Siyasal Düşüncelerin Toplumsal Tarihi (Cilt 2) [2, 1 ed.]
 9786051725062, 9786051725048 [PDF]

  • 0 0 0
  • Suka dengan makalah ini dan mengunduhnya? Anda bisa menerbitkan file PDF Anda sendiri secara online secara gratis dalam beberapa menit saja! Sign Up
File loading please wait...
Citation preview

Ateş Uslu Galatasaray



Üniversitesi



llBF



Uluslararası



ilişkiler bölümünü bitirdi. Yüksek lisans dere­ cesini Paris



1



Pantheon-Sorbonne Üniversitesi



Tarih bölümünden aldı. Doktora çalışmalarını yine aynı üniversite ile Budapeşte Eötvös Lorand Üniversitesi arasındaki ortak bir program çer­ çevesinde tamamladı. Doçent unvanını siyasal düşünceler alanında aldı. Halihazırda Praksis dergisi danışma kurulunda yer almakta, lstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Siyasal düşünce­ ler tarihi, kültür tarihi ve siyasal tarih alanlarında çeşitli dergi ve kitaplarda yayımlanmış makalele­ rinin yanı sıra Lukacs: Marx'a Giden Yol



(2006)



ve Siyasal Düşünceler Tarihine Giriş: Tarihyazımı, Temel Yaklaşımlar ve Araştırma Yöntemleri adlı iki kitabı bulunmaktadır.



(2017)



ATEŞ USLU



SİYASAL DÜŞÜNCELERİN TOPLUMSAL TARİHİ



ÖZGÜRLÜK, GÜVENLİK VE BİREY (1300-1789)



Yordam Kitap



İÇİNDEKİ LER KISALTMALAR LİSTESİ



. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .



9



I KAPİTALİST ÜRETİM TARZININ DOaşlamıştı. Ocak 1784'te, Hindistan başta olmak üzere Asya ülkelerinin dil, tarih ve kültürleri üzerine çalışmaları teşvik etmek amacıyla Asiatic Society'yi (Asya Derneği) kurmuştu. Jones, Hindistan' daki kavramların Batı'dakilere denk olduğunu düşünüyordu. Derneğin kuruluşu vesilesiyle yaptığı konuşmada Hindistan' daki yerel halkın geleneksel kurallara, yani Hindu ve Müslüman hukuk sistemlerine göre yöne­ tilmesi gerektiğini söylemişti.85 Bu pek çok şeyin yanı sıra kast sisteminin de muhafaza edilmesi anlamına geliyordu. 86



c. Güneydoğu Asya: Budist Krallıklar Vietnam dışındaki Güneydoğu Asya krallıklarında (örneğin Burma, Ayutthaya ve Kamboçya'da) ve Sri Lanka'da Budist hanedanlar varlıklarını sürdürüyorlardı. Burma'da 1752'de yeni bir hanedan (Konbaung Hanedanı) kurulmuştu; hanedanın kurucusu mütevazı bir aileden geliyordu ve önceki krallar gibi kozmik bir krallık anlayışına dayanmak yerine meşruiyetini inşa 83 Rosane Rocher, "The Creation of Anglo-Hindu Law", (haz.) Timothy Lubin, Donald R. Davis Jr ve Jayanıh K. Krishnan, Hinduism and Law: An lntroduction, Cambridge: Cambridge University Press, 2010, s. 78-88. 84 William Jones, The Principles of Government, in a Dialogue Between a Scholar and a Peasant, !Lon­ don?]: Society for Constitutional Information, l783, s. 7. 85 Megan C. Thomas, "Orientalism and Comparative Political Theory", Ihe Review ofPolitics, 72, 2010, s. 656. 86 Jonathan Israel, Radikal Aydınlanma ve Modern Demokrasinin Kökenleri, çev. Ahmet Fethi Yıldı­ rım, İstanbul: VakıfBank Kültür Yayınları, 2018, s. 61.



"Baıı"yla Karşılaşan "DoAu"



1 487



etmek ve kamma kavramını merkeze alıp kendi yaptığı işlerle yeni makamını inşa ettiğini kanıtlamak zorundaydı. Hanedanın kuruluş döneminde, örne­ ğin 1782'de anonim bir rahibin hazırladığı yasa derlemesinde resmi ideolojide eski Budist metinlerde yer alan Maha-Sammata öyküsüne çokça başvurulmuş, dünyanın ilk kralıyla yeni hanedanın ilk kralı arasında paralellikler kurul­ muştu; bu öykü, Burma' da XVI. yüzyıldan beri "evrensel hükümdarlık"ın ku­ ruluşunu anlatmak için kullanıldığından, kuruluş mitinden evrensel krallık iddiasına geçiş de zor olmamıştı. 87 Hem ortak dini inanışın hem de savaşların etkisiyle bu alanda yoğun kültü­ rel etkileşimler de gerçekleşiyordu. Khmer kralları XVI. yüzyılın sonlarından beri Ayutthaya Krallığı'nın himayesi altındaydılar ve bu dönemde Kamboçya topraklarında Ayutthaya etkisi gayet belirgin hale gelmişti. Ayutthaya, Lao halkı (Lan Xang Krallığı) üzerinde de etki sahibiydi. Ne var ki Ayutthaya'nın ihtişamı 1767'deki Burma işgaliyle son bulacaktı. İktidar boşluğunda kral ol­ mak için yeterli liyakate sahip olduğunu iddia eden kişiler ortaya çıkmakta ge­ cikmeyecek, siyasal çalkantı döneminde pek çok örneğini gördüğümüz "kur­ tarıcı kral" ideolojisine çokça başvurulacaktı. Ayutthaya Krallığı'nın bölgesel yöneticilerinden Taksin (h. 1767-1782),, Ayuthhaya'nın güneyinde bulunan Thonburi kentini merkez alarak Tay topraklarının bir kısmını birleştirmiş, ancak Ayutthaya'nın eski toprak sahiplerini kendine bağlamayı başaramamış­ tı, zenginlik ve askeri güç elde etmede başarısız oldukça geleceğin Buddha'sı olduğu yönündeki iddialara giderek daha fazla başvuracak,88 ancak krallığı elinde tutamayacak, komutanlarından biri tarafından tahtından indirilecekti. Bu komutan, 1782' de 1. Rama adıyla tahta çıkıp yeni bir hanedan kur­ du, Thonburi'nin hemen karşı kıyısındaki Bangkok'u kendi başkenti ilan etti. Taksin döneminin mesihçi ideolojisini sürdürmek yerine Sukhothai ve Ayutthaya krallıklarının resmi ideolojilerinden aldığı unsurlarla kendi ide­ olojisini kurmayı tercih etti.•• Bu ideoloji, yerel Tay soylularıyla hegemonik bir blokta buluşmasını da kolaylaştırdı. Yeni kralın yaptığı ilk işlerden biri, Phya Lithai'nin Trai Phum Phra Ruang'ının (1345 c.) bir uyarlaması olan Trailokwinichai'yi (1783) hazırlatmaktı. Böylece, Sukhothai Krallığı resmi ideolojisini temel alarak yeni hanedan için bir ideoloji oluşturuyordu. Phya Lithai'nin kitabı gibi Trailokwinichai de kozmolojik bir anlatı üzerine kuru­ luydu. Sukhothai metninde çokça vurgulanan, 1. Rama'nın iktidarı almadan önceki askeri seferlerinde de kullandığı çakravartin sıfatı, bu yeni metinde 87 Aurore Candier, "Convergences concepluelles en Birmanie: la transition du X!Xe siecle , Moussons. 16, 2011, s. 83. Krş. The Long Discourses of the Buddha: A Translation of the Digha Nikaya, 27.20-21. "



88 Charles F. Keyes, "Buddhist Politics a ııd "lhrir Political Science Review, 10(2), 1989, s. 1 2 4 .



llrvolulionary



O ri gi n s in Thailand", lntcrnational



8 9 Keyes, "Buddhist Politics and Their Rcvol utionary Origins in Tha i l a nd , s . 124. "



488



1



Siyasal Düşüncelerin Toplumsal Tarihi-2



daha da baskın hale gelmişti.90 Kral yalnızca kozmik görevleri için değil, ülke­ yi koruduğu ve halka şefkat gösterdiği için de övülüyordu. 91 Aynı dönemlerde, Ayutthaya döneminde rastlanan türden monarşik ritüeller de canlandırılmış, hükümdarın kutsallığı bu ritüellerle vurgulanmıştı. Meşhur Budist metin Vessantara Cataka'dan yapılan uyarlamalar törenlerle okunuyor ya da sahne­ leniyor, geçmişin örnek kralı Vessantara'nın bu dönemin Budist krallarının atası olduğu ilan ediliyordu.92 Bu bölümü bitirirken kısaca Vietnam'a göz atalım. XVI. yüzyılın ortala­ rından beri Vietnam'da Le Hanedanı sembolik iktidarını korusa da kuzey­ de Trjnh, orta ve güney bölgelerdeyse Nguyen klanları fiili iktidarı ele geçir­ mişlerdi. Le Hanedanı da Trjnh'lerin etkisi altındaydı. Hem Trjnh hem de Nguyen yöneticileri Budist tapınaklara büyük yardımlarda bulunuyorlardı. Le'ler, 1740'ta Trjnh etkisinden kurtulmak için başarısız bir isyan girişimin­ de bulunacaklardı. 1744'te Orta ve Güney Vietnam'ın güçlü Nguyen klanı­ nın liderleri Le Hanedanı karşısında özerklik ilan ettiler. Önceki dönemlerde Güney Vietnam' da iktidar askeri baskı ve kişiselleşmiş otoriteye dayanıyordu, Nguyen'Ierse farklı hegemonik yollara başvurmuşlardı: Askeri güçle yetinme­ miş, kuzeyde Çin etkisiyle zaten güçlü olan Konfüçyüsçü geleneklerden güç almış, iyi eğitimli bürokratlarla ittifak üzerine kurulu bir yönetim uygulama­ ya başlamışlardı. Ancak bu çabalara rağmen bu dönem boyunca Konfüçyüsçü liyakat ideolojisi ve sınav sistemi üzerinden kurulan bir bürokrasi yerine ai­ le-kabile-aşiret bağlılıkları rol oynuyordu.93 Nguyen Phuc Khoat özerklik ilan ettiği açıklamada yönetimi ele alma konusunda isteksiz olsa da halkının bu konuda ısrarcı olduğunu söyleyerek iktidarını halkın rızası ve isteği üzerine inşa etmişti.94 Bundan sonra XIX. yüzyılın başlarına kadar kuzeyde Trjnh, orta ve güney bölgelerde Nguyen hanedanları etkilerini muhafaza edecek, iki hanedan da Konfüçyüsçülükten destek alacaktı; ta ki Nguyen'ler tüm Vietnam topraklarını birleştirene kadar.



90 Siriporn Dabphet, "State and Religious ldeology in Nineteenth-Century Thailand", (haz.) Haneda Masashi, Secularization, Religion and the State, Tokyo: The University of Tokyo Center for Philo­ sophy, 2010, s. 56. 91



Dabphet, "State and Religious Ideology in Nineteenth-Century Thailand ", s. 56.



92 Patrick Jory, "The Vessantara Jataka, Barami, and the Bodhisatta-Kings: The Origin and Spread ofa Thai Concept of Power", Crossroads: An lnterdisciplinary Journal of Southeast Asian Studies. 16(2), 2002, s. 57. 93 Hue-Tam Ho Tai, Millenarianism and Peasant Politics in Vietnam, Cambridge, MA: Harvard Uni­ versity Press. 1983. s. 20. 94 Nguyfo Phuc Khoat, "Edict Declaring Autonomy (1744)", (haz.) George E. Duıton vd., Sources of Vietnamese Tradition, New York: Columbia University Press, 2012, s. 205.



"Batı"yla Karşılaşan "DoAu"



1 489



3. On Sekizinci Yüzyılda Doğu Asya Çin'de, Japonya' da ve Kore' de haraççı egemen sınıf bloku XVIII. yüzyıl bo­ yunca gücünü korumuştu; Çin'de ve Kore'de bilgi üretimine doğrudan mü­ dahale eden imparatorlar, Japonya'daysa Tokugawa şogunlarının etrafında kenetlenen yönetici sınıf büyük bir hegemonya krizi yaşamaksızın bu dönemi geçirmişti. Çin'de, l 774'te Maitreya'nın enkarnasyonu olduğu iddiasıyla isyan başlatan ve imparatorluğunu kurmayı ümit eden Wang Lun gibi önemli is­ tisnalar olsa da bu yüzyılda (Mfng dönemindeki canlılığa kıyasla) mesiyanik hareketler son derece azdı.95 Ancak, 1780'lerde Beyaz Lotus faaliyetleri giderek artacaktı. Kore'deyse azımsanmayacak köle isyanları gerçekleşiyordu. Yönetici sınıflara yakın entelektüellerin bu dönemdeki tavırları çeşitlilik arz eder. Çin ve Japonya için XVIII. yüzyıl, temel metinlerin yoğun filolojik incelemelere tabi tutulduğu bir dönemdi. 96 Pek çok düşünür somut sorunlara somut çözüm­ ler bulunması gerektiği fikrindeydi. Japonya'daysa Konfüçyüsçülüğe alternatif teşkil eden üst sınıf ideolojilerini yaygınlaştırma çabaları giderek artacaktı.



a. Çin: Bilgin imparatorlar ve Han Öğretisi Çin' de XVII. yüzyılın sonu ve XVIII. yüzyılın başında "bilge imparator"ların hüküm sürdüklerinden bahsetmiştik. Kangxi gibi oğlu Yöngzheng (h. 17221735) de bir "bilgin-imparator"du, siyasal-felsefi metinler kaleme almış, bunların bazılarında gayet pragmatik bir tavır takınmıştı. Örneğin En Yüce Adalete Uyanmak metninde Mançu adetlerine karşı Çin değerlerini övüyor,9' bunu yaparken muhtemelen Çin egemen sınıflarıyla olan hegemonik bağını güçlendirmeyi amaçlıyordu. Çin'in çeperlerindeyse yerel referansları kullana­ rak hüküm sürmeye özen gösteriyordu; bu pragmatik tavır geniş bir alanda hegemonya elde etmesini mümkün kılmıştı. Bürokrasiye, din adamlarına ve felsefe çevrelerine doğrudan müdahale ediyordu. Partiler ve Klikler Üzerine (1725) metninde bürokratları gruplaşmamaları için uyarıyor,98 farklı Budist mezhepler arasındaki tartışmalarda son sözü söylüyordu.99 Bu hamlelerle bü­ tün bu dinsel grupların ve bürokrasinin temsilcilerinin iktidar karşısındaki özerk ve eleştirel tavrı ortadan kalkmıştı. 95 Yingcong Dai, Ihe White Lotus War: Rebellion and Suppression in Late lmperial China. Seattle: Uni­ versity of Washington Press, 2019, s. 28. 96 Olivier Ansart, L'Empire du Rite. La pensü politique d'Ogytl Sorai: Japon 1666-1728, Geneve: Libra­ irie Droz, 2010, s. 275. 97 Youngmin Kim, A History ofChinese Politica/ 1hought, Cambridge: Poliıy Press, 2018. s. 201-203. 98 Frederic Wakeman, Jr "Boundaries of the Public Sphere in Ming and Qing Chi na", (haz.) Shmuel N. Eisenstadt, Wolfgang Schluchter ve Björn Wittrock. Public Spheres and Collective ldentities, New Brunswick: Transaction, 2001, s. 174. .•



99 Chin-shing Huang, Philosophy, Phi/cılcıgy. mııl l'olilin irı l'ightcrnth-Century China: Li Fu 1111d tlıı· Lu-Wang School under the Ch 'ing, CaınhridM"' ( :ıırııhri