğu da mutlaka bilinmelidir. Ekovirüs, aseptik menenjit etkenidir. Diğer viral menenjitlerde olduğu gibi B O S basıncı ve B O S proteini hafif artış veya normal olabilir. B O S glukozu hafif düşmüş veya normal olabilir. B O S ’ta lenfosit hakimiyeti mevcuttur. Aseptik menenjitlerde B O S şekeri normaldir. Bakteriyel menenjitlerde B O S şekeri düşer. Tüberkülozda ise daha çok düşer. Pseudomonas aeruginosa, akut bakteriyel menenjit etkenidir. B O S basıncı ve B O S proteini artmış, B O S glukozu azalmıştır. B O S bulanık ve nötrofıl hakimiyeti vardır. Mycobacterium tuberculosis, kronik menenjit etkenidir. BOS basıncı, BOS proteini artmış, BOS glukozu azalmıştır. BOS bulanık değil ksantokromiktir ve lenfosit hakimiyeti vardır.



Staphylococcus aureus, penetran menenjitlerin en sık etkenidir. Akut bakteriyel menenjit etkenidir. B O S basıncı ve B O S proteini artmış, B O S glukozu azalmıştır. B O S bulanık ve nötrofil hakimiyeti vardır. Streptococcus pneumoniae, en sık izole edilen akut bakteriyel menenjit etkenidir B O S basıncı ve B O S proteini artmış, B O S glukozu azalmıştır. B O S bulanık ve nötrofil hakimiyeti vardır.



Doğru cevap: A Ase ptik m enenjitlerde B O S şekeri norm aldir. Bakteriyel m enenjitlerde B O S şekeri düşer. T ü ­ berkülozda ise daha çok düşer. 8.



Herpanjina etkeni h a ng isidir? (Eylül-91)



olan



virüs



aşağıdakilerden



9.



influenza virü sü d o k u ya aşağıdaki hangisiyle tu tu nm akta dır? (Eylül-92) A) B) C) D) E)



Nöraminidaz Hemaglütinin Matriks proteini Nükleoprotein Koagülaz



Soru influenza virüsün zarfında bulunan en önemli peplomerlerini (hemaglütinin) sorgulamaktadır. Konuyu net bilmeyen bir öğrenci için nöraminidaz iyi bir çeldiricidir. influenza virüs, ortomiksovirüs ailesindendirgrubundandır. Zarf yüzeyinde Hemaglütinin ve nöraminidaz çıkıntıları bulunur. Hemaglütinin ile sialik asit reseptörlerine tutunarak solunum yolu enfeksiyonuna neden olabilirler. Nöraminidaz, virüsün enfektivitesine Virüsün salınmasında etkilidir.



A ) Herpes simpleks virüs tip 1 B) Herpes simpleks virüs tip 2



katkıda



Matriks proteini, zarflı virüslerde tomurcuklanmada etkili bir proteindir.



C) Kokzaki A virüs D) Rinovirüs E) Adenovirüs



yapılardan



bulunur.



hücreden



Nükleoprotein, yapısı virionu oluşturan en önemli yapıdır.



Sortr doğrudan bir klinik tablonun etkenini sorgulamaktadır. Adı herpanjina olduğu halde Herpesvirüslerin etken olmadığının bilinmesi isteniyor. Dikkat /// Enterovirüslerin (Ekovirüs, Kokzakivirüs) yaptığı hastalıklar sınavlarda çok sık karşımıza çıkmaktadır. Herpanjina dışındakilerin de bilinmesi gerekmektedir.



Koagülaz, enzimi Staphylococcus aureus gibi bazı bakterilerden salınan bir enzimdir. Tam am en ilgisiz bir seçenek!!!!



Doğru cevap: B



Herpanjina, Kokzaki A virüslerin, etken olduğu, ani başlangıçlı ateş, başağrısı, karın ağrısı, yutma güçlüğü ve kusmayla seyreden bir viral hastalıktır. Yum uşak damak ve tonsillerde ağrılı, gri-beyaz veziküllerle karekterizedir. Herpes simpleks virüs tip 1 virüsünün adı (herpanjina) ve kliniği (ağızda veziküller oluşturabilmesi) benzediği için çeldirici olabilir.



Herpes simpleks virüs tip 1, gingivostomatit, faringotonsilit, herpes labialis, keratokonjunktivit, ensefalit gibi tablolara neden olan bir virüstür. Herpes simpleks virüs tip 2, genital enfeksiyonlara neden olabilen bir virüstür.



ve



Şekil: Influenza virüsü



neonatal



Rinovirüs, nezlenin en sık etkenidir.



10. S ubakut sklerozan panensefalit etkeni olan aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eylül-92)



virüs



Adenovirüs, konjunktivit, farenjit, faringokonjunktival ateş, epidemik keratokonjunktivit gibi tablolara neden olabilen bir virüstür.



Enterovirüslerle Oluşan Klinik Tablolar;



A) B) C) D) E)



Kızamık virüsü Kızamıkçık virüsü Su çiçeği virüsü Herpes simpleks virüsü HTLV-1



• Aseptik menenjit/ensefalitin en sık nedenidirler. •



Herpanjina, El-Ayak-Ağız hastalığı ve Akut hemorajik konjunktivit en sık etken Kokzaki A







Plörodini (Bornholm hastalığı), Miyokardit, perikardit, Epidemik miyalji, en sık etken Kokzaki B







Y e nid o ğ a n d a m ultisistem ik tutulum , yenidoğan ünitesinde salgınlar oluşturabilir. Y e n id o ğ a n d a özellikle miyokard tutulumu uyarıcıdır.•







Pankreatit, bazen insüline bağımlı D M , hemolitik üremik sendrom, kronik yorgunluk sendromu, ishal ile ilişkileri olabileceği düşünülmektedir.



Doğru cevap: C



Soru doğrudan bilgi sorgulayan bir ezber sorusu. Seçeneklerde sporadik ensefalitin en sık etkeni olan Herpes simpleks virüs tipi konuyu iyi bimeyen bir öğrenci için çeldirici olabilir. S S P E (Subakut Sklerozan Panensafaiit) kızamıktan yıllar sonra gelişen, çok seyrek, genelde fatal bir klinik tablodur. Virüs replike olabilir fakat salınamaz, BO S ve kanda yüksek oranda kızamık antikoru belirlenir, beyin dokusunda inklüzyon cisimleri belirlenir. Kişilik bozuklukları, myoklonik kasılmalar, körlük gelişerek ilerler, 6-12 ay içinde mortalité ile sonlanır. E E G ’de diazepamla baskılanamayan epileptik deşarjlar olur. Virüsün M proteinlerindeki defekt sorumlu tutulmaktadır. A ş ı S S P E oluşumunu önlemede en etkin yöntemdir.



r Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 453



4S 4



4 TÜM TUS SORULAR! beyin dokusunda inklüzyon cisimleri belirlenir. Kişilik



Kızamıkçık virüsü, ensefalite neden olabilir.



slerveV



Su çiçeği virüsü, çocuklarda serebellite neden olabilir. Herpes simpleks virüs tip 1, sporadik ensefalitin en sık etkenidir. Genellikle temporal bölgeyi tutar. B O S ‘ta eritrosit görülmesi tanıda önemlidir. H TLV -1 . lösemi ve lenfomalara neden retrovirüstür. Nadir bir ensefaüt etkenidir.



olabilen



bir



Kızamık Virüsü



Sitomegalovirüs, immünsupresif hastalarda nekrotizan ensefalite neden olabilir.



• Le nfositlerd e latent kalabilir • H ücresel bağışıklığı baskılayabilir ve çekirdekte



inklüzyon



Epstein-Barr virüsü, ensefalite neden olabilir. cisimciği



11. B ir haftalık bebekte tek serum örneği ile h a ng isine bakarak konjenital kızam ıkçık tanısı konuşabilm ektedir? (Nisan-93)



C ) Kanda yüksek IgM artmasına neden olması D) Yüksek IgG oluşmasını sağlaması E) Ucuz olması



rubella enfeksiyonu tanısında



bebekte



E L İS A ile Rubella IgM antikorlarının gösterilmesi ile yeterlidir. Ig G ’nin gösterilmesi antikorun anneden geçmiş olabilecek olması nedeniyle tanıda değer taşımaz. Anneden bebeğe sadece IgG yapısındaki antikorlar geçebilir. geçmiş



antikor olabilir ve



Annede IgG, varlığı annenin enfeksiyonu geçirdiğini gösterir. IgM,



annenin



akut



tercih edilm esinin en önem li sebebi aşağıdakiierden h ang isidir? (Eylül-93)



salgısal IgA’yı artırması



plasentayı geçmez.



Annede



13. Poliomyelii’te kullanılan atenüe canlı aşının ölü aşıya



B ) Salgısal IgA’yı daha fazla artırması



Genel bir immünoloji bilgisi sorgulanmaktadır. IgG plasentayı geçer. Ancak IgM büyük olması nedeniyle



Bebekte IgG, anneden enfeksiyonu göstermez.



Doğru cevap: D



A ) Serokonversiyona ilaveten nazofarinks ve intestinde



A ) Bebekte IgG B) Annede IgG C ) Annede IgM D) Bebekte IgM E) Annede hemaglütinasyon testi



Konjenital



Kızamıkçık virüsü, ensefalite neden olabilir. Kabakulak virüsü, sıkiıkia asepiik menenjite neden oiabiiir. Kabakulak virüsünün en sık görülen komplikasyonu aseptik menenjittir.



Doğru cevap: A



• Sitoplazm a oluşturur



bozuklukları, myoklonik kasılmalar, körlük gelişerek ilerler, 6-12 ay içinde mortalité ile sonlanır. E E G ’de diazepamla baskılanamayan epiieptik deşarjlar olur. Virüsün Mproteinlerindeki defekt sorumlu tutulmaktadır. Aşı S S P E oluşumunu önlemede en etkin yöntemdir.



enfeksiyon



geçirdiğini



Soru asıl olarak canlı atenüe ve ölü aşı arasındaki farkları sorgulamaktadır. Canlı atenüe aşıların en önemli özeliği hücresel immünite ve intestinalde salgısal IgA’yı artırmasıdır. Salgısal IgA’yı uyarabilmek için rotavirüs, adenovirüs, poliovirüs aşıları canlı atenüe olarak yapılmaktadır. Poliomyelitte kullanılan Saik aşısı inaktive virüs aşısı, Sabin aşısı ise zayıflatılmış virüs aşısıdır. Her iki virüs aşısıda dolaşım da antikorların ortaya çıkmasını sağlar. Ancak Sabin aşısı ayrıca yerel igA salgılanmasını uyarıp virüsün yerleşip çoğalmasına engel olarak sindirim kanalında direnç oluşmasını sağlar. Bağışıklıkta sağladığı üstünlük ve uygulama kolayhhğı nedeniyle tercih ediür. Canlı atenüe aşıların eldesi ve muhafazası zordur. Raf ömürleri kısa aşılardır.



göstermektedir.



Annede hemaglütinasyon testi, yine annede hastalığa ait antikor valığını gösterir. Bebeğe dair bir fikir verm ez.



Doğru cevap: D • Dikkat!!! Kızamıkçık en te ra to je n virüsken; Kıza­ mık te ra to je n değildir. A b o rtu s ya da ölü doğum ile sonuçlanabilir. 12. S u b a k u t sklerozan panensefalit (S S P E ) etkeni olan virü s aşağıdakiierden h a n g isid ir? (Eyfül-93) A ) Kızamıkçık



B ) Kabakulak virüsü D) Kızamık virüsü E ) Epstein-Barr virüsü



C ) Sitomegalovirüs



Soru daha önce defalarca sorulan kızamığın geç komplikasyonunu sorgulamaktadır. Kızamık virüsü, enfeksiyon sırasında akut ensefalite neden olabilmekle birlikte yıllar sonra detektif kalan virüsün aktivasyonuna bağlı olarak SSPE’e neden olabilir. Virüs replike olabilir fakat salınamaz, BOS ve kanda y ü k s e k oranda kızam ık antikoru belirlenir,



Ölü aşılar, salgısal IgA’yı uyarmaz, ö lü aşılar kanda antikor artışına neden olurlar ve virüsün viremi yapmasını önlerler , en önemli özelliği yüksek IgG oluşmasını sağlamasıdır. Ölü aşılar daha ucuz ve dayanıklıdır, ölü aşılar gebelere ve immünsüpresiflere güvenle uygulanırken canlı aşılar bu gruplara yapılmaz.



Doğru cevap: A • Canlı atenüe aşılar sitotoksik T lenfosit cevabını en etkin şekilde oluşturur ve ömür boyu bağışıklık gelişir. 14. Aşağıdakiierden hangisi enterik, derm atotropik ve nörotropiktir? (Eylül-94) A ) Kabakulak



B) Kokzaki virüs D) Rotavirüs



C) Herpes simleks tip I E) Kızamık



Soru vücudun birçok yerini tutması ile en iyi bilinmesi gereken enterovirüsleri sorgulamaktadır. Kokzaki virüsler, enterovirüs ailesinde yer alan fekal oral, solunum yolu ve temas gibi birçok farklı yolla



MİKROBİYOLOJİ Y 455 bulaşabilen ve pek çok d o k u ya tro pizm i bulunan virüslerdir. Dermatotrop, nörotrop, enterotrop virüslerdir. Aseptik menenjit, miyokardit, perikardit, plörodini gbi klinik tabloların en sık etkenidir. Ayrıca herpanjina, el ayak ağız hastalığı, pankreatit ve nadiren ishale neden olabilirler.



Kızamık virüsü, dermatotrop ve nörotrop bir virüstür. Kokzaki virüsün tropizm gösterdiği birçok dokuyu tutabilir ancak enterotrop değildir. Kabakulak virüsü, nörotrop bir virüstür. Aseptik menenjit, pankreatit ve parotit gibi tablolara neden olabilir. Herpes simleks tip I, dermatotrop ve nörotrop bir virüstür. Deri, mukoza ve sinir sisteminde enfeksiyona neden olur.



Rotavirüs, enterik bir virüstür. Çocuklarda en sık saptanan



Ekovirüs, pikornavirüs ailesinde yer alan fekal oral bulaşarak aseptik menenjit, miyokardit, perikardit, plörodini, pankreatit gibi pek çok klinik tabloya neden olabilen bir virüstür. Adenovirüs, çıplak bir D N A virüsüdür. İshal etkenidir. Reovirüs ailesi, çıplak bir R N A virüsüdür. Bu ailede yer alan Rotavirüs önemli bir ishal etkenidir. Rotavirüs, ishal etkeni olan bir R N A virüsüdür.



ishal etkenidir.



Doğru cevap: B



Doğru cevap: A



Enterovirüslerle en çok karışan konjunktiva, solunum ve sindirim yollannı tutan Adenovirüstür. Adenovirus de ri ve SSS'ini nadiren tu ta r. 15. R eye sendrom u ile ilişkili o ld u ğ u gösterilen virüs aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eylül-94) A ) Kokzaki virüs C ) Kızamıkçık virüsü



B ) Epstein - Barr virüs D ) influenza virüsü



Özel bir komplikasyonla sorgulanmaktadır.



ilgili



virüs



17. Deri ve olm ayan



m ü k ö z m em branlarda enfeksiyona neden v irü s aşağıdakilerden h ang isidir?



(Nisan-95) A ) Kızamık C ) Su Çiçeği



B) Rubella D) Rotavirüs E ) Herpes simpleks



Sorunun amacı deri ve mukozayı tutan virüsleri sorgulamaktır.



E} Parainfluenza virüsü



bilgisi



influenza virüsü, solunum yolları ile bulaşan, pnömoni ve yaygın tutulum ile seyreden salgınlara neden olan bir virüstür. İnfluenza virüsün birçok komplikasyonu vardır. Bunlar arasında sekonder bakteriyel pnömoni, kardit, ensefalit, ensefalopati, Reye sendromu ve Guillain Barre sendromu sayılabilir. Reye sendromu, özellikle salisilat kullananlarda görülen karaciğerde mikroveziküler yağlanma ve ensefalopati ile seyreden bir sendromdur. VZV'da Reye sendromuna neden olabilir. Kokzaki virüsler, aseptik menenjite neden olabilirler ancak Reye sendromu ile ilişkili değildirler. Epstein - Barr virüs, ensefalite neden olabilir ancak Reye sendromu ile ilişkili değildir. Kızamıkçık virüsü, ensefalite neden olabilir ancak Reye sendromu ile ilişkili değildir.



Parainfluenza virüsü, solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilen bir virüstür. Reye sendromu ile ilişkili değildir.



Doğru cevap: D • Varicella z o s te r virüs ve İnfluenza virüslerde Reye sendromu unutulmamalı! 16. O ral yoldan alındığında m ideyi geçip ince bağırsağa ulaşam ayan virü s aşağıdakilerden hangisidir?



(Nisan-95) A ) Rinovirüs C ) Adenovirus



Rinovirüslerin. kuluçka süresi iki gündür. Soğuk algınlığı, nezle denen (com m on cold) hastalığın en sık nedenidir. Organizm aya üst solunum yolundan damlacık yolu ve kontamine ellerden bulaşma ile girerler. R in o virü sle r etere dayanıklı, asite dayanıksız (pH 5 ten a z ) R N A virüsleridir.



B) Ekovirüs D) Reovirüs



E) Rotavirüs



Sorunun amacı zarfsız virüs olmasına rağmen mide asidine dayanıksız olduğu için ishal yapamayan virüsün bilinmesidir.



Rotavirüs, ishal etkenidir. Deriyi tutmaz Kızamık virüsü, döküntülü vira! hastalık etkenidir. Tüm vücuda yayılan makulopapüler döküntüler tipiktir. Rubella virüsü, kızamık gibi döküntülere neden olan bir viral hastalıktır. Ü ç gün içerisinde iyileşen makulopapüler döküntüleri tipiktir. Su çiçeği virüsü, solunumla bulaşarak viremi yapan ve deride asenkronize deri döküntülerine neden olan bir virüstür. Herpes simpleks, virüs deri ve mukozalarda enfeksiyona neden olabilen virüsüdür.



ve



sinirlerde



latent



kalan



bir



DNA



Doğru cevap: D Rotavirüs çocuk ishallerinin en sık etkenidir. Dış­ kıda lökosit ve e ritro s it saptanmayan sulu ishal etkenidir. B a k te rilerde n E H E C ve Vibrio cholera da sekre tu v a r ishal nedenidir. 18. O ca k ayın da 2-3 g ü n önce başlayan su lu diyare şikayeti ile gelen ikî yaşındak i çocukta en olası etken aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eyiül-95) A ) Rinovirüs C ) Retrovirüs



B) Rotavirüs D) Adenovirüs E ) Parainfluenza virüs



Soru basit bir soru ile çocuklarda en sık ishal etken olan Rotavirüsü sorgulamaktadır. Dikkat!!! Sulu ishal etkenlerini bilmek önemli. Bakteriler içinde en meşhur E T E C ve kolera sulu ishal etkenidir. Virüslerin yaptığı ishallerde de dışkıda lökosit ve eritrosit saptanmamaktadır. Rotavirüs, çocukluk çağındaki ishallerin en önemli etkenidir. Bulaş fekal-ora! yol, oyuncaklar gibi ortak kullanılan objeler ve olasılıkla solunum yolu ile olmaktadır.



üsler ve Vi



456 4 TÜM TUS SORULARI ince bağırsak villus hücrelerini kaplar, intestinai epitelde kısalma, küntleşme, sitopatik etki ile sıvı emiiimi bozukluğuna bağlı ishal gelişir. Dışkıda lökosit, eritrosit görülmez, özellikle kış aylarında m eydana gelen bebek ishallerinde akla gelmelidir. Ayrıca nozokomial ishallere de neden olabilir..



Adenovirüs,



mukozaların erişkinde ishal yapar.



virüsüdür.



Am a



daha



çok



Rinovirüs, nezie etkenidir. îshaie neden oimaz.



Polyomavirüs (JC ve BK virüs), J C virüs progresif multifokal ensefalit etkenidir. B K virüs üreteral stenoz ve hemorajik sistit etkenidir. Parainfluenza virüs, krubun en sık etkeni virüstür. Sitomegalovirüs, birçok yolla bulaşabilen ve mononükleoz, transplantasyon sonrası enfeksiyon, ensefalit, retinit, pnömoni, kolit, konjenita! enfeksiyon gibi tablolara neden olabilir.



Doğru cevap: A



Retrovirüs, zarflı bir virüstür ve fekal o rai bulaşmaz. Parainfluenza virüs, solunum yollannda krup, pnömoni gibi tablolara neden olabilen bir virüstür, ishal etkeni değildir.



21. Aşağıdakiierden hangisinin kızam ık ko m p lik a syonu olm a olasılığı en azdır? (Eylül-97)



Doğru cevap: B



A ) Pnömoni C) Artrit



19. İnfluenza aşısı aşağıdaki viral yapılardan hangisine karşı geliştirilm iştir? (Eylül-96)



Soru kızamıkçıkta sık görülen ama kızamıkta nadir bir komplikasyonu sorgulamaktadır.



A ) Nöraminidaz



B ) Hemaglütinin D) RNA polimeraz



C ) Revers transkriptaz E) DNA bağımlı RNA polimeraz



B) Miyokardit D) Ensefalit E) Otitis media



Artrit,



kızamıkta nadir görülen kızamıkçıkta sıklıkla görülmektedir.



• Otitis m edia (en sık)



İnfluenza



• Tüberkülin testi aneıjisi



iki çeşit zarf glikoproteini içerir; Hem aglUtinin ve n ö ra m in id a z adı verilen bu peplornerler aşı yapımında kullanılan en önemli antijenlerdir. Grip aşısı İnfluenza A ve İnfluenza B virüslerinin hemaglütinin ve nöraminidaz yapıları kullanılarak sentezlenen ölü subunit aşısıdır. Hemaglütinin selüler reseptör bölgesine bağlanan virüs reseptörü içerir ve nötralize edici antikorların oluşumunu indükler. Hemaglütinin ve nöraminidaz aynı zam anda influenza virüsün tipien diriim esinde de kullanılmaktadır.



Revers transkriptaz enzimi, retrovirüslerde ve H B V ’de replikasyonu sağlayan en önemli enzimdir. RNA polimeraz, R N A virüslerinin replikasyonunda en önemli rolü oynayan enzimdir. DNA



bağımlı



RNA



poiimeraz,



DNA virüslerinin replikasyonda kullandıkları enzimlerden birisidir.



Doğru cevap: A, 8



• İnterstisyel p n ö m on i (en ö lü m cü l) • Miyokardit • Mezenterik lenfadenit • Ensefalomyelit • Subakut sklerozan panensefalit



Pnömoni, kızamığın en kötü komplikasyonudur. Kızamık virüsü kensidi dev hücreli pnömoni yapabildiği gibi sekonder bakteriyel pnömoni olasılığı da artmaktadır. Kızamık miyokardite neden olabilir. Kızamık virüsü akut ensefalite neden olabildiği gibi latent kalan defektif virüsün aktivasyonu ile Subakut sklerozan panensefalite neden olabilir.



Otitis media, kızamığın en sık komplikasyonudur.



Doğru cevap: C 22 . Enierik, derm atopik ve n ö ro îro p ik enfeksiyona yol açan virüs aşağıdakiierden h ang isidir? (Nisan-99)



20. Y e n id o ğ a n d a epidem ik plörodinia ve m iyokardiiin etkeni aşağıdakiierden h ang isidir? (Eylül-97) Â ) B grubu Kokzaki virüs B ) Respiratuar sinsityal virüs



C ) Polyoma virüs



Ancak



Kızamık komplikasyonları;



Soru influenza virüsünün en önemli antijenik yapısını sorgulamaktadır. A ve B her iki seçenek de doğrudur. virüsü



bulgudur.



D) Parainfluenza virüs E) Sitomegalovirüs



Enterovirüsferin yaptığı klinik tabloların öneminden daha önce de bahsetmiştik. Kokzaki virüsier, Â ve B oimak üzere iki gruba ayrıiır. A grubu, herpanjina, el - ayak - ağız hastalığı ve akut hemorajik konjunktivite neden olur. B grubu ise, plörodina, miyokardit, perikardit ve meningoensefalit etkenidir. Grup B ’nin neonatal hastalığında letarji, beslenme güçlüğü, kusma görülür; ateş her zam an eşlik etmez. A ğ ır vakalarda, kısa bir diyare ve iştahsızlık periyodunun ardından ilk 8 günde miyokardit ve perikardit görülür.



Respiratuar sinsityal virüs, çocuklarda alt solunum yolu enfeksiyounu en sık yapan virüstür.



A ) Kabakulak



B ) Kokzaki virüsleri C ) Herpes simpleks virüs-1 D) Rotavirüsler E) Kızamık



Aynı soru ile daha önce de karşılaşmıştık. Soru birçok dokuyu tutan enterovirüsleri ve kızamıkla enterovirüslerin farkını (kızamık virüsü enterotrop değildir) sorgulamaktadır. “Zarflı virüsler gene! olarak enterotrop değildir”. Kokzaki virüsleri, zarfsız RNA virüslerindendir. Enterovirüsler içinde incelenir. A g ru b u Kokzaki virüslerin deri ve mukozalara afinitesi varken B g ru b u virüsler kalp, plevra, pankreas ve karaciğer gibi çeşitli organlara afinitesi vardır, hem A hem de B grubu virüsler meninksler ve motor nöronları etkileyerek paralizilere neden olabilir. Kızamık virüsü, dermatotrop ve nörotrop bir virüstür. Zarflı bir virüs olması nedeniyle enterotrop değildir. Kabakulak virüsü, R N A virüsüdür. Damlacık yolu ile bulaşıp kanla parotis, testisler, överler, pankreas ve bazı olgularda meninkslere yayılır.



Herpes simpleks virüs-1 , dermatotrop ve nörotrop bir D N A virüsüdür. Zarflı olması nedeniyle enterotrop değildir. Rotavirüsler,



enterotrop virüslerdir. Deriyi ve sinir sistemini tutmazlar.



İshal



Miyokardit, Kokzaki-B virüs tarafından oluşturulur.



Kokzaki-A virüsünün yol açtığı hastalıklar;



etkenidirler.



• • •



Doğru cevap: B



Herpanjina El-ayak-ağız hastalığı Aseptik menenjit



Kokzaki-B virüsünün yol açtığı hastalıklar;



Rinovirüs sadece üst solunum yollarına lokalize iken Rota virüs sadece gastrointestinal sistem e lokal izedir. 23. A şa ğıdakilerden hangisi ağız yo lu yla alındığında ince bağırsağa u la şm a z? (Nisan-99)







Plörodinia







Bornholm hastalığı







Perikardit







Miyokardit



Doğru cevap: A A ) Adenovirüsler C ) Reovirüsler



B ) Ekovı'rüsler D) Rotavirüsler



V eziküler lezyon yapanlar; Kokzaki/Eko virüs, H erpes simpleks tip 1/2, Varicella zo s te r virüs.



E ) Rinovirüsler



Sorunun amacı temel viroloji bilgisini sorgulamaktır. virüsler mide asidinde yaşama özelliği gösterirler ve ağız yoluyla alındığında ince bağırsağa ulaşırlar. Rinovirüs bunun en önemli istisnasıdır. Zarfsız olmasına rağmen ishal yapamaz. Zarfsız



25.



Pediatri servislerinde nozokom iyal en sık viral sebebi aşağıdakilerden



p n ö m o n in in h ang isidir?



(Nisan 2000) A ) Respiratuar sinsityal virüs (R SV)



Rinovirüsler, soğuk algınlığın temel nedenidirler. Yüzden fazla serolojik tipi vardır. 33°C’de daha iyi ürerler. Aside dayanıksız olduklarından yutulduklarında mide asidi tarafından öldürülürler ve ince bağırsağa ulaşamazlar.



B) Influenza C) Parainfluenza D) Adenovirüs E ) Sitomegalovirüs (CM V)



Adenovirüsler, zarfsız D N A virüsleridir. İshale neden



Soru doğrudan en sık etkeni sorgulamaktadır.



olabilirler.



Respiratuar sinsityal virüs (RSV), yenidoğan ve süt çocuklarında akut, ağır solunum sistemi enfeksiyonları oluşturur. Çocuklarda virüs yaklaşık



Ekovirüsler, zarfsız küçük R N A virüsleridir. Enterik yolla bulaşabilirler.



9 gün boyunca yayılırken erişkinler 1-2 gün yayarlar. İmmünitesi baskılanmış, özellikle K İT hastalarında ağır pnömonilere neden olabilir. Sağlıklı erişkinlerde hafif bir soğuk algınlığı gözlenebilir. Özellikle çocuk servislerinde hastane salgınları bildirilmiştir.



Reovirüsler, zarfsız R N A virüsleridir. Bu ailede yer alan rotavirüs çocuklarda en önemli ishal etkenidir. Rotavirüsler, zarfsız R N A virüsleridir. önemli ishal etkenidir.



Çocuklarda



en



Influenza virüs da, nozokomiyal pnömonilere olabilir ancak en sık etken değildir.



Doğru cevap: E Rinovirüsler burunda IC A M reseptörlerine tutunur.



CM V, immünsuprese hastalarda interstisyel pnömonilere neden olabilir. Transplant hastalarında en sık neden olduğu klinik tablo nozokomiyal pnömonidir.



24. Kokzaki A virü sü tarafından oluşturulan ve b oğ a z ağrısı, kırgınlık, ateş, tonsiller ve damakta veziküler lezyonlarla karakterize olan enfeksiyon aşağıdakilerden h a n g isid ir? (Eylül 99) A ) Herpanjina C ) Plörodinia



Parainfluenza virüsü, sıklıkla krup, Ü S Y E ve pnömonilere neden olur. Nozokomiyal pnömonilerde nadir bir etkendir. Adenovirüsler farenjit, pnömoni gibi solunum yolu enfeksiyonlarında etken olabilmektedir ancak nozokomiyal pnömoni oranı düşüktür.



B) El ayak ağız sendromu D) Epidemik miyalji E ) Miyokardit



Soru doğrudan sorgulamaktadır.



Herpanjina



Doğru cevap: A tablosunu



Herpanjina, ani başlayan ateş, baş ağrısı, karın ağrısı, kusma olur. Yumuşak damakta, tonsillerde veziküler lezyonlar görülebilir. Kokzaki A virüslerle olur. El ayak ağız sendromu, çeldirici olabilir ancak bu tabloda sadece ağızda değil ayak ve ellerde de veziküler lezyonlar mevcuttur. En çok Kok2 aki A16 ile olur. Plörodinia,



ateş ve tek taraflı plevral yan ağrısı bulunur. A C normal görünümdedir. Kaslarda hassasiyet ve nüks sıklıkla rastlanan bulgulardır. Kokzaki B etkendir.



Epidemik miyalji, karın ve göğüs kaslarında ağrı ile karakterizedir. Kokzaki B etkendir.



Kokzaki B virüs, miyokardite neden olabilir.



enden



in flu e n za ve R S V ayrımı önemli. Hemaglütinasyon deneyi influenzada pozitifken, R S V d e n e g a tiftir. 26.



Aşa ğıdak ilerden hangisi y a n lıştır? (Nisan 2000)



kızam ık



ile



ilgili



olarak



A ) İnkübasyon periyodu 10-12 gündür B ) Prodrom dönemi 3-4 gündür



C ) Döküntüler önce saç çizgisi, kulak ardı ve boyun bölgesinden başlar D) Döküntüler başladığında ateş aniden düşer E) Döküntüler en son ayakta ortaya çıkar



Kızamığın kliniğini sorgulayan bir soru. Asıl sorgulanan kızamıkta döküntüler çıktıktan sonra ateşin düşmediğidir. Döküntü başlayınca ateşin aniden düşmesi HHV-B’nın yaptığı 6. hastalık (Roseola infantum) için tipiktir.



Virüslerve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 457



isler ve Viral Hastalıklar



458



4



TÜM TU S SORULARI



Kızamık virüsü, kuluçka dönemi 10-12 gündür, bunu izleyerek 4 gün kadar süren prodrom dönemi başlar. Bu dönem de ateş, koriza, konjunktivit, öksürük ve koplik lekeleri karakteristiktir. Ateş döküntüden 3-4 gün evvel vardır. G ö z kapaklarında ödem ve konjunktival iltihap vardır. Fotofobi sık olarak gözlenir. K oplik lekeleri döküntüden iki gün e w e ! belirir, kızam ık için patognom oniktir. Döküntü belirince bu lezyonlar azalmaya başlar ve döküntünün 3. gününde tamamen kaybolurlar. Kızamıkta döküntü makülopapüler özelliktedir. Döküntüler başladığında ateş devam eder. Bu özellik döküntüler çıktıktan sonra ateşin düştüğü 6. hastalıktan en temel farkıdır. Döküntü saç çizgisinden altından ve enseden başlar, yüze, boyuna, üst ekstremitelere ve gövdeye yayılır. Avuç içi ve ayak tabanında da döküntü görülebilir.



Şekil; influenza virüsü



Segment!i virüsler • Arenavirus



Doğru cevap: D



• Bunyavirüs • Ortom iksovirüs (influ enza) • Reo virüs (R otavirüs)



Döküntüler başlayınca ateş düşmesi Human Herpes V ir ü s -6 enfeksiyonunda görülür. Kızam ıkta düşen a te şin t e k r a r yükselm esi sekonder enfeksiyon u düşündürm elidir.



27. Antijenik shift yaparak enfeksiyona sebep olan virü s aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eylül-2000) A) B) C) D) E)



Parainfluenza virüs İnfluenza virüs A Epstein Barr Virüs Sitomegalovirüs Adenovirus



A n tije n ik m utasyoniarı ile d ikk at çekici v irü s le r ara sın da seg m entli v irü s le r dışında H C V , H I V sayılabilir. 28. E nterovirü s tip 70 en sık aşağıdakilerden h angisine neden o lu r? (Nisan-2001) A ) Herpanjina C ) Ensefalit



Antijenik shift ve drift yapmasıyla en meşhur virüs influenza virüstür. Segm entli virüs olması, epidemi ve pandemiler oluşturması da sorulabilecek özellikleridir.



Segment oluşturan diğer virüslerin bilinmesi de yararlı olacağından aşağıda tablo ile verilmiştir. Seçeneklerde verilen virüslerin büyük çoğunluğu DNA virüsüdür. DNA virüsleri segmentli yapı içermediğinde antijenik shift yapamazlar.



B ) Hemorajik konjunktivit D) Aseptik menenjit E } Miyokardiyopati



Soru enterovirüslerin serotiplerini sorgulayan zor bir soru. Sorunun asıl amacı enterovirüslerin pek çok serotipinin olduğunu ve pek çok farklı kliniğe neden olabilmesidir. •



Enterovirüs tip 70, bulbar konjunktiva üzerinde peteşiyal kanamalarla karakterize akut hemorajik konjunktivitin ana nedenidir.



-



Enterovirüs tip 71 ise aseptik menenjit, ensefalit ve paralizi gibi M S S hastalıklarının ön d e gelen sebeplerindendir.







Enterovirüs 72 ise hepatit A virüsüdür.



İnfluenza virüs, g e n o m u 8 parçalıdır (influenza C 7 parçalı). Bu parçalı genomik yapı nedeniyle mutasyonlar ve yeniden karışım (reasortman) olayları sıklıkla yaşanır. Yeniden karışım sonucu antijenik yapı sıklıkla değişebilir ve çok farklı kökenler ortaya çıkarsa buna antijenik shift adı verilir. Bu kökenler pandemilere yol açabilirler. Mutasyonlar sonucu oluşan değişiklikler daha küçüktür ve antijenik drift adı verilir. Bu kökenler epidemilere yol açarlar.



Doğru cevap: B



Epstein Barr Virüs, Sitomegalovirüs ve Adenovirüs, D N A virüsleridir. D N A virüslerinin genomu tek parçalıdır. Segmentli yapı içermez.



29. Aşağıdaki virüslerden hangisi enterotropik, derm atropik ve nörotropik etki gösterir? (Eylül-200 1)



Parainfluenza virüs, ailede değildir.



R N A virüsüdür ancak segmentli



Herpanjina etkeni Kokzaki A virüstür. Aseptik menenjite, neden olan Enterovirüs tip 71, Kokzaki a



/r>



trı—



r V D , E^lVUVlIUdlUl.



Kardiyomiyopatilerde, Kokzaki B ve Ekovirüsler sıklıkla etken olarak saptanmaktadır.



A ) Kokzaki virüs C ) Batı Nil virüsü



B ) Adenovirüs D) Kızamık E ) Rotavirüs



Doğru cevap: B



Aynı soruyla daha önce de iki kez karşılaşmıştık. Birçok dokuya tropizm yapabilen en önemli virüsleri sorgulamaktadır. Kokzaki virüsleri, enterik, dermatropik ve nörotropik etki gösterirler. Kokzaki virüsleri zarfsız R N A virüsle rindendir. Enterovirüsler içinde incelenir. A grubu Kokzaki virüslerin deri ve mukozalara afınitesi varken B grubu virüsler kalp, plevra, pankreas ve karaciğer gibi çeşitli organlara



afinitesi vardır, hem A hem de B grubu virüsler meninksler ve motor nöronları etkileyerek paralizilere neden olabilir.



SS P E (Subakut Sklerozan Panensafalit), kızamıktan yıllar sonra gelişen, çok seyrek, genelde fatal bir klinik tablodur. Virüs replike olabilir fakat salınamaz, B O S ve kanda y ü k se k oranda kızam ık antikoru belirlenir, beyin d o k u s u n d a inklü zyo n cisim leri belirlenir. Kişilik bozuklukları, myoklonik kasılmalar, körlük gelişerek ilerler, 6-12 ay içinde mortalité ile sonlanır. E E G ’de diazepamla baskılanamayan epileptik deşarjlar olur. V irü sü n Mpro teinlerindeki defekt sorumlu tutulmaktadır. Aşı S S P E oluşumunu önlemede en etkin yöntemdir.



Adenovirüs, mukozalarla tropizm gösteren bir virüstür. Konjunktivit, farenjit, pnömoni, ishal ve üretrite neden olur. Dermatotrop ve nörotrop değildir.



Batı Nü virüsü, dermatotrop ve nörotrop bir virüstür. Sineklerle bulaşarak ensefalit ve yaygın klinik bulgularla seyreden bir hastalığa neden olur. Kızamık, dermatotrop, nörotroptur ancak enterotrop değildir, zarflı bir virüstür ve fekal oral bulaşmaz.



Reye sendromu, ensefalopati karaciğer fonksiyon bozukluğu ile seyreden bir sendromdur. Birçok nedeni olmakla birlikte s u çiçeğ in de ve gripte aspirin kullanımına bağlı olarak gelişebileceği bildirilmektedir.



Rotavirüs, sadece enterotroptur.



Doğru cevap: A



Bakteriyel menenjitlerde, başağrısı ile gelen hastalarda B O S incelemesinde artmış B O S basıncı, B O S bulanıklığı ve nötrofi! hakimiyeti, B O S proteini artışı ve B O S glukoz düzeyinde azalma tipik bulgulardır.



Adenovirüsle karıştırm ayın. Adenovirüs sade­ ce mukozaları tu ta r. Adenovirüste döküntü ve aseptik m enenjit nadir bulgular iken fa rin g o konjuktival ateş, solunum yolu enfeksiyonları ve g a stro e n te rit sıktır. 30. Dokuz yaşındaki daha önce hiçbir şikayeti olm ayan



çocukta davranış değişikliği, saldırgan davranışlar başlamıştır, BOS incelemesinde kızamık antikorları yüksek bulunuyor. 3 ya şında iken kızam ık geçirm iş old u ğu öğrenilen bu hastada teşhis ha ngisidir? (Eylül-2001)



Aseptik menenjit, hafif düzeyde B O S basıncı artışı, B O S glukoz ve protein düzeylerinde hafif düzeyde değişim ve berrak B O S , lenfosit hakimiyeti tipik bulgulardır.



Doğru cevap: E 31. A şa ğıd a k i b u lg u lardan hangisi kabakulak enfeksiyonu sırasınd a en sık g ö rü lü r? (Eylül 2002) A ) Ooforit



B) C) D) E)



A) Reye sendromu B) Bakteriye! menenjit C) Aseptik menenjit D) Multiple skleroz E) Subakut sklerozan panensefalit



Sorunun amacı kızamığın geç komplikasyonunu basit bir soru ile sorgulamaktır.



Pankreatit Tiroidit Miyokardit Meningoensefalit



Sorunun amacı kabakulağın en sık komplikasyonunu sorgulamaktır.



Tabto: Solunum yolunu enfekte eden virüslerin özellikleri V irü s



H a s t a lı k



S e ro tip



Yaşam b o yu



V ira l



m



B a ğ ış ı k lık



Tedavi



i;ía L a | e n s ,;iy



R N A v ir ü s le r i



Influenza A virüsü



İnfluenza



Çok



Yok



+



Amantadin



Parainfluenza virüsü



Krup



Çok



Yok



-



Yok



Respiratuar sinsityal virüs



Bronşiyolit



Te k :.; :.;2R;\:Ç ( Tam değil



- )}*



Ribavirin



Kızamıkçık virüsü



Kızamıkçık



Tek



Var



+



Kızamık virüsü



Kızamık



fek



Var



+



Kabakulak virüsü



Kabakulak, menenjit



Tek



Var



+



Yok +



Yok Yok



Rinovirüs



Soğuk algınlığı



Çok



Yok



-



v -



Yok



Koronavirüs



Soğuk algınlığı



Çok



YOk



-



-



Yok



Kokzakivirüs



Herpanjina, plörodina



Çok



Yok



-



Yok



İmmün yetmezlikti olguda asiklovir



D N A v ir ü s le ri



Herpes simpleks virüs tip 1



i Tek



Yok



-



+



Epstein-Barr virüsü



. -■ .........i Infeksiyöz mononükleoz Tek



Var



-



" :v +



Yok



Su çiçeği-zona virüsü



|Su çiçeği, zona



Tek



Var1



-



VP +



immün yetmezlikti olguda asiklovir



Adenovirüs



j Farenjit, zatürre



Çok



Yok



Jinjivostomatit



:



vÿ:



+2 ,.v -



Yok İD :06t098



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 459



ve Viral Hastalıklar



460 4 TÜM TUS SORULARI Kabakulağın en sık komplikasyonu aseptik menenjittir. Kabakulak virüsü genelde viremi ile pankreas, testi s/ överler, M S S , göz, iç kulak, periferik sinirler tutulabilir. Orşit erkeklerde sık rastlanan bir komplikasyondur ve iki taraflı olursa steriliteye neden olabilir. Ooforit, pankreatit, tiroidit rastlanabilen tablolardır. Gebeliğinde kabakulak geçiren annelerin bebeklerinde endokardial fibroelastaz görülebilir



Soru asıl olarak kuduz aşısının birçok vira! aşının tersine ölü aşı olduğunu sorgulamaktadır. Hem temas öncesi hem de temas sonrası yapılabilen aşı diye de sorulabilir. H D C V aşısı canlı virüs partikülü içermez. Ölü aşıdır. Bugün



kullanılmakta



olan



en



güvenilir



kuduz



aşısı



insan



diploid hücre aşısı (Human Diploid Celi Vaccine= HDCV) !dir. Kuduz virüsü wi-38 (insan «nıbuyom k



Kabakulak virüsü, salgı bezlerine karşı afinitesi olan bir virüstür.



normal akciğer fibroblast) hücrelerinde üremeye adapte edilmiştir.



• Parotis (en sık) ■ Pankreas ♦ Testisler, över * Meninks (nadiren)



Aşıdan sonra herhangi ciddi bir anaflaktik, nöroparalitik ve ensefalitik reaksiyon görülmez. Canlı virüs partikülü içermez. Gerekli durumlarda gebelerde uygulanabilir. Hem temas öncesi hem de temas sonrası uygulanabilen aşıdır.



Doğru cevap: E * Aseptik menenjitin en sık etkeni, E nterovirüsler (Kokzakİ, E kovirüs)!dir.



* Kabakulak virüsünün en sık komplikasyonu asep­ tik m enenjittir. Bu ince ayrım a dikkat!!! 32. A lt s o lu n u m yolu bu lgu larıyla hastaneye getirilen 6 aylık bir bebekte aşağıdaki virü sle rd e n hangisinin etken olm a olasılığı en d ü ş ü k tü r? (Nisan 2003)



Antijen itesi iyi bir aşı olduğu için 5 d o z aşı uygulaması yeterlidir. H D C V 1 mİ olarak 0,3,7,14 ve 28. günlerde intramusküler olarak uygulanır.



Doğru cevap: A



Tablo: Virüs aşılarının tipleri ve uygulama şekilleri U y g u la m a



A ) influenza virüsü B ) Adenovirüs C ) Parainfluenza virüsü D ) Rinovirüs E ) Soiunum sinsityai virüsü



alt



solunum



yolu



enfeksiyonu



yapmadığını



sorgulamaktadır. Rinovirüs aynı zamanda lokal virüs olması, viremi yapmaması ve lokal Ig A yanıtının etkili olmasıyla da sorulmaktadır. •



Rinovirüs serotiplerinin birçoğu “n ezle” etkenidirler. Rinovirüs enfeksiyonlarında belirgin rinore, hapşırık, öksürük, hafif farenjit ve hafif ateş görülür. Sadece destek tedavisi uygulanır. Norm al vücut ısısından daha düşük ısıda üredikleri için alt solunum yolu oluşturmazlar.







P a ra in flu e n za virü sle r, febril üst so lu n u m yolu enfeksiyonu, larenjit, trakeobronşit, krup ve bronşiyolit yaparlar.







influenza virüsler, tipik olarak üst solunum yolu enfeksiyonuna (Ü S Y E ) neden olurlar. Alt solunum yolu enfeksiyonları (A SYE) ise, genellikle 5 yaş altındaki çocuklarda, özellikle de ilk influenza enfeksiyonuna bağlı olarak görülür.











R S V , kü çü k ç o c u k la rd a a lt s o lu n u m y o lu e n fe k siyo n la rın ın en sık nedenidir. B ro n ş iy o lit ve p n ö m o n i vakalarının % 90’ından fazlasını oluşturur. Çocukların büyük kısmı, ilk 1 yaşta R S V enfeksiyonunu geçirirler. Adenovirüsler, farenjit, folliküler konjunktivit, epidemik keratokonjunktivit, pnömoni, döküntü, ishal, mezenterik lenfadenit, nadiren de hemorajik sistit, ensefalit, hepatit ve miyokardit yaparlar.



Doğru cevap: D 33. Aşa ğıdak ilerden hangisi H D C V aşısının özelliklerinden biri d e ğ ild ir? (Nisan 2003) A) B) C) D) E)



Canlı atenüe virüs partikülîeri içermesi. Kas içine uygulanması. 4-6 dozda yeterli immün cevap oluşturması. Lokal ve sistemik yan etkilerinin az olması. Tem as öncesi ve sonrası profilakside kullanılması.



i



Ş e k li



C a n lı a te n ü e (S abin)



O ra l



Ö lü (S aik )



D eri a ltı



K ız a m ık



C a n lı atenüe



D e ri a ltv K



K a b a k u la k



C a n lı atenüe



D eri a ltı



R u b e iia



C a n lı a tenüe



D e ri a ltı



Su ç iç e ğ i



C a n lı a te n ü e



D eri a ltı



H e p a t it A



ö lü



Kas içi



H e p a t it B



R e k o m b in a n t



Kas içi



(n fîu ö n z â



Ö lü



Kas içi



Kuduz



Ö lü



Kas içi



 d e riö v irü s



C anlı a tenüe



O ra l



Ç iç e k



C a n lı vaksınva virüsü



P o lio m y e lit



Soru Rinovirüs’ün üst solunum yollarını tutabildiğini, ancak



Aşı T ip i



H a s t a lı k



D e ri iç i (d e riy i ç iz e re k ) İD :06t196



34. S A R S (ciddi akut respiratuar se n d ro m ) aşağıdaki v irü s ailelerinden hangisi ile ilişkili b u lu n m u ş tu r? (Eylül 2003) A ) Ortomiksovirüs C ) Adenovirüs



B ) Koronavirüs D) Paramiksovirüs E ) Herpes virüs



Soru doğrudan popüler bir hastalığın sorgulamaktadır.



etkenini



Koronavirüsler, en büyük genoma sahip R N A virüsüdür. Hayvanlarda alt türleri pek çok klinik tabloya neden olabilirken insanda sadece nezle etkeni olarak tanımlanmıştır. Bu aile günümüzde SARS etkeni olarak tanımlanmış ve öldürücü bir solunum sistemi enfeksiyonuna neden olabildiği gösterilmiştir. Antijen gösterilmesi tanıda kullanılabilecek tek metoddur.



Ortomiksovirüs, ciddi ölümcül pnömonilere neden olabilir. Ayrıca ensefalit, ensefalopati, Reye sendromu, Guillain Barre sendromu gibi komplikasyonları da bildirilmektedir. Adenovirüs, ağır pnömonilere neden olabilir. Pediatri servislerinde görülen nozokomiyal pnömonilerin % 10’undan sorumludur.



36. Aşağıdaki enterovirü slerden hangisi akut hem orajik konjunktivite neden olu r? (Eylül 2004) A ) Poliovirüs 3 C ) Enterovirüs 70



B ) Enterovirüs 30 D ) Kokzaki virüs B6 E ) Ekovirüs 19



Aynı soru ile daha önce de karşılaışmıştık. Enterovirü sterin yaptığı enfeksiyonlar sınavlarda sık karşımıza çıkmaktadır. Tekrar hatırlayalım.



Paramiksovirüs, ailesinde kızamık, R S V ve parainfluenza virüs pnömonilere neden olmaktadır. Özellikle R S V hastanede çocuk servislerinde ve transplantasyon ünitelerinde pnömoni salgınlarına neden olabilir. Kızamik virüsü ise mortal seyreden pnömonilere yol açabilmektedir.



Akut hemorajik konjunktivitin en sık etkeni Enterovirüs tip 70’dir. Kokzaki A virüsler de aynı tabloyu oluşturabilirler.



Herpes simpleks virüs tipi, nadiren pnömoni yapan bir viral etkendir.



Ekovirüs tip 30, sıklıkla aseptik menenjit etkeni olarak izole edilmektedir. Kokzaki virüs B tip 6, sıklıkla alt solunum yolu enfeksiyonu etkenidir.



Doğru cevap: B 35. Kan yolu yla organizm aya virüslerden hangisi periferik e tm e z? (Eylül 2004)



Poliovirüs tip 3, çocuk felci etkenidir.



yayılan aşağıdaki lenfositleri enfekte



A ) influenza virüsü B ) Cytomegalovirüs C ) Epstein Barr virüsü D) Hepatit B virüsü E ) İnsan İmmün Yetmezlik virüsü



Sorunun asıl amacı lenfositleri enfekte eden virüsleri öğretmektir. İnfluenza virüs, nötrofılleri enfekte ederek kısa süreli viremiye neden olsa da diğer dokulara yayılım yapması nadirdir. Hepatit B virüsü, öğrenciler tarafından periferik lenfositleri tuttuğu bilinmeyen bir virüstür, iyi bir çeldiricidir. Sitomegalovirüs, lenfosit, monosit ve nötrofilleri enfekte edebilen bir virüstür. Epstein Barr virüsü, özellikle B lenfosit ve T lenfositleri enfekte edebilen bir virüstür. İnsan İmmün Yetmezlik virüsü, özellikle makrofaj ve T lenfositleri enfekte eden bir R N A virüsüdür.



Doğru cevap: A • Kızamık, İnsan T -h ü c r e ienfotropik virüs, Human H erpes V irü s -6 , Human H erpes V irü s -7 len fo sit­ leri enfekte edebilen diğer virüsler. Mononükleoz sendromu yapan v irü sle r (C M V , E B V , H I V ) lenfoid dokulara yerleşen lenfositleri enfe kte e de rle r H B V enfeksiyonundaki hepatik hasar, kızam ık enfeksiyonundaki döküntünün nedeni, lenfositik koriom enenjit virüs (L C V ) enfeksiyonundaki m ortal se yir sitotoksik T -h ü c r e yanıtıyla ilişkili bulunmaktadır.



Lenfositleri Tutan Virüsler



Ekovirüs tip 19, miyokardit, plörodini, bronşiyolit ve pnömoni gibi klinik tablolara neden olabilir.



Doğru cevap: C 37. A şa ğıdakilerden h ang isi influenza virü s tip A ’nın epidem ik enfeksiyon lar o lu ştu rm asında rol o y n a m a z? (Eylül 2004) A ) Virüsün hem hayvan hem de insanları enfekte edebilmesi B) Viral nükleik asitte oluşan genetik değişiklikler C ) Virüsün damlacık enfeksiyonuyla kolay ve hızlı yayılımı D) Viral nükleik asidin hücre içinde latent olarak kalması E ) Aşı koruyuculuğunun kısa süreli olması



Sorunun amacı çekirdekte çoğalan bir RNA virüsü olmasına rağmen latent bir virüs olmadığını sorgulamaktır. İnfluenza virüs çekirdekte çoğalan R N A virüslerindendir ancak, viral nükleik asid hücre içinde latent olarak kalmaz ve onkojenik transformasyona neden olmaz. İnfluenza virüs, Zarflı, (-) R N A virüsleridir. Ortak antijenik yapıları olan üç tipi belirlenmiştir: A , B, C. Genomları 8 parçalıdır (influenza C 7 parçalı). Bu parçalı genomik yapı nedeniyle mutasyonlar ve yeniden karışım (reasortman) olaylan sıklıkla yaşanır. Bunun sonucu antijenik yapı sıklıkla değişebilir ve çok farklı kökenler ortaya çıkarsa buna antijenik shift adı verilir. Bu kökenler pandem ilere yol açabilirler. Virüsün hem dom uz, kuş, at gibi hayvanları hem de insanları enfekte edebilmesi virüsün doğada yaygınlarını ve epidem ilere neden olmasını etkilemektedir. İnsan ve h ayva nları enfekte etmesi, sürekli genetik değişim e uğraması, dam lacık y o lu ile bulaşması ve aşı k o y u ru c u lu ğ u n u n kısa süreli olması bu virüsü epidemilerinin en önemli nedenleridir.



Doğru cevap: D



•EBV •HBV •C M V



•Kızamık • H H V -6 • H H V -7 •H TL V •H IV



38. Gastroenterite neden olan v irü sle r aşağıdakilerden h angisind e birlikte ve rilm iştir? (Nisan 2005) A) B) C) D) E)



Adenovirüs tip 7, Herpesvirüs tip 6, Hepatit A virüsü Adenovirüs tip 40, Rotavirüs, Norvvalk virüs Poliovirüs tip 1, Parvovirüs B19, Reovirüs Astrovirüs, İnsan Herpes virüsü 8, Hepatit E virüsü Rotavirüs, Paramiksovirüs, SV40 virüs



A



Virüsler veViral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 461



462 4 TÜM TUS SORULARI



Virüsler ve Viral Hastalıklar



h, Sorunun amacı en çok ishale neden olan virüsleri sorgulamaktır. Gastroenterite neden olan virüsler arasında sıklıkla saptanan etkenler Rotavirüs, Norwalk virüsü, Adenovirüs, Astrovırus sayılabilir.



39. Aşağıdaki virüslerden hangisi yenidoğan dönem inde gözlenen pnö m on îye en s ık neden olur? (Eylül 2005) Â ) Adenovirüs B ) R inovirüs € ) Kokzaki virüs D) R espiratuar sinsityal virüsü E) R otavirüs



Sorunun amacı 2 yaş altında pnömoninin en sık etkeninin R S V olduğunu sorgulamaktır.



Doğru cevap: B * A dene virüs bütün mukozalar’! enfekte edebilir. K onjunktivit, solunum, sindirim , ürogenital enfek­ siyonlara neden olabilir



Respiratuar sinsityal virüsü, çocuklarda alt solunum yolu enfeksiyonunun (bronşiyolit ve pnömoni) en sık etkenidir. Yapısal olarak diğer paramiksovirüslere benzese de



hemaglütinin A



Gastroenterite Neden Oian Virüsler



ve



nöraminidaz



aktiviteleri



yoktur.



Sadece soiunum yollarında kısıtlı enfeksiyonlar oluşturur. Viremi yapm az. Yenidoğan ve süt çocuklarında akut,



• Rotavirüs



ağır



• Adenovirüs



Çocuklarda virüs yaklaşık 9 gün boyunca yayılırken erişkinler 1-2 gün yayarlar.



• A stro v irü s • N o rovirü s (N o rw a lk-like calicivirüs) ■ Koronavirüs •C M V •H IV - Bazi enterovirüsler (Kokzaki, Ekovirüs)



Tablo: Önemli viral patojenlerin ana giriş kapılan G i r i ş K a p ıs ı



V irü s



S o lu n u m y o lu



H a s t a lı k



İnfluenza virü sü



în fle n za



Rinovirüs



Soğuk a lgın lığı



R espiratuar



B ro n şiyo lit



sinsityal virü s E p s te in -B a rr virüsü



infek siyöz



H erpes sim pleks



H erp es labîalis



virüsü tip 1



M o n on ükleoz



S itom e galövirü s



s e n d ro m u



K ızam ık v irüsü



K ıza m ık



Kabakulak v irüsü



Kabak ulak



K ızam ık çık virüsü



K ıza m ık ç ık



m o n o n ü k le o z



S in d ir im k a n a lı



D e ri



A d e n o virü s



P o lio m y e lît İshal



K uduz v irüsü



K ud uz



S a n h u m m a virüsü



Sanhum m a



Deng virüsü



Deng



İnsan p a p illo m a



P a p illo m a la r



virüsü



(s iğ ille r)



y e tm e z lik v irüsü H erp es sim pleks virüsü tip 2



K an



T r a n s p la s e n t a l



Bağışıklık zayıf ve geçicidir. Daha önce geçirilmiş enfeksiyonlar sadece yeni enfeksiyonların daha hafif geçmesini sağlarlar. IgA en belirgin koruyucu etkiyi gösterir. Bronşiyolit ve pnömoni yapar. Otitis media sıklıkla görülen bir komplikasyondur. Pnömoni 6 aydan daha küçük çocuklarda daha mortal seyreder. Nadiren miyokardit oluşabilir. Erişkinlerde hafif enfeksiyonlara neden olurlar. Adenovirüs, bebeklerde vira! pnömoni etkenidir. Nozokomiyal pnörnonilere de neden olabilmektedir. En sık etken değildir. Rinovirüs, Nezle saptanmaz.



etkenidir.



Pnömoni



etkeni



olarak



Kokzaki virüs, Farenjit ve pnörnonilere neden olabilir. Rotavirüs, ishal etkenidir. Pnörnonilere neden olmaz.



Z a tü rre



R otavirüs



insan im m ü n i



i



H e p a tit A



H e p a tit B v irüsü G e n ita l kanal



oluşturur.



40. Aşağıdakilerin h a ng isind e bir virüs, yol açtığı ko m plikasyon ile birlikte verilm em iştir? (Eylül 2005)



Poliovirüs



İnsan p a p illo m a



enfeksiyonları



Doğru cevap: D



H e p a tit  virü s ü



virüsü



sistemi



Z a tü rre



H anta virüs î



solunum



A) B) C) D) E)



Virüs Rubella Varicella Kabakulak Kızam ık influenza



K om plikasyon Artrit Pankardit A septik menenjit Ensefalit GuiDam-Barre sendrom u



Sorunun amacı virüslerin neden olduğu en önemli komplikasyonları sorgulamaktır.



P a p illo m a la r (s iğ ille r) H e p a tit B AIDS H e rp e s g en italis ve n e o n a ta l h erpes



Varicella zoster virüs, primer olarak su çiçeği ve latent olarak zona hastalığının etkenidir. Ayrıca ensefalit, pnömoni, yaygın enfeksiyon, konjenital enfeksiyonlarda da etken olarak saptanmaktadır. Pankardite neden olmaz. Kalp tutulumu İle en m eşhur virüsler enterovirüslerdlr. Rubeüa, artrite neden olabilen virüslerden Çocuklarda hafif seyreden bir döküntülii etkenidir.



birisidir. hastalık



Kabakulak, virüsünün en sık görülen komplikasyonu, aseptik menenjittir. Ayrıca tükrük ve diğer birçok salgı bezi (testis, över, pankreas gibi)ni de tutabilir.



H e p a tit B virüsü



H e p a tit B



H e p a tit C virü sü



H e p a tit C



H e p a tit D virü sü



H e p a tit D



İnsan T -h ü c r e lösem i virüsü



Lösem i AIDS



insan im m ü n



M o n o n ü k le o z



y e tm e z lik v irüsü



s e n d ro m u v e y a



Sitom e galovirü s



P nöm oni



S itom e galovirü s



K o n je n ita l



K ızam ık çık



a n o m a lile r



Kızam ığın, en önemli komplikasyonlarından birisi ensefalittir. Akut ensefalit ve subakut sklerozan panensefalite neden olabilir. İnfluenza virüsü, solunum yollan dışında, kalp, kaslar ve sinir sistemini tutabilir. Ensefalit, ensefalopati, Reye sendromu ve Guillain-Barre sendromuna neden olabilir.



İD ;06t102



Doğru cevap: B



41. Aşa ğıda antijenik subtipferi verilen İnfluenza A virüslerinden hangisi nadiren kuşlardan insanlara bulaşarak hastalık yapar? (Nisan 2006) A )H 1 N 1 C )H 3 N 2



B ) H2N2 D )H 3 N 8



İnfluenza virüsleri içinde son 30 yılda H1N1, H2N2, H3N2 subtiplerine bağlı pandemiler gelişmiştir. Am a son yıllarda daha önce insanlarda görülmeyen H5N1 subtipi kuşlardan bulaşarak gribe neden olmaktadır. H5N1, kuş gribi olarak bilinen ve son yıllarda pandemiye neden olan kökendir. İnsan ve tavuk influenza virüslerinin genomlarının kanlmasıyla (antijenik shift) ortaya çıkan avian influenza virüs (H5N1) ile m eydana gelir. Su kuşlan virüslerin doğadaki sürekliliğini sağlar, infeksiyon, yabanıl kuş topluluklarından kümes hayvanları gibi evcil kuşlara yayılabilir ve bu durum ciddi sonuçlar doğurabilir. Virüs, enfekte yabanıl kuşların dışkılarıyla kümes hayvanlarının arasına girebilir. Kuş gribi virüsleri, kuşları ve daha seyrek olarak domuzları enfekte eder. H1N1, İspanyol gribi olarak bilinen grip salgınının nedenidir. Ayrıca son yıllarda görülen dom uz gribinin de etkenidir. Son



30



A ) A, B ve C tiplerinin hemaglütininleri B ) A ve B tiplerinin nükleoprotein ve nöraminidazı



C ) A ve B tiplerinin hemaglütinin ve nöraminidazı D) A ve C tiplerinin hemaglütininleri E) A, B ve C tiplerinin nükleoproteinleri



E ) H5N1



Soru güncel bir bilgiyi sorgulamaktır.



H2N2, Singapur kökenidir. pandemilere neden olmuştur.



43. İnaktif influenza virü s aşısının içerdiği viral ko m po nentler aşağıdakilerin h angisinde doğru olarak verilm iştir? (Eylül 2006)



yıl



içerisinde



H3N2, domuzlardan bulaşan kökenlerden birisidir.



Daha önce sorulan eşdeğeri sorulara göre çok kaliteli ve tüm detayları sorgulayan bir sorudur. Soruda aşının temelde zarf glikoproteini olan hemaglütinin ve nöraminidaza karşı yapıldığını ve t ü r olarak sadece pandemi ve epidemilere neden olan influenza A ve B ‘nin aşıya konulduğu sorgulanmaktadır. İnfluenza A ve B tipleri aşıya konulur ancak C tiplerinin sporadik olduğu için aşıya konması gereksizdir. A seçeneği bu nedenle ciddi bir çeldiricidir. Zarflı virüslerde en antijenik yapılar zarf glikoproteinleridir. İnfluenza virüsünün hücreye girmesinde en etkili olan ve nötralizan antikor oluşumunu tetikleyen en önemli yapı hemaglütininlerdir. Hazırlanan inaktif aşılarda o sene yayılması beklenen influenza A ve B virüslerinin hemaglütininleri ve bunların yanında nöraminidazları kullanılarak aşı oluşturulur. Ölü aşıdır. Hamilelere güvenle yapılabilir. A v e B tiplerinin nükleoproteinleri aşıya konulmaz.



H3N8, epidemilere neden olan kökenlerden birisidir.



Doğru cevap: C



Doğru cevap: E 44. K u d u z o ld u ğ u n d a n şüphelenilen hir köpek ta ra fın d a n Kuş g rib i.........



ışınlan bir kişiye en kısa zam anda aşağıdaki tedavilerden h a n g isi u y g u la n m a lıd ır? (Nisan 200/)



.. H5N 1



Domuz gribi .. .. H İ N İ 42. Aşağıdakilerden hangisi Sabin özelliklerinden biridir? (Nisan 2006) A) B) C) D) E)



polio



aşısının



Pasif bağışıklık sağlama Enjeksiyon ile uygulanma İnaktive virüsten hazırlanma Düşük de olsa, hastalığa yol açma riski taşıma İmmün yetmezliği olan kişilerde de kullanılabilme



Soru asıl olarak canlı aşıların özelliklerini poliomyelit aşısı üzerinden sorgulamaktadır. Poliomyelitte sıklıkla kullanılan sabin (canlı) aşı sürekli antijenik sitümülasyona neden olarak hücresel bağışık yanıtı ve bağırsaklarda sekretuvar IgA yanıtı uyaran ve oral yolla uygulanan bir aşıdır. Canlı atenüe olduğu için, düşük de olsa, hastalığa yol açma riski taşıyabilir.



A ) Kuduz immünoglobulini + alfa inferieron B ) Kuduz immünoglobulini + diploid hücre aşısı C ) Ribavirin + rifampisin + diploid hücre aşısı



D) Kuduz immünoglobulini + bromodeoksiüridin E) Diploid hücre aşısı + zidovudin + ribavirin



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Dikkati!! Kuduz şüpheli ısırıklarda tetanoz aşısı unutulmamalıdır. Kuduz şüpheli köpek ısırıklarında yara temizliğinden sonra ilk yapılması gereken aşı (HDCV)+ Ig proflaksisi vermektir. Aşının diploid hücre kültürü aşısı olduğu da önemlidir.



Alfa interferon,



hepatit B



ve



Hepatit C



de



sıklıkla



kullanılmaktadır.



Ribavirin, R SV, H C V , kızamık virüsü, influenza virüsü ve önemli sorun immünsüpresif ve gebelerde hastalığa neden olmasıdır. Ayrıca raf ömrü kısa olması da dezavantajlarındandır. En



Saik aşının en önemli avantajı bu iki grupta kullanılabilir olmasıdır. Saik poli aşısı antikor sentezini artırarak virüsün viremi yapmasını önler.



Doğru cevap: D * Canlı aşıların en önemli de za va n ta jı immünsüp­ re s if ve hamilelere verilem em esidir.



Lassa virüs enfeksiyonlarında kullanılmaktadır.



Zidovudin,



revers transkriptaz inhibitörüdür. enfeksiyonu tedavisinde kullanılmaktadır.



H IV



Doğru cevap: B 45. A şa ğıdak i virü slerden h angisinin çocuklarda alt so lu n u m yolla rın d a enfeksiyon yapm a olasılığı en y ü kse k tir? (Eylül 2007)



Rinovirüs C) Kckzakivirüs



A)



B ) Solunum sinsityal virüsü D ) Parainfluenzae virüsü



E) Koronavirüs



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 463



464 4 TÜM TUS SORULARI



Virüsler veViral Hastalıklar



m Benzer soru daha önce de sorulmuştu. Çocuklarda en sık pnömoni etkeni olan virüs sorgulanmaktadır. Aynı virüs bazende çocuklarda nozokomiyal pnömoni etkeni olarak da sorgulanmaktadır. Solünüm sinsityal virüsü, infantlardaki ciddi ait solunum yolu enfeksiyonu nedenidir. Diğer Paramiksovirüs enfeksiyonları gibi solunum sekresyonları ile bulaşır. Kış ayı enfeksiyonudur. Çocuk hastanelerinde ve kliniklerinde önemıi sâıyiîuera yoî açar. 8 îf yaş a İti çocuklardaki bronşiyolitlerin yarısı, pnömonilerin ise 1/4’ü bu virüse bağlıdır. Keza, bir yaş altı çocukların başta gelen hastaneye yatış gerekçesidir. Yaşamın ilk 3 yılı içinde tüm çocuklar virüs ile karşılaşmış olurlar. Tedavisinde ribavirin ve immünglobulin tedavisi uygulanabilir. Rinovirüs, nezlenin en sık saptanan etkenidir. Alt solunum yolu enfeksiyonuna neden olmaması ile de sürekli sorgulanmaktadır. Kokzaki virüs, enterovirüs ailesinde yer alan bir virüstür. Solunum ve sindirim yoluyla bulaşabilmesi ve pek çok dokuya tropizmi ile dikkat çekmektedir. Toplum kaynaklı pnömonilere neden olabilir ancak en sık etken değildir. Parainfluenzae virüsü, krup ve Çocuklarda krupun en sık etkenidir.



pnömoni



etkenidir.



Koronavirüs, nezle ve S A R S etkenidir. Son yıllarda nadiren ishalede neden olabileceği bildirilmektedir.



Doğru cevap: B 46. A şa ğıdak i virüslerden hangisi özellikle 1-7 yaş arasındaki çocu klarda görüle n H erpanjina’ya en sık neden o lu r? (Eylül 2008) A) B) C) D) E)



Ekovirüs Parvovirus Poliovirüs Kokzaki A virüs Kokzaki B virüs



Kokzaki virüsler sınavlarda sürekli olarak neden olduğu klinik tablolarla sorgulanmaktadır. Kokzaki A virüs, ağız, yüz, gözde veziküler enfeksiyonlara yol açar. Herpanjina ve el-ayak-ağız hastalığının etkenidir. Ayrıca hemorajik konjunktivite neden olabilir. Heroaniinada, ani başlayan ateş bas aär|S| kann arirısı kusma olur. Yumuşak damakta, tonsillerde veziküler iezyonlar görülebilir.



Tablo: Kokzaki virüslerinin neden olduğu hastalık tabloları K o k z a k iA



K okzaki A v e B



K okzaki B



Herpanjina



Plörodini



Aseptik menenjit



El-ayak-ağız hastalığı



Miyokardit



Üst solünüm yolu enfeksiyonu



Akut hemorajik konjunktivit



Perikardit



Hepatit



47. İnfluenza enfeksiyonlarından sonra oluşan bağışıklıkta, virüse ait aşağıdaki antijen çiftlerinden hangisine karşı oluşan antikorlar, ko ru yu cu özellik taşır? (Nisan 2009) A) B) C) D) E)



Hemaglüiinin ve nükleoprotein Nöraminidaz ve nükleoprotein Hemaglütinin ve nöraminidaz Nöraminidaz ve polimeraz Ribonükieoprotein ve matriks



Soru grip virüsünün patogenezinde, aşı yapımında, nötralizan antikor sentezinde en etkin olan hemaglütinin ve nöraminidazı sorgulanmaktadır. Siallk asit reseptörlerine bağlanarak, influenza virüsü enfeksiyonunu başlatan virüs komponenti hemaglütinin peplomeridir. Zarfların dış yüzeyindeki, replikasyon sonrasında oluşan yeni virüs partiküllerinin enfekte hücreden ayrılmasını sağlayan virüs komponenti ise nöraminidazdır. Virüsün



en



önemli



antijenleri



hemaglütinin (H) ve



nöraminidaz (N )’dır. Hemaglütinin, sialik asit reseptörlerine tutunmada ve bağışık yanıt gelişmesinde en etkin peplomerdir. Nükleoprotein, yapısına koruma sağlamaz.



karşı



oluşan



antikorlar etkin



Nöraminidaz virüsün, hücreden dışarı çıkmasında etkin yapılardır. Nötralizan antikor oluşan 2 peplomerden birisidir. R N A Polimeraz, enzimine karşı oluşan antikorlar etkin koruma sağlamaz. Ribonükleoorotein vs matriks v a n ıs m a antikorlar etkin koruma sağlamaz.



Ekovirüs, Soğuk algınlığı, üst solunum yolu enfeksiyonları, konjunktivit, çocuk ishalleri gibi hastalıklara neden olabilir, özellikle yaz aylarında fazla görülmek üzere, aseptik menenjitlerin başta gelen etkenidir. Parvovirus, Beşinci hastalık, kronik artrit, non-immün hidrops fetalis ve aplastik kriz etkenidir. Poliovirüs, Poliomyelit ve aseptik menenjit etkenidir. Kokzaki B virüs, Plörodini, miyokardit, perikardit, tip i diyabet gibi tablolardan sorumludur.



Doğru cevap: D



Doğru cevap: C



k arsı



o lu ş a n



Mutasyonlar sonucu oluşan değişiklikler daha küçüktür ve antijenik drift adı verilir. Bu kökenler epidem ilere yol açarlar.



48. İnfluenza virüs tip A nın pandemi oluşturacak yeni bir kökeninde aşağıdaki genetik değişikliklerden hangisi gerçekleşmelidir? (Eylül 2009)



Konjugasyon, canlı iki bakteriden, piluslarla teması sonucu, P olandan P olana gen aktarımı olayıdır.



A) B) C) D)



Antijenik drift Antijenik şift M, proteininde mutasyon M2 proteininde mutasyon E) Genomda nokta mutasyon



Komplementasyon, bir yardımcı virüsün kusurlu virüsün üremesini sağlaması olayına verilen isimdir.



İnfluenza virüslerinin segmentli yapısı nedeniyle genomunda oluşan değişikliklerin önemli olduğundan daha önce de bahsetmiştik. Antijenik drift epidemilere, antijenik shift ise pandemilere sebep olur.



Transkapsidasyon, virüslerin nükleik asitlerinin birbirlerinin kapsidlerine girdiği mutasyon şeklidir.



Doğru cevap: D



İnfluenza A virüsünün replikasyonunda, bazı özel koşulların varlığında, ciddi antijenik yeniden karışımlar (reasortman) da gözlenebilir. Bu durumda, bir geni ifade eden bir RNA segmenti tümüyle değişir. Bu durumda ortaya çıkan köklü değişimlere antijenik shift adı verilir. Shift sonucunda, yepyeni insan ve kanatlı virüs suşları ortaya çıkmış olur. Bir antijeni böylece kökten değişen İnfluenza A virüsü, insanda o zam ana kadar gelişmiş antiviral antikorlar tarafından nötralize edilemez. Ortalama 10 yılda bir tekrarlayan pandemilere neden olur; çocuklar ve yaşlılar başta olmak üzere kitle ölümleri görülür.



• İnflu en za virüsünde pandemilere m utasyon. .. A n tijenik s h ift



neden



* İnflu en za virüsünde epidem ilere m utasyon. .. A n tije n ik d r if t



neden olan



A



influenza virüs’ün genomlarının segmentli olması nedeniyle, bir RNA segmentinde mutasyon gelişmesi şansı fazladır. Sonuç olarak sıklıkla H antijeninde, bazen de N antijeninde küçük boyutlu, yıllık antijenik değişimler görülür (antijenik drift). Kökten değişimlere neden olmaz. Bu kökenler epidemilere yol açarlar.



virüsün



olan



\fY V Y Y Y V '



x /Y Y W Y V '



\fW W W x



\fW V W V 1



\/YV Y YW x



x/YYWVV' y/YYVVYV*



-\ f W W W x



Hemagliltınln Nöraminidaz



ffş M



Antikorlar Sialik asit



Şekil: Antijenik drift



M, proteininde mutasyonlar, virüsün tomurcuklanarak salınımını etkilemektedir. M. proteininde mutasyon, salınımını etkilemektedir.



bir



tomurcuklanarak



Genomda nokta mutasyonlar, ciddi değişimlere neden olmayan mutasyonlardır.



Doğru cevap: B 49. İnfluenza tip A virüslerinde gerçekleşen antijenik shift olayı, iki farklı virüs alt tipi arasında meydana çelen hangi tip ilişki sonucu ortaya çıkar? (Nisan 2010) A) Konjugasyon B) Komplementasyon C) Çapraz reaktivasyon D) Genetik reasortman E ) Transkapsidasyon



Farkındaysanız benzer sorular arka arkaya sorulmuş. İnfluenza virüslerinde oluşan genetik değişiklikleri mutlaka bilmek gerekir o zaman. influenza virüsleri zarftı, (-) R N A virüsleridir. Replikasyon diğer RNA virüslerinin aksine nukleusta gerçekleşir. Isıya, aside, lipid eriticilere duyarlıdır. Ortak antijenik yapıları olan üç tipi belirlenmiştir: A, B, C . En sık A, bazen B hastalık oluştururken C sıklıkla çocuklarda enfeksiyona neden olabilse de hastalık oluşturmaz. Genomlan 8 parçalıdır (influenza C 7 parçalı). Bu parçalı genomik yapı nedeniyle mutasyonlar ve yeniden karışım (genetik reasortman) olayları sıklıkla yaşanır. Bunun sonucu antijenik yapı sıklıkla değişebilir ve çok farklı kökenler ortaya çıkarsa buna antijenik shift adı verilir. Bu kökenler pandemilere yol açabilirler.



Şekil: Antijenik shift-influenza tip A 50.



Aşağıdakiierden hangisi enterovirüslerin neden olduğu sekonder viremide hedef organ değildir? (Aralık 2010) A ) Karaciğer



B ) Deri



C) Beyin



D) Kalp E ) Pankreas



Belki masumca sorulmuş bir soru; ancak dikkatsizlik yüzünden neden olduğu sonuç tam bir faciadır. Doğru yanıtı olmayan, itirazlarımız sonucu ÖSYM tarafından iptal edilmiş sorudur. Seçeneklerin tümü hedef organdır. Karaciğeri tutan, Hepatit A virüsü (hepatit A ) Deriyi tutan, Kokzaki A ve B, Ekovirüs (el-ayak-ağız hastalığı, raş)



Beyni tutan, Poliovirüs, (menenjit, ensefalit)



Kokzaki A



ve



B,



Ekovirüs



A



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ V 465



466 4 TÜM TUS SORULARI



Virüsler ve Viral Hastalıklar



h Kalbi tutan, plörodini)



Kokzaki A



ve



B,



Ekovirüs



(miyokardit,



Pankreası tutan, Kokzaki B (pankreatit, tip I diyabetes meliitus)



Doğru cevap: Yok



Enterovirüsier ■



ı— -



CH u z



-y i



t x ırö u ıı



vıı uou ıv ^ ı " •



51. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin virai hemaglütinini parçalayan proteaz üretimine b a ğ lı olarak, influenza virüsü ile sinerjik etkileşimi v a rd ır? (Mayıs 2011 ) A) B) C) D) E)



Klebsiella pneumoniae Staphylococcus aureus Enterobacter aerogenes Enterococcus faecium . Neisseria meningitidis



ilk bakışta karmaşık ve zor görünmesine rağmen aslında derslerde ç o k sık bahsettiğimiz grip sonrası pnömoni yapma sıklığı artan bakteriyi sorgulamaktadır.



S o ru



• İsm in e rağmen nadiren (sadece ekovirüsler) e n te r ik enfeksiyonlara neden olurlar. • F e k d - o r d yolla bulaşırlar. Bu nedenle lağım o r­ tamı gibi çok karışık ve olumsuz ortam lara hayli diren çlidirler. • G iriş kapıları üst solunum yolu, orofarinks ya da gastrointestinal m ukozalardır. İlk replikasyonlarını bu mukozaların altındaki lenfoid dokularda yaparlar.



Özellikle grip sonrası pnömoni olgularında S. aureus pnömonisi gelişme olasılığı çok yüksektir. Pnömoni tabloları hızla küçük abselerle karakterize (daha sonra pnömotosele ilerler) ağır bir klinik tablodur. İV ilaç bağımlıları ve hemodiyaliz hastalarında pnömoninin en sık etkenidir,



• Daha önce bu hastalık geçirilmiş ise, antiviral antikorlar virem i gelişmesini engellerler; hastalık gelişmez. H ücresel immünitenin ise hastalıktan korunmada etkinliği yoktur.



Klebsiella pneumoniae, özellikle alkoliklerde ve diyabetiklerde pnömoni oluşturabilir. Ampiyem ve apse gelişimi sıktır ve ağır seyreder. Klebsiella türleri üst



• Daha önce bu hastalığı geçirmeyen insanlarda ise virü sle r bu aşamada meydana gelen ikinci viremi ile, virüse göre değişen çeşitlilikteki h edef doku­ lara (c ilt, kalp adalesi, beyin, meninksler, karaci­ ğ er v b .) ulaşırlar ve tipik hastalık tabloları ortaya çıkar.



solunum yolu içeriğinin aspire edilmesi nedeni İle akut, hemorajik, nekrotizan, kaviteieşmeye ve apseleşmeye eğilimli, kanlı balgama yol açan, ağır seyirli, %60-8Q mortaliteli lober pnömoniye (Friedlander pnomonisi) yol açar. Ayrıca bu bakteri önemli bir hastane infeksiyonu etkenidir ve özellikle yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde salgınlar oluşturur.



Pikorrıavirüsler (zarfsız, + sarmallı)



Enterobacter



aerogenes,



hastane



• Enferovirüs



Enterococcus faecium, üriner infeksiyon, endokardit olgularında; perianal apse, batın içi apsede polimikrobiya! etkenlerle bir arada bulunabilir.



- Poliovirüs - Kokzaki A virüs - Kokzaki B virüs



Neisseria meningitidis, epidemik menenjit etkenidirler.



- Ekovirüs • Rinovirüs • Kardiovirüs • H e p a tit A virüs



Damlacık yoluyla^, veya besin yoluyla



Sekonder viremi Hedef dokuları / iPöHo, Cox t !Beyini



infeksiyonlarının



önemli etkenlerindendir.



Replikasyon Orofarinks tons! iier



Primer viremi dönaüsü



\ ^ l Echo Polio Hep Al ‘ EchäS Cox fCoxAl * $ Meninkslei ¡Karaciğer Deri



fccno Çox AB



_



Replikasyon Peyer piakian



Kas



X



! ____ T ____ _- , ['Mèrërÿt j j ï El ayakağa hastalığı I Herpanjfna |' Myokardit | i Enseföllf ; ' Hepaftf A Perikartftf ' Porallz! J Plôurodlha|



V iru s



feçeste



Şekil: Enteroyjrüs enfeksiyonları



MİKROBİYOLOJİ ► 467 S tafılokoklar ta ra fın d a n sıkça üretilen ama stafilokoklarda virülans fa k tö rü olmayan e n ­ zim . .. Penisilinaz Karbonküi, fron kü l, bütlöz impetigo, pyom iyozit e tk e n i... Staphylococcus aureus Dolama (pa n a ris), arpacık (hordoleum ) e tk e n i... Staphylococcus aureus Tam pon kullanım öyküsü sonrası ateş, döküntü, hipotansiyon ve organ y e tm e z liğ i... Toksik Şok Sendrom u İn tra v e n ö z ilaç kullananlarda sağ kalp endokarditinin (tric u s p it kapak tutulum u) e tk e n i. . . Staphylococcus aureus O ste om iye lit ve septik a rtritin en sık e tk e n i... Staphylococcus aureus I V ilaç bağımlıları ve hem odiyaliz hastalarında pnömoninin en sık e tk e n i... Staphylococcus au­ reus Pnömatosellerle (küçük abse odakları) k a re k te rize pnöm oni... Staphylococcus aureus Penetran kafa yaralanmalardan sonra gelişen me­ nenjitlerde ve meningomyefosel olgularında en sık e tke n... Staphylococcus aureus



Yukarıdaki soruda paramiksovirusların hayvanlardan insanlara bulaşmayacağı bilgisi sorgulanmaktadır. Gerçekte; Nipah, Hendra ve Menangle gibi hayvan



paramiksoviruslarının temas sonucu insanlara da bulaştığı ve insanlarda zoonotik hastalıklara neden oldukları bilinmekte ve text-book niteliği taşıyan, kabul edilebilir,



güvenilir



referanslarda



da



belirtilmektedir.



Dolayısıyla bu sorunun doğru yanıtı yoktur.



B u s o r u Ö S Y M ta ra fın d a n ip ta l e d ilm iştir.



Doğru cevap: B (dense de yoktur) 54. Aşağıdakilerden hangisi, kanser etkeni RNA virüs ailesidir? (Nisan 2012) A ) Adenoviridae C ) Hepadnaviridae



B) Herpesviridae D) Papillomaviridae E) Fiaviviridae



Sorunun amacı maligniteye neden olan viruşiarın sorgulanmasıdır. Fiaviviridae ailesi dışında şıklarda yer alan diğer viruslar şekilde de görüldüğü gibi DNA viruslarıdır, bu şekilde soruya bakıldığında ‘Hangisi RNA virüsüdür?1olarak da soru algılanabilir.



Doğru cevap: B



Adenovirus olabilmektedir.



52. Aşağıdaki viru slardan hangisi hem hava yolu hem de fekaf-orai yolla kişiden kişiye bulaşır?



Herpesvirüs ailesinde yer alan Hum an Herpes Virüs tip 8, Kaposi sarkomu etyolojisiyle önceki sınavlarda da sorulmuştu. E B V de birçok lenfomada etiyolojiden sorumlu tutulan diğer bir herpesvirustur.



(Mayıs 2011) A ) Parainfluenza virüsü C ) SARS-Coronavirus



B ) Solunum sinsityal virüsü D) Rhinovirus



E) Human Metapneumovirus



Sorunun amacı önemi bir istisna bilgi olan zarftı olup da ishal yapan tek virüsün bilinmesidir. Rinovirüs zarfstz olmasına rağmen ishal yapmazken, Coronaviruslar zarflı ama ishal yapabilen viruslardır.



Diğer seçeneklerdeki bulaşmaktadır.



viruslar



solunum



yoluyla



• S A R S e tk e n i... Koronavirüs (T a ç virüs) • Soğuk algınlığı dışında küçük çocuklarda g a s tro e n te rite de yol açan v irü s ... Koronavirüs • Z a rflı virüs olmasına rağmen ishal ya p a b ile n ... Koronavirüs • R S V , H C V , in flu e n za , kızam ık, Lassa a t e ­ şi, H a n ta v iru s ,Kırım Kongo kanamalı ateşi ve S A R S ... Ribavirin



neden



Papillomaviridae ailesinde yerolan Hum an Papilloma Virüs tip 16 ve 18 genital kanserlere neden olabilmektedir.



Onkojenik Viruslar Transformasyonda rol alan protein ve olaylar



Virüs



ilgili hastalık



Onkojenik DNA Virusları İnsan p a p illo m a v iru s u tip 16 ve 18



E6 ve E7 proteini



Servi kal displazi ve neoplazi



E p s te in -B a rr v iru s ,



EBNAveLMP proteinleri



Hodgkin lenfoma Burkitt lenfoma Nazofarenks ; karsinomu



H e p a tit B v irü s ü



X onkogeni ve bunun ürünü X protein



Primer hepatoselüler karsinoma



H u m a n H e rp e s v iru s 8



Doğru cevap: C



Kaposi Sarkomu



Onkojenik RNA Virusları



53. Aşağıdaki viruslardan hangisinde hayvanlardan insanlara bulaşma görülm ez? (Nisan 2012) A) Alfaviruslar C) Arena viruslar



sarkomlara



Hepadnaviridae ailesinde yer alan Hepatit B Virüsü, p53 genini inhibe ederek hepatoselüler kanser gelişimine neden olabilmektedir.



Coronaviruslar (+ ) R N A içeren zarflı bir virüstür. Günüm üzde SARS etkeni olarak tanımlanmış ve öldürücü bir solunum sistemi enfeksiyonuna neden olabildiği gösterilmiştir. Akciğer grafisinde interstisyel buzlu cam manzarası görülür. Sindirim sisteminde yaşayabilir nadiren ishal oluşturabildiği bildirilmektedir.



hamsterlarda



B) Paramiksoviruslar D) Rabdoviruslar E) Flaviviruslar



İnsan T -h ü c r e li lösem i v irü s ü tip 1



Transaktivasyon yapan gen ürünleri (örn; tax)



Erişkin T-hücreli lenfositik lösemi



H e p a tit C v irü s ü



Fibrozis



Primer hepatoselüler karsinoma



Bu sorunun doğru yanıtı yoktur. Doğru cevap: E



468



4



TÜM TÖS SORULARI



55. Pnöm oni tablosuyla getirilen 1 yaşındaki bebekten alınan nazofaren gea! sürüntü örneğinin direkt im m ünofioresan incelem esinde çok nükleuslu dev hücreler görülm üştür.



isler ve Vi



Su b e b e k te k i en o la s ı h a n g is id ir? (Nisan 2013)



e tk e n



DİĞER SINAVLAR D AN SORULAR MAYIS 2 0 0 8 ) - —



aşağıdaküerder? 1.



A ) Coronavirus B) A denovirus C) influenza virus tip A D) S olunum sinsityal virus E) R hinovirus



A şa ğıd a k i virü slerden hangisi virai m iyo k a rd it ve epidem ik plörodinive en sık neden olu r? A ) Ekovirüs 3 C ) Kokzaki A virüs



Sorunun amacı viral pnomonilerde sinsisyum oluşturan R S V ’yi sorgulamaktır. RSV diğer paramiksovlrüsler gibi füzyon oluşturur ve tanıda örnekte dev hücre görülmesi ile tanı konur.



- ------ -



B ) Ekovirüs 11 D ) Kokzaki B virüs E ) Enterovirüs 71



Kokzaki virüslerin yaptığı enfeksiyonlar sınavların sık



sorusu /// O zaman aşağıdaki tablo ile hepsini tekrar hatırlayalım.



C o ro n a v irü s ; nezle ve S A R S 'a neden olabilir. A d e n o v irü s ; virüsüdür.



pnomoniye



neden



influenza v irü s pnomoniye hücreler oluşturmaz.



olabilen



neden



olur



bir



DNA



ancak



dev



Kokzaki B virüs, plörodini, miyokardit, perikardit, tip I diyabet gibi tablolardan sorumludur. E k o v irü s, soğuk algınlığı, üst solunum yolu enfeksiyonları, konjunktivit, çocuk ishalleri gibi hastalıklara neden olabilir. Özellikle yaz aylarında fazla görülmek üzere, aseptik m enenjitlerin başta gelen etkenidir.



R S V ; pnomonilerinde dev hücreler oluşturur. R h in o v iru s; yapmaz.



sadece



nezleye



neden



olur.



Kokzaki  virü s, ağız, yüz, gözde veziküler enfeksiyonlara yol açar. Herpanjina ve el-ayak-ağız hastalığının etkenidir. Ayrıca hemorajik konjunktivite neden olabilir. Herpanjinada, ani başlayan ateş, baş ağrısı, karın ağrısı, kusma olur. Yumuşak damakta, tonsillerde veziküler lezyonlar görülebilir



Pnömoni



Doğru cevap: D 56.



O tuz aitı yaşındaki e rke k hasta, dışarıda yemek yedikten 24 saat sonra ani kusma, ishai ve baş ağrısı ile acil servise başvuruyor. Daha sonra aynı şikâyetlerle 6 hastanın daha acil servise başvurduğu öğreniliyor.



E n te ro v irü s 71, aseptik menenjit, ensefalit ve paralizi gibi M S S hastalıklarının önde gelen sebeplerindendir.



Doğru cevap: D .



B u h a sta d a gastroenterite n e d e n o la n v iru s b ü y ü k o la s ılık la aşağıdakiierden h a n g is id ir? (Nisan 2013) A) B) C) D) E)



K o kza k i A



Coronavirus Hepatit A virüsü Nörovirus Adenovirus Echovirus



Herpanjina El-ayak-ağız hastalığı



Sorunun amacı erişkinlerde en sık ishal etkeni olan norovirüsü sorgulamaktır. Daha önce hep çocuklarda rotavirüs sorulurdu. Artık sıra erişkinlerde norovirüse geldi gibi (Keşke “norovirüs’”u “norovirüs” yazmak gibi bir dalgınlık yapmasalardı). N o ro virü s Norwalk virüs ailesinde salgınlarına neden olan bir virüstür.



erişkinlerde ishal



C o ro n a v iru s ; nadiren ishallere neden olabilir. Hepatit A v irü s ü ; fekal oral yolla bulaşan ve hepatite neden olan bir virüstür. N o ro v irü s; erişkinlerde en sık ishal salgınlarına neden olan bir virüstür. A d e n o v iru s ; ishale neden olan bir D N A virüsüdür. E c h o v iru s ; çok nadir bir ishal etkenidir.



Doğru cevap: C



Kokzaki B Plörodini



Akut hemorajik konjunktivit



K o k za k i A v e B Aseptik menenjit Üst sotunum yolu enfeksiyonu



Perikardit



Hepatit



(Y D U S M AYIS 2008) 2.



Solunum sıkıntısı, takipne şikayetleriyle getirilen ve bronşiyolit tablosu gözlenen 5 aylık bir bebeğin solunum sekresyonundan yapılan direkt sitoiojik incelemede çok çekirdekli dev hücreler saptanıyor, B u d u ru m a aşağıdaki virüslerden h a n g isin in neden o ld u ğ u d ü şü n ü lm elid ir? A ) Rinovirüs B ) influenza virüsü C ) Koronavirüs D ) Parainfluenza virüsü E ) Respiratuar sinsityal virüsü



Çocuklarda en sık bronşiyolit yapan virüs R S V ’dir. Seçeneklerde verilen influenza virüsü de çocuklarda bronşiyolit yapan virüstür. Am a çok önemli bir ipucu belirtilmiştir. Mikroskobik incelemede dev hücre görülmesi R S V ’y e ait özelliktir, influenza virüsü dev hücre oluşturmaz. Dev hücre yapan virüsler aşağıda



tablo ile özetlenmiştir.



R espiratuar sinsityal v irü sü , çocuklarda alt solunum yolu enfeksiyonunun (bronşiyolit ve pnömoni) en sık etkenidir. Dev hücreli pnömoni etkenidir. Yapısal olarak diğer paramiksovirüslere benzese de hemaglütinin ve nöraminidaz aktiviteleri yoktur. Sadece solunum yollarında kısıtlı enfeksiyonlar oluşturur. Vıremi yapm az.



Yenidoğan ve süt çocuklarında akut, ağır solunum sistemi enfeksiyonları oluşturur. Çocuklarda virüs yaklaşık 9 gün boyunca yayılırken erişkinler 1-2 gün yayarlar.



Bağışıklık zayıf ve geçicidir. Daha önce geçirilmiş enfeksiyonlar sadece yeni enfeksiyonların daha hafif geçmesini sağlarlar. IgA en belirgin koruyucu etkiyi gösterir. Otitis media sıklıkla görülen bir komplikasyondur. Pnömoni 6 aydan daha küçük çocuklarda daha mortal seyreder. Nadiren miyokardit oluşabilir. Erişkinlerde hafif enfeksiyonlara neden olurlar. R in o virü s, Ü S Y E yapar. İnfluenza virü sü , Ü S Y E ve pnömoni yapar. Dev hücre oluşumu gözlenmez. K o ro n a virü s, yapabilir. Parainfluenza etkenidir.



SARS



etkenidir.



Nadirende



olsa



Sü perenfeksiyon, HDV enfeksiyonu kronik HBV enfeksiyonu üzerine eklenirse süperenfeksiyon denir. Çok daha ağır bir klinik tablo, yüksek oranda kronikleşme ve siroz görülür. R eenfeksiyon, aynı etkenle tekrar enfeksiyon oluşmasına denir.



Doğru cevap: C 4. Aşağıdakilerden hangisi insanlarda viral gastroenterit etkenlerinden biri değildir? (Y D U S Ekim 2008-20091 A ) Rotavirüs C ) Norovirüs



B) Calicivirüs D) Astrovirüs E) Hantavirüs



Dikkat ishal yapan virüsler sınavlarda sık karşımıza çıkmakta. Aşağıda tablo ile verilmiştir. Hanta virü sler hemorajik ateş tablosu yaparlar. İshale neden olmazlar. Diğer seçeneklerdeki virüsler ishal yapan etkenlerdir.



Doğru cevap: E



ishal



Gastroenterite Neden Olan Virüsler v irü s ü ,



çocuklarda



krubun



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 469



en



sık



Doğru cevap: E



Füzyon (Sinsityo) Yapan Bazı Zarflı Virüsler • Herpes simpleks virüs • Varicella zoster virüs • Sitomegalovirüs • Kızamık virüsü fc



t



• Rotavirüs • Adenovirüs • Astrovirüs • Norovirüs (Norwalk-like calicivirüs) • Koronavirüs •CMV



• HIV • Bazi enterovirüsler (Kokzaki, Ekovirüs)



I



------------------------- (Y D U S E K İM 2 0 0 8 -2 0 0 9 }---------------------------



• Kabakulak virüsüi Paramiksovirüs • Respiratuar sinsityal virüs



1 I



5. İnfluenza virüsleri hemaglütinini ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?



• Parainf luenza virüs "



A)



• Retrovirüs



B) İnsan ve tavuk eritrositlerinin aglütinasyonuna neden



--------------------------(Y D U S E K İM 2 0 0 8 -2 0 0 9 )---------------------------



3. Virüsün genomik yapısında mutasyonlar ve rekombinasyonlar sonucu gen değişikliklerinin meydana gelmesi ve pandemilere neden olan yeni bir suşun ortaya çıkması olayına ne ad verilir? A) Koenfeksiyon C) Antijenik shift



B) Süperenfeksiyon D) Antijenik drift E) Reenfeksiyon



Benzer soruyla defalarca karşılaşmıştık!!!!



:



İnfluenza virüslerin genomları 8 parçalıdır (influenza C 7 parçalı). Bu parçalı genomik yapı nedeniyle m u tasyonlar ve yeniden kanşım (genetik reasortman) olayları sıklıkla yaşanır. Yeniden karışım sonucu antijenik yapı sıklıkla değişebilir ve çok farklı kökenler ortaya çıkarsa buna antijenik sh ift adı verilir. Bu kökenler pandem ilere yol açabilirler. Mutasyonlar sonucu oluşan değişiklikler daha küçüktür ve antijenik drift adı verilir. Bu kökenler epidemilere yol açarlar. K oe nfe k siyon , H D V enfeksiyonunda H B V enfeksiyonu varlığına göre farklı klinik tablolar oluşur. Aynı anda enfeksiyon gelişti ise koenfeksiyon adı verilir.



Viral tutunmada görev alır.



olur. C ) Oseltamivirin hedefidir. D) Koruyucu nötralizan antikor cevabına neden olur. E) Viral zarfın konak hücre zarına füzyonunu kolaylaştırır.



İnfluenza virüslerinin zarfında bulunan HA ve N A ’ın görevleri sınavlarda sık karşılaştığız sorulardandır. İnfluenza aşısı içinde bulunan yapılardır. İnfluenza tedavisinde bazı antiviralierın de etki yerleri olduğu bilinmelidir. İnfluenza tedavisinde kullanılan zanamivir ve oseltamivir nöraminidaz inhibisyonu ile etkili olur influenza A ve B ’ye etkilidir. İnfluenza virüs zarfında hemaglütinin (H A ) ve nöraminidaz (N A ) bulunur ve tiplendirmede bu yapılar kullanılır. H A hücreye tutunmasında ve virüsün hücre içine girişinde önemlidir. İnfluenza virüsünün füzyonunu kolaylaştırır. Hücre nötralize edici antikorlar bu antijene karşı gelişir, aşı HA, N A antijenleri içerir. Bu antijenler ile epitel hücrelerinin sialik asit yapılarına tutunurlar. Nöraminidazın asıl etkisi virüsün enfekte hücreden dışarı atılmasını sağlamaktır, influenza tedavisinde kullanılan zanamivir ve oseltamivir nöraminidaz inhibisyonu ile etkili olur influenza A ve B ’ye etkilidir.



Doğru cevap: C



t



* F



islerve Viral Hastalıkla)



470 4 TÜM TUS SORULARI



6.



------------------------- (Y D U S M AYIS 2009) — -- ------— -------



(Y D U S E K İM 2008-2009) --------------------—



-------------—



Aşağıdakiierden hangisi Herpanjina’nm etkenidir? A) Kokzaki A virüs



8.



Koronavirüsler ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?



Kokzaki virüslerin yaptığı enfeksiyonlar sorusu iie defalarca karşılaştık!!!!



A ) Zarfsız bir nükleokapsid yapısına sahiptirler. B ) Soğuk algınlığı dışında küçük çocuklarda gastroenterite de yol açarlar. C ) Segmentli bir R N A y a sahiptirler. D ) insanlarda enfeksiyona yo! açan tek bir serognjp vardır. E ) Hücre kültürlerinde kolay ürerler.



Herpanjina etkeni K okzaki A v irü stü r. Herpanjinada, ani başlayan ateş, baş ağrısı, karın ağrısı, kusma olur. Yum uşak damakta, tonsillerde veziküler lezyonlar görülebilir.



Sorunun amacı önemi bir istisna bilgi olan zarflı olupta ishal yapan tek virüsün bilinmesidir. Rinovirüs zarfsız olmasına rağmen ishal yapmazken, Koronavirüsler zarflı ama ishal yapabilen virüslerdir.



Herpes sim pieks v irü s tip 1, gingivostomatit, uçuk (herpes labialis), keratokonjunktivit, ensefalit ve ekzema herpetîcum, yanık enfeksiyonları gibi tablolara neden olabilir.



K o ro n a virü sle r (+ ) R N A içeren zarflı bir virüstür. S eg m ent olu ştu rm azlar. Replikasyon sitoplazmada ve kendine özgüdür. En büyük genoma sahip R N A virüsüdür. Zar sitoplazma içi membrandan (golgi, endopiazmik retikuium) kaynaklanır ve üzerinde büyük sopalara benzeyen çıkıntılar vardır. Hayvanlarda alt türleri pek çok kiinik tabloya neden olabilirken İnsanda sadece nezle etkeni olarak tanımlanmıştır. G ünüm üzde SARS etkeni olarak tanımlanmış ve öldürücü bir solunum sistemi enfeksiyonuna neden olabildiği gösterilmiştir.



B ) Herpes simpieks virüs tip 1



C) Herpes simpieks virüs tip 2 D ) Rinovirüs E) Adenovirus



Herpes labialis, herpes simpieks tipi ’in neden olduğu latent enfeksiyon tablosudur. En sık görülen klinik tablodur. Gingivostomatit ve faringotonsilit gibi primer enfeksiyon sonrası trigeminal ganglionlarda latent kalan virüsün aktivasyonuna bağlı bir klinik tablodur. H erpes sim pieks virü s tip 2, Genital herpes, yenidoğan ensefalitleri ve erişkin menenjitleri etkenidir. R in o virü s,



nezle etkenidir.



A d e n o v iru s , mukozal yüzeyleri (G IS , solunum, konjunktiva ürogeniial) enfekte ederler. İnsanlara direkt temas, fekal-oral, damlacık enfeksiyonu ile bulaşabilir. Toplu yerlerde (askeri birlik,...) salgınlar oluşturur.



Doğru cevap: A '—



— — ~ _ _ (Y D U S M A Y IS 2 0 0 9 )— --------------—



7. Aşağıdaki virüslerden hangisi zarf glikoproteinleri ile antijenik özellik gösterir? A) Adenovirüs B ) Reoviais



C ) influenza virüsü D) Rotavirüs E ) Rinovirüs influenza virüsünün zarf glikoproteinlerinin öneminden defalarca bahsetmiştik!!! Sorunun kolaylığı seçeneklerde tek zarftı virüs influenzanın olmasıdır. Influenza virüs zarfında hemaglütinin (HA) ve nöraminidaz (NA) bulunur ve tiplendirmede bu yapılar kullanılır. HA hücreye yapışmada ve virüsün hücre içine girişinde önemlidir hücre nötralize edici antikorlar bu antijene karşı gelişir. Nöraminidazın asıl etkisi virüsün enfekte hücreden dışarı atılmasını sağlamaktır.



Adenovirüs zarfsızdır ancak kapsidinden fiber çıkıntısı olan tek virüstür. Bu özelliği ile hatırlanmalıdır.



Doğru cevap: C



Akciğer grafisinde interstisyel buzlu cam manzarası görülür. Sindirim sisteminde yaşayabilir nadiren ishal oluşturabildiği bildirilmektedir. Üst solunum yolları epiteline tutunur ve en iyi 33°C’de üremektedir. Hücre kültüründe g ü ç üretilirler. Tanıda polimeraz zincir reaksiyonu (P ZR ), seroiojik testler kullanılabilir.



Doğru cevap: B --------— ------------ (Y D U S M AYIS 2 0 0 9 )-------------------------



9. Detektif kızamık virüsü aşağıdakiierden hangisine yol açar? A) B) C) D) E)



Subakut sklerozan panensefalit Koplik lekeleri Atipik pnömoni Atipik kızamık Henoch Schönlein purpurası



Sorunun amacı kızamık enfeksiyonunun en önemli komplikasyonlarından S S P E ’nin oluşum mekanizmasının bilinmesidir. M proteininde bozukluk diye de sorulabilir. S S P E (S u b a k u t Sklerozan Panensafalit), kızamıktan yıllar sonra gelişen, çok seyrek, genelde fatal bir klinik tablodur. M proteininde bozukluk sözkonusudur. Virüs replike olabilir fakat salınamaz, B O S ve kanda yüksek oranda kızamık antikoru belirlenir, beyin dokusunda inkiüzyon cisimleri belirlenir. Kişilik bozuklukları, myoklonik kasılmalar, körlük gelişerek ilerler, 6-12 ay içinde mortalité ile sonlanır. E E G 'd e diazepamla baskılanamayan epiieptik deşarjlar olur. Aşı S S P E oluşumunu önlemede en etkin yöntemdir. K oplik lekeleri, kızamıkta prodromal dönemde mukozolarda tipik ortası beyaz, çevresi eritemll döküntüler (tuz tanesi görünüm ü) oluşur. En sık ağız mukozasında belirlenen bu döküntüler kızamık için patognomoniktir (KOPLİK lekeleri) ve deri döküntüleri geliştiğinde kaybolur.



Âtipik pnöm oni, alt solunum yollarına tropizmi olan RSV, parainfluenza virüs, influenza A ve B virüsü, adenovirüs, kızamık virüsü, V Z V ve C M V gibi virüsler; klamidya! etkenler, Francisella tularensis, Coxiella burnetii, Legionella pneumophila ve Mycoplasma pneumoniae gibi bakterilerin oluşturduğu pulmoner enfeksiyonlardır. Bu olgularda enflamasyon, çoğu zam an bronş, bronşiyoller ve interstisyum ile sınırlıdır. Parankimde peribronşiyal ve perivasküler mononükleer hücre infiltrasyonu görülür. T ü m olgularda bir kural olmamakla birlikte, alveoler aralıkta sıvı birikimi bulunmadığı ya da baskın olmadığı için dinleme bulgusu çoğunlukla ronküs ile sınırlıdır. Yoğun bir proenflamatuvar sitokin trafiği yaşanmadığı için sistemik belirti ve bulgular da lober pnömoniye göre daha siliktir. A tip ik kızam ık, ölü aşı ile aşılanmışlarda ağır, farklı döküntü profili izlenen bir klinik tablo oluşur. Döküntü periferden başlar, prodrom bulguları yoktur. Koplik lekesi olmayabilir.



S ito m ega lo virü s, birçok yolla bulaşabilen ve mononükleoz, transplantasyon sonrası enfeksiyon, ensefalit, retinit, pnömoni, kolit, konjenital enfeksiyon gibi tablolara neden olabilir. A d e n o v irü s tip 4, 7 konjunktivit, epidemik keratokonjunktivit ve faringokonjuktival ateş etkenidir. E p s te in -B a rr virü sü , enfeksiyoz mononükleoz etkenidir. Genellikle tonsilit, lenfadenopati ve splenomegali ile gelen hastalarda akla gelmelidir. Heterofil antikor testi pozitifliği C M V mononükleozdan ayırıcı tanıda önemlidir. Dalak rüptürü enfeksiyoz mononükleoz sırasında kendiliğinden ya da travma ile nadir de olsa ortaya çıkan durumdur. Elle muayene sırasında bile görülebilir.



Doğru cevap: A ______________ (Y D U S M A Y IS 2010) —



Doğru cevap: A



------------------



12. Ateş, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve konjestif kalp yetmezliği semptomları ile hastaneye başvuran ve daha önce sağlıklı olduğu öğrenilen 36 yaşındaki bir erkek hastada akut viral miyokardit düşünülmüştür.



------------------------- (Y D U S M AYIS 2 0 0 9 )--------------------------10 .



olduğu latent enfeksiyon tablosudur. En sık görülen klinik tablodur.



influenza virüsüne ait, I. hemaglütinin, II. nöraminidaz, III. nükleokapsid, IV. R N A polimeraz



Bu hastadaki etken en büvük olasılıkla aşağıdaki virüslerden hangisidir?



antijenik yapılarından hangileri, influenza virüsü A, B, C tiplerinin ayrılmasında kullanılır? Â) Yalnız I C) Yalnız III



B) Yalnız II D) I ve II



A) Adenovirüs tip 12 B) Kokzaki virüs tip B C) influenza A virüsü D) Parvovirüs B19 E) Papillomavirüs tip 35 A yn ı soru!!!! Kokzaki virüslerin yaptığı enfeksiyonlara tekrar göz atalım. Kokzaki v irü s tip B , plörodini, miyokardit, perikardit, tip I diyabet gibi tablolardan sorumludur.



E) İt ve IV Influenza virüs zarfında hem aglü tinin (H A ) ve nöra m in ida z (N A ) bulunur ve tipiendirm ede bu yapılar kullanılır. HA hücreye yapışmada önemlidir ve virüsü nötralize edici antikorlar bu antijene karşı gelişir, aşı HA, N A antijenlerini içerir. Bu antijenler ile epitel hücrelerinin sialik asit yapılarına tutunma sağlanır. Nöraminidaz ise virüsün enfekte hücreden salınımını sağlar.



P a rvo virü s B19, fetalis oluşturur.



N ükleokapsid, kapsididir.



Papillom avirü s tip 35, deri ve mukozaları tutarak enfeksiyon veya malignitelere neden olabilir.



influenza



virüsünün



genom u



ve



R N A polim eraz, R N A virüslerinin replikasyonunda en önemli rolü oynayan enzimdir.



Doğru cevap: D ------------------- —



A d e n o v irü s tip 12, konjunktivit, epidemik keratokonjunktivit ve faringokonjuktival ateş etkenidir. İnfluenza A virü s ü , grip etkenidir.



11. Aşağıdaki virüslerden hangisi yenidoğanda gözlenen epidemik plörodini (epidemik miyalji) ve miyokardit etkenidir? A ) Kokzaki B virüs B) Herpes simpleks tip 1 virüsü C) Sitomegalovirüs D) Adenovirüs tip 4, 7 E) Epstein-Barr virüsü A y n ı soru!!!! Kokzaki virüs enfeksiyonlarını tekrar hatırlayalım. K okzaki B v irü s Plörodini, miyokardit, perikardit, tip I diyabet gibi tablolardan sorumludur. H erpes sim pleks tip 1 v irü s ü , gingivostomatit, uçuk (herpes labialis), keratokonjunktivit, ensefalit ve ekzema herpeticum, yanık enfeksiyonları gibi tablolara neden olabilir. Herpes labialis, herpes simpleks tipi in neden



hidrops



Doğru cevap: B



K okzaki A (Y D U S M AYIS 2 0 0 9 )--------------------------



ö.hastalık, aplastik anemi,



K o k za k i B



K okzaki A v e B



Herpanjina



Plörodini



Aseptik menenjit



El-ayak-agız hastalığı



Miyokardit



Üst solunum yolu enfeksiyonu



Akut hemorajik konjunktivit



Perikardit



Hepatit



*



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 471 ------------------------------------------



472 4 TUM TUS SORULAR! ÍYD US MAYIS 2 0 10)











— -------------- (T T B 2 NİSAN 2006)



13. Ateş ve persistan öksürük nedeniyle acil servise getirilen 6 aylık kız bebeğin yapılan fizik muayenesinde sağ akciğerinde railer işitildiği ve akciğer direkt grafisinde sağ akciğerinde infiltratlar gözlendiği bildirilmiş ve çocuğa pnömoni tanısı konmuştur.



15. Aşağıdaki virüslerden hangisi, küçük çocuklarda diyareye en sık neden olur?



Bu çocuktaki pnömoni etkeni en büyük olasılıkla aşağıdaküerden hangisidir?



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. İshal yapan etkenlerden Rotavirüs çocuklarda en sık etkendir.



A) C)



Rotavirüs Rinovirüs



B ) Solunum sinsitya! virüs D )A d enovirü s E ) Kokzaki virüs



S o lu n u m sinsitya! virü s, çocuklarda alt solunum yolu enfeksiyonunun (bronşiyolit ve pnömoni) en sık etkenidir. Dev hücreli pnömoni etkenidir.



E ) Solunum sinsityal virüsü



R otavirüs, çocukluk çağındaki ishallerin en önemli Tipik “tekerlek” görünümündeki virion dışkıda görülerek tanınabilir. Dış ortama, sindirim sistemi şartlarına, deterjanlara dayanıklıdır. Sindirim sisteminde görev alan enzimler (tripsin) enfektivitesini arttırır. Kapsid proteinlerinden VP4 hemaglütinin/hücreye tutunma aracı olarak işlev görürken VP 6 proteini ile serotipler



(A-F) belirlenebilir. Bulaş fekal-oral yol, oyuncaklar gibi ortak kullanılan objeler ve olasılıkla solunum yolu ile olmaktadır. Dışkıda lökosit, eritrosit g ö rü lm e z.



R o ta virü s, çocuklarda ishalin en sık etkenidir. ^



A d e n o v iru s , konjünktivit, epidemik keratokonjünktivit ve faringokonjuktival ateş etkenidir. K okza k i v irü s, zarfsız RNA vİrüslerindendir. Enterovirüsler içinde incelenir. A grubu Kokzaki virüslerin deri ve mukozalara afinitesi varken B grubu virüsler kalp, plevra, pankreas ve karaciğer gibi çeşitli organlara afinitesi vardır, hem A hem de B grubu virüsler meninksler ve motor nöronları etkileyerek paralizilere neden olabilir.



Beslenme bozukluğu olan, küçük çocuklarda mortaliteye neden olabilir. Anneden geçen IgG sınıfı antikorlar koruyucu olmazken anne sütündeki IgA’lar önemli koruyucu etki gösterirler. En sık A serotipi etken olarak saptanır. Kış, sonbahar ve ilkbaharda daha sık rastlanır. Yaklaşık 3-7 gün boyunca dışkıda bol miktarda virüs bulunur. Hepatit A ve E virüsleri de, ishal yaparlar. Hepatit C v irü sü ve R espiraiu ar sinsitya! virü s, ishal etkenlerinden değildir.



D oğru cevap: B ■



2 NİSAN 20 0 6 )-^—



Doğru cevap: D ■



14. Erişkinlerde viral pnömoni oluşturan en önemli etken aşağıdakilerden hangisidir? A)



influenza A virüsü



B ) Rinovirüsler



C) Parainfluenza virüsleri D ) Koronavirüsler E) Kokzaki virüsleri Direki ezber bilgisi gerektiren kolay bir soru. Erişkinlerde viral pnöm oninin en sık etkeni influenza virüs, çocuklarda R S V ’dir. R in o v irü sle r, nezle etkenidir. enfeksiyonuna yol açmaz.



Alt



solunum







K o ro n a v irü sle r, günüm üzde SARS etkeni olarak ve öldürücü bir solunum sistemi enfeksiyonuna neden olabildiği gösterilmiştir. Akciğer grafisinde interstisyel buzlu cam manzarası görülür. Sindirim sisteminde yaşayabilir nadiren ishal



tanımlanmış



oluşturabildiği bildirilmektedir. k o k za k i virüsleri, herpanjina, el ayak ağız hastalığı, akut hemorajik konjünktivit, miyokardit, perikardit, plörodini, aseptik menenjit tablosu ortaya çıkarırlar.



- ( T T B 2 N İS A N 2007)



.— -------- ---



16. Merkezi sinir sisteminde prog resif demiyelinasyon ile seyreden subakut sklerozan panensefalit etyoiojisinden aşağıdaki etkenlerden hangisi sorumlu tutulmaktadır? A)



Prionlar



C) BK virüs



B) J C virüs D) Kızamık virüsü E ) Lassa virüsü



yolu



Parainfluenza virüsleri, krubun en sık etkeni virüstür.



Doğru cevap: A \



B ) Hepatit E virüsü



D) Rotavirüs



etkenidir.



Dikkat!!!! Çocuklarda bronşiyolit ve pnöm oninin en sık etkeni R S V ’dir. Bu bilgi çeşitli şekillerde defalarca soru olarak karşımıza çıktı.



R in o v irü s , nezle etkenidir.^



A) Hepatit A virüsü C) Hepatit C virüsü



Daha önce de benzer sorularla karşılaşmıştık. Kızamık geçirdikten yıllar sonra ortaya çıkan genellikle ölüm cül tablo S S P E ’dir. Kızamığın M proteininde defekt sonucu tomurcuklanamamasından ortaya çıkan tablodur.



SSPE (Subakut Sklerozan Panensafalit) kızam ıktan yıllar sonra gelişen, çok seyrek, genelde fatal bir klinik tablodur. Virüs replike olabilir fakat salınamaz, BOS ve



kanda yüksek oranda kızamık antikoru belirlenir, beyin dokusunda inklüzyon cisimleri belirlenir. Kişilik bozuklukları, myoklonik kasılmalar, körlük gelişerek ilerler, 6-12 ay içinde mortalite ile sonlanır. E E G ’de diyazepamla baskılanamayan epileptik deşarjlar olur. Virüsün Mproteinlerindeki defekt sorumlu tutulmaktadır. Aşı S S P E oluşumunu önlemede en etkin yöntemdir. Prionlar, süngerimsi ensefalopati yaparlar. J C virü s, immünsüpresif hastalarda prog resif multifokal lökoensefalopati yapar. B K virü s, hemorajik sistit yapâh Lassa v irü sü , ağır hemorajik ateş yapar.



Doğru cevap: D



, ...



( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )--------------------------



17. Aşa ğıdakiierden hangisi kuduz v irü s ü n ü n patogenezinde gö zle n e n du ru m la rd a n biri d e ğ ild ir? A) B) C) D) E)



Isırık yerinde viral replikasyon Merkezi sinir sisteminde replikasyon Bağ dokusunda replikasyon Nöronlarla perifere yayılma Kan yoluyla vücuda yayılma



Sorunun amacı kuduz patogenezinde kan yoluyla vücuda yayılm a olmadığının bilinmesidir. Kuduz virüsünün kan yoluyla yayılması görülmez. Kuduz virüsü önce ısırılan bölgenin kaslarında çoğalır ve sonra retrograd a kso n o m ik tra n sp o rt ile dorsal kök ganglionlarına ve medulla spinalise taşınır. Kuduz virüsünün inkübasyonu etkileyen en önemli faktör kas dokusunda yavaş replikasyonudur. Sinir dokusuna asetilkolin reseptörleri yo lu y la ulaştığı kabul edilmektedir. Sinir dokusuna ulaşınca prodrom dönem bulguları başlar. Yara yerinde kaşıntı-kasılma, iştahsızlık, ateş gibi bulgular gelişir. B u b u lg u la r o m u rilik (d o rsa l kök) ulaşım ını gösterir. Virüs beyin dokusuna ulaşınca tipik bulgular gelişir. Hidrofobi, nöbetler, kaslarda fasikülasyonlar, paralizi, h a lü sin a sy o n la r kom a ve ölü m gelişir. Son dönemde sinirler yoluyla virüs tükrük bezleri, deri, kornea, retina, nazal mukoza, adrenal medulla, renal parankim ve pankreas asiner hücrelerine yayılabilir. Virüs beyinde h ip o k a m p u s (A m m o n b o y n u zu ), beyin kökü, p o n s, se rebellum d a yayılma gösterir fakat enflamasyon, histopatolojik bulgular çok az miktarda izlenir. Sitopatik etki ya p m a z. N öronal dejenerasyon olaylardan sorumludur. Hücresel bağışıklığın rolü yokken inkübasyon döneminde antikor olu ş u rsa beyine ulaşm a önlenebilir.



Doğru cevap: E



K onjenital to k so p la zm o z, gebelik sırasınd a p rim e r enfeksiyon geliştiğinde görülür. Daha önce geçirilmiş enfeksiyon sırasında oluşan antikorlar fetusa geçişi önleyecektir. Bebek te koryoretinit, serebrai kalsifikasyonlar, hidrosefali, epilepsi görülebilir. K oriyoretinitin en sık etkenlerinden biri konjenital toksoplazmozdur ve bazen geç dönemlerde semptomatik olur. En belirgin lezyon retina ve ko roidde n ek ro z alanlarıyla karakterize enfeksiyondur (fokal nekrotizan retinit). K onjenital sifiliz, genelde erken dönem hastalarından ve 4 ayd a n so n ra bebeğe bulaş olmaktadır. Bulaş sonucu abortus, ölü doğum gluşabilmekte ya da erken konjenital sifiliz veya latent enfeksiyon oluşabilir. Erken konjenital sifiliz, ilk 3-7 haftada sifilitik nezle ile başlayan, hepatomegali, deri döküntüleri, anemi, pnömoni, bilateral koriyoretinit, iskelet sistemi bulgularıyla karaktenze bir klinik belirir. Ölüm görülebilir. Latent konjenital sifiliz, genelde adölesan çağda beliren klinik bulgularla belirlenir. Interstisyel keratit, nörosifiliz, yüksek damak, H u tc h in so n triadı (Hutchinson dişleri+int keratit+8. sinir tutulumu sonucu sarılık), kılıç kını tibia, C h a rc o t eklem i sık bulgulardandır. Konjenital S ito m e g a lo virü s, m ikrosefali, intraserebral kalsifikasyon, b ü y ü m e geriliği, hepatosplenom egali, sarılık, retinit, döküntü gibi klinik bulgular söz konusudur (sitomegalik inklüzyon hastalığı). Diğer bebeklerde entelektüel faaliyetlerde gerilik ve zamanla belirginleşen işitme kayıpları gelişebilir. Bu bebekler uzun süreler virüsü yayabilirler. K onjenital Herpes, serebrai kalsifikasyon, mikroftalmi, mikrosefali, H SM , sarılık, katarakt, optik atrofi ve koryoretinit oluşur.



Doğru cevap: D --------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )---------------------------



------------------------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 7 )--------------------------18. Otuz iki haftalık gebeliği takiben doğan bir bebekte patent duktus arteriozus, glokom, katarakt ve trompositopenik purpura saptanmıştır. Bu d u ru m d a aşağıdaki konjenital enfeksiyon etkenlerinden h a ng isi Öncelikle d ü şü n ü lm e lid ir? A) C)



Toxoplasma gondii B ) Treponem a pallidum Sitomegalovirüs D ) Rubella virüs E ) Herpes simpleks virüsü



Konjenital rubella sendrom unun tipik vaka sorusu !!! Katarakt, mikrosefalı, sağırlık, P D A en sık belirlenen bulgulardır. Eğer hamilelikte kızamıkçık geçirilirse konjenital rubella se n d ro m u gelişmesi olasılığı vardır. Kalıcı bozuklukları arasında katarakt, m ikrosefali, m ental retardasyon, sağırlık, kardiak a no m alile r (P D A , P u lm o n e rs te n o z,...) retinopati en sık belirlenen bulgulardır. Ayrıca bu bebeklerde; tro m b o sito p e n ik p u rp u ra , düşük doğum ağırlığı, hepatosplenomegali, meningoensalit, kemik bulguları, ensefalit de saptanabilir ve bu bulgular bir süre sonra kaybolabilir. Bazen klinik bulgular bir süre sonra ortaya çıkabilir. İleri yaşlarda diyabet belirlenebileceği saptanmıştır.



19. C a n iı-aten üe p olio aşısı (S a b in ) ile aşağıdaki ifadelerden hangisi d o ğ ru d u r? A) B) C) D) E)



ilgili



olarak



Oluşturduğu bağışık yanıt kısa sürelidir. Dondurularak saklanması ve taşınması gerekir. Immün yetmezliği olan kişilere uygulanabilir. IgG, IgM ve salgısal IgA oluşumuna yol açar. Parenteral yolla birer ay arayla uygulanır.



Sorunun amacı canlı aşıların genel özelliklerinin bilinmesidir. Canlı polio aşısı S a b in , ölü ise S a lk ’tır. C anlı aşı oral olarak kolayca uygulanır, ya şa m b oyu bağışıklık bırakır, lokal salgısal Ig yanıtını uyarır, indirekt olarak tüm bireylere yayılabilir ve rapel gerektirmez. Fakat P oliom yelit o lu ş tu rm a riski yardır ve im m ü n sup re sifle rd e , gebelerde g ü ye n ilir değildir. Ailesinde, çevresinde immünsupresif varsa da kullanılmamalıdır. Ö lü aşı ise rutin aşılarla birlikte kullanılabilir, Poliomyelit riski yoktur, im m ü n s u p re sifle rd e g üvenle kullanılabilir. Enjekte edilerek uygulanması, rapeller gerekmesi ve bağırsakta lokal y a n ıt olu ştu rm am ası dezavantajlarıdır. A n tik o r o lu ş u m u n a neden olarak virem iyi önler.



Doğru cevap: D



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 473



474 4 TÜM TUS SORULAR! -------------------- —



( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 7 )---------- ---------------



20. Sofunum sinsityal virüsü ife oluşan alt sofunum yolu enfeksiyonlarında, antijen tayininde kullanılacak en uvaun örnek aşağıdakilerden hangisidir? A) B) C) Dj



B oğaz sürüntüsü Bronkoalveolar iavaj Akciğer biyopsisi Transirakeai aspirai E) Nazofarengea! aspirat



Virüslerin sınıflandırılmasına yönelik direkt ezber sorusu. Param iksovirüs, ailesinde kabakulak, kızamık, R S V ve parainfluenza virüsleri yer almaktadır. En önemli ortak özellikleri füzyon yapmalarıdır. A d e n o viru s, ailesinde adenovirus alt gruplan yer alır. O rto m ik so virü s, ailesinde influenza virüs buiunur. -



Tanıda nazai/nazofafengeal örnekten DFÂ, ELİSA ile viral antijenler gösterilebilir.



Doğru cevap: £,:■ Dikkat İÜ Boğmaca tanısında da en uygun örnek nazofarengea! aspirasyon m ateryalidir. T



B



etkeni



K öroriavlrüs, ailesinde koronavirüs alt tipleri yer alır.



Tablo: Paramiksovirüsler H e m a g lü tin in



N ö ra m in id a z



K aynaşm a P ro te in li



Kızamık virüsü



+



-



+



Kabakulak virüsü*



+



+



+



Respiratuar sinsityal virüs



-



-



+



Parainfluenza virüsü+



+



+



Virüs immünitesi baskılanmış, özellikle K İT hastalarında ağır pnömonilere neden olabilir. Sağlıklı erişkinlerde hafif bir soğuk algınlığı gözlenebilir. Özellikle çocuk servislerinde hastane salgınları bildirilmiştir.



T



pnömoni



Doğru cevap: E



R S V ; Yenidoğân ve süt çocuklarında akut, ağır solunum sistemi enfeksiyonları oluşturur. Çocuklarda bronşiyolit ve pnömoninin en sık etkenidir.



(



ve



H erpesvirüs, ailesinde H S V V Z V C M V E B V HH V-6,7,8 bulunur



Sorunun amacı çocuklarda en sık alt solunum yolu enfeksiyonu yapan R S V ’nin tanısında kullanılacak en uygun örneğin bilinmesidir.



i~



grip



2 N İS A N 2008)



atenüe polio aşısı (Sabin) ile ortak olan özelliği aşağıdakilerden hangisidir?



Kızamık ve kabakulağın kaynaşma proteinleri aynı zamanda hemolizinlerdir. * Kabakulak ve parainfluenza virüslerinde hemaglütinin ve nöraminidaz aynı, kaynaşma proteini ise ayrı bir diken üzerindedir.



21 . İnaktive polio aşısının (Saik), canlı



A) Farklı bir enterovirüs varlığında interferens olasılığı B) C) D) E)



Aşıdaki virüsün dışkı ile salınabilir olması Aşı suşunun virulan forma dönme olasılığı Virüsün ûç serotipini de içeriyor olması Enjeksiyon yoluyla uygulanabilir olması



A şı sorusu tekrar karşımızda!!! Canlı ve ölü aşısının gene! özelliklerini mutlaka bilmeliyiz.



v'



( T T B 2 E Y L Ü L 2008)



23. Aşağıdaki virüslerden hangisi zarf giikoproteinleri ile antijenik özellik gösterir? A) C)



Adenovirus Influenza virüsü



B ) Reovirüs D ) Rotavirüs E) Rinovirüs



iki aşının ortak özelliği virü sü n her üç serotipini de içerm esidir^



influenza virüsünün zarf glikoproteinferiyfe ilgili sorularla daha önce de defalarca karşılaştık. Kolay b ir soru çünkü seçeneklerde zarfiı olan tek virüs influenza virüstür.



C a nlı aşi orai olarak kolayca uygulanır, yaşam b o yu bağışıklık bırakır, lokal salgısal Ig yanıtını uyarır, indirekt olarak tüm bireylere yayılabilir ve rapei



Influenza virüsler zarf giikoproteinleri ile antijenik özellik gösterir.



gerektirmez. Fakat Poliomyelit oluşturma riski vardır ve immünsupresiflerde güvenilir değildir. Ailesinde, çevresinde immünsupresif varsa da kullanılmamalıdır. Ölü aşı ise rutin aşılarla birlikte kullanılabilir, Poliomyelit riski yoktur, im m ü nsup resiflerd e gü ve n le kullanılabilir. Enjekte edilerek uygulanması, rapeller gerekmesi ve bağırsakta lokal ya n ıt oluşturm am ası dezavantajlarıdır.



Antikor oluşumuna neden olarak viremiyi önler.



------------ — -------- ( T T B 2 N İS A N 2 0 0 8 )--------------------------22. K a baku lak v irü s ü , hangi v irü s g ru b u n d a y e r alır?



C ) Herpesvirüsler



Doğru cevap: C ------------------------- (1 T B 2 E Y L Ü L 2008)



Doğru cevap: D



A) Adenovirüsler



Virüs zarfında hem aglütinin (H A ) ve nöraminidaz (NA) bulunur ve tiplendirmede bu yapılar kullanılır. HA hücreye yapışmada önemlidir ve virü s ü nötralize edici antikorlar bu antijene karşı gelişir, aşı HA, NA antijenlerini içerir. Bu antijenler ile epitel hücrelerinin sialik asit yapılarına tutunma sağlanır. Nöraminidaz ise virüsün enfekte hücreden salınınımı sağlar.



B) Örtomiksovirüsler D) Koronavirüslef E ) Paramiksovirüsler



:



f



24. Subakut skferozan panensefaîit hastalığının oluşumundan sorumlu olan virüs aşağıdakilerden hangisidir? A) Kızamık virüsü C)



Adenovirüs



B) Kızamıkçık virüsü D ) Calicivirüs E) Epstein-Barr virüsü



Aynı soru tekrar sorulm uş!!!! Kızamık sonrası oluşan S S P E tablosunu tekrar hatırlayalım.



SSPE (Subakut Sklerozan Panensafalit) kızamıktan yıllar sonra gelişen, çok seyrek, genelde fatal bir klinik tablodur. Virüs replike olabilir fakat salınamaz, BOS ve kanda yüksek oranda kızamık antikoru belirlenir, beyin dokusunda inklüzyon cisimleri belirlenir. Kişilik bozukluktan, myoklonik kasılmalar, körlük gelişerek ilerler, 6-12 ay içinde mortalité ile sonlanır. E E G ’de diyazepamla baskılanamayan epileptik deşarjlar olur. Virüsün Mproteinlerindeki defekt sorumlu tutulmaktadır. Aşı S S P E oluşumunu önlemede en etkin yöntemdir.



A lp h a v irü s ; arbovirüs ailesindendir. Venezüella at ensefaliti, Doğu at ensefaliti, batı at ensefaliti gibi klinik tablolar ortaya çıkarır. Vektörü sivrisineklerdir. F la v iv iru s ; sarı humm a , dang ateşi etkeni virüs ailesidir. Vektör sivrisineklerdir. O rb iv iru s ; arbovjrüs ailesindendir. A re n a v irü s ; robovirüs hastalığı etkenidir.



ailesinde



Lassa



ateşi, L C M V



Doğru cevap: C ( T T B 2 N İS A N 2010}



K ızam ıkçık virü sü , ensefalite neden olabilir. A d e n o viru s, C a licivirü s, E p s te in -B a rr ensefalitle ilşkileri saptanmamıştır.



virü sü ,



A) Rotavirüs B) Adenovirüs



Doğru cevap: A -------—



27. 0-5 yaş arası çocuklarda en sık görülen viral gastroenterit etkeni aşağıdakilerden hangisidir?



-------- ( T T B 2 E Y L Ü L 2 0 0 8 )---------------------------



25. Yenidoğanda gözlenen epidemik plörodini miyokarditin etkeni aşağıdakilerden hangisidir?



ve



C ) Enterovirüs D) Norvvalk virüs E) Kalisivirüs



Çocukluk çağında ishalin en sık etkeni Rotavirüstür. Sorudaki tüm seçenekler ishal yapabilir. ise erişkin ishallerinin en sık etkenidir.



A ) Herpes simpleks tip 1 virüsü B) Kokzaki B virüs C ) Sitomegalovirüs D) Adenovirüs tip 4, 7 E) Epstein-Barr virüsü



Norwalk virüsler



Doğru cevap: A --------------------------( T T B 2 N İS A N 2 0 1 0 )---------------------------



A yn ı soru defalarca karşımızda!!!! Kokzaki B virü s, plörodini (Bornholm hastalığı), Miyokardit, perikardit, Epidemik miyalji etkenidir. Herpes sim pleks tip 1 virü sü , gingivoştomatit, uçuk (herpes labialis), keratokonjunktivit, ensefalit ve ekzema herpetıcum, yanık enfeksiyonları gibi tablolara neden olabilir. S itom e ga lovirü s, birçok yolla bulaşabilen ve mononükleoz, transplantasyon sonrası enfeksiyon, ensefalit, retinit, pnömoni, kolit, konjenital enfeksiyon gibi tablolara neden olabilir. A d e n o virü s tip 4, 7, konjunktivit, epidemik keratokonjunktivit ve faringokonjunktival ateş etkenidir. E p ste in -B a rr v irü sü , enfeksiyoz mononükleoz etkenidir. Genellikle tonsilit, lenfadenopati ve splenomegali ile gelen hastalarda akla gelmelidir.



Doğru cevap: B



26. Son yıllarda ülkemizde önemli sağlık problemi oluşturan Kırım-Kongo kanamalı ateşi virüsü, aşağıdaki virüs cinslerinden hangisinin üyesidir? A) Alphavirüs B) Flavivirüs C ) Nairovirüs D) Orbivirüs E) Arenavirüs



Son yılların moda hastalığı Kırım Kongo kanamalı ateş etkeni direkt olarak sorulmuş.



Kırım-Kongo Hemorajik ateş» etkeni; Hastalık



A) Sitomegalovirüs B) Hepatit B virüsü C ) Hepatit C virüsü D) Hepatit E virüsü E) Epstein-Barr virüsü



Aslında soruda iki bilgi birden ölçülmek istenmiştir. Hem DNA ve R NA virüslerini bilmek hem de trans füzyonlarda hangi etkenlere bakıldığını bilmenizi gerektiren sorudur. Seçeneklerde Hepatit C ve E virüsünün R N A virüsü olduğunu hatırladıktan sonrası kolay. Kan taramalarında bakılanın H C V olduğunu hepimiz biliriz.



Kan vericilerinde taranan virai etkenler: • • •



Hepatit B virüsü; D N A virüsü Hepatit C virüsü: R N A virüsü H IV virüsü: R N A virüsü



Doğru cevap: C



( T T B 2 N İS A N 2009}



(Arbovirüs ailesi üyesi)’dür. (hyaloma cinsi) ile bulaşır.



28. Kan vericilerde taranan RNA virüsü aşağıdakilerden hangisidir?



N airovirüs koyun keneleri



--------------------------( T T B 2 A R A L IK 2 0 1 0 )---------------------------



29. Viral gastroenterit ayırıcı tanısında rotavirüs enfeksiyonunu ayırt etmek için rutinde kullanılan laboratuvar testi aşağıdakilerden hangisidir? A ) Dışkı kültürü B) Dışkıda antijen testi C ) Kanda antijenemi D) Serum da anti-rotavirüs antikoru E) Dışkıda anti-rotavirüs antikoru



Sorunun amacı çocuklarda en sık ishal rotavirüsün hızlı ve pratik tanısının bilinmesidir.



etkeni



Rotavirüs çocukluk çağındaki ishallerin en önemli etkenidir. Tipik “tekerlek” görünümündeki virion dışkıda görülerek tanınabilir. Bulaş fekal-oral yol, oyuncaklar



m



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ > 475 ------------------------------------------



er ve Vira



476 4 TÜM TÖS SORULARI mikst kriyoglobulinemi, siroz ve hapatoselüler kanser geliştirebilmektedir. Non Hodgkin lenfoma ile etyolojik ilişkisi olabileceği söylenebilmektedir.



gibi ortak kullanılan objeler ve olasılıkla solunum yolu ile olmaktadır. Tanıda tipik tekerlek şeklinde virüs partikülleri görülerek tanı konulabilir. Pratikte dışkıda antijen (Lateks, ELİSA,..} aranm ası çok uygun bir tanı yöntemidir.



Ebstein-Barr virüs progresif lenfoproliferatif hastalık, Burkitt lenfoma, Hodgkin lenfoma, nazofarenks kanseri gibi malignitelere neden olan onkojenik bir virüstür.



Korunmada canlı atenüe aşı kullanılmaktadır.



Doğru cevap: B



Doğru cevap: D (T T B 2 N İS A N 2012)



-



SPO T



30. Nöronlarda Negri cismi adi verilen, eozinofîlik sitoplazmik inklüzyon cisimciklerinin varhğı aşağıdaki merkezi sinir sistemi enfeksiyonlarından hangisi için karakteristiktir? A ) Borna hastalığı B) Kuduz C ) Subakutsklerozanpanensefalit D ) Creutzfeldt-Jacob hastalığı E) Progresif multifokal lökoensefalopati



■■■■■' —



( T T B 2 NİSAN



N e g a t if p o la rite li R N A v ir ü s le r i. . . A re n a virü sle r, Bunyavirüsler, O rto m ikso virü sle r Param iksovirüsler, Rabdovİrüster Paramiksovîrüs ailesinde y e r alan v i r ü s l e r .. Kızamık, Kabakulak, RSV, Parainfluenza virüs Hem sitoplazmada hem de nükieusda inklüzyon cisimciği oluşturan paramiksovîrüs.. . Kızamık •



Doğru cevap: B







: ;



31. Aşağıdaki i



viruslardan hangisi, insanda kalp hastalığına diğerlerine göre daha sık neden olur?



A) C)



B) Parechovirus



Coxsackie A Poliovirus tip 1



D) Enterovirus



E) Coxsackie B



SSPE



.(T T B 2 NİSAN 2012)-------------------------------------------



En sık kızamık komplikasyonu.. . O titis media Kızamığın en kötü komplikasyonu... Pnömoni



32. Majör antijenik değişikliklere uğrayarak epidemilere yol açan viruslar aşağıdakilerden hangisidir? A) Hepatit virusları B) Herpes virusları



Kızamıkta en sık ölüm nedeni.. , Pnömoni (dev hücreli)







C ) Papilloma virusları D ) influenza virusiarı E) Retroviruslar



Doğru cevap: D



İ



(D U S N İS A N 2012) — -—



;



C)



Hum an papilloma virüs B ) Hepatit B virüs Hepatit C virüs D) Rotavirus E j Ebstein-Barr virüs



Maligniteye neden olan tüm sınavlar açısından önemlidir.







Kabakulakta en sık bulgu.. .Parotit Kabakulağın en sık komplikasyonu. . . Aseptik menenjit En sık laringotrakeobronşit (k ru p ) etkeni v ir ü s ... Parainfluenza virüsü







mikroorganizmalar ;



Hepatit B virüsü x bölgesiyle p53 inhibisyonu yaparak hepatoselüler kanser gelişimine neden olabilmektedir, Hepatit C virüsü tüm ör geni içermemesine rağmen, karaciğere ulaşınca oluşan immun yanıt nedeniyle harabiyet meydana gelir. Otoimmun hepatit, esansiyel



Parainfluenza v irü s ü ... Viremi ve sistemik enfeksiyon yapmaz. Hastalıktan iyileşmede salgısal IgA 'm n önemi vardır . . . . . . . Krup sonrası en sık komplikasyon; .. Ö titis media Solunum sıkıntısı, takipne şikayetleriyle getirilen ve bronşiyolît tablosu gözlenen 5 aylık bir bebeğin solunum sekresyonundan yapılan direkt sitolojik incelemede çok çekirdekli dev hücreler saptanıyor en olası e tk e n ... Respiratuvar sinsityal virüsü Çocuk ünitelerinde pnömoni salgınlarına en sık neden olan v irü s ,.. RSV



R ota viru s özellikle çocukluk, çağında sulu ishalle karakterize gastroenteritë neden olan, lokal bir virüstür, sistemik enfeksiyon oluşturmaz. Maligniteye neden olması sö z konusu değildir. Human papilloma virüs periungual squamoz hücreli karsinom, tonsillada squam oz hücreli karsinom, servikste squam oz ve adenokarsinom gibi pek çök maligniteye sebep olabilen onkojenik virüstür.



Kızamığın mortalitesinın artmasına neden olan vitamin eksikliği... A vitamini Kızam ıktaki çok nükleuslu dev h ü c re le r... W a rth in Finkeldey hücreleri K ı z a m ı k aşısı... Kızamıkçık ve kabakulakaşılarıyla kombine (M M R ) uygulanabilir K ı z a m ı k . .. Konjenital anomali yapmaz







33. Aşağıdaki virusİardan hangisi onkojenik değildir? A)



Enfekte ettiği hücrelerde füzyon yapan ( - ) polariteli R N A virü sü ... Paramiksovîrüs Hemoglütinin ve nöraminidazı olmayan paramiksovîrüs.. . RSV Virüsle enfekte endotei hücreleri ve T lenfosit hücre yanıtı ile deride döküntü oluşturan... Kızamık Kızamık virüsünün tomurcuklanmasından s o ru m lu ... M atriks proteini Kızamık virüsünde m atriks proteininde b o zu k lu k ... Kızamığın prodrom dönem bulguları;., öksürük, burun akıntısı (coryza), konjunktivit, fotofobi Kızamıkta patoğonomik bulgu.. . Koplik lekeleri



Doğru cevap: E



.



b il g il e r







Çocuklarda bronşiyollt ve pnömoninin en sık etkeni virü s...







Virem i yapmayan v irü s le r .. . Parainfluenza, Rinovirüs, Rotavirus, RSV, Norwalk virüsü I g A yanıtının etkili olduğu v irü s le r... Parainfluenza, Rinovirüs, Rotavirus, RSV, Norwalk virüsü



RSV



RSV enfeksiyonu tedavisi.. . Ribavirin inhalasyonu R SV tedavisinde uygulanan spesifik immünglobuîin... Palivizumab







İnfluenza virüsünün genom u...A ve B tipi 8 segmentli, C tipi 7 segmentli







Replikasyonu çekirdekte olan R NA virüsları...İnfluenza, Re tro virüs



Kırım Kongo kanamalı ateşte v e k tö r .. .Hyaloma cinsi keneler Kırım Kongo kanamalı ateşte klinikte.. .Ateş, deri ve diğer organlarda kanamalar, lökopeni, trombositopeni Kırım Kongo kanamalı ateşinde en önemli tedavi yaklaşımı...Kan ve kan ürünleri vermek Kırım Kongo kanamalı ateşinde kullanılan a n tiv ira l... Ribavirin Sa rı hum m a... Sivrisinekle bulaş, karaciğer nekrozu, tubuler nekroz, ensefalit, kardit. Risk var ise gebeye uygulanabilir tek canlı aşı



İnfluenza virüsünde pandemîlere neden olan genetik karışım .. .Antijenik shift











İ n f lu e n z a v irü s ü n d e e p id e m ile re m utasyon.. .Antijenik d rift



olan











İnfluenza tip A virüslerinde gerçekleşen antijenik sh ift o la y ı...ik i farklı virüs alt tipi arasında meydana gelen genetik reasortman sonucu ortaya çıkar.











Z a r f glikoproteinleri ile antijenik özellik gösteren virüs.. . İnfluenza virüs







Hemagliitinİn ( H A ) . . Hücreye yapışmada ve virüsün hücre içine girişinde önemlidir











Hemaslüflfun ( H A ) . . .Solunumyolu epitelinin siyalikasidine bağlanır



P o lio m y e lit'in Asemptomatik







N öram inidaz ( N A ) . . .Virüsün enfekte hücreden dışarı atılmasını sağlar



P o lio m ye lit'in poliomyelit



ned en



P ik o rn a v irü s le r.. :E n tero virü sler (polio, kokzaki, eko, ente ro viru s 6 8 -7 1 ) ve Heparna v irü s le r (H A V , eski enterovirüs 72), Rinoyirüsler



f o r m u .. .P aralitik



En kötü prognozlu poliomyelit. ..B ulber poliomyelit Hem ölü hem canlı aşısı bulunan virüs h a s ta lığ ı... Poliovirüs



Erişkinlerdeki en sık viral pnömoni etkeni.. .İnfluenza A ve B virüsleri







İnaktive polio aşısının (Saik), canlı atenüe polio aşısı (Sabin) ile ortak olan özelliği...Virüsün üç serotipini de içeriyor olmasıdır.



A s p irin alan ç o c u k la rd a İnfluenza



Sabin (canlı) aşısı.. .Lokal salgısal Igyanıtını uyarır, indirekt olarak tüm bireylere yayılabilir ve rapel gerektirmez. Fakat poliomyelit oluşturma riski vardır ve immünsupresiflerde güvenilir değildir. Ailesinde, çevresinde immünsupresif varsa da kullanılmamalıdır.



R eye s e n d ro m u . . . V Z V ,



Kuş gribi e tke n i., .H5N1 Domuz gribi e tke n i.. .H İN İ İn f lu e n z a ta n ısın d a k u lla n ıla n .. .Hem aglütinasyon inhibisyon deneyi (R SV pnomonisinde bu test negatif olarak bulunur)







Amantadin, Rimantadin. ..İnfluenza A (Viral M2 protein sent önler)







Zanam ivir, O se lta m iv ir.. ;tnfluenza A , B (Nöraminidaz inh)







Kuduz virüsünün bağlandığı re s e p tö r. ..A s e tilk o lin reseptörü







S a ik (ö lü ) a ş ı s ı . . .P o lio m y e lit ris k i y o k tu r , immünsupresiflerde güvenle kullanılabilir. Enjekte edilerek uygulanması, rapeller gerekmesi ve bağırsakta lokal yanıt oluşturmaması dezavantajlarıdır. Antikor oluşumuna neden olarak yiremiyi önler.



-



D e rm a to tro p , nö ro tro p ve e n te ro tro p Enterovirüsler (polio, eko, kokzaki virüs) A s e p t ik m e n e n jit/ e n s e f a litin Enterovirüsler



Kuduz için patogonomik., .Negri cisimciği Kuduza etkili immün y a n ıt.. .Humoral yanıt



v ir ü s le r ...



en sık



e t k e n i...



Viral m iyokardit ve p erkard itlerin en sık e tk e n i... Enterovirüsler



Kuduz virüsünün tutunma proteini. ..G glikoprotein Kuduz virüsünün inkübasyonu etkileyen en önemli f a k tö r.. .Kas dokusundaki yavaş replikasyondur



Kokzaki A virüsü enfeksiyonları...Herpanjina,el-ayak-ağız hastalığı, hemorajik konjunktivit Akut hemorajik koryunktivitin en sık etkeni... Enterovirüs tip 70



Kuduz ısırığında ilk yaklaşım .. .Yara yerinin sabunlu su ile yıkanması Hem tem as öncesi hem tem as sonrası uygulanan a ş ı... Kuduz







Kokzaki B virüsü e n fe k s iy o n la rı., .Plörodini, en sık miyokardit ve perikardit, DM tip I Nezle etke ni.. .Rinoyirüs







Rinovirüs'ün bağlandığı re s e p tö r...IC A M -1



Günümüzde kullanılan kuduz aşısı...H D C V Aşılanma hikayesi olan kişi kuduz şüpheli ı s ır ık ...2 hatırlatm a dozu (aşının üzerinden 5 yıldan kısa süre geçtiyse)







Rinovirüs’ün en sık bulaş yolu .. .Eller Rinovİrüs.. .Lokal Ig A yanıtı etkili SA R S etkeni.. . Koronavirüs (Ta ç virüs)



Makülopapüler tarzda döküntü, ağız içi, yumuşak damakta enantemler (Forscheim er) görülebilir. Lenfadenopati (özellikle suboksipital ve posterior servikal LAP: Theodor fenom eni).. .Kızamıkçık •



En teratojen v irü s .. .Kızamıkçık







Bebeklerde m îkrosefaii, ka ta ra k t, sağırlık ve kalp anomalilerine (P D A ) neden olan v irü s .. .Rubella . Konjenital rubella tanısı İçin...bebekte ya da kordon kanında anti-Rubelia Ig M sınıfı antikorları saptamak gereklidir







f o r m u . ..















en n a d ir g örü le n



g ö rü le n







Gripte en sık ve ölümcül komplikasyon.. .Pnömoni







en sık



Grip aşısında bulunan peplom erler.. .Hemaglütinin ve nöraminidaz



G rip sonrası en sık pnömoni etkeni...Pnömokok, S.aureus pnömonisine yatkınlık artar •



k lin ik te



H ü c re le r d e in klü zyo n cisim ciğ i o lu ş tu r m a y a n ... Kızamıkçık Hamilelerde kızamıkçık aşısı sonrası ne kadar gebelik önerilm ez,. :En az 4 hafta K ırım Kongo kanam alı a te ş e tk e n i.. .N a iro v irü S (Bunyavirüs)











Soğuk algınlığı dışında küçük çocuklarda gastroenterite de yol açan v irü s... Koronavirüs







Z a r f t ı virü s olm asına rağm en Koronavirüs



ishal y a p a b ile n ...



Ç ift iplikti ç ift kapsidii ve segmentli R N A yapısı içeren virü s ... Rotavirüs Küçük ç o c u k la rd a v irü s .. .Rotavirüs •



d iy a r e y e



en sık



ned en



olan



İnsanlarda viral gastroenterit e tke n le ri.. .Rotavirüs, Calicivirüs, Norovirüs, Astrovirüs, Adenovirüs R otavirü s... Lokal Ig A yanıtı etkili Ç ıplak D N A Parvovirüs



v ir ü s le r i. . .



A d e n o virü s, Papovavirüs,



Çıplak R N A virüsleri.. .Pikornavirüs, Rotavirüs, Calicivirüs, Astrovirüs •



Kalisivirüs (Norovirüs, Norwalk virüs)...Günlük, kamp/ piknik ishalleri



M



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 477 ------------------------------------------



HEPATIT VİRÜSLERİ 1. A şa ğidak iîerd en hangisi Hepatit B ’nin bilinen bulaşm a yolların dan biri de ğ ild ir? (Eylül-87)



3.



Aşağıdaki virü slerden hangisi sporadik hepatit etkeni de ğ ild ir? (Eylül-87)



Hanta virüs B) Herpes simpleks virüs C ) Kızamıkçık virüsü D) Kokzaki virüs E) Kızamık virüsü



A ) Kan transfüzyonu B) IV Enjeksiyonlar C ) İM enjeksiyonlar D) Artropoîiar E) Cinsel temas



A)



Hepatit B virüsü bizim ülkemizde sık enfeksiyon yaptığından bulaş yollan önemlidir.



Klasik hepatit etkenleri dışında birçok virüsün hepatite neden olduğunu sorgulamaktadır. Seçeneklerde çok iyi bilinen hiçbir hepatit etkeni sorgulanmamaktadır.



Artropotlarla,



bulaşan virüsler arasında Alfavirüs, Flavivirus, Bunyavirüs gibi bazı virüsler sayılabilir. Hepatit B artropodlarla bulaşmaz.



Hanta virüs, sporadik hepatit etkenleri arasında değildir.



“Hantaan ya da hanta” virüs olarak adlandırılan etken Bunyaviridae grubunda yer alan tek sarmallı bir R N A virüsüdür. Hanta virüs'ün doğadaki başlıca rezervuarı kemiricilerdir (özellikle fareler). Hayvanlar arasında bulaş horizontal ve vertikal yolla olmaktadır. Etken, hayvanların vücutlarında hastalığı neden olmadan uzun süre kalmaktadır, insanlara bulaş, enfekte hayvanların ısırması (salya,tükürük) veya idrar (suları kontamine etmesi) ve tükrük gibi çıkartıların deri ve mukozalardan girmesi (enfekte materyalin batması vb.) ile olabilir. Tükrük, idrar gibi maddelerle enfekte olmuş havadaki aerosollerin solunması ile de hastalık bulaşabilmektedir. Yapılan epidemiyolojik araştırmalar bulaşın daha çok solunum yolu ile olduğunu göstermektedir.



Hepatit B virüsü daha çok paranteral yoldan



bulaşır. Kan ya da kan ürünleri transfüzyonu tipik bulaşma yoludur. Uyuşturucu iğneieri, diyaiiz üniteleri bulaşma için risktir. Cinsel bulaşma olabilir. Hamilelerde doğum sırasında bulaş riski de bulunmaktadır. İnsanı sokan, ısıran böceklerle bulaşmanın meydana gelip gelmediği açıkça bilinmemektedir. Oral geçiş tanımlanmamıştır.



Doğru cevap: D 2. Aşa ğıdaki ko m pleks



enfeksiyonlardan olu şu m u n a bağlı



hangisind e im m ün ürtiker görüle bilir?



(Eylül-87) A ) Kabakulak C) Poliomyelit



Ö n d e gelen üç hepatit nedeni; hepatit virüsleri (HAV, HBV, H C V .H D V , H E V ) alkol ve ilaçlardır. Mononükleoz etkenleri (C M V .E B V ), Sarı humma, Leptospiroz diğer bazı özei virüsler hepatit etyolojisinde rol oynar. Diğer nadir etkenler arasında HSV, Ekovirüs, Coxackievirüs, Rubeola, Rubella ve Varisella zoster virüs sayılabilir.



B) Hepatit B D) İnfluenza E) Kuduz



İmm ünkompleks oluşumu genellikle enfeksiyonlarda görülmektedir, hangi enfeksiyon hastalığının kronik sorgulanmaktadır.



kronik Soruda olduğu



Herpes simpieks virüs, nadiren hepatite neden olabilen bir virüstür.



Hepatit B, virüsüne cevap olarak kanda immün kompleksler oluşur. Bu immün komplekslerin sirkülasyonda dolaşımı sonucu serum hastalığı benzeri tablo, glomerülonefrit ya da P A N tarzı klinik tablolar oluşabilir. Kabakulak



virüsü, enfeksiyonunda



Kızamıkçık virüsü, nadir bir hepatit etkenidir. Kokzaki virüsler, hepatite neden olabilirler. Kızamık virüsü, nadir bir hepatit etkenidir.



immünkompleks



Doğru cevap: A



reaksiyonu oluşmaz.



Poliomyelit, enfeksiyonunda immünkompleks reaksiyonu 5.



oluşmaz.



İnfluenza, enfeksiyonunda immünkompleks reaksiyonu oluşmaz.



Kuduz,



enfeksiyonunda



immünkompleks



reaksiyonu



oluşmaz.



Doğru cevap: B



İmmün kompleks reaksiyonları Hepatit B virüsü dışında Hepatit C virüsü enfeksiyonlarında da görülebilmektedir. A y rıc a F iîa ria z is ve Schistosoma gibi p a ra zit e r enfeksiyonlarda da immünkompleks reaksiyonları meydana gelebilir.



H B s A g pozitifliği saptanan bir kişide aşağidakiîerden hangisi y a n lış tır? (Nisan-89)



A ) Kanser gelişebilir B) Tamamen sağlam olabilir C ) Portördür D) Aktif enfeksiyonu vardır E) Humörai immün yetmezlikte bozuktur



Soru HBs ag’nin varlığında düşünülmesi gereken klinik yorumlan sorgulamaktadır. Ancak cevap seçeneği konu ile alakasız bir immünolojik hastalık olarak verilmiştir. Daha güzel sorutabilecek bir soru olabilirdi. Humoral immün yetmezlik durumunda edilemez. Antijenle bir alakası yoktur. HBsAg'nin (+ ) oluşu akut ya enfeksiyonunu düşündürür. H B V riskini artırmaktadır. Özellikle artmıştır. Portörlerde HBsAg (+) oluşturamamaktadır.



da



antikor tesbit



kronik



bir



HBV



hepatoselüler kanser taşıyıcılarda bu risk bulunur ancak antikor



MİKROBİYOLOJİ ► 479



Tablo: Hepatit virüslerin karşılaştırmalı özellikleri Ö z e llik



H e p a tit A



Adı



“Enfeksiyöz hepatit”



Virüs yapısı



H e p a tit B



H e p a tit D



H e p a tit C



H e p a tit E



“Serum hepatit”



“Non-A- Non-B post - transfüzyon"



“ Delta ajanı”



Pikornavirüs, Zarfsız RNA virüsü



Hepadna virüs, zarftı DNA virüsü



Flavi virüs, RNA virüsü



Viroid benzeri, zarftı sirküler RNA



Kalisivirüs benzeri RNA virüsü :



İnkübasyon periyodu



15-50 gün



45-160 gün



14-180 gün



15-64 gün



15-50 gün



İnfeksiyon şiddeti



Hafif



Bazen ciddi



Genellikle subklinik, % 80 kronik



HBV ile coenfeksiyonda her zaman ciddi, süperenfeksiyonda sıklıkla ciddi



Normal hastalarda hafif, gelerde ciddi



%4



Yüksek/ çok yüksek



Normal hastalarda % 1-2, ^ gebelerde %20



Var



Var



Yok



Primer hepatosellüler karsinom, siroz



Siroz, fulminan hepatit



Yok



Anti-HDV ELİSA



Yok



Mortalité



< % o,5



% 1-2



Kronikleşme



Yok



Var



Diğer hastalıklarla bağlantı



Yok . .



Primer hepatosellüler karsinom, siroz



Laboratuvar tanı



Klinik ve antiHAV Igm



Klinik HBs Ag HBeAg anti HBc Ag



c Y v -v V G V .G --:



i Klinik Anti-HCV ELİSA



İD :06t120



Kronik Hepatit B ’li hastaların kanseri gelişebilmektedir.



birkısmında



Hepatit B virüsü (HBV),



hepatit etkenidir. Siroz ve karaciğer kanserine neden olabilir. En ilginç özelliği revers transkriptaz özelliği olan D N A polimeraz içermesidir.



karaciğer



HB s antijeni pozitif hastaların büyük kısmında A L T düzeyleri normaldir ve replikasyon saptanmaz. Hasta tamamen sağlam olabilir.



insan papilloma virüs (HPV), deri ve mukozları tutarak latent veya onkojenik değişimlerle klinik oluşturan bir D N A virüsüdür.



Altı ay ve üzeri HBs antijeni pozitif hastalar kronik hastalardır. Portör olabilirler ve hastalığı başkalarına bulaştırabilirler. H B s antijeni ile birlikte, anti H B c IgM pozitifliği durumunda, aktif enfeksiyon akla gelmelidir.



Doğru cevap: E 6.



Başka bir virüs olmadan ürevemeven aşağıdakilerden hangisidir? (Eylül-89) A) B) C) D) E)



Hepatit A virüsü (HAV) Hepatit B virüsü (HBV) İnsan papilloma virüs (HPV) Hepatit D virüsü (Delta) Epstein-Barr virüsü (EPS)



Soruda Hepatit D virüsünün sateilit virüs olduğu sorgulanmaktadır. Hepatit D virüsü (Delta), (-) sarmallı bir R N A virüsüdür ve defektif bir virüstür. R N A yapısı viroidlerdeki gibi kendi kendine kırılma ve bağlanma yeteneğine sahiptir (ribozim fonksiyonu). R N A virüsü olmasına rağmen genomu doğrudan konakçı R N A polimeraz II tarafından replike edilir. Viroidlerden farklı olarak bir protein



(delta antijeni) kodlayabilir bu yüzden virüsoid olarak adlandırılır. Hepatit D virüsü HBV olmadan replike olamaz. Dolaşıma H Bs Ag den oluşan bir zarf içine girerek katılır.



Epstein-Barr virüsü (EPV), Herpes virüs ailesinde yer alan; latent ve onkojen bir D N A virüsüdür.



Doğru cevap: D 7.



A k u t enfeksiyöz hepatitte kesin tanı aşağıdakilerden h a n g isid ir? (Eylül-89)



Anti HAV IgM C) Anti HAV IgG



D) Anti HCV E) Anti HBs



Sorunun amacı IgM’ in akut enfeksiyonu gösterdiğini sorgulamaktır. Anti HAV IgM, H A V ’unun akut enfeksiyonunu gösteren bir markerdir. HAV enterovirüs tip 72 olarak adlandırılan bir virüstür. Enfeksiyöz hepatitten sorumludur. İnkübasyon 15-45 gündür. Fekal-oral geçişlidir. Epidemiler yapar. Kesin tanı IgM serolojisindeki yükseklikle korunur.



Anti HBs antikoru, hepatit B virüsüne karşı bağışıklığı veya doğal yanıtı gösterir. Anti HAV IgG, geçirilmiş H A V enfeksiyonunu gösterir. Anti HCV, antikoru hepatit C ile karşılaşmayı gösteren bir antikordur. H C V R N A ile enfeksiyonun kronikleşip kronikleşmediği araştırılmalıdır.



HBs antijeni, Anti H B c IgG ile birlikte pozitifse; kronikliği gösterir.



Hepatit A virüsü (HAV), defektif bir virüs değildir. Hepatit etkenidir. Kronikleşmez. Siroz ve kansere neden olmaz.



B ) Anti HBs



A)



Doğru cevap: A



Virüsler ve Vira! Hastalıklar



Æ



Virüsler ve Viral Hastalıklar



480 4 TUM TUS SORULARI D äne



partikülü



hangi



için



virüs



Hepatit



spesifiktir?



(Nisan-90) A ) Hepatit A



C) Delta



virüsü,



pikornavirüs



ailesinde



bir



RNA



Delta virüsü, tek sarmallı, (-) sarmallı bir R N A virüsüdür ve detektif bir virüstür. R N A yapısı viroidlerdeki gibi kendi kendine kırılma ve bağlanma yeteneğine sahiptir (ribozim fonksiyonu). R N A virüsü olmasına rağmen genomu doğrudan konakçı R N A polimeraz II tarafından replike edilir. Viroidlerden farklı olarak bir protein (delta antijeni) koaiayabiiir bu yüzden virü so id oiarak adlandırılır. Hepatit D virüsü HBV olmadan replike olamaz. Dolaşıma HBs Ag den oluşan bir zarf içine girerek katılır.



8} Hepatit B D) Hepatit E E) Adenovirüs



Sorunun amacı enfekte hücrelerde olgun virion partikülü denen dane partikülünün HBVenfeksiyonuna spesifik olduğunun bilinmesidir.



A



A



virüsüdür.



Hepatit B virüsü, hepadnaviridae ailesinde Orthohepadnaviridae cinsinde yer alan, hepatotropik, zarflı, kısmen çift sarmallı bir DNA virüsüdür. Enfekte hücrelerde olgun virion yapılan (Dane partikülü) yanında non-enfektif nükleik asit içermeyen küresel ve tübüler partiküller içerir. Tüm parti küller HBsAg taşırlar.



Hepatit E virüsü, en son kalisivirüs ailesi içinde tanımlanmış, zarfsız (+ ) sarmallı bir R N A virüsüdür. Pek çok özelliği, epidemiyolojisi H A V’na benzer, başlıca



Akut enfeksiyonu olan bazı Direylerde anti-HBs ortaya çıkmadan önce HBsAg serumda tespit edilemez düzeye iner. Bu döneme "pencere periyodu" adı verilir



A K U T E N F E K S İY O N



İnfeksiyonun tamamen düzeldiği bu hastalarda anti-HBc ve anti-HBs antikorlan hayat boyu mevcut kalır ve reenfeksiyona karşı immünite sağlar.



K a rş ıla ş m a d a n s o n ra k i a yarlar Anti-HBe antikorları ve daha sonra Anti-HBs antikorları iyileşme dönemi başlayana kadar tespit edilemezler



J | j K R O N İK E N F E K S İY O N Serumda karaciğer enzimleri yükseimiş



0



1



2



3



4



A y la r



5



6



1



2



3



4



5



6



7



8



9



Y ılla r K a rş ıla ş m a d a n s o nrak i za m a n



Şekil: Hepatit B enfeksiyonunun tipik seyri



10



fekal-oral yol ile bulaşır. Sulardan kaynaklanan salgınlar sıktır. Kronikleşmez, hamilelerde çok yüksek mortalité oranlanna (%20) ulaşabilirler.



HBeAg, varlığı viral replikasyon ve bulaştırıcılığın bir göstergesidir. HBe Ag kaybolur anti HBe gelişirken klinik ve laboratuvar bulgularda geçici bir kötüleşme olabilir.



Adenovirüs, virüsüdür.



HBsAg, enfeksiyon sırasında ilk kez ortaya çıkan bulgudur. Klinik bulgular belirmeden yaklaşık 1 ay önce serumda saptanabilir. Akut olgularda 2-6 ayda kaybolur. Genelde 6 ay sonrasında kaybolmayıp anti HBs gelişmemesi kronik enfeksiyonu gösterir.



çıplak



çift



iplikli



DNA



içeren



bir



DNA



Anti HBs, varlığı tek başına aşılanmayı düşündürür. Anti H Bs ve antiHBc IgG birlikteliği ise kronikleşmeyi gösterir.



Doğru cevap: D 11. Hepatit B enfeksiyonu için kuvvetli bulaştırıcılık m arkeri aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Nisan-91) A ) Anti-HBs



B ) Anti-HBc IgM



C) HBe Ag



Şekil: HBV ile ilişkili partiküller



Sorunun amacı hepatit B sorgulamaktır.



• HBV kısmen çift sarmallı, revers transkriptaz özelliği olan enzim içeren, onkojen, lenfositlerde latent kalabilen bir DNA virüsüdür. Dane partikülü oluşturan hepatit virüsüdür. 9.



Hepatit geçiren kişide, hastalığın teşhisinde en az yararı olan tetkik aşağıdakilerden h ang isidir? (Eylül-90) A ) Gaita tetkiki



B ) Meni



C ) Ter sıvısı



D) Beyin omurilik sıvısı E) Serum



Soru rutinde bakmadığımız birçok klinik örneğin içerisinde en az incelenen dışkı örneğini sorgulamaktadır. Halbuki en çok araştırılan klinik örnek olarak sorulsaydı daha güzel olurdu. Gaita örneğinde, Hepatit Avirüsü ve H E V araştırılabilmekle birlikte rutin tanıda değeri yoktur. Meni örneği, özellikle Hepatit B de bakılabilir ancak rutin örnekler arasında değildir.



Ter sıvısında, hepatit B araştırılabilir.



en çok



araştırıldığı klinik örnektir. Serum örneğinde hepatit virüslerinin antijeni, antikoru veya nükleik asitleri araştırılabilir.



Doğru cevap: A 10. Aşa ğıdakilerden hangisi B Hepatitinde kesin hastalığı gösteren serolojik m arkerdir? (Nisan-90) A ) HBs Ag



C) HBcAg



serolojik markerlerini



HBeAg, varlığı viral replikasyon ve bulaştırıcılığın bir göstergesidir. H Be Ag kaybolur anti HBe gelişirken klinik ve laboratuvar bulgularda geçici bir kötüleşme olabilir. Serum da viral D N A (P C R ) saptanması replikasyonu gösteren en iyi göstergedir.



Anti HBs, varlığı tek başına aşılanmayı düşündürür. Anti HBs ve antiHBc IgG birlikteliği ise kronikleşmeyi gösterir.



HBs antijeni ile birlikte Anti HBc IgM pozitifliği, akut H B V enfeksiyonunun göstergesidir. Pencere döneminde HBs ve anti HBs negatifliği ile birlikte anti H B c IgM pozitifliği saptanır. HBcAg, hepatositlerde saptanırken rutin metodlarla serumda belirlenemez. Anti HBc IgM akut H B V enfeksiyonunun göstergesidir. Pencere döneminde anti HBc IgM saptanarak tanı konulabilir. Anti H B c Ig G varlığı ömür boyu devam eder. Anti-HBc IgG, teması gösterir. HBs antijeni ile birlikte pozitifliği kronik enfeksiyonu düşündürür. Anti H Bs ile birlikte pozitifliği doğal bağışık yanıtı gösterir.



Doğru cevap: C



Beyin omurilik sıvısında, hepatit B araştırılabilir. Serum örneği, hepatit virüslerinin



D) HBcAg E) Anti-HBc IgG



B) HBe Ag



D) Anti HBc IgM E) Anti HBs



HBe A g negatifliği durumlarında da virüsün serumda bulunduğu ve bulaştırıcılık potansiyeli saptandığı için replikasyon ve bulaştırıcılığın göstergesi olarak altın test moleküler yöntemlerle HBV-DNA bakılmasıdır. 12. E nfeksiyon yapabilm ek için başka bir etkene gereksinim du yan virü s aşağıdakilerden hangisidir?



(Eylül-91) A ) Hepatit D virüsü



B) Hepatit A virüsü



C) Hepatit B virüsü



D) Hepatit E virüsü



E ) Epstein-Barr virüsü



Sorunun amacı hepatit B tanısında en çok kullanılan serolojik yöntem yorumlannı sorgulamaktır.



Sorunun amacı sorgulamaktır.



Anti HBc IgM, akut H B V enfeksiyonunun göstergesidir.



Hepatit D virüsü (Delta), (-) sarmallı bir R N A virüsüdür ve defektif bir virüstür. R N A yapısı viroidlerdeki gibi kendi kendine kırılma ve bağlanma yeteneğine sahiptir (ribozim fonksiyonu). R N A virüsü olmasına rağmen genomu doğrudan konakçı R N A polimeraz II tarafından replike edilir. Viroidlerden farklı olarak bir protein



Pencere



döneminde anti HBc IgM saptanarak tanı konulabilir. Anti H B c Ig G varlığı ömür boyu devam eder.



HBcAg, hepatositlerde serumda belirlenemez.



saptanırken



rutin



metodlarla



satellit



virüs



olan



HDV’yi



i Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 481



482 4 TÜM TUS SORULARI



Virüsler ve Viral Hastalıklar



1



(delta antijeni) kodlayabilir bu yüzden virüsoid olarak adlandırılır. Hepatit D virüsü HBV olmadan replike ola m az. Dolaşıma HBs Ag den oluşan bir zarf içine girerek katılır. Hepatit A virüsü (H A V ) detektif bir virüs değildir. Hepatit etkenidir. Kronikleşmez. Siroz ve kansere neden olmaz. Hepatit B virüsü (H B V ), hepatit etkenidir. Siroz ve karaciğer kanserine neden olabilir. En ilginç özelliği revers transkriptaz özelliği olan D N A polimeraz içermesidir. HEV, kalisivirüs ailesinde yer alan ve fekal oral bulaşan bir hepatit etkenidir. Epstein-Barr virüsü (E B V ), herpes virüs ailesinde yer alan; latent ve onkojen bir D N A virüsüdür.



13. İnsanlarda p rim er hepatosellüler karsinom yapabilen v irü s aşağıdakilerden h a n g isid ir? (Nisan-92) Adenovirüs Tip 31 B ) Herpes simpleks virüsü Sitomegalovirüs D ) Hepatit B virüsü E ) Epstein-Barr virüs



Sorunun amacı bilinmesidir.



H B eA g’i, aktif viral replikasyonu ve enfektiviteyi gösterir. H B s A g ’den hemen sonra ortaya çıkar. İki haftada kaybolur. Ancak replikasyonu olan bazı hastalarda negatif olması nedeniyle altın test değildir. Replikasyonu gösteren en iyi gösterge PCR ile H B V DNA’nın d d fju a ıım a d iu ıı.



Kronik hepatitin, göstergesi, H B s antijeni ve antiHBc IgG pozitifliğidir. Akut hepatitin, göstergesi, H B s antijeni ve anti H B c IgM pozitifliğidir. Taşıyıcılık, göstergesi, H B s antijeni ve anti H B c IgG pozitifliğidir.



D o ğ ru c e va p ; A



A) C)



Sorunun amacı hepatit serolojisini s o r g u la m a k t ır . Günümüzde r e p iik a s y o n u n en iyi göstergesi olarak kabul edilen artık H B V - D N A nın gösterilmesidir.



onkojen



hepatit



virüslerinin



Hepatit B virüsü, hepatoselüfer kanser etkenidir.



Hepatosellüler karsinom yapan virüsler



HBV, HCV,



Delta virüsüdür. Epstein-Barr virüsü nazofarinks karsinomu, îenfoma ve Burkiti lenfomaya neden olabilir.



hodgkin



Bağışıklık, göstergesi anti H B s pozitifliğidir.



Doğru cevap: B 15. H B s antijeni varlığında enfeksiyon yapan detektif ve satellit olan ajan aşağıdakilerden hangisidir? (Nisan-93) A) B) C) D) E)



Delta virüsü Hepatit A virüsü Epstein Barr virüsü Human papilloma virüsü Sitemegolavirüs



Soru satellit virüsü sorgulanmış sorudur.



sorgulamaktadır.



Defalarca



Adenovirüs Tip 31 insanlarda onkojen değildir. Herpes simpleks virüsü, tip 2’nin serviks kanserine neden olabileceği eski tekstbooklarda yazsa da son yıllarda onkojen olmadığı bildirilmektedir.



Delta virüsü, satellit bir R N A virüsüdür. H B V ’ü varlığında enfeksiyon yapan detektif virüstür. Hepatit A virüsü, pikomavirüs ailesinde fekal oral bulaşan bir R N A virüsüdür.



Sitomegalovirüs, onkojen bir virüs değildir. Epstein-Barr virüsü (E B V ), Herpes virüs ailesinde yer alan; latent ve onkojen bir D N A virüsüdür.



Doğru cevap: D 14. H B e A g aşağıdaki klinik tablolardan h angisinin en iyi g öste rge s id ir? (Nisan-92) A) B) C) D) E)



Kronik hepatit Aktif replikasyon Akut hepatit Taşıyıcılık Bağışıklık



Human papilloma virüsü, deri ve mukozaya tropizm gösteren; latent ve onkojen olan bir D N A virüsüdür. Sitomegolavirüs, primer ve latent enfeksiyonlara neden olabilen bir D N A virüsüdür.



Doğru cevap: A



Şekil: Hepatosite bağlanma



Sorunun amacı hamilelerde yüksek mortalité riski yapan Hepatit E virüsünün bilinmesidir.



HEV, en son kaiisivirü s ailesi içinde tanımlanmış, zarfsız (+ ) sarmallı bir R N A virüsüdür. Pek çok özelliği, epidemiyolojisi H A V ’na benzer, başlıca fekal-oral yo l ile bulaşır. Sulardan kaynaklanan salgınlar sıktır. K ro n ik le şm e z, ham ilelerde çok yü ksek m ortalité o ranlarına ( % 20) ulaşabilirler. Hamilelerde diğer şıklardaki virüslerin sıklığında artma görülmez.



Doğru cevap: D 16. Hepatit B aşısının başarısı aşağıdakilerden hangisinin serum da varlığının araştırılm ası ile takip edilir?



18. Hepatit ge çird iğ in d e n şüphelenilen bir kişide H B s A g {+ ) ve H B e A g (-) bu lu n m u ştu r. Aşağıdakilerden hangisi kesin tanıya g ö tü rü r? (Eylül-94)



(Nisan-93) A) C)



Anti HBs HBs Ag



Anti HBc (IgG) HBe Ag E) Anti HBc(lgM) B) D)



AntiHBs antikorunun sorgulayan bir soru.



bağışıklığı



Anti HBc Anti HBe Anti HAV HBsAg E) Anti HBs



A) B) C) D)



gösterdiğini



H B V aşısı rekombinant D N A tekniği ile elde edilen bir aşıdır. HBsAg ( - ) risk grubuna verilmesi ile bağışıklık sağlanır. Bağışık yanıt gelişimi AntiHBs antikoru ile değerlendirilir. Anti HBs ile birlikte anti H B c IgG pozitfliği varlığı doğal yanıtı gösterir.



Benzer sorularla daha önce de karşılaşmıştık. Hepatit tanısı konulurken en çok yararlanılan seolojik testlerdir. Yorumlarını bilmek önemlidir. Hepatit geçirdiğinde şüphelenilen bir hastada H B s A g (+ ) ve H B e A g (-) negatifliğinde ilk yapılması gereken test anti H B c IgM v e anti H B c Ig G antikorlarını araştırmaktır. Eğer IgM antikoru pozitif ise hastada akut enfeksiyon; anti HBc IgG pozitif ise kronik enfeksiyon düşünülmelidir.



Anti HBc (IgG), teması



gösterir. Kronik enfeksiyonlarda ve doğal bağışık yanıtta pozitif olabilir.



HBs Ag, anti H B c IgM ile birlikte akut enfeksiyonu gösterir. Ancak Anti H B c IgG ile birlikteliği kronik enfeksiyonu gösterir.



Anti HBe,



varlığı genellikle kronik enfeksiyonlarda ve doğal bağışık yanıtlı hastalarda pozitif olarak saptanabilir. Ç ok değerli bir marker değildir.



HBeAg’i aktif



viral replikasyonu ve enfektiviteyi gösterir. H B s A g ’den hemen sonra ortaya çıkar. İki haftada kaybolur. Ancak replikasyonu olan bazı hastalarda negatif olması nedeniyle altın test değildir. Replikasyonu gösteren en iyi gösterge P C R ile H B V D N A ’nın saptanmasıdır.



Anti HAV,



IgM antikoru, akut H A V enfeksiyonunu; IgG ise kazanılmış bağışık yanıtı veya aşıyı göstermektedir.



HBs Ag,



akut ve kronik enfeksiyonlarda pozitifleşen bir markerdir.



Anti HBc(lgM),



HB s antijeni ile birlikte akut enfeksiyonu gösterir. Ancak HBs ve AntiH Bs negatifliğinde ise pencere dönemini gösterir.



Anti HBs,



antikoru tek başına pozitif olarak saptanırsa aşılamaya bağlı bağışıklık; birlikte anti H B c IgG varlığında ise doğal bağışık yanıtı düşündürür.



Doğru cevap: A



Doğru cevap: A



17. G ebelerde en sık akut fulm inan hepatite neden olan v irü s aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Nisan-93) A) C)



Hepatit B Virüsü B ) Hepatit A Virüsü Hepatit C Virüsü D ) Hepatit E Virüsü E) Hepatit D Virüsü j\ %90-95



> § ifa



-------------V Ko-infeksiyon



% 2 20



- r\



' Akut karaciğer yetmezliği



-------------, / %5



\



Kronikleşme



1/ Kronikleşme



Siroz __ I (% 70-80)



Hepatosellüler Kanser (% 1 6)



Akut karaciğer yetmezliği



Şife



Şekil: HBV ve HDV ko-enfeksiyon ve süper-enfeksiyonlarımn progresyonu



Virüsler ve Viral Hastalıklar



MİKROBİYOLOJİ ► 483



Virüsler ve Viral Hastalıklar



484 ◄TÜM TUS SORULARI



4



19. H B s A g (+ ) ve H B e A g (+) olan anneden doğan çocuğa en uygun yaklaşım aşağıdakiierden hangisidir? (Eylül-94)



H B V te m a s s o n ra s ı p ro fiîa k s ı Sağlık Çalışanı



Kaynak H BsA g (+)



H B sA g ( - )



???



Aşısız



H B lg + Aşı



Aşı



Aşı



Aşılı ____ yuftı±t t . \



-



-



-



c ) ı-ü-ıu



D) il-lli E) Hiçbiri



Aşılı yanıt ( - )



H B Ig 2doz H B Ig +A şı



-



Risk t ise (+ ) gibi



1. Hepatit B İmmünoglobulin



497



Virüsler veViral Hastalıklar



1



498 ◄TÜM TUS SORULARI 7.



A ID S hastalarında en sık özefajit aşağıdakiierden h a n g is id ir? (Eylül-98)



etkeni



A ) Candida albicans



C) Escherichia coli



8 } Sitomegalovirüs D) Herpes simpleks virüs Ei) Cryptosporidium



A ID S’te en s ı k etken sorgulayan ezber bilgi gerektiren bir soru. Candida albicans, A İD S te orofarengeai enfeksiyonlarda ve özefajitierde en sık saptanan etkendir. Sitomegalovirüs, A lD S ’li hastalarda retinitin en sık etkenidir. Ayrıca nekrotizan ensefaiit ve kolitlere de neden olmaktadır. Escherichia coli, A lD S ’lilerde sıklığı artmaz.



gp120'yi antijenik gp120’ye nötralize oluşması



kodlayan gen hızla m utasyona u ğ ra r birço k v a riy a n t oluşmasına yol açar. Bu nedenle karşı gelişen antikorlar H lV ’in enfektivitesini etmektedir, ancak gp120 varyantlarının hızla etkin bir aşının üretilmesini zorlaştırır.



p24, virüsün en önemli antijenlerinden birisidir. Özellikle retroviral sendrom dönemi ve A ID S döneminde artışı virüsün replikasvonunu göstermektedir. Tanı karşı antikorlar H IV enfektivitesini nötralize etmezlerse de enfeksiyonun en önemli serolojik göstergelerindendir. gp41 ,Tipe özgün zarf glikoproteinidir. Züsrf iyi ne gömülü haldedir ve enfeksiyon sırasında zarfın hücre zarı ile kaynaşmasına (füzyon) aracılık eder



Herpes simpleks virüs, sinirlerde latent kalabilen bir



Revers transkriptaz, H IV virüsünün replikasyonunda rol alan en önemli enzimdir.



virüstür. A lD S ’lilerde deri ve m ukoza lezyonları artar. Ayrıca özefajite de neden olmaktadır.



p25,



özellikle birisidir.



tanıda



araştırılan



H IV



antijenlerinden



Cryptosporidium, A lD S ’lilerde en sık ishal etkeni olan parazittir. Aside dirençli boyanması en tipik özelliğidir.



Doğru cevap: D



Doğru cevap: A 8.



A lD S 'li hastalarda sıklıkla pn ö m o n i etkeni olan fırsatçı o rga n izm a aşağıdakiierden h a n g is id ir? (Nisan-99) A ) Atipîk mikobakteri



B) Herpes virüs C ) Candida albicans D) Sitomegolovirüs (CM V) E) Pneumocystis carini



A ID S’te en sorulardan.



sıkları



sorgulayan



ezber gerektiren



A lD S ’li hastalarda en sık pnömoni etkeni P. carini/ jiroveci’dir. Pneumocystis jiroveci özellikle C D 4 + T lenfosit sayısı 200 altına düştüğünde pnömonilere neden olan ve profiaksi verilmesi gereken mantarlardan birisidir. Tedavisinde pentamidin veya kotrimoksazol verilebilmektedir.



Aiipik



mikobakteri



T lenfosit sayısı görülmektedir.



(M A C 50’nin



gibi) enfeksiyonları C D 4+ altına düştüğünde sıklıkla



Herpes simpleks virüs, A lD S ’lilerde keratokonjunktivit ve yaygın deri-mukoza enfeksiyonlarına neden olabilir. Özefajite en sık neden oian etkenlerdendir.



Candida albicans, A ID S te orofarengeai enfeksiyonlarda ve özefajitierde en sık saptanan etkendir.



Sitomegalovirüs, A lD S ’li hastalarda retinitin en sık etkenidir. Ayrıca nekrotizan ensefaiit ve kolitlere de neden olmaktadır.



Doğru cevap: E 9.



Şekil: HlV’in gp 120 ile CD4 molekülü ve kemokin reseptörlerine bağlanması



H IV vira! Antijenler gp i2 0 • Tip e özgün z a r f glikoproteinidir • Yüzeyden dışarı doğru çıkıntı şeklindedir • H ü cre yüzeyindeki C D 4 reseptörü ile etkileşir • gp 1 2 0 y i kodlayan yen hızla mutasyona u ğ ra r birçok a n tijenik v a riy a n t oluşmasına yol açar. g p lZ O y e karşı gelişen antikorlar H l V ’in e nfe k ti­ vitesini n ötralize ederse de gp l2 0 varyantlarının hızla oluşması etkin b ir aşının üretilmesini zorlaş­ tırır.



gp41 • Tip e özgün z a r f glikoproteinidir



HIV enfeksiyonunda hangi viral yapı C D 4 ’e tutunarak hücre içine girm ede rol alm aktadır? (Eylül 99)



• Z a r f içine gömülü haldedir ve enfeksiyon sırasın­ da z a rfın hücre za rı ile kaynaşmasına aracılık eder



 )p 2 4 C ) Revers transkriptaz



p24



B )g p 4 l D ) gp120



E) p25



Soru HIV patogenezini sorgulamaktadır.



zarf peplomeridir. Tipe özgün zarf glikoproteinidir Yüzeyden dışarı doğru çıkıntı şeklindedir. Hücre yüzeyindeki CD4 reseptörü ve CCR5 kcreseptörü ile etkileşerek makrofajlara girmektedir.



gp120, H IV virüsünün en önemli



• p24’e karşı antikorlar H I V enfektivitesini nöt­ ralize etm ezlerse de enfeksiyonun en önemli serolojik göstergelerindendir.




563



DİĞER SORULAR (Bu bölümde; Mikrobiyoloji dışı branşlarda sorulmuş olan bazı enfeksiyon soruları yer almaktadır)



1.



A g ru bu beta hem olitik streptokoklara bağlı akut tonsilit geçirm ekte olan bir hastada aşağıdakilerden hangisi tam ko ym ada en az yararlıdır? (Nisan 2003)



3.



A ) Tonsiilofarengeal eksuda saptanması



B) Anterior servikal bölgede ağrılı lenfadenopati saptanması C) Boğaz kültürü D) Boğaz sürüntüsünde grup A karbonhidrat antijenlerinin araştırılması E) Kanda antistreptolizin O titresinin tayini



Sorunun amacı A S O titresinin geçirilmiş streptokok enfeksiyonu göstergesi olduğunun bilinmesidir. Akut beta hem olitik streptokok enfeksiyonları tanı­ sında A S O istemenin anlamı yoktur. ASO, hastalığı ge­ çirdikten bir süre sonra yükselir akut dönemde yüksek değildir. Bu yüzden tanı değeri en düşük olandır.



Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden h a n g isidir?



(Eylül 2003) A ) Stafilokokal haşlanmış deri sendromu B) Toksik şok sendromu



A grubu beta hemolitik streptokokların tanısında en önemli nokta bakteriyi üretmektir. Basitrasin duyarlılığı tanıda önemlidir. Boğaz enfeksiyonlarında hızlı antijen testi çok özgündür ve tanıyı çabuklaştırabilir. A S O ise geçirilmiş



streptokok



enfeksiyonunu



(Romatizmal



Yirmi beş yaşında bir kadın hasta aniden yükselen ateş, bulantı, kusma, yaygın myalji ve deri döküntüsü yakınmaları ile acil servise başvuruyor. Öyküsünden 4 gün önce menstürasyonun başladığı ve son 3 gündür vajinal tampon kullandığı öğreniliyor. Yapılan fizik muayenede kan basıncı 80/40 mmHg, nabız 120/dk, ateş 39°C olarak saptanıyor. Hastanın konfüzyonun olduğu ve tüm cilde yaygın güneş yanığına benzer eritemli bir döküntünün olduğu gözleniyor. Laboratuvar incelemeleri sonucunda hemoglobin 12.8 gr, lökosit 18.000 mm3, trombosit 70.000 mm3, BUN 80 mg/dl, kreatinin 2.7 mg/dl, ALT 100 IU/L, A S T 85 IU/L, kreatinin kinaz 500 IU/L, serum albumini 2 gr/dl, kalsiyum 7.5 mg/dl olarak saptanıyor. Alınan kan kültüründe üreme olmadığı saptanıyor.



C) Eritema multiforme D) Toksik epidermal nekroliz E ) Eritama gangrenozum



ateş)



belirlemede faydalı bir testtir. C ve G grubu streptokoklar da A S O yanıtı oluşturabilirler. Cilt enfeksiyonları sonrası genelde cilt lipidleri (kolesterol) inhibisyonu nedeniyle A S O yükselmez. Anti-O N Aze testi bu hastalıklarda faydalı olmaktadır.



Tipik bir toksik şok sendromu vaka sorusu. Toksik şok sendromu, multiorgan tutulumu, yaygın döküntü ve hipotansiyonun görüldüğü bir klinik tablodur. En sık menstürasyon gören kadınların tampon kullanımıyla ilişkili bulunsa da başka bölgelerdeki S . aureus enfeksiyonlan/ kolonizasyonları da neden olabilir. TS S T-1 adlı toksinin süperantijen olarak olayları başlattığı düşünülür. Yaygın, deskuamasyonla soyulan döküntü ve hipotansiyon en uyarıcı bulgulardır.



Tonsiilofarengeal eksuda saptanması ve servikal bölgede ağrılı lenfadenopati hastalığın klinik bulgularıdır. Tanı koymak için kullanılmaz.



Doğru cevap: E



Doğru cevap: B 2. Aşa ğıdaki antibiyotik gruplarından hangisinin fago­ sitlere p e ne tra syonu diğerlerine göre daha iyidir?



4.



(Nisan 2003) A ) Penisilinler



B ) Makrolidler C) Sefalosporinler D) Aminoglikozidler E) Glikopeptid türevi antibiyotikler



A ) Penisilin



B ) 3. kuşak sefalosporin C) Aminoglikozid antibiyotikler D) Klindamisin E) Metranidazol



Sorunun amacı hücre içi etkenlerin tedavisinde kullanılan antibiyotiğin bilinmesidir. Hücre içi etkenlerin tedavisinde en iyi antimikrobiyal tetrasiklin ve streptomisindir. Makrolidlerden eritromisin de tercih edilmektedir. Fagositlere penetrasyon yeteneği en iyi olan antibiyotik



makrolidlerdir. Diğer seçeneklerdeki antimikrobiyaller hücre içi etkenlerin tedavisinde tercih edilmemektedir.



Doğru cevap: B



B ir önceki (3 num ara lı) so ru d a sö zü edilen hasta için en u y g u n antibiyotik tedavisi aşağıdakilerden hangi­ sid ir? (Eylül 2003)



Toksik şok sendromunun tedavisinde birinci tercih klinda­ misin veya nafsilîndir (Nafsilin, penisilin cevabını doğru kılmaz, en azından klindamisin varken...) İkinci tercih ise sefazolindir.



Doğru cevap: D 5.



iki gündür ishal, karın ağrısı, bulantı ve kusması olan erişkin bir hastanın gaita incelemesinde Giardia lamblia trofozoitleri gözleniyor. Bu hastanın tedavisinde aşağıdaki ajanlardan hangisi en u y g u n d u r? (Eylül 2004) A ) Klindamisin



B ) Primetamin D) Metronidazol



C) Mebendazol E) İyodokinol



r Enfeksiyon Hastalıkları



43



564



4



TÜ M



TU S



S O R U LA R !



Sorunun amacı protozooniarın tedavisinde kullanılabilen metranidazoliin bilinmesidir.



de



hemokültürierden belirlenen en sık etken ve aynı zam anda en sık kontaminasyon nedenidir. Etken ayrımı için en az iki hemokültürde üreme gerekmektedir. Bu artışın bu bakterilerin slime faktör oluşturma ve kateteriere tutunabilme yeteneklerinden kaynaklandığı düşünülmektedir.



M etranidazoi. Giardia, Entemoeba ve Trichomonas teda­ visinde kullanılır. Klindam isin, bakteriyel hastalıkların tedavisinde kullanılır.



Doğru cevap: A



Prim etam in. toksoplazma tedavisinde kullanılır. M ebendazoi, kist hidatik ve nematodların tedavisinde kullanılır.



Tablo: Altta yatan patoloji ite ilgili sık sepsise yol açan ajanlar



İyodokinol, amipli dizanteri tedavisinde kullanılır.



A ltta y a ta n p a to lo ji



A ja n la r



Doğru cevap: D



6



.



A n a e ro b ik bakterilerin aşağıdaki enfeksiyonla­ rın h ang isind e rol oynam a olasılığı en d ü şü k tü r? (Eylül 2004) A) B) C) D) E)



Beyin apsesi Hastane dışında gelişen aspirasyon pnöm onisi insan ısırıâı Diyabetik ayak ülseri Nötropenik hastalarda bakteriem i



Nötroperik hastalarda bakteriyeminin en sık sebebi gr (-) fırsatçı bakterilerdir. Anaerobların rolü yoktur, diğer şıkta belirtilen durumlarda tek başına ya da çoğul etkenlerden birisi olarak rol alabilir.



Splenektomi



S. pneumoniae, H. influenzae ve N. meningitidis



Alkol bağımlılığı



Klebsiella ve S.pneumoniae



Diyabetes mellitus



P. aeruginosa ve Mucor spp.



Steroid kullanımı



M. tuberculosis, Mantarlar, HSV



Nötropeni



Gram negatif basiller, P. aenjginosa



Siroz



Gram negatif enterik basiller, kapsüllü bakteriler



intravenöz katater



S. epidermidis, S. aureus



Doğru cevap: E 9. 7.



m



Â) B) C) D) E)



Enfeksiyon Hastalıkları A



G e n ç kadınlarda, akut sistite E ch e rich ia c o li’tie n sonra en sık neden olan m ik ro o rg a n izm a aşağıdakilerden h a n g is id ir? (Eylül 2004) S taphylococcus aureus S taphylococcus saprophyticus P seudom onas aeruginosa Enterobacter cloacae C andida albicans



A) B) C) D)



Sorunun amacı genç kadınlarda akut sistit yapabilen S. saprophyticus ’un bilinmesidir.



IgG erken antijen IgG Epstein-B arr nükleer antijen IgM vira! kapsid antijeni S oluble antijenlere karşı gelişen bağlayıcı E ) Nötralizan antikorlar



S.saprophyticus üreme çağındaki kadınların en önemli idrar yolu enfeksiyonu etkenlerinden birisidir. Novobiosine dirençli olması tanısında değerlidir.



Sorunun amacı E B V enfeksiyonu sırasında ortaya çıkan antijen ve antikorların tanıda önmeli olduğunun bilinmesidir.



Diğer seçeneklerdeki mikroorganizmaların enfeksiyonunda belirgin rolleri yoktur.



o n



idrar



yolu



Doğru cevap: B 8



.



A şa ğıdak i E p ste in -B a rr virüsü spesifik antijenlerinden h angisine karşı gelişen antikorlar e nfeksiyöz m o n o n ü k le o z seyri sırasında en erken yü kse lir ve diğerlerine göre daha kısa zam anda s e ru m d a n k a ybo lu r? (Nisan 2005)



B ir aydan fazla sü re d ir intraven öz k a te te ri o la n lösem ili bir hastada aşağıdaki m ikroorganizm alardan h a n g is in in neden o ld u ğ u bakterem i ris k i en y ü k s e k tir ? (Nisan 2005)



kom plem an



Anti V C A Ig M, ilk yükselen antikordur. Akut enfeksiyonun iy i g n o t o r g o c ir jir



Anti EBNA, E B N A antijeni ilk yükselen antijen olmasına rağmen Anti E B N A en son yükselen antikordur. Ö m ü r boyu yüksek kalır, geçirilmiş enfeksiyonu gösterir. Anti EA-D (erken antijen - D), enfeksiyöz mononükleozda akut dönemde bulunur. Anti EA-R ise Burkitt lenfomalılarda yüksektir.



İh\) 0 +



,r>



O LdfJI IV IU b U C C U O



B) C) D) E)



ni



»-'j'î ¡/“tir''



C p IV JO lH IIU lO



Klebsiella pneum oniae P seudom onas aeruginosa P lavobacterium E scherichia coii



Sorunun amacı deri kaynaklı yabancı cisim enfeksiyonlarında en sık etkenin S.epidermidis olduğunun bilinmesidir. Koagulaz negatif stafilokoklardan S.epidermidis, yabancı cisim enfeksiyonlarının en sık sebebidir (prostetik kapak endokarditi, protez enfeksiyonu, kateter enfeksiyonu,...). Son zamanlarda



Tablo: EBV enfeksiyonunda antijen ve antikorların ortaya çıkma sırası A n tije n



A n tik o r



EBNA



anti VCA



EA



anti EA



VCA



anti EBNA



Doğru cevap: C



MİKROBİYOLOJİ ► 565 10. Aşağıdakiierin hangisinde gözlenen klinik tabloyu, hastalığın etkeni olan bakterinin ekzotoksini oluşturm az? (Eylül 2005)



A) B) C) D) E)



Stafilokokai besin zehirlemesi Mycoplasma pnömonisi Kolera Tetanoz Boğmaca



Ekzotoksinleıie oluşan hastalıkların sorulduğu klasik sorulardan.



Zaten sorulması beklenen soruydu. Mikrobiyolojide bekliyorduk, dâhiliyede geldi. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’nde tedavide ribavirin kullanılır. Parenteral asiklovirin yeri yoktur. O nu n dışındaki şıklar doğrudur.



Mycoplasma, ekzotoksin üretmeyen bakteridir. Sıklıkla ekzotoksin üreten bakteriler Clostridium tetani, Corynebacterium diphtheriae, Clostridium botilinum, Clostridium perfiringens, Staphylococcus aureus. Bacillus cereus, Escherichia coii’nin bazı türleri, Yersinia enterocolitica, Vibrio parahaemolyticus, Streptococcus türleri ve Shigella dysenteria’dir.



Doğru cevap: B



Doğru cevap: D 13. Aşağıdakilerden hangisinin etiyopatogenezinden bakteriyal bir enfeksiyon sorum ludur? (Eylül 2007) A ) Whipple hastalığı B) Ülseratif kolit C) Crohn hastalığı D) Çölyak hastalığı E) Kronik graft-versus-host hastalığı



11. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisiyle gelişen bir enfeksiyon hastalığının tedavisinde ampisiline sulbaktam eklenmesi yarar sağlamaz? (Eylül 2005) A ) Streptococus pyogenes C ) Escherichia coli



Etken Bunyaviridae grubundan bir virüstür Hastanın kanıyla temas ile hastalık bulaşabilir Enfekte kene ısırığı en sık bulaşma yoludur Tedavisinde parenteral asiklovir verilir Endemik bölgelerde en sık ilkbahar ve yaz aylarında görülür



Çok kolay bir soru!!! Whipple hastalığın etkeni bakteriyeldir. Diğerlerinin bakteri ile ilgisi yoktur.



B ) Moraxella catarrhalis D) Bacteroides fragilis



E) Staphylococcus aureus



W H İP P L E H A S T A L IĞ I



Soruda temel olarak istenen beta laktam üretmeyen bakteri hangisidir diye soruluyor.



Etyofoji: İnce bağırsak m u k o za s ın ın p e riy o d ik asit schif (PA S) boyası ile pozitif boyanan köpüklü makrofaj invazyonuyia karakterizedir- Makrofaj için deki m ik ro o rg a n iz m a la r T ro p h e ry m a vvhipplleidir. Multisistem bir hastalıktır.



Streptococcus pyogenes, dışında diğer bakteriler beta laktam ürettiğinden Streptococcus pyogenes olan olgu­ larda sulbaktam ilavesinin yararı yoktur. S . pyogenesin tedavisinde seçenek tedavi penisilindir. Penisilin direnci henüz bildirilmemiştir.



Villuslar genişlemiş ve düzleşmiştir, ayrıca lamina propriyada çok sayıda makrofaj görülür.



Doğru cevap: A



Tablo: Epstein-Barr virüs (EBV) enfeksiyon markırian A n tije n



Yeri



..........



..........



B iy o lo jik



K lin ik ö n e m i



(E B V n ü k le e r a n tije n )



Nükleusta (Latent enfeksiyon)



EBN yapısal olmayan ve ilk ortaya çıkan antijendir. EBNA ile enfekte tüm hücrelerde görülür ve hücre DNA'sma bağlıdır.



Enfeksiyonun geç döneminde anti-EBNA tespit edilir. Geç dönemde pozitifleşen EBV enfeksiyonu tanısı.



E A -R (E a rly a n tije n -R )



Sitoplazmik



EA-R, EA-D’den önce ortaya çıkar. Enfekte hücreler litik siklusa geçtiklerinin ilk göstergesidir.



Anti-EA-R, Burkitt lenfoma’da pozitiftir.



E A -D (E a riy a n tije n -D )



Sitoplazma ve nükleusta



-



Anti-EA-D enfeksiyöz mononükleozda pozitiftir.



Sitoplazma



VCA geç antijendir. Virüs replikasyonu olan hücrelerde bulunur.



invitro virüsle enfekte hücrelerde ve replikasyon olmayan hücrelerde bulunur.



LYDMA’ye karşı antikor gelişmez,



M A (M e m b ra n a n tije n )



Hücre yüzeyi



MA, zarf glîkoproteinidir



VCA ile benzerdir



H e te ro fil a n tik o r



Koyun, at ve sığır eritrositlerinde bulunur. Paul Bunnel antijen olarak adlandırılır.



EBV’nin indüklediği B lenfositler prolifere olarak heteofil antikor üretimine sebep olur.



Hastaların %50’den fazlasında erken semptomlar vardır.



EBNA



VCA (V ira l kapsid a n tije n ) LYD M A (le n fo s it- de fin e d m e m b ra n a n tije n )



7 .T ) T T '



Anti-VCA igM geçici, AntiVCA IgG ise kalıcıdır. VCA İgM enfeksiyöz mononükleozun en erken tanısı



r



Enfeksiyon Hastalıkları



A) B) C) D) E)



12. Kırım Kongo kanamalı ateşiyle ilgili aşağıdaki seçeneklerden hangisi yanlıştır? (Eylül 2006)



566 ◄TÜM TUS SORULARI Klinik: En sık rastlanan semptomu zayıflamadır (% 100). Artralji ve artritsık rastlanan bulgulardır ( % 80). Olguların % 75'inde GIS semtomlan görülür. Karın ağrısı, distansiyon ve maiabsorbsiyon görülebilir. Bundan başka ateş (% 50), nörolojik tutulum (demans, bakış paralizi ve myoklonus % 10) olabilir. Fizik m uayenede hiperpigmentasyon ( % 4 0) periferik lenfadenopati (% 50)ve kalp tutulumuna bağlı kardiak üfürümler duyulabilir.



Tam: Bağırsak biyopsisinde PAS pozitif rnakrofajlar içerisinde gram pozitif basillerin görülmesi ile konur. Ancak olgula­ rın % 30'unda biyopsi pozitif sonuç verir. Ekstraintestina! VVhiplIe tanısında bağırsak biyopsisinin tanı değeri dü­ şüktür. Tanıda spesifitesi ve sensitivitesi en yüksek



yöntem PCR'dır.



Birinci tercih ilaç trimetoprim sülfomethaksazoldür. 1 yıl süre ile verilir. Sülfonamide alerjisi olanlarda seftriakson veya kloramfenikoi kullanılabilir.



Doğru cevap: A 14. Daha önce sağlıklı olan 35 yaşında bir kadın hasta ani



gelişen ateş ve bilinç bulanıklığı yakınmalarıyla başvuruyor. Fizik muayenede ense sertliği saptanan hastanın yapılan beyin-omurilik sıvısı (B O S) incelemesinde 1000/mm3 poiimorf nüveli iökosit ve gram (+) diplokoklar saptanıyor. B u hastada B O S kültür ve antibiyotik duyarlılığı s o n u ç la n öncesinde başlanacak am pirik tedavide aşağıdaki antibiyotiklerden h a ng isinin kullanılm ası u y g u n d e ğ ild ir? (Eylül 2007)



Enfeksiyon Hastalıkla)



Bu tabloya aşağıdaki m ikroorganizm alardan h angisinin n e d e n o lm a o la sılığ ı en y ü k se k tir? (Eylül 2007) Â ) C am pylobacter fetus B ) Brucella m elitensis C ) S taphylococcus aureus Shigella dysenteriae E) Salm onella typhi



D)



Tedavi:



A) C)



15. Daha önce sağlıklı olan 30 yaşında bir kadın hasta 3 gündür devam eden ateş, baş ağrısı, karın ağrısıve konstipasyon yakınm alarıyla başvuruyor. Hastanın öyküsünden 2 gün süren kansız, m ukuslu ishalin ardından ateşinin yükseldiği öğreniliyor. Fizik m uayenede 39°C ateş, kan basm cı 125/ 70 mmHg, nabız sayısı 80/dakika ritmik, karında 2-4 mm çapında üzerine basınca solan m akülopapüler lezyonlar saptanıyor. Laboratuvar incelem elerinde İökosit sayısı 3000/m m 3; periferik yaym ada % 75 parçalı iökosit, % 25 lenfosit bulunuyor.



efotaksim eftriakson



B)



ankomisin



D) Meropenem



E) Penisilin



Mikroskobik bulgular verilerek sorulmuş menenjit vaka sorusu. O tuzbeş yaşında genç hastada klinik ve laboratuvar oiarak (B O S buiguiarı) bakteriye! menenjit verilmiş. Bu hastada etken gram pozitif diplokoklar olarak belirtilmiş.



Tedavide demiyor, ampirik tedavide diyor soru. Han­ gisinin yeri yoktur diye soruluyor. Menenjit tanısı konulan hastada penisilin dirençli Strep­ tokoklar düşünülerek tedaviye üçüncü kuşak sefalosporinler, vankomisin, meropenem gibi ilaçlar verilir. Am a tek başına penisilin verilmez. Kültürde penisiline duyarlı ise tedavide penisilin kullanılabilir.



Tipik tifo klinik vaka sorusu. Vaka çok kolay en önemli ip ucu ise taşe roseler. Abdominal bölgede basınca soian makülopapüler döküntüler taşe roselerdir. Hastanın kliniğinde ateş, baş ağrısı ve kabızlık var. ishal bilerek verilmemiş. Çünkü tifo kabızlık yapabilir. En önemli bulgulan ateş ve baş ağrısıdır. Hastanın ateşi 39 derece olmasına rağmen nabız hızı 80/dk verilmiş. Diskordan nabız yine tifonun ve K İB A S ’ın önemli bu lg u su d u r. Lökopeni ve pansitopeniye neden olabilir.



Doğru cevap: E 16. Hastane dışında gelişm iş ağır pnöm oni nedeniyle yoğun bakım a yatırılan 70 yaşında bir erkek hastanın akciğer film inde bilateral ve yama tarzında, çok sayıda in filira syo nla r gözleniyor. Hastadan bronkoskopiyle alınan solunum sekresyonunun m ikroskobik incelem esinde bol m iktarda parçalı İökosit, çok az sayıda bakteri hücresi görülüyor. İdrarda spesifik bir m ikroorganizm a varlığı için bakılan antijen testi p ozitif bulunuyor. Bu hastadaki klinik tabloya aşağıdaki m ikroorganizm alardan hangisinin neden old u ğu d ü şü n ü lm e lid ir? (Nisan 2008) A) B) C) D) E)



S taphylococcus aureus îviycopiasma pneum oniae M oraxella catarrhalis Chlam ydia pneum oniae Legionella pneum ophila tip 1



Sorunun amacı atipik pnömoni etkenlerinin ayın tanısının yapılmasıdır.



Doğru cevap: E



Tablo: Menenjitlerde empirik antibiyotik tedavisi tn d ik a s y o n



A n tib iy o tik le r



1. immün sistemi baskılı > 3 ay ve < 55 yaş hastalar



Sefotaksîm veya seftriakson + vankomisin



2. >55 yaş ve alkolikler, kronik hastalığı olan tüm yaş gruplarındaki hastalar



Ampisilin+sefotaksim veya seftriakson+ vankomisin



3. Hastane kökenli menenjit, nötropenik Travm atik, beyin cerrahisi, Hücresel immün yetmezliği olanlar



Ampisilin + seftazidim + vankomisin



Pnömonili hastaların balgamının gram boyanmasında lökositier bol miktarda iken etken bakterinin gösterilememesi atipik pnömoni etkenlerini düşündürmelidir. Bu soruda hastanın yaşlı olması ve idrarında antijen testi bakılarak tanı konulması Legionella pnömonisi için en önemli ipuçlarıdır. Legionella pneum ophila, Lejyoner hastalığı etkenidir. Sularda yaşayan etken olduğu için klima ve kirli sularda yaşayarak hastalık yapar. Kuru öksürük, plevral ağrı, bulantı, kusma, ishal gibi belirtileri vardır. Hiponatremi yapması belirgindir. Hastalarda karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında ani bozulma olabilir. İdrarda antijen testi bakılması hızlı tanıda değerlidir.



MİKROBİYOLOJİ ► 567 S .aureus, tipik pnöm oni etkenidir. Grip sonrası pnömoniierde sıklığı artar. Akciğerde küçük apse odakları ile karakterize pnömoni yapar. M oraxella catarrhalis, tipik p nö m on i diplokoktur. K O A H ’lı hastalarda akut sorumlu bakteridir.



A tip ik pnöm onilerin tip ik ö'zefiiği Mycoplasma pneum oniae,........H a fif, Üsye birlikte , gençlerde, soğuk aglutinin p o zitif



etkeni gr (-) alevlenmeden



Legionella pneumophila..........Yaşlılarda, tablo, klima, ishal, hiponatremi, başağrısı



ile ağır



Chlam ydia p s itta c i. . . Kuşlardan, splenomegali



M ycoplasm a pneum oniae, atipik p n ö m o n in in en sık etkenidir. Gençlerde hafif Ü S Y E bulguları ile birlikte giden ve sıklıkla kulak ağrısının eşlik ettiği tablodur. Tanısında soğuk aglutinin deneyi yapılır.,



Chlam ydia tra c h o m a tis ___ Yenidoğan, konjunktivit Coxieiia b u r n e t t i...Ç if t lik hayvanları, kedi/köpek tem ası, splenomegali, hepatit



Chlam ydia pneum oniae, atipik pnömoni etkenidir. 17.



Doğru cevap: E



Aşağıdaki antim alaryal ilaçlardan hangisinin gebelerde kullanım ı kesinlikle ko ntrendikedir? (Nisan 2008)



Tablo:. Pnömonilerde radyolojik bulgular - Fokal O p a site M uitifoka i O p a site



S. aureus, L. pneumophila, S. pneumoniae



İn te rtis y e l



Virüsler, Chlamydia, M, pneumoniae, P. carinii



M illie r



M. tuberculosis, Mantarlar



-r



 ) Prim akin B ) Doksisiklin C ) Atovakuon + proguanil D ) Kinin E ) Klorokin



S. pneumoniae, M. pneumoniae, L. pneumophilia



in te rtis y e i+ le n fo d a n e p a ti



M. pneumoniae, Klamidya, Epstein barr virüs



K a v ite r



M. tuberculosis, anaerop enfeksiyonlar, Nocardia



P nöm oto se!



S, aureus, S, pyogenes, P. carinii



Doksisiklin gebelerde karaciğer ve pankreasta fatal akut yağ nekrozu ve renal hasar (hepatorenal sendrom) yaptığından dolayı kullanılmamaktadır. Ayrıca dişlerde ve kemiklerde renk ve gelişme bozukluğu yaptığından ve psödotümör serebri tablosu yaptığından 8 yaşından küçüklerde kullanılmamaktadır.



Doğru cevap: B* H a m ile lik te k u llanılabilece k a n tim a la ry a lle r * Klorokin * Proguanil



Tablo: Menenjitlerde etkene yönelik tedavi E tke n



A n tib iy o tik le r



1. N. m e n e n g itid is a. Penisilin duyarlı b. Penisilin dirençli



Penisilin veya ampisilin Sefotaksim veya seftriakson



2. S. p n e u m o n ia e a. Penisilin duyarlı b. Penisilin dirençli



Penisilin G Sefotaksim veya seftriakson



3. Gram negatif basil (Pseudomonans hariç)



Seftriakson veya seftazidim



4. Pseudomonans aeruginosa



Seftazidım



5. Metisilin duyarlı S. aureus



Nafsilin



6



. Metisilin rezistans S. aureus



7. L. monocytogenes 8



Ampisilin + gentamisin



. H. influenzae



9. Strep, agalactiae



Van komisin



Seftriakson veya sefotaksim ;



Penisilin G veya ampiilin



10. Bacteroides fragilis



Metranidazol



11. Fusobacterium türleri



Metranidazol



Enfeksiyon Hastalıkları



* Artem isinin



568 4 TÜM TüS SORULARI Herpes grubu virüslerden hangisi, kök hücre naklinden 1- 4 ay sonra hastalarda gelişen ve m ortaiitesi yüksek olan interstisyel p n ö m o n iye en sık neden olur? (Nisan 2008)



18. A şa ğıd a k i



A) B) C) D) E)



Herpes simpleks tip 1 virüsü Herpes simpleks tip 2 virüsü Varicelia-zoster virüsü Sitomegalovirüs Epstein-Barr virüsü



Sorunun amacı transplantasyon sonrası en sık enfeksiyon yapan virüsün CM V olduğunun bilinmesidir. Kemik iliği transplantasyonu ve kök hücre, renal transplantasyon, kalp transplantasyonu ve karaciğer transplantasyonlarından sonra enfeksiyonlar sık görülür. Enfeksiyon nedeni hastanın aldığı kemoterapi, radyoterapi ve immünsüpresif tedavilere bağlıdır. Bakteriyel enfeksiyonlardan gram pozitifler daha sık, mantarlardan kandida ve aspergillus sık, virüslerden özellikle sitomegalovirüs sık enfeksiyon yapmaktadır. özellikle CM V pozitif donörierden transplantasyon yapılanlarda bu oran daha sıktır. C M V enfeksiyonuna bağlı hastalarda ateş, kemik iliği süpresyonu, hepatit, gastroenterit ve pnömoni gelişebilir. Pnömoni yaygın viral intertisiyel pnömonidir. CM V mortaiitesi yüksektir Bu yüzden bir çok merkez transplantasyon yapılan



hastalara profilaktik olarak gansiklovir başlamaktadır. C M V enfeksiyonu gelişen hastaların da tedavisinde de gansiklovir kullanılmaktadır.



Enfeksiyon Hastalıkla



Doğru cevap: D 19. A ş a ğ ıd a k i antibiyotiklerden hangisinin karşısında ve rile n m ikroorganizm ad a bu antibiyotiğe karşı klinik a çıd a n önem ii direnç gelişim i tanım lanm am ıştır?



(özellikle imipenem, gereklidir.



karbapenem,



kinolon)



izlenmesi



Gram negatif koklardan biri olan Neisseria gonorrhoeae tedavisinde temel olarak seftriakson ve doksisiklin kullanılmaktadır. Ancak plazmidie kodlanan penisilinaz üreten dirençli suçlarla birlikte siprofıoksasin gibi kinolonlara dirençli suşlarda saptanmıştır. Hastane enfeksiyonlarının önemli etkenlerinden biri olan Enterococcus iaecium indüklenebilir batalaktamaz yapımı ile vankomisin de dahil olmak üzere bir çok antibiyotiğe direnç geliştiriler.



Doğru cevap: A 20. Ateş ve boğaz ağrısı yakınmalarıyla başvuran 18 yaşında bir erkek hastanın fizik muayenesinde ateş 38.5°C, farenks hiperemik, yer yer beyaz eksudasyonlar ve çene altında ağrılı lenfadenopatiler saptanıyor. Bu klinik tabloya aşağıdaki m ikroorganizm alardan hangisinin neden olm a olasılığı en düşü ktü r?



(Eylül 2008)



A) Rinovirüs 8) C) D) E)



Streptococcus pyogenes Epstein-Barr virüsü Arcanobacterium hemolyticum Corynebacierium diphtheriae



Dört özelliğe sahip durumlar TU S ’da daima soru potansiyeli taşırlar. Bu sorudaki amaç farenksde eksüdasyon (membran) yapmayan etyolojiyi ayırt etmektir. Aynca bu tür sorularda farklı olanı bilmek de soruyu çözdürür... Ateş, boğaz ağrısı, farenks hiperemisi, yer yer beyaz eksudasyonlar ve çene altında ağrılı lenfadenopatiler: Tam anlamıyla bir streptokoksik boğaz enfeksiyonunu akla getirir.



(Eylül 2008) Streptokoksik A n tib iy o tik A ) Penisilin B ) Seftazidim



C ) İmipenem D ) Siprofioksasin E) Vankomisin



M ikroorganizm a



Streptococcus pyogenes Klebsiella pneumoniae Pseudomonas aeruginosa Neisseria gonorrhoeae Enterococcus faecium



Bu sorunun amacı A grubu beta hemolitik streptokokların hala penisilinlere duyarlı olduğunu vurgulamaktır. Pnöm okok ve enterokoklann dışında kalan tüm streptokoklar penisiline oldukça duyariıdır. Direnç söz konusu değildir.



Streptokoklarda ilk tercih her zam an penisilindir. Alerji varsa eritromisin seçilir. Hastane enfeksiyonu etkeni Klebsiella cinsi bakterilerde tedavide önemli sorun plazmid ile kazanılan geniş spektrumlu beta laktamaz (E S B L ) yapımıdır. Bu tür dirence sahip bakteriler tüm penisilinler, sefoiosporinler ve aztreonama karşı dirençli kabul edilirler.



Pseudomonas aeruginosa, kistik fıbrozis, bronşektazi hastalan ve hastane enfeksiyonlarında sıklıkla karşılaşılan ve tedavisi güç olan bir enfeksiyon ajanıdır. Antibiyotik direnci önemli bir sorundur. Tedavisinde kombinasyon tedavisi tercih edilir, (antipsuedomona! beta laktam + aminoglikozid). Tedavi sırasında direnç riski nedeniyle



boğaz enfeksiyonları, tonsillofarenjitle seyreden viral ve bakteriyel enfeksiyonlarla karışabiieceğinden ayırıcı tanı yapılmalıdır. Difteri basili, menengokok, gonokok ve mikoplazmalar nadir de olsa ayırıcı tanıda akla gelmelidir.



A ğ ız içindeki aerop ve anaerop bakterilerin karışık enfeksiyonu olan, kötü ağız kokusu ve ülserlerle karekterii Vincent anjini de ayırıcı tanıya girmelidir.



Arcanobacterium



(Corynebacterium)



hemolyticum,



S.pyogenes’e benzer şekilde anjin ve kızıl benzeri döküntüler yapabileceğinden ayırıcı tanısı yapılmalıdır. Viral anjinlerden ise özellikle EBV ve adenovirüslere bağlı tonsillofarenjitlerle ayırt edilmelidir.



Rinovirüs, soğuk algınlığının en sık nedeni olup kliniğinde hapşırma hafif boğaz ağrısı, öksürük ve baş ağrısı görülür. Kış aylarında enfeksiyon sıklığı fazladır.



Doğru cevap: A 21. Aşağıdakilerin h ang isind e K ırım -K o n g o kanamalı ateşinin bulaşm a riski en d ü ş ü k tü r? (Eylül 2008) A ) Hyalomma türü kene tarafından ısırılma B ) Viremik hastanın dışkısıyla mukozal temas



C) Viremik hastanın kanıyla mukozal temas D) Viremik besi hayvanının çiğ etiyle direkt temas E) Viremik besi hayvanının kanıyla direkt temas



MİKROBİYOLOJİ ► 569 Güncelliği konusunda olmadığı bir soru...



en ufak bir kuşkumuzun



insan ve hayvanlara kenelerle bulaşan bir N airovirü s enfeksiyonudur. Hastalık kene ısırm asın dan 1-3 gün, enfekte insan ve hayvan sekresyonlarına temastan 5-6 gün sonra yüksek ateş, baş ağrısı, ishal ve yaygın myalji ile başlar. Hastalığın ağır formunda akut ikterik, hepatit koagülopati, yaygın damar içi pıhtılaşması (D IC ) ve ciddi visseral kanamalar görülebilir. Olgularda lökopeni ve ağır trombositopeni dikkat çekici düzeydedir. Ö zgül bir tedavisi yoktur. Etkinliği kanıtlanmamakla birlikte ribavirin kullanımı önerilmektedir. Sorunun özü bulaşma şekliyle ilgilidir. A ,C ve E şıkkı konusunda en ufak bir şüphe yoktur ama, D şıkkı halen tartışmalıdır. Sonuçta tartışmalı olsa dahi halen, dışkıyla mukozal temas’ın bulaşmada en düşük riski taşıdığı gösterilmiştir.



Doğru cevap: B 22. Arı sokm asını takiben 10 dakika sonra tüm v ü cu d u n d a ya ygın kızarıklık, kaşıntı, ürtiker tarzı dö k ü n tü le r ile birlikte şiddetli nefes darlığı ve h ip o ta n siyo n gelişen bir hastada jjk yapılm ası gereken aşağıdakilerden ha ngisidir? (Eylül 2009) A) B) C) D) E)



intravenöz antihistaminik İntravenöz kortikosteroid İntramusküler adrenalin Nebülizatör ile f32-agonist Dopamin infüzyonu



Klasik bir anafilaksik reaksiyon sorusu... Anaflaksilerin en sık nedenlerinden biri arı sokmasıdır. Arı sokması sonrası gelişen reaksiyonlar lokal ve sistemik olmak üzere ikiye ayrılır. Lokal bulgular kızarıklık ve ağrı iken sistemik bulgular ürtikerden anaflaksiye kadar değişir. Anaflaksi hayatı tehdit eden sistemik bir hipersensitivite reaksiyonudur. Klinikte hipotansiyon, taşikardi ve şiddetli nefes darlığı vardır. Erken tanınmazsa dakikalar içinde ölümle sonuçlanır. Anaflakside vücutta yaygın bir mast hücre aktivasyonu ve sonucunda histamin salınımında artış vardır. Histamin vazodilatasyona ve kapiller geçirgenlikte artışa neden olur. Bu yüzden anaflakside histamin etkisini hızlı bir şekilde ortadan kaldırmak gerekir. Bu nedenle anaflakside ilk yapılm ası gereken ajan adrenalindir. Adrenalin, vazokonstriktör ve bronkodilatör etkileri nedeniyle histaminin fizyolojik antagonistidir; ayrıca, mast hücrelerinin p-adrenerjik reseptörlerini aktive ederek histamin salıverilmesini inhibe eder. intravenöz kortikosteridler, akut dönem de yararlı değildir. G e ç dönem bulgularının ortaya çıkmasını engellerler. intravenöz antihistaminikler, beta agonist inhalasyonu ve dopamin infüzyonu, tedavinin diğer komponentleridir. Ancak hiçbiri tek başına anaflaksiyi kontrol altına almada yeterli değildir.



23.



A şa ğıd a k i enfeksiyon hastalıklarından hangisinin tedavisi sıra sın d a hastanın s o lu n u m izolasyonuna alınm ası g e re k m e z? (Eylül 2009) A ) Larenks tüberkülozu B ) Atipik mikobakteriyal pnömoni



C) Su çiçeği D) Disséminé zoster E) Kızamık



Enfeksiyon hastalıkları soruları son yıllarda dahiliye bölümü içinde ağırlığını iyiden iyiye hissettirmeye başladı. Önümüzdeki sınavlarda da en az aynı yoğunlukta devam edecek gibi görünüyor. Zor olarak hazırlanmış sorulardan olsa da doğru sonuca yorumla ulaşılabilir. A tip ik m ik obak teriler ise her sağlıklı insanın normal florasında ve doğada bol miktarda bulunduğu ve sadece immün sistem kusuru olan bireylerde fırsatçı enfeksiyonlara yol açtığı için bunlarla gelişen enfeksiyonlarda solunum izolasyonu yapılması gerekmez. Enfeksiyon hastalıklarının bulaşma yolları göz önüne alındığında bulaşı engelleyici yöntem ler 4 gruba ayrılmıştır: 1



. S o lu n u m i z o la s y o n u (K ü ç ü k partik ü llerin (< 5 mikrometre) geçişinin önlenmesinde kullanılır)



2.



Dam lacık izolasyonu (Büyük partiküllü (>5 mikrometre) damlacıkların geçişinin önlenmesinde kullanılır)



3.



Te m a s izo la s y o n u



4.



Sıkı tem as izo la sy o n u



Solunum izolasyonu gerektiren durumlar: • • « • • •



Su çiçeği Disséminé (yaygın) zoster Tüberküloz Kızamık SARS Ebola, Lassa, marburg virüsler



Damlacık İzolasyonu gerektiren durumlar • • •



• • • • •



H. influenzae tip B enfeksiyonu (menenjit, pnömoni, epiglottit ve sepsis) in v a z if N e is s e ria m e n in g itid is e n fe k siyo n u (menenjit, pnömoni ve sepsis) Difteri, M yc o p la s m a p n eu m o n iae, B o ğ m a ca , Pnömonik veba, çocuklarda streptokokal (grup A ) farenjit, pnömoni ve kızıl Adenovirüs Influenza Kabakulak Parvovirüs B19 Kızamıkçık



Temas izolasyonu endikasyonlart (eldiven, önlük vs yeterli) • • • • • ■



Doğru cevap: C • •



M RSA Acinetobacter P. aeruginosa ESBL-pozitif Klebsiella, E.coli, vb. C . difficile, E n te ro h e m o ra jik E .co li 0 1 5 7 .H 7 , Shigella, hepatit A, rotavirüs Kutanöz difteri, H SV , impetigo, bit, uyuz, zoster (disséminé veya immünsuprese konakçıda) Viral/hemorajik enfeksiyonlar (Lassa, Ebola, Kirim Kongo) RSV, enteroviral enfeksiyonlar



Sıkı Temas izolasyonu •



Vankomisin dirençli enterekok (V R E )



Doğru cevap: B



570 4 TÜM TUS SORULAR! 24. S istem ik lupus eritem atozus tanısı alan ve tedavisinde 3 aydan uzun süre günde 40 mg prednizolon kullanan bir hastada deride çok sayıda eritam atöz nodü!; akciğerlerde nodüler konsoiidasyorı ve beyin apsesi saptanıyor. B u h a s ta d a k i b u lg u la rd a n s o ru m iu etke n en b ü y ü k o la s ılık la aşağıdakiierden h a n g is id ir? (Eylül 2009)



Rinoserebrai zikom ikoz, en sık görülen klinik formudur. Sinüs boşluklarından komşu beyin dokusu ve özelliklede orbitaya infıltre olurlar. Hastada periorbital ödem, kemozis ve proptozis olması orbital infiltrasyona işaret ediyor, ağız tabanında sert damakta siyah nekrotik lezyon sinüs boşluğundaki enfeksiyonun sert damağa da infiltre olduğunu gösteriyor.



 ) N ccardia spp. B) Streptococcus pneum oniae C ) Escherichia coii D) Pseudom onas spp. E) Viridans streptokoklar



Aspergillus, türleri 45 derece ile dallanan septalı hifler yapar.



Bağışıklık sistemi baskılanmış bir insanda ortaya çı­ kan fırsatçı enfeksiyon sorgulanıyor...



Zigom ikozlar ise tipik olarak 90 derece ile dallanan septasız hifler yapar.



S L E hastasında bir ayı geçen süre kortikosteroid kullanıl­ mış olması immün sistemin önemli derecede baskılanmaS! ve fırsatçı enfeksiyonlara yatkınlık gelişmesi anlamına gelir. Hastam ızda 3 önemli klinik bulgu var: cilt nodülü + akciğerde nodüler lezyon + beyin apsesi; bu üç bulguyu birden cevap şıklarında yapabilecek tek sebep N oca rdia sp p . dir.



Soruya çeldirici olarak Aspergillus türlerinin konmasını beklerdik ancak koymamışlar ve bu da sorunun daha kolay olmasını sağlamış.



Nocardialar gram pozitif bakteridir, ciltte selülit ya da no­ düler lezyonlar yapabilir, Miçetom immün sistemi normal kişilerde yapabiieceği bir klinik bulgudur. A k ciğ e rle rd e nodüler ya da kaviter lezyonlar yapabilir. Akciğer tutu­ lumu olan vakaların 1/3 ‘ünde sinir sistemi tutulumu da beklenir. Diğer cevap şıklarında ayırıcı tanıya girebilecek ya da çeldirici olabilecek tek şık akciğerde ve beyinde apse yapabilme potansiyeli ile viridans streptokoklar, immün sistemi normal insanlarda beyin apsesinin en sık nedeni viridans streptokoklardır. Ancak akciğerlerde ve ciltte no­ düler lezyon yapmaları beklenmez. B u va kan ın etkenleri:



ayırıcı



tanısına



girebilecek



hastalık



• Aspergilloz



Actinom ycetes, türlerinde benzer klinik tabloya açabilirler ancak hif olmaz, sarımsı granülleri olur.



yol



Kandidalar, psödohif oluşumuna neden olabilirler ve septasyon gösterebilirler, özellikle konak savunmasının bozulduğu kişilerde bir çok organa yayılabilir veya kronik mukokutanöz kandidiaza neden olabilir. Cryptococcus türleri de maya mantarıdır. hastalarda en sık menenjit etkenidir.



AİDS'Iİ



Doğru cevap: B 26. Aşağıdaki kişilerin hangisind e pandem ik H1N1 influenza virü s ü n ü n hastalık olu ştu rm a sıklığı diğerlerine kıyasla daha d ü ş ü k tü r? (Nisan 2010) Â ) 1 yaş altı çocuklar



B) 1-25 yaş arası sağlıklı kişiler C) 65 yaş üstü sağlıklı kişiler D) Kronik obstrüktif akciğer hastalığı olan kişiler E) İmmün sistem i baskılanm ış kişiler



Enfeksiyon Hastalıklaı



• Tüberküloz • Kriptokokal enfeksiyonlar • Toxoplasma



Doğru cevap: A 25. Bilinç bulanıklığı ve yüksek ateş nedeniyie acii servise g etirilen 45 yaşında bir erkek hastanın 10 yıld ır tip 1 d iabetes m ellitus tanısıyla izlendiği öğreniliyor. Diyabetik keto asido z tanısı konulan hastanın, sağ gözünde periorbita! ödem , kem ozis ve proptozis ile ağız içinde sert dam a kta yaklaşık 2 cm çapında siyah renkli nekrotik bir lezyon saptanıyor. Bu dokudan alınan biyopsi m ateryalinin m ikro sko b ik incelem esinde 90° lik dallanm alar gösteren kaba ve d ü zensiz görünüm de hifler gözleniyor. B u hastadaki lezyondan s o ru m lu etken en bü vü k olasılıkla aşağıdakiierden h ang isidir? (Eylül 2009) A)



A ctin o m yce s spp. B) Rhizopus spp. neoform ans D) Candida tropicaüs E) Nocardia asteroides



C) C ryp to co ccu s



Güncel olan konu mutlaka sorulmaktadır. Ancak soruda hastalık mortalitesinin değil “hastalık oluşturma sıklığı”nın sorulduğuna dikkat edilmesi gerekir. Geçtiğimiz son bahar ve kış döneminde dünya genelinde yayılım gösteren pandemik H İ N İ grip atağı bilindiği üzere A ve B şıklarında bildirilen çocuk ve genç yaş grubunda ciddi yayılım gösterdi, temel sebebi bu kişilerin daha önce bu virüsle hiç karşılaşmamış olmalarıydı. C şıkkında bildirilen yaş grubu; 65 yaş ve üzerindeki kişilerde ise dünya sağlık örgütü ve C D C (Centers for Disease Control) verilerine göre sıklık nispeten daha düşüktü, sebebi ise 65 yaş üzeri kişilerin



% 30 ‘undan fazlasında H1N1 e karşı antikorları olması gösterilmektedir. Burada şu noktaya dikkat etmek gerekir: 65 yaş üzerinde H1N1 riski diğer yaş grubu ve altta yatan hastalıkları olanlara göre daha düşüktür ancak 65 yaş ve üzerinde H1N1 enfeksiyonu ile ciddi komplikasyon gelişme riski diğer yaş gruplarına göre daha yüksektir. O ysa mevsimsel influenza salgınları



Fungal enfeksiyonların değişmez sorusu diyabetik hastada Rinoserebrai zigomikoz.



yaşlılarda sık görülmekte olmaktadır.



R hizopus spp., zygomycetes grubundan bir kü f mantarı olup zigom ikoz etkenidir. Zigomikozlar kontrolsüz diyabet ve özellikle ketoasidozda ortaya çıkan en önemli enfeksiyonlardan birisidir. Diğer görüldüğü durumlar nötropenik hastalar, organ nakli hastalan, demir tedavisi alan hastalardır. İmmün sistem baskılanınca veya diyabetik ketoasidozda sinüzit ve akciğer enfeksiyonlarına yol açarlar.



D ve E şıklarında bildirilen Kronik akciğer hastalıkları ve immün sistemi baskılanmış kişilerde ve altta yatan kronik hastalıkları olanlarda dünya sağlık örgütü ve C D C verilerine göre H1N1 enfeksiyonu gelişme riski daha yüksektir.



Doğru cevap: C



ve



ciddi



mortal ite nedeni



MİKROBİYOLOJİ ► 571



Bu hastanın tedavisi İle ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? (Aralık 2010) A)



Tedavi gerekm ez, 2 hafta sonra idrar kültürü tekrarlanır. B) Tedavi gerekm ez, kültür takibine gerek yoktur. C) Oral, tek doz 400 mg ofloksasin verilir. D) Bakteri duyarlı ise 7 gün am oksisilin-klavulanat verilir. E) Tedavi ancak hasta sem ptom atik olursa verilir.



Zor



g ib i g ö r ü n e n



S o ru n u n



a m a k o la y b i r v a k a



a m a c ı h a m ile



b i r k a d ın d a



s o ru s u d u r .



a s e m p to m a tik



b a k te rıy ü r i o ls a b ile t e d a v in in y a p ılm a s ı g e r e k tiğ i v e k in o lo n fa n n h a m ile le r d e te ra to je n o ld u ğ u iç in v e r ilm e m e s in in b ilin ip b ilin m e d iğ in i s o r g u la y a n , ik i b a s a m a k lı v e ç e ld ir ic ili b i r s o r u .



Hasta ilk trimestirde hamile bir kadındır. Asemtomatiktir. Kültürde mililitrede 105koloni E. coli üremiştir. Bu hastanın tedavisinde ne yapılır diye soruluyor Bu asemptomatik bakteriyüri tanımına uymaktadır. Hamile olmayan bir kişi­ de tedavi gerekmez. Ama hamilelerde üriner enfeksiyon­ lar fetal ve maternal komplikasyonlara yol açtığı için tedavi edilmesi gerekir. Kesin tedavi verileceğine göre tedavi gerekmez seçenekleri A ve B seçeneği yanlıştır. Sempto­ matik ise tedavi verilir E seçeneği yanlıştır, iki seçenek C veya D olabilir. C kesin yanlıştır. Gebelikte kinolonlar kesin kontraendikedir. Tedavide gebelerde en sık amoksisilinklavulanat veya sefalosporinler önerilmektedir. ÜRİNER SİSTEM ENFEK SİYO NLAR I



Sık tekrarlayan üriner enfeksiyon: Altı ay içerisinde üçten fazla enfeksiyon olmasına denir. S e p sisli hastanın id ra rın d a s t a f ilokok sepsisi olabilir.



Sistit: Dizüri, sık idrara çıkma ve acil idrar yapma ile karakterize mesane iltihabıdır. Akut üretral sendrom: Genç bayanlarda görülür. Semptom olmasına rağmen kültürde önemli bakteriyürinin olmamasıdır. Suprapupik kültürler ile enfeksiyon ekarte edilmelidir. Akut piyelonefrit: Böbrek parankim ve veya üriner toplayıcı kanallarin enfeksiyonudur. Ateş, terleme, titreme ve böğür ağnsı ile karakterizedir. Kronik piyelonefrit: Böbrek intertisyum ve tübüllerinin enflamasyonuna bağlı gelişen asimetrik tutuluma denir. Histopatolojik bir terimdir. Asimetrik tutulum ile glomerülonefritlerden ayrılır. En sık neden tekrarlayan enfeksiyonlardır. Diğer nedenler; Analjezik kullanımı, ürat nefropatisi, hipokalemik nefropatidir. Sepsis: Eğer hastada sadece sık, ağrılı idrar yapma, karın ağrısı hikayesi varsa sistit, yüksek ateş, lökositoz, yan ağrısı bulguları da varsa piyelonefrit düşünmek gerekir.



ü re rs e



D o ğ ru ce va p : D



Tablo: Üriner enfeksiyonlarda tedavi Ü r in e r İn fe k s iyo n larda T e d a v i



Hastalık



Ajan Patojen



Önerilen tedavi



Akut komplikasyonsuz sistit



E.coli, S.saprophyticus, Proteus



TMP-SMX, kinoton/ 3 gün



Akut komplikasyonsuz piyelonefrit



E.coli, P.mirabilis, S.saprophyticus



TMP-SMX, kînolon/ 7 gün



Akut kompiikasyonlu piyelonefrit



E.coli, P.mirabilis, S.saprophyticus, hastaneye yatırılır



Paranteral kinolon, gentamisin, seftriakson, aztreonam/14 gün



Komplike üriner enfeksiyon (genel durum iyi)



E.coli, Proteus, Klebsiella



Oral kinolon/10-14 gün



E.coli, Proteus, Klebsiella



Parenteral ampisilin + gentamisin, kinolon, seftriakson, aztreonam, imipenern, tikarsilin-klavulanat 10-21/gün



Ürosepsis



Üriner enfeksiyon sık rastlanılan enfeksiyonlardan biridir. Hastane kökenli en sık görülen enfeksiyondur. Asemptomatik bakteriyüri, sistit, akut üretral sendrom, akut piyeionefrit, kronik piyelonefrit ve ürosepsis bu grupta yer alır. Asemptomatik bakteriyüri: Şikayeti olmayan hastada iki idrar kültüründe 105cfu/mL bakterinin bulunmasıdır.



S .a u re u s



28. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi bir beta laktam türevi değildir? (Aralık 2010) A) A m p isilin C) Sefazolin



B) A ztre o na m D) D oripenem E) Tigesiklin



Bilgiyi Ölçen kolay bir farmakoloji sorusudur. Beta laktam antibiyotiklerin bilinip bilinmediğini test etmektedir. Aynı zamanda tigesiklinin beta laktamaz üreten bakterilere etkili olduğu halde beta laktam antibiyotik grubunda yer almadığını test eden bir sorudur.



Enfeksiyon Hastalıkları



27. Yirmi beş yaşında, 2.5 aylık gebe bir kadının herhangi bir yakınm ası yokken alınan idrar kültüründe 105 koloni/ml Escherichia coli üretiliyor.



Beta laktam antibiyotikler; Penisilinler, sefalosporinler karbapenemler (imipenem/meropenem, doripenem), monobaktamlar (azteonam) ve klavamlar (klavulanik asit, sulbaktam, tazobaktam) bulunmaktadır. Tigesiklin minosiklin derivesidir. Çok sayıda gram pozitif ve negatif bakteriye etkilidir. Metisilin dirençli stafilokoklar, vankomisin dirençli enterokoklar, anaeroplar, beta laktamaz sentezleyen E. coli ve Klebsiella pneumoniae’ye etki eden çok geniş spektrumlu bir antibiyotiktir. Ama beta laktam grubunda yer almamaktadır. D o ğ ru ce va p : E



Renal apse: En sık etken S. aureus’dur. Genellikle hematojen bulaşır.



! !



i I



572 4 TÜM TU S SORULARI 29. A şağıdaki a ş ıla rd a n h a n g is in in im m ü n s is te m i b a s k ıla n m ış b ir h a s ta y a ya p ılm a s ı ko ntrendikedir? (Aralık 2010) A) B) C) D) E)



M a la ry a p ro fila k s is in i s o r a n



ç o k g ü n c e l b i r s o ru .



Ü lk e m iz d e m a la ry a y a y g ın g ö r ü lm e m e k le b irlik te A fr ik a v e y a H in d is ta n 'a s e y a h a t e d e c e k s e n iz , b u b ö lg e le r d e g e rç e k le ş tirile c e k S u r v iv o r p r o g r a m ın d a



BCG aşısı Hepatit B aşısı P olisakkarit pnöm okok aşısı İn a ktif influenza aşısı P olisakkarit m eninaokok aşısı



y a r ış m a c ı o la c a k s a n ız m a la r y a p r o fila k s is i a lm a n ız g e r e k ir : b u a ç ıd a n e n fe k s iy o n h a s ta lık la rın ın b i r ait b r a n ş ı o la n s e y a h a t tıb b ın a y ö n e lik b ir s o ru .



Malarya profiiaksisinde kullanılan ilaçlar: Klorokin (haftada bir), proguanii, mefioquin (haftada bir), malaron ve doksisiklindir (her gün tek doz): bunlar paraziti kan dolaşımında öldürebilen ajanlardır.Soruda bahsedildiği üzere klorokin direnci varsa mefioquin, malaron ya da doksisiklin kullanılabilir.



S o r u n u n a m a c ı c a n l ı a ş ıl a r ın g e b e l e r e v e i m m ü n s ü p r e s if le r e y a p ı l m a m a s ı g e r e k t iğ i n in b ilin m e s id i r . S e ç e ­ n e k l e r d e k i t e k c a n l ı a ş ı B C G a ş ıs ıd ır .



Kanserli hastalarda ve kemik iliği transplantasyonu gibi doku transplantasyonu yapılan ve immünsüpresif tedavi alan hastalarda aşı progrmaları özel önem arz etmektedir. Kanserli hastalarda BCG aşısı önerilmez. Hepatit B aşısı, pnömokokok aşısı, inaktif influenza aşısı ve meningokok aşısı yapılabilir.



Klindamisin: Malarya profiiaksisinde yeri yoktur, bazen tedavide kombine edilerek kullanılabilir Kinin sülfat: Malarya profiiaksisinde yeri yoktur Artesunat: Artemisinin gurubu malarya ¡(açlarındandır, oral ya da IV kullanılır, tedavide kullanılmakla birlikte koruyucu ya da profilaktik kullanımda yeri yoktur.



D o ğ ru ce va p : A



Primetamin: Toksoplazma tedavisinde ilk tercih ilaçtır. Malarya tedavi ve profiiaksisinde faydası olabilmekle birlikte ciddi yan etkileri nedeni ile profilakside artık tercih edilmemektedir, klorokin direncinde tercih edilmez.



30. A ID S ile ilişkili K aposi sarkom u ile ilgili aşağıdaki ifa d e le rd e n h a n g is i y a n lış tır ? İnsan H erpes virüs tip 8 enfeksiyonu ile ilişkilidir. B) Yüksek oranda a ktif antireirovira! tedavi nedeniyle ınsidansı azalm ıştır. C) Klasik Kaposi sarkom una kıyasla daha yavaş seyreder. D) B aşlangıç iezyonları öncelikle yüzde görülür. E) O rofarengeai tutulum sıktır.



A)



Ö ze fa jit'. En sık ö ze fa jit yapan ilaç doksisiklindir. Te tra s ik lin , potasyum tu zla rı, bifosfanatlar yapabilir. En sık ö z e fa jit yapan infeksiyon Candida'dtr. En sık virüs ise Herpes virüstür. Göğüs ağrısı ve yutm a güçlüğü vardır. Fakat nefes darlığı yoktu r.



K a p o s i s a r k o m u n d a n z o r s a y ı l a b i le c e k b i r s o r u d u r . K l a s i k t ip le A I D S



ik i f a r k ı s o r g u l a y a n s e yre d e r



ve



En ağır sıtma e tk e n i... Plasmodium falciparum (organlarda nekroz) (Karasu ateşi)



ile il i ş k i li t ip a r a s ın d a k i e n t e m e l b ir s o ru d u r.



e k s t r e m i t le r in



K la s ik



d i s t a li n d e



t ip



yavaş



Klorokin direnci varsa sıtma tedavisi. .. T e k doz mefiokin (veya kinim-doksisiklin)



y e r le ş irk e n ;



Enfeksiyon Hastalıklaı



A I D S İle i l i ş k i l i o la n h ı z l ı s e y r e d i p d a h a ç o k y ü z d e v e



Sıtm a p ro fla k s i...Ö n c e lik le klorakin te rcih edilir, dirençli P. falciparum olgularının olduğu bölgelere seyahatte haftada b ir mefiokin ya da



a ğ ı z d a l e z y o n l a r l a k a r a k t e r iz e d ir .



KAPOSİ SARKOMU •



D a m a r endotelinden köken alan, daha çok akral bölgelerde yerleşen, kırmızı nodüüer, plaklar şeklinde malign vasküler tümörlerdir.







A ID S ’te en sık görülen tümörlerdir.







G IS , kalp ve lenf nodlarına yerleşim gösterebilir.







Lenfoma ve lösemi gelişme riski fazladır.







H S V tip 8 ile ilişkilidir.



D ö r t k lin ik ç e ş id i m e v c u t



1.



Klasik Kaposi S a rk o m u : Yavaş ilerler, yaşlılarda görülür; alt ekstremitelerin distalinde hematom benzeri makûllerdir.



2. Endemik Afrika Kaposi Sarkomu 3. İmmünsüpresif Tedavi Alanlarda Görülen Kaposi Sarkomu 4. AIDS ile İlişkili Kaposi Sarkomu: Hızlı ilerlerlemesi ile kalsik tipten ayrılır. Lezyonlar yüz, burun, kulaklar ve gövdede çıkar. D o ğ ru c e va p : C



D o ğ ru cevap: A



32.



Hayvancılıkla uğraşan 40 yaşındaki bir erkek hasta, son 2 aydır devam eden ateş, bol terleme, kas ağrıları, sol dizinde ağrı ve şişlik yakınmalarıyla başvuruyor. Öyküsünden ateşinin aralıklarla geldiği; 7-10 gün ateşli dönemleri, 7-10 gün normal dönemlerin izlediği öğreniliyor. Fizik muayenesinde konjunktivada solukluk ve 6 cm splenomegali saptanıyor. Laboratuvar incelemelerinde hematokrit: % 30, lökosit: 6000/mm3(% 60 parçalı, % 40 lenfosit) ve trombosit: 150.000/mnY olarak bulunuyor. Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?



(Eylül 2011) A) Tifo C) Bruselloz



B) Sıtma D) Q ateşi



E) Hodgkin hastalığı T ip ik o n d ü la n (d a lg a lı) a te ş v e a rtrit g ib i d iğ e r k lin ik b u lg u la rıy la d e s te k le n m iş g ü z e l b i r b r u s e llo z



31. Â şa ğıdak ilerden hangisi klorokine P lasm od iu m falciparum profiiaksisinde (M ayıs 2011) A ) Doksisiklin C) Kinin sülfat



günlük doksisiklin kullanılabilir



dirençli kullanılır?



B) Klindam isin D) Artesunat E) Prim etam in



va k a s ıd ır.



Ondülan ateş (dalgalı ateş), 7-10 günlük periyotlara birbirini takip eden ateşli ve ateşsiz dönemlerle karakterize bir ateş türüdür ve özellikle brusellozda görülür. Birkaç gün ateş olmaz, sonra tekrar aynı şekilde



MİKROBİYOLOJİ ► 573 yükselir. Bu dalgalanmalar haftalarca sürebilir. Brusellozu destekleyen diğer veriler; hastanın hayvancılıkla uğraşması (bruselloz bir zoonozdur), retiküloendotelyaî organ tutulumuna işaret olarak splenomegali olması (%50 vakada gözlenir), artrit (özellikle sakroileit yapar ancak periferlk eklemlerde tutulabilir).



olgularda ciddi morbidité ve mortalité nedenleri arasında yer almaktadır. Son yıllarda non-albicans Candida sıklığında artış, mortalitede ve antifungal ilaç direnci sıklığında artış gözlenmektedir. Hastalarda hızla tanıya gidilmeli antifungal tedavisi hemen başlanmalıdır. Tedavide amfoterisin B, flukonazol, varikonazol, kaspofungin gibi antifungaller kullanılmalıdır.



Tifo ya da enterik ateş ya da salmonelloz vakalarında erken dönemde döküntü, sonrasında ishal ya da kabızlık, karın ağrısı olur ve genelde 1 ayı geçmez, komplikasyon olmazsa ateş ve diğer semptomlar yavaş yavaş düzelme gösterir.



D o ğ ru ce va p : E



34. Aşağıdakilerden hangisi, bruselloz kullanılan antibiyotiklerden biri (Nisan 2012)



Sıtmada splenomegali, ateş ve anemi olur; ancak ateş 2-3 günde bir olur.



A) B) C) D) E)



Q ateşi (C o x ie lla b u r n e t ti ) pnömoni, hepatit ya da endokardit ile kendini gösterir, ateş persitandır ve hastalık genelde 7-14 günde kaybolur. Uzamış ateş de yapabilir. Hodgkin hastalığında görülen pel epstein ateşi ondülan ateş gibi 3-10 günlük periyotlar gösterir, ancak artrit, kas ağrıları bu hastalıkta beklenmez. Hodgkin hastalarının az bir kısmında görülür.



Doksisiklin Streptomisin Rifampin Trimetoprim-sulfametoksazo! Fusidik asit



B r u s e llo z s o n ik i s ın a v d ır s o r u la n , ü lk e m iz d e d e s ık ra s t la n a n ö n e m li b i r e n fe k s iy o n .



Bruselloz tedavisinde direnç gelişme riski nedeni ile hep ikili ilaç kombinasyonları kullanılır. Dünyada en sık kullanılan tedavi rejimleri:



D o ğ ru ce vap: C



33. Aşağıdakilerden hangisinde disséminé kandidiazis görülme olasılığı diğerlerine göre en düşüktür? {Nisan 2012)



Doksisiklin (6 hafta) + Gentamisin (7 gün) Doksisiklin + Streptomisin (3-4 hafta)



Kanser kemoterapisi alan hastalar Nötropenik hastalar Uzun süreli sistemik steroid tedavisi alan hastalar Total parenteral beslenen hastalar Kronik mukokütanöz kandidiazisli hastalar



İlk b a k ış d a z o r g ib i g ö r ü n s e d e y a p ıla ra k ç ö z ü le b ile c e k b ir s o ru .



a s im d a



Doksisiklin + Rifampin (6 hafta) Trimetoprim-sulfametoksazol (6 hafta) + Gentamisin (2 hafta) Fusidik asit ise sadece gram pozitif bakterilerin (Staphylococcus, Streptococcus ve Corynebacterium türleri gibi) tedavisinde kullanılan bakteriyostatik bir antibiyotiktir. En popüler kullanım yeri metisilin dirençli Staphylococcus aureus enfeksiyonlarıdır. Bruselloz tedavisinde her hangi bir yeri yoktur.



yo ru m



İnvaziv kandidiyazis onkolojik ve hematolojik malignensilerde, HIV enfeksiyonunda, prematürelerde, primer immün yetmezliklerde, uzamış nötropeni olgularında, diyabet olgularında, uzamış streoid tedavisinde, yoğun bakımda takip edilen santra! kateteri olan, TPN alan, geniş spektrumlu antibiyotik tedavisi alan



D o ğ ru ce va p : E



Tablo: Kanserli v e im m ü n s iip re sif hastalarda aşı programı Aşı



Yoğun Kemoterapi



Hodgkin Hastalığı



Kemik İliği Transplantasyonu



DBP (12.000/mm3) B) Lökositopeni (20/dk veya PaC02 Mantar:



türleri Aspergillus türleri



S C a n d id a S



> Virüs:



Herpes simplex virüs V* Varicella zoster virüs



s



> Parazit:



v' Strongyloides stercoral is



Hareket



4



Pseudomonas aeruginosa



Yabancı cisim varlığı: İntravenöz kateter, ventrikiiioperitoneal şantiar, prostetik kalp kapakları gibi yabancı cisim varlığında şu etkenler düşünülür; > Staphyiocuccus epidermidis > Staphyiocuccus aureus > Propionibacterium a c n e s > Aspergillus türleri > Candida albicans Üriner kateter: > Escherichia coli > Klebsiella pneumoniae > Candida türleri > Acinetobacter türleri > Pseudomonas aeruginosa > Serratia marcescens Splenektomi: > Streptococcus pneumoniae > Haemophilus influenzae > Neisseria meningitidis Diabetes mellitus*> Staphylococcus aureus > Candida albicans > Pseudomonas aeruginosa ■ Alkolizm: > Streptococcus pneumoniae > Klebsiella pneumoniae ■ Kortizon kullanımı: > Staphylococcus a u re u s > Staphylococcus epidermidis > Mycobacterium tuberculosis > Mantarlar T • Yanıklar: > Pseudomonas aeruginosa • Hematoprdiferatif hastalıklar: > Cryptococcus neoformans > Varicella z o s t e r virüs > Listeria monocytogenes



45.



A c in e to b a c te r :



Ventilator pnömonileri.



46. M. catarrhal İs: Gram negatif dipiokok (Neisseria gibi), oksidaz ve katalaz pozitif; akut otitis media, akut sinüzit ve KOAH akut alevlenmelerinin 3. en sık etkeni; %95 beta laktamaz üretimi. 47. E.corrodens: İnsan ısırığı, metrnidazol direnci, SAM tedavisi; HACEK etkeni.



MİKROBİYOLOJİ ► 589 48. HACEK grubu: Kültür negatif e n d o k a r d i t l e r d i r . întravenöz ilaç bağımlıları hariç en sık gram negatif endokardit etkenleridir. • Haemophilus aphrophilus/parainf luenzae • Actinobacillus actinomycetemcomitans • Cardiobacterium hominis • Eikenella corrodens • Kingella kingae 49. Bartonella: Kanlı ağarda ürer, mikoplazmalar gibi yüzey bakterisidir: B.quintana ... 5 gün ateşi; B.henseiae ... kedi tırmığı hastalığı (diğer etken Afıpia felis), basiler anjiyomatoz (AIDS), peliosis hepatitis; B.bacilliformis ... Eritrosit enfeksiyonu, Oroya ateşi.



Gonokok



Meningokok



Kapsül



Yok



Var



Maltoz



Kullanmaz



Kullanır



Penisti ¡naz



Üretir



Üretmez



PBP değişimi



Var



Yok



Pilus değişimi



Var



Yok



50. Caiymmatobacterium: Granüloma inguinale, ağrısız genital ülser, lezyondan yapılan preparatta lökosit içinde Donovan cismi. 51.



G . vaginalis:



Normal vajinal florada bulunur, kokobasil, vajinoz etkeni, anaerop bakterilerle kommensallik, ortamı alkalileştirir; KOH ile balık kokusu (Whiff testi), clue cell.



52. L.pneumophila: Su tesisatındaki biyofilmlerde ürer, debristeki a.a.ları kullanır, inhalasyon ile pnömoni (Lejyoner h.), sadece bakteriyemi (Pontiac hastalığı), makrolid-rifampisin.



Şekil: Kan-beyin bariyeri (solda) ve kan* B O S bariyeri (sağda)



53. N.gonorrhoeae: Gram negatif diplokok, oksidaz (+), maltoz (-) (meningokoktan ayrım), IgA l proteaz, üretrit, erişkinde artrit, Fitz-Hugh-Curtis Sendromu, çikolatamsı ağar, hasta başı ekim ve metilen mavisi boyama.



Tablo: Akut priilan menenjitlerde ampirik tedavi



54. N.meningitidis: Sonokoktan farkı maltoz (+), kapsüllü, epidemik (primer akut bakteriyel) menenjit, akut başlangıç, boz-bulanık BOS, BOS'ta binlerce nötrofil, BOS şekeri düşük, proteini yüksek, bakteriyemide peteşi, fulminant meningokoksemi (WaterhouseFriederichsen Sendromu, endotoksik şok, DIC), C59 eksikliğinde ağır bakteriyemi, penisilin, korunma rifampisin.



Yaş



İlk seçenek



0-4 hafta



Ampisilin + Sefotaksim



1-3 ay



Ampisilin + Sefotaksim



3 ay-50 Sefotaksim veya Seftriakson + yal -.i:;: Vankomİsin >50 yal



Sefotaksim veya Seftriakson + Ampisilin ; + Vankomİsin



Alternatif Ampisilin + G e n ta m is in



Ampisilin + Vankomİsin + Kloramfenikol Meropenem Meropenem + Ko-trimoksazol



5 2 : Atipik pnomontlerin özellikleri ve sorumlu etkenler



Yakınmalar Ateş Halsizlik Öksürük Baş ağrısı Boğaz ağrısı* Ses kısıklığı Balgam (nadir) Dispne (nadir) Yem eğrisi (nadir)



Fizik muayene bulguları A teş (100 duodenal divertikülde kronikleşme. mm\ formol-jel testi, NNN besiyeri; 5bv türevleri (glukantim, stiboglukonat), amfoterisin-B, allopurinol. 105. Balantidium: En iri ve flajellalı tek insan hastalık etkeni protozoon; ağız ve anüsü var; bazen amipli dizanteri 100. Trypanosoma cruzi: Chagas etkeni; kene dışkısından benzeri tablo; tetrasiklin. göze bulaş, chagoma; otonom pleksus dejenerasyonu; en çok kalbi etkiler (miyokardit, dilate kardiyomiyopati, ölüm); megakolon, megaözofagus; ksenodiagnoz; nifurtimoks.



106. Cryptosporidium-- C.parvum en sık; Isospora belli'den küçük kistleri ARB (+); su bulaşı, barsak epiteline tutunup hücre dışı kesede üreme; normal immünitelide hafif ishal, AIDS'de otoenfeksı'yonlarla kronik ve a ğ ı r seyredebilen ishal; intestina! biyopsi; tedavi zor, paramomisin denenebilir. 107. Trichomonas: Cinsel ilişki ile direkt bulaş; kisti yok; vajinit ve nadir prostatit etkeni; eş tedavisi.



lOS.Sestodlar: Schistosoma dışında tüm sestodlar hermafrodit; Taenia saginata'da insanda erişkin barsakta; T.solium'da hem barsakta, hem de (yumurta enfektif) dokuda; Echinococcus granulosus ve alveolaris insanda larva lezyonları (kistler); biphyllobothrium latum ince barsakta, en uzun sestod, kapaklı yumurta, yumuşakça ve balıkta evrim, çiğ balık bulaşı, B12 vitamin yetmezliği; H.nana cüce sestod, fare dışkısı/pire/ insandan insana direkt bulaşabilir, proglottid kolonda parçalanır, aile dahil herkesi uzun süreli tedavi; pirazikuantel/niklozamid. Organ sistiserkozunda pirazikuantel veya albendazol; inoperabl kist hidatikte albendazol.



Şekil: Leishmania donovani evrimi



101. Entamoeba histolytica-- Matür kist ile bulaş, zimodem enzim sistemi ile hastalık tabolsu, BK lizisi ve mukozal destrüksiyon; ateşsiz, kanlı-mukuslu-cerahatsiz kolit; eritrofagositoz, dışkıda lökosit yok, barsak dışı hastalıkta antikor; beyin apsesi dışında tıbbi tedavi, barsak için tetrasiklin-eritomisin, lümen için diloksanid furoat veya paramomisin, karaciğer için klorokin. 102. Naegleria: Aerop beslenme, kist yok; sularda serbest amip; suda kamçılı, insanda amip; havuz suyundan nazal bulaş; fatal, hemorajik, pürülan menenjit.



109.Trematodlar: F .hepática için insan rastlantısal konak, metaserkarya yutulunca peritonu geçerek karaciğere gelip s a f r a yollarına, kronik irritasyon ile



HELMİNTLER



(ERKEK •Dişi)



Taenia saginata (Sığırda sistiserkoz) Taenia softum (insanda sistiserkoz) Echinococcus granıJosus (insanda larva) Echinocoecus alveoîaris (insanda larva) Diphytiobothnum latum (PH, ÇB) Hymenotepis nana (Direkt bulaş) TEDAVİ: Miklozamid (barsak içindekilere) Pirazikuantel (Sistiserkoz. kist hidatik} Albendazol (Sistiserkoz, kist hidatik)



PH ÇB BS AB



: PcünererokSG.n : Çiğ Baiik ; B ilia r Siroz :Arlropod ¡le bul?



Schistosoma (Cinsiyet, venoz) Fasdoia bepatica (BS) Paragonimus westermani (Ergin akciğerde, çiğ yengeç) TEDAVİ : Pirazikuantel Bitionol Emelin



Ascaris lumbricoides (Serbest) Enterobius vermicutaris (Çekum) Necator americanus (Kanama) Ancylostoma duodenale (Kanama) Trichuris trichiura (Çekum, prolapsus)



Wuchereria bañerofti (AS) Onchocerca volvulus (AB) Loa loa (AB) Dracuncuius medínensis Toxocara canis ve cali Ancylostoma caninum vb.



TEDAVİ : Mebendazoi TEDAVİ : Dieti karbamazin Ivemektin



Strongyioides stercoralis (Dokularda larva, AIDS, htperinfeksiyon) TricftineJIa spiralis (Kasta larva, periorbital ödem) TEDAVİ; Ivemektin Albendazol Ta bandazo!



Şekil: Leishmania donovani evrimi



Mikrobiyolojikle Özet Bilgiler



HELMÍNTL6R



596



4 T Ü M TUS SORULARI



portal (biliyer) siroz, sistein proteaz ... IL-5 yapımı ... EozmofîÜ, tedavide niklozamid veya pirazikuantel; SchistosomaSar damar içi trematodu, serkarya cildi delerek bulaşır, venez sistemde ilerler; S.haematobium mesane, S.mansoni v.mesenterica inferiora (kolon), S.japonicum v.mesenterica superior’a (ince barsak) yerleşir; yumurtlama reaksiyonu ... Katayama Sendromu (ateş, LAP, ürtiker); yumurta irritasyonu ile S.haematobium mesane kanseri, diğer ikisi portal hipertansiyon, barsak granülomları ve polipler, eozinofiii, dışkıda/idrarda dikenli yumurtalar, pirazikuantel tedavisi; P.westermani çiğ yengeç ile bulaşır, akciğer trematodu, kronik bronşit, bronşiektazi, hemoptizi, balgamda kapaklı yumurta, pirazikuantel tedavisi.



(kalabar ödemi), formülde >%50 eozinofii, DEK ve cerrahi; O.volvulus nehir sineği ile bulaş, cilt altına yerleşip gündüzleri yayılır, göz inflamasyonu, körlük, DEK, suramin, mikrofîlaryalar için ¡vermektin; D.medinensis sudaki kopepodun yutulması ile bulaş, bağ dokusunda yerleşir, cilt altı inflamasyonu ve ülserler, çubuk ile cerrahi çıkarma ve niridazol veya metronidazol ile tedavi; T.canis/cati visserai larva migrans etkeni, köpek-kedi dışkısı ile yumurta bulaşı, sıklıkla karaciğere, diğer organlara yayılıp larva lezyonları, allerjik reaksiyonlar, granülom gelişimi, eozinofiii, E L A , DEK, tiabendazol ile tedavi. Ancylos+oma canimm, brasilıense ... Kutanöz larva migrans.



VİR O LO Jİ



Mikrobiyoloji'de Özet Bilgiler



110.intestinal nematodlar: A.lumbicoides yumurtası dış ortamda gelişir, insanda seyahatler (akciğerde Loeffier Sendromu) sonucu gastrointestinal sisteme ulaşır, en uzun nematod, serbest yaşar, tetrasiklin ile artan ileus, apandisit, tıkanma ikteri, safra ile boyalı yumurta, mebendazol, piperazin, pirantel pamoat; E.vermleuîâris kolona yerleşir, erişkin dişi sabaha karşı anüse gelir, selofan-bant yöntemi; A.duodenale ve N.americanus ıslak kumlardaki larvanın ciltten girmesi ile allerjik dermatit, sonra pulmoner belirtiler ve barsağa tutunması ile kanama ve demir eksikliği anemisi, mebendazol tedavisi; T.trichiura limon şekilli yumurta, baş çekuma gömülür, mental sorunlar, prolapsus ani, mebendazol.



113. Virüslerin yapısı: Hücre özelliği olmayan en basit biyolojik yapılar, aktif enfektif ünite nükleik asit; akridin oranj ile çift sarmallılar sarı, tek sarmallılar kırmızı; kapsid protomer ve kapsomerden oluşur; DNA virüsleri, rubella, picorna, flavi, retrovirüsler ikozahedral; mikso ve kuduz virüsü helikal nükleokapsidli. 1 1 4 . Nükleik asit: DNA virüsleri P a r v o v i r ü s h a r i ç ç i f t sarmallıdır; RNA virüsleri Reovirüs hariç tek sarmallıdır.



111 .intestinal ve doku nematodları: S.stercoralîs dişi ve erkeği konakşız yaşayabilir, larva ciltten girer, o r g a n seyahatleri ile gastrointestinal sisteme ulaşır, immünite sorunu (hematolojik malignitede fazla) varsa o to in o k ü la s y o n ile h ip e r e n f e k s iy o n ve o r g a n tu tu lu m la r / , eozinofiii gelişir, salgılar bulaştırıcıdır, tiabendazol ile tedavi edilir; T.spiratis iyi pişmemiş domuz etinin yenmesi ile doku kisti içindeki larvalar alınır, dişi barsakta, doğurduğu larvalar adalede yerleşir, larva salgıları ile vaskülit, nöropsikiyatrik problemler, miyokardit, ensefalit, tanı kas biyopsisi iie, eozinofiii, erişkin form için tiabendazol tedavisi.



115. Zarf: Lipoprotein yapıda, bazılarında (HIV, kuduz, HBV, miksovirüs) gp çıkıntılar var; Poks ve Herpesvirüsler zarflı-etere duyarlı DNA virüsleri, HBV zarflı etere dirençli tek DNA virüsü, diğer DNA virüsleri zarfsız. Picorna, Reo ve Kalisivirüsler dışındaki RNA virüsleri zarflıdır.



112 .Doku nematodiarr. W.bancrofti sivrisinek ile (Culex



pipens) bulaşır, erişkin lenf nodlarına, çiftleşme ile mikroflaryaiar gece kana ve diğer lenf nodlarına, erişkinlerin irritasyonu ile lenfatik blokaj, lenfödem, eozinofiii, El A, DEK tedavisi; Loa Ica geyik sineği ile bulaş, cilt altında seyahatler ile allerjik reaksiyonlar



Antiviral



Etki



Şekil: M atriks proteini bulunduran zarflı bir virüsün şematik görünümü (gp: glikoprotein)



Endikasyon



Yan Etki



Amantadin



Uncoating'i önler



influenza A Enfeksiyonu



Antikolinerjik (anti-parkınson)



Rirnantadir.



Amantadin gibi



influenza A enfeksiyonu



MS5 ve öİS problemleri



Asikiovır



DNAp inhibisyonu, DNA terminatörü



HSV 1, 2; VZV (yaşlı, immün d e t e k t i f )



Ensefalopati, reversibl nefropati, testis atrofisi



Sonsiklovir



CMVde DöK ile



CMV enfeksiyonları



Nötropeni, anemi, raş



Idcksuridin



Asikiovır gibi



Zona, H5V (keratít, genital)



Hepatotoksik, topıkal



Ribavirin



Asikiovir benzeri



(-) RNA ve DNA virüsleri (en g e n iş spektrumlu, direnç gelişimi zor); RSV pnömonisi (aerosol), kronik HCV enfeksiyonu



Anemi, oral kullanım ile etki az, bilirubin ve ürik asit artar



Zidovudin (AZT)



RNA d DNAp (RT) inhibisyonu



Retroviridae (özellikle HIV1); EBV, antiparazitik



6. haftadan soAnra granülositopeni, anemi



MİKROBİYOLOJİ ► 597 116. Replikasyon aşamaları: • Yapışma, penetrasyon: Zarflı ... füzyon; zarfsız ... endositoz. • Soyunma (uncoating) • Erken proteinlen (enzimlerin) sentezi • Viral genom sentezi • Geç proteinlerin (kapsid ve peplomer) sentezi • Toparlanma, giyinme (coating) • HU c r e d e n ayrılma



124. Nükleozid analoğu olmayan RT inhibitörleri (NNRTI): Direkt olarak RTye bağlanırlar; nevirapin AIDS’te özellikle gebeden yenidoğana vertıkal geçişi önlemede kullanılır. 125. Pirofosfat analoğu: Gansiklovire dirençli CMV enfeksiyonlarında fosfonoformat (foskarnet). 126. İnterferon (IFN): a lF N ... lökosit, |3IF N ... fibroblast, Y IFN ... aktive T lenfosit; özgül reseptörüne temas ettiği hücrede protein kinaz enzimi aktivasyonu ile elF2 inhibisyonu ve 2' 5’ oligoadenilat sentetaz (2'5’ OAS) enzimi aktivasyonu ile viral DNA sentezi için yapımı süren mRNA’nın yıkımı; enfekte hücrede MHC ciass I yapımının artırılması, apopitoz.



117. (+) RNA kutuplu virüsler: Kendi RNA’stm mRNA olarak kullanır; mRNA enfektif; Pikornavirüsler, Togavirüsler (rubella), Flavivirüsler; enzimleri yoktur, gereğinde kullanılmak üzere enzim genlerini taşırlar. 118. (-) RNA kutuplu virüsler: Önce kendi RNAdRNAp ile (+) RNA'ya dönüşür, sonrası aynı. 119. Replikasyon enzimleri: DNA virüsleri ... Poksvirüste DNAdRNAp, sitoplazmada replikasyon; HBV'de RNAdDNAp (RT). RNA virüsleri ... (-) RNA'lılarda RNAdRNAp; HlV'da RNAdDNAp (RT).



/ IF N reseptörü M H C c la ss I y a p ım ı artar



Protein kinaz



121. Önemli inklüzyon cisimcikleri: DNA ... Cowdry-A (HSV), Guarnieri (poksvirüsler). Baykuş gözü (CMV); Negri (kuduz).



X



a



p



Virüs



Virüs



Virus



Virüs



H B JW



R N A e n d o n ü k le a z aktive olur



I



1



V irü s tarafından k o d lan an m R N A yıkılır



VİRAL PROTEİN Rumsey-Hunt Sendromu. Pnömoni/genel durumu bozuk, yaşlı ve HIV enfeksiyonlularda asiklovir tedavisi. Risk grubundaki hastalara temas sonrasında, klinik belirtiler başlamadan Önce V Z I & uygulanır. 132.CMV: En büyük herpesvirus; çok yoldan bulaş, belirtisiz primer enfeksiyon, mononükleer hücreler (akciğer makrofajları) ve böbrekte latens; hücresel immünite defektlide reaktivasyon. 1. FÖtusa bulaş ile yenidoğanda sitomegalik inklüzyon hasfaliğc ilk U ç a y d a , H S M & , p e t e ş i , e n s e f a l i t , trombositopeni, gelişme geriliği, serebral kalsifîkasyon, derin sensoriyal işitme kaybı, önemli konjenital anomali ve zeka geriliği nedeni. En sık konjenital enfeksiyon. 2. Yenidoğanda kan transfüzyonu ile gri bebek sendromu (pnömoni). 3. Heterofi! Ab (-) CMV enfeksiyöz mononukleoz: Akut primer CMV enfeksiyonu. Koroner by pass sonrasında; EBV mononüleoz aksine boğaz ağrısı yok, konglomere servi kal LAP yok. >%10 atipik lenfositoz var. 4.



Transplant sendromları: Böbrek, kalp transplantasyonu sonrasında 40 gün ateşi (en sık enfeksiyon); hepatit +lökopeni+pnömoni=Ölüm triadı. Akciğerde fırsatçı sekonder enfeksiyonlar (P.carinii, Candida) gelişir.



M ikrobiyolojide Özet Bilgiler



5. AIDS'de CMV enfeksiyonu: Terminal dönemde koriyoretinit, enfeksiyöz mononükleoz, interstisyel pnömoni, GİS ülserleri (özofajit, gastrit, kolit), MSS hastalıkları ve hepatit. Gansiklovir, foskarnet etkin.



Şekil: Adenoviriisün yapısı ve antijenleri



İ 29. Herpesvirüsler: HSV dışında sadece insan hücresinde replikasyon; zarftan tomurcuklanma; H5V-VZV nöronda, CMV ve HHV-8 mononükleer lökositte, EBV Blenfositte, HHV-6 ve 7 T lenfositte latens.



133.EBV: Orofarinks ve nazofarinks epitel hücreferinde ve Blenfositlerde bulunan glikoprotein reseptörlere (CD21) bağlanır; İM, Burkitt lenfoması, nazofarinks C a ; EBNA ve LMP latent dönem antijenleri (LYDMA) ve EA erken dönemde enfekte hücrelerce yapılır, yapısal değildir; VCA ve MA ise viral-yapısaldır. Bl e n f o s it le r e yerleşimde en erken beliren antijen EBNA'dır; supressör-sitotoksik CD8+ T lenfosit gelişir (Downey cells). EBV uyarımı ile B lenfositlerde poliklonal Ab yanıtı; trombosite nötrofile, ampisiline karşı Ab; ampisilin raşı.



130. HSV: Tip i... yüz-göz enfeksiyonları, erişkin hemorajik nekrotizan ensefaliti, trigeminal gangliyon latensi ... herpes labialis; tip 2 ... sakral-pudendal gangliyon latensi ... genita! herpes rekürrensleri, erişkin benign menenjitleri; primer herpetik cilt enfeksiyonları tek tek, LAP'lı, sekonder gruplu; ekzema herpetikum çok ağır seyirfî; ensefalitte tek taraflı temporal lob tutulumu, çok ağır nekroz ve sekeller, beyin biyopsisi, MRI, EE(5; Tzanck testi, Cowdry-A inklüzyon cismi; asiklovir etkili. 131 .VZV: Primer ... Suçiçeği, sekonder ... zona; gebeliğin 1. üç ayında enfeksiyon -> %10 fötal geçiş -> mitozu metafazda durdurur -> organ-ekstremite hipoplazİİeri, kort ikal atrofi, koriyoretinit (konjenital Varicella Sendromu); doğuma yakın enfeksiyon enfekte d o ğ a r , 1 / 3 ölür; VZV, înfluenza tip B virüsleri + aspirin kullanımı -> Reye Sendromu (fatal karaciğer



Şekil: Epstein-Barr virüsü ve atipik lenfositlerin gelişimi



MİKROBİYOLOJİ ► 599 1. Konjenital ve neonatai enfeksiyon:



Mikrognati,



katarakt, abortus. 2. İnfant-çocuk İM: Asemptomatik/abortif. Ateş, servikal LAP, çok ağrılı eksüdatif farenjit (öpüşen tonsilla), SMG (frajil), HMG.



p53 geninin sabote edilmesi -> Üreme inhibisyonunun inhibisyonu -> Genital kanser (tip 16 ve 18); ürediği hücrelerde koilositoz; intralezyoner IFN, 5-FU, podofilin, kriyoşirurji, TKA ile koterizasyon.



3. Genç Erişkinde İ M :



4. Nadir Tablolar: Primer enfeksiyonda; Guillan-Barre S., Bell paralizisi, transvers miyelit, meningoensefalit, konvülsif ataklar, trombositopeni, nötropeni, aplazi, kronik fatigue sendromu, çocuklarda X'e bağımlı lenfoproliferatif sendrom (hatalı T lenfosit yanıtı; yaygın karaciğer nekrozu, aplazi, lenfoma), AIDS'te saçlı oral lökoplaki. Tanr. Rölatif/absolü lenfositoz, atipik lenfosit; trombositopeni, heterofil Ab (tümü at eritrositlerini aglütine eder, nonspesifik Ab kobay böbrek özetinde tutulur, İM'de tutulmaz; önce kobay böbrek özetinden geçirilir, nonspesifiklerden arındırılır; sonra at KK aglütinasyonu varsa -> İM.



138. Polyomavirüs: BKV -> Transplantlılarda üriner enfeksiyonlar (hemorajık sistit), JCV -> Progressıf multifokal lökoensefalopati. 139. HBV: HCV ile birlikte en kanserojen virüs. 140. HBsAg: En erken (+)'leşen Ag, anti-HBc IgM en erken (+)'leşen ve akut enfeksiyonun pencere döneminde tanısal Ab, (-) ise asla akut olamaz.



Komplikasyonlar: Otoimmün hemolitik anemi, trombositopeni, granülositopeni; spontan dalak rüptürü, ensefalit, menenjit, miyelit, Bell paralizisi, serebellit, transvers miyelit, kardit, pnömoni. 134.HHV-6: 6.hastalık (ekzentema subitum); 2-3 gün ateş, hırçınlık, konvülsiyon, menenjit, yeşil renkli ishal; ateş düşer omuzdan başlayan, karın cildine yayılan ekzantemler. 39-40°C



Şekil: Akut, iyileşen H BV enfeksiyonunda pencere fa zı (g ri bolum)



135. Poksvirüsler: En büyük, zarfı tuğla gibi, Guarnieri cisimcikleri, göbekli lezyonlar; molluscum contagiosum cilt kitleleri, aşı virüsü (vaccinia), orf, variola. 136. İnsan parvovirüsü B-19: Tek sarmal tek DNA, eritroid kök hücreler ve endotelde ürer; küçük çocukta 5.hastalık (eritema enf eksiyozum) ateş, miyalji, yanakta vasküîite bağlı kelebek döküntü (tokatlanmış gibi); kronik hemolitik anemilide aplastik kriz; gebelik enfeksiyonunda non-immün hidrops fötalis; erişkinde kronik artrit. 137. Papiliomavirüs (HPV): Deri (tip 1-4), serviks, vulva ve penis (tip 6-11) siğilleri (kondilomata aküminata); özellikle HIV enfeksiyonlularda E6 ve E7 geni ile



141. HBcAg: HBV'nin en güçlü immünojeni, MHC-I ile hepatosit yüzeyine sunum ile lizisten sorumludur. AntiHBc, virüs ile karşılaşma belirteci, (-) ise aşılanır. 1 4 2 . HBeAg: HBcAg'nin hepatosit endoplazmik retikulumundaki yapısal değişikliğe uğramış hali, bulaştırıcılığın ve kısmen de replikasyonun belirteci (HBV DNA en güvenilir belirteç); PAN-HBV ilişkisi; kronikleşme riski yaş arttıkça azalıyor. Erişkinde %5-10. 143. HDV: Virüsoid, içinde HBV replike olan hepatositte nükleusta replike olur, HBV'nin HBsAg'si ile sarılarak virüs halini alır. İntravenöz ilaç bağımlılarının hastalığı. HBV ile ko-enfeksiyonda Anti-HBc IgM (+), HBsAg için yarış, çift ALT piki; ağır seyirli olan süper-enfeksiyonda anti-HBc IgG (+), genelde anti-HBc IgM (-), tek ALT piki; her iki durumda da anti-HDV IgM (+).



Mikrobiyoloji'de Özet Bilgiler



r



6 0 0



4 TÜM TU S SORULAR!



Anti-HBc •Antl-HBs Anti-HBe



Aylar



Şekil: Akut,iyileşen HBV enfeksiyonunda pencere fazı (gri bölüm)



%9Ö-95 Ko-infeksiyon



%2-2D...



V 5ifa



146.



Akut karaciğer yetmezliği



en %5



~



ü lk e d e



.. Kronikleşme Kronikleşme



Siroz __ 1 (%70-80)



Hepatosellüler Kanser (%16)



Akut karaciğer yetmezliği Şifa



Şekil: HBV ve H D V ko-enfeksiyon ve süperenfeksiyonlarının progresyonu



144 .Ortomiksovirüsier: Tek üyesi influenza virüsü; nükleusta replike olur; çok parçalı genom (paramiksovirüsierden fark); zarftaki nöraminidaz ile müsini parçalar, hemaglütinin ile mukozaya tutunur. Mikrobiyoloji'de Özet Bilgiler



Mumps (kabakulak): Salgı bezlerini tutar; a ş ıs ız sık vira! menenjit etkeni.



147. Kızamık: Nöraminidazı yok; F zarf proteini ile konak hücre füzyonu ... Warthin-Finkeldey hücreleri; vaskülit -> döküntü. Üç c belirtileri ■-» Koplik lekeleri -» enseden başlayan makülopapüler döküntü; en sık komplikasyon otitis media; yıllar sonra virüsün M protein genini silmesi ile MS5 hücrelerinde birikimi ile SSPE; A vitamini tedavide yararlı olabilir; infantta bronşiyolit, çocukta bronkopnömoniden ölüm; canlı Schwartz aşısı var; HIV enfeksiyonu hariç immünite defektlilere aşı uygulanamaz.







Hemaglütinin



®



Matriks proteini (M1, M2) Helikal, parçalı nükleokapsid







► RNA'ya bağımlı RNA polimeraz ►Çift katlı ¡¡piçi



■►Nöraminidaz



Şekil: İnfluenza virüsü



A serotipi memeli dışı (kanatlı) hayvanlarda da replike olabilir, antîjenik değişim sıktır; tip B-Reye Sendromunun en sık nedeni; tip A içir, amantadin, tip A ve Biçin nöraminidaz inhibitörleri (oseltamivir, zanamivir); aşıda HİNİ, H3N2 ve B; H5N1 ... Kanatlıdan insana geçerek ağır tablo. 145.Paramiksovirüsler: İnfluenza virüsünden farkları; tek parçalı genom, hemaglütinin ve nöraminidaz aynı çıkıntıda, füzyon, çıkıntı ile konak hücrelerde füzyon (dev hücreler) yapar; kabakulak, kızamık, RSV, parainfluenza virüsleri.



Endotel Hücreleri











1



CD8+TL (sitotoksik)



#



i Endotel j Hücreleri



Inflamasyon Şekil: Kızamıkta döküntünün gelişim mekanizması



148. Parainfluenza: 9 6 s a a t):



T , B lenfositler, nötrofil ve makrofajlar He Candida ilişkisi



-



H ü c re s e l im m ü n ite : lenfositler.



H e lp e r ve s it o t o k s ik



T



-



H ü m o ra î im m ü n ite : hücreleri.



-



Klasik kompleman aktivasyonu: Ö zgül antikor sentez i gerçekleştikten sonra görev alır.



B le n f o s it l e r ve p la z m a



Mikrobiyoloji'de Özet Bilgiler



183. İm m ünosit ontojenîsi: C iltte ve mukozalardaki kolonizasyon lenfosit fonksiyonları ile önlenir A ID S 'd e y a y g ın m ukokutanöz kan didoz, sistem ik yayılım ise m akrofaj ve nö tro fiiie r iie engellenir; uzun süreli i.v./üriner kateterizasyonda kolonizasyon; ek fagosit fonksiyon bozukluğu -> kandidemi; kadınlarda sık bir vulvovajinit etke n id ir, virülan suşlar cinsel temas ile bulaşırsa hastalık geiişir; kronik mukokutanöz kandidozda f lu k o n a z o l v e y a v o r ik o n a z o l veya a zo le y a n ıts ız s a kaspofungin süpresyonu.



179. A sp e rg illu s: E kzojen to p ra k m antarı, daima (insan, doğa) küf; konidyum ile ü re r; en sık etken A.fum igatus (p a to je n ), A.niger ve A.nidulans fırsa tçı; eski akciğer kavitelerinde m antar topu (asperjillom ), sık karşılaşma sonucu a lle rjik astım ta b lo su , immün y e tm e zlik lid e invazyon ile organ asperjillozu (akciğer, sinüsler gibi); kemik iliği transplantasyonlularda ilk fırsa tçı fungal akciğer enfeksiyonu; A.flavus aflotoksini ile hepatik nekroz ve kanser; a m fo te risin -B ilk ve çoğunlukla tek seçenek. A lte rn a tifle r ... İtro konazo l ve vorikonazol.



M0/MaT lenfosit



I



GM-CSF Miyeloid Stem cell (UPKH) IL-3



^ Sitokinler



t



Í



PMNL



T lenfositler



IL-3



piuripotent Stem cell (PPKH)



CFU-GEMM IL-3



tenfold Stem cell (UPKH)



> Doğal katil (NK)



M o /M a



Eritrosit Trombosit



a



r



K.



Timu« / Timus



h t



r



-



Sekonder Lenfoid Organlar



Primer Lenfoid Organlar



Şekil: Bağışık yanıt hücrelerinin gelişiminde (ontojenisinde) sitakinlerin temel raileri



180. Zig o m ik o z: S a p ro fit küf m antarları olan Rhizopus, Absidia ve M ucor tü rlerince oluşturulan dam ar lezyonlu ta b lo la r; k e to a sid o tik d iy a b e tlile rd e rin o s e re b ra l; 184. T e rm in a l deoksinü kleo tid il t r a n s f e r a z : K ortikal k a n s e r k e m o te ra p is i g ö r e n -n ö t r o f i l fo n k s iy o n tim ositlerde yeni sentezlenmekte olan T hücre reseptör b o zu k lu ğ u olan h a s ta la rd a pulm oner m u korm iko z; genlerin in, B len fo sitlerin erginleşm e sürecinde ise m alnütrisyonlularda S İ S mukormikozu. Tüm ü çok ağır immünglobülin genlerinin düzenlenmesini sağlayan D N A se yirii, tedaviye y anıtsız tablolardır. polimeraz enzim idir. 181 .P .c a r în iî: H a p io id -d ip io id ürem e; pulm oner epite! dışında e k s tra se llü le r ü re r; immünite sorunu yoksa a se m p to m a tik ; A I D S gibi b ir sorun varsa plazm a hücreli pnömoni; B A L ile alınan biyopsi örneğinde Giemsa boyama ... kist ve tro fo z o itle r; tedavi ve korunmada ko-trim oksazol.



185. T seçim:



le n fo s it



e rg in le ş m e



s ü re c i;



p o z it if / n e g a t if



• Kortikal epitelyal hücrelerde M H C İle C D 4/8 uyum kontrolü (p o zitif seçim). • K o rte k s-m e d u lla sınırında d e n d ritik h ü c re le rd e antijeni tanıma/tanımama kontrolü (negatif seçim )



MİKROBİYOLOJİ ► 605 186. A n tiko ra bağımlı sitotoksisite (A D C C ): • Doğal öldürücü h ü c re le r: Y ü ze yle rin d e bulunan FcR 'le ri ile h e def hücre yüzeyindeki IgıS'lerin Fc p a rça la rın ı ta n ırla r. P e fo rin le ri, g ra n z im le ri ile apopitoza neden olurlar. • N ö tro f ille r: Yüzeylerinde bulunan FcR'leri ile hedef hücre yüzeyindeki Ig G antikorların Fc parçalarım ta n ırla r, opsonize ederek parçalarlar. • M o n o s it-m a k ro fa jla r: N ö tr o f iller gibi davranırlar. ■ E o zin o filie r: Yüzeylerinde bulunan FcR ile parazit yüzeyindeki I g E F c ’lere yapışır. 187. İmmüni+e kurgusu:



İntrasellüfer Patojen



Ekstrasellüler Patojen



189. İnflam asyonda e n d o te l-n ö tro fil yü zey molekülleri:



Şekih Yuvarlanma, durma ve diyapedez sırasında nötrofıl -endotel ilişkisi inflamasyon



Antikor Sentezi



Şekil: İmmunite kurgusu



18 8 . N K öldürücülüğü: • A n tik o r aracılı (A D C C ) • A n t i k o r a r a c ı s ı z : Doğal ö ld ü rü c ü h ü c r e le r , a n t ik o r k u lla n m a k s ızın da tü m ö r h ü c r e le r in i ö ld ü re b ilirle r. N o rm a l h ü c re le rd e bulunm ayan, sa d e ce tü m ö r h ü c re le rin in y ü ze y in d e y e r alan patolojik glikoproteinleri, örneğin anormal N -bağ lı glikanları tanırlar. Spesif ik reseptörlerle bu yapılara bağlanarak, sitotoksik aktiviteyle tüm ör hücrelerini öldürürler.



19 0 .



N ö tro fil hastalıkları:



• K ro n ik g ra n ü lo m a tö z h a s t a lı k : N ö t r o f ille r d e N A D P H oksidaz kusuru - » Z a y ıf oksidatif patlama. Ko-trim oksazol profilaksisi yapılır. • C h ediak-Higashİ Sendrom u: N ö tr o f iller, m akrofajlar, N K hücreler, tro m b o sitle r, melanositler ve Schwann h ü c re le ri gibi çok ç e ş itli h ü c re le rd e sito p la zm ik granüllerin yapı ve fonksiyonları bozulm uştur. Dev grand iler oluşur. Kem otaktik fa k tö rle re de yeterli y a n ıt verilem ez. Parsiyel o k ü lo -k u ta n ö z albinizm görülebilir. K o-trim oksazol profilaksisi ve kemik iliği transplantasyonu yararlı olabilir.



606 4 TÜM TUS SORULAR!



1 9 i.



E ozinofiller:



Şekil: Eozinofiller ile antikora bağımlı h ücre ' öidürücülügü (ADCC) Parazite spesifik Ig E ile uyarılmış olan ve dokuya çok fazla histamin boşaltan m ast hücrelerinin abartılı alle rji veya anafilaksiye neden olmaması için eozinofillerde histamin, S R S -A gibi m addeleri e tk is izle ş tire n m addeler, örneğin histaminaz enzimi bulunur. 192.



A n tije n sunan h ü cre le r (A P C ):



Şekil*. B lenfositlerin T lenfositlere protein yapılı antijenleri sunması (C 04 0 L: C 040 ligand)



* Faküliatif APC: -



A s tro s itle r,



-



Endotel hücreleri,



-



Fibroblastlar.



® Profesyonel A P C : İn te rd ig İta tin g d e n dritık hücreler,



-



M a k r o f a jla r (fa g o s ito z y a p a r; m iyeloperoksidaz yok)



-



B lenfositler:



193.



Antikorların yapısı:



Mikrobiyoloji'de Özet Bilgiler



-



193: İmmünglobülin G molekülünün şematik görünümü



MİKROBİYOLOJİ ► 6 0 7



193. Sitokin*



Salgılayan



Ana hedefleri



Ana etkinlikleri



APC



Erken ... Epitelyal hücre Geç ... Lenfositler



P roin flam atu var; ateş, adezyon molekülleri sentezi, immün regülasyon



TH1 lenfosit



T lenfositler



T lenfosit proliferasyonu, helper ve sitotoksik T lenfosit aktivasyon



T lenfosit .



Stem cell, projenitörler



Pan-spesifİk C 5F



I L -4



T H 2 lenfosit



B lenfosit



A n tiin fla m a tu v a r ; B lenfosit çoğalması, Ig E yapımı



I L -5



T H 2 lenfosit



B lenfosit, eozinofil



B lenfositin plazmozite farklılaşması, Ig A yapımı, parazitozda eozinofîli



I L -6



Makrofaj, T H 2 lenfosit



B lenfosit, hepatosit



P ro in fla m a tu v a r; B lenfosit farklılaşması, akut faz protein sentezi (H S F )



I L -7



Kemik iliği ve timus



Stem celi



Projenitör B ve T lenfositlere farklılaşma



I L -8



M akrofaj, cilt hücresi .



PM NL, T lenfosit



P roin flam atu var; kemoatraktan



IL -1 0



T H 2 lenfosit



TH1 lenfosit



A n tiin fla m a tu v a r ; T H l'd e I F N -y yapımının, M HC class I I inhibisyonu



Makrofaj



T H 2 lenfosit, NK



P ro in fla m a tu v a r; TH 1 lenfosite dönüşümün uyarımı, IL -1 0 inhibisyonu -



IL-1 3 _ , ;



T H 2 lenfosit



M akrofaj, özgül reseptörler



A n tiin fla m a tu v a r s ito k in ; astımda solunum yolunun allerjenlere yanıtı



I F N -a



Lökosit



Çeşitli hücreler



Viral replikasyonun baskılanması, M HC class I yapımının uyarılması



IF N -ji



Fibroblast



Çeşitli hücreler



Viral replikasyonun baskılanması, M HC class I yapımının uyarılması



IF N -y



TH1 lenfosit, NK



Lenfosit, monosit



P ro in fla m a tu v a r; immün regülasyon, makrofaj ve sitotoksik T lenfosit aktivasyonu, T H 2 lenfosit inhibisyonu, viral replikasyonun baskılanması



Makrofaj, T -B lenfosit



M akrofaj, lenfositler, NK nötroFI



A n tiin fla m a tu v a r ; inflamasyonun durdurulması, kollajen sentezi, iyileşme



MIP-1



Makrofaj (a) Lenfosit ({S)



Monosit, T lenfosit



Kemoatraktan ( I L -8 'in y e d e ğ i) (CC g ru b u n d a)



TNF-a,p>



Makrofaj, lenfosit _



Fibroblast, endotel



P ro in fla m a tu v a r; katabolizma, fibrozis, sitokin ve adezyon molekülü sentezi



I L -lß



I L -2



.



,



I L -3



IL-1 2



, , ,,



T6F-p»



.



Mikrobiyolojide Özet Bilgiler



I’ .



608 4 TÜM TUS SORULARI 1 9 6 . Klasik kompleman aktivasyonu: Antikor varsa;



1 9 4 . Kompleman etkinlikleri:



• Lizis



Clqrs 4b 2 a (b ) 3b 5b 6 7 8 91ar.



• Kem otaktik, anaf ilatoksik etki



197. tektin yolundan kompleman aktivasyonu: Hiperakut



• Opsonizasyon



evrede gram pozitif bakteriler ve mantarlara karşı; M BL 4b 2 a (b ) 3b 5b 6 7 8 91ar.



• İm m ün komplekslerin temizlenmesi



198. Alternatif kompleman aktivasyonu: Hiperakut evrede 195. Eksojen antijen sunumu:



gram negatif b a k terilere karşı; Properdin Bb 3b 3b 5b 6 7 8 91ar. 199. Endojen antijen sunumu:



Mikrobiyoloji'de Özet Bilgiler



Şekil: Ekzojen antijenlerin APC tarafından sunumu ve bağışık yanıt gelişimi &CGF- B lenfosit büyüme faktörü, BCDF: B lenfosit farklılaşma faktörü



Şekil: Ekzojen antijenlerin APC tarafından sunumu ve bağışık yanıt gelişimi



ı ienfosit



200. Antijen sunucu hücre- T Lenfosit etkileşim bölgeleri